Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 128 içerik listeleniyor

  • RNA İnterferansı: Ökaryotlarda Genin Susturulması

    RNA İnterferansı: Ökaryotlarda Genin Susturulması

    1-miRNA: Hücre içersinde, genom tarafından RNA polimeraz enziminin katalizlemiş olduğu reaksiyonla kodlanan çift iplikçikli miRNA’lar, RNA mekanizmasının temelini oluşturmaktadır. 2-siRNA: Small interfering RNA ya da short interfering RNA olarak bilinen siRNA’lar 20-25 baz çifti uzunluğunda, in vitro* sentezlenen RNA’lardır. Bu RNA’lar hücre içiersine girdiği zaman ‘Dicer’ enzimi tarafından tanınır ve yaklaşık 21-23 nükleotidlik küçük parçalara...

    https://www.biyologlar.com/rna-interferansi-okaryotlarda-genin-susturulmasi
  • RNA İnterferansı: Ökaryotlarda Genin Susturulması

    RNA İnterferansı: Ökaryotlarda Genin Susturulması

    1-miRNA: Hücre içersinde, genom tarafından RNA polimeraz enziminin katalizlemiş olduğu reaksiyonla kodlanan çift iplikçikli miRNA’lar, RNA mekanizmasının temelini oluşturmaktadır. 2-siRNA: Small interfering RNA ya da short interfering RNA olarak bilinen siRNA’lar 20-25 baz çifti uzunluğunda, in vitro* sentezlenen RNA’lardır. Bu RNA’lar hücre içiersine girdiği zaman ‘Dicer’ enzimi tarafından tanınır ve yaklaşık 21-23 nükleotidlik küçük parçalara...

    https://www.biyologlar.com/rna-interferansi-okaryotlarda-genin-susturulmasi
  • CANLILAR NASIL OLUŞTU VE GELİŞTİ

    Yakın geçmişteki atalarımız acaba nasıl bir canlıydı?Daha önce neydik? Oksijenli ortamdaki yaşam nasıl bir canlıyla başladı? Bilim çevrelerinde, insanların ve hayvanların atasının, bir barsak paraziti (giardia)ne benzer bir canlıdan türediği görüşü ağırlıkta. Dünya var olduğundan beri üzerinde milyarlarca canlı, yaşam sürdü. Bu gün de en az 30 milyon tür yaşamını sürdürüyor. Elbette tüm canlıları birer birer sayma ve sınıflandırma olanağı yok....

    https://www.biyologlar.com/canlilar-nasil-olustu-ve-gelisti
  • Bitkilerde Virüs hastalıkları Tanımı ve Mücadelesi

    Bitkilerde Virüs hastalıkları Tanımı ve Mücadelesi

    Virüs, kelime olarak “Zehir” anlamına gelmektedir. 17. ve 18. yüzyılda yanlış olarak, sebebi bilinmeyen bütün hastalıklar için kullanılmıştır.

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-virus-hastaliklari-tanimi-ve-mucadelesi
  • Evrim Konusunda ilk Düşünceler

    Dini Düşünceler: Düşünebilen insanin, dogadaki çeşitlenmeyi, canilar arasindaki benzerliklerin ve farkliliklarin derecesini gözledigi an evrim konusunda ilk düşünceler başlamiş demektir. İlk yaygın düşünceler, Asur ve Babil yazıtlarında; daha sonra bunlardan köken alan Ortadoğu kökenli dinlerde görülmüştür. Hemen hepsinde insanın özel olarak yaratıldığı ve evrende özel bir yere sahip olduğu vurgulanmış; türlerin değişmezliğine ve sabitliğine...

    https://www.biyologlar.com/evrim-konusunda-ilk-dusunceler
  • Canlıların Ortak Özellikleri

    Canlı ve cansızların aynı kimyasal ve fiziksel yasalara bağlı olduğuna inanan felsefeye Materyalizm ya da mekanik görüş, buna karşılık canlıların farklı yasalar altında hareket ettiğini ve canlılığın mistik bir güç ile meydana geldiğini benimseyen görüşe de Vitalizm ya da kadercilik denir. Her iki görüşün de temelinde belirli kimyasal ve fiziksel ilkelerin yattığı bir gerçektir. Canlılk ile cansızlığı virüslerde birbirinden ayırmak oldukça zordur...

    https://www.biyologlar.com/canlilarin-ortak-ozellikleri-2
  • Yassı Solucanların Anatomisi

    Polycclad Yassı Solucanların Anatomisi İsmininin de önerdiği gibi, serbest yaşayan solucanlar dorso-ventrally yassılanmış olup birkaç milimetreden daha kalın değildirler Boyutlar bir milimetreden daha azdan balar ve 30 cm nin üzerine kadar uzanır. Çoğu polycladler son derece hassastırlar ve tipik olarak düz bir dorsal yüzey içeren ve/veya oval şekillerine sahiptirler. Bununlar birlikte, dorsal papillae (Acanthozoan, Thysomozoan) sergilerler. Solucanların...

    https://www.biyologlar.com/yassi-solucanlarin-anatomisi
  • Patolojik yöntem ve yaklaşımlar

    Patolojinin bir tıp dalı olarak yöntemleri ve işleyişi diğer dallardan kısmen farklıdır. Klinik bir dal olmamasına rağmen, patoloji, çoğu kez klinik çalışmaların ya içinde yer alır veya çalışmalarından elde ettiği verilerle hastaların tanı ve tedavilerine doğrudan katkılarda bulunur. Patolojinin çalışma alanı hastalıklı organ ve dokuların incelenmesiyle sınırlı değildir. Deneysel, teorik ve teknik pek çok konuda patolojik çalışmalar yapılmaktadır....

    https://www.biyologlar.com/patolojik-yontem-ve-yaklasimlar
  • ENERJETİK VE BİYOENERJETİK

    Adından anlaşılacağı üzere enerji bilimi olan enerjetiğin temel dalı olan termodinamik ısı, sıcaklık, iş enerji dönüşümleri ve türleri arasındaki ilişkileri, bu arada meydana gelen yan olayları inceler. Fiziğin bir anadalı olan termodinamiğin fiziksel özellikler ile enerji arasındaki ilişkiler de konusudur. Kimyasal termodinamik ise fiziksel özellik değişimleri yanında meydana gelen kimyasal dönüşüm ve değişimleri inceler. Termodinamik olgu ve olayları...

    https://www.biyologlar.com/enerjetik-ve-biyoenerjetik
  • Türkiye Biyogüvenlik Protokolü

    Türkiye´de biyogüvenlikle ilgili bir protokol Çevre Bakanlığı tarafından yürürlüğe konmuştur. Bu protokolün tanımlamaları ve düzenlemeleri şunlardır: Türkiye Biyogüvenlik Protokolü Modern biyoteknoloji rekombinant DNA nükleik asitlerin hücre veya organellere doğrudan enjeksiyonu farklı taksonomik gruplar arasında uygulanan hücre füzyonu gibi doğal fizyolojik üreme- çoğalma ve rekombinasyon engellerini ortadan kaldıran ve klasik ıslah ve seleksiyon...

    https://www.biyologlar.com/turkiye-biyoguvenlik-protokolu
  • Türkiye Biyogüvenlik Protokolü

    Türkiye´de biyogüvenlikle ilgili bir protokol Çevre Bakanlığı tarafından yürürlüğe konmuştur. Bu protokolün tanımlamaları ve düzenlemeleri şunlardır: Türkiye Biyogüvenlik Protokolü Modern biyoteknoloji rekombinant DNA nükleik asitlerin hücre veya organellere doğrudan enjeksiyonu farklı taksonomik gruplar arasında uygulanan hücre füzyonu gibi doğal fizyolojik üreme- çoğalma ve rekombinasyon engellerini ortadan kaldıran ve klasik ıslah ve seleksiyon...

    https://www.biyologlar.com/turkiye-biyoguvenlik-protokolu
  • Patolojinin Tarihçesi

    İlk çağlarda; hastalıkların tanrıların insanları cezalandırmak için kullandıkları bir araç olduğuna inanılıyordu. Her hastalık bir günahın, suçun cezasıydı. Bu inanç, din adamlarının etkinliğini ve gücünü de artırıyordu. Batı Anadolu ağırlıklı eski Yunan uygarlığında ve sonraları ibni Sina'nın yaklaşımlarında, hastalıklar ile tanrı(lar) arasındaki bağı koparma çabaları olmuştur. Atardamarlarda hava değil, kan bulunduğunun anlaşılması...

    https://www.biyologlar.com/patolojinin-tarihcesi
  • Bitki Fizyolojisi Bölüm 2

    Bilindiği gibi fizyoloji organeller, hücre ve dokular ile organ ve organizmaların canlılığını sağlayan işlevlerini, ilişkilerini ve cansız çevre ile etkileşimlerini inceleyen bilim dalıdır. Bitki fizyolojisi de bu çerçevede mikroalglerden ağaçlara kadar tüm bitkilerde bu konuları araştırır. Günümüzde bilgi birikiminin ve iletiminin çok hızlı artışı nedeniyle bilim dallarının sayılarındaki artış yanında sürekli yeni ara dalların ortaya çıkması...

    https://www.biyologlar.com/bitki-fizyolojisi-bolum-2
  • Darwinizm`in düşünce tarihine etkisi

    İngiliz filozof Grayling`in Darwin üzerine pek çok çalışması var Bilim tarihinin en önemli ve `tehlikeli` fikirlerinden birini, tüm yaşamın geçirdiği evrimin mekanizmasını, `Türlerin Kökeni`adlı kitapla bilim dünyasına ve kamuoyuna açıkladı. Canlıların evrim sürecine ve insanın doğadaki yerine ilişkin pek çok soruya yanıt arayabileceğimiz çerçeveyi sunan Darwin,başta Biyoloji olmak üzere genetik ve tıp gibi alanlarda temel bir öneme sahip. Devrim etkisi...

    https://www.biyologlar.com/darwinizmin-dusunce-tarihine-etkisi
  • Solucanlar; Platyhelminthes ( Yassı ), Anelida (halkalı ), Aschelminthes (yuvarlak solucanlar)

    Solucan sınıfı Platyhelminthes (yassı solucanlar), Anelida (halkalı solucanlar), Aschelminthes (yuvarlak solucanlar) ve Pogonophora (sakallı solucanlar) filumlarını kapsar. Bazen Aschelminthes grubunu oluşturan Nematoda (iplik solucanlar), Rotifera, Gastrotricha, Kinorhyncha ve Pripalida sınıfları filum düzeyine yükseltilerek sınıflandırılmaktadır. Yer solucanları, Oligochaeta sınıfından halkalı solucanların karada yaşayan en tanınmış üyeleridir. Solucanların...

    https://www.biyologlar.com/solucanlar-platyhelminthes-yassi-anelida-halkali-aschelminthes-yuvarlak-solucanlar
  • ENERJETİK VE BİYOENERJETİK NEDİR

    Adından anlaşılacağı üzere enerji bilimi olan enerjetiğin temel dalı olan termodinamik ısı, sıcaklık, iş enerji dönüşümleri ve türleri arasındaki ilişkileri, bu arada meydana gelen yan olayları inceler. Fiziğin bir anadalı olan termodinamiğin fiziksel özellikler ile enerji arasındaki ilişkiler de konusudur. Kimyasal termodinamik ise fiziksel özellik değişimleri yanında meydana gelen kimyasal dönüşüm ve değişimleri inceler. Termodinamik olgu ve olayları...

    https://www.biyologlar.com/enerjetik-ve-biyoenerjetik-nedir
  • Embriyogenez

    Biyolojinin bütün problemleri arasında en büyüleyici ve en zor olanı embriyogenez yani embriyonun yaratılmasıdır. Embriyogenez; tek hücrenin döllenmiş yumurtanın, hedef aldığı çok hücreli karmaşık organizmaya ulaşırken attığı adımlarla ilgilidir. Bu hedef bütün ince ayrıntılarıyla, gelişme olayının orkestrasyonu üzerine talimatları içeren, DNA'da yazılıdır. Bu harikulade işin nasıl olduğunu henüz anlayamamış olduğumuzu hemen söyleyebilirim, ama en...

    https://www.biyologlar.com/embriyogenez
  • Tıbbi Atıklara Çözüm

    Mikro dalgalar, buhar, sıcak hava ve gaz yıkayıcılar biyomedikal artıkları temizlemektedir. Çevre Koruma Kurumu'na göre Amerika Birleşik Devletleri'ndeki hastane ve klinikler her yıl 600.000 ila bir milyon ton atık üretmektedir ve bunun yüzde 15 kadarı potansiyel bir enfeksiyon tehlikesi içermektedir. Uzun yıllar boyunca, hastaneler tüm patojenlerin yok edilmesini sağlamak üzere kontamine şırıngalar, iğneler, kağıt, plastik, cam, bez ve insan dokularını ya sahada...

    https://www.biyologlar.com/tibbi-atiklara-cozum
  • Dünya 4 derece ısınsa yaşam nereye gider

    Dünyamızın 4 derece ısınması durumunda – ki içinde bulunduğumuz yüzyılda çok büyük bir olasılık- insan türü hayatta kalmak için çok büyük bir savaş verecek. Su baskınları, kuraklık, açlık, susuzluk nedeniyle dünyanın büyük bir kısmı yaşanamaz hale gelirken, Kanada, Sibirya, Grönland ve Antarktika`nın batı kıyıları gibi çok az bölge, insan türünün yaşamını sürdürebilmesine izin verecek. En fazla bir milyon kişinin barınabileceği bu dünyada,...

    https://www.biyologlar.com/dunya-4-derece-isinsa-yasam-nereye-gider
  • Kloroplast Nerede Bulunur?

    Bitki hücrelerinde, endoplazma içerisinde bulunur Kloroplast. Bitki hücrelerinin birer organeli olan plastidlerin birbirlerine dönüşebildiklerini, ancak bu plastid tiplerinden sadece kloroplast içerisinde genetik materyal bulunduğunu biliyoruz. Peki biyolojik açıdan bu kadar farklı olan bir yapı nasıl oluyor da diğer plastidlere dönüşebiliyor? Bu değişim sırasında kloroplastın sahip olduğu genetik materyale ne oluyor? Benzer şekilde, bir leukoplast kloroplasta...

    https://www.biyologlar.com/kloroplast-nerede-bulunur
  • ENERJETİK VE BİYOENERJETİK NEDİR

    Adından anlaşılacağı üzere enerji bilimi olan enerjetiğin temel dalı olan termodinamik ısı, sıcaklık, iş enerji dönüşümleri ve türleri arasındaki ilişkileri, bu arada meydana gelen yan olayları inceler. Fiziğin bir anadalı olan termodinamiğin fiziksel özellikler ile enerji arasındaki ilişkiler de konusudur. Kimyasal termodinamik ise fiziksel özellik değişimleri yanında meydana gelen kimyasal dönüşüm ve değişimleri inceler. Termodinamik olgu ve olayları...

    https://www.biyologlar.com/enerjetik-ve-biyoenerjetik-nedir-1
  • ANTİSENS TEKNOLOJİLERİ HAKKINDA BİLGİ

    ANTİSENS TEKNOLOJİLERİ HAKKINDA BİLGİ

    Antisens teknolojisi insan, hayvan ve bitkilerdeki hastalıkların daha spesifik tedavisi ve yeni keşifleri için ayrıca, fonksiyonel genomik çalışmalar için çok güçlü silahlardan oluşan uygun tekniklerdir. Antisens teknoloji olarak bilinen yöntemde, antisens RNA moleküllerinin hedef genin RNA mesajına spesifik olarak bağlanarak gen ifadesinin moleküler düzenlenişine engel olunmaktadır. Hastalıkların oluşumunda büyük bir paya sahip olan proteinlerin üretimini durdurmak...

    https://www.biyologlar.com/antisens-teknolojileri-hakkinda-bilgi
  • İndüklenmiş pluripotent kök hücreler

    İndüklenmiş pluripotent kök hücreler

    İnsan iPSC'lerinin hücre akıbetini kontrol etmek için kullanılan geniş bir hücre kültürü ortamı koleksiyonu, takviyeleri, biyoaktif küçük moleküller ve büyüme faktörleri sunuyoruz. Aşağıdaki tablo, insan iPSC'lerini farklı hücre soylarına ayırmak için kullanılan en yaygın şekilde kullanılan protokolleri, ortamları ve karakterizasyon antikorlarını vurgulamaktadır.

    https://www.biyologlar.com/pluripotent-ozellik-nedir
  • Nükleik asitlerin biyolojik fonksiyonları

    Nukleik asitlerin hücre içindeki en önemli görevlerinden birisi de, kuşkusuz, DNA'nın replikasyonu ve bu sayede genetik bilgilerin nesillere aktarılması ile genlerin ekspresyonu (transkripsiyon ve translasyon)'dur. 02. DNA Replikasyonu Hücreler, tek kromozomlu (prokaryotik) veya çok kromozomlu (ökaryotik) olsunlar, DNA'lar genetik bilgileri taşıdıklarından, her hücre bölünmesinde, bunların da çok az hata ile replike olması ve yeni sentezlenen DNA'nın kardeş hücrelere...

    https://www.biyologlar.com/nukleik-asitlerin-biyolojik-fonksiyonlari
  • Ribozom evrim çalışmaları RNA Dünyası hipotezine meydan okuyor!!

    Uzun zamandır kabul gören ve yaşamın ortaya çıkışını anlatan RNA Dünyası hipotezine göre, hücrenin protein üretim merkezi olan ribozomun ortaya çıkışından önce, ortamda RNA adını verdiğimiz ve hücrede hayati görevler yürüten ribonükleik asitler vardı. Ancak yeni yapılan bir analize göre ise, ribozomun protein sentezi için gerekli birçok çalışan parçası bir araya getirilmeden önce, proteinler zaten ortada vardılar ve RNA ile etkileşim halindeydiler. Bu...

    https://www.biyologlar.com/ribozom-evrim-calismalari-rna-dunyasi-hipotezine-meydan-okuyor
  • METABOLİZMANIN REGULASYONU

    Mikroorganizmaların yaşamaları ve üremeleri için beslenmeleri gereklidir. Mikroplar, çevrelerindeki gıdaları, kendileri tarafından sentezlenen ve çeşitli etkilere sahip olan enzimleri yardımı ile yaralanabilecek duruma getirirler. Bu nedenle, enzimlerin aktivitesi mikroorganizmaların hayatları için zorunludur. Ancak, bunların da zamanında ve yeterince sentezlenmeleri ve koordine bir şekilde görev yapmaları önemlidir. Bu işlem bir regülasyon veya kontrollerle...

    https://www.biyologlar.com/metabolizmanin-regulasyonu
  • EVRİM TEORİSİNİN TARİHÇESİ

    Evrime dair görüşler, canlıların ortak bir ataya sahip olabilecekleri ve değişim gösterdiklerine dair bilinen kayıtlar, en az M.Ö. 6. yüzyıla, Miletli Yunan DüşünürAnaksimander‘e kadar gitmektedir. Tek tanrılı dinlerin öne sürdüğü yaratılış hikayelerine dayanılarak dünyadaki canlılığın tek seferde yaratıldığına ve bu türlerin sabit bir şekilde hiç bir değişme göstermeden günümüze kadar geldiklerine inanılmıştı. Orta Çağda ise...

    https://www.biyologlar.com/evrim-teorisinin-tarihcesi
  • Yılan Türleri ve Özellikleri

    Yılan Türleri ve Özellikleri

    ZEHİR DİŞLERİ ile yılanların zehir mekanizmasının başka kısımları bundan milyonlarca yıl önce mükemmelleşmiştir. Yirmi milyon yıl önce Fransa'da yaşamış bir kobra'nın fosilleşmiş kemikleri ve zehir dişleri, bugün Afrika'nın büyük bir kısmında görülen «Mısır kobrası» nınkinin (Najahaje) tıpatıp eşidir. Kobra'lar da, başka zehirli yılanlar gibi, içi dolu ön dişleri bulunan yılanların kökünden gelmiştir. Bayağı yılan'ın dişi arkaya...

    https://www.biyologlar.com/yilan-turleri-ve-ozellikleri
  • DNA TAMİR BOZUKLUĞU HASTALIKLARI

    DNA TAMİR BOZUKLUĞU HASTALIKLARI

    1.Kseroderma Pigmentosum Kseroderma Pigmentosum, ender görülen ve otozomal resesif olarak kalıtılan bir hastalıktır. XP hastaları güneş ışığına aşırı derecede duyarlıdır. Bu nedenle, bu hastaların güneşe maruz kalan bölgelerinde deri kanseri gelişme riski artar. Ek olarak, XP hastaları nörolojik anomaliler ile de karakterizedir. XP hastalığında tanımlanan 7 komplementasyon grubundan (XPA-XPG) her biri NER mekanizmasının farklı basamaklarında hasara neden...

    https://www.biyologlar.com/dna-tamir-bozuklugu-hastaliklari
  • DNA’nın yapısı

    J.Monod Temel biyolojik değişmez DNA’dır. İşte bunun için Mendel’in kalıtsıl çizgilerin değişmez taşıyıcısı olarak geni tanımlaması, Avery’nin bunu kimyasal olarak saptaması (Hershey’in de doğrulaması), Watson ile Crick’in de onun eşlenici değişmezliğinin yapısal temellerini açığa çıkarmaları, kuşkusuz, biyolojide yapılmış olan en büyük buluşlardır. Bunlara, bütün anlamını ve geçerliliğini bu yeni buluşlar yoluyla kazanmış olan...

    https://www.biyologlar.com/dnanin-yapisi-1
  • DNA Onarımı ve Polimorfizm

    DNA onarımında görev alan OGG1, ERCC1, XRCC1, XRCC2, XRCC3, XPC, XPD, XPF, BRCA2, MRE11, NBS1, Ku70/80, LIG4, RAD…vb. genlerin polimorfizmleri, proteinlerin işlevini ve bireylerin hasarlı DNA’yı onarma kapasitesini değiştirebilmektedir. Eksik onarım kapasitesi de genetik kararsızlığa ve dolayısıyla kanser oluşumuna neden olabilmektedir69. Ancak, DNA onarım genlerindeki polimorfizmler tek başlarına kanser risk çeşitliliğini açıklamak için yeterli değildir. Kanserle...

    https://www.biyologlar.com/dna-onarimi-ve-polimorfizm
  • Kalbin Atma ( Çalışma ) Mekanizması

    Kalbin Atma ( Çalışma ) Mekanizması

    Kalbin oldukça sistemli bir mekanizması vardır. Bu mekanizmada meydana gelen tek bir aksaklık o insanın hayatını sona erdirebilir. Kalbin sahip olduğu mekanizmalardan en önemlisi sağ ve sol tarafında bulunan pompalardır.

    https://www.biyologlar.com/kalbin-atma-calisma-mekanizmasi
  • Tarım Ürünlerinde Kalıntı Problemi

    Besin maddelerinin üretim, tüketim ve depolanmaları sırasında; besin değerini bozan ve tahrip eden hastalık ve zararlıları, yabancıotları, mikroorganizmaları yok etmek için kullanılan kimyasal maddelere tarım ilaçları (pestisit) denir. Pestisit terimi; insektisitler ve akarisitleri, insekt ve akarların repellentlerini, fungisitleri, herbisitleri, nematositleri, rodentisitleri, maluskusitleri, kuş ve vahşi hayvan repellentlerini, bakterisitleri, defoliantları ve bitki...

    https://www.biyologlar.com/tarim-urunlerinde-kalinti-problemi
  • Belleğin Temel Taşı RNA

    1960'lı yıllarının ortalarında Houston (Texas), Baylor Üniversitesinde farmakolog olan Prof. Georges Ungar ilginç bir seri deneme yapmıştır. Fanus içerisine kapatılan beyaz bir fare, belirli aralıklarla fanusun üzerindeki bir gonkla rahatsız edilmekteydi. Fakat fare alışmaya yatkın bir hayvandır. Günler ve haftalarca devam eden bu gonk sesine belirli bir süre sonra alışmaya başlamıştır. Bu şekilde alıştırılmış yüzlerce farenin beyni dondurularak saklanmış ve...

    https://www.biyologlar.com/bellegin-temel-tasi-rna
  • Adli açıdan keşif nedir?

    Keşif, hâkim veya mahkeme veya naip hâkim ya da istinabe olunan hâkim veya mahkeme ile gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısı tarafından yapılır. Keşif tutanağına, var olan durum ile olayın özel niteliğine göre varlığı umulup da elde edilemeyen delillerin yokluğu da yazılır (CMK 83). Sağlığın bozulması ya da ölümün meydana geldiği olgularda, olay yeri inceleme ve değerlendirilmesinde hekim görevlendirilebilir. Burada hekimler için temel...

    https://www.biyologlar.com/adli-acidan-kesif-nedir
  • Eşey kromozomları

    İnsanların somatik hücrelerinde 46 kromozom bulunur. Dişideki 23 çift kromozom, mayoz bölünmede 22A+X şeklinde belirir. Yani her bir yumurta 22 otozom ve bir X kromozomuna yani gonozoma sahiptir. Erkekte ise, 46 kromozom mayoz sırasında 22 çifti birbirlerine benzer kromozomlar ve bir çifti de birbirine eş olmayan büyük bir X kromozomu ile daha küçük bir Y kromozomu şeklinde belirir. Yani meydana gelen spermatozoonlar 22A+X ve 22A+Y genomlarına sahiptir. İşte bu X ve Y...

    https://www.biyologlar.com/esey-kromozomlari
  • CİNSİYETİN BELİRLENMESİ

    CİNSİYETİN BELİRLENMESİ

    Tüm karakterlerin oluşmasında genler görev yapar. Benzer şekilde erkek ve dişi cinsiyetin oluşmasında da genler topluluğu olan kromozomlar görev yapar.

    https://www.biyologlar.com/cinsiyetin-belirlenmesi
  • Genetik kod

    Genetik kod, genetik malzemede (DNA veya RNA dizilerinde) kodlanmış bilginin canlı hücreler tarafından proteinlere (amino asit dizilerine) çevrilmesini sağlayan kurallar kümesidir. Kod, kodon olarak adlandırılan üç nükleotitlik diziler ile amino asitler arasındaki ilişkiyi tanımlar. Bir nükleik asit dizisindeki üçlü kodon genelde tek bir amino asidi belirler (ancak bazı durumlarda farklı konumlarda bulunan aynı kodon üçlüsü, çevredeki bağlamla ilişkili olarak iki...

    https://www.biyologlar.com/genetik-kod
  • Geleceğin Biyoteknoloji Gelişmeleri

    Bilim adamları son yıllarda organik bilgisayarlarla ve nano-teknoloji denilen, mikroskop ile görülebilen, motor ve makinelerle ilgilenmektedirler. Bir nanometre (10-9 m) bir metrenin milyarda biridir. Bu derece küçük ölçeğe inildiğinde organik moleküllerden oluşan kristal yapılar gerçekleştirmek ve bunları bilgisayarların temel yapı taşı olarak kullanmak mümkün olmaktadır. Android varlıkların hüküm süreceği döneme henüz yaklaşmış değiliz, yakın gelecekte...

    https://www.biyologlar.com/gelecegin-biyoteknoloji-gelismeleri
  • HÜCRE SİKLUSU VE KANSER

    Hülya CABADAK Marmara Ün. Tıp Fakültesi, Biyofizik AD, İSTANBUL, TÜRKİYE Anahtar Kelimeler: Hücre siklusu, siklinler, siklin bağımlı kinazlar, tümör baskılayıcı gen, kanser Organizma/organ/doku gelişimi, hücrelerin büyüme ve çoğalmalarını içerdiği gibi hücre ölümlerini de sağlar. Hasarlı dokuların onarımı somatik hücrelerin ve destek dokunun çoğalması ile gerçekleşmektedir1. Hücre büyümesi, farklılaşması ve çoğalmasında rolü olan...

    https://www.biyologlar.com/hucre-siklusu-ve-kanser
  • Transkripsiyon PDF sunum

    Transkripsiyon (veya yazılma veya yazılım , DNA''yı oluşturan nükleotit dizisinin RNA polimeraz enzimi tarafından bir RNA dizisi olarak kopyalanması sürecidir. Başka bir deyişle, DNA''dan RNA''ya genetik bilginin aktarımıdır. Protein kodlayan DNA durumunda, transkripsiyon, DNA''da bulunan genetik bilginin (bir Image:RNAP TEC small.jpg|thumb|''T. aquaticus'' RNA polimerazı RNA zincirini uzatması sırasındaki şematik görüntüsü. RNA ve DNA'nın aldığı şekiller daha belli...

    https://www.biyologlar.com/transkripsiyon-pdf-sunum
  • Glikoproteinlerin Yapısı ve Fonksiyonları

    Glikoproteinler, bakteriden insana kadar pek çok canlıda bulunur ve farklı işlevlere sahiptir. Kısa oligosakkarit zincirlerine sahip bu proteinler pek çok hücresel olayda hormonlar, virüsler ve başka maddeler tarafından hücre yüzeyinin tanınmasında görev alırlar. Ayrıca hücre yüzey antijenleri, hücre dışı matriksin elemanı, gastrointestinal ve ürogenital yolun müsin salgısı olarak görev yaparlar. Bunların yanında albümin hariç plazmadaki globuler proteinlerin...

    https://www.biyologlar.com/glikoproteinlerin-yapisi-ve-fonksiyonlari
  • HIV virüsünün çoğalmasını engelleyen protein bulundu

    HIV virüsünün çoğalmasını engelleyen protein bulundu

    Michigan Eyalet Üniversitesi’nden bilim insanları HIV enfeksiyonuna karşı doğal bir savunma proteini geliştirdiler. Journal of Biological Chemistry dergisinde yayınlanan araştırmada ERManl adı verilen protein sayesinde HIV virüsünün kendi kendini kopyalaması (replike) etmesi engelleniyor.“Daha önceki çalışmalarada, HIV-1 ‘in yayılmasına müdahele edebiliyorduk, fakat bu durdurma mekanizmasının nasıl gerçekleştiğini belirleyememiştik. Fakat şimdi ERManI’ın...

    https://www.biyologlar.com/hiv-virusunun-cogalmasini-engelleyen-protein-bulundu
  • Steroid Hormonların Metabolizmaları

    Kandaki normal fizyolojik düzeyleri 10-10 ile 10-8 M arasında bulunan bu hormonlar iyi karakterize edilmiş plazmadaki proteinlerle taşınmaktadırlar. Plazma albuminleri spesifik olmayan bir şekilde ve sınırsız oranda steroid hormonları bağlar ve taşır. Ancak bunun sadece mineralokortikoidler (aldosteron) için önemi vardır. Diğer hormonlar affinitesi ve seçiciliği yüksek proteinlere (globulinlere) bağlanarak taşınırlar. Bu proteinler hormonları vaktinden önce...

    https://www.biyologlar.com/steroid-hormonlarin-metabolizmalari
  • Somatik hipermutasyon

    Somatik hipermutasyon veya SHM, edinilmiş bağışıklık sisteminin bir parçası olarak, sistemin yabancı cisimlere (örn. mikroplara) karşı durmasında görev alan hücre içi bir mekanizmadır. İlginlik olgunlaşmasının ana bileşenlerinden biridir. SHM, bağışıklık sisteminin, yabancı yapıları (antijenleri) tanımakta kullandığı almaç gruplarını çeşitlendirir ve bağışıklık sisteminin canlının yaşamı süresince karşılaştığı yeni tehtidlere karşı uyum...

    https://www.biyologlar.com/somatik-hipermutasyon
  • Şizofreninin genetik sebepleri çözüldü

    Şizofreninin genetik sebepleri çözüldü

    Beyin hücreleri arasında sinyal geçişini engelleyen genetik değişimlerin, şizofreni’nin temel sebebi olması çok güçlü bir ihtimal. Şizofreni her 100 insandan birini etkileyen ciddi bir hastalık olarak literatürde yerini alıyor.Bilimciler, beyindeki nöronlar arası sinapslarda gerçekleşen kimyasal uyarının iletimini uyaran ve engelleyen genler ile şizofreni arasında çok güçlü bir ilişki tespit edildi.Araştırmanın bulguları, bireysel çevresel şartlarla da...

    https://www.biyologlar.com/sizofreninin-genetik-sebepleri-cozuldu
  • Altıncı DNA Bazı Bulundu !

    Altıncı DNA Bazı Bulundu !

    DNA (Deoksiribonükleik asit) genetik materyalimizin ana bileşenidir.

    https://www.biyologlar.com/altinci-dna-bazi-bulundu-
  • Somatik hipermutasyon nedir ?

    Somatik hipermutasyon veya SHM, edinilmiş bağışıklık sisteminin bir parçası olarak, sistemin yabancı cisimlere (örn. mikroplara) karşı durmasında görev alan hücre içi bir mekanizmadır. İlginlik olgunlaşmasının ana bileşenlerinden biridir. SHM, bağışıklık sisteminin, yabancı yapıları (antijenleri) tanımakta kullandığı almaç gruplarını çeşitlendirir ve bağışıklık sisteminin canlının yaşamı süresince karşılaştığı yeni tehditlere karşı uyum...

    https://www.biyologlar.com/somatik-hipermutasyon-nedir-
  • Sitokrom-C

    Sitokrom-C’nin mitokondrilerden salınımı olayı, halen tartışmalıdır. Sitokrom-C, a) PT poru yoluyla,[6] b) Bax ile mitokondrilerde sitokrom C’nin geçmesi için kanallar oluşması yoluyla[12] ve c) su dolan mitokondrilerin dış membranlarının patlaması yoluyla sitoplazmaya girebilir. p53 birçok genin kopyalanmasını sağlayan tümör supresör genlerden biridir ve “inducible NO” tarafından upregülasyonu gerçekleştirilir. MDM2 geni p53’ü etkinleştirir ve Bax genini...

    https://www.biyologlar.com/sitokrom-c
  • TERPENLERİN BİTKİLER EVRENİNDE DAĞILIMI

    Bu grup jeogenetik yönden ilginç bir bulgu nedeniyle ayrı bir yere sahiptir, 1 milyar yaşındaki prekambriyen fosil sayılabilecek olan jeolojik bir formasyondaki yağda bulunan ve fitan denen tetrametilheksadekan ve pristan, yani 2, 6, 10, 14 - tetrametilpentadekan bulunmuştur. Gaz kromatografisi ile bulunup, kütle spektrometresinde tanımlanan bu maddeler klorofildeki terpenoidin parçası olduğundan fotosentezin geçmişi konusunda bilgi verdiği gibi bugünki terpen yayılımının...

    https://www.biyologlar.com/terpenlerin-bitkiler-evreninde-dagilimi
3WTURK CMS v8.1