Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

Dev kalamar ve karanlıkta parlayan köpekbalıkları bilim adamlarını şaşırttı.

---

Bilim insanları geçtiğimiz ocak ayı içerisinde Yeni Zelanda kıyılarında bulunan ticari bir balık türü Hoki'yi araştırmak için bir yolculuğa çıktıklarında dev bir kalamarla karşılaşacaklarını bilmiyorlardı.

NIWA ait bir gemi olan Tangaroa'daki araştırmacılar, ocak ayının sonlarında ağlarını topladıklarında balıklar ile iç içe geçmiş büyük dokunaçları görünce şaşırdılar.

Dokunaçlar, NIWA balıkçılık bilimcisi Darren Stevens'a göre 4 metre uzunluğunda, 110 kg ağırlığında dev bir kalamara aitti. Ölü kalamarın ağdan çıkarılması 6 mürettebatın çalışması sonucu gerçekleştirildi. Kalamar keşfedildiğinde birçok bilim adamı bu haberi diğer mürettebata söylemeyi ertelemişti, ancak haber gemi içerisinde çok çabuk yayıldı.

Hayvanın ağda mı öldüğü yoksa araştırmacılar onu bulmadan önce denizde mi öldüğü belli değil, ancak hayvanın sağlam vücudu bir çok araştırmaya yardımcı olabilirdi.

Resim ©  Brit Finucci, NIWA

Auckland Teknoloji Üniversitesi kalamar araştırmacısı Ryan Howard gemideydi ve hayvanın muayenesini ve diseksiyonunu gerçekleştirdi. Bilimsel olarak değerli örnekler, daha sonraki çalışma için kalamardan çıkarıldı. Howard'ın araştırması dev kalamarın gözlerine odaklandı, çalışma için taze numuneler alma fırsatını yakaladı. Stevens yaptığı açıklamada, "İki taze göze sahip olmak gerçekten benzersiz bir dizi koşul" dedi ve tüm bilimsel makalelerin yalnızca hayvanın gözlerinden derlenebileceğini de sözlerine ekledi.

Resim ©  Brit Finucci, NIWA

Kalamarın beslenme diyetini incelemek için midesi de çıkarıldı - daha önce yakalanan kalamarların genellikle karınları boş olduğu için beslenme biyolojileri ayrıntılı olarak incelenilememiştir.

Dev kalamarın yaşam döngüsünü daha iyi ve kalamarın yaşını tahmin etmek için hayvanın kafasından statolit adı verilen küçük bir kemik yapıda çıkarıldı.

Stevens, "bu derin deniz sakinleri nadiren görülürken, Yeni Zelanda "dünyanın bir tür dev kalamar başkenti" diye açıklıyor. 

Karanlıkta parlayan köpekbalıkları

Dev kalamar planlanmamış bir keşif olsa da, seyahate çıkan Belçikalı bir bilim adamının niyeti karanlıkta parlayan köpekbalıkları bulmaktı.

Mühür köpekbalığı (solda) ve lucifer köpek balığı (sağda). Resim © Dr J.Mallefet

Keşif gezisindeki tek heyecan verici bulgu kalamar değildi; yolculukta ayrıca birkaç biyolüminesans köpekbalığı ortaya çıktı. Sürpriz kalamarın aksine, bu parlak keşif tamamen bekleniyordu. Belçika'da bir üniversite olan UCLouvain'den Dr Jérôme Mallefet, parıldayan derin deniz köpekbalıklarını bulmak için bu yolculuğa katılmıştı.

Mallefet'e göre, bilinen tüm köpekbalığı türlerinin en az % 11'i biyolüminesan ışık yayabilir - bunların çoğu 200 metreden fazla derinlikte yaşayan küçük köpekbalıklarıdır. Yırtıcılardan kaçınmak, avlarını çekmek veya kur yapmak  için bazı köpeekbalıkları biyolüminesans özellikler gösterirler.

Mallefet, köpekbalıklarının Biyolüminesans özelliklerini belgelemek için, derin denizlerin zifiri karanlık özelliklerini aratmayan karanlık bir laboratuvar kurdu. Özel kameralar kullanarak bir güney fener köpekbalığı, lucifer köpekbalığı ve keşif sırasında yakalanan bir fok köpekbalığının fotoğrafını çekerek, ilk kez ışık üreten köpekbalıklarının Yeni Zelanda sularında biyolüminesans özellikler sergilediğini kaydetti. Dr Mallefet, üç tür biyo-ışıldayan köpek balığını fotoğraflamayı başardı, bunlar; güney fener köpekbalığı, lucifer köpek balığı ve fok köpekbalığı.

"Çok mutlu olmuştum. Biyo-ışıldayan köpekbalıklarının fotoğraflarını çekmeyi hayal ediyordum ve onları fotoğrafladım” dedi.

• Trol ağları bazen araştırmacılar tarafından önemli deniz türleri hakkında bilgi toplamak için kullanılır. Bu araştırma metodolojisine ilişkin bazı etik sorular da ortaya atılmıştır.

Kaynak: https://niwa.co.nz/news/giant-squid-and-glow-in-the-dark-sharks-surprise-scientists

---