Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 1513 içerik listeleniyor

  • AKRABA EVLİLİKLERİ

    Türkiye gibi akraba evliliklerinin yoğun olduğu ülkelerde, sakat bebek doğumları çok sık görülmektedir. Akraba evliliklerin görülmesinin sebepleri arasında genellikle, aileye ait mal varlığının dağılmaması, aile bireyleri arasındaki sevgi ve saygıyı korumak, akrabaların evlilik ve sosyo ekonomik beklentilerinin aynı olması ve karşı cinsle rahat iletişime girememe gibi etkenler sayılabilir. Akrabalar arasında yapılan evliliğe endogami denilmektedir. Kalıtımın...

    https://www.biyologlar.com/akraba-evlilikleri
  • Likenler

    Toprak oluşumunda önemli işleve sahip olan likenler mantar ve alglerin oluşturdukları ileri düzeyde bir simbiyoz şeklidir. Likeni oluşturan mantar üyeleri genellikle Ascomycetes veya Basidiomycetes, algler ise Chlorophyta veya Cyanophyta’lardır. Likenler algler ve yosunlarla birlikte çıplak arazi ya da kaya yüzeyinin kolonizasyonunda primer rolü oynarlar. Morfolojik olarak kabuksu (Crustose), yapraksı (Foliose) ve çalımsı (Fruticose) şekillerde olabilirler. Likenler ya kaya...

    https://www.biyologlar.com/likenler-2
  • Çernobil reaktör kazası 26 Nisan 1986

    1972’de Ukrayna’daki (O dönemde SSCB’nin bir parçasıydı) Kiev’in 140 km kuzeyinde bulunan Çernobil Nükleer Santralı’nda gerçekleşen kaza, her biri 1.000 Megawatt (MW) gücünde olan dört reaktörüni hatalı tasarımının yanı sıra, reaktörlerden birinde deney yapmak için güvenlik sisteminin devre dışı bırakılıp peşpeşe hatalar meydana gelmesi nedeniyle oldu. Deneyin yapılacağı 25 Nisan 1986 günü, önce reaktörün gücü yarıya düşürüldü, ardından...

    https://www.biyologlar.com/cernobil-reaktor-kazasi-26-nisan-1986
  • ANTIBIYOTIKLERIN BAKTERISIDAL ETKILERININ BELIRLENMESI

    Infeksiyon hastalıklarının tedavisinde antibiyotiklerin kullanılmaya baslamasıyla yeni bir çıgır açılmıs ve geçmis yüzyıllarda en önemli ölüm nedeni olan infeksiyon hastalıklarını bu sıralamada daha gerilere itmistir. Tedavide kullanılan antibiyotiklerin bir kısmının etkisi, yalnızca bakterilerin çogalmasını durdurmakla sınırlı kalmakta, antibiyotik baskısı kalktıgında bu etki de ortadan kalkmakta ve bakteriler çogalmalarına devam etmektedir....

    https://www.biyologlar.com/antibiyotiklerin-bakterisidal-etkilerinin-belirlenmesi
  • HAYVAN VE İNSAN KOPYALAMA

    Organ nakli, doğum kontrolü, büyük ameliyatlar derken genetikçiler, hayvan kopyamayı da başardı. İskoçya’da Ian Wilmut, Dolly adını verdiği kuzuyu kopyaladı. Sonra Hawai’de fare, Kore’de inek, İskoçya’da domuz kopyalandı.Güney Kore de türü azalan bir kaplan türünü kopyalamaya hazırlanıyor (Hürriyet, 24 Mayıs 1999) “... Bizim (biyologların), hapsedilme tehditini de içeren sayısız ve kesin kuralla dizginlenmesi gereken büyük işadamları olduğumuz...

    https://www.biyologlar.com/hayvan-ve-insan-kopyalama
  • Mikrobiyoloji nedir ?

    Mikrop diye de isimlendirilen, gözle görülemeyecek kadar küçük canlıları inceleyen ilim dalı. Mikroorganizma denilince bakteriler, virüsler, protozoonlar, mantarlar ve ilkel algler anlaşılır. Mikrobiyoloji ilim dalının faydalı olduğu branşlar, tıp, tarım ve endüstridirmikrobiyoloji Mikrop terimi, ilim dünyasına ilk defa 1878’de Fransız cerrahı Charlet Sédillot tarafından getirilmiştir. Sédillot, mikropların kendilerine has apayrı bir dünyası olduğunu...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyoloji-nedir-
  • Klonlama

    Klonlamanın özellikle de insan klonlama konusunun etik boyutu kamuoyunca, günlük yaşamda kültürün, temel bilimsel birikimin, tarih, siyaset ve toplumbilimin en yaygın ve temel kavramlarıyla tartışılabilir nitelik kazanmıştır. Nükleer enerji kullanımı, hormon destekli tarım, ozon tabakasına zarar veren gazların üretimi gibi, farklı toplum kesimlerince kolayca anlaşılabilir ve tartışılabilir kabul edilen klonlama, şimdiden kamuoyunun gündeminde yerini aldı....

    https://www.biyologlar.com/klonlama
  • Bitki Etiolojisi

    Bitkilerde hastalığa neden olan etmenlerin sınıflandırılmaları, isimlendirilmeleri, yaşayış ve zarar şekilleri ve hayat dönemleri etioloji içinde ele alınmaktadır. Hastalık etmenleri iki grup altında incelenebilir. Olumsuz çevre ve yetiştirme koşullarının ele alındığı cansız hastalık etmenleri ve bitkiler üzerinde yada çevresinde çoğalarak bitki gelişimini sınırlayan canlı hastalık etmenleri, bu iki grubu oluşturmaktadır. Cansız hastalık etmenlerinin...

    https://www.biyologlar.com/bitki-etiolojisi
  • Toprak

    oprak iklim değişikliği, su yönetimi ve biyoçeşitlilik kayıpları gibi küresel çevre problemleri arasında oldukça önemli bir bağlantıyı ifade etmektedir José Luis Rubio, Avrupa Toprak Koruma Topluluğu Başkanı Toprağı neden önemsememiz gerekiyor? Toprağı ifade etmek üzere toz, çamur, kil, zemin, yer gibi birçok terim kullanıyoruz, ancak toprağa hak ettiği önemi hiçbir zaman vermiyoruz. Günümüzün sanal dünyasında birçoğumuzun toprakla bağlantısı hemen...

    https://www.biyologlar.com/toprak
  • Genetik Mühendisliği nedir?

    Bilim insanlarının moleküler biyoloji anlamındaki laboratuvar tekniklerini kullanarak yaşayan organizmaların DNA’sında yaptıkları değişiklikleri içeren bilim dalının genel adına Genetik Mühendisliği denir. Bir organizmanın temel taşı DNA’sıdır. Organizmanın yaşamı boyunca yapılan her türlü biyokimyasal işlem bu organizmanın DNA’sında yüklü olan bilgiye dayanılarak gerçekleşir. Genler, DNA’nın spesifik bir parçasını oluşturan ve her bir...

    https://www.biyologlar.com/genetik-muhendisligi-nedir
  • Kuzey kutbu — Kuzey Kutbu'nu neden önemsememiz gerekiyor?

    Dines Mikaelsen, yumuşak bir şekilde seyahat eden teknesinin pruvasına tüfeğini dayıyor, fişeği yatağa sürüyor ve yanındakilere sessiz olmaları için işaret veriyor. Eskimo avcı halihazırda birkaç atışını ıskaladı. Tetiğe tekrar basıyor. Buz dağlarından çok gürültülü bir çatlama ekosu duyuluyor ve bir futbol sahası büyüklüğü kadar bir alan çöküyor. Dines ve dört turist misafiri olaylar karşısında donakalıyor. Aslında, bu olayı görmek için...

    https://www.biyologlar.com/kuzey-kutbu-kuzey-kutbunu-neden-onemsememiz-gerekiyor
  • Patojenik Mantarların Immunolojisi

    Mantarlardan ileri gelen infeksiyonlarda vücut, mantar elementlerine karşı immunolojik bir yanıt verir. Bu cevap, bakteriyel antijenlere oranla zayıf olmakla beraber, kendini humoral ve sellüler tarzda belli eder. Mantar elementlerinin vücuda girmesi ile lenfoid sisteme ait retikuloendotelyal sistem (RES) aktivite kazanır veya uyarılır. Hücresel veya sıvısal yanıtın derecesi ve bunlardan birine ait öncelik sırası, infeksiyonun türüne göre değişir. Bazı hastalıklarda ilk...

    https://www.biyologlar.com/patojenik-mantarlarin-immunolojisi
  • Bitkilerde Hijyen ve Terapi

    Bitkilerde hastalık oluşumuna neden olan cansız ve canlı etmenlerin zararlı etkilerinden bitkileri korumak ve hastalanan bitkileri yeniden sağlıklı hale getirmek için çeşitli yöntemlere başvurulmaktadır. Bitki hastalıklarına karşı etkin bir mücadele yapabilmek için öncelikle hastalık etmeninin doğru olarak teşhis edilmesi gereklidir. Etmen tanındıktan sonra onun özellikleri ve hastalık oluşturma mekanizması dikkate alınarak nasıl bir mücadele programı...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-hijyen-ve-terapi
  • Toprağı neden önemsememiz gerekiyor?

    Toprağı ifade etmek üzere toz, çamur, kil, zemin, yer gibi birçok terim kullanıyoruz, ancak toprağa hak ettiği önemi hiçbir zaman vermiyoruz. Günümüzün sanal dünyasında birçoğumuzun toprakla bağlantısı hemen hemen hiç kalmamıştır. Ancak, toprak dünyanın yaşayan derisidir, aşağıdaki ana kaya örter ve dünya üzerinde yaşanabilmesini mümkün hale getirir. Hava ve su gibi toprak da yaşam destek sistemimizin bir parçasını oluşturmaktadır. Atalarımız...

    https://www.biyologlar.com/topragi-neden-onemsememiz-gerekiyor
  • Clavibacter michiganensis subsp. michiganensis

    Belirtiler 1-Bulaşık tohumlardan oluşan fideler sağlıklı olarak gelişebilir olgunluk aşamasında bitkilerde sera koşulları altında ilk belirtilerini oluşturur. 2-Sıcak havalarda yapraklarda ters solma meydana gelir . 3-Yapraklar üzerinde ilk olarak beyaz interveinal alanlar daha sonra kahverengi nekrotik lezyonlara dönüşür. Bitkide geriye dönüşü olmayan solgunluk oluşur. 4-Yaprak damarları arasında ani solgunluk ,ve yanıklıklar gözlenebilir. 5-Meyvelerin...

    https://www.biyologlar.com/clavibacter-michiganensis-subsp-michiganensis
  • BOYAMA YÖNTEMLERİNİN BİLİMSEL KONTROLÜ

    Boyama yöntemleri kimyasal ve fiziksel faktörlerle sağlanır. Boyamada zaman zaman başarısızlık görülebilir. Nedenler şöyle sıralanabilir. 1-Dokuların reaktif olmaması 2-Uygun olmayan fiksasyon 3-Boyaların yapısındaki ve çözünürlüğündeki farklılıklar 4-Boya çözeltisinin yetersiz olgunlaşması veya bozulması 5-Boyanın ve çeşme suyunun pH’sındaki ve ısısındaki değişiklikler olabilir. Bir boyama yönteminde işlem basamaklarına dikkat edilmeli fakat...

    https://www.biyologlar.com/boyama-yontemlerinin-bilimsel-kontrolu-1
  • Nükleer Silahlardan Korunma ve İlk Yardım

    Nükleer silahlar, yüzlerce kilo ağırlığında konvasiyonel patlayıcı içerir. Patlamalar tek bir büyük patlama veya küçük patlamalar şeklinde olabilir. Nükleer silahlar, aynı anda bir çok etki yapan, çok geniş alana yayılabilen ve radyolojik etkilere sahip silahlardır. Nükleer silahların etkileri çarpma, termal radyasyon, yüksek ısı, elektromanyetik dalga etkileri ve radyoaktif serpintidir. Çarpma etkisi insanları, yıkılan binaların enkazı altında bırakarak ya...

    https://www.biyologlar.com/nukleer-silahlardan-korunma-ve-ilk-yardim
  • HEMATOKSİLEN & EOZİN BOYASI

    Histolojide en çok kullanılan boyadır. Hematoksilen, bazik bir boya olarak kabul edilirse de kendisi boya değildir. Boya olabilmesi için zincirlerinden birinde bulunan quioidin hemateine okside olması gerekir. Sulu bir çözelti içinde bir aydan fazla bir zamana gerekir. Oksidasyon, sodyum iyodat veya civa oksit eklenerek hızlandırılabilir. Fakat hemateinin ileri oksidasyonu ile boyama özelliği kaybolur. Hematein, zayıf, anyonik kırmızımtrak-sarımsı bir boyadır. İzoelektrik...

    https://www.biyologlar.com/hematoksilen-eozin-boyasi
  • TIBBİ BİTKİLERİN ETKİLERİ VE KULLANIMLARI

    ADAÇAYI (SALVİA OFFİCİNALİS) Taşıdığı uçucu yağdan dolayı antibakteriyel,antifungal ve antiviral etkilidir.Antiseptik etkisinden de dolayı dişeti, boğaz ve damak iltihaplanmalarına karşı etkilidir.Çayı dişeti ve ağıziçi rahatsızlıklarında da gargara şeklinde kullanılır. Östrojenik özelliğinden dolayı hormon düzenleyici olarak (ağrılı düzensiz adet şikayetlerinde) menopozda, terleme ve ateş basmasında kullanılır.Ayrıca kuvvet verici ve uyarıcı...

    https://www.biyologlar.com/tibbi-bitkilerin-etkileri-ve-kullanimlari
  • Küresel ısınmanın nedenleri nelerdir.

    Isınmanın nedeni %90 insan.Birleşmiş Milletler iklim konferansı bugün, iklim değişikliği konusundaki dördüncü değerlendirme raporunu açıkladı.Raporda, dünya ısısının 2100 yılına dek 1,8 ile 4 derece arasında yükseleceği kaydedildi. Birleşmiş Milletler Çevre Programı'nın başkanı Achim Steiner'in, uzun zamandır beklenen raporunda, küresel ısınmanın, yüzde doksandan da yüksek bir olasılıkla, insan faaliyetleri yüzünden meydana geldiği sonucuna...

    https://www.biyologlar.com/kuresel-isinmanin-nedenleri-nelerdir-
  • HORMON ÜRETEN BEZLER

    a) Hipofiz Bezi: Beynin tabanında hipotalamusun altında yer alır. İki kısma ayrılır. Hipofiz bezinde üretilen hormonlar ve görevleri 1. Büyüme hormonu, büyüme ve gelişmeyi sağlar. Kemik ve kas dokusunun gelişmesinde etkilidir. Bü­yüme döneminde fazla salgılanması devliğe az algı­lanması cüceliğe sebep olur. 2. Deriye renk verici maddeleri uyaran hormon hipo-fizden salınır. 3. Tiroid bezini uyararak çalışmasını sağlayan hor­monu üretir. 4. Dişilerde...

    https://www.biyologlar.com/hormon-ureten-bezler
  • Oksitosin

    Serbest oksinler bitkilerde hücre büyümesini düzenleyen bitkisel hormonlardır.Ayrıca bitkilerde kovalent bağlarla bağlı bulunan oksinlerde vardır ve bunlara bağlı oksinler denir.Bitkilerde oksin hormonun üretimibitki bünyesinde hormon miktarına göre düzenlenir. Bitkilerde 'Oksin' metabolizması AA’nın üretimi(Biosentezi),eksilmesi(Oksidasyonu) ve pasifize edilmesi(bağlanması) yoluyla gerçekleşir. Oksin hormonu bitki gelişimini kontrol eder.Bitkinin büyümesi ve...

    https://www.biyologlar.com/oksitosin
  • Kök Hücre ve Telomeraz

    Aldıkları sinyale göre farklı hücre türlerine dönüşüyorlar. Bunu kontrol eden unsurlarsa genlerdir. Bir kök hücresinin hangi hücreye dönüşeceğini hücre çekirdeğindeki genler belirlemektedir. Diğer hücreler ölünce veya hasar görünce, kök hücreler hangi hücre türüne ihtiyaç varsa o hücreye dönüşüyorlar. Bu işlem sırasında bazı genler daha aktif hale gelirken, bazıları da baskılanmaktadır. Kendisini yenileme gücüne sahip olan kök hücreler, bir...

    https://www.biyologlar.com/kok-hucre-ve-telomeraz
  • Giberelinler (Gibberellic Asit) - Giberellinlerin bitkiler üzerine etkisi

    Giberellinler ikinci grup bitki hormonudur. 1950’li yıllarda karakterize edilen giberellinler 80’den fazla bileşenin bulunduğu bir gruptur. Giberellinlerin esas etkisi, bitkilerin boyuna büyümesini sağlamaktır. Böylece uzun bir bitki gövdesi aktif giberellinleri, cüce bir bitki gövdesinden daha fazla ihtiva eder. Giberellinlerin sentezi ve kontrolü genetik kontrol altındadır.

    https://www.biyologlar.com/jiberelinler-gibberellic-asit
  • Bitkilerde Su ve Bitki Hücrelerinde Suyun Rolü

    Su dünya üzerindeki yaşamın olmazsa olmazı ,yasamın ta kendisi su....Su tüm canlılarda olduğu gibi bitkiler içinde canlılık faaliyetleri için gerekli hava ile birlikte birincil maddedir.Bitkilerde dokuların %80-95 sudur.Marul,havuç ve pancar gibi sebzelerde ise su oranı %85-95 i bulur. Tohumlarda ise su oranı %5-15 arasındadır.Suyun bitki yaşamında çok çeşitli görevleri vardır.Su bitki hücreleri içinde ve hücreler arası alanda meydana gelen biyokimyasal olaylarda...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-su-ve-bitki-hucrelerinde-suyun-rolu
  • İNSAN VE HAYVANLARDA ÇOĞALMA

    İNSANDA ÇOĞALMA İnsanın çoğalmasında, erkek ve dişi üreme sistemi kullanılır. Erkek üreme sisteminde bulunan testisler, mayozla milyonlarca spermin oluşturulmasını sağlar. Spermler küçük, kamçılı ve hareketlidir. İçerisinde 23 tane kromozom bulunur. Dişi üreme sisteminde bulunan yumurtalıklar ayda bir olmak üzere mayozla yumurtanın oluşmasını sağlarlar. Yumurtalar büyük, kamçısız ve hareketsizdir. Çekirdeğinde 23 tane kromozom bulunur. İnsanların...

    https://www.biyologlar.com/insan-ve-hayvanlarda-cogalma
  • DNA TAMİR BOZUKLUĞU HASTALIKLARI

    DNA TAMİR BOZUKLUĞU HASTALIKLARI

    1.Kseroderma Pigmentosum Kseroderma Pigmentosum, ender görülen ve otozomal resesif olarak kalıtılan bir hastalıktır. XP hastaları güneş ışığına aşırı derecede duyarlıdır. Bu nedenle, bu hastaların güneşe maruz kalan bölgelerinde deri kanseri gelişme riski artar. Ek olarak, XP hastaları nörolojik anomaliler ile de karakterizedir. XP hastalığında tanımlanan 7 komplementasyon grubundan (XPA-XPG) her biri NER mekanizmasının farklı basamaklarında hasara neden...

    https://www.biyologlar.com/dna-tamir-bozuklugu-hastaliklari
  • Kanserde genlerin rolü

    Yapılan DNA taramasında, kanser hastalığında daha önce bilinmeyen yüzlerce genin rolünün olduğu belirlendi. Bilim adamları, 200 kadar meme, mide ve diğer belli başlı kanser tümörü örneğinden alınan tek bir gen ailesinde, binin üzerinde farklı mutasyon olduğunu saptadılar. Cambridge’deki Sanger Ensititüsü Kanser Genom Projesi başkanlarından Dr. Mike Stratton, “Yaklaşık 100 yeni kanser geni olduğuna dair deliller elde ettik” dedi. Stratton, bu genlerdeki...

    https://www.biyologlar.com/kanserde-genlerin-rolu
  • HORMON SİSTEMİ

    Organların çalışmalarını yavaş, zayıf ve uzun süreli olarak etkileyen sistemdir. Organların çalışmasını ürettiği hormonlar yardımıyla düzenler. Üzerinde özel mesaj taşıyan protein ve yağ yapılı maddelere hormon denir. Hormonlar özel salgı bezlerinde üretilirler. İhtiyaç anında belli miktarda salgılanıp kanla tüm vücuda yayılırlar. Hormonlar belirli orgaların çalışmasını bir süre etkiler. Hormonların az ya da aşırı miktarda salgılanması...

    https://www.biyologlar.com/hormon-sistemi
  • Azot ve fosforun su bünyesindeki değişimleri

    Hücrelerin yaşamı için gerekli olan fosfat, çeşitli organik formlara bağlı olan ortofosfat bileşikleri şeklinde organik dokuda bulunur. Bu bağların en önemli işlevi enerji transformasyonudur. Azot için biyokimyasal istek bilindiği gibi aminoasit oluşumu içindir. Bunlar protein ve enzimlerin sentezi için gereklidir. Azot ve fosfatın transformasyonunu 3 ayrı alana ayırabiliriz: • Su bünyesine girme • Su da metabolik reaksiyonlar • Sistemden taşınma Fosfat ve azot;...

    https://www.biyologlar.com/azot-ve-fosforun-su-bunyesindeki-degisimleri
  • BESİNLER ve SİNDİRİM SİSTEMİ

    A. BESİNLERİN ÖZELLİKLERİ Canlıların temel özelliklerinden birisi de beslenmedir. Besin maddelerinin üretilerek ya da dışarıdan alınarak vücutta kullanılmasıyla gerçekleşir. Beslenmede kullanılan maddelere besinler denir. Besinler canlı vücudunun büyümesinde, onarılmasında ve yaşamın düzenlenmesinde etkili olur. Üretici canlılar kendi besinlerini yaparken, tüketici olanlar dışarıdan hazır olarak alırlar. Tüketici canlıların kullandığı besinler 2 grupta...

    https://www.biyologlar.com/besinler-ve-sindirim-sistemi
  • Vitamin Nedir?

    Vitaminler, sağlıklı yaşamın vazgeçilmez bir parçası olan organik bileşiklerdir. Vitamin Latince yaşam anlamına gelen “vita” sözcüğünden kaynaklanır. Vitaminler yağda ve suda eriyenler olarak iki gruba ayrılır .Vitaminler, vücutta metabolik olayların normal bir şekilde meydana gelmesi ve sağlıklı durumun sürdürülmesi için gerekli olan ve besinler içinde ufak miktarlarda alınan maddelerdir. Vitaminler iki grupta toplanır : Suda çözünen vitaminler: C ve B...

    https://www.biyologlar.com/vitamin-nedir
  • Helicobacter pylori hakkında bilgi

    Helicobacter pylori (Helikobakter pilori- Hp) mide ve duodenum'um çeşitli alanlarında yerleşen, gram (-), mikroaerofilik bir bakteridir. Yerleştiği yerlerde kronik enflamasyona neden olur. Bu kronik enflamasyon sonucunda duodenum ülseri, mide ülseri ve mide kanseri gelişebilir. Önceleri Campylobacter pylori olarak adlandırılan bu bakteri, yapılan birçok araştırmanın sonucunda 1989 yılında Camplobacter ailesine ait olmadığına karar verilmiş ve kendi adıyla anılan...

    https://www.biyologlar.com/helicobacter-pylori-hakkinda-bilgi
  • Mikrobiyolojinin Tarihçesi ve tarihi gelişimi

    Ilk Çaglarda Ilk insanlar, hayatin baslangici, doga, dogal olaylar (yagmur, kar, dolu, simsek, yildirim, gök gürültüsü, zelzele, su taskinlari, vs.), ay, dünya, yildizlar, günes, bulasici hastaliklar ve ölüm gibi kavramlar üzerinde fazlaca durmuslar, içinde bulundugu veya yakin iliskide olduklari toplumlarin törelerine göre bazi izahlar ve yorumlar yapmislar ve bunlara inanmislardir. Çözümleyemedikleri konularda, bunlari, insan veya doga üstü kuvvetlere, ilâhlara, cinlere ve...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyolojinin-tarihcesi-ve-tarihi-gelisimi
  • Mitokondrial Kalıtım

    Eğer nükleus bir kadından alınmış ve o kadının yumurta hücresine aktarılmışsa, klonun vericiye tamamen benzeyeceğini söyleyebiliriz. Ama nükleus başka bir kişiden alınmış örneğin erkekten alınmışsa ve bu nükleus bir kadının yumurta hücresine aktarılmışsa klon nükleus vericisine benzemeyebilir Bunun sebebi nükleus dışında kalıtım materyali içeren organların yani mitokondrinin bulunması, ayrıca bireyin erken gelişiminde yumurta ile taşınan maternal...

    https://www.biyologlar.com/mitokondrial-kalitim
  • Sinekler Hakkında Bilgi

    Önce, yön tayini ve kontrolünde belirleyici rol oynayan organlarını büyük bir titizlikle son bir defa gözden geçirir. Sonra sanki uçuş takımlarının son kontrolünü yaparak uçuşa geçecek pilot gibi, ön tarafındaki denge organlarını ayarlar ve uçuş pozisyonunu alır. Son olarak, antenlerinin ucundaki alıcılar (reseptör) vasıtasıyla, rüzgârın şiddetine ve yönüne göre kalkış açı ve hızını ayarlar ve nihayet havalanır. Bu hazırlıklar çok çok kısa bir...

    https://www.biyologlar.com/sinekler-hakkinda-bilgi
  • Beynin Yapısı ve Anatomisi

    Basit yapılı hayvanların beyni kalınlaşarak kordon biçimini almış tek bir sinir lifinden oluşur. Genel kural olarak, gelişmiş hayvanların beyni basit yapılı hayvanlarınkinden, iri yapılı hayvanların beyni de küçük hayvanlarınkinden daha büyük ve karmaşıktır. Ama beyin büyüklüğünün zekayla hiçbir bağlantısı yoktur. İnsanlarda yetişkinlerin beyninin çocuklarınkinden, erkeklerin beyninin kadınlarınkinden biraz daha büyük olması yalnızca yaş, vücut...

    https://www.biyologlar.com/beynin-yapisi-ve-anatomisi
  • Akrep Türleri

    Akrep (Scorpiones), takımını oluşturan genellikle sıcak ve nemli bölgelerde yaşayan, vücutları sert kitin bir tabaka ile örtülü, kıvrık ve kalkık kuyruğunda zehir iğnesi bulunan eklembacaklılara verilen ad. Taşların altında, duvar yarıklarında, kurumuş ağaç kabukları altında veya yer altında kazdıkları dehlizlerde rastlamak mümkündür. Karlı bölgeler hariç hemen hemen her yerde yaşarlar. Yalnız yaşamayı severler.Boyları 2 cm ile 15 cm arasında...

    https://www.biyologlar.com/akrep-turleri-1
  • Başlıca Plasmidler ve Özellikleri

    Bakterilerde, karakterleri çok değişik olan doğal plasmidler bulunmaktadır. Taşıdıkları özel genlere dayalı olarak bunları 6 grup altında incelemek mümkündür. 1) F plasmidi (fertilite faktörü, F faktörü, seks faktörü) 2) Rezistenslik plasmidleri (R plasmidleri, R faktörleri) 3) Virulens plasmidleri 4) Bakteriyosin plasmidleri 5) Metabolik plasmidler 6) Büyük plasmidler F plasmid (F Faktörü, Seks Faktörü) F faktörü (fertilite faktörü) en iyi E. coli K 12...

    https://www.biyologlar.com/baslica-plasmidler-ve-ozellikleri
  • Büyüme Hormonu

    HGH (HUMAN GROWTH HORMON) BÜYÜME HORMUNU HGH, yada Türkçe karşıtı büyüme hormonu doğal olarak vücudumuzda salgılanan hormonlardan biridir. Fakat yaş ilerledikçe salgı miktarı azalır. Öyle ki 40 ve 50'li yaşlarda oldukça düşen bu hormonun seviyesini yükseltmek insan ömrü ve sağlığı üzerinde inanılmaz sonuçlar vermiştir. Çok sayıda insan şu anda doktor kontrolünde dışarıdan hormon takviyesi almaktadır. Tabi ki sporcularda performans arttırıcı etkisi...

    https://www.biyologlar.com/buyume-hormonu
  • Embriyogenez

    Biyolojinin bütün problemleri arasında en büyüleyici ve en zor olanı embriyogenez yani embriyonun yaratılmasıdır. Embriyogenez; tek hücrenin döllenmiş yumurtanın, hedef aldığı çok hücreli karmaşık organizmaya ulaşırken attığı adımlarla ilgilidir. Bu hedef bütün ince ayrıntılarıyla, gelişme olayının orkestrasyonu üzerine talimatları içeren, DNA'da yazılıdır. Bu harikulade işin nasıl olduğunu henüz anlayamamış olduğumuzu hemen söyleyebilirim, ama en...

    https://www.biyologlar.com/embriyogenez-1
  • Su Kontrolünde Planlayıcı Yaklaşımlar

    Sıvı ve katı atıkların çevreye zararsız hale getirilebilmesi için çeşitli yöntemler geliştirilmiştir. Atıksuların fiziksel, biyolojik ve kimyasal yöntemlerle arıtılması konusunda bazı bilgiler daha önce özetlenmiştir. Bu arıtma işlemlerinin ötesinde, arıtılmış suların kapalı devre olarak tekrar kullanılıp kullanılmayacağı etüd edilmelidir. Bu şekilde, bir yandan arıtılmış atıksuların içerdiği kalan kirlilik unsurlarının alıcı ortamlara bir...

    https://www.biyologlar.com/su-kontrolunde-planlayici-yaklasimlar
  • İnkompatibilite

    Bakteriler, genellikle, aynı tür plasmidin bir veya daha fazla kopyasına sahip olabilmektedirler. Büyük plasmidler 1-2 kopyadan fazla olmamalarına karşın, küçük plasmidler hücrede daha fazla (> 20) sayıda bulunabilmektedirler. Bir arada olabilen ve çoğalabilen bu plasmidler birbirleri ile uyum içinde bulunurlar (kompatibilite). Ancak, bazı plasmidler aynı bakteride bulunamazlar, birbirlerinin üremelerini kısıtlarlar veya eliminasyonlarına neden olurlar...

    https://www.biyologlar.com/inkompatibilite
  • Bitkiler ve Salgın Hastalıklar (epidemiyoloji)

    Hastalıkların bir bitkiden başlayarak diğer bitkilere sirayet etmesi ve giderek bunun bir kesime, bölgeye ve hatta yurt çapında yayılması olayına “epidemi”, bu işlerle uğraşmaya da “epidemiyoloji” denir. Hastalıkların bir bitkiden veya bitkilerden başlayarak diğer bitkilere doğru yayılması, o hastalık etmeninin yayılış şekli ve miktarı bireysel olarak tarımsal işletmeleri ilgilendirdiği gibi, genelde ülke tarımı ve ekonomisi içinde önemli bir konudur....

    https://www.biyologlar.com/bitkiler-ve-salgin-hastaliklar-epidemiyoloji
  • HORMON ÜRETEN BEZLER

    a) Hipofiz Bezi: Beynin tabanında hipotalamusun altında yer alır. İki kısma ayrılır. Hipofiz bezinde üretilen hormonlar ve görevleri 1. Büyüme hormonu, büyüme ve gelişmeyi sağlar. Kemik ve kas dokusunun gelişmesinde etkilidir. Bü­yüme döneminde fazla salgılanması devliğe az algı­lanması cüceliğe sebep olur. 2. Deriye renk verici maddeleri uyaran hormon hipo-fizden salınır. 3. Tiroid bezini uyararak çalışmasını sağlayan hor­monu üretir. 4. Dişilerde...

    https://www.biyologlar.com/hormon-ureten-bezler-1
  • Gen Terapi

    Gen terapisi hastalıklarla mücadele etmek için tıbbın üzerinde çalıştığı yeni bir yöntem. Temelinde, hasta kişinin genlerini, iyileştirici proteinler üretecek şekilde değiştirmek yatıyor. Gen terapisi denilince ilk akla gelen, ölümcül hastalıkları ve çeşitli bedensel sakatlıkları iyileştirmek olduğu halde hastalıklardan korunmak da, gen terapisi ile mümkün olacağı öngörülen hedeflerden biri. Gen terapisi henüz emekleme aşamasında. Halen bir kaç temel...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapi
  • Oksijen ve Canlılar

    En bol bulunan bir element olan oksijen, atmosferimizde fotosentetik canlıların faaliyeti sonucu oluşmaya başlamıştır.Oksijen bütün canlılar için vazgeçilmez bir element olup; hidrojen, karbon, nitrojen ve kükürt ile birlikte organik moleküllerin temel yapısal Atom larını oluşturur. Bunun yanında, aerobik canlıların enerji metabolizmasındaki rolü nedeniyle, oksijen hayati bir öneme sahiptir. Bilinen bütün canlı türleri, organik moleküllerin içindeki şekli ile...

    https://www.biyologlar.com/oksijen-ve-canlilar
  • Genlerin Vücuda Sokulma Yöntemleri ve İlk Gen Terapisi

    Genleri vücuda sokmanın çeşitli yolları vardır: Ex vivo, in vivo ve in situ. Ex vivo gen terapisinde, hastadan alınan hücreler laboratuar ortamında çoğaltılır ve vektör aracılığıyla iyileştirici genler bu hücrelere nakledilir. Daha sonra, başarılı bir şekilde genleri içine almış hücreler seçilir ve çoğaltılır. Son aşamadaysa, çoğaltılan bu hücreler tekrar hastaya verilir. In vivo ve in situ gen terapisindeyse, genleri taşıyan virüsler doğrudan doğruya...

    https://www.biyologlar.com/genlerin-vucuda-sokulma-yontemleri-ve-ilk-gen-terapisi
  • Fitoplankton (Alg) Kültürü

    Fitoplankton (Alg) Kültürü

    Fitoplanktonlar, plankton topluluğunun ototrof bileşenleri ve okyanus, deniz ile tatlı su ekosistemlerinin anahtar faktörlerinden biridir. Fitoplanktonların çoğu çıplak göz ile görülemeyecek kadar küçük türler. Ancak çak sayıda bir araya gelmelerinden dolayı yapılarında bulunan klorofil ile suya yeşil renk verebilirler. Biyosferdeki bitki kütlesinin sadece %0,2’sine karşılık gelen fakat tüm deniz canlılarının direk veya dolaylı olarak besin kaynağı olan...

    https://www.biyologlar.com/fitoplankton-alg-kulturu
3WTURK CMS v8.1