Fedakârlık İçeren Davranışlarımızın Sebebi Vücudumuzdaki Mikroplar Mı?
(Sol) Kazanç matrisi ve (sağda) ev sahibi ve mikroplar arasındaki yatay aktarım olasılığının bir örneği. Bu modeli kullanarak, araştırmacılar;
mikropların, onların ev sahiplerini diğer ev sahiplerine yardım etmesine teşvik edebileceklerini, bu durumun mikroplara ve diğer ev sahiplerine fayda sağlayabileceğini fakat orijinal ev sahibine her zaman fayda sağlamayacağını buldular.Credi: Lewin-Epstein ve ark. Nature Communications
Mikroplar, Fedakâr Davranışları Teşvik Edebilir
Neden insanlar çoğunlukla diğer insanlara iyi bir şey yapmak için kendi yollarını değiştirirler ve böyle fedakâr davranışlar nasıl evrimleşmiştir? Cevap sadece genlerimizde değil, aynı zamanda mikroplarımızda da olabilir.
Yeni bir makalede, İsrail'deki Tel-Aviv Üniversitesindeki araştırmacılar Ohad Lewin-Epstein, Ranit Aharonov ve Lilach Hadany teorik olarak, mikropların ev sahiplerine fedakârca davranmalarını sağlayabileceklerini gösterdi. Ve bu etki şaşırtıcı derecede etkili olabilir, simülasyonlar, mikropların bir toplumdaki fedakâr davranış gelişimini genetik faktörlerden daha fazla teşvik ettiğini gösteriyor.
Hadany’nin Phys.org'a verdiği demeçte: “İnanıyorum ki çalışmanın en önemli yönü, hayvanlar (veya insanlar) üzerine yoğunlaşan fedakarlık konusundaki düşüncelerimizin, fedakarlık eylemlerini onların mikroplarına uygulayarak değiştirmesidir.”
Mikrobun, evsahibinin davranışlarını etkileyebileceği çok iyi bilinmektedir, en önemli örnek, kuduz virüsünün, enfekte bireylerde saldırgan davranışları arttırmasıdır. Araştırmalar ayrıca, mikrobiyomun(bağırsağımızdaki mikroorganizmalar topluluğu), nöronlara bulaşarak ve nörotransmitter ve hormon aktivitesini değiştirerek ev sahiplerinin sosyal davranışlarını manipüle edebildiğini gösteriyor.
Bu temelde, araştırmacılar yeni çalışmalarında; mikropların, bir kişinin başkalarına yardım etmesini teşvik edebileceğini, çünkü yakın fiziksel temasın(örneğin gıda paylaşımı, birlikte barınma ve bakma) mikropların bir kişiden diğerine geçişini arttırabileceğini önerdiler. Bu nedenle, birisi bizim için hoş bir şey yaptığında, yalnızca bu hoş davranışının değil, aynı zamanda onun mikroplarının da sahibiyiz.
Bu fikrin zamanla nüfus üzerinde hâkim bir etkisi olabileceğini göstermek için araştırmacılar, bazılarını fedakârlıkla teşvik edilen ve bazıları teşvik edilmeyen mikropların bireysel etkileşimli simülasyonlarını tasarladılar. Ardından Tutsak ikilemi kazanç şemasını kullanan araştırmacılar; bu popülâsyona, onun mikrobuna ve onun fedakâr davranışına ne olduğunu nesiller boyu incelediler.
Sonuçlar, mikropların yatay geçişine (bireyler arasında) izin verildiği sürece; fedakârlık yaratan mikropların, mikrop kaynaklı fedakârlıklara yol açabileceğini gösterdi. Başlangıçta nüfusun yalnızca çok küçük bir yüzdesi fedakârlık yaratan mikropları taşırken bile bu sonuç ortaya çıkar. Simülasyonlar, fedakârlık evriminin başarılı olduğunu ortaya koydu; çünkü mikroplar alıcının genetik olarak ilgili mikroplarını karşılama veya alıcının mikroplarını akrabalarına bulaştırma ve dönüştürme şansına sahiptir. Bağımlılık, konukçu genler tarafından da teşvik edilebilir; bu modelin bir varyasyonunda, araştırmacılar, genetik olarak kodlanmış fedakârlıkların gelişmediğini, ancak mikrop kaynaklı fedakârlıkların, genetik faktörler olsun ya da olmasın, gelişmeye devam ettiğini bulmuştur. Diğer simülasyonlar, genlerde kodlanmış fedakârlıkların sürdürebileceği bazı vakalar olmasına rağmen, mikrobun neden olduğu fedakârlıkların daha sıklıkla devam ettiğini gösterdi. Genel olarak, sonuçlar, mikropların, fedakâr davranışların evriminde baskın ve önceden gözden kaçırılmış bir rol oynayabileceğini ortaya koymaktadır.
Mikroplar fedakârlık davranışına bu kadar büyük bir etki yaptıysa; antibiyotikler, probiyotikler ve mikrobiyomu etkileyen gıdaların, ev sahiplerinin fedakâr davranışlarını etkileyip etkileyemeyeceği gibi diğer ilgi çekici soruları gündeme getirebilir. Gelecekte, araştırmacılar bu olasılıkların yanı sıra teoriyi test etmeyi planlıyorlar.
Hadany, "Şimdi teorimizin tahminlerini deneysel olarak doğrulamak için deneysel biyologlarla işbirliği içindeyiz" dedi.
Çevirenin Eki:
Tutsak ikilemi, sosyal bilimlerin en çok tanınan strateji oyunudur. İlk olarak 1950 yılında RAND çalışanları Merrill Flood ve Melvin Dresher tarafından şekillendirilmiştir. Ardından Albert William Tucker modele hapis cezası sonucunu eklemiş ve tutsak ikilemi olarak adlandırmıştır.
Klasik şekli ile tutsak ikilemi senaryosu aşağıdaki gibidir:
İki zanlı bir soruşturma kapsamında polis tarafından göz altına alınmıştır. Polis elinde tutuklama için yeterli kanıt olmadığı için her iki zanlıyı ayrı ayrı hücrelere koyup bir anlaşma sunmaktadır. Anlaşmaya göre zanlılardan biri diğerinin aleyhinde tanıklık eder diğeri ise suskun kalırsa, tanıklık eden serbest kalacak susmayı tercih eden taraf ise 10 yıl hapse mahkûm edilecektir. Eğer ikisi de birbirleri aleyhinde tanıklık etmez suskun kalırlarsa her ikisi de 1 yıl hapis cezasına, eğer her ikisi de birbirleri aleyhinde tanıklık ederse, her iki zanlı da 5'er yıl hapis cezasına çarptırılacaktır.
Bu çerçevede her iki zanlı tanıklık etmek veya suskun kalmak arasında tercih yapmak zorundadır. Her iki zanlıya da soruşturma sonuna kadar diğerinin kararını öğrenme imkânı tanınmamaktadır yani farklı odalarda bulunan iki zanlının birbirleri ile iletişim kurma imkânı yoktur. Buna göre karşı tarafın kararından habersiz olan oyuncu 10 yıl hapis yatma ihtimalini göze alamayarak sessiz kalmayacak, karşı taraf aleyhinde tanıklık edecektir. Karşı taraf aleyhine tanıklık ederek 5 yıl gibi daha kısa süreli bir hapis cezasına razı olacak ya da serbest kalacaktır. Oyuncu burada kaybını en aza indirmeyi (kazancını maksimize etmeyi) hedef alacaktır. Karşı tarafın da aynı koşullar altında rasyonel davranarak tanıklık edeceği kaçınılmaz olacaktır. Böylece birbirleri ile iletişim kurmayan iki tarafın iyi niyetli değil de rasyonel davranarak aldıkları karar aslında belki de daha az yatacakları hapis cezasının artmasına neden olmaktadır.
Her iki oyuncunun da kısa süreli hapis cezasını uzun olanına tercih ettiği ve her birinin de diğerinin cezasını kısaltmakla herhangi bir fayda elde edemeyeceği varsayıldığında tutsak ikilemi sıfır toplamlı oyunlar kapsamına girmektedir. Oyun teorisinde de olduğu gibi bu oyunda da oyuncuların yegâne amacı, diğer oyuncudan bağımsız olarak, kendi kazancını maksimize etmektir.
Çeviren: Barış Uçar Bilime Yön Veren Cevaplar
Kaynaklar:
https://phys.org/news/2017-01-microbes-altruistic-behavior.html#nRlv 02.02.2017
https://tr.wikipedia.org/wiki/Tutsak_ikilemi 31.01.2017
Barış Uçar
-
İnsanlığımızın Anahtarı Genetik Değil, Mikrobiyal
-
İleri Yaşta Baba Olmak, Eşleri Ve Doğmamış Çocukları Risk Altına Sokar
-
Güneş Kremi Kimyasalları, Kan Dolaşımına, Potansiyel Olarak Güvenli Olmayan Seviyelerde Girebilirler
-
Gen Hırsızı Bitkiler
-
Ölmekte Olan Bakteriler Antibiyotiği Emerek Diğer Bakterilerin Hayatta Kalmasını Ve Gelişmesini Sağlar
-
Membran Proteinlerinin, Lipitleri ve İyonları Nasıl Hareket Ettirdiğini Açıklayan İki Makale
-
Genetik Bilgi Sadece Sperm ve Yumurta İle Aktarılmaz!
-
Siz Eşinizi Seçebilirsiniz Ama, Doğacak Bebeğinize Yumurta Hücresi Karar Verir
-
Beyin Taramaları, Ödül Ve Cezaların Gençler Üzerinde Neden İşe Yaramadığını Gösteriyor
-
Cinsiyetin Genetik Kökeni
-
Sahip Olduğumuz Korkuları Çocuklarımıza Ya Da Torunlarımıza Aktarabiliriz!
-
İnsan Hücreleriyle "Konuşan" Bağırsak Bakterileri Yeni Tedavilere İmkân Tanıyabilir!
-
Cilia(Siller) Bakterilerin Bodyguardları
-
İlkel Çorba, Canlandırıcı Bir Pre-Protein Yahnisimiydi?
-
Yaşlı babaların daha az verimli yavrular ürettiği bulundu!