Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 747 içerik listeleniyor

  • SALİVA (TÜKRÜK)

    Bütün tükrük bezlerinin salgılarının karışımı olan salivanın toplam miktarı 24 saatte 1,2 litreye kadar ulaşabilir. Çok az bir kısmı gingival sulkusun, tonsiller kriptaların ve oral kaviteyi döşeyen epitelin sızıntılarından kaynaklanır. Saliva diğer sindirim salgılarından 40 kat daha fazla hacme sahiptir. Saliva yapışkan (visköz) bir sıvı olup su, müsin, proteinler, tuzlar ve amilaz, maltaz, lizozim, RNAaz, DNAaz gibi enzimleri içerir. Tükrük içerisinde...

    https://www.biyologlar.com/saliva-tukruk
  • SİNDİRİM YOLLARI TABAKALARI

    Sindirim kanalı özofagus proksimalinden anal kanal distaline kadar uzanan içi boş bir tüptür. Bu sindirim yollarının her bir bölümü aynı organizasyona sahiptir. Ancak bu tabakaların yapı ve kalınlıkları gördükleri fonksiyonlardan dolayı değişik bölgelerde farklılık gösterir ve esas olarak 4 tabakadan oluşur. İçten dışa doğru genel sindirim yolları tabakaları: 1- Tunika mukoza (müköz membran) 2- Tunika submukoza (submukoza) 3- Tunika muskularis (muskularis...

    https://www.biyologlar.com/sindirim-yollari-tabakalari
  • Primatların Evrimi

    Bu süreçde meydana gelen ilk memeli formlarından biri de primatlardır. Uzun kuyruklu maymunlar; gibbon, orangutan, goril ve şempanze gibi kuyruksuz maymunlar ve insanın içinde yer aldığı primatların atasının, bugün yaşayan ve ilkel bir insektivor olan Tupaia (Şekil 53) ya benzer bir canlı olduğu ileri sürülmektedir. Çünkü bu hayvanda dişler primatlarda olduğu gibi, kesici, köpek, ön ve arka öğütücü şeklinde farklılaşmıştır (heterodonti), üyeleri 5...

    https://www.biyologlar.com/primatlarin-evrimi
  • Mutasyonlar fayda veya zarar sağlar mı?

    Bu konu, mutasyonlarla ilgili anlaşılması gereken bir diğer önemli konudur. "Fayda" ve "zarar" sözcükleri, durumdan duruma, canlıdan canlıya, zamandan zamana değişebileceği için son derece tehlikeli sözcüklerdir. Örneğin, vücudunuzun savunma sisteminden ötürü bir bakteriye karşı tam koruma altında olduğunuzu düşünelim. Bu bakteride meydana gelebilecek mutasyonlar sonucu, sizin savunma sisteminizden kurtulmanın bir yolunu bulan varyasyonlar meydana gelebilecektir....

    https://www.biyologlar.com/mutasyonlar-fayda-veya-zarar-saglar-mi
  • Mutasyon Örnekleri Nelerdir

    1) Kılsız Köpekler Köpeklerde kıllar üzerinde etkili FOXI3 isimli bir gen bulunur. Science dergisinin Eylül 2008 sayısında yayınlanan bir makaleye göre (bkz: kaynaklar), kromozom 17 üzerinde bulunan bu gende meydana gelen 7 ekleme tipi mutasyon sonucunda eskiden kıllara sahip olan köpekler kıllarını dökmektedirler. FOX genlerinin memelilerde genel olarak embriyonik gelişimi kontrol ettiği bilinmektedir. 2) Atlardaki overo Geni Atlarda eşey hücrelerinin çalışmasından...

    https://www.biyologlar.com/mutasyon-ornekleri-nelerdir
  • Mozaik Evrim ve Mozaik Türler Nelerdir

    Evrime karşı olanların tarihi, hemen hemen evrimsel biyolojinin tarihi kadar eskidir. Evrime karşıt olanların iddiaları, çok nadir bazı örnekler haricinde, neredeyse son 150 yılıdr hiçbir şekilde değişmemiştir. Bunun çok basit bir nedeni vardır: evrim karşıtlığının sahip olduğu iddialar, bilime değil, insanların olası ilkin şüphelerine dayanmaktadır. Bu şüpheler esasında son derece haklıdır, çünkü sadece "evrim karşıtlarının" aklına değil, bilim...

    https://www.biyologlar.com/mozaik-evrim-ve-mozaik-turler-nelerdir
  • Eşeyli Üreme (Seks), Evrimi Nasıl Yönlendiriyor?

    Aşırı süslü özellikler ve sadece bir cinsiyette görülen ilginç davranışlar evrim kuramına aykırı mı? Mücadeleyi kazanan veya en güzel görünüşü sergileyen erkeklerin daha fazla eşi olacağı doğru mu? Erkekler arası rekabet ve dişilerin eş tercihi nasıl evrimleşti? Eşeyli üreme de nereden çıktı? Erkek ve dişinin farklı çiftleşme stratejileri. Neden hep dişi seçiyor? Dişi aslında neyi seçiyor ve nasıl seçiyor? Ne olacak bu erkeğin hali?! ...

    https://www.biyologlar.com/eseyli-ureme-seks-evrimi-nasil-yonlendiriyor
  • Charles Darwin’in Evrim Teorisi ile Yaratılışçıların “Akıllı Tasarım” Kuramları Arasındaki Kavga

    YARATILIŞÇILAR Milyarlarca çeşit canlının birbirinden türemediğini, hepsinin değişik zamanlarda ayrı ayrı yaratıldıklarını ve hiç değişmediklerini iddia ediyorlar. Bu akıl dışı iddia ortaçağdan beri çeşitli dinlerin empoze ettiği yaratılış dogmasıdır. Bunun dini propağanda olduğunu gizlemek için yıllar önce Amerika’da AKILLI TASARIM diye bir görüş ortaya atıldı, bilimsel bir teori olduğu iddia edildi. Başrolde Mikrobiyolog Michael Behe var....

    https://www.biyologlar.com/charles-darwinin-evrim-teorisi-ile-yaratiliscilarin-akilli-tasarim-kuramlari-arasindaki-kavga
  • Richard Dawkins Anlatıyor – ‘Evrim, Gözlerimizin Önünde’

    Richard Dawkins: Evrimsel değişimin büyük bir kısmı henüz ortalıkta insanlar yokken gerçekleşmişse de öyle hızlı evrim örnekleri vardır ki, bunlara bir insanın ömrü içinde tanıklık etmek mümkündür. POD MRCARU’NUN KERTENKELELERİ Hırvatistan açıklarında Pod Kopiste ve Pod Mrcaru adlı iki küçük adacık bulunur. 1971′de, temel yiyeceği böcekler olan Akdeniz kertenkelesinin (Podarcis sicula) bir popülâsyonu Pod Kopiste’de yaşarken, Pod Mrcaru’da...

    https://www.biyologlar.com/richard-dawkins-anlatiyor-evrim-gozlerimizin-onunde
  • Havai Fişek Gösterilerinin Fauna Elemanları Üzerine Etkisi

    Trafik, enerji üretimi ve endüstri emisyonuyla birlikte evsel ısıtma sistemleriyle hidrokarbon yanması kentsel çevrelerde önemli oranda hava kirliliğine sebep olmaktadır. Kentsel çevrelerdeki hava kirliliğinin önemli oranlarda artması, kısa dönem ve uzun dönem olumsuz insan sağlığı etkilerine neden olmaktadır. Bu olağandışı insan etkilerinden biri de dikkate değer oranlarda hava kirliliğine neden olan ve günümüzde özellikle otellerde her akşam olmak üzere...

    https://www.biyologlar.com/havai-fisek-gosterilerinin-fauna-elemanlari-uzerine-etkisi
  • BAKTERİLERİN BESLENMELERİ

    Bazı bakteriler ototrof olup, fotosentez veya kemosentez yaparlar. Çoğunluğu ise heterotrof olup, saprofit veya parazit yaşarlar. a. Saprofit Bakteriler: Bakterilerin çoğunluğunu oluşturur. Besinlerini bulundukları ortamlardan hazır sıvılar olarak alırlar. Nemli, ıslak ve çürükler üzerinde yaşarlar. en çok amino asit, glikoz ve vitamin gibi besinleri ortamdan alırlar. Bu tür bakteriler dış ortama salgıladıkları enzimlerle bitki ve hayvan ölülerini daha basit...

    https://www.biyologlar.com/bakterilerin-beslenmeleri
  • OMURGASIZ HAYVANLAR SİSTEMATİĞİ

    Canlılarla ilgili problemler ele alındığında organizmalar sınıflandırmak ve onları gruplara ayırmak zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Yeryüzünde milyonlarca canlı varlık vardır ve bunun yanı sıra geniş ölçüde bir çeşitlilik de görülür. Sınıflandırmanın Tarihçesi İnsanlar yaradılışlarından itibaren çevrelerinde bulunan bitki ve hayvanları öğrenmeye çalıştılar. İlk insanlar, bitki ve hayvanları kendileriyle olan ilişkisine göre...

    https://www.biyologlar.com/omurgasiz-hayvanlar-sistematigi
  • Termitlerde toplumsal örgütlenme

    Milyonlarca insanın bir arada yaşaması her zaman birçok problemi de beraberinde getirmiştir. Örneğin mimari yapılanma, ulaşım, haberleşme, besin kaynakları gibi pek çok konuda çeşitli problemler yaşanmıştır. Elbette ki bu problemlere zaman içinde çeşitli çözümler üretilmiş, bunlardan kimileri uygulamaya konup refah düzeyi artırılmaya çalışılmıştır. Ancak sorunlar hiçbir zaman kökünden hallolmamıştır. İnsan; yeryüzünde düşünebilen,...

    https://www.biyologlar.com/termitlerde-toplumsal-orgutlenme
  • HAVA KİRLİLİĞİNE KARŞI ALINABİLECEK ÖNLEMLER

    -Hava kirliliğinin yoğun olduğu büyük illerimizde kaliteli ve temiz linyitin yakılması için gerekli tedbirler alınmalıdır. -Kentsel ısınmada doğal gazın kullanımının artırılması ve yoğun hava kirliliği yaşanan illerimize doğal gazın götürülmesi gerekmektedir. -Yakıtların tekniğe uygun olarak yakılabilmesi için kazanın, yakıtın yanma özelliğine göre standartlarına uygun olarak üretilmesi ve uygun yanma şartlarının sağlanması gerekmektedir. Kazan...

    https://www.biyologlar.com/hava-kirliligine-karsi-alinabilecek-onlemler
  • Tam Donanımlı Termit Ordusu

    Dünyadaki tüm ülkelerin savunma için harcadıkları çabanın bir benzerini de hayvanlar harcamaktadırlar. Özellikle koloniler halinde yaşayan bütün canlıların bir ordusu vardır. Tam teçhizatlı olarak nitelendirilebilecek bu ordularda değişik özelliklere sahip askerler bulunur. Bu askerlerin kullandıkları savunma stratejileri son derece akılcıdır. Sosyal böceklerin sahip oldukları ordulardaki en belirgin özellik ise her bireyin kendisine düşen görevi yerine...

    https://www.biyologlar.com/tam-donanimli-termit-ordusu
  • Karıncaların İletişimi

    20. yüzyılda karıncalar üzerinde yapılan bilimsel araştırmalar, bu küçük hayvanların çok organize bir sosyal yaşantıları olduğunu ve bu organizasyonun gereği olarak aralarında çok kompleks bir iletişim ağının var olduğunu ortaya koymuştur. National Geographic dergisinde yayınlanan bir makalede bu konudan şöyle bahsedilmektedir: Büyük veya küçük herhangi bir karınca, başındaki karmaşık duyu organlarıyla, milyonlarca hatta daha fazla kimyasal ve görsel...

    https://www.biyologlar.com/karincalarin-iletisimi
  • Işık Üreten Ateş Böceği

    Işık saçan canlıların en bilinenleri ateş böcekleridir. Bilimadamları yıllardır sürdürdükleri araştırmalar ve çalışmalarla ateş böceklerinin ürettikleri kadar verimli bir ışık üretmeye çalışmaktadırlar. Işıktan maksimum verim elde eden ve neredeyse hiç enerji kaybetmeyen ateş böcekleri, bu özellikleri nedeniyle yıllardır araştırma konusu olmuşlardır. Gerçekte bir canlının ışık üretmesi, aynı zamanda da bu ışığın ısısından etkilenmemesi...

    https://www.biyologlar.com/isik-ureten-ates-bocegi
  • HAYVAN VE İNSAN KOPYALAMA

    Organ nakli, doğum kontrolü, büyük ameliyatlar derken genetikçiler, hayvan kopyamayı da başardı. İskoçya’da Ian Wilmut, Dolly adını verdiği kuzuyu kopyaladı. Sonra Hawai’de fare, Kore’de inek, İskoçya’da domuz kopyalandı.Güney Kore de türü azalan bir kaplan türünü kopyalamaya hazırlanıyor (Hürriyet, 24 Mayıs 1999) “... Bizim (biyologların), hapsedilme tehditini de içeren sayısız ve kesin kuralla dizginlenmesi gereken büyük işadamları olduğumuz...

    https://www.biyologlar.com/hayvan-ve-insan-kopyalama
  • Hipotez, Olgu ve Bilimin Doğası

    Hipotez, Olgu ve Bilimin Doğası http://evrimcalismagrubu.org/ceviriler/37-ceviriler/68-hipotez-olgu-ve-bilimin-doas.html Dilara Karadeniz tarafından yazıldı Çarşamba, 30 Nisan 2008 23:12 Douglas Futuyma, çeviren Mehmet Cem Kamözüt Örneğin, DNA’nın genetik malzeme olduğundan nasıl emin olabilirsiniz? Ya bunu “kanıtlamış” olan bilimciler bir hata yapmışlarsa? Kesinlikle doğru olduğu gerçekten kanıtlanmış bir şey var mıdır? Bilim, dünyayı algılamanın...

    https://www.biyologlar.com/hipotez-olgu-ve-bilimin-dogasi-1
  • Bitki Patolojisi

    Bitkilerde hastalığın oluşabilmesi için öncelikle bir patojenle veya abiotik bir faktörle bitkinin karşı karşıya gelmesi gerekir. Bu karşılaşma anında yada sonrasında çevre koşullan uygun değilse; çok soğuk, çok sıcak ve kurak koşullarda hastalık etmeni canlı çoğalamayacağı için, hastalık oluşamaz. Hastalığın oluşabilmesi için bitkinin dispozisyonu uygun olmalı, bitki immun yani bağışık olmamalı, hastalık etmeninin virülensi yüksek olmalı, yani...

    https://www.biyologlar.com/bitki-patolojisi
  • Patojenik Mantarların Immunolojisi

    Mantarlardan ileri gelen infeksiyonlarda vücut, mantar elementlerine karşı immunolojik bir yanıt verir. Bu cevap, bakteriyel antijenlere oranla zayıf olmakla beraber, kendini humoral ve sellüler tarzda belli eder. Mantar elementlerinin vücuda girmesi ile lenfoid sisteme ait retikuloendotelyal sistem (RES) aktivite kazanır veya uyarılır. Hücresel veya sıvısal yanıtın derecesi ve bunlardan birine ait öncelik sırası, infeksiyonun türüne göre değişir. Bazı hastalıklarda ilk...

    https://www.biyologlar.com/patojenik-mantarlarin-immunolojisi
  • BİYOLOJİK SİLAHLAR ve KORUNMA YOLLARI

    Prof. Dr. İ. Hamit HANCI* , Dr. Çağlar ÖZDEMİR*, Arif BOZBIYIK**, Adli Biyoloji Uzmanı Ayşim Tuğ* *Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı ** Ankara Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü Biyolojik silahlar diğer canlılar üzerinde zararlı etkiler yaratmak maksadıyla kullanılan bakteri, virüs vb. bulaşıcı ajanlardır. Bu tanım genellikle biyolojik olarak elde edilen toksinleri ve zehirleri de kapsayacak şekilde genişletilir. Biyolojik savaş araçları...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-silahlar-ve-korunma-yollari
  • Kimyasal Silahlar ve Kimyasal Silahlardan Korunma Yöntemleri

    Korunma: Kimyasal Silahlara karşı korunma, dört ana köşe taşı üzerine kuruludur; Fiziksel Korunma:Vücut korunması, solunum sistemi korunması, Bir kimyasal saldırı sırasında solunum yolları aerosol ve gazlara karşı, vücut ise sıvı ve katı partiküllere karşı korunmalıdır. Çocuklarda maske yerine hem solunum organlarını hem de vücudu koruyan özel ceketler kullanılması sıvı kimyasal ajanlar için daha uygundur. 12 aylıktan küçük bebekler koruyucu örtüler...

    https://www.biyologlar.com/kimyasal-silahlar-ve-kimyasal-silahlardan-korunma-yontemleri
  • BİYOLOJİK HARP MADDELERİNDEKİ GELİŞMELER (Bölüm-2)

    2000'li Yıllarda muharebe sahasında ve ilk aşamada BHM'lerinin tehdidi veya kullanımı kuvvetle muhtemeldir. BHM'lerin taarruzlarını caydırmak, durdurmak veya önceden tespit etmek hemen hemen imkansızdır. Biyolojik harp taarruzu normal gecikmeli bir hastalık salgını olarak algılanabilir. Bu nedenle kullanan tarafın tespiti çok güçtür. Halihazırda mevcut Biyolojik harp tehtidini oluşturan yukarıda sınıflandırdığımız Patojen ve Toksinlerin Biyolojik harp maddesi...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-harp-maddelerindeki-gelismeler-bolum-2
  • BİYOLOJİK HARP MADDELERİNDEKİ GELİŞMELERi (Bölüm 1)

    BİYOLOJİK HARP MADDELERİNDEKİ GELİŞMELER VE BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ (AŞILAMA) Dr. EROL DEMİR Biyolojik Harp Tarihine Kısa Bir Bakış Biyolojik Harp Maddelerinin (BHM) en ilkel primitif kullanımı MÖ. 7nci yüzyıla kadar dayanır. Asurlular bu yüzyılda düşmanın su kaynaklarını zehirlemek için Rye ergot (çavdar mahmuzu) kullanmışlardır. MÖ. 6. Yüzyılda ise müshil bitkisini ve zehirli hayvanların biyolojik harp amacıyla kullanıldığını görmekteyiz. 1346...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-harp-maddelerindeki-gelismeleri-bolum-1
  • Biyoteknolojinin sürdürülebilir tarım üzerine olası olumsuz etkileri ve türler arası gen alışverişi

    Biyoteknoloji alanında yapılan çalışmalar sonucu farklı kaynaklardan organizmalar arasında gen alışverişi mümkün hale gelmiştir. Bu gelişme sonucu hızla artan dünya nüfusunun gıda gereksinimini karşılamak amacıyla geliştirildiği ifade edilen genetik yapısı değiştirilmiş organizmaların (GDO), uzun dönemde biyolojik çeşitliliği olumsuz yönde etkilemek gibi tehlikeleri de vardır. Burada en büyük tehdit doğal evrimleşme sürecinin doğal olmayan yollardan...

    https://www.biyologlar.com/biyoteknolojinin-surdurulebilir-tarim-uzerine-olasi-olumsuz-etkileri-ve-turler-arasi-gen-alisverisi
  • Vitamin Nedir?

    Vitaminler, sağlıklı yaşamın vazgeçilmez bir parçası olan organik bileşiklerdir. Vitamin Latince yaşam anlamına gelen “vita” sözcüğünden kaynaklanır. Vitaminler yağda ve suda eriyenler olarak iki gruba ayrılır .Vitaminler, vücutta metabolik olayların normal bir şekilde meydana gelmesi ve sağlıklı durumun sürdürülmesi için gerekli olan ve besinler içinde ufak miktarlarda alınan maddelerdir. Vitaminler iki grupta toplanır : Suda çözünen vitaminler: C ve B...

    https://www.biyologlar.com/vitamin-nedir
  • Histon ve İnterferon Genleri

    Bütün genler; adenin, guanin, sitozin ve timin isimleri verilen dört farklı maddenin, değişik şekillerde dizilmesi ile meydana gelirler. Adenin, guanin, sitozin ve timin maddecikleri A, G, C ve T harfleri ile gösterilirler. Bu harflerden belirli sayıda bulunan bir bölge, bir gen bölgesidir. Art arda dizilmiş yüzlerce harften oluşabilen genlerin her bir üç harfi, bir amino asit kodlar. Genlerin kodladığı arka arkaya dizili amino asitler, organizmaya gerekli olan proteinlere...

    https://www.biyologlar.com/histon-ve-interferon-genleri
  • BİYOMİMETİK NEDİR?

    Gerek biyomimetik, gerekse biyomimikri doğadaki modelleri inceleyen, sonra da bu tasarımları taklit ederek veya bunlardan ilham alarak insanların problemlerine çözüm getirmeyi amaçlayan yeni bilim dallarıdır. Biyomimetik, insanların doğada bulunan sistemleri taklit ederek yaptıkları maddelerin, aletlerin, mekanizma ve sistemlerin tümünü ifade eden bir terimdir. Doğadaki tasarımlar örnek alınarak yapılan aletlere, özellikle nanoteknoloji,1 robot teknolojisi, yapay zeka...

    https://www.biyologlar.com/biyomimetik-nedir
  • özel besin maddeleri

    Bu aralar yeni merak konum; doğal tıp, sağlıklı beslenme ve meyve-sebze-şifalı bitkiler . en çok sevdiğim meyve olan çilekle başlangıç yapmak istedim. çileğin yararları ile ilgili bulduğum tüm haberlerden derlemeler yaptım. çilek Sulak ve nemli yerleri seven çilek; A,B,C vitaminleri ile, fosfor, kalsiyum, protein, demir, sodyum, şeker, fosfor, meyve asidi ve salisilik asit içeriyor. Bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudun hastalıklara karşı direncini...

    https://www.biyologlar.com/ozel-besin-maddeleri
  • Karıncalar ve Karınca Türleri

    Karıncalar ve Karınca Türleri

    Bugün yaşayan tüm karıncaların, toplam ağırlığı, yaşayan tüm insanların ağırlığından daha fazladır.

    https://www.biyologlar.com/karincalar-ve-karinca-turleri
  • Bitki Hastalıklarının Oluşumu (patoloji)

    Hastalıkların oluşabilmesi için önce hastalığın ortaya çıkacağı bitkilere ve daha sonra hastalık etmenine ve onun yaşayacağı çevre koşullarına gereksinim vardır. Çok sıcak, kurak veya çok soğuklarda hastalık etmenleri çoğalamaz. Hastalığın yerleşmesi için bitkilerde bağışıklık olmamalıdır. Bu durumda bir hastalık patojen, konukçu ve çevre gibi üç etmenin meydana getirdiği üçgen içinde dolaşım yapar. Bu üçlü ne kadar birbirine uyumlu olursa...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hastaliklarinin-olusumu-patoloji
  • Gen Terapi

    Gen terapisi hastalıklarla mücadele etmek için tıbbın üzerinde çalıştığı yeni bir yöntem. Temelinde, hasta kişinin genlerini, iyileştirici proteinler üretecek şekilde değiştirmek yatıyor. Gen terapisi denilince ilk akla gelen, ölümcül hastalıkları ve çeşitli bedensel sakatlıkları iyileştirmek olduğu halde hastalıklardan korunmak da, gen terapisi ile mümkün olacağı öngörülen hedeflerden biri. Gen terapisi henüz emekleme aşamasında. Halen bir kaç temel...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapi
  • Oksijen ve Canlılar

    En bol bulunan bir element olan oksijen, atmosferimizde fotosentetik canlıların faaliyeti sonucu oluşmaya başlamıştır.Oksijen bütün canlılar için vazgeçilmez bir element olup; hidrojen, karbon, nitrojen ve kükürt ile birlikte organik moleküllerin temel yapısal Atom larını oluşturur. Bunun yanında, aerobik canlıların enerji metabolizmasındaki rolü nedeniyle, oksijen hayati bir öneme sahiptir. Bilinen bütün canlı türleri, organik moleküllerin içindeki şekli ile...

    https://www.biyologlar.com/oksijen-ve-canlilar
  • Genlerin Vücuda Sokulma Yöntemleri ve İlk Gen Terapisi

    Genleri vücuda sokmanın çeşitli yolları vardır: Ex vivo, in vivo ve in situ. Ex vivo gen terapisinde, hastadan alınan hücreler laboratuar ortamında çoğaltılır ve vektör aracılığıyla iyileştirici genler bu hücrelere nakledilir. Daha sonra, başarılı bir şekilde genleri içine almış hücreler seçilir ve çoğaltılır. Son aşamadaysa, çoğaltılan bu hücreler tekrar hastaya verilir. In vivo ve in situ gen terapisindeyse, genleri taşıyan virüsler doğrudan doğruya...

    https://www.biyologlar.com/genlerin-vucuda-sokulma-yontemleri-ve-ilk-gen-terapisi
  • Akciğersiz semenderler

    Ergin evrede akciğerleri bulunmaz. Solunum deri ve ağız boşluğu ile yapılır. Kuyruklarını savunmada kullanabilirler.

    https://www.biyologlar.com/akcigersiz-semenderler
  • Bitki Hastalıkları - Fitopatoloji

    Bitki Koruma içinde yer alan anabilim dallarından biri olan fitopatoloji, kelime anlamı olarak bitki hastalıkları bilimi olarak ifade edilir. Bitki Koruma; Bitkilerde hastalığa neden olan canlı ve cansız faktörleri, hastalıkların oluşumunu, hastalık etmenleriyle hasta bitkiler arasındaki ilişkileri, bitkileri hastalık etmenlerinden koruma yolları ile bitki hastalıklarının tedavi yöntemlerini araştıran bilim dalıdır. Fitopatoloji, bitki hastalıklarını 5 ana...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hastaliklari-fitopatoloji-1
  • AHTAPOTLAR (OCTOPUS)

    Kingdom: Animalia Phylum: Mollusca Class: Cephalopoda Superorder: Octopodiformes Order: Octopoda (Octopoda) kabuksuz bir kafadan bacaklıdır. Kayalar üstünde kollarıyla sürünerek ve suyu hunisinden püskürterek hareket eder. Küçük türleri kayalık ve yarıklar arasında gizlenerek avlanır. İnsan ve büyük hayvanlardan saklanırlar. Çekmenli kollarıyla yengeçleri yakalar, kabuklarını boynuzsu ikiz çeneleriyle ve dişli dilleriyle parçalarlar. Parlak ve ses çıkaran...

    https://www.biyologlar.com/ahtapotlar-octopus
  • Hareketli Genler

    Insan genomunun yaklasik yüzde 5’inden daha az bir kisminin protein kodlayan genlerden meydana geldigi tahmin ediliyor. Yaklasik yüzde 45’i ise ‘transposon’ veya ‘siçrayan gen’ adi verilen hareketli DNA parçalarindan olusuyor. Geri kalan yüzde 50 ise ‘non-coding’ denilen, protein kodlamayan ve vazifesi de su an için bilinemeyen DNA dizileridir. Bir zamanlar apandisitin vazifesiz ve evrim artigi bir organ oldugunun iddia edilmesi misâli, genomdaki görevi ve ne is yaptigi...

    https://www.biyologlar.com/hareketli-genler
  • CANLILAR ARASINDA DAYANIŞMA

    FİZYOLOJİ ve Tıp alanında tanınmış ünlü bilim adamı Kenneth Walker, Doğu Afrika'da çıktığı av sırasında canlılar arasındaki dayanışmaya ilişkin gözlemlerini şu şekilde anlatıyor: “Yıllarca önce Doğu Afrika'da avlanmaya çıktığımda hayvanlar arasında gözlemlediğim dayanışmanın birçok örneği hâlâ belleğimde canlıdır. Ahti düzlüklerinde değişik zebra ve ceylan sürülerinin tehlikelere karşı birbirlerini uyarmak için belli yerlere nöbetçi...

    https://www.biyologlar.com/canlilar-arasinda-dayanisma
  • Türkiyedeki Nesli Tükenmiş Hayvanlar

    Anadolu Panteri Boyu 200-250 cm, ağırlığı dişilerde 35-50 kg, erkeklerde 45-70 kg civarındaydı. Yaklaşık ömrü 20 yıldı. Çok çevik olan Anadolu parsı, etoburdu ve geyik, yaban keçisi, yaban domuzu, küçük memeliler ile kuşlar gibi hayvanlar av yelpazesini oluştururdu. Anadolu parsı, Doğu Akdeniz veDoğu Anadolu bölgelerinde, daha çok ormanlık ve dağlık alanlarda yaşamıştır. Doğal yaşam alanları ve av kaynaklarının azalması parsları insanların...

    https://www.biyologlar.com/turkiyedeki-nesli-tukenmis-hayvanlar
  • KEDİLERİN ANATOMİK YAPISI

    Memeliler sınıfından Carnivorlar (etçil) takımından Felidea ailesinden Felis Catus linnaeus olarak tanımlanabilir. Kedigiller 4 cins olarak sınıflandırır. Felis (evkedisi) Panthera (aslan, kaplan, puma, jaguar) Neofelis (çinçilla) Acinomyx (çita) Ayrıca, Felis silvestris (vahşi kedi) olarakta bilinen kediler, aslan, kaplan, puma, vaşak, leopar ve çitanın yer aldığı Felidea ailesinin üyesidir. Bu ailede yer alan tüm türlerde dişiler ve erkekler birbirlerine benzer...

    https://www.biyologlar.com/kedilerin-anatomik-yapisi
  • Sudan Karaya Geçişte Canlıların Geliştirdiği Özellikle

    udan karaya geçiş, geniş bir yelpazede düşünecek olursak, ne gibi özelliklerin geliştirilmesine ve ortaya çıkmasına neden olmuştur? Evrim süreci içerisinde sudan karaya geçiş, canlıların dış yapılarında ve fizyolojilerinde birçok yeni mekanizmanın geliştirilmesini gerekli hale getirmiştir. Acanthostegy ve Ichthyostegy’nin iskelet karşılaştırılması İskelet Sistemi Öncelikle canlı, karada vücut ağırlığını suyun kaldırma kuvveti olmaksızın...

    https://www.biyologlar.com/sudan-karaya-geciste-canlilarin-gelistirdigi-ozellikle
  • Balıkların Evrimi

    Omurgalı hayvanların ve balıkların evrimiyle ilgili ilk önemli sonuçlara ulaşmış olsak ta hala birçok yönüyle bilim adamları tarafından yeterli derecede anlaşılamamıştır. İlk omurgalı hayvanların 550 milyon yıl önce ortaya çıktığı genel olarak kabul edilmiştir. Çok uzaktan atamız olan bu hayvanlar bugün bildiğimiz kadarıyla balıklara göre son derece farklıydı. Çenesiz balıklar anlamına gelen ‘Agnatha’ diye isimlendirildiler. Bugün yaşayan ve hala...

    https://www.biyologlar.com/baliklarin-evrimi
  • Karıncaların Özellikleri

    Karıncaların Özellikleri

    Karınca, karıncalar (Formicidae) familyasını oluşturan, yaban arıları ve arılarla birlikte zar kanatlılar (Hymenoptera) takımında yer alan, sosyal yaşam gösteren böceklere verilen ortak addır. Karıncalar, boyutları küçük doğal boşluklarda yaşayan birkaç düzine avcı bireyden, çok büyük bölgeleri kaplayan ve sayıları milyonlarca bireyi içeren oldukça yüksek oranda organize kolonilere kadar oluşan topluluklar içinde yaşarlar. Büyük koloniler çoğunlukla...

    https://www.biyologlar.com/karincalarin-ozellikleri
  • İLGİNÇ BİTKİLER

    Arum zambağı Arum zambağı döllenmeye hazır hale gelince keskin kokulu bir amonyak gazı (NH3) yaymaya başlar. Çiçeğin son derece ilginç bir yapısı vardır. Polenlerinin bulunduğu bölüm beyaz yapraklı yapının içinde dip taraftadır ve dışarıdan görünmez. Bu yüzden sadece koku yaymak böceklerin dikkatini çekmek için yeterli değildir. Polenler döllenmeye hazır olduğunda zambak saldığı kokuyla birlikte çiçeğinin dışta kalan bölümünü de ısıtır. İşte...

    https://www.biyologlar.com/ilginc-bitkiler
  • Bitkilerin Böceklerden Korunmak İçin Kullandıkları Yöntemler

    Böceklerin bir kısmının beslenme sistemi bitkisel besinlere dayanır. Bu tip böcekler “otçul böcekler” grubunda yer alırlar. Otçul böceklerin besin kaynağı olan bitkiler, kendilerine zarar verecek böceklerin yaklaştığını “anlar” ve kendilerini tehdit eden böcekleri avlayan etçil böcekleri çağıran uçucu organik sinyaller üretirler. Uçucu sinyaller aynı zamanda komşu bitkiler tarafından da algılanır ve kendi savunmalarını ayarlamaları için yeniden...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerin-boceklerden-korunmak-icin-kullandiklari-yontemler
  • Biyolojik Bağımlılık

    Dr. Selim AYDIN Beynimiz ve ruhumuz ile davranışlarımız arasındaki münasebet bugün için henüz tam olarak çözülemeyen ancak bazı ip uçlarını ele geçirdiğimiz, spekülasyonlara açık bir araştırma sahasıdır. Buradaki anahtar soru çok önemlidir. Acaba beynimizdeki organik ve bunun sonucu olarak biyokimyevî bir bozukluk mu davranışlarımızı yönlendirip, ruhî hayatımıza tesir ediyor? Yoksa ruhî hayatımızın bozuklukları mı, bir müddet sonra beynimizin...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-bagimlilik
  • Canlılar Neden Işık Yayarlar

    İletişim: Ateşböcekleri aralarında iletişim kurmak ve kendilerine eş bulmak amacıyla parlarlar. Yiyecek bulma: Okyanustaki alacakaranlık kuşaklarında, bazı hayvanlar ışık yayma yeteneklerini yiyecek bulmak için kullanırlar. Avlanma: Olta balığı, çevredeki diğer balıkları kandırıp avının dikkatini çekmek için ışığını kullanır. Kamuflaj: Okyanusun karanlık kısımlarında, daha derin kesimleri görmek çok zordur. Fakat üst seviyedeki silüetleri görmek...

    https://www.biyologlar.com/canlilar-neden-isik-yayarlar
  • HÜCRE YAŞLANMASI (Cellular Aging)

    Yaşlanma genel anlamda bir eskime bir bozulma olayıdır. Bu çok kısa tanımdan başka tanımlar da yapılabilir: Bunların tümü de yaşlanmayı zamanın fonksiyonuna yani kinetiğe bağlarlar: Yapılan tanımlar bir organizma kadar bir hücre için de geçerlidirler. Hatta yıldızlar, galaksiler gibi cansız maddelerle, kültür gibi nicel olarak ölçülemeyen kavramlar için de yaşlanmadan söz edilmekte-dir.(1) Yaşlanmayla ilgili çalışmalar önceleri çok hücreli organizmalarla...

    https://www.biyologlar.com/hucre-yaslanmasi-cellular-aging
3WTURK CMS v8.1