Sivrisineklerin Sucul evre habitatları
Sivrisineklerin yumurtladıkları, larvaların ve pupaların geliştikleri, erginlerin pupadan çıktıkları küçük ve büyük her çeşit durgun veya akış hızı 40 cm/sn'yi geçmeyen su ortamına üreme odağı, habitat ya da jit denir.
Jitler doğal ya da yapay olabilirler. Genel bir eğilim olarak sivrisinekler, bulabildikleri durumlarda gece ile gündüz arasındaki sıcaklık değişimlerinin çok farklı olmadığı, doğal ya da yapay düşmanlarının bulunmadığı ve kolay beslenebilecekleri su birikintilerine yumurtlarlar ve larvalar bu ortamda gelişirler. Ancak, türlere ya da daha doğru bir deyimle tür için sınırlayıcı bazı faktörlere (sıcaklık, tuzluluk, pH vb) göre değişmekle birlikte, zor durumda kaldıklarında genelde her çeşit su odağına yumurta bırakabilirler. Bu durum, sivrisineklerin larva mücadelesinde, mücadeleyi yapanlar tarafından kullanılan önemli bir avantajdır. İyi planlanmış mücadele programlarında, alanın değişik yerlerinde bulunan küçük korumalı su odaklan ya da yapay su birikintileri ortadan kaldırılarak, erginlerin yumurtlaması tuzak su odaklarına doğru yönlendirilir. Böylece larvaların geniş bir alana yayılması önlenerek, küçük lokal habitatlarda mücadele yapılır. Böyle bir sistem, bir yandan doğaya zarar veren kontrol yöntemlerinin en aza indirilmesini sağlarken diğer yandan zaman, iş gücü ve dolayısıyla ekonomik yönden de birçok avantaj sağlar.
Sivrisinek sorunu bulunan herhangi bir bölgede yapılacak mücadele çalışmalarının birinci basamağı sivrisinek sucul evre habitatlarının tespit edilmesi ve haritalandırılmasıdır. Haritalandırma çalışmalarında asla unutulmaması gereken iki temel kural bulunmaktadır:
1. Haritaların mümkün olduğunca ayrıntılı olarak hazırlanması,
2. Sivrisinek larvalarının akla hiç gelmeyecek su odaklarında bile bulunabilecekleridir.
Nitekim, Temmuz 1988 tarihinde Adana Misis yöresinde yürütmekte olduğumuz arazi çalışmaları sırasında, ayran kabının içinde C. pipiens türünün son evre larvalarına rastlanmıştır. Bu durum, aslında normal üreme ve gelişme habitatı olmayan bir odakta bile sivrisineklerin ihtiyaç duyduklarında bulunabileceklerini gösteren iyi bir örnektir.
Her çeşit göl, gölet, bataklık, mera, havuz, doğal çukurlar, taş oyukları, ağaç kovukları, çayır ya da ormanda birikmiş kar, yağmur, sulama suları, yavaş akan akarsuların kıyı kesiminde oluşan ve su bitkileri/yosunlarla kaplı durgun kısımlar, drenaj ya da sulama kanalları, toprak arklar, terk edilmiş kuyular, sarnıçlar, çeltik tarlaları, çeşme yalakları, konutların çevresindeki içinde su biriktirilen her çeşit kap, otomobil lastikleri, foseptikler, bataklık ya da mera içinde ve kıyısındaki hayvan ayak izleri, fabrika atık suları vb yerlerdeki temiz, az tuzlu, tuzlu ve kirli sular jit alanlarıdır (Barkai and Saliternik, 1968; Rıfaat et al., 1970; Boyd, 1981; Merdivenci, 1984; Bagirov et al., 1986; Abul-Hab et al., 1986; Tovornik, 1990; Leger et al., 1990., Alten, 1993; Boşgelmez ve ark., 1994,1995; Alten, 1996; Alptekin ve Kasap, 1997).
Sivrisinekler yumurtlama ve larvalarının gelişme yerlerinin seçiminde türe has davranış gösterirler ve bu davranış larvaların doğada dağılımını tespitte anahtar rol oynar (Bentley and Day, 1989). Bazı türlerin türe özgü yaşama ve gelişme yerleri şöyledir:
A. plumbeus, Ae. echinus, Ae. geniculatus, Ae. pulchritarsis gibi türler yumurtalarını meşe, çınar, ceviz, ıhlamur gibi ağaçların kovuklarında kışın biriken kar ve yağmur sularına bırakarak gelişirler.
Aedes türlerinin birçokları yumurtalarını ormanlık ve çayırlık yerlerde kışın biriken kar ve yağmur suları toplanacak ve ilk yazın bu yumurtalardan erginler gelişinceye kadar kurumayacak olan çukurların kıyılarındaki yeşil bitkilerin yapraklarının arasına ya da bu çukurların kenarlarındaki nemli toprağın içine bırakırlar.
Ae. mariae yumurtalarını deniz kıyısındaki dalgalardan kayalar arasına binken deniz suyuna bırakır. A. sacharovi''de nispeten tuzlu sulara yumurtlayabilir.
An. superpictus yumurtalarını en çok yavaş akan derelerin kıyısındaki taşlar ve çakıllar arasındaki sulara bırakır.
Ae. aegypti'nin evcil tipi yumurtalarını konutlar çevresindeki lağım, kuyu, sarnıç, fıçı, kova ve İçinde yağmur suyu birikebilecek her türlü kaplara bırakabilirler.
Culex türleri üreme ve gelişme yeri olarak oldukça kozmopolittirler. Temizden kirliye her türlü su ortamında rahatça ürer ve gelişirler.
Mücadele yapılacak bölgede, mücadele yapanlar açısından, sivrisinek habitatlarında belirli kalıplar üzerinde durmamanın büyük yararları vardır. Çünkü, herhangi bir türün habitat seçimi coğrafi bölgeler arasında, iklimsel şartlara ya da suyun fiziksel ve kimyasal durumuna göre değişiklik gösterebilir. Örneğin, en yaygın türlerden biri olan C, pipiens Muğla-Sarıgerme bölgesinde meralarda bulunmazken, Antalya-Belek bölgesinde meralık alanların dominant sivrisineği olarak karşımıza çıkabilmektedir (Alten, 1996).
Bu yayın birinci basamak sağlık hizmetlerinde görev yapan sağlık personelinin eğitiminde kullanılmak üzere T.C. Sağlık Bakanlığı Sıtma Savaşı Daire Başkanlığı ve Sağlık Projesi Genel Koordinatörlüğü işbirliği ile hazırlanmış ve bastırılmıştır. Bütün hakları Sağlık Bakanlığı’na aittir. Kaynak gösterilmeksizin yayınlarda kullanılamaz, alıntı yapılamaz.
Kaynak:
Sıtma Vektörünün Biyo-Ekolojisi Mücadele Organizasyonu ve Yöntemleri Birinci Basım: 3500 adet EKİM 1998- ANKARA
Yrd.Doç.Dr. Bülent ALTEN
Doç. Dr. Selim S. ÇAĞLAR
Zooloji
-
Ataks tavuk yetiştiriciliği ve Ataks tavuk özellikleri nelerdir?
-
Omurgalılara Genel Bir Bakış
-
Memelileri diğer canlı türlerinden ayıran bazı özellikler
-
Göz dizilişlerine bakarak örümceklerde familya tespiti
-
Önositoid nedir? Önositoidler nasıl bir yapıya sahiptir ?
-
Adipohemosit nedir?
-
Sferül hücre nedir?
-
Koagülosit nedir?
-
İntegrin nedir? Görevleri nelerdir?
-
Organogenez nedir ? Hangi canlılarda görülür ?
-
Hayvanlarda boşaltım sistemi elemanları nelerdir?
-
Nöral Kristadan Gelişen Yapılar
-
Omurgasızlarda kan hücreleri
-
Deneylerde Neden Fare Kullanılır?
-
İstilacı Türlerin Yayılma Yolları Nelerdir ?