Zehrin kökeni…
Zehir, hayvanlar âleminde birçok türde bulunur. Yılanlar, denizanası, örümcekler, akrepler, çıyanlar, arılar, bazı salyangozlar, ornitorenk ve hatta bir primat türü zehir taşımaktadır.
Zehir, zehri alan canlıdaki hücrelerin kilitlenmesine neden olan maddeler içerir. Bu maddeler hedefine bağlı olarak vücutta farklı mekanizmaların bozulmasına neden olur. Örneğin sinir sistemini felç edebilir, kasların etkisizleşmesine neden olabilir veya yaygın olarak kanda pıhtılaşma dengesizliği oluşturabilir. Görüldüğü gibi zehir taşıyan hayvanların hepsi birbirileri ile yakından ilişkili değildirler. Bu durum zehirli olma özelliğinin yaşam tarihinde birbirinden bağımsız olarak evrimleştiğini göstermektedir. Özetle zehirler, hayvanlar âleminde sayısız kez evrim geçirmiştir.
Yakın ilişkili olduğu örümceklerin aksine akrepler, tehdidin tehlike oranına göre zehrin içeriğinde değişiklik yapabilmektedir. Akrepler düşük tehdit durumlarında akrebin kendini kolayca savunabilmesini sağlayan, metabolik olarak daha kolay üretilebilen, zehri alan canlıda ağrıya neden olan bir ön zehir kullanırlar. Ancak yüksek tehdit durumlarında, metabolik olarak daha zor üretilen, yani üretilmesi için daha yüksek enerji gerektiren, protein açısından zengin ana zehirlerini üretirler.
Zehirlerin bu denli “başarılı” olmasının nedeni, her bir zehrin ayrı ayrı tek bir genin kontrolünde üretilmesi olabilir. Ancak bu, zehir üretiminin basit bir süreç olduğu anlamına gelmez. Zehrin, vücut içinde üretilmesinin yanı sıra üretildiği merkezden, yani zehir üretimi için özelleşmiş salgı bezlerinden zehrin salınacağı bölgeye örneğin akrebin kuyruğuna iletilmesi gerekir. Yapılan çalışmalar zehir üretimi ile ilişkili genlerin hem zehre sahip hayvanlarda hem de zehri olmayan hayvanlarda tamamen farklı işler yapan bazı genlerle yakından ilişkili olduğunu göstermiştir. Örneğin bazı zehirler, vücudu istila eden bakterilere saldıran bağışıklık sistemi proteinleriyle veya sindirim enzimleriyle yakından ilişkilidir. Bu proteinler ve enzimler de canlılardaki ilgili genler tarafından üretilir, kontrol edilir.
Not: Bu yazı Bilim ve Gelecek dergisinin 206. sayısında yayımlanan, Gülseli Kırgıl’ın kaleme aldığı “Yaşam ağacındaki yeri, evrimi ve özellikleri ile: Akrepler” başlıklı yazıdan bir bölümdür. Yazının tamamına linkten ulaşabilirsiniz.
Zooloji Haberleri
-
Komodo Dişleri, Theropod Dinozorların Dişleriyle Çok Benziyor
-
Biyologlar yeni kaplan böceği türünü ortaya çıkarıyor: Eunota houstoniana
-
Bilim insanları yeni bir geko türünü ortaya çıkardı
-
CT taramalarında ortaya çıkan tuhaf yılan benzeri solucanların sırları
-
Dev kaplumbağalar yok edildikten 600 yıl sonra Madagaskar'a geri döndü
-
Hindistan kaplanları iklim ve insan baskısı arttıkça yükseklere tırmanıyor
-
Kitlesel Yok Oluşlardan Kurtulan Memeliler, ‘Genel Yiyici’ Değildi
-
Avrupa’da Bilinen Son Timsah 4,5 Milyon Yıl Önce Yaşamıştı
-
Ağaç kesimi ve iklim değişikliği dağ kuşlarını tehdit ediyor
-
Biyologlar, istilacı, etobur kurbağaların artık Georgia'da ürediğini söylüyor
-
Myanmar'da yeni bir çukur engereği türü keşfedildi.
-
Çin'de yeni bir iguana türü keşfedildi
-
Dev Dinozor Leşleri, Yırtıcılar İçin Önemli Bir Besin Kaynağıydı
-
Yarasalar 50 Milyon Yıl Önce de Ekolokasyon Kullanıyordu
-
Anadolu parsı aylar sonra yeniden görüntülendi