Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 354 içerik listeleniyor

  • Kanın Bileşenleri ve Oluşumu

    Kan temel olarak iki bölümden oluşur. – Plazma olarak adlandırılan sıvı bölüm ve şekilli elemanlardan olusan katı bölümden oluşur. Plazma • Kanın sıvı bölümü plazma olarak isimlendirilir. • Plazma tüm kanın % 55 ini olusturur. • Plazmanın % 90 ı sudur ve plazma içerisinde besinlerin çözünerek tasınmasını sağlar. • Plazmanın % 7 sini plazma proteinleri olusturur. Bunlar – albumin (% 60), – globulin (% 36) ve – fibrinojendir (% 4). • Geriye...

    https://www.biyologlar.com/kanin-bilesenleri-ve-olusumu
  • KAN GRUPLARI ve DEĞİŞİK KALITIM BİÇİMLERİ

     ABO Karakteri A geni, B geni, O geni olmak üzere üç ayrı alel genle kalıtılır. A ve B genleri O genine baskın, kendi aralarında ise eşbaskındır. Kan grubu, kan alış verişinde çok etkilidir. Bireylerin kan grubunu belirleyen, alyuvarlarında bulunan antijenler (aglütinojen)'dir. Kan plazmasında (serum) ise antijenlere karşı oluşturulmuş antikorlar (aglütinin) bulunur. Kan Alış - Verişi Her grubun kendi grubuyla yaptığı alış-verişler idealdir. Yandaki...

    https://www.biyologlar.com/kan-gruplari-ve-degisik-kalitim-bicimleri-1
  • İDRAR ANALİZ NASIL YAPILIR VE NASIL DEĞERLENDİRİLİR

    idrar, organik ve inorganik maddeleri içeren çok kompleks bir solüsyondur. drarn analiziyle çok önemli bilgiler elde edilir. Bunun için, idrar analizi tehis bakmndan çok deerlidir. idrar meydana getiren bileiklerin çou metabolik olaylar srasnda meydana gelen yenen yemeklerden meydana gelen maddelerdir. Normal olarak az miktarda bulunan veya çok fazla miktarda meydana gelen ya da normal kimselerin idrarnda mutad olarak bulunmayan maddelerin varl hastalklarn tehisinde veya tedavinin...

    https://www.biyologlar.com/idrar-analiz-nasil-yapilir-ve-nasil-degerlendirilir
  • MOLEKÜLER BİYOLOJİ VE GENETİK (MOLEKÜLER BİYOLOG)

    Canlı hücre içindeki malzemeleri (DNA Protein Enzim vb.) hücre yapısının işlevini ve hücreler arasındaki etkileşimi laboratuar ortamında inceleyerek ortaya çıkaran kişidir.

    https://www.biyologlar.com/molekuler-biyoloji-ve-genetik-molekuler-biyolog
  • İDRARDA KALİTATİF ALBUMİN ARAMA METODLARI

    Trichloracetik Acid Deneyi Sulfosalisilik Asid Deneyi Exton Deneyi Kaynatma Asetik Asid Deneyi Heller Deneyi Robert Deneyi Potasyum Ferrosiyanür Asetik Asid Deneyi Tanret Deneyi Trichloracetik acid (%20) Deneyi Bir deney tüpünün 2/3’üne kadar berrak idrar ve bunun üzerine %20’lik Trichloracetik asitten 5-10 damla konur. drarda albumin varsa bir çökelek veya bulanklk meydana gelir; yoksa bu bulanklk görülmez ve idrar berrak kalr. Çökelein azl veya çokluu, idrardaki...

    https://www.biyologlar.com/idrarda-kalitatif-albumin-arama-metodlari
  • Kromozom bozuklukları

    Kromozom anomalileri, insanlarda ilk trimester düşüklerinin, konjenital malformasyonların ve zeka geriliklerinin önemli nedenlerindendir. Bugüne kadar tanımlanan 60 kadar özgül kromozomal sendrom vardır ve bu sayı her geçen gün artmaktadır. Kromozom anomalileri başlıca sayısal, yapısal ve cinsiyet kromozom anomalisi olmak üzere 3 grupta incelenebilir. 1-Kromozom sayı anomalisi: Normalde somatik hücrelerde kromozom sayısı diploid (2n=46), gamet hücrelerinde ise haploid...

    https://www.biyologlar.com/kromozom-bozukluklari
  • PROTEİN SAFLAŞTIRMADA ÇÖKTÜRME YÖNTEMİ

    İlgili proteinin diğer proteinlerden ayrılmasında veya proteinlerin deriştirilmesinde kullanılan çöktürme işlemi, proteinleri saflaştırma işlemlerinin çoğunda kullanılmaktadır. Araştırmanın amacına uygun olarak proteinleri çöktürme işlemi santrifüjleme ve filtrasyonla elde edilen fraksiyonda veya doğrudan fermantasyon ortamında yapılabilir. Protein molekülünün yüzeyindeki hidrofilik ve hidrofobik grupların dağılımı proteinlerin çeşitli çözücülerdeki...

    https://www.biyologlar.com/protein-saflastirmada-cokturme-yontemi
  • Bitkisel ve Hayvansal Dokuların Yapısı ve Özellikleri

    Belirli görevleri yapmak üzere bir araya gelen hücre topluluğuna doku denir. Örneğin sinir hücreleri sinir dokuyu meydana getirir. Dokuyu meydana getiren hücrelerin görevleri, şekilleri, yapısı, DNA miktarı, aktif gen çeşitleri, enzim çeşitleri, embriyonik kökenleri aynı olmasına rağmen büyüklükleri ve sitoplazma miktarları farklıdır. Dokuları inceleyen bilim dalına histoloji denir. Dokular; hücreler ve hücreler arası maddeden meydana gelmiştir. Ara madde...

    https://www.biyologlar.com/bitkisel-ve-hayvansal-dokularin-yapisi-ve-ozellikleri
  • Serum Protein Analizleri

    Proteinler azot, karbon,oksijenin yani sira fosfat,kukurt ve diger bazi elementleri de tasiyan organik bilesiklerdir.Hucrenin kuru agirliginin ¾ unu olustururlar.Enzimatik aktivite, savunma,tasima,depolama,mekanik hareket,mekanik destek,biyolojik sinyal,buyume ve farklilasma iletimi gibi fonksiyonlarinin yani sira yapisal bilesen olarak da davranirlar. Proteinler,amino asit polimerleridir.Protein yapisinda yer alan aminoasitlerin belirli sayi ve sirada dizilisi ve daha sonra uc boyutlu...

    https://www.biyologlar.com/serum-protein-analizleri
  • Glikoproteinlerin Yapısı ve Fonksiyonları

    Glikoproteinler, bakteriden insana kadar pek çok canlıda bulunur ve farklı işlevlere sahiptir. Kısa oligosakkarit zincirlerine sahip bu proteinler pek çok hücresel olayda hormonlar, virüsler ve başka maddeler tarafından hücre yüzeyinin tanınmasında görev alırlar. Ayrıca hücre yüzey antijenleri, hücre dışı matriksin elemanı, gastrointestinal ve ürogenital yolun müsin salgısı olarak görev yaparlar. Bunların yanında albümin hariç plazmadaki globuler proteinlerin...

    https://www.biyologlar.com/glikoproteinlerin-yapisi-ve-fonksiyonlari
  • KAN GLUKOZ TAYİN YÖNTEMLERİ

    Glukoz insan kanında bulunan en önemli monosakkarittir. Glukoz insan ve hayvan dokularının enerjisini sağlar. Bu canlıların kalori ihtiyaçlarının yarısından fazlası glukoz tarafından sağlanmaktadır. Glukoz altı karbona sahip bir aldoheksozdur. Glukoz meyve sularında, nişastada, şeker kamışında, maltoz ve laktozda bulunur. Hidroliz ile açığa çıkar. Organizmanın kullandığı ve kanda taşınan en önemli şekerdir. Diabetes mellutuslu hastalarda idrarda da bulunur....

    https://www.biyologlar.com/kan-glukoz-tayin-yontemleri
  • BİLİRUBİN ANALİZİ

    Bilirubin eritrositlerin yıkım ürünlerinden biridir.Bu yüzden normalde kanda belirli bir düzeyde (yaklaşık 1mg/dl) bulunur ve karaciğer tarafından dolaşımdan alınarak safra yollarına dökülür.Bu düzeyin üstüne çıkmasına hiperbilirubinemi denir.Normalde idrarda bilirubin bulunmaz. Bilirubin karaciğere gelmeden önce serumda albumine bağlı olarak bulunur. Bu glukronatlaşmamış bilirubin (albümine bağlı bilirubin –indirekt bilirubin) böbreklerden atılmadığı...

    https://www.biyologlar.com/bilirubin-analizi
  • Üre ve Kreatinin Analizi

    Ure karacigerde sentezlenir.Insanlarda protein katabolizmasinin azot iceren metabolik son urunudur.% 90’i bobreklerden, geri kalani GIS den ve deriden itrah edilir.Ure bobrek glomeruluslarindan serbest olarak suzulur.Tubuluslarda ise %40-70’i pasif olarak geri diffuze olur ve plazmaya gecer.Pasif diffuzyonun hizi idrar akis hizina baglidir.Idrar akim hizi azaldikca plazmaya geri donus artar.Ure miktari, diyetle protein alimina ve karacigerde ure sentez hizina baglidir. Normal degerler:...

    https://www.biyologlar.com/ure-ve-kreatinin-analizi
  • Kolesterol Analizi Yöntemi

    Karaciğer, bağırsak, adrenal korteks ve yumurtalıklar, testisler ve plasentayı kapsayan üreme dokuları vücudun kolesterol havuzuna en büyük katkıyı yapmasına rağmen, kolesterol insanlarda hemen hemen tüm dokular tarafından sentezlenir. Kolesterol insanlardaki en yaygın steroldür ve vücutta belli sayıda bir grup işleve sahiptir. Örneğin kolesterol bütün hücre zarlarının bir bileşenidir ve safra tuzları, steroid hormonları ve D vitaminin öncül maddesidir. ...

    https://www.biyologlar.com/kolesterol-analizi-yontemi
  • SERUM LİPİDLERİNİN KALİTATİF VE KANTİTATİF TAYİNİ

    Bol miktarda C, H ve O nin yanı sıra az miktarda P, N gibi elementleri de taşıyan lipidler, suda çözünmeyen ancak eter, kloroform ve aseton gibi nonpolar organik çözücülerde çözünen bir grup organik biyomoleküldür. İnsan plazmasında bulunan başlıca lipidler kolesterol, kolesterol esterleri, triaçilgliseroller, fosfolipidler ve serbest yağ asitleridir. Dolaşımda lipoproteinler şeklinde bulunurlar. Lipoproteinler lipidler ile proteinlerin birleşmesinden meydana gelirler....

    https://www.biyologlar.com/serum-lipidlerinin-kalitatif-ve-kantitatif-tayini
  • Gen Terapisi

    Hastalıkları tedavi etme ya da fiziksel etkilerini azaltma amacıyla hastanın vücuduna genetik materyalin sokulması, tıp tarihinde bir devrim olmuştur. İlk başlarda genetik hastalıkların tedavisi amacıyla planlanan gen terapisi artık, kanser, AIDS gibi diğer pek çok hastalığın tedavisi için de kullanılmaya başlanmıştır. Genlerin tanımlanması ve genetik mühendisliğinde kaydedilen önemli gelişmeler sonunda bilim adamları artık hastalıklarla savaşabilmek ve...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapisi
  • Çözeltilerde Dilüsyon Teknikleri

    Çözücü ilave etmek suretiyle çözeltinin konsantrasyonunun azaltılması işlemine seyreltme(dilüsyon) denir. Bu işleme yüksek konsantrasyonlu çözeltilerden düşük konsantrasyonlu çözelti hazırlamak için başvurulur. Bu seyreltmeden ötürü meydana gelen madde konsantrasyonu azalmasını düzeltmek için hesaplanan faktöre dilüsyon faktörü denir. Örnek: 1/5000 ‘lik dilüsyon , 1/50 ve 1/100 ‘lük dilüsyonlar şeklinde gerçekleştirilebilir. 1 ml orijinal solusyon 50...

    https://www.biyologlar.com/cozeltilerde-dilusyon-teknikleri
  • Biyokimya Labaratuvarında Kullanılan Malzemeler

    1. Tüpler - Deney tüpleri - Santrifuj tüpleri - Folin-wu tüpü 2. Beher ( beherglas ) 3. Erlen ( erlenmayer ) 4. Kadeh 5. Ölçü silindirleri ( mezür ) 6. Huniler 7. Kapsüller 8. Baget 9. Balon 10. Ölçü balonları ( balon joje ) 11. Piset 12. Pipet - Volümetrik pipet ( büllü pipet ) - Dereceli ( taksimatlı ) pipet - Mikropipetler - Otomatik pipetler 13. Büret 14. Bek 15. İspirto lambası 16. Havan 17. Maşa 18. Süpor ( port-tüp ) 19. Fırça 20. Spatül...

    https://www.biyologlar.com/biyokimya-labaratuvarinda-kullanilan-malzemeler
  • Genetiğin Dünya da ve Türkiye de Tarihsel Gelişimi

    Dünyada hayatın başladığı kabul edilen 4.6 milyar yıl önce, DNA(deoksiribonükleikasit) yaşamın hücresel metabolik aktivasyonlarını ortaya koyan genetik yapı olarak hizmet etmiştir. "Gen" terimi 1900. yıllara kadar kullanılmamasına rağmen genin fonksiyonu ile olan araştırma 1800 lü yıllarda başlamıştır. Gregor Mendel, Avusturyalı din adamı, manastırının bahçesinde yıllarca çalıştı, farklı bezelye varyetelerini melezlemiştir. Dikkatli kayıtlar tutarak,...

    https://www.biyologlar.com/genetigin-dunya-da-ve-turkiye-de-tarihsel-gelisimi
  • KAN GRUPLARI VE KAN UYUŞMAZLIĞI

    İnsanların kanları, alyuvarlardaki aglütinojenlerin çeşitlerine ve durumuna göre gruplandırılmıştır. İnsan kanı temel kan grupları olarak 0 (sıfır), A, B ve AB olmak üzere dörde ayrılmıştır. 0 (sıfır) gurubu kanda, alyuvarlarda aglütinojen yoktur. A gurubu alyuvarlarda yalnız A, B gurubu alyuvarlarda yalnız B, AB gurubu alyuvarlarda ise hem A hem de B aglütinojenleri bulunur. Kan grupları üzerinde çalışmalar sürerken bazı insanların kanlarında bulunan...

    https://www.biyologlar.com/kan-gruplari-ve-kan-uyusmazligi
  • Kompleman sistemi nedir

    Kompleman sistemi nedir

    Kompleman sistem , Komplement sistemi veya tamamlayıcı sistem, bir canlıdan patojenlerin temizlenmesine yardım eden biyokimyasal bir kaskaddır.

    https://www.biyologlar.com/kompleman-sistemi-nedir
  • Kan Gruplarının Saptanması

    Malzemeler: Test serum B veya anti-B (beta), test serum A veya anti-A (alfa), alkol, lanset, lam. Kan transfüzyonu bakımından çok önemli olan kan gruplarının saptanmasında alfa veya beta aglutininlerini içeren iki ayrı test serumun incelenecek kanın eritrositlerini aglutine edip etmeyeceğine bakılır İşlem basamakları 1.​ Kan alınır. 2.​ Üzerine eşit miktarda 1.’ye anti-A, 2.’ye anti-B, 3.’ye anti-D damlatılır. 3.​ Birer kürdan yardımı ile 2 damlanın...

    https://www.biyologlar.com/kan-gruplarinin-saptanmasi
  • Karbonhidrat Fermentasyon Testi

    Karbonhidrat Fermentasyon Testi Bu test, mikroorganizmaların çeşitli spesifik karbonhidratları ayrıştırma yeteneklerini (sakkarolitik aktivite) belirlemek amacı ile yapılmaktadır. Mikroorganizmalar karbonhidratları, kendileri tarafından sentezlenen hidrolase (karbohidrase) enzimleri yardımı ile ayrıştırırlar. Ancak bu yetenek mikroplar arasında oldukça fazla değişiklik gösterdiği gibi, bir türe ait mikroorganizmalar arasında da ayrı fermentasyon özelliği gösteren...

    https://www.biyologlar.com/karbonhidrat-fermentasyon-testi
  • Litmuslu Süt Testi

    Bu test, mikroorganizmaların litmus katılmış sütte üremelerini ve sütte meydana gelen değşiiklikleri (litmusun renginin açılması veya koyulaşması, sütün pıhtılaşması, vs.) incelemek amacıyla yapılır. Süt içerdiği maddeler (protein, laktoz, mineral maddeler, vitaminler, yağ, vs.) nedeniyle çok iyi besleyici bir ortam olduğu gibi, mikroorganizmaları da üretici bir niteliğe sahiptir. Bakteriler ürerken laktozu ayrıştırarak oluşturdukları organik asitler...

    https://www.biyologlar.com/litmuslu-sut-testi
  • AMİNO ASİTLER ve PROTEİNLER

    I. Amino Asitler: Proteinler, DNA tarafından kodlanan 20 farklı α-amino asitten meydana gelen, lineer ve dallanmamış polimerlerdir. Proteinlerin enzimatik kataliz, hormonal regülasyon, transport ve depolama, kontraksiyon, deri ve kemiklerin yapıtaşını oluşturma ve immün savunma gibi çok önemli fonksiyonları vardır. Amino asitler, proteinlerin monomerik birimleri veya yapıtaşlarıdır ve özel bir tip kovalen bağ olan peptid bağlarıyla birbirlerine bağlanırlar. Doğada...

    https://www.biyologlar.com/amino-asitler-ve-proteinler
  • Kan Grupları

    Ülkemizde ve dünyada yaygın olarak kullanılmakta olan kan grubu sistemleri, ABO ve Rh sistemleridir. ABO grup sistemine göre kan grupları, A, B, AB ve O grubu diye dörde ayrılırken, Rh sistemine göre ise, RhD Pozitif ve RhD Negatif diye ikiye ayrılır. Her iki sistem birlikte kullanıldığından, ortaya sekiz farklı kan grubu çıkar. Ancak kan grupları, sadece bununla sınırlı değildir. Bazı kişilerde hem ABO grup sistemine ait alt gruplar (A1,A2,gibi) ve hem de Rh sistemine...

    https://www.biyologlar.com/kan-gruplari-1
  • Kan Uyuşmazlığı Nedir?

    "Kan uyuşmazlığı" genel kanının aksine, karı koca arasında değil, gebelik döneminde anne ile karnındaki bebeği arasında söz konusu olabilen normal dışı bir durumdur. Hangi kan grupları arasında ve nasıl bir uyuşmazlık olduğunu anlatmadan önce kan gruplarını tanımlamak gerekir. Kanımızda oksijen taşımakla görevli kırmızı kan hücrelerinde bulunan proteinler esas alındığında klasik olarak dört ana kan grubu tanımlanır: "A", "B", "AB" ve "O" grubu .. Bir...

    https://www.biyologlar.com/kan-uyusmazligi-nedir-1
  • Hayvanların Kan grubu Nedir?

    Çeşitli kan kayıplarında yaşam kurtarıcı olarak, canlıya kan verilmesi ya da bazı olaylarda tüm kanın değiştirilmesi gerekmektedir. Böyle durumlarda, gelişi güzel yapılan kan aktarmalarında, bazı kez hiçbir şey olmadığı halde, bazı kez ölümlerle sonuçlanan belirtiler görülmüştür.

    https://www.biyologlar.com/hayvanlarin-kan-grubu-nedir
  • Kan Plazmasının Yapısı

    Koagulasyon sırasında bazı organik ve inorganik bileşenler plazmayı terkederek pıhtı içine katılırlar. Eğer alınan kan pıhtılaşırsa, üstteki kısım serum olarak adlandırılır. Serumun plazma ile protein içeriği farklıdır. Plazmanın büyük bölümünü su (% 90), proteinler (%9), diğer %1’lik kısmını ise inorganik tuzlar, iyonlar, azotlu bileşikler, amino asitler, vitaminler, hormonlar,besin maddeleri ve gazlar oluşturur. Kan proteinlerinden albumin ve globulin,...

    https://www.biyologlar.com/kan-plazmasinin-yapisi
  • Eritrositler

    Eritrositler

    Çekirdeksiz, hemoglobin ile dolu, bikonkav disk biçimli, fonksiyonlarını damar içinde gerçekleştiren kanın şekilli elemanıdır. Giemsa veya Wright ile boyandıklarında somon-pembe renkte boyanırlar. Periferik kanda milimetre küpte dişide 4-4.5 milyon; erkekte 5-5.5 milyon kadar bulunur. Daha yüksek rakımda yaşayanlarda, düşük rakımlarda yaşayanlara göre daha fazla eritrosit bulunur. Eritrositler çekirdek ve organel içermemelerine karşın sitozollerinde çözünür...

    https://www.biyologlar.com/eritrositler
  • Kanın Fizyolojisi

    Kan, hücrelerden ve “plazma “ adı verilen bir sıvıdan oluşmuştur. Hücreler eritrositler (kırmızı kan hücreleri), lökositler (beyaz kan hücreleri) ve trombositlerdir. Hücrelerin % 99’undan fazlasını eritrositler oluşturur. Eritrositler kanın oksijen taşıyan hücreleridir.Lökositler vücudu enfeksiyonlara ve kansere karşı koruyan hücrelerdir. Trombositler ise kanın pıhtılaşmasında görev alırlar. Eğer kan santrifüj edilirse, hücreler plazmadan ayrılır....

    https://www.biyologlar.com/kanin-fizyolojisi
  • BİYOKİMYA LABORATUVARINDA KULLANILAN CAM MALZEMELER

    1. Tüpler - Deney tüpleri 41. Sahli hemometresi - Santrifuj tüpleri 42. Termometre - Folin-wu tüpü 43. pH-metre 2. Beher ( beherglas ) 44. Santrifuj 3. Erlen ( erlenmayer ) 45. Spektrofotometre 4. Kadeh 46. Elektroforez 5. Ölçü silindirleri ( mezür ) 47. Otoanalizörler 6. Huniler 7. Kapsüller 8. Baget 9. Balon 10. Ölçü balonları ( balon joje ) 11. Piset 12. Pipet - Volümetrik pipet ( büllü pipet ) - Dereceli ( taksimatlı ) pipet - Mikropipetler - Otomatik...

    https://www.biyologlar.com/biyokimya-laboratuvarinda-kullanilan-cam-malzemeler
  • Spektrofotometre

    Spektrofotometre, moleküler biyolojide sıkça kullanılan bir çeşit fotometredir. Çözelti içeriğindeki maddenin miktarının bulunmasında kullanılır. Temel mantığı, hazırlanan çözeltiden belirli spektrumlarda ışık geçirilmesi ve bu ışının ne kadarının çözelti tarafından absorblandığını bulması esasına dayanır. Çözeltinin içerdiği madde miktarı ne kadar fazla ise daha fazla ışın, çözelti tarafından soğurulur. Spektrofotometre, çözeltinin...

    https://www.biyologlar.com/spektrofotometre
  • BİYOKİMYA LABORATUVARI BAZI TANI TESTLERİ

    Birçok hastalığın teşhisinde, hastanın genel durumu hakkında bilimsel veriler toplayabilmek için istenilen kan ve idrar tetkikleri vücudumuzun genel durumu hakkında hekime tıbbi dille bilgi veren en güvenilir araçlardır. SGOT-AST-SGPT-ALT-GGT: Kısaltmalar ile gösterilen bu testler karaciğer fonksiyon testleri anlamına gelir. Karaciğerin etkilendiği düşünülen hastalıklarda hekim tarafından istenilir. Örneğin alkol bağımlılarında, bu testler bakıldığında...

    https://www.biyologlar.com/biyokimya-laboratuvari-bazi-tani-testleri
  • HEMATOLOJİ LABORATUVARI BAZI TANI TESTLERİ

    HGB ( HEMOGLOBİN ): 100 cc kanda ne kadar demir taşıyıcı hemoglobin molekülünün bulunduğunu gösteren bir değerdir. Hemoglobin; kanda varolan oksijenle birleşmiş alyuvarlardır. Hemoglobin miktarının normal değer aralığından düşük olması anemi( kansızlık) belirtisi sayılabilir. Hemoglobin; aşırı sıvı kaybında ve Polisitemilerde yüksek çıkarken; anemilerde değeri normalden düşüktür. HEMATOKRİT: Kan iki kısımdan oluşur. Şekilli elemanlar ve serum...

    https://www.biyologlar.com/hematoloji-laboratuvari-bazi-tani-testleri
  • Kompleman sistemi nedir

    Kompleman sistem , Komplement sistemi veya tamamlayıcı sistem, bir canlıdan patojenlerin temizlenmesine yardım eden biyokimyasal bir kaskaddır.

    https://www.biyologlar.com/kompleman-sistemi-nedir-1
  • MİNERAL MADDELERİN SINIFLANDIRILMASI ve FONKSİYONLARI

    Mineral doğal şekilde oluşmayan homojen, belirli kimyasal bileşime sahip ve belirli bir kristal öz yapıları olan inorganik kristalleşmiş katı bir cisimdir. Buna göre minerallerin özelliklerini şöyle sıralayabiliriz: Doğal olarak oluşur. Herhangi bir parçası bütününün özelliklerini taşır. Belirli bir kimyasal formülü vardır. Katı halde olup nadiren sıvıdır. İnorganiktir. (yani doğada bulunur) Mineralojinin oluşan maddeleri ihtiva ettiği için bu bakımdan...

    https://www.biyologlar.com/mineral-maddelerin-siniflandirilmasi-ve-fonksiyonlari
  • Jinekomasti nedir

    Jinekomasti, erkeklerde kadınsı meme büyümesi. Sözcük, Yunanca gyne (kadın) ve mastos (meme) kelimelerinin birleşmesinden oluşturulmuştur. Sebebi tam olarak bilinmemekle beraber, birden çok sebebi olabileceği düşünülmektedir. Genellikle seks hormonlarındaki dengesizlikten kaynaklandığı düşünülür. Ergenlik çağındaki erkeklerde rastlanan jinekomasti, vakaların büyük çoğunluğunda birkaç yıl içinde kaybolur. Herhangi bir sağlık tehlikesi yaratmamakla...

    https://www.biyologlar.com/jinekomasti-nedir
  • Transkripsiyon faktörü

    Moleküler biyolojide bir transkripsiyon faktörü genlerin transkripsiyonunu düzenlemek için DNA üzerinde belli bir diziye bağlanabilen bir proteindir. Bunlar diziye-özgün DNA bağlanma proteini olarak da adlandırılır. Transkripsiyon faktörleri tek başına veya bir komplekste yer alan başka proteinlerle beraber, RNA polimeraz tarafından bir genin transkripsiyonunu ya (bir aktivatör olarak) kolaylaştırırlar veya (bir represör olarak) engeller. Biyolojik rolleri ...

    https://www.biyologlar.com/transkripsiyon-faktoru
  • Talasemi , Akdeniz Ateşi

    Beta Talasemi Tanı ve Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar Transfüzyongereksinimi daha ılımlı olup, ilk transfüzyona üçyaşından sonra başlanır. Komplikasyonlar daha az sayıda ve daha ileri yaşta ortaya çıkar.Beta talasemi tanısı, klinik bulgular velaboratuvar verileri eşliğinde kolaylıklakonulabilir. Anemi, periferik yaymadamikrositoz, parçalanmış eritrositler ve eritroidöncüller olan normoblastların görülmesi, Hbelektroforezinde HbF’nin yüksek, HbA2’ninnormal,...

    https://www.biyologlar.com/talasemi-akdeniz-atesi
  • Genetiğin Dünyada ve Türkiyedeki Tarihi

    Dünyada hayatın başladığı kabul edilen 4.6 milyar yıl önce, DNA(deoksiribonükleikasit) yaşamın hücresel metabolik aktivasyonlarını ortaya koyan genetik yapı olarak hizmet etmiştir. “Gen” terimi 1900. yıllara kadar kullanılmamasına rağmen genin fonksiyonu ile olan araştırma 1800 lü yıllarda başlamıştır. Gregor Mendel, Avusturyalı din adamı, manastırının bahçesinde yıllarca çalıştı, farklı bezelye varyetelerini melezlemiştir. Dikkatli kayıtlar...

    https://www.biyologlar.com/genetigin-dunyada-ve-turkiyedeki-tarihi
  • PERFÜZYONİSTİN GÖREV VE SORUMLULUKLARI

    Görev Ekstra Korporeal Sirkülasyon ve Mekanik Yaşam desteği gerektiren kalp, büyük damar ve organ nakillerinde yapılacak müdahalelerde ekipteki cerrah ve anestezi uzmanı ile işbirliği yaparak operasyonun yapılabilmesi için kardiyopulmoner sistemini izole edip kalp akciğer makinesini kullanarak perfüzyon görevini üstlenmektir. Perfüzyonist; Cerrah ve Anestezi Uzmanına ameliyat sırasında veya gereksinim halinde post-operatif dönemde perfüzyon konusunda yardım etmek,...

    https://www.biyologlar.com/perfuzyonistin-gorev-ve-sorumluluklari
  • Lipaz ve Lipaz Türleri

    Lipaz, lipitlerin ester bağlarının hidrolizini katalizleyen bir enzimdir. Lipazlar esterazların bir alt sınıfıdır. Lipazlar, çoğu canlıda gıdasal lipitlerin (yani trigliseritlerin) sindirimi, taşınması ve işlenmesinde önemli rol oynarlar. Bazı virüslerde dahi lipaz genleri bulunur. Kobay pankreatik lipaz ilişkili protein İşlev Çoğu lipaz bir lipit substratın gliserol omurgasının belli konumlarında etkir. İnsanlarda sindirim sisteminde yağları sindirmekten...

    https://www.biyologlar.com/lipaz-ve-lipaz-turleri
  • Sedimentasyon nedir

    Sedimentasyon nedir

    Sesimentasyon hızı vücuttaki inflamasyonu (enflamasyonu) göstermek için sıklıkla kullanılan bir kan testidir. Sedim sıklıkla “eritrosit sedimentasyon hızı” olarakta isimlendirilmektedir. Sedim kandaki eritrositlerin belli bir zaman içinde çökmesi olarakta tanımlanmaktadır. Sedim yada sedimentasyon hızı ESR olarakta kısaltılmaktadır. SEDİMENTASYON NASIL BULUNUR? Sedim hızı bir tüpteki konulan eritrositlerin (kırmızı kan hücrelerinin) birim zamanda çökme...

    https://www.biyologlar.com/sedimentasyon-nedir
  • Kan Transfüzyon Komplikasyonları ve İlkeleri

    Kan transfüzyonu ilkelerine uyulmadığı taktirde bir çok problem ortaya çıkabilir. Bunlardan sakına­bilmek için a- Alıcı verici arasında ABO ve Rh grupları açı­sından serolojik uygunluk sağlanmalıdır. Zorunlu hallerde A, B veya AB grubundan bir hastaya 0 gru­bundan kan verilebilir. 0 grubundan 1-2 ünite kan çoğu kez alıcıda bir reaksiyona yol açmaz. Çok acil olamadıkça her hastaya cross mach uygunluğu olan kendi kan grubundan kan verilmelidir. b- Transfüzyondan...

    https://www.biyologlar.com/kan-transfuzyon-komplikasyonlari-ve-ilkeleri
  • Proteinler ve Protein Yapısı

    Hücre içerisinde bol olarak bulunan ve hücrenin kuru ağırlığının % 50’sini oluşturan organik moleküler proteinlerdir. Tümünde karbon, hidrojen, azot ve oksijen bulunur. Pek çoğunda da kükürt bulunur. Bazı proteinlerin yapılarındaysa bunlara ek ele­mentler olarak Özellikle fosfor, demir, çinko ve bakır bulunur. Genellikle proteinler saf kristal olarak izole edilebilirler. Molekül ağırlıkları da çok fazladır. Proteinlerin yapıtaşı olan amoniasitlerin sayıları...

    https://www.biyologlar.com/proteinler-ve-protein-yapisi
  • Kan uyuşmazlığı ve sarılık

    Gebelik döneminde anne ile karnındaki bebeği arasında söz konusu olabilen normal dışı bir durumdur. Kanımızda oksijen taşımakla görevli kırmızı kan hücrelerinde bulunan proteinler esas alındığında klasik olarak dört ana kan grubu tanımlanır: "A", "B", "AB" ve "O" grubu .. Bir de "Rh" söz konusudur. Birey, "D" proteinine sahipse Rh pozitif (+), değilse Rh negatif (-) olarak ifade edilir. Rh (-) kişilerin vücudunda D proteini hiç yoktur ve bağışıklık sistemi...

    https://www.biyologlar.com/kan-uyusmazligi-ve-sarilik
  • Crimean-Congo haemorrhagic fever

    Crimean-Congo haemorrhagic fever (CCHF) is a viral haemorrhagic fever of the Nairovirus group. Although primarily a zoonosis, sporadic cases and outbreaks of CCHF affecting humans do occur. The disease is endemic in many countries in Africa, Europe and Asia, and during 2001, cases or outbreaks have been recorded in Kosovo, Albania, Iran, Pakistan, and South Africa. The disease was first described in the Crimea in 1944 and given the name Crimean haemorrhagic fever. In 1969 it was recognized...

    https://www.biyologlar.com/crimean-congo-haemorrhagic-fever
  • Çiçek Hastalığı Smallpox variola Virüsü

    Çiçek hastalığı uygulanan aşılama programları sayesinde 1977 yılında tüm dünyadan kaldırılmıştır. Çiçek hastalığı, Variola virüsü tarafından meydana getirilmektedir. Hastalığın kuluçka süresi, virüs alındıktan sonra ortalama olarak 12 gündür, ancak bu süre 7-17 gün arasında değişebilir. Hastalığın başlangıcında görülen şikayetler ve bulgular yüksek ateş, halsizlik, baş ve sırt ağrısıdır. Hastalarda tipik olarak kırmızı döküntüler...

    https://www.biyologlar.com/cicek-hastaligi-smallpox-variola-virusu
  • Lejyoner Hastalığı Nedir? ( Legionella pneumophila )

    Lejyoner Hastalığı Nedir? Lejyoner hastalığı Legionella pneumophila olarak adlandırılan bakterinin neden olduğu bir tür akciğer enfeksiyonudur (pnömoni) Hastalığın Lejyoner hastalığı olarak adlandırılmasının nedeni nedir? Lejyoner hastalığına neden olan bakteri ilk olarak 1976 yılında Philadelphia'da bir otelde Amerikan Lejyonerlerinin toplantısına katılanlarda ortaya çıkan bir salgın sonucu keşfedilmiştir. Bu nedenle enfeksiyon, salgından etkilenenlerin...

    https://www.biyologlar.com/lejyoner-hastaligi-nedir-legionella-pneumophila-
3WTURK CMS v8.1