THORAX NEDİR
Thorax, bas ve abdomen arasinda kalan vücut bölgesidir. Prothorax, mesothoraks ve metathorax olmak üzere 3 segmentten olusmustur. Kanatsiz ordolarda, üç thorax segmenti genel yapi bakimindan hemen hemen birbirinin aynidir. Tergum ve sternumlar plaka seklinde, pleural scleritler (subcoxal arklar) küçük veya dejenere olmus durumdadir.
Kanatli böceklerde, üç thorax segmenti birbirinden çok farklidir. Prothorax esas tipe benzer kisimlardan olusmakla beraber muhtelif scleritler gerçek sinirlari tayine imkan birakmayacak tarzda birlesmis olabilir. Mezo ve metathorax, yürüme ve uçma mekanizmasinin ayni segmentte birlesmesine imkan veren kas yapisina uygun olarak, önemli degisikliklere ugramistir. Bu sebepten, yeni ek secleritler meydana gelmis ve bunlarin çogu da kendi aralarinda yeni gruplar teskil etmislerdir.
Kanatli segment: Kanatsiz her segmentte oldugu gibi kanatli segmentte de üç esas kisim vardir; Tergum (Thorax için kullanilinca notum adi verilir), sternum ve pleura. Bu kisimlarin herbirinde birtakim özellikler varsa da özellikle pleura da kanatliliga uygun olarak çok belirgin morfolojik farkliliklar görülür. Bugün yasamakta olan kanatli böceklerdeki yapi s. 60'da verilen genel tipteki kisimlara sahiptir.
Pleuron: Bu sclerit büyük bir lateral plaka meydana getirecek tarzda genislemistir. Ventral olarak bulunan coxal process(=çikinti)'e bacak, dorsal olarak yer alan kanat process(=çikinti)'ine kanat eklem olusturacak biçimde baglanir. Pleuron, coxal process'ten kanat processine kadar uzanan bir pleural sutur araciligiyla bir ön parça episternum ve bir ard parça epimeron olmak üzere ikiye ayrilmistir. Bu sutur pleurodema denen bir iç apodemin invaginasyon çizgisine isaret etmektedir. Pleuron ön ve arka kisimda sternum ile kaynasir. Birlesme alani ön ve arka kisimda birer köprü meydana getirir.
Notum: Bu alan anteriorda alinotum ve posterior da postnotum olmak üzere 2 esas sclerite ayrilmistir. Alinotum kanatla dogrudan dogruya birlesen bir sclerit olup phragma denen bir anterior apodeme sahiptir.
Sternum: Bu plaka anterior ve posterior bantlar vasitasi ile pleura'ya baglanir. Böylece olusan soket=cep içersine coxa yerlesir. Orta bölge olan eusternumda bulunan dar oluk, apexe dogru çatallanir biçimde ikiye ayrilarak furka isimli büyük bir apodemin invaginasyon yerini isaret etmektedir. Eusternuma göre posterior olarak bulunan küçük sclerit spinastenum, içte tek bir küçük apodem spinayi tasir. Spinasternum segmentler arasindaki membrandan meydana gelmekle beraber genellikle tesekkül yerine anterior (önde) olarak bulunan segmentle kaynasmis durumdadir.
Iç iskelet: Çesitli segmentlerin apodemlerinin tümüne iç iskelet denir. Bunlar, büyük kanat ve bacak kaslarinin tutunma yerleridir. Segmentlerin pleurodema ve furca'lari kesintisiz devamli bir bant meydana getirecek sekilde birbiri ucuna uyar (ancak verilen bu genel yapi ile bu gün yasamakta olan böcegin thorax yapisi arasinda pek az benzerlik bulunur. Bazi ordolarda çok ayri örnekler görüldügü gibi ayni ordo içersinde dahi olaganüstü farkliliklar vardir. Bu gibi hallerde scleritlerin konumunu bazi ana isaret noktalarina göre tayin etmek gerekir. Sutur ve apodemlere ek olarak bacak ve kanatlarin eklem yerleri en güvenilen isaretlerdir).
Bacak: Köken olarak vücut yan duvarinin segmentsiz uzantilarindan (Annelida'nin parapodiumlarindan) türemis, daha sonraki gelisim evrelerinde bugün, Tardigrada, Pentastomidae ve Onychophora 'da görülen, ucunda tirnaklar bulunan Lobopodium lar olusmustur. Böcek bacagi bunlarin, kaidede Coxapodit uç kisminda Telopodit olarak iki belirgin kisma ayrilmasiyla ortaya çikar. Daha sonraki gelisim basamaginda coxapodit herhangi bir bölünme göstermez ve Coxa (bacagin vücuda baglandigi yer) olarak kalir. Buna karsin telopodit bir seri bölünmeye ugrayarak bazalden apikale dogru Trochanter, Femur, Tibia, Tarsus olarak isimlendirilen kisimlara ayrilmistir.
Tipik bir thorax bacagi; coxa, throchanter, femur, tibia, tarsus ve pretarsus olmak üzere 6 kisimdan olusur. Coxa, vücutla eklemlenen parça olup posterior olarak meron denen bir loba sahiptir. Genellikle ergin bir böcekte tarsus 2 ile 5 segmente ayrilmistir. Pretarsus, Collembola' da ve böcek larvalarinin çogunda küçük belirgin bir son segmenttir. Diger ordolarda pretarsus tarsusun sonunda yer alan karmasik çengel ve küçük scleritler seti halindedir. Collembola ve Protura' da tibia ve tarsus kaynasmak suretiyle tibio-tarsusu meydana getirir.
Genellikle böcek bacagi yürüme veya kosmaya yarayacak bir yapiya sahiptir. Bununla beraber baska kullanma amaçlarina uygun olacak sekilde önemli degisiklikler meydana gelmistir. bunlar arasinda büyük ölçüde gelismis bir femur ile siçrayici bacak (Orthpotera), karsilikli duran kuvvetli dikenleri tasiyan yakalayici tip (Mantiste), yassilmis kisimlari üzerinde bol tüyler olan yüzücü bacak (Notonectidae), scapel biçiminde kuvvetli kisimlari ihtiva eden kazici tip (Gryllotalpa) sayilabilir.
Kanat: Böcek kanadi diger canlilarda rastlanmayan bir evrimsel gelismedir. Omurgasiz hayvan grubu içersinde böceklerden baska hiçbir hayvan grubunda kanat yoktur. Yarasa ve kus gibi uçan hayvanlarda kanat, degisiklige ugramis bir ön ekstremitedir. Böceklerde ise durum degisik olup bunlarda kanat vücut duvarinin notum veya dorsal plakanin yan kenari boyunca disa dogru gelismesi sonunda meydana gelmistir. Yani vücut duvarinin "Paranotal" çikintilarindan olusur. Böceklerde kanatlarin iç kismina baglanan diger kas baglantisi yoktur. Kas ve segment tasimadigindan hiç bir zaman üye olarak degerlendirilemez. Tipik olarak pterygot böcekte meso ve metathoraxtan çikan iki çift kanat vardir. Prothorax daima kanatsizdir. Bazi fosil formlarda prothoraxda levha seklinde lateral çikintilar görülmüssede bu kisimda kanat olarak is gören bir yapi henüz bilinmemektedir.
Paranota çift duvarli olup, gelisme süresince büyüyerek yassilasir ve arasindaki boslugu miksosöl doldurur. Kanatlarin gelisimi ile ilgili iki kuram ileri sürülmüs olup, Tracheal kuram da kanatlarin, suda yasayan böceklerin gögüs trakelerinden karaya çikinca olustugunu ileri sürmekte olup, kanatlarda solungaçlarda bulunan kaslara rastlanmadigi için fazla kabul görmemektedir, Paranotal kurama göre ise kanatlar vücut duvarinin paranota adi verilen çikintilardan olustmaktadir. Fosil formlardan elde edilen kanitlar paranotal kanat gelisimini destekler niteliktedir. Pterygota altsinifi üyelerinde (meso-metathoraxta) bulunur; bu altsinifin bazi grup ve türlerinde sekonder olarak kaybolmus (bitler), bazilarinda yalniz erkek ya da diside mevcutken, bazi gruplarda gelisim evresinin ancak belirli bir evresinde meydana gelir ve daha sonra birakilir (karincalarin eseysel bireylerinde oldugu gibi). Kanatlarin sonradan yitirilmesi, özellikle magarada yasayan böceklerde ve paraziter yasama uyum sagliyan böceklerde kullanilma geregi olmamasi nedeniyle, yüksek daglarda yasayanlarda rüzgarda sürüklünmemek için, saklanarak yasayan formlarda ise engele takilip yirtilmamsi için yaygindir.
Yapisi: Ana plan bakimindan böcek kanatlari çok basittir. Kanatlar iki membran ve bunlarin arasinda damar denilen destek fibrillerinden ibaret olan vücut duvarinin levha seklindeki uzantilardir. Kanatlarin kaide kismi, üzerinde axillar sclerit denen bir grup küçük scleritlerin yer aldigi membran yapisinda bir mentese vasitasiyla vücuda baglidir. Bunlar notumun kenari ile eklemlidir.
Kanat Damarlari: Kanatlarin çogunda bu ince membrani destekleyen çok sayida çizgi seklinde kalinlasmis kuvvetli kisimlar vardir (s. 64). Bunlarin bazalden apex'e devam edenlere boyuna damar denir. Bir kisminda kanadi enine kat ederek uzun damarlari birbirine birlestirir. Bunlarada enine damar denir. Damarlarin bir kanat üzerindeki düzenine damarlanma denir.
Kanatlarin damar düzeni bakimindan böcekler arasinda sayisiz farkliliklar vardir. Bu farkliliklar ordo, famiya, cins vs. teshislerinde kullanilir. Ancak ana damar gövdelerinin benzerliklerinden gidilerek genel bir damarlanma tipi verilebilirki bu tamamen sematik olup çok sayidaki örnegin ortak yanlarini temsil eder. Herbir ana damarin ayri bir ismi vardir. Isimler kanadin ön kenarindan geriye dogru izlenen bir siraya göre verilmistir. Damarlarin isimlerini ifade etmek için standart kisaltmalar yapilir.
Costa (C): Genellikle kanadin kalinlasmis olan ön kenarini olusturur, dallanmamistir.
Subcosta (Sc): Costanin hemen gerisinde yer alir. Tipik olarak subcosta iki dala ayrilmistir.
Radius (R): Subcostadan sonra gelen ana damardir, oldukça kuvvetlidir (Kaide kisminda ikinci axillar sclerit ile birlesmistir). Ri ve Rs (radial sector) olmak üzere 2 kola ayrilir. Rs'de 4 esas dala ayrilir.
Media: Küçük median axillar scleritler ile eklem olusturan iki damardan biridir. Kaide kismi genellikle bir çöküntü içersindedir.
Cubitus (Cu): Iki ana dala ayrilir (median axillar scleritler ile eklem olusturan bir damardir). Kaide kismi ve Cu2 bir çöküntü sahasi içersindedir. Cu1 ise bir kabarti çizgisi boyunca devam eder ve dallanir (2 dal= Cu1a , Cui1b).
Cubital oluk (cf): Kanadin katlandigi çizgi boyunca yer alan bir hat seklindedir. Bu iz bir damar karakterinde olmamakla beraber, cubital ve anal damarlarin arasindaki siniri olusturmasi nedeniyle önemlidir.
Anal damarlar (IA, 2A, 3A vs.): 3. axillar sclerit (3 ax) ile simsiki baglantilidir. Kaide kisminda birbiri ile kaynasan yada birbirine yakin bulunan bir grup damardir.
Jugal oluk (Jf): Kanadin kaide kisminda porterior köseyi meydana getiren küçük bir alan olan jugal kisim ile anal alani birbirinden ayiran bir kat yeri özelligindedir (3 jugal alan çok sabit bir kanat kismidir). Jugal damarlar (15.25)= Jugal alandaki küçük damarlar.
Enine damarlar: Bu damarlar, birlestirdikleri damarlara göre isimlendirilir. Bunlari ifade etmek için kisaltmalar daima küçük harflerle yazilir (Tablo 3). Ancak bir seri olusturduklari zaman ayrica numaralanir. Örnegin 3. costal enine damar gibi. Bu kuralin sadece bir istisnasi vardir. Yanliz kanadin kaide kisminda costa ve subcosta arasinda bulunan enine damara humeral enine damar denir. Ayrica Costa ile subcostaya veya Ri arasinda costal (c) damar; Radiusun öndeki tek kalin ile yani Ri ile Rs sekonder kolu arasinda radial (r); Radius 3 ile radius 4 arasinda sectoral (s); Radiusun ikinci sekonder kolu ile medianin ilk kolu arasinda radio-medial (r-m); Medianin kollari arasinda medial (m); Media ile Cubitus arasinda medio-cubital (m-cu); Cubitusun kollari arasinda cubital (cu); Cubitus ile anal damar arasinda cubito-anal (cu-a); anal damarlar arasinda anal (a) damar yer alirlar.
Enine Damarlarin Terminolojisi
Birlestirilan damarlar Enine damar adi Kisaltma
Costa-subcosta Humeral h
Costa-subcosta veya Ri Costal c
Radius öndeki kolu-sekonder Radial r
Radius 3- Radius-4 Sectoral s
Radius sekonder-media Raido medial (r-m)
Media kollari Medial m
Media-cubitus Medio-cubital (m-cu)
Cubitus kollari Cubital (cu)
Cubitus-anal Cubito-anal (cu-a)
Anal damar Anal (a)
Entomoloji
-
Duyarga bacaklılar - Protura
-
İçtençeneliler - Entognatha
-
Böceklerin Anten veya Duyarga Yapıları
-
Böceklerin anatomik yapısı ve vücut kısımları
-
Entomolojiye giriş
-
Entemoloji ya da böcek bilimi hakkında bilgi
-
Bitki zararlısı böcekler
-
Ülkemizdeki Bombus Türleri
-
Bal ve Apiterapi
-
Arı Zehiri Ve Apiterapi
-
Bal Arılarının Taksonomisi, Vücut Yapıları & Gelişme Dönemleri
-
Bal Arısı Kolonisi Ve Arı Irkları
-
Arı Hastalıkları ve Sınıflandırılması
-
BÖCEKLER VE ZARARLARI
-
Böcekler İçin Çevre Dostu Öneriler