Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 502 içerik listeleniyor

  • BİYOLOJİK SİLAHLAR ve KORUNMA YOLLARI

    Prof. Dr. İ. Hamit HANCI* , Dr. Çağlar ÖZDEMİR*, Arif BOZBIYIK**, Adli Biyoloji Uzmanı Ayşim Tuğ* *Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı ** Ankara Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Biyolojik silahlar diğer canlılar üzerinde zararlı etkiler yaratmak maksadıyla kullanılan bakteri, virüs vb. bulaşıcı ajanlardır. Bu tanım genellikle biyolojik olarak elde edilen toksinleri ve zehirleri de kapsayacak şekilde genişletilir. Biyolojik savaş araçları...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-silahlar-ve-korunma-yollari
  • TIBBİ BİTKİLERİN ETKİLERİ VE KULLANIMLARI

    ADAÇAYI (SALVİA OFFİCİNALİS) Taşıdığı uçucu yağdan dolayı antibakteriyel,antifungal ve antiviral etkilidir.Antiseptik etkisinden de dolayı dişeti, boğaz ve damak iltihaplanmalarına karşı etkilidir.Çayı dişeti ve ağıziçi rahatsızlıklarında da gargara şeklinde kullanılır. Östrojenik özelliğinden dolayı hormon düzenleyici olarak (ağrılı düzensiz adet şikayetlerinde) menopozda, terleme ve ateş basmasında kullanılır.Ayrıca kuvvet verici ve uyarıcı...

    https://www.biyologlar.com/tibbi-bitkilerin-etkileri-ve-kullanimlari
  • Neisseria meningitidis

    Neisseria meningitidis veya Meningokok mikroskopta çift kahve çekirdeğine benzeyen bir bakteridir. Meningokoksemi veya diğer adıyla invazif meningokokkal hastalıklar tüm dünyada çocuklarda ve yetişkinlerde önemli bir ölüm ve sakatlık nedenidir, bulaşıcı bir hastalıktır. Etkeni sadece insanlarda görülen neisseria menengitidis ismi verilen bir bakteridir, bu bakteriye şeklinden esinlenerek kısaca meningokok denmektedir. Latince kelime ve eklerin anlamına gelince...

    https://www.biyologlar.com/neisseria-meningitidis
  • Mikrobiyolojinin Tarihçesi ve tarihi gelişimi

    Ilk Çaglarda Ilk insanlar, hayatin baslangici, doga, dogal olaylar (yagmur, kar, dolu, simsek, yildirim, gök gürültüsü, zelzele, su taskinlari, vs.), ay, dünya, yildizlar, günes, bulasici hastaliklar ve ölüm gibi kavramlar üzerinde fazlaca durmuslar, içinde bulundugu veya yakin iliskide olduklari toplumlarin törelerine göre bazi izahlar ve yorumlar yapmislar ve bunlara inanmislardir. Çözümleyemedikleri konularda, bunlari, insan veya doga üstü kuvvetlere, ilâhlara, cinlere ve...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyolojinin-tarihcesi-ve-tarihi-gelisimi
  • Mitokondrial Kalıtım

    Eğer nükleus bir kadından alınmış ve o kadının yumurta hücresine aktarılmışsa, klonun vericiye tamamen benzeyeceğini söyleyebiliriz. Ama nükleus başka bir kişiden alınmış örneğin erkekten alınmışsa ve bu nükleus bir kadının yumurta hücresine aktarılmışsa klon nükleus vericisine benzemeyebilir Bunun sebebi nükleus dışında kalıtım materyali içeren organların yani mitokondrinin bulunması, ayrıca bireyin erken gelişiminde yumurta ile taşınan maternal...

    https://www.biyologlar.com/mitokondrial-kalitim
  • Bitkilerde Hastalık Etkenleri (etioloji)

    Etioloji içinde, bitkilerde hastalığa neden olan etmenler incelenir ve bu hastalık etmenlerinin sınıflaması yapılır. Bitkilerde hastalığa neden olan etmenler canlı ve cansız etmenler olarak ikiye ayrılır. Cansız etmenleri bitkilerin yaşadığı çevre koşulları meydana getirir. Çevre koşularının anormal şekilde oluşması (sıcaklık, ışık, nem, rüzgar gibi iklim koşulları, toprakların strüktürünün bozulması, taban suyu yüksekliği, toprak yorgunluğu, pH...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-hastalik-etkenleri-etioloji
  • Gen Terapi

    Gen terapisi hastalıklarla mücadele etmek için tıbbın üzerinde çalıştığı yeni bir yöntem. Temelinde, hasta kişinin genlerini, iyileştirici proteinler üretecek şekilde değiştirmek yatıyor. Gen terapisi denilince ilk akla gelen, ölümcül hastalıkları ve çeşitli bedensel sakatlıkları iyileştirmek olduğu halde hastalıklardan korunmak da, gen terapisi ile mümkün olacağı öngörülen hedeflerden biri. Gen terapisi henüz emekleme aşamasında. Halen bir kaç temel...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapi
  • Gen Terapisinin Temel Sorunları

    Bilim adamlarına göre gen terapisinin üç temel sorunu var: Gen nakli, gen nakli ve gen nakli. Bu alanda çalışan tüm araştırmacılar, gen nakli için etkili bir yol bulmaya çalışmaktadırlar. Genleri istenilen hücrelere taşıyabilmek için kullanılan yöntemler genel olarak iki kategoride toplanmaktadır: Fiziksel yöntemler ve biyolojik vektörler. Fiziksel yöntemler, DNA'nın doğrudan doğruya enjeksiyonu, lipozom formülasyonları ve balistik gen enjeksiyonu yöntemlerini...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapisinin-temel-sorunlari
  • Bitki Hastalıkları - Fitopatoloji

    Bitki Koruma içinde yer alan anabilim dallarından biri olan fitopatoloji, kelime anlamı olarak bitki hastalıkları bilimi olarak ifade edilir. Bitki Koruma; Bitkilerde hastalığa neden olan canlı ve cansız faktörleri, hastalıkların oluşumunu, hastalık etmenleriyle hasta bitkiler arasındaki ilişkileri, bitkileri hastalık etmenlerinden koruma yolları ile bitki hastalıklarının tedavi yöntemlerini araştıran bilim dalıdır. Fitopatoloji, bitki hastalıklarını 5 ana...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hastaliklari-fitopatoloji-1
  • HÜCRE YAŞLANMASI (Cellular Aging)

    Yaşlanma genel anlamda bir eskime bir bozulma olayıdır. Bu çok kısa tanımdan başka tanımlar da yapılabilir: Bunların tümü de yaşlanmayı zamanın fonksiyonuna yani kinetiğe bağlarlar: Yapılan tanımlar bir organizma kadar bir hücre için de geçerlidirler. Hatta yıldızlar, galaksiler gibi cansız maddelerle, kültür gibi nicel olarak ölçülemeyen kavramlar için de yaşlanmadan söz edilmekte-dir.(1) Yaşlanmayla ilgili çalışmalar önceleri çok hücreli organizmalarla...

    https://www.biyologlar.com/hucre-yaslanmasi-cellular-aging
  • Grip (İnfluenza) ve Grip Aşısı Üzerine

    Grip, influenza adlı virüsle oluşan, yüksek ateş, öksürük ve boğaz ağrısı gibi semptomlarla seyreden son derece bulaşıcı bir solunum yolu hastalığıdır. Grip virüsünün başlıca 3 tipi vardır; A, B ve C. İnfluenza A virusu insan dışında kuş, at gibi hayvanlarda, influenza B sadece insanda, influenza C virusu ise insan ve domuzlarda hastalık oluşturmaktadır. Sadece hayvanlarda hastalık oluşturan influenza A virusunun alt tipleri de vardır. Bunun en bilinen...

    https://www.biyologlar.com/grip-influenza-ve-grip-asisi-uzerine
  • Gen Nedir? Görevleri nelerdir ? Gen terapisi Nedir?

    Gen Nedir? Görevleri nelerdir ? Gen terapisi Nedir?

    Gen DNA zincirindeki belli bir uzunluktaki birimdir. Kromozom DNA'nın özel bir şekilde paketlenmesi sonucu ortaya çıktığına göre her kromozomda çok sayıda gen var demektir. Her bir gen diğerinden farklı bir şifre içerir ve farklı bir proteini kodlar. Eğer vücutta bir genin kodladığı proteine gereksinim varsa o gen aktif hale geçerek üzerindeki şifre, haberci RNA adı verilen bir yapı şeklinde kopyalanır. Bu yapı hücrenin sitoplazmasındaki ilgili birimlere gelerek...

    https://www.biyologlar.com/gen-nedir-gorevleri-nelerdir-gen-terapisi-nedir
  • Kuş Gribi Virüsü Nasıl Ortaya Çıktı

    Bu sürece dair bilgiler, ancak şu ana kadar bildirilen olgu­lar üzerinden tanımlanmıştır ve sınırlıdır. Virüs bulaşan kişide 2-17 gün sonra hastalık ortaya çıkabilir. Genellikle ilk şikayetler 38 derecenin üzerinde seyreden ateş, kas ağrısı, nefes darlığı, öksürük, balgam vb.’dir. Üst solunum yolu bulguları da (örneğin boğaz ağrısı) zaman zaman eşlik edebilir. İshal ve göz enfeksiyonu görülebilir. Bir seri olguda hastalığın başlangıcından...

    https://www.biyologlar.com/kus-gribi-virusu-nasil-ortaya-cikti
  • Akyuvarların Özellikleri

    Çekirdeklidir. Renksizdir. Amipsi hareket ederler. damarların dışına çıkabilirler. kırmızı kemik iliği ve lenfatik yapılarda oluşurlar. Ortalama 1mm kanda 4000-11000 arasında bulunurlar. Enfeksiyon , alerjik durum ve beslenmeden sonra sayıları artar. Kan dışında bağ doku ve diğer dokularda da görülürler. Kan dokusunu geçici süre kullanırlar. Bağ dokusunda daha uzun süre kalırlar. Lenf dolaşımında bulunurlar. Ömürleri 1-2 saat ile 15 gün sürebilir. Kandaki...

    https://www.biyologlar.com/akyuvarlarin-ozellikleri
  • DNA - RNA İlişkisi

    RİBONÜKLEİK ASİT (RNA) RNA'lar ribonukleotitlerin birbirlerine bağlanması ile meydana gelen tek zincirli nukleik asitlerdir. DNA molekülleri ile kıyaslandığı zaman boyları daha kısadır. Hemen hemen bütün hücrelerde bol olarak bulunmaktadırlar. Gerek prokaryotik gerek ökaryotik hücrelerde genellikle üç ana sınıf RNA'ya rastlanmaktadır. Bunlar mesenger RNA (mRNA), ribozomal RNA (rRNA) ve transfer RNA (tRNA) dır. Bütün RNA'lar tek zincirli özel bir baz dizisine,...

    https://www.biyologlar.com/dna-rna-iliskisi
  • GDO’LARIN TARIM VE ÇİFTÇİYE ETKİLERİ

    En yaygın aktarılan özellik herbisitlere dayanıklılık olup, bu çiftçilerin üretim maliyetlerini önemli ölçüde azaltmaktadır. Ticari üretimi yapılmakta olan GD ürünlere aktarılmış özellikler incelendiğinde, bunların daha çok girdiye yönelik, yani doğrudan çiftçiyi ilgilendiren herbisitlere dayanıklılık, böceklere dayanıklılık, virüslere dayanıklılık gibi özellikler olduğu görülmektedir. En yaygın olarak aktarılan özellik herbisitlere...

    https://www.biyologlar.com/gdolarin-tarim-ve-ciftciye-etkileri
  • ÜRETİLEN GDO’LAR

    Ø Zararlılara dayanıklı mısır, pamuk, patates vb. bitkisel ürünler, Ø Yabani ot ilaçlarına dayanıklı soya, pamuk, mısır, kolza, çeltik vb. bitkisel ürünler, Ø Viral bitki hastalıklarına dayanıklı patates, çeltik, mısır vb. bitkisel ürünler, Ø Bitkisel yağ kalitesinin artırılmış ayçiçeği, soya, yerfıstığı vb. bitkisel ürünler, Ø Beta karoten A vitamininin öncül maddesidir. (Provitamin) Karaciğerde depolanır ve ihtiyaç duyulduğu zaman A...

    https://www.biyologlar.com/uretilen-gdolar
  • ANTİSENS TEKNOLOJİSİ

    ANTİSENS TEKNOLOJİSİ

    ANTİSENS NEDİRSense, m-RNA veya DNA molekülünün 5’- 3’ ipliğidir. Sense’in komplementeri olan iplik de antisens olarak isimlenir.ANTİSENS TEKNOLOJİSİAntisens teknoloji insan, hayvan ve bitkilerdeki hastalıkların daha spesifik tedavisi ve yeni keşifleri için ayrıca, fonksiyonel genomik çalışmalar için çok güçlü silahlardan oluşan uygun tekniklerdirDoğal olarak oluşan bu mekanizma sekansa spesifik olup ilk kez Caenorhabtidis elegans nematodunda...

    https://www.biyologlar.com/antisens-teknolojisi
  • Belleğin Temel Taşı RNA

    1960'lı yıllarının ortalarında Houston (Texas), Baylor Üniversitesinde farmakolog olan Prof. Georges Ungar ilginç bir seri deneme yapmıştır. Fanus içerisine kapatılan beyaz bir fare, belirli aralıklarla fanusun üzerindeki bir gonkla rahatsız edilmekteydi. Fakat fare alışmaya yatkın bir hayvandır. Günler ve haftalarca devam eden bu gonk sesine belirli bir süre sonra alışmaya başlamıştır. Bu şekilde alıştırılmış yüzlerce farenin beyni dondurularak saklanmış ve...

    https://www.biyologlar.com/bellegin-temel-tasi-rna
  • Kan analizlerinde hangi değerler incelenir?

    Vücudumuzda oksijen taşıyan kırmızı kan hücreleri (eritrositler) ile hastalıklara karşı savunmamızı sağlayan beyaz kan hücreleri (lökositler) sayılmakta ve büyüklükleri incelenmektedir. Bildiğiniz gibi kırmızı kan hücrelerinde hemoglobin proteinleri bulunur. Oksijeni taşıyan protein hemoglobindir. Hemoglobin miktarı düşerse oksijen taşınamaz. Kırmızı kan hücreleri RBC (red blood cells): Oksijen taşıyan hücrelerin miktarını verir. Düşükse anemi...

    https://www.biyologlar.com/kan-analizlerinde-hangi-degerler-incelenir
  • Genital herpes (genital uçuk) nedir?

    Genital herpes, cinsel yolla bulaşan hastalıklardan olup, hastalığa DNA virüsu olan herpes simpleks virüs tip-1 (HSV-1) ve tip-2 (HSV-2) neden olmaktadır (Şekil 1). Hastalık bulaşan bireylerin çoğunda; hiç belirti gözlenmemekte veya hafif semptomlarla seyredebilmektedir. Semptomatik vakalarda; genellikle genital bölgede veya rektum çevresinde bir veya birkaç uçuk oluşmaktadır.1 Genital herpes (genital uçuk) nasıl bulaşır? HSV-1 genital herpese neden olabilmekte, ancak...

    https://www.biyologlar.com/genital-herpes-genital-ucuk-nedir
  • Human Papilloma Virus

    HPV, genital bölge ve mukoza enfeksiyonları yapan, "condyloma acuminatum" adı verilen siğil şeklinde lezyonların oluşumuna neden olan ve servikal kanserle ilişkili olduğu kesin olarak saptanmış bir virüstür. Yaklaşık 100 farklı genotipi bulunan bu virüs vücuda girdiğinde hücre içine yerleşmekte ve immün sistemin zayıfladığı dönemlerde ortaya çıkmaktadır. HPV Moleküler Genetiği Papovavirüs ailesinden olan HPV, 72 kapsomerli, 45-50 nm boyutlarında, ikosahedral...

    https://www.biyologlar.com/human-papilloma-virus
  • Biyoteknoloji Nedir

    Biyoteknoloji “Özel bir kullanıma yönelik olarak ürün veya işlemleri dönüştürmek veya meydana getirmek için biyolojik sistem ve canlı organizmaları veya türevlerini kullanan teknolojik uygulamalar” olarak tanımlanmaktadır. Biyoteknoloji tıbbi ve tarımsal konularda yeni bir çığır açmıştır. Özellikle tıbbi biyoteknolojide yaşanan gelişmeler neticesinde hastalıkların teşhis ve tedavisinde büyük mesafeler kat edilmiştir. Tarımsal biyoteknolojideki...

    https://www.biyologlar.com/biyoteknoloji-nedir
  • BİYOTEKNOLOJİDEKİ GELİŞMELERİN SANAYİYE UYGULAMALARI VE TÜRKİYE'DEKİ DURUMU

    Tarihi ekmek, şarap, peynir üretimine bağlı olarak ilkçağlara kadar uzanan Biyoteknoloji 20. yüzyılın ikinciyansında Moleküler Biyolojide sağlanan hızlı gelişmelereparalel şekilde çok önemli ilerlemeler kaydetmektedir.Günümüzde enerjiden tartma, sağlıktan çevre kirlenme-siyle mücadeleye, kozmetik sanayiden madenciliğe kadarbir çok alanda biyoteknoloji yaygınşekilde kul-lanılmaktadır.Son yıllarda TÜBİTAK, MBEAM Biyoloji Bölümü ve bazıüniversitelerimiz...

    https://www.biyologlar.com/biyoteknolojideki-gelismelerin-sanayiye-uygulamalari-ve-turkiyedeki-durumu
  • YAPAY VEKTÖRLER İN SAKINCALARI --- Genetik

    Genetik mühendisleri tarafından oluşturulan bu yapay vektörlerin, yatay gen transferini kolaylaştıran, ancak tehlike arzeden özellikleri şunlardır: 1-Vektörler, yatay gen aktarımının en etkin bulaşıcı maddelerinden üretilmişlerdir. 2-Hepsi antibiyotik direnç merkez genleri taşır. Bu sebeple kasten uygulanmış, ya da atık olarak doğaya salınmış antibiyotikle birleştiklerinde, başarılı transferleri artırırlar. 3-Genelde replikasyon(kopyalama) kaynakları ve...

    https://www.biyologlar.com/yapay-vektorler-in-sakincalari-genetik
  • YATAY GEN TRANSFERİ VE ARTACAK SALGIN HASTALIKLAR

    Mikroplar çevremizde her yerde mevcuttur. Toprakta, karada, suda, soluduğumuz havada, vücudumuzda bol miktarda yaşarlar. Çoğu zaman bizimle, iyi huylu ve dengeli bir ilişki içindedirler. Öyle ki bize zarar vermezler, hatta bize pek çok faydaları dokunur. Topraktaki mikropların, bitkilerin büyümesi için gerekli besin döngüsünde ne kadar vazgeçilmez olduğu bilinir. İnsan bağırsağındaki bakterilerin, vitamin ve kofaktör sağladığı ve sindirime yardım ettiği de...

    https://www.biyologlar.com/yatay-gen-transferi-ve-artacak-salgin-hastaliklar
  • DNA Replikasyonunda Rol Alan Enzimler

    DNA molekülünün replikasyonunda, DNA zincirinin uzatılmasını DNA polimerazlar katalizlemekle birlikte, replikasyonda rol alan başka enzimler de bulunmaktadır. Bu enzimler ve özellikleri ise: i. DNA Primaz: Replikasyon sırasında, DNA polimerazın DNA zinciri sentezini başlatabilmesi için kullandığı RNA primerleri, DNA primaz adı verilen özel RNA polimerazlar tarafından sentezlenir (bkz. kısım 4.3). Bu enzim çoğunlukla DNA’ya bağlanır, fakat kalıp olmaksızın da...

    https://www.biyologlar.com/dna-replikasyonunda-rol-alan-enzimler
  • Transkripsiyon PDF sunum

    Transkripsiyon (veya yazılma veya yazılım , DNA''yı oluşturan nükleotit dizisinin RNA polimeraz enzimi tarafından bir RNA dizisi olarak kopyalanması sürecidir. Başka bir deyişle, DNA''dan RNA''ya genetik bilginin aktarımıdır. Protein kodlayan DNA durumunda, transkripsiyon, DNA''da bulunan genetik bilginin (bir Image:RNAP TEC small.jpg|thumb|''T. aquaticus'' RNA polimerazı RNA zincirini uzatması sırasındaki şematik görüntüsü. RNA ve DNA'nın aldığı şekiller daha belli...

    https://www.biyologlar.com/transkripsiyon-pdf-sunum
  • Bizi Kanser Yapan Mikroplar

    Bizi Kanser Yapan Mikroplar

    HPV enfeksiyonu belirtileri gösteren bir PAP testi. HPV ile enfekte olan hücrelerin çekirdekleri daha büyük ve koyu renkli, ayrıca çekirdeklerinin etrafında açık renkli bir alan gözleniyor. Bu hücrelere koilosit deniyor. (Resim: Dr. Ed Uthman, Flickr, Creative Commons) İlerleyen tıp sayesinde bugün, eskiden pekçok insanın ölüm nedeni olan çoğu bulaşıcı hastalığı tedavi edebiliyoruz. Ancak enfeksiyonların toplam ölüm oranlarındaki etkinliği azalırken, bir başka...

    https://www.biyologlar.com/bizi-kanser-yapan-mikroplar
  • Kromozom bozuklukları

    Kromozom anomalileri, insanlarda ilk trimester düşüklerinin, konjenital malformasyonların ve zeka geriliklerinin önemli nedenlerindendir. Bugüne kadar tanımlanan 60 kadar özgül kromozomal sendrom vardır ve bu sayı her geçen gün artmaktadır. Kromozom anomalileri başlıca sayısal, yapısal ve cinsiyet kromozom anomalisi olmak üzere 3 grupta incelenebilir. 1-Kromozom sayı anomalisi: Normalde somatik hücrelerde kromozom sayısı diploid (2n=46), gamet hücrelerinde ise haploid...

    https://www.biyologlar.com/kromozom-bozukluklari
  • Uveit nedir? Ne yapabiliriz ?

    Uveit nedir? Ne yapabiliriz ?

    Uveitlerin son derece komplike ve uzmanlık gerektiren bir hastalık grubu olduğunu belirten Dünyagöz Maltepe Hastanesi’nden Op Dr. Füsun Uzunoğlu, günümüzde uveitli hastalarda tedavi başarısının doğru ve zamanında yapıldığında %80 gibi oranlara ulaştığını söyledi. Uveitin, gözün uvea tabakasının enflamatuar hastalığı olduğunu belirten Op Dr. Füsun Uzunoğlu, gözün, kendi dokularına karşı bir bağışıklık reaksiyonu oluşturduğunu ifade etti.  Op...

    https://www.biyologlar.com/uveit-nedir-ne-yapabiliriz-
  • Genetik bozuklukların tedavisinde yeni bir seçenek: Gen optimizasyonu

    Genetik bozuklukların tedavisinde yeni bir seçenek: Gen optimizasyonu

    Spesifik yüzey belirteçleri aracılığıyla farklı hedef hücrelere kontrollü gen transferi mevcut diğer yöntemlere göre daha etkili bulundu. Yeni yöntemle hedef hücrelere gen transferi, ilave toksisite olmaksızın yapılabiliyor. Genetik bilginin lentiviral transfer kullanılarak gerçekleştirilen gen terapileri böylece optimize edilebilir. Biomaterials Dergisi’nde yayımlanan çalışmaya göre, Retrovirüs ailesine ait Lentivirüsler, hücrelerdeki genetik materyali...

    https://www.biyologlar.com/genetik-bozukluklarin-tedavisinde-yeni-bir-secenek-gen-optimizasyonu
  • Glikoproteinlerin Yapısı ve Fonksiyonları

    Glikoproteinler, bakteriden insana kadar pek çok canlıda bulunur ve farklı işlevlere sahiptir. Kısa oligosakkarit zincirlerine sahip bu proteinler pek çok hücresel olayda hormonlar, virüsler ve başka maddeler tarafından hücre yüzeyinin tanınmasında görev alırlar. Ayrıca hücre yüzey antijenleri, hücre dışı matriksin elemanı, gastrointestinal ve ürogenital yolun müsin salgısı olarak görev yaparlar. Bunların yanında albümin hariç plazmadaki globuler proteinlerin...

    https://www.biyologlar.com/glikoproteinlerin-yapisi-ve-fonksiyonlari
  • HIV virüsünün çoğalmasını engelleyen protein bulundu

    HIV virüsünün çoğalmasını engelleyen protein bulundu

    Michigan Eyalet Üniversitesi’nden bilim insanları HIV enfeksiyonuna karşı doğal bir savunma proteini geliştirdiler. Journal of Biological Chemistry dergisinde yayınlanan araştırmada ERManl adı verilen protein sayesinde HIV virüsünün kendi kendini kopyalaması (replike) etmesi engelleniyor.“Daha önceki çalışmalarada, HIV-1 ‘in yayılmasına müdahele edebiliyorduk, fakat bu durdurma mekanizmasının nasıl gerçekleştiğini belirleyememiştik. Fakat şimdi ERManI’ın...

    https://www.biyologlar.com/hiv-virusunun-cogalmasini-engelleyen-protein-bulundu
  • RETROVİRÜSLER

    Konukçu kromozomu içinde ekleme Alanı 4 ~ 6 bp oluşturmak için ise bir virüs, konak hücre kromozomu, LTR U5'in U3 ve 3 'uçları arasında 5'LTR sol ucunda bir retrovirüs DNA sağ, 2 bp kayıp sırası tekrar edilmesi. Ev sahibi kromozom odağı entegre retroviral genomik DNA rastgele. Her enfekte hücreleri genellikle proviral kopya 1 ile 10 parça var. Viral RNA retroviral DNA kopyası entegrasyonu gerekli bir aşamadır. Retroviral genom DNA sırasında hücre bölünmesi enfekte...

    https://www.biyologlar.com/retrovirusler
  • Gen Terapisi

    Hastalıkları tedavi etme ya da fiziksel etkilerini azaltma amacıyla hastanın vücuduna genetik materyalin sokulması, tıp tarihinde bir devrim olmuştur. İlk başlarda genetik hastalıkların tedavisi amacıyla planlanan gen terapisi artık, kanser, AIDS gibi diğer pek çok hastalığın tedavisi için de kullanılmaya başlanmıştır. Genlerin tanımlanması ve genetik mühendisliğinde kaydedilen önemli gelişmeler sonunda bilim adamları artık hastalıklarla savaşabilmek ve...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapisi
  • Doğuştan gelen bağışıklık sistemi nedir ?

    Doğuştan gelen bağışıklık sistemi ya da doğal bağışıklık, diğer organizmaların enfeksiyonlarına karşı spesifik olmayan yolla koruma yapan ev sahibinin savunmasındaki hücreleri ve mekanizmaları kapsayan bir bağışıklık sistemi çeşididir. Yani, doğuştan gelen bağışıklık sistemindeki hücreler patojenleri edinilmiş bağışıklıktan farklı şekilde, soysal olarak tanır ve yanıt oluşturur; uzun süreli olarak koruma yapmaz.[1]Doğuştan gelen bağışıklık...

    https://www.biyologlar.com/dogustan-gelen-bagisiklik-sistemi-nedir-
  • LENFOSİTLER

    Lenfositler, dolaşımdaki lökositlerin % 20-25’ini oluşturur. 8-10 m çaplarıyla eritrositlerden biraz büyük hücrelerdir. İri, heterokromatik çekirdekleri bulunur. Küçük lenfositlerde çekirdek hücrenin % 90’ ını kaplar. Periferinde kalan dar sitoplazma, açık mavi boyanır ve az sayıda azürofilik granül, mitokondri, ribozomlar ve GER ve küçük bir Golgi kompleksleri içerir. Boyutlarına göre küçük, orta boy (12-15 m ) ve büyük (15-18 m) tipleri vardır....

    https://www.biyologlar.com/lenfositler
  • HEMATOLOJİ LABORATUVARI BAZI TANI TESTLERİ

    HGB ( HEMOGLOBİN ): 100 cc kanda ne kadar demir taşıyıcı hemoglobin molekülünün bulunduğunu gösteren bir değerdir. Hemoglobin; kanda varolan oksijenle birleşmiş alyuvarlardır. Hemoglobin miktarının normal değer aralığından düşük olması anemi( kansızlık) belirtisi sayılabilir. Hemoglobin; aşırı sıvı kaybında ve Polisitemilerde yüksek çıkarken; anemilerde değeri normalden düşüktür. HEMATOKRİT: Kan iki kısımdan oluşur. Şekilli elemanlar ve serum...

    https://www.biyologlar.com/hematoloji-laboratuvari-bazi-tani-testleri
  • PERİFERİK YAYMA NASIL YAPILIR

    PERİFERİK YAYMA NASIL YAPILIR

    Yukarda belirttiğimiz gibi; elektronik sayıcıların çok sayıda yararına karşın, Ç.K. yaymalarının incelenmesi kan hastalıklarının ayırıcı tanısında “can alıcı” önemini korumaktadır. Yeter ki, bunlar iyi temizlenmiş lamlara uygun şekilde yayılmış, Romanowsky boyaları ile güzel boyanmış ve kuramsal bilgilerle donanmış, deneyimli kişilerce incelenmiş olsun. Eskilerin bir özdeyişini unutmayalım: “Kem alat ile kemalat olmaz.” Kötü, eksik aletlerle...

    https://www.biyologlar.com/periferik-yayma-nasil-yapilir
  • Doğal öldürücü hücre nedir ?

    Doğal öldürücü hücre veya doğal kātil hücre diye adlandırılan bir çeşit lenfosit hücresi. Doğal öldürücü hücreler kemik iliğinde yapılırlar, kan, kemik iliği ve dalakta bulunurlar. Doğal bağışıklığın bir parçasını oluşturan doğal öldürücü hücrelerin uyarılmaya ihtiyaçları yoktur. Mikropları direkt saldırarak imhā etmezler, bunun yerine virüsler tarafından enfekte edilmiş vücut hücrelerine ve kanser hücrelerine saldırırlar. Doğal kātil...

    https://www.biyologlar.com/dogal-oldurucu-hucre-nedir-
  • DNA ve Özellikleri Hakkında Kapsamlı Bilgi

    Deoksiribonükleik asit veya kısaca DNA, tüm organizmalar ve bazı virüslerin canlılık işlevleri ve biyolojik gelişmeleri için gerekli olan genetik talimatları taşıyan bir nükleik asittir. DNA'nın başlıca rolü bilginin uzun süreli saklanmasıdır. Protein ve RNA gibi hücrenin diğer bileşenlerinin inşası için gerekli olan bilgileri içermesinden dolayı DNA; bir kalıp, şablon veya reçeteye benzetilir. Bu genetik bilgileri içeren DNA parçaları gen olarak...

    https://www.biyologlar.com/dna-ve-ozellikleri-hakkinda-kapsamli-bilgi
  • Makrofaj Nedir

    Nötrofillerden başka en önemli yangı hücrelerinden biri de makrofajlardır. Makrofajlar, dolaşımdaki monositlerin farklılaşmasıyla gelişirler.

    https://www.biyologlar.com/makrofaj-nedir
  • Apoptozis hakkında bilgiler

    APOPTOZİS Yüksek organizmalarda hücre ölümü iki farklı mekanizma ile gerçekleşir. Klasik hücre ölümü nekroz olarak adlandırılır.Şiddetli bir travma, zararlı bir uyarı ile meydana gelir. Genellikle gruplar halinde hücreleri etkiler.Morfolojik olarak ER, mitokondride dilatasyon, plazma membranının iyon transportunun bozulması,hücrelerin şişmesi ve lizisi tipiktir.Nükleer kromatin flokulasyonu, DNAnın nonspesifik klavajı, hücrelerin parçalanması ile hücre içeriği...

    https://www.biyologlar.com/apoptozis-hakkinda-bilgiler
  • Apoptozis ve Nekroz Nedir?

    Doku yasami, hücresel çogalma ve apoptozis gibi hücre ölüm islemleri arasindaki siki dengeyle sürdürülür. Apoptozis hem fizyolojik hem de patolojik olarak istenmeyen, hasar görmüs ya da potansiyel olarak neoplastik hücrelerin uzaklastirilmasinda basvurulan bir hücre intihar mekanizmasidir. Bu içsel intihar formunun temelinde genetik mekanizma vardir. Melekler Mekanı - Apoptozis ve Nekroz Nedir? Apoptozis tipik morfolojik ve biyokimyasal özelliklere sahiptir. Göze çarpan...

    https://www.biyologlar.com/apoptozis-ve-nekroz-nedir
  • Apoptozisin Morfolojik İşaretleri

    Apoptozis temelinde genetik mekanizma olan kasıtlı intihar formu özelliği gösterir. Hücrede apoptozise neden olacak olaylar meydana geldiğinde örneğin DNA herhangi bir şekilde zarar gördüğünde apoptotik süreç başlar. Enerji gerektiren aktif işlemlerle zarar gören hücre ölüm yolunu seçer. Apoptozisin belirlenmesinde elektron mikroskobuyla gözlenen farklı morfolojik özellikler ilk kez Kerr ve arkadaşları tarafından belirtilmiştir. Bu şekilde gözlenen morfolojik...

    https://www.biyologlar.com/apoptozisin-morfolojik-isaretleri
  • İDRAR SEDİMENTİ ( MİKROSKOP ile İDRAR İNCELEMESİ )

    İDRAR SEDİMENTİ ( MİKROSKOP ile İDRAR İNCELEMESİ )

    İdrar sedimentinin incelenmesi, ucuz, noninvaziv ve kolaylıkla uygulanabilmesi açısından aile hekimliği pratiğinde sık başvurulan bir tanı yöntemidir. Aile hekimlerinin idrar sedimentini değerlendirme yeteneğine sahip olması bir çok kolaylık sağlar. Bu yöntemle böbrek biyopsisi yapmadan hastalığın nedeni, aktivitesi ve şiddeti hakkında bilgi edinilebilir, birçok hastalık tanınabilir.

    https://www.biyologlar.com/idrar-sedimenti-mikroskop-ile-idrar-incelemesi-
  • Apoptozun temel işlevi ve amaçları

    Apoptoz (programlanmış hücre ölümü) ve sağ kalım mekanizmalarının anlaşılması, biyolojik bilimler alanında, yeni binyılın ilk yıllarından itibaren devrim niteliğinde gelişimlere yol açmıştır. Apoptoz organizmanın nükleuslu hücrelerinde genetik olarak programlanmış bir hücre ölümü şeklidir. Bu hücre ölüm şekli, hücrenin nekroz ve kompleman lizisiyle yok oluşundan farklı mekanizmalarla oluşmaktadır. Apoptozda komşu hücreler hiçbir zarar görmez....

    https://www.biyologlar.com/apoptozun-temel-islevi-ve-amaclari
  • DNA fragmantasyonunda rol oynayan inaktif proteinler

    i) ICAD, kaspaz-3 ve kaspaz-7 tarafından ikiye ayrılır; kısa kol (S) 40 kDa’luk DNA’ya oligomerize olur. Bu fragmantasyona caspase activated DNase (CAD) adı da verilir. Bu fragmantasyon, nükleus içindeki DNA’ları 180 bp’lik düzenli parçalara ayırır ve kromatin fragmantasyonuna neden olur. ii) Poli(ADP-riboz) polimeraz (PARP): DNA hasarı başladığında aktive olur. Histonlar gibi nükleer proteinlere ADP-riboz polimerlerini ekler. DNA tamir sürecini uyararak...

    https://www.biyologlar.com/dna-fragmantasyonunda-rol-oynayan-inaktif-proteinler
  • Talasemi , Akdeniz Ateşi

    Beta Talasemi Tanı ve Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar Transfüzyongereksinimi daha ılımlı olup, ilk transfüzyona üçyaşından sonra başlanır. Komplikasyonlar daha az sayıda ve daha ileri yaşta ortaya çıkar.Beta talasemi tanısı, klinik bulgular velaboratuvar verileri eşliğinde kolaylıklakonulabilir. Anemi, periferik yaymadamikrositoz, parçalanmış eritrositler ve eritroidöncüller olan normoblastların görülmesi, Hbelektroforezinde HbF’nin yüksek, HbA2’ninnormal,...

    https://www.biyologlar.com/talasemi-akdeniz-atesi
3WTURK CMS v8.1