Kelebek etkisi: Modern genetiğin söyledikleri ve Biston betularia’nın renk evrimi
“Sanayi melanizminin” B.betularia’daki evriminin altında yatan geni ve gendeki Carbonaria mutasyonunun 19. yüzyılda ortaya çıkışını büyük doğrulukla saptayan keşifler heyecan verici.
Dahası, Carbonaria varyantının oluşma sebebinin gene girmiş olan bir transpozondan kaynaklanıyor olması, hareketli genetik elementlerle evrimsel yeniliklerin ortaya çıkışının da çok çarpıcı bir örneğini oluşturuyor.
Doç. Dr. Ergi Deniz Özsoy
Geçtiğimiz ayki yazımızda, doğal seçilimle evrimleşmenin parlak bir örneğini oluşturan Biston betularia’daki farklı vücut renklerinin yüzyılı aşkın evriminin namı diğer “sanayi melanizmi”nin öyküsünü özetlemiştik. İngiliz vahşi sanayileşmesinin hızla dönüştürdüğü şehirlerin ormanlık-koruluk bölgelerindeki çevresel kirlenme sonucunda, B.betularia’nın o zamana değin sıklığı çok düşük olan siyah (Carbonaria) formunun yüzyılı aşan bir artışını, kuşlarla avlanmadan korunması çerçevesinde izah eden bilimsel bulgulardan ve bu bulguların genel yorumuna yapılan itirazlardan söz etmiş ve evrimsel biyolojinin bu locus classicus’unun mevcut durumunu bu ayki yazımıza bırakmıştık. Şimdi kaldığımız yerden devam edelim.
Seçilimle ya da seçilim harici (örneğin genetik sürüklenme ile) herhangi bir evrimleşmenin birinci şartı, odak özellikteki değişkenliğin genetik değişkenlikle ilişkili olmasıdır ve dolayısıyla B.betularia’daki renk değişkenliğinin genetiği ilk zamanlarından bu yana derin ilgi görmüştür. Ayrıntılı genetik analizlerin ilk olarak ortaya koyduğu, örneğin, siyah, beyazımsı ve insularia (siyah benekli beyaz) formlarının tek bir gendeki üç genetik varyanttan kaynaklandığı ve bu varyantların etkilerini göstermeleri bakımından baskınlık sırasının Carbonaria>insularia>beyazımsı şeklinde olduğudur ve ara formla (insularia) ilişkili genetik varyantın beyazımsı genetik varyantına belli bir oranda eksik baskınlık gösterdiği de saptanmıştır (1). Genetikte yaygın olarak kullanılan klasik haritalama yöntemi ile Carbonaria formuyla ilişkili kromozom bölgesini saptayan bu çalışmalar, bu bölgedeki genin, dolayısıyla da B.betularia’daki vücut rengi değişkenliğinin genetik kimliğinin saptanmasının önünü açmaktaydılar.
Kısa süre önce de, günümüzün modern genetik ilişkilendirme yöntemini kullanan bir çalışma, İngiltere’nin ada coğrafyasının dışına taşmış bu güvedeki vücut rengi farklılıklarını yaratan genetik sebepler hakkında hayli çarpıcı ve bir o kadar da sıra dışı gözüken sonuçları ortaya koymuştur. Söz konusu çalışma, aralarında aaNAT, DOPA-decarboxylase, ebony, tan ve yellow gibi melanizasyon metabolizmasının önemli genlerinin de yer aldığı tipik melanizasyon genlerinin Carbonaria formu ile birlikte kalıtılmadığını, bir bakşa deyişle, carbonaria kromozom bölgesinin bilinen melanizasyon genleriyle ilişkili olmadığını göstermektedir (2). Vücut rengine ilişkin ve temeli genetik olan bir değişkenliğin vücut renginin oluşumuna katkıda bulunan genlerle ilişkisinin bulunmamasından daha garip ne olabilir? Bu beklenmedik sonuç, ileri araştırmaları tetiklemiş ve Carbonaria krozom bölgesindeki genin/genlerin kimliğinin saptanmasına varan yolu açmıştır.
Yazının devamını okumak için lütfen tıklayın…
E-dergi
E-abonelik
Zooloji Haberleri
-
Komodo Dişleri, Theropod Dinozorların Dişleriyle Çok Benziyor
-
Biyologlar yeni kaplan böceği türünü ortaya çıkarıyor: Eunota houstoniana
-
Bilim insanları yeni bir geko türünü ortaya çıkardı
-
CT taramalarında ortaya çıkan tuhaf yılan benzeri solucanların sırları
-
Dev kaplumbağalar yok edildikten 600 yıl sonra Madagaskar'a geri döndü
-
Hindistan kaplanları iklim ve insan baskısı arttıkça yükseklere tırmanıyor
-
Kitlesel Yok Oluşlardan Kurtulan Memeliler, ‘Genel Yiyici’ Değildi
-
Avrupa’da Bilinen Son Timsah 4,5 Milyon Yıl Önce Yaşamıştı
-
Ağaç kesimi ve iklim değişikliği dağ kuşlarını tehdit ediyor
-
Biyologlar, istilacı, etobur kurbağaların artık Georgia'da ürediğini söylüyor
-
Myanmar'da yeni bir çukur engereği türü keşfedildi.
-
Çin'de yeni bir iguana türü keşfedildi
-
Dev Dinozor Leşleri, Yırtıcılar İçin Önemli Bir Besin Kaynağıydı
-
Yarasalar 50 Milyon Yıl Önce de Ekolokasyon Kullanıyordu
-
Anadolu parsı aylar sonra yeniden görüntülendi