Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 4994 içerik listeleniyor

  • DNA Onarımı ve Polimorfizm

    DNA onarımında görev alan OGG1, ERCC1, XRCC1, XRCC2, XRCC3, XPC, XPD, XPF, BRCA2, MRE11, NBS1, Ku70/80, LIG4, RAD…vb. genlerin polimorfizmleri, proteinlerin işlevini ve bireylerin hasarlı DNA’yı onarma kapasitesini değiştirebilmektedir. Eksik onarım kapasitesi de genetik kararsızlığa ve dolayısıyla kanser oluşumuna neden olabilmektedir69. Ancak, DNA onarım genlerindeki polimorfizmler tek başlarına kanser risk çeşitliliğini açıklamak için yeterli değildir. Kanserle...

    https://www.biyologlar.com/dna-onarimi-ve-polimorfizm
  • Biotop Tipleri

    Eğer denize dökülen büyük bir akarsuyun (Örneğin, Büyük Menderes gibi) kenarında durarak, çamurla karışık ve adeta sapsarı görünümdeki suyun, yavaş yavaş denize akışına bakıp, bu suyun yüksek dağ ve ormanlardan veya bunların yaylalarındaki çayırlardan doğarak, yer yer köpüren, coşan ve çağlayan şelaleler meydana getiren billur gibi şeffaf ve tertemiz birçok suların birleşiminden türediğini düşünebilmek gerçekten zordur, işte, bu iki kutup...

    https://www.biyologlar.com/biotop-tipleri
  • ORGANIK TARIMDA BİYOLOJİK MÜCADELE

    Kültür alanlarındaki zararlıları baskı altına alarak, onları ekonomik zarar seviyesinin altında tutmak için doğal düsmanlardan yararlanılarak gerçeklestirilen zirai mücadele faliyetine biyolojik mücadele denmektedir. Doğada mevcut olan ve kültür bitkilerinde zarar yapan zararlı, hastalık etmenleri ve yabancı otlara karsı, onların doğal üsmanlarının kullanılması veya daha etkili hale getirilmesi için alınan edbirler bütünüdür. Biyolojik mücadele etmenleri; ...

    https://www.biyologlar.com/organik-tarimda-biyolojik-mucadele
  • Sudan Karaya Geçişte Canlıların Geliştirdiği Özellikle

    udan karaya geçiş, geniş bir yelpazede düşünecek olursak, ne gibi özelliklerin geliştirilmesine ve ortaya çıkmasına neden olmuştur? Evrim süreci içerisinde sudan karaya geçiş, canlıların dış yapılarında ve fizyolojilerinde birçok yeni mekanizmanın geliştirilmesini gerekli hale getirmiştir. Acanthostegy ve Ichthyostegy’nin iskelet karşılaştırılması İskelet Sistemi Öncelikle canlı, karada vücut ağırlığını suyun kaldırma kuvveti olmaksızın...

    https://www.biyologlar.com/sudan-karaya-geciste-canlilarin-gelistirdigi-ozellikle
  • Apoptozis ve Polimorfizm

    Programlı hücre ölümü olan “apoptozis”,hem hücresel homeostazisin devamlılığı hem de hücre çoğalması ve farklılaşmasında çok önemli olan hücre eliminasyonu için gerekli fizyolojik bir işlemdir. Apoptozis, nekrozis, otofaji, anoikis ve mitotik katastrof gibi programlı veya indüklenen hücre ölümleri tanımlanmış olmasına rağmen, içlerinde sistematik olarak en çok ve en iyi çalışılanı, apoptozisin moleküler işlergesi olmuştur. Apoptozis, genetik...

    https://www.biyologlar.com/apoptozis-ve-polimorfizm
  • Balıkların Evrimi

    Omurgalı hayvanların ve balıkların evrimiyle ilgili ilk önemli sonuçlara ulaşmış olsak ta hala birçok yönüyle bilim adamları tarafından yeterli derecede anlaşılamamıştır. İlk omurgalı hayvanların 550 milyon yıl önce ortaya çıktığı genel olarak kabul edilmiştir. Çok uzaktan atamız olan bu hayvanlar bugün bildiğimiz kadarıyla balıklara göre son derece farklıydı. Çenesiz balıklar anlamına gelen ‘Agnatha’ diye isimlendirildiler. Bugün yaşayan ve hala...

    https://www.biyologlar.com/baliklarin-evrimi
  • Bellek Kaybı ve Önlemleri

    Uzmanlar bellek kaybını yavaşlatmak ve en düşük düzeyde tutabilmek için bizim alabileceğimiz bazı önlemler olduğunu müjdeliyorlar. Beyin hücrelerinin azalması, yaşlılığın kaçınılmaz sonucudur. Fakat bazı besinlerin yardımıyla beyin hücrelerinin ölümü geciktirilebileceğini artık tıp uzmanları da kabul ediyorlar. Doğru takviyelerle yaşa bağlı bellek kaybını ve zamanla Alzheimer hastalığına yakalanma tehlikesini ortadan kaldırmak mümkün diyor uzmanlar....

    https://www.biyologlar.com/bellek-kaybi-ve-onlemleri
  • Çikolata

    Çikolata; özellikle çocukların yoğun ilgisini çekmekle birlikte, tüm yaş grupları tarafından beğeni ile tüketilen bir gıda maddesidir. Özellikle kan şekerimiz düştüğünde yani acıktığımızda, hızla kana karışır ve emilir. Ancak hemen ardından negatif feed-back etki ile ilkinden daha fazla acıktığımızı hissederiz. Açlıkta, özellikle kilo muhafaza problemi olanlarda tercih edilmemelidir. Bunun yerine kana daha yavaş karışan meyveler ya da kurutulmuş...

    https://www.biyologlar.com/cikolata
  • Aterom Nedir

    Aterom, atardamarların duvarlarında oluşan anormal yangısal (enflamatuvar) makrofaj akyuvar birikmesidir. Bu anatomik bozukluklar (lezyonlar) çocukluğun geç döneminde, yaklaşık 10 yaşından önce gelişmeye başlar ve zamanla iyice gelişir. Cerrahi müdahale ile, örneğin baypas ameliyatıyla atardamar yerine yerleştirilmiş toplardamarlar hariç, toplardamarlarda aterom gelişmez. Bu birikimler arter tüpünün endotel tabakası ile düz kas tabakası arasında olur. Patologlar,...

    https://www.biyologlar.com/aterom-nedir
  • Mutasyon Çeşitleri

    Fenotipik olarak kolayca görünebilen özellikler meydana getirirler. Belki gözle görülemezler ama, doku ve kanın incelenmesiyle ortaya çıkarılabilirler. Eğer bu tip bir mutasyon dominant ise birinci dölde görülebilir. İnsan mutasyonlarının oranı üzerindeki çalışmaların çoğu dominant görünebilir mutasyonlara dayanmaktadır. Bunların biri “chondrodystrophic cücelik”tir. Kol, bacak ve yapılarının kısalığıyla tanınırlar. Babası ve anası sağlam olan bir...

    https://www.biyologlar.com/mutasyon-cesitleri
  • SERA GAZLARININ DÜNYA ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

    Dünya'nın atmosfere yakın yüzeyinin ortalama sıcaklığı 20. yüzyılda 0.6 (± 0.2)°C artmıştır. İklim değişimi üzerindeki yaygın bilimsel görüş, "son 50 yılda sıcaklık artışının insan hayatı üzerinde farkedilebilir etkiler oluşturduğu" yönündedir.. Küresel ısınmaya, atmosferde artan sera gazlarının neden olduğu düşünülmektedir. Karbondioksit, su buharı, metan gibi bazı gazların, güneşten gelen radyasyonun bir yandan dış uzaya yansımasını...

    https://www.biyologlar.com/sera-gazlarinin-dunya-uzerindeki-etkisi
  • DNA’nın Kendini Eşlemesi

    DNA’nın Kendini Eşlemesi

    Kalıtsal karakterleri DNA’nın oğul döllere aktarılabilmesi için kendini eşlemesi gerekir. Bu da kromozom sayısına sabit tutan mitoz bölünme gerçekleşir.Yani DNA molekülü hücre bölünmesinden önce hem miktar olarak hem de nükleotit sayısı olarak iki katına çıkar.Hücre bölüneceği zaman DNA interfaz da kendini eşler. - DNA’nın kendini eşlemesi sırasında, iki zinciri bir ara da tutan hidrojen bağları bir fermuar gibi açılır. Bu ayrılma ile zincirdeki...

    https://www.biyologlar.com/dnanin-kendini-eslemesi
  • Venüs Bitkisi

    En az hayvanlar kadar iyi “avlanan” bitkiler de vardır. Bunlardan “Venüs” isimli bitki üzerinde dolaşan böcekleri yakalar ve bunlarla beslenir. Bu bitkinin avlanma sistemi şöyle çalışır: Bitkiler etrafından gezerek kendine yiyecek arayan bir sinek, birden bire oldukça cazip bir bitki ile, yani Venüs’le karşılaşır. Bir çanağı kavramış ellere benzeyen bitkiyi cazip kılan şey, yapraklarının dikkat çekici kırmızı rengi ve daha da önemlisi, bu yaprakların...

    https://www.biyologlar.com/venus-bitkisi
  • İLGİNÇ BİTKİLER

    Arum zambağı Arum zambağı döllenmeye hazır hale gelince keskin kokulu bir amonyak gazı (NH3) yaymaya başlar. Çiçeğin son derece ilginç bir yapısı vardır. Polenlerinin bulunduğu bölüm beyaz yapraklı yapının içinde dip taraftadır ve dışarıdan görünmez. Bu yüzden sadece koku yaymak böceklerin dikkatini çekmek için yeterli değildir. Polenler döllenmeye hazır olduğunda zambak saldığı kokuyla birlikte çiçeğinin dışta kalan bölümünü de ısıtır. İşte...

    https://www.biyologlar.com/ilginc-bitkiler
  • Başlıca Sera gazları

    Doğal sera gazları (su buharı (H2O), CO2, CH4, N2O ve ozon (O3)) ile endüstriyel üretim sonucunda ortaya çıkan florlu bileşikler, atmosferdeki sera etkisini düzenleyen temel maddelerdir.UNFCCC Sözleşmesi, 1987 tarihli Birleşmiş Milletler Ozon Tabakasının Korunması Sözleşmesi Montreal Protokolü ile kontrol altına alınamayan bütün sera gazlarını içermektedir. Buna karşılık Kyoto Protokolü'nde 6 adet sera gazı kontrol altına alınmaya çalışılmaktadır. * Karbon...

    https://www.biyologlar.com/baslica-sera-gazlari
  • Türkiye’deki Başlıca Ekosistemler

    Çok genel hatları ile Türkiye’de bulunan başlıca ekosistemler; ormanlar, otlaklar (çayır ve meralar), sulakalanlar, kıyılar ve denizler, dağlar olarak beş başlık altında incelenebilir. Ancak hemen fark edileceği gibi bu ana başlıklar birkaç tane alt başlık içermektedir. Örneğin otlak ekosistemleri, kıyı bölgelerindeki nemli çayırlardan başlayarak, yayla olarak bildiğimiz yüksek dağ çayırlarına (alpin kuşak çayırları) varıncaya kadar her yükseltideki...

    https://www.biyologlar.com/turkiyedeki-baslica-ekosistemler
  • KALITIM

    Genetik : Ana babalar ve oğul döller arasındaki benzerlik ve farklılıkları açıklayan ,bunların nesilden nesile nasıl geçtiğini açıklayan biyoloji dalıdır. Gen : Bir özelliği kontrol eden ve yavru döle aktarılmasını sağlayan kalıtsal birime gen denir.Gen üzerinde yaklaşık 1500 nükleotid bulunan belirli uzunlukta bir DNA parçasıdır ve kromozom üzerinde yer alır.Genlerin işleyişi çevre şartlarına göre değişebilir. Genotip : Bir canlının sahip olduğu...

    https://www.biyologlar.com/kalitim
  • BİTKİLERDE STRES

    Stres (baskı) faktörleri, bitkileri yaşamlarının herhangi bir döneminde ortaya çıkarak etkileyen ancak değişik tepkilerin alınmasına yol açabilen diğer bir deyişle özellikleri birbirine benzemeyen bitkileri değişik olarak etkileyen çevresel etmenlerdir. Doğadaki çok çeşitli biyotik ve abiyotik çevre etmenleri bitkilerde strese neden olurlar. Biyotik ve abiyotik stres etmenlerinin etkisi altında bitkilerde ortaya çıkan değişimler de stres olarak tanımlanır. Stres,...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-stres
  • Ülkemiz İçsularına Sonradan Giren İstilacı Türlerin Mevcut Durumu

    Ülkemiz İçsularına Sonradan Giren İstilacı Türlerin Mevcut Durumu, İçsu Balıkçılığına ve Biyolojik Çeşitliliğe Etkilerinin Değerlendirilmesi Giriş İçsu balıklarının aşılanması ve taşınmasının özellikle ılıman iklime sahip ülkelerde oldukça eski ve uzun bir hikayesi vardır ve halen günümüzde de devam eden yaygın bir uygulamadır. Çeşitli amaçlar doğrultusunda gerçekleştirilen bu işlemin başlıca sebepleri arasında, sportif balık stoklaması,...

    https://www.biyologlar.com/ulkemiz-icsularina-sonradan-giren-istilaci-turlerin-mevcut-durumu
  • Vertebral Yaralanmalar, Vertebral Nedir

    Vertebral kolon 33 vertebranın kafa tabanından koksikse kadar birbiri üzerine sıralanması ile oluşur. Vertebralar birbirine kuvvetli bağlarla bağlıdır. Bu bağlar bir vertebranın bir diğeri üzerine kay­masını önler, ancak komşu vertebralar arasında çok küçük eğilim­lere izin verir. Vücudun merkezi desteği olan vertebralar, servikal (7), torasik (12), lumber (5), sakrum (5), koksiks (3-4) olmak üzere beş bölü­me ayrılır. Vertebralarm arkasında bir tünel...

    https://www.biyologlar.com/vertebral-yaralanmalar-vertebral-nedir
  • EKSİK BASKINLIK(YARI DOMİNANTLIK=YARI BAŞATLIK)

    Eşit kuvvete sahip iki gen çaprazlaştırıldığında meydana gelen döl ana-babanın birinin özelliğini göstermez,ikisinin arasında bir özellik gösterir. Canlının fenotipinde kendini belirli etme eşitdir.Eksik baskınlıkta fenotip ayrışım oranı F2’de 1:2:1 ‘dir.F1’de tümü ara renkde olur.Eksik baskınlık ,insanların kan grublarında ,akşam sefası bitkisinde ,Endülüs tavuğunda at,sığır ve benzeri hayvanlarda görülür. Örnek : KK X kk F1 : Kk (Ne beyaz nede...

    https://www.biyologlar.com/eksik-baskinlikyari-dominantlikyari-basatlik
  • Dünyanın En İlginç 10 Meyvesi

    1- Rambutan Yaratık görünümlü bu meyve, dünyada yalnızca tropikal iklime sahip bölgelerde yetişiyor. Oldukça tatlı ve lezzetli olan Rambutan, dış kabuğu kızardığında yemeye hazır hale geliyor. 2- Goya (Bitter Melon) Bitter Melon salatalığa benzerliği ile dikkat çeken bir meyve olup, üzüm gibi bir asma üzerinde yetişir. Genellikle olgunlaşmadan hemen önce toplanır ve taze ya da pişirilerek tüketilir. 3- Durian Eskimiş çorabı andıran kokusuyla, dünyanın...

    https://www.biyologlar.com/dunyanin-en-ilginc-10-meyvesi
  • SENTROZOM

    İkel bitkilerde ve hayvan hücrelerinin büyük bir kısmında bulunur, interfazda kural olarak çekirdeğin yanındadır. Üç ile beş milimikron uzunluğunda, birbirine dik, ER ve ribozom taşımayan, ortası saydam; çevresi her biri 9 mikrotubulus tripletinden oluşmuş iki silindir halinde görülür. Sayıları çoğunluk iki tanedir (Dip-losoma); bazı hücrelerde çok sayıda olabilir. Sentriyoluma, etrafındaki sentroplazma ile birlikte "C e n t r o s o m a" denir. Bölünme...

    https://www.biyologlar.com/sentrozom
  • ANNE KARNINDA BİR YOLCULUK

    İnsan hayata, karanlık bir mekânda biri diğerinden farklı üç embriyolojik aşama ile başlar. Bugün tıp fakültelerinde ders kitabı olarak okutulan bütün embriyoloji kitaplarında bu konu en temel bilgiler arasında yer alır PREEMBRİYONİK AŞAMABu aşamada zigot bölünerek çoğalır, bir hücre kitlesi haline geldikten sonra kendini rahim duvarına gömer. Hücreler çoğalmaya devam ederken 3 tabaka halinde organize olurlar. EMBRİYONİK AŞAMAİkinci aşama toplam 5,5 hafta...

    https://www.biyologlar.com/anne-karninda-bir-yolculuk
  • İSKELET ve KAS SİSTEMLERİ

    İSKELET SİSTEMLERİ Organizmaların vücuduna desteklik yaparak kendilerine özgü şekillerinin oluşmasını sağlayan yapılara destekleyici yapılar denir. * A. İSKELET ÇEŞİTLERİ Hayvanların çoğunda, vücuda destek olan, koruyan ve kaslara bağlanarak hareketi sağlayan iskelet sistemi bulunur. Hayvanlarda görülen iskelet dış ve iç iskelet olmak üzere iki tiptir. * 1. Dış İskelet Dış iskelet özel hücreler tarafından dışarıya salgılanan organik ve inorganik...

    https://www.biyologlar.com/iskelet-ve-kas-sistemleri
  • KROMOZOMLARDA AYRILMAMA OLAYI

    KROMOZOMLARDA AYRILMAMA OLAYI

    Drosophilada X sayısı eşeyi tayin eder.Tek X erkek,iki X dişidir.İki X yanında Y bulunsun veya bulunmasın dişidir.Tek X yanında Y bulunsun veya bulunmasın erkektir.

    https://www.biyologlar.com/kromozomlarda-ayrilmama-olayi
  • Cehennemden gelen mikro organizma

    BİYOTEK® ARAŞTIRMA Floridalılar uyarıldı : onun bulunduğu suyu içmeyin, onun bulunduğu suya girmeyin, onun bulunduğu suda balık tutmayın. ABD ekonomisine milyarlarca dolar zarar verdi. Dokuz yılda milyonlarca balık öldürdü, şimdi ise insanlara saldırıyor! ABD medyası tarafından mercek altına alınan bu mikroorganizmanın Akdeniz’e bulaşması bir an meselesi. Pfiesteria piscicida konusunda Türkiye’de bilinen hiçbir çalışma veya hazırlık yok ama tehdit son...

    https://www.biyologlar.com/cehennemden-gelen-mikro-organizma
  • GELİŞEN BİR BİYO-SEKTÖR PROTEİN PAZARI VE BİYO-YATIRIM OLANAKLARI

    İnsan gibi ağzında kesici ve delici dişler taşıyan canlıların asla vazgeçemeyeceği bir ihtiyaçtır protein. Bu makalede Türkiye'deki protein ihtiyacını ve pazarını inceleyeceğiz. Pazardaki boşluklara, yerli üreticilerin durumlarına ve Türkiye'deki devasa protein ihtiyacının özellikle ufak ve yeni girişimciler için yarattığı ticari fırsatlara dikkat çekeceğiz. Makalenin amacı yerli girişimcilere protein işine girebilmeleri için başlangıç noktalarını...

    https://www.biyologlar.com/gelisen-bir-biyo-sektor-protein-pazari-ve-biyo-yatirim-olanaklari
  • Tarım Ürünlerinde Kalıntı Problemi

    Besin maddelerinin üretim, tüketim ve depolanmaları sırasında; besin değerini bozan ve tahrip eden hastalık ve zararlıları, yabancıotları, mikroorganizmaları yok etmek için kullanılan kimyasal maddelere tarım ilaçları (pestisit) denir. Pestisit terimi; insektisitler ve akarisitleri, insekt ve akarların repellentlerini, fungisitleri, herbisitleri, nematositleri, rodentisitleri, maluskusitleri, kuş ve vahşi hayvan repellentlerini, bakterisitleri, defoliantları ve bitki...

    https://www.biyologlar.com/tarim-urunlerinde-kalinti-problemi
  • Doku Mühendisliği

    Doku Mühendisliği

    Doku mühendisliği son yıllarda Estetik Plastik ve rekonstrüktif Cerrahi alanında önemli bir uğraş konusu haline gelmiştir.

    https://www.biyologlar.com/doku-muhendisligi
  • Pestisitlerin İnsan Ve Çevre Üzerine Etkileri

    Pestisit deyimi, insektisit (böcek öldürücü), herbisit (yabani ot öldürücü), fungusit (küf öldürücü), rodentisit (kemirgen öldürücü) vb. şeklinde sınıflandırılan kimyasal maddelerin tümünü kapsamaktadır. Pestisitler, etkili maddelerinin kökenlerine göre de gruplara ayrılabilir: 1. İnorganik maddeler 2. Doğal organik maddeler a) Bitkisel maddeler b) Petrol yağları vb. 3. Sentetik organik maddeler a) Klorlu hidrokarbonlar b) Organik fosforlular c) Diğer...

    https://www.biyologlar.com/pestisitlerin-insan-ve-cevre-uzerine-etkileri-1
  • Biyolojik Mücadele Yöntemleri

    Biyolojik Mücadele Yöntemleri

    Tabiatta bulunan zararlı böceklerin tür itibariyle adet olarak miktarı çok azdır. Böceklerin, akarların, nematodların vs.'nin büyük bir kısmı zararsızdır.

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-mucadele-yontemleri
  • VARYASYON VE MODİFİKASYON

    A-Kalıtsal varyasyon : Canlılarda genler tarafından saptanan ve döllere aktarılan kalıtsal değişikliklerdir. Varyasyon; mutasyon, rekombinasyon(Canlıda mevcut bulunan genlerin biri anadan diğeri babadan gelir çeşitlilik artar) , krosingover(Anada ve babada olmayan özellikler ortaya çıkar) ve konjugasyonla olur . B-Modifikasyon (Çevresel Varyasyon ): Canlılarda çevrenin etkisi ile oluşan ve kalıtsal olmayan farklılıklardır.Besin ,sıcaklık ışık nemve mekanik gibi...

    https://www.biyologlar.com/varyasyon-ve-modifikasyon
  • Organik Tarımda Kullanılan Bitki Koruma Yöntemleri

    Günümüzde 120 ülkede organik tarım uygulanmakta olup, her geçen günde artmaktadır. 2006 yılında dünyada 40 milyar dolarlık bir pazar haline gelmiştir. Organik tarım, kimyasal girdilerin kullanılmadığı, üretimden tüketime kadar her aşaması kontrollü ve sertifikalı tarımsal üretimdir. İnsanoğlunun geleneksel tarımda yoğun şekilde gübre ve pestisit kullanımı sonucunda, doğa dengesinde bozulmalar meydana gelmiştir. Bu aşamada bozulan dengenin yeniden...

    https://www.biyologlar.com/organik-tarimda-kullanilan-bitki-koruma-yontemleri
  • POPULASYON GENETİĞİ

    Bir populasyondaki erkek ve dişi gametler o populasyonun gen kaynağıdır. Hardy weingberg prensibi :  Populasyon dengede kaldığı sürece hardy weingberg prensibi geçerlidir. P + q =1 p=Baskın gen frekansı q=Çekinik gen frekansı Populasyonda bir karakteri belirleyen farklı genotiplerdeki bireylerin frekansı karesi ile bulunur. (p+q)’2 = (1)’2 => p’2+q’2+2pq=1 P’2=Homozigot genotipli bireylerin frekansı. q’2=Resesif genotipli bireylerin frekansı. 2pq=Heterozigot...

    https://www.biyologlar.com/populasyon-genetigi
  • Biyolojik Bağımlılık

    Dr. Selim AYDIN Beynimiz ve ruhumuz ile davranışlarımız arasındaki münasebet bugün için henüz tam olarak çözülemeyen ancak bazı ip uçlarını ele geçirdiğimiz, spekülasyonlara açık bir araştırma sahasıdır. Buradaki anahtar soru çok önemlidir. Acaba beynimizdeki organik ve bunun sonucu olarak biyokimyevî bir bozukluk mu davranışlarımızı yönlendirip, ruhî hayatımıza tesir ediyor? Yoksa ruhî hayatımızın bozuklukları mı, bir müddet sonra beynimizin...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-bagimlilik
  • Hormonlar Hakkında Ayrıntılı Bilgi

    Alm. Hormone (n.pl.), Fr. Hormones (m.pl.), İng. Hormones. Vücuttaki iç salgı bezlerinden ve bâzı hücrelerden salgılanarak, kan yoluyla hedef hücrelere varan, hücrelerdeki çeşitli metabolik olayları düzenleyerek vücutta çok önemli işler başaran kimyâsal maddeler. Vücutta hücrelerarası yönetimi sağlayan iki haberleşme sistemi vardır. Birisi sinir sistemidir, diğeri ise hormonal haberleşme sistemidir. Hormonal sistem sinir sistemine göre oldukça yavaştır. Her ne...

    https://www.biyologlar.com/hormonlar-hakkinda-ayrintili-bilgi
  • Biyoluminesans Nasıl Olur

    Evrendeki tüm ışıklar temelde aynı şekilde üretilir. Işığın oluşumunda elektronlar başrolü oynar. Elektron enerjiyi soğurduğu zaman bir üst yörüngeye, foton isimli enerji paketini bırakır ve bir alt yörüngeye geçer. Güneş’te veya akkor haline gelmiş ampul telinde elektronlar termal olarak etkilenirler. Bu yüzden ışık aynı zamanda ısı da verir. “Soğuk ışık” olarak adlandırılan biyoluminesansta ise elektronlar hiç ısı çıkartmayan kimyasal bir...

    https://www.biyologlar.com/biyoluminesans-nasil-olur
  • Hücre Bölünmeleri

    Hücreler ya canlilarin büyüyüp gelismesi, rejenerasyonu ve dokularinin yenilenmesi ya da üreme faaliyetlerinin gerçeklestirilmesi amaciyla bölünür. Bölünmelere detaylariyla geçmeden önce hücrelerin niçin bölündükleri konusundaki görüslere yer verelim. Hücre, büyüklük bakimindan belirli bir sinira ulastigi zaman, kuramsal olarak ikiye bölünmesi gereklidir. Çünkü hücre genel olarak bir küre seklinde düsünülürse, büyümede hacim yüzey orantisi r3 / r2 'dir....

    https://www.biyologlar.com/hucre-bolunmeleri
  • Tarım İlaçlarının (pestisitlerin ) Toksisitesi

    Tarım İlaçlarının (Pestisitlerin ) Toksisitesi - Akut Toksisite ve Etkileri - Kronik Toksisite ve Etkileri - Peptisit Zehirlenmelerinin Belirtileri (Simptomları) - Lokal Etkiler - Sistemik Etkiler - Peptisit Zehirlenmesinde İlk Yardım - Spesifik ilk yardım talimatı - Zehirlenme ile ilgilenecek tek insan siz iseniz - Zehirlenme ile ilgilenen insan sayısı birden fazla ise - Kusma nasıl teşvik edilir - Peptisitlerin Emniyetli Bir Şekilde Kullanımı - Peptisitlerin...

    https://www.biyologlar.com/tarim-ilaclarinin-pestisitlerin-toksisitesi
  • Bitki Liflerinin Kökeni ve Yaşam Süresi

    Lifler çeşitli meristemlerden, örneğin prokambiyum, kambiyum, temel meristem ve proto- dermden gelişirler. Ksilem ve floem lifleri prokambiyum ya da kambiyumdan oluşur. Ekstra­ksilar lifler temel meristemden meydana gelir. Bazı Cyperaceae ‘ de lifler epidermal kö­kenlidir. Protodermal hücreler periklinal ve antiklinal bölünür ve oluşan türevler lifler haline farklılaşır. Sklerenkimatik demet kim taşıyan bitkilerde lifler prokambiyum ve temel meristemden türevlenebilir....

    https://www.biyologlar.com/bitki-liflerinin-kokeni-ve-yasam-suresi
  • KASLAR VE ÖZELLİKLERİ

    Kas dokusu, hücrelerinde kasılma dediğimiz canlılık olayının ileri derecede geliştiği bir dokudur. İskelete bağlı kasların kasılması sonucunda vücudun bir bütün olarak duruşunun korunması ve anlamlı hareketleri sağlanır. Kalbin devamlı çalışması, solunum, bağırsakların hareketleri gibi yaşam önemi olan birçok olay da kas hücrelerinin kasılmasıyla sağlanır. Kas hücrelerinde, kimyasal enerjinin mekanik işe dönüştürülerek belli bir yönde kısalma...

    https://www.biyologlar.com/kaslar-ve-ozellikleri
  • Başkalaşım nedir hangi canlılarda görünür

    Bazı hayvanlar dünyaya geldiklerinde ana canlıya benzerken bazıları benzemez.Bu canlılar bazı değişimler geçirdikten sonra ana canlıya benzer. -Kelebekkurbağa gibi bazı hayvanların yumurtadan çıktıktan sonra yapısal değişikliklere uğrayarak ana canlıya benzer hale gelmesine BAŞKALAŞIM denir -İribaşlar balığa benzer yüzmesini sağlayan kuyruğu ve sudaki oksijeni alarak solunum yapmasını sağlayan solungaçları vardır. -Zamanla iribaşın ön ve arka ayakları...

    https://www.biyologlar.com/baskalasim-nedir-hangi-canlilarda-gorunur
  • İSKELET KASI

    Bu doku vertebralı vücüdünda en fazla görülen doku olup kas olarak bildiğimiz yapıları oluştururlar. İsteğimiz dahilinde hareketler yapmamızı sağlarlar. İskelet kasının ışık mikroskobu ile de görülebilen birim yapısı ince uzun biçimi nedeniyle kas lifi de denen çok çekirdekli kas hücresidir. Birbirine paralel olarak düzenlenen fazla sayıda lif , çıplak gözle görülebilen fasikülleri oluşturmak üzere gruplar yapar. Fasiküller de bir araya gelerek kasın...

    https://www.biyologlar.com/iskelet-kasi
  • MÜTASYONLAR ve MÜTAJENLER (Mutations and mutagens)

    Mütasyon canlınım genomunda beliren bir değişmedir. Genomu oluşturanda kromozomlar-daki DNA’ların tamamı olduğuna göre mütasyonu “canlının DNA’sının kantitatif(nicel) ya da ka-litatif (nitel)olarak değişmesidir.” Şeklinde tanımlamak mümkündür.Mütasyonlar çok çeşitlidirler. Ancak, gruplar altında toplanarak incelenebilirler. Önce çok hücrelilerde somatik ve germinatif mütasyon olarak iki kısma ayrılırlar. Somatik mütasyon , canlının vücut...

    https://www.biyologlar.com/mutasyonlar-ve-mutajenler-mutations-and-mutagens
  • Dünya'da Organik Tarım Süreci

    İnsanlığın varoluşundan bu yana bilinmekte olan tarım, yüzyıllar boyunca insanoğlu ile birlikte değişime uğramıştır.Tarımdaki değişim, teknolojinin ve sanayinin gelişimi ile hız kazanmıştır. Özellikle hızlı nüfus artışı ile birlikte 1960-70’li yıllarda tarımda yeşil devrim adı verilen değişim başlatılmıştır. Bu amaçla değişimde sadece verim artışı hedeflenmiş, sentetik kimyasal tarım ilaçları ve mineral gübrelerin kullanımı artmıştır....

    https://www.biyologlar.com/dunyada-organik-tarim-sureci
  • GENETİK İSTATİSTİK

    Canlılarda kalıtım ve değişim olgusunu inceleyen genetik bilimi çeşitli bilimsel inceleme yaklaşımları içinde olmuştur. Bu yaklaşımları; soy çözümlemesi (pedigree) içeren taransmisyon genetiği, kromozom incelemeleri içeren sitogenetik, genomik, proteomiks ve biyoinformatik alanlarını da kapsayan moleküler genetik çözümleme, ve populasyon genetiği olarak sıralayabiliriz. Moleküler genetik, gen fonksiyonlarının moleküler ve biyokimyasal çözümlemeleri yoluyla...

    https://www.biyologlar.com/genetik-istatistik
  • İDRAR VE ÜREME SİSTEMİ

    Embriyolojik ve fonksiyonel ortaklık (özellikle erkek idrar ve üreme organlarında) nedeniyle iki grup sistemi bu konu (İdrar ve üreme sistemi-Systema ürogenitale) içinde inceleyeceğiz. Systema ürogenitale’deki fonksiyonlardan biri idrarın yapılması ile iletilip dışarı atılmasıdır ki bu işi yapan organlara organa urinaria (İdrar organları-üriner organlar) denir. Üriner organlar birçok anatomist tarafından idrar sistemi (Systema renale) başlığı altında ele...

    https://www.biyologlar.com/idrar-ve-ureme-sistemi
  • MİKRO ALG KÜLTÜR SİSTEMLERİ

    Yetiştiricilik yapılan sistemlerde mikroalg kültürleri yapılırken amacın belirlenmesi ve buna uygun bir kültür tekniğinin seçilmesi gerekir. Mikroalg üretimde kullanılan çeşitli kültür yöntemleri vardır. Bu yöntemler laboratuarda tamamıyla kontrollü şartlardan dışarıda daha az kontrol edilen tanklarla yapılır. (Lawens ve Sorgeloos). Mikroalg kültür sistemleri içeride ve dışarıda yapılan kültür sistemleri olmak üzere 2′ye ayrılır. 1. İçerideki mikroalg...

    https://www.biyologlar.com/mikro-alg-kultur-sistemleri
  • Organik Tarımın Avantajları & Dezavantajları

    Avantajları * Türkiye’de sentetik kimyasallar çiftçilerin büyük bir kısmı tarafından ya çok az kullanılıyor, ya da hiç kullanılmıyor. Bu nedenle ekolojik tarıma geçişin kolay olması beklenebilir. * Üretici geliri ürüne bağlı olarak artıyor (Ortalama yüzde 10 artış olduğu tahmin ediliyor). * Fiyatı hızla artan kimyasal gübre, pestisit ve enerji girdilerinden tasarruf ediliyor. * Sözleşmeli tarımla üreticinin tüm ürününün alınması garanti ediliyor....

    https://www.biyologlar.com/organik-tarimin-avantajlari-dezavantajlari
3WTURK CMS v8.1