Toplam 259 içerik listeleniyor
-
Ekrana bakma süresi uyku düzenini bozabilir?
Soldan sağa: Salk Enstitüsünden Ludovic Mure ve Satchin Panda belli retinal hücrelerin yapay aydınlatmaya nasıl yanıt verdiğini ortaya çıkardı. Credit: Salk Institute
https://www.biyologlar.com/ekrana-bakma-suresi-uyku-duzenini-bozabilir -
Ekrana bakma süresi uyku düzenini bozabilir?
Soldan sağa: Salk Enstitüsünden Ludovic Mure ve Satchin Panda belli retinal hücrelerin yapay aydınlatmaya nasıl yanıt verdiğini ortaya çıkardı. Credit: Salk Institute
https://www.biyologlar.com/ekrana-bakma-suresi-uyku-duzenini-bozabilir -
Ekrana bakma süresi uyku düzenini bozabilir?
Soldan sağa: Salk Enstitüsünden Ludovic Mure ve Satchin Panda belli retinal hücrelerin yapay aydınlatmaya nasıl yanıt verdiğini ortaya çıkardı. Credit: Salk Institute
https://www.biyologlar.com/ekrana-bakma-suresi-uyku-duzenini-bozabilir -
B hücreleri, T hücrelerini beyne yönlendirir.
Multipl sklerozlu hastaların beyin dokusuna kendiliğinden giden T hücreleri, antijenle deneyimlenen B hücreleri tarafından yönlendirilir.
https://www.biyologlar.com/b-hucreleri-t-hucrelerini-beyne-yonlendirir- -
B hücreleri, T hücrelerini beyne yönlendirir.
Multipl sklerozlu hastaların beyin dokusuna kendiliğinden giden T hücreleri, antijenle deneyimlenen B hücreleri tarafından yönlendirilir.
https://www.biyologlar.com/b-hucreleri-t-hucrelerini-beyne-yonlendirir- -
Çocukların bağışıklık sistemleri COVID’den nasıl kurtulabiliyor
Çocukların, tecrübesiz bağışıklık yanıtı SARS-CoV-2 ‘nin ortadan kaldırılmasında anahtar olarak görülebilir.
https://www.biyologlar.com/cocuklarin-bagisiklik-sistemleri-covidden-nasil-kurtulabiliyor -
Çocukların bağışıklık sistemleri COVID’den nasıl kurtulabiliyor
Çocukların, tecrübesiz bağışıklık yanıtı SARS-CoV-2 ‘nin ortadan kaldırılmasında anahtar olarak görülebilir.
https://www.biyologlar.com/cocuklarin-bagisiklik-sistemleri-covidden-nasil-kurtulabiliyor -
Araştırmacılar, yeme bozukluklarının genetik yapısını keşfediyor.
Bir nöro-psikiyatrik genetik danışman olan Jehannine Austin, yeme bozukluğuna sahip insanların, bu bozuklukların biyolojik kökenlerini anlamalarına yardımcı oluyor.
https://www.biyologlar.com/arastirmacilar-yeme-bozukluklarinin-genetik-yapisini-kesfediyor- -
Araştırmacılar, yeme bozukluklarının genetik yapısını keşfediyor.
Bir nöro-psikiyatrik genetik danışman olan Jehannine Austin, yeme bozukluğuna sahip insanların, bu bozuklukların biyolojik kökenlerini anlamalarına yardımcı oluyor.
https://www.biyologlar.com/arastirmacilar-yeme-bozukluklarinin-genetik-yapisini-kesfediyor- -
Epitel Doku
Epitel dokusu, sıkıca biraraya gelmiş polihedral hücreler ile çok az hücrelerarası maddeden oluşur. Bu hücreler arasındaki bağlantılar güçlüdür. Böylece, oluşan hücresel tabakalar vücudun yüzeyini örter ve boşluklarını döşer. Epitel dokusunun başlıca görevleri: Yüzeyleri örtmek ve döşemek (deri) Emilim (barsaklar) Salgılama (bezlerin epitelyal hücreleri) Duyu algılama (nöroepitel) Kasılma (miyoepitelyal hücreler) Kökeni: Her 3 germ yaprağından...
https://www.biyologlar.com/epitel-doku -
İntiharda Risk Altındakileri Tanımak Önemli
İntihar, dünya genelinde önde gelen ölüm nedenlerinden biri iken, ABD'de ergenlerde üçüncü sıralamada karşımıza çıkıyor. New York State Psikiyatri Enstitüsü intihar araştırmacılarından Dr. Victoria Arango, intihar edenlerde, özellikle beynin gözün üst kısmında yer alan ve kendine zarar verme davranışını engelleyebilen orbital prefrontal kortekste tahribat olduğunu bulduklarını belirtiyor. Araştırmacılara göre, intiharla ölen insanların çocukları da...
https://www.biyologlar.com/intiharda-risk-altindakileri-tanimak-onemli -
Bakteriyofaj Nedir ?
Bakteri yiyen canlı bakterilerin büyümesine engel olan onları eriten ve ancak elektron mikroskopla görülebilen bir ültravirüs. Süzgeçlerden geçen ve kültürden kültüre nakledilmesi mümkün olan bu ultra- virüs bakteri kolonilerinde görülebilen değişiklikler yapabilmekte ve bakteri hücrelerini hiç bir artık bırakmadan eritebilmektedir. bakteriyofajlar ın bilhassa zararlı bakterilerden meydana gelen çeşitli salgınlarda bakterileri yok etmek suretiyle önemli rolleri...
https://www.biyologlar.com/bakteriyofaj-nedir- -
Köpek Hastalıkları
Tüm hayvanlar yaşamları boyunca çeşitli enfeksiyonlara maruz kalırlar.Anneden alınan antikorların etkisi sona erdiğinde enfeksiyonlara karşı zayıf hale gelirler.Enfeksiyona yakalanmadan önce,kendi bağışıklıklarını geliştirmeleri için gerekli olan yeterli miktarda antikoru üretecek B hücrelerine sahip olmaları gerekir.Özellikle köpek üretim merkezleri,barınaklar,pansiyonlar,pet shop ve dog showlar gibi kalabalık çevrelerde bulunan yavrular yüksek risk...
https://www.biyologlar.com/kopek-hastaliklari -
Nematoda
Vücutları silindirik yapıda ve segmentsizdir. Bir kısmı serbest, bir kısmı ile simbiyotik olarak yaşar. MORFOLOJİK VE FİZYOLOJİK ÖZELLİKLERİErişkinlerde; dişiler genellikle erkeklerden daha büyük ve her iki uçları sivridir. Erkeklerin ise ön ucu sivridir. Arka tarafta kutikulanın şemsiye şeklinde genişlemesinden oluşan yapı bursa copulatrix tir. Bazı erkeklerde ise kuyruk kanatları denilen kutikula genişlemeleri yer alır. Vücutları renksiz ve saydam olan...
https://www.biyologlar.com/nematoda -
Biyolojik Mücadele
BİYOLOJİK MÜCADELE NEDİR? Zararlı böceklerin yaptığı zararları durdurmak veya azaltmak için onların doğal düşmanlarını doğada artıracak şekilde yapılan işlemlere denilmektedir. Zararlı böceklerin doğada mevcut doğal düşmanların yardımıyla ekonomik zarar düzeyinin altında tutulması işlemine biyolojik mücadele denmektedir. Biyolojik mücadelede hedef ilaçlı mücadelede olduğu gibi, zararlıları tümüyle yok etmek değildir. Biyolojik mücadelede, zararlı...
https://www.biyologlar.com/biyolojik-mucadele-2 -
Transplantasyon immünolojisi
TRANSPLANTASYON İMMÜNOLOJİSİ VE TARİHÇESİ İmmünoloji İnsan İmmün (Bağışılık) sistemi zararlı olan organizmaları vücuttan uzaklaştırmaktadır. Bu sistem, vücudumuzun yaklaşık iki trilyon hücresini koruyan, antibadi ve sitokinler üreten hareketli askerleridir. Virüs, bakteri ve tümör hücreleri veya transplante edilmiş hücreler gibi yabancı ya da vücuda ait olmayan hücrelerle koordineli bir biçimde hızlıca çok yönlü bir atağa geçmektedir. Her ne...
https://www.biyologlar.com/transplantasyon-immunolojisi -
Dokular ile ilgili Soru Bankası
1-‘’ Hücreleri birbirine sitoplazmik uzantılarla bağlantılı olup sertleşen ara maddesi içerisinde çeşitli iyon ve tuzlar bulunur.’’ Yukarıdaki verilen özellikler hangi dokuya aittir? A) Epitel doku B ) Bağ dokusu C) Kıkırdak dokusu D) Kemik dokusu E) Kas dokusu 2-Alyuvarlar, vücutta sayılarını artırırken aşağıdakilerden hangisi görülmez? A) Kırmızı ilikte hücre çoğalmasının hızlanması B ) Protein sentezinin artması C) Hemoglobin sentezinin artması...
https://www.biyologlar.com/dokular-ile-ilgili-soru-bankasi -
Bir Arının Hikayesi
Hiç merak ettinizmi acaba arılar niçin bal yapar ?.Bir arı yaşamı boyunca ortalama olarak 3 - 4 damla bal üretebilir. Fakat ürettiği bu bal bile kendi besin ihtiyacının çok üzerindedir.Bu ise insanın aklına kocaman bir soru işaretinide beraberinde getirmektedir. Doğadaki tüm canlılar gereğinden fazla besin toplayarak israf yapmaktan kaçınırlar. Fakat arılar tam aksine, bir kovan arı sürüsü için gerekli olan 100 - 150 gram bal yerine litrelerce bal üretirler....
https://www.biyologlar.com/bir-arinin-hikayesi -
Hıv Virüsünün Yapısı (AIDS)
1983 yilinda Galla ve Monagnier AIDS etkeni HIV(Human immunodeficiency virüs)'yi tanimladilar. 1986 yilinda Bati Afrika'da HIV2 adinda bu virüsün yeni bir tipi bulundu. AIDS'in kelime anlami: Edinilmis bagisiklik yetmezligi sendromudur. AIDS'e neden olan HIV retrovirideae grubunun Lentivirineae ailesinde yer alir. HIV disindaki lentiviruslar diger canlilari enfekte ederler. FIV(feline immunodeficiency virüs)kedileri, SIV(simian immunodeficiency virüs) insan olmayan primatlari enfekte eder....
https://www.biyologlar.com/hiv-virusunun-yapisi-aids -
BİTKİLERDE İÇTEN VE DIŞTAN GELEN SİNYALLERE VERİLEN YANITLAR
Bitki yaşamının her evresinde, çevreye duyarlılık ve yanıtlarında koordinasyon vardır. Bitkinin bir kısmından, diğer kısımlarına sinyaller gönderilebilmektedir. Örneğin; bir sürgün ucundaki tepe tomurcuğu birkaç metre uzaklıktaki yanal tomurcukların büyümesini baskı altına alabilir. Bitkiler, zamanı günlük ve yıllık olarak izlemektedirler. Yer çekimini ve ışığın yönünü algılarlar. Bitkinin morfolojisi ve fizyolojisi, çevresindeki değişkenlere göre...
https://www.biyologlar.com/bitkilerde-icten-ve-distan-gelen-sinyallere-verilen-yanitlar -
ANTİSENS TEKNOLOJİLERİ HAKKINDA BİLGİ
Antisens teknolojisi insan, hayvan ve bitkilerdeki hastalıkların daha spesifik tedavisi ve yeni keşifleri için ayrıca, fonksiyonel genomik çalışmalar için çok güçlü silahlardan oluşan uygun tekniklerdir. Antisens teknoloji olarak bilinen yöntemde, antisens RNA moleküllerinin hedef genin RNA mesajına spesifik olarak bağlanarak gen ifadesinin moleküler düzenlenişine engel olunmaktadır. Hastalıkların oluşumunda büyük bir paya sahip olan proteinlerin üretimini durdurmak...
https://www.biyologlar.com/antisens-teknolojileri-hakkinda-bilgi -
Bakteriyofaj Nedir
Bakteriyofaj (bakteri ve Yunanca phagein, ‘yemek’ fiilinden türetme), bakterileri enfekte eden bir virüstür. Terim genelde kısaltılmış hali olan faj olarak kullanılır. Ökaryotları (hayvan, bitki ve mantarları) enfekte eden virüsler gibi fajlarda da büyük bir yapısal ve işlevsel çeşitlilik vardır. Tipik olarak proteinden oluşan bir kabuk ve içinde yer alan genetik malzemeden oluşurlar. Genetik malzeme DNA veya RNA olabilir, ama genelde 5 - 500 kilo baz çifti...
https://www.biyologlar.com/bakteriyofaj-nedir -
Bitki Hormonlarının Sınıflandırılması
Bitki hormonlarına, yapıca benzeyen kimyasal maddeler laboratuvarda sentetik yollarla elde edilmekte ve bunlar bitkiye dıştan uygulandığında bitki hormonu gibi fizyolojik etkiler göstermektedirler. Fakat bunlar, bitkide doğal olarak sentezlenmediğinden ve hormon tanımına girmediğinden büyümeyi düzenleyici maddeler olarak sınıflandırılır. Bitki hormonlarının (fitohormonların) bazı grupları büyümeyi teşvik edici etki gösterirken, bazıları ise engelleyici etki...
https://www.biyologlar.com/bitki-hormonlarinin-siniflandirilmasi -
ARTERLERDEKİ ÖZELLEŞMİŞ DUYSAL YAPILAR
Arterlerde 3 tip özelleşmiş duysal yapı bulunur. Bunlar karotid sinuslar, karotid cisimler ve aortik cisimlerdir. Karotid sinusler: A.carotis communis'in çatallanma yerinin hemen distalinde, internal karotid arter duvarında yerleşik bir baroreseptördür. Bu alanda damarın adventisyası biraz kalındır ve glossofarengeal sinirden zengin duysal sinir sonlanmaları alır. Bu bölgedeki media incedir ve kan basıncı artışında gerginleşir; bu gerginlik sinir sonlanmalarını uyarır....
https://www.biyologlar.com/arterlerdeki-ozellesmis-duysal-yapilar -
Enfeksiyon hastalıklarının ilk kez tanınması, etkenlerinin bulunuşu ve/veya üretilmesi konularında tarihsel sıralamalara örnekler veriniz.
İlk Çaglarda Ilk insanlar, hayatin baslangici, doga, dogal olaylar (yagmur, kar, dolu, simsek, yildirim, gök gürültüsü, zelzele, su taskinlari, vs.), ay, dünya, yildizlar, günes, bulasici hastaliklar ve ölüm gibi kavramlar üzerinde fazlaca durmuslar, içinde bulundugu veya yakin iliskide olduklari toplumlarin törelerine göre bazi izahlar ve yorumlar yapmislar ve bunlara inanmislardir. Çözümleyemedikleri konularda, bunlari, insan veya doga üstü kuvvetlere, ilâhlara, cinlere...
https://www.biyologlar.com/enfeksiyon-hastaliklarinin-ilk-kez-taninmasi-etkenlerinin-bulunusu-veveya-uretilmesi-konularinda-tarihsel-siralamalara-ornekler-veriniz- -
Şeker Hastalığı, Diyabet Neden Kontrol Altında Olmalıdır?
Şeker Hastalığı Nedir? Neden Önemlidir?
https://www.biyologlar.com/seker-hastaligi-diyabet-neden-kontrol-altinda-olmalidir -
VENLER (Kapasitans Damarları)
Ven ve venüller, homolog arter ve arteriyollerinden daha ince duvarlı, daha geniş lümen ve çaplıdır. Venler, arterlerden çoktur. Total kan hacminin %70’i venöz damarlardadır. Duvarları ince ve esneklikleri arterlere göre az olduğundan kesitlerde venler genellikle büzülür, lümeni düzensiz izlenir. Aynı ebattaki, hatta aynı vende bile venlerin yapısı unifom değildir. Duvarlarında 3 tabaka vardır. Muskuler ve elastik tabakalar iyi gelişmemiş olmasına karşın bağ...
https://www.biyologlar.com/venler-kapasitans-damarlari -
İndüklenmiş pluripotent kök hücreler
İnsan iPSC'lerinin hücre akıbetini kontrol etmek için kullanılan geniş bir hücre kültürü ortamı koleksiyonu, takviyeleri, biyoaktif küçük moleküller ve büyüme faktörleri sunuyoruz. Aşağıdaki tablo, insan iPSC'lerini farklı hücre soylarına ayırmak için kullanılan en yaygın şekilde kullanılan protokolleri, ortamları ve karakterizasyon antikorlarını vurgulamaktadır.
https://www.biyologlar.com/pluripotent-ozellik-nedir -
BİYOKİMYA DERSİ ÇALIŞMA SORULARI ( 445 soru )
1) Biyokimyanın tanımı nasıldır? Canlı hücrelerin kimyasal yapı taşlarını ve bunların katıldığı reaksiyonları inceleyen bilim dalı… 2) Biyokimyanın amacı nedir? Canlı hücrelerle ilgili kimyasal olayların moleküler düzeyde tam olarak anlaşılmasını sağlamak 3) Biyokimyanın konuları nelerdir? Hücre bileşenlerinin doğası hakkındaki bilgilerin toplanması Hücre içinde sürekli olarak meydana gelen kimyasal dönüşümlerin incelenmesi 4) Canlı...
https://www.biyologlar.com/biyokimya-dersi-calisma-sorulari-445-soru- -
Bakteriyofajlar Hakkınmda Bilgi
Bakteriyofaj (bakteri ve Yunanca phagein, ‘yemek’ fiilinden türetme), bakterileri enfekte eden bir virüstür. Terim genelde kısaltılmış hali olan faj olarak kullanılır. Ökaryotları (hayvan, bitki ve mantarları) enfekte eden virüsler gibi fajlarda da büyük bir yapısal ve işlevsel çeşitlilik vardır. Tipik olarak proteinden oluşan bir kabuk ve içinde yer alan genetik malzemeden oluşurlar. Genetik malzeme DNA veya RNA olabilir, ama genelde 5 - 500 kilo baz çifti...
https://www.biyologlar.com/bakteriyofajlar-hakkinmda-bilgi -
İnsan vücudunun oluşumundaki organizasyon düzeylerini, hiyerarşik düzeni içinde açıklayınız.
vücudu trilyonlarca hücreden meydana gelmiştir. Hücreler, dokuları oluşturmakta ve dokular ise organları, organlar da sistemleri meydana getirmektedir. Hücrelerin temel yapıları aynı olmakla birlikte şekil ve görev bakımından önemli farklılıkları bulunmaktadır. Hücre, vücudun temel yapı taşıdır. Dokular, hücrelerin bir araya gelerek oluşturdukları yapılardır. Genellikle aynı işi görebilecek biçimde özelleşme göstermektedirler ve hücreler özel yapılar ya...
https://www.biyologlar.com/insan-vucudunun-olusumundaki-organizasyon-duzeylerini-hiyerarsik-duzeni-icinde-aciklayiniz- -
Apoptozis ve kaspazlar
Apoptozis, organizma tarafından düzenlenen enerji bağımlı hücre ölümüdür. Programlı hücre ölümü olarak da adlandırılan bu süreç, doku homeostazının korunmasında kritik bir role sahip olduğu gibi, fetal gelişim ve erişkin dokulardaki pekçok fizyolojik olayda da önemli rollere sahiptir. Apoptozis terimi ilk kez 1972 yılında Kerr ve arkadaşları tarafından kullanılmıştır (1). Kerr, fizyolojik olarak ölen hücrelerin çekirdeklerinde yoğunlaşmış kromatin...
https://www.biyologlar.com/apoptozis-ve-kaspazlar -
Sinir Sistemi Fizyolojisi Refleks ve Reaksiyon süresi
Hücre, doku ve organlarda, çeşitli fonksiyonların sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için, bu yapıların gerek kendi aralarında gerekse çevrelerinden gelen uyaranları değerlendirmeleri gerekmektedir. Sinir sistemi, bir canlının gerek vücudu içinden, gerekse çevresinden gelen uyartıları almaçları ile (Reseptörler) alıp, bu verilere dayanarak çeşitli organlarını (Effektör organlar) harekete geçirmesini sağlayan bir sistemdir. Hayvanlar aleminde sinir sisteminin...
https://www.biyologlar.com/sinir-sistemi-fizyolojisi-refleks-ve-reaksiyon-suresi -
Pia Mater
Beyin yüzeyini sıkıca saran pia mater arachnoidin aksine serebral sulkusların derin kısımlarına kadar sokulur. İnce bir zar olan pia mater sıklıkla iki tabakalı olarak tarif edilir: a- İntima Pia: En içte bulunan membranöz tabakadır. Sıkı bir ağ halinde düzenlenmiş retiküler ve elastik liflerden meydana gelmiştir. Çok sayıda astrosit ayakları pia matere yapışmıştır. Glia elemanları ile bir arada olduklarından pia-glial zar adını alır. Hemen altındaki sinir...
https://www.biyologlar.com/pia-mater -
Bir pakette 20 sigara olması tesadüf değil!
Tütünün sigara şeklinde içimi, nikotini beyindeki reseptörlere hızlı ulaştırıyor bu nedenle de sigara bağımlılığı kolay başlıyor. Uzmanlar, bağımlılığın tedavisinin başlamaya oranla daha zor olduğunu ifade ederken, bir pakette 20 sigara olmasının ise tesadüf olmadığını belirtiyor. Kişinin sigaradan tekrar haz alabilmesi için belirli bir zaman geçmesi gerekiyor. Merak edilen soru: Nikotin reseptörlerinin tekrar duyarlı hale gelmesi için ne kadar zaman...
https://www.biyologlar.com/bir-pakette-20-sigara-olmasi-tesaduf-degil -
İnfeksiyonun Mekanizması
Doğada çok yaygın olarak bulunan mikroorganizmalardan ancak çok az bir bölümü insan ve hayvanlar için hastalık yapıcı niteliktedirler (patojenik mikroorganizmalar). Geri kalan büyük bir bölümü ise infeksiyon veya hastalık oluşturamamaktadırlar (apatojenik mikroorganizmalar). Ancak, genellikle hastalık oluşturmadığı bilinen bazı etkenler de, fazla stres nedeniyle konakçının direncinin kırıldığı hallerde veya bazı özel durumlarda, (immun yetmezlik...
https://www.biyologlar.com/infeksiyonun-mekanizmasi -
Evrime bir kanıt: Reseptör G-Proteinleri
Bu yazımızda, 2011 yılında bir proje olarak tamamlanmış reseptör G-Proteinleri projesinden bahsedeceğiz. Bu proje evrimsel bir kanıt olarak sunulmaktadır. Bir çoğumuzun yeni duyduğu bu terimi aslında birçok canlı türü hücrelerini dış katmanlardan koruyan hücre zarlarında milyonlarca yıldır kulanmaktadırlar. Birçok üniversiteden bilim adamlarının ortak yürüttüğü 100 canlı türünde yapılan çalışmada hücre zarların da yer alan reseptör G-Proteinlerinin...
https://www.biyologlar.com/evrime-bir-kanit-reseptor-g-proteinleri -
Tad Tomurcukları
Tad duyusundan sorumlu olan tad tomurcukları sirkumvallat, foliate ve fungiform papillaların epiteli içerisinde ve bunların arasındaki yüzey epiteli içerisinde yerleşmişlerdir. Aynı zamanda damak (palate) ve epiglottiste de (küçük dil) birkaç tad tomurcuğu bulunmaktadır. Kesitlerde, düşük büyütmede koyu boyanan epitel içerisinde, soluk, fıçı şekilli cisimcikler olarak görülür. Tad tomucuğunun apeksinde epitel yüzeyine açılan küçük bir tad poru bulunmaktadır....
https://www.biyologlar.com/tad-tomurcuklari -
Virusların Morfolojik ve Kimyasal Özellikleri
İnsan ve hayvanlarda infeksiyon ve/veya hastalık oluşturan viruslar (genel bir terim olarak, hayvan virusları) morfolojik özellikleri yönünden fazla çeşitlilik göstermemekle beraber, elektron mikroskopik muayenelerde olgun viruslarda bazı farklı formlar gözlemlenmiştir. Normal ışık mikroskopları ile görülebilen (1000 x veya 1500 x büyütmeli) Poxviridae familyası virusları hariç tutulursa, diğer virusların morfolojik karakterleri (olgun virus partiküllerinin genel...
https://www.biyologlar.com/viruslarin-morfolojik-ve-kimyasal-ozellikleri -
Midenin Epitelyal Hücreleri
1-Yüzey prizmatik hücreler: Mide tek tip uzun, prizmatik hücrelerden meydana gelmiş epiteli ile diğer sindirim yolları bölgelerinden ayırt edilir. Mide epiteli kardiada özefagusun stratifiye yassı epiteline bitişik ve keskin şekilde başlar ve pilorusta barsak epiteli ile devam eder. Prizmatik hücreler koruyucu görevinin yanısıra çözünmez yapıdaki musini de salgılarlar, salgılanan nötral mukopolisakkarit materyal, içerdiği bikarbonat ve potasyum konsantrasyonuyla...
https://www.biyologlar.com/midenin-epitelyal-hucreleri -
Bakterilerin Biyoteknolojide Kullanım Alanları
Son on yılda biyokimya, moleküler biyoloji ve bakteriyolojideki ilerlemeler, bakterilerin antikanser ajan olarak kullanımının yanı sıra, antikanser ilaçların verilmesinde kemoterapiye duyarlı ajan ve gen tedavisi için vektör olarak kullanımına kadar kullanışlı bir çok yönlerini ortaya koymuştur.
https://www.biyologlar.com/bakterilerin-biyoteknolojide-kullanim-alanlari -
Mutasyon Örnekleri Nelerdir
1) Kılsız Köpekler Köpeklerde kıllar üzerinde etkili FOXI3 isimli bir gen bulunur. Science dergisinin Eylül 2008 sayısında yayınlanan bir makaleye göre (bkz: kaynaklar), kromozom 17 üzerinde bulunan bu gende meydana gelen 7 ekleme tipi mutasyon sonucunda eskiden kıllara sahip olan köpekler kıllarını dökmektedirler. FOX genlerinin memelilerde genel olarak embriyonik gelişimi kontrol ettiği bilinmektedir. 2) Atlardaki overo Geni Atlarda eşey hücrelerinin çalışmasından...
https://www.biyologlar.com/mutasyon-ornekleri-nelerdir -
PANKREASIN HİSTOLOJİK YAPISI
Büyük, yassı bir organ olan pankreas duedonumun konkavitesi içerisinde yerleşmiştir. Posterior abdominal duvar peritonu arkasında sola doğru dalağın hilumuna ulaşacak şekilde uzanır
https://www.biyologlar.com/pankreasin-histolojik-yapisi -
Aminoglikozidler
Duyarlı organizmalara karşı konsantrasyona bağlı bakterisidal aktivite gösterirler.Bazısı P.aeriginosa ve diğer Gr(-) basillere,bazısı Mycobakterilere etkilidir.Paramomisin kolonun protozea enfeksiyonlarında,Spektinomisin N.gonorhae tedavisinde kullanılmıştır.Aerob Gr(-) basil ve Gr(+) koklara etkisi Penisilinler veya Sefalosporinlerle additif veya sinerjistik olabilir.Rezistans az düzeydedir ve tedavi sırasında ortaya çıkışı nadirdir. Nefrotoksisite,ototoksisite ve...
https://www.biyologlar.com/aminoglikozidler -
Kurbağaların Özellikleri
Amphibia iki taraflı yaşayışı olanlar anlamına gelir [amphi: İki taraflı, bios: yaşam, hayat]. Derileri çıplaktır ve nemli kalması için bol salgı bezi içerir. Gelişmeleri genel olarak metamorfoz iledir. Erginlerin ekserisi etçildir. Kuraklık ve tuzluluğa tahammülleri yoktur. Bu sınıfın kapsamına, birbirinden oldukça farklı görünümde olan ve günümüzde yaşayan 3 tip hayvan dahildir: Bunlar: Kuyruksuz Kurbağalar (Anura= Salientia), Kuyruklu Kurbağalar...
https://www.biyologlar.com/kurbagalarin-ozellikleri -
Sertoli Hücreleri
Sertoli’nin destek (Sustentakular) hücreleri sayıca azdır ve tübül boyunca düzgün aralıklarla yerleşim gösterirler. Uzun, prizmatik şekilli bu hücreler bazal lamina üzerine oturmuştur. Bazal laminadan seminiferöz tübül lümenine uzanır ve gelişmekte olan spermatogenik hücrelere kriptalar sağladığı için düzensiz apikal ve lateral hücre membranlarına sahiptirler. Ökromatik Sertoli hücre çekirdeği 7-9 nm kalınlığında filamentöz bir kılıfla çevrilmiştir ve...
https://www.biyologlar.com/sertoli-hucreleri -
PARATİROİD BEZLERİ
İnsanlarda genellikle iki çift (4 adet) paratiroid bezi bulunur fakat sıklıkla bunlara yardımcı bezlere de rastlanır. Küçük, kahverengimsi ve oval cisimcikler şeklinde olan paratiroid bezleri tiroid bezine yakın yerleşim gösterir. Üst paratiroidler tiroidin posterior yüzünde lobların üst ve alt kutupları arasında, orta kısımda yer alır. Alt paratiroidler ise tiroid loblarının alt kutuplarına yakın bulunurlar. Paratiroid bezleri faringeal ceplerin (kesecikler)...
https://www.biyologlar.com/paratiroid-bezleri -
Mikrobiyolojinin Tarihçesi ve tarihi gelişimi
Ilk Çaglarda Ilk insanlar, hayatin baslangici, doga, dogal olaylar (yagmur, kar, dolu, simsek, yildirim, gök gürültüsü, zelzele, su taskinlari, vs.), ay, dünya, yildizlar, günes, bulasici hastaliklar ve ölüm gibi kavramlar üzerinde fazlaca durmuslar, içinde bulundugu veya yakin iliskide olduklari toplumlarin törelerine göre bazi izahlar ve yorumlar yapmislar ve bunlara inanmislardir. Çözümleyemedikleri konularda, bunlari, insan veya doga üstü kuvvetlere, ilâhlara, cinlere ve...
https://www.biyologlar.com/mikrobiyolojinin-tarihcesi-ve-tarihi-gelisimi -
Başlıca Plasmidler ve Özellikleri
Bakterilerde, karakterleri çok değişik olan doğal plasmidler bulunmaktadır. Taşıdıkları özel genlere dayalı olarak bunları 6 grup altında incelemek mümkündür. 1) F plasmidi (fertilite faktörü, F faktörü, seks faktörü) 2) Rezistenslik plasmidleri (R plasmidleri, R faktörleri) 3) Virulens plasmidleri 4) Bakteriyosin plasmidleri 5) Metabolik plasmidler 6) Büyük plasmidler F plasmid (F Faktörü, Seks Faktörü) F faktörü (fertilite faktörü) en iyi E. coli K 12...
https://www.biyologlar.com/baslica-plasmidler-ve-ozellikleri -
TRANSPLANTASYON ve İMMÜN YANIT
MHC gen bölgesi 6. kromozom (6p21.31) üzerinde yerleşmiş olup, yaklaşık olarak 4 Mbp lik bir yer kaplar. En uzun haplotype (110-160 kb) DR53 grup haplotiplerdir. Jan Klein 1977 yılında Sınıf I, II ve III olmak üzere ilk tanımlamayı yapmıştır. Günümüzde HLA sınıf III’ e ait olan bölgenin telomerik ucundaki 0.3 Mbp kısmın sınıf IV bölgesi olarak isimlendirilmesi önerilmektedir. Klasik HLA antijenleri sınıf I geni icindeki HLA-A, -B, -C bölgesinde ve Sınıf II...
https://www.biyologlar.com/transplantasyon-ve-immun-yanit