Biyologların duygu ve düşünceleri:
1) Biyolog olarak daha çok emekle daha kompleks bilgilerle mezun olmamıza ve üstelik aynı işi yapıyor olarak göründüğümüz ön lisans laboratuar mezunlarından çok daha az kontenjanımızın olmasından büyük rahatsızlık duyuyorum ne acıdır ki en azından kontenjanlarımızın onlar kadar olmasını talep ediyorum.
2) 5.5 yıl ilaç sektöründe kalite kontrol birimine bağlı Mikrobiyoloji Laboratuvarı deneyimim var. Ücret politikaları dışında en önemli sorunum bir bilim insanı olarak ya da işi ve mesleği bilen kişi olarak muamele edilmesi gerekirken, doğru veya yanlış olsa da üstümün yada patronumun dediğini yapmak zorunda bırakılmam olmuştur. Ayrıca özel sektördeki organizasyon şemasına göre amirim, müdürüm olan kişilerin meslekleri gereği biyolojinin b sini bile bilmiyor olmaları ve sanki bilmeyenler de biyologlarmış gibi davranmalarıdır. Açıkçası en çok bu durum beni yormuştur. İtiraz ettiğiniz durumlarda mobbingler başlar yada ikili tartışmalar meydana gelir. Hiç birşey olmazsa işten çıkarılırsınız. Bunlar insanın huzurunu, çalışma şevkini bozan durumlardır. Ben 4 yıl okuyarak emek verdiğim mesleğimi başkalarının bilgisizliği çerçevesinde icra etmek zorunda kalmıştım bu 5 yıl içerisinde. Evet bizler kendimizi çok iyi biliyoruz ama bilinçlendirmemiz gereken çok insan olduğu kanısındayım.
3) Biyologların iş, görev ve istihdamları ile ilgili eksikliklerden dolayı biyologların çalışma alanlarında sıkıntı yaşamaktadır. TUS gibi biyologların ilgili çalışma alanlarına giren önemli sınav, kurum ve kuruluşlardan biyologların ayrılması, bilim alanında ülkemizin ilerlemesi ve yeni çalışmaların geliştirilmesinde ülkemiz için negatif yönde bir tutumdur. Daha önemlisi bir öğrenci lisans, yüksek lisans ve doktora gibi eğitimlerini tamamlayıp branşında emek harcayıp, kendini bu alanda yetiştirmeye adadığı halde sonunda işsizlikle karşılaşması ülkemiz için çok acı bir durumdur.
4) Biyologların en büyük sorunu daha lisans eğitimi sırasında başlamakta. Bir biyoloğun/biyolog adayının en büyük düşmanı okuduğu üniversitenin akademisyenleridir. Hayatlarımız onlara bağlıymışçasına ezilerek aşağılanarak okuduğumuz bir bölümde hocalarımızın egolarına boş gözlerle bakarken savaş esiri muamelesiyle en verimli yıllarımızı içi boş bir meslek artığı için harcadık. Severek okumadım bu yüzden. 7 yılda mezun olmam için gereken herşey yapıldı. Sonrasında farklı sebeplerden biyolojiyi çok sevdim. Masa başında anlamsız işler için omur tüketmekten çok daha özeldi. Bu yüzden mezuniyetten 5 yıl sonra yüksek lisansa ardından doktoraya başladım. Tamamen kendi imkanlarımla okudum, okuyorum. Bizler her soruya cevap veririz tonla bakanlığa, saçma sorulara ve boş egolu hoca geçinen insana rağmen biz varız. Her sektördeyiz. Ve yaptığımız her işi en ucuza en iyi şekilde yapıyoruz. Balık baştan kokar. Meslek meslekken hoca olabilmişlerin revizesi gerekli. Sonra tonla aklı başındaki akademisyenin tüm meslek gruplarımızla mezunlarımızla çalışanlarımız ve çalışmayanımızla birleşerek bakanlıkların yaklaşımına yön verilmeli...17 yaşındaki öğrenciye atar yapıp notla tehdit etmekle adam olunmadığı kendilerine anlatılmalı. Kendini kurtaran her bir biyolog bir diğerinin öncelikle de iş bulamayanın düşmanı!
5) Biyologlar hak ettikleri değeri göremiyor, sağlık teknisyeni, laborant vs. olarak adlandırılıyor, bu ayrımın acilen yapılması gerekiyor. Ayrıca kurumlarda yeteri kadar biyolog kadrosu yok ve biyologlar farklı kadrolarda çalıştırılıyor, unvan değişikliği sınavı açılmıyor.
6) Ülkedeki biyologların istihdam edilmeme hatta meslek olarak yok edilme girişimlerinin son bulması ve istihdam olanaklarının artırılması yönünde çalışmalar yapılmalıdır. Çeşitli yerlerde mantık dışı öneriler görmekteyiz, örneğin biyologların doğum fotoğrafçısı olması gibi, bu saçmalıkların son bulması gerekiyor.. Biyologların çalışma alanları konusunda bilgilendirilmesi ve gerekirse uzmanlık eğitimleri gibi faaliyetler başlatılması gerekiyor.
7) En kısa sürede Biyologlar Odası kurulmalı.
8) Fitoterapi kursları hekimlerin yerine biyologlara verilmelidir, aile hekimleriyle birlikte istihdam edilmelidir.
9) Durumundan memnun olmayan biyologların bile herşey yolundaymış gibi davranması ve laborantların bile bizleri ezip aşağılaması.
10) Birlik ve beraberlik açısından çok eksiğiz ve bu temelde her şeye yol açan sorun, biyologlar üniversite başlangıcından itibaren bilgilendirilmeli, dernek faaliyetlerinde aktifleştirilmeli, üniversite temsilcilikleri bu noktada çok önemli, birlik beraberlik ancak bu temelde filizlenebilir.
11) Eğitim aşamasında iş hayatına ilişkin branşlaşma ve gerekli eğitimin verilmesi.
12) Çok fazla mezun öğrenci var, bence bölümler kapatılmalı.
13) Malum ki öncelikle en temel mesleki sorun ülkemizde bilime ve bilimsel çalışmaya dolayısıyla Biyologa değer ve önem verilmemesidir. Emekli olduğum Sağlık Bakanlığında biyologlar gerek sayı olarak azlıklarıyla gerekse görev ve yetkilerinin asla anlaşılamaması ve uygulanamaması nedenleriyle adeta korunmaya alınması gereken, ne iş yaptırılacağı bilinemeyen zavallı bireyler konumundadırlar. Biyologun bilim insanı olduğu sağlık teknisyeni ya da sağlık memuruyla asla aynı görevle görevlendirilemeyeceği, kan alma, numune kabul gibi birimlerde istihdam edilemeyeceği gibi konulara ısrarla değinilmeli ve bu konuda ilgili idari birimler ve amirler kesinlikle çeşitli şekillerde bilgilendirilmelidirler.
14) Özel sektörde ve devlet personeli olarak biyologlara önem verilmediğini düşünüyorum. Yüksek lisans doktora yapmadan özel sektörde iş bulmak neredeyse imkânsız. 4 yıl ne emeklerle okuyoruz ama kendi işimizde çalışamıyoruz çünkü laboratuvarda tekniker bizden daha kıymetli şuan. Çok acı bir durum. Madem onlar laboratuvarda çalışacak bizde onların sorumluları olarak çalışalım.
15) Her geçen gün bir öncekini aratır oldu. Üniversiteye ilk girdiğimde bir çok yetki ve programda yer bulabiliyorduk fakat şu anda Türkiye'de endemik bir tür gibiyiz…
16) Biyoloji bölümünün uygulamalı bilimler kategorisinde olmasına rağmen teorik bilgi dayatmasına maruz kaldık maalesef. Görmediğim pcr cihazını tanımadığım elisa cihazlarını ve bir sürü bakteriyolojik analizleri çalıştığım işyerinde öğrendim. Cihaz kullanımı konusunda ne kadar cahil bırakılmışız. Kitaptan gördüğümüz resimler maalesef reelde çok havada kalıyor. Zorunlu staj dönemi olmalı. Hemde her yıl için. En azından biyoloji mezunlarının İSG uzmanı olması biraz olsun önlenir. Büyük utanç duyuyorum bu durumdan. Bölüme olan saygınlığın gelmesi. İnsanların biyolog ne iş yapar ki sorusunun sorulmadığı günler diliyorum.
17) Hastanelerdeki biyolog alım sorunu tekniker kadar değerimiz yok. Araştırma genetik vb. laboratuarların azlığı.
18) Hastanelere altmış KPSS puanla bizimde atasınlar ebeler hemşireler gibi. Biyoloji mezunuyum, yüksek lisansta yaptım hala işsizim. Üç buçuk yıldır işsizim. Lütfen sesimi duysunlar, iş istiyorum biyologlara devlet alım yapsın ya da özelde onumuzu açsın.
19) İşverenlerin biyologlara ticari anlam yüklemesi ve bundan kaynaklı bilimin geliştirilmesi yerine anlık kazançlara önem verilmesinin mesleğimiz açısından büyük sorun olduğunu düşünüyorum.
20) Kamuda adaletsiz dağılım, özel sektörde düşük sayıda istihdam yani biyologların her alanda görmezden gelinmesi. Madem mesleğimizin kıymet-i harbiyesi yok neden biyoloji bölümlerine öğrenci alınıyor, anlamış değilim. Yeni açılan üniversitelerde mutlaka Fen-edebiyat fakültesi oluyor ve tabii ki biyoloji bölümü. Kimsenin biyolog nedir bildiği yok, iş yok, değer verilmiyor ama bu bölüm işsizler ordusunun neferlerini oluşturmaya devam ediyor ya da alan dışı işlere mecburi yönelme söz konusu. Ayrıca özel hastane laboratuvarlarında bile çalışamıyoruz. İçler acısı.
21) Kesinlikle örgütlenmeliyiz. Bizi bizden başkası düşünmez.
22) Tıbbı cihaz tıbbı malzeme ilaç sektörü biyolog çalıştırıyor fakat çoğu biyolog bir haber. Sadece hastaneler değil çalışma alanlarımız. Biraz kalifiye olarak ve ne aradığını bilirse adaylar iş daha kolay bulabilirler tabi yaşanılan ilde önemli .
23) Avrupa'da en önemli bilimsel gelişmeler biyologlar tarafından yapılırken ülkemizde bu meslek grubuna gerekli önem verilmemektedir. İşsiz onbinlerce biyolog var. Biyologlara kadro istiyoruz.
24) Lise öğrencilerine iyi tanıtım yaparak biyolojiyi ve bilimi gerçekten sevenlerin bölümü tercih etmesi sağlanmalı, lisans eğitimi sırasında çalışma hayatına yönelik eğitimlerin eklenmesi, saha çalışmaları yapılması, istihdam edilmiş biyologlarla söyleşiler yapılması, bakanlıklarla iletişim kurularak yeni araştırma ve istihdam alanları açılması için talepte bulunulması.
25) Biyoloji mezunu olmak yetmiyor. Lisans hayatı donanımlı eğitim ve projelerle sürekli araştırıp öğrenerek geçirilmeli.
26) Biyologlar için yeterli istihdamın sağlanması bilime önem verilmesinden geçer. Yani Türkiye için imkânsız bir şey artık. Çözüm önerisi gelişmiş ülkelere göç etmek. Biyoloji okurken harcadığım emeğe zamana ve paraya her gün üzülüyorum. O kadar zamanı ve parayı dil öğrenmeye harcasaydım keşke.
27) Atamaların daha çok olmasını istiyorum ve mülakatın gereksiz olduğunu düşünüyorum.
28) Yönetmeliklerde biyolog istihdamının arttırılması gerekli.
29) Çalışma alanlarımızın artırılmasıyla daha çok kişiye ulaşılabilir ve güzel sonuçlar alınabilir.
30) Biyologlara gerekli önemin verilmesi gerek iş alanlarını kısıtlamak yerine iş imkânlarını arttırma amaçlı çalışmalarda bulunulmalı.
31) Gerek özel sektörde biyolog unvanını tanımamaları ve biyolog arkadaşları laboratuar teknikeri hatta teknisyeni olarak görmeleri. Bir biyoloğun görev ve sorumluluklarını bilmemesi. Tabiri caizse bilgisiz yetişmeleri hem sosyal alanda hem de bölüm alanında bilgi eksikliğinde olmaları ve ortamın götürdüğü kabullenmeleri içlerine yediremeseler de ses çıkartmamaları. Devletin bu bölümlere öğrenci yönlendireceği yerde tam aksine bölümleri kapatmaya çalışması ve etrafta o kadar iş imkânımız varken hala mezun olan bir biyoloğun sadece hastanede çalışabileceğini savunmaları. Etrafımızdaki bilinçsizliğin her an daha da artması en önemlisi bilimden anlamayan akademisyenlikten anlamayan mevzuattan haberi olmayan insanların biyologların çalışma alanlarının sınırlandırılmasında her şeyi çok iyi biliyormuşçasına karar vermesi. Şeklinde daha birçok madde sıralanabilir.
32) Müfredata her üniversiteden farklı uzmanlar yetiştirilmeli. Bunun için müfredata dersler eklenmeli ve gereksizler çıkartılmalı. Devlet Biyologların sağlık sektöründe istihdam edilmesini bu uzmanlar ile sağlamalı. OSGB lere müdür olmalı laboratuvarda 3 çalışan varsa bir laboratuvar uzmanı biyolog çalıştırmak mevzuatın içerisinde yer almalı. Tohumsuz bitkiler sistematiğinden değil laboratuar sorumlulukları dersinden kalmaktan korkmalı biyolog öğrenci. Yoksa komple kapatılsın Türkiye’de kafası çalışan senede 100 biyolog bilim adamı olarak zaten yeterli hatta 50.
33) Sağlık alanında devlete bağlı özel sektörde çalışıyorum, devlete bağlı kurumlarda iş yürüsün de nasıl yürürse yürüsün zihniyetinden çok sıkıldım. Bu zihniyeti de yasal düzenlemelerle olabileceğine inanıyorum. Hem işi bilen, eğitimli çalışan isteyipte, hemde en az ücret ve yüksek performansla çalışan istiyorlar. Hak ve hukuktan bahseden ve tam tersi davranan yöneticilere, hangi bölümlerde nasıl eleman çalıştırması ve hakları konusunda eğitim verilmesi bence başlangıç olarak güzel olur. Aksi takdirle kaynağında çözüm bulunmayan sıkıntılar daha da büyük olacak ve mağduriyetler daha çok yaşanacak kanısındayım.
34) Mesleki sorunlardan çok meslek edinmek için girilen sınavların seçim için yeterli olduğunu düşünmüyorum. KPSS' de taşra bile 90 ve üstü puanlarla kapaması bu insanların 1-2-3 yılını sadece çalışıp bu sınavı kazanmaya çalışmasını doğru bulmuyorum. Bu sınavlar olacaksa da alan sınavlarının yüzdesi genel kültür genel yetenek sınavlarından fazla olmak zorundadır. Bu kadar mezun ve alanında kendini yetiştirmiş yetkin insanların çalışması ve kendini geliştirmesi için BİYOLOG ULUSAL MESLEK STANDARDI çerçevesinde Hıfzıssıhha'nın güncellenerek Biyoloji, Tıp ve alt meslek grupları ile birlikte ülkemizde CDC (Centers for Disease Control and Prevention) ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezi gibi bir yapılanma ile AR-GE, Bakteriyoloji, Viroloji, alt ve üst kapsamları ile Aşı üretiminden, ilaç üretimine tüm alanları ve başta biyoloji olarak Tıp, Kimya, Moleküler Biyoloji, Lab teknikerlikleri vb. tüm alt bölümleri birleştirerek bu çalışma hayata geçerse istihdam sorununu açılacak diğer merkezler bünyesine yetiştirilmiş yetkin eleman verilmesi sureti ile çözmek bu ve buna benzer proje ve çalışmalar eşliğinde bunları çözebilir ve aynı zamanda ülkemize katkıda bulunabiliriz. Gerekli durumda bunun genişletilmiş halini tartışabilir ve formatlı halini sunabileceğimizi düşünüyorum.
35) Ülkenin gelişmesi için temel bilimlere önem verin gereksiz bölümleri kaldırın. Sırf maaşları az ödemek için 4 yıllık ve temel bilimleri eziyorsunuz insanları devlete küstürüyorsunuz.
36) Devlet ve özel sektörde istihdam sağlanamaması. Biyolog tanımının bilinmemesi, öneminin kavranamaması.
37) Bölüm müfredatı da benim dönemimde iş hayatına yön verecek kalitede değildi. Her şeyden azar azar biliyorduk, mikrobiyoloji, biyokimya, ekoloji, bitki, hayvan... Ancak hiçbir uzmanlığımız yoktu.
38) Resmi olan tüm haklarımızı alıp çalışabilmek en büyük arzum ve temennim.
39) Mezun olalı 5 yıl oldu. Her yıl çalışıyoruz KPSS ye yüksekte puan alıyoruz ama alınan biyolog sayısı 2 yılda 50-100 arası. Biyologlara biraz daha istihdam şansı verilse en azından 500 kişi bari alınsa 2 yılda motivasyonumuz artacak. İnşallah bundan sonraki dönemde biyologlara gereken önem verilir ve bizlerde hayattan zevk alırız.
40) Üniversitelerde biyoloji kontenjanlarının azaltılarak mezun sayısı ile talep sayısını eşitleyebilmek. Ayrıca biyoloji mezunlarının mesleklerini ifa ederken diğer meslek mezunlarının aynı işi yapmasını engellemek.
41) Biyologlar olarak çok arada kalan bir mesleğe sahibiz. Ama şu da bir gerçek ki, yakın meslek dallarına girdiğimiz de fark yaratabiliyoruz. Mesleki olarak bize yakın alanları iyi analiz edip, ilgimizi çeken alanlarda kendimizi biraz daha geliştirmemiz gerekiyor. Sadece hastane, laboratuvar değil bizim gerçek potansiyelimiz ve istihdam yerimiz..
42) Ülkemizde biyolog ne iş yapar belli değil. Bunun için de devlet çok az alım yapıyor. Özel sektörde de biyologlara verecekleri paralardan çok daha azına teknisyen çalıştırıyorlar. Teknisyenlerin çalışma alanlarıyla biyologların çalışma alanları net çizgilerle belirlenip, denetim altında olmalı. IVF laboratuvarlarında bile hep teknisyenler var.
43) Net bir görev tanımımız yok.
44) Mesleğimizin yaşadığı sorunlarımızı çözebilmek için öncelikle bütün biyologlar ve mezunlar olarak farkına varıp, birlik olup bir meslek odası haline gelmemiz gerekiyor.
45) Orman Genel Müdürlüğünde araştırma enstitüsünde çalışmaktayım, çalıştığım kurumda kurumun öncelik verdiği bir alanda çalışmaktayım ve sağlık hizmetleri sınıfındayım. Bu yüzden araziye çıktığımda arazi tazminatı alamıyorum kurumdaki diğer teknik personelden daha fazla arazi ve seminer programlarım var maaş anlamında da azımsanmayacak bir fark var biyologların tam olarak bir bakanlığının olmaması ve her bakanlıkta diğer personellerine göre farklı algılanması en büyük sorun. Kurumun önceliği her zaman kendi personeli oluyor maalesef. Mezun olduğumuz okullarda da yeterli eğitimin olmadığını düşünüyorum biyolog kavramı ülkemizde önemsenmeyen bir meslek grubu olarak algılanıyor.
46) Biyologların kendi meslekleri için gereken duyarlılığı ve çabayı göstermediklerini düşünüyorum. İş bulur bulmaz kendi arkadaşlarını unutuyorlar, hatta işveren olup biyolog istihdamı yapmayan işverenler var. Daha duyarlı olunmasını ve her platformda biyologların iş hayatına katkılarını anlatmalıyız. UNDP' de çalışıyorum ve burada bir biyolog olarak kalkınmaya ne kadar büyük bir katkı sağlayabileceğimizi her platformda dile getiriyorum.
47) Biyologların hastane, tarım, hayvancılık, mantarcılık, ziraat, gıda, veterinerlik, laboratuar gibi farklı meslek kollarında istihdam edilebilmelerini istiyorum.
48) İlaç firmasında ruhsatlandırma uzmanı olarak çalışıyorum ve tabii olduğum başlıca mevzuat bana imza yetkisi vermiyor. Bunlar sebebiyle de iş ilanlarında biyolog geçeni bulmak oldukça zor oluyor.
49) Fen Edebiyat fakülteleri ülkemizdeki tüm fakültelerin sadece %3 ünü oluşturmaktaydı... Şimdi ise mezun veren öğrencileri yok denecek kadar azaldı... Zaten çok değildik ki...
50) Bakanlıkların vicdana gelip çalışma alanlarımızı genişletmeliler. Özel sektörde hakkımız olan ücretleri verip bizim görevlerimizi teknikerlerle giderilmemesi.
51) Bakanlıklara yazı ve görüşmelerde bulunup biyologun olduğu durumlarda ne gibi kalite olduğu v.s ve sosyal medya vasıtası ile mesleğimizin Avrupa ve Türkiye’deki konumu, bakanlıkların bize destek ve yetki vermesi halinde ülkeye ne kadar iyi bir arge programları yaratacağımızdan söz etmeliyiz.
52) Çalıştığım alan ve bakanlık açısından biyologların sağlık sınıfında yer alması benim için en önemli ve en büyük sorundur. Mühendisler yani teknik sınıfta yer alan tüm branşlar ile aynı işi hatta bazen onlardan daha fazla iş yapmama rağmen biyologların sağlık sınıfında yer alması nedeniyle hem maddi, maaş hem de kariyer açısından büyük bir kaybım var. Örneğin bizim bakanlıkta, biyologlar il müdür yardımcısı olarak atanabiliyor ancak il müdürü olarak atanması mümkün değil. Göstergeler düşük, arazi tazminatı, giyim yardımı vb. yok. Bunların hepsinin nedeni biyologların sağlık sınıfında yer almasıdır. Yıllarca bu adaletsiz uygulamalardan dolayı maalesef biyologlar her açıdan büyük kayıp yaşamaktadır. Temennim ve dileğim bu sıkıntıların en kısa zamanda çözüme kavuşmasıdır.
53) İstihdam konusunda yaptırımlar uygulanmalı neticede biz bu işin eğitimini aldık ve iş bilmeyen özel üniversite mezunu laboratuvar teknikerleri ile aynı statüde çalışıyoruz. Bu konuda farkımızın olması gerektiğine inanıyorum.
54) En büyük sorun bana göre bir meslek odasının olmamasıdır.
55) a- Bölümlerdeki öğrenci sayıları azaltılmalı. b- Üniversitedeki hocaların hem mezun hem de eğitimi devam eden öğrencileriyle daha fazla ilgilenmeleri gerekiyor. İrtibatı devam ettirmek için belirli zamanlarda (örn 5 - 6 yılda bir) mezun toplantıları gibi etkinlikler düzenlenebilir. Böylelikle öğrencilerinin nerelerde çalıştıklarını öğrenebilirler. c- Özellikle birinci sınıfta olmak üzere bölüm mezunlarının nerelerde çalıştıklarına dair bilgiler verilmeli, öğrencilerin anlamsız hayaller kurması engellenmeli. Bununla birlikte hangi iş kolu için çalışanlardan ne gibi alt yapılar istendiğinden bahsedilmeli. Bu gerekli olan nitelikler için nerelerden nasıl bir eğitim ya da staj yapmaları gerektiği anlatılmalı. Okurken çalışmaları teşvik edilmeli. (Benim iş deneyimimim olmamasından dolayı iş görüşmelerinde büyük bir dezavantaj oluyor.)
56) Bizim bölüm de iş yok. Ben 2012 den beri arıyorum, ne iş yaptığımız belli değil bize ayrılan bir alan yok. Bizim çalıştığımız yerlerde herkes çalışabiliyor, bu yüzden de iş bulunmuyor. Bir alan açmak lazım bu bölüme tabi tepedekiler ilgilenirse.
57) Mesleki sorunların kaynağı hem adaletsiz istihdam politikaları, hem biyologların birlik olamaması, hem de eğitimde iş hayatıyla ilgili bilgi verilmemesi.
58) Biyologların kamuda aldıkları ücretler diğer lisans mezunlarına göre çok düşük, bu durum motivasyonumuzu çok bozmaktadır ve ücret politikasından ötürü mesleki saygınlığımız yoktur. Çözüm ise siyasilerin biran önce duruma el atmasını sağlayacak farkındalığı yaratacak eylemselliğe başlamaktır.
Yalçın DEDEOĞLU
BİYOLOJİ TÜRKİYE
-
OpenLAB Uygulamalı Laboratuvar Etkinliği Başarı İle Tamamlandı
-
Yeni biyolojinin özü
-
Biyoloğun Meslek İlkeleri
-
Prof. Dr. İsmühan POTOĞLU ERKARA Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Biyoloji Bölüm Başkanlığı Görevine Başladı
-
Bugün Dünya Biyolojik Çeşitlilik Günü
-
5.Ulusal Biyologlar Kongresi Teşekkür Metni
-
Biyologların Hak Arayışını Kararlılıkla Sürdürüyoruz
-
6. Uluslararası Katılımlı Çukurova Biyoteknoloji Günleri Tamamlandı
-
Biyologlar Dayanışma Derneği 2017 etkinlikleri
-
İmpact faktörü yüksek olan "Biodegradation dergisi" " biosurfactant konusu" içeren çalışmalar için özel bir sayı çıkarıyor.
-
2. Üniversite ve İl Temsilcileri Buluşmasını
-
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Ziyareti
-
4. Ulusal Biyologlar Kongresi Tamamlandı
-
Bir toplumun bilimsiz gelişmesi
-
Dernek Yöneticileri Sağlık Bakanı Sayın Prof. Dr. Recep Akdağ İle Görüştüler.