Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 1090 içerik listeleniyor

  • CANLILARDA DESTEK VE HAREKET SİSTEMLERİ

    I . CANLILARDA DESTEKLEYİCİ YAPILAR İskelet ve kas sistemi , canlıların kendilerine ait şekillerini koruyan ve hareketlerini sağlayan sistemlerdir.Bu iki sistemin bulunduğu canlılar özellikle omurgalılardır.İskelet sadece hareketi sağlamakla kalmaz ,ayrıca vücudun dayanıklılığını da artırır . Kaslar ise canlıların aktif yer değiştirmelerine yardımcı olur. Bir hücreli canlılarda , insanlarda ve hayvanlarda bulunan gelişmiş yapılı hareket organları...

    https://www.biyologlar.com/canlilarda-destek-ve-hareket-sistemleri
  • Hayvanlarda İskelet Sistemi

    Hayvanlarda görülen iskelet iç ve dış olma üzere iki tiptir. Vücudu dış kısımdan örten ve destekleyen iskelete dış iskelet, iç kısımda bulunanlara da iç iskelet denir. a.Dış iskelet: Bir hücre veya özel hücre grubunun salgıladığı organik ve inorganik maddelerden meydana gelir. Dış iskeletin üzerinde hiçbir vücut örtüsü bulunmaz. Kaslar iskelete içten bağlanmıştır. Vücut için iyi bir koruyucu olan dış iskelet karada yaşayan organizmalarda fazla su...

    https://www.biyologlar.com/hayvanlarda-iskelet-sistemi
  • BİTKİLERDE STRES

    Stres (baskı) faktörleri, bitkileri yaşamlarının herhangi bir döneminde ortaya çıkarak etkileyen ancak değişik tepkilerin alınmasına yol açabilen diğer bir deyişle özellikleri birbirine benzemeyen bitkileri değişik olarak etkileyen çevresel etmenlerdir. Doğadaki çok çeşitli biyotik ve abiyotik çevre etmenleri bitkilerde strese neden olurlar. Biyotik ve abiyotik stres etmenlerinin etkisi altında bitkilerde ortaya çıkan değişimler de stres olarak tanımlanır. Stres,...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-stres
  • Vertebral Yaralanmalar, Vertebral Nedir

    Vertebral kolon 33 vertebranın kafa tabanından koksikse kadar birbiri üzerine sıralanması ile oluşur. Vertebralar birbirine kuvvetli bağlarla bağlıdır. Bu bağlar bir vertebranın bir diğeri üzerine kay­masını önler, ancak komşu vertebralar arasında çok küçük eğilim­lere izin verir. Vücudun merkezi desteği olan vertebralar, servikal (7), torasik (12), lumber (5), sakrum (5), koksiks (3-4) olmak üzere beş bölü­me ayrılır. Vertebralarm arkasında bir tünel...

    https://www.biyologlar.com/vertebral-yaralanmalar-vertebral-nedir
  • Kurbağaların Yaşam Döngüsü

    Kurbağaların Yaşam Döngüsü

    Çevremizdeki su birikintilerinde,dere ve göl kenarında yaşayan kurbağaları hepimiz görürüz. Kurbağa yavruları yumurtadan çıktıklarında erişkin kurbağaya hiç benzemezler. Kurbağa yavruları su içinde yumurtadan çıkar. Yumurtadan çıkan kurbağa yavrusu,başkalaşım öncesinde,suda yaşamaya olanak sağlayan bazı özelliklere sahip uzun bir kuyruğu ve sudaki oksijeni almasına yardım eden yüzgeçleri vardır. Başkalaşımla birlikte kurbağanın yapısı değişerek...

    https://www.biyologlar.com/kurbagalarin-yasam-dongusu
  • İNSEKTİSİT UYGULAMA YÖNTEMLERİ

    Arı ve Kelebekleri korumak için Çiçeklenme dönemlerinde açık alan ilaçlaması yapmayın, Kalp damar hastalıkları ve alerji olanların ortamında ilaçlı uygulama yapmayın, Kapalı alanlarda sisleme yaparken şalterleri kapatın, ULV ve spreyleme cihazlarının kalibrasyonunu yapmadan uygulama yapmayın çünkü kullanılan insektisit dozu hem maliyet kaybı ve hemde bitkiler üzerinde fitotoksik etki yapar. Sıcak havalarda açık alanda ilaçlama yapmayın çünkü sıcaklığın...

    https://www.biyologlar.com/insektisit-uygulama-yontemleri
  • Cehennemden gelen mikro organizma

    BİYOTEK® ARAŞTIRMA Floridalılar uyarıldı : onun bulunduğu suyu içmeyin, onun bulunduğu suya girmeyin, onun bulunduğu suda balık tutmayın. ABD ekonomisine milyarlarca dolar zarar verdi. Dokuz yılda milyonlarca balık öldürdü, şimdi ise insanlara saldırıyor! ABD medyası tarafından mercek altına alınan bu mikroorganizmanın Akdeniz’e bulaşması bir an meselesi. Pfiesteria piscicida konusunda Türkiye’de bilinen hiçbir çalışma veya hazırlık yok ama tehdit son...

    https://www.biyologlar.com/cehennemden-gelen-mikro-organizma
  • Kuşların Anatomisi

    Kuşların Anatomisi

    Kuş, Aves sınıfını oluşturan; yumurtlayan, akciğerli, sıcak kanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adıdır.

    https://www.biyologlar.com/kuslarin-anatomisi
  • Tarım Ürünlerinde Kalıntı Problemi

    Besin maddelerinin üretim, tüketim ve depolanmaları sırasında; besin değerini bozan ve tahrip eden hastalık ve zararlıları, yabancıotları, mikroorganizmaları yok etmek için kullanılan kimyasal maddelere tarım ilaçları (pestisit) denir. Pestisit terimi; insektisitler ve akarisitleri, insekt ve akarların repellentlerini, fungisitleri, herbisitleri, nematositleri, rodentisitleri, maluskusitleri, kuş ve vahşi hayvan repellentlerini, bakterisitleri, defoliantları ve bitki...

    https://www.biyologlar.com/tarim-urunlerinde-kalinti-problemi
  • Pestisitlerin İnsan Ve Çevre Üzerine Etkileri

    Pestisit deyimi, insektisit (böcek öldürücü), herbisit (yabani ot öldürücü), fungusit (küf öldürücü), rodentisit (kemirgen öldürücü) vb. şeklinde sınıflandırılan kimyasal maddelerin tümünü kapsamaktadır. Pestisitler, etkili maddelerinin kökenlerine göre de gruplara ayrılabilir: 1. İnorganik maddeler 2. Doğal organik maddeler a) Bitkisel maddeler b) Petrol yağları vb. 3. Sentetik organik maddeler a) Klorlu hidrokarbonlar b) Organik fosforlular c) Diğer...

    https://www.biyologlar.com/pestisitlerin-insan-ve-cevre-uzerine-etkileri-1
  • DEV BİR BİYO-PAZAR: ENERJİ İÇECEKLERİ BİYO-FIRSATLAR YARATIYOR

    Enerji içeceği veya sporcu içeceği denince akla çoğu zaman içene enerji veren içecek tipi gelir (bunların ilgili mevzuatlarda kesin tanımları vardır). Değerli okuyucularımızın bu makaleyi benim gibi enerjili bir içecek olarak sadece saf meyve nektarını tercih eden birisi tarafından yazıldığını bilerek okumalarını öneririm. Biyo-girişimciler için enerji içeceklerinin ticari geleceğine ve sunduğu kazanç fırsatlarına son derece inanıyorum ve bu konuda akademik...

    https://www.biyologlar.com/dev-bir-biyo-pazar-enerji-icecekleri-biyo-firsatlar-yaratiyor
  • HÜCRE YAŞLANMASI (Cellular Aging)

    Yaşlanma genel anlamda bir eskime bir bozulma olayıdır. Bu çok kısa tanımdan başka tanımlar da yapılabilir: Bunların tümü de yaşlanmayı zamanın fonksiyonuna yani kinetiğe bağlarlar: Yapılan tanımlar bir organizma kadar bir hücre için de geçerlidirler. Hatta yıldızlar, galaksiler gibi cansız maddelerle, kültür gibi nicel olarak ölçülemeyen kavramlar için de yaşlanmadan söz edilmekte-dir.(1) Yaşlanmayla ilgili çalışmalar önceleri çok hücreli organizmalarla...

    https://www.biyologlar.com/hucre-yaslanmasi-cellular-aging
  • Epidermisin Yapısı

    Epidermis gördüğü ayrımlı işlevlerden dolayı oldukça değişik hücre tipleri içerir. Genellikle epidermis hücreleri tek sıralı tabakalar oluşturur ve az derinliğe sahiptir. Epidermis yapısı. Enine (1,2) ve yüzeysel (3,4) kesitlerde capsella (Çoban çantası) perikarpının dış (1,3) ve iç. (2,4) epidermisleri. Sambucus (Mürver) gövdesin­de (5) ve Helleborus (Çöpleme) yaprağında (6) kutikulalı epidermis. Hücre şekli. Daha çok dikdörtgen seklinde olan epidermal...

    https://www.biyologlar.com/epidermisin-yapisi
  • STOMA (GÖZENEK) NEDİR

    Epidermisin bitkinin dış ortamı ile ilişkili hücre tabakası olduğu kanıtlandıktan sonra yine epidermisle ilgili olan ve gaz alış verişini sağlayan stomaları da incelemek gerekmektedir. Epidermis dokusunda bitkilerin gaz alış verişinde önemli olan, yaprak dokusundan su buharının geçişini hızlandıran (terleme) ve epidermis hücrelerinden ayrımlı olarak klorofiili, böbrek (fasulye) seklindeki iki hücrenin aralarında açıklık bırakarak oluşturdukla­rı yapıya...

    https://www.biyologlar.com/stoma-gozenek-nedir
  • Biyolojik Çeşitlilik, Çevre sorunları ve Etkileri

    1- Biyolojik Çeşitlilik : Bir bölgedeki bitki ve hayvan türlerinin ve çeşitlerinin sayıca zenginliğine biyolojik çeşitlilik denir. Her ekosistemin kendine özgü bir biyolojik çeşitliliği vardır ve biyolojik çeşitlilik bir doğal zenginliktir. Bir ülkedeki bitki ve hayvan türleri, hem o ülkenin, hem de dünyanın biyolojik zenginliği olarak kabul edilir. Bir ekosistemdeki biyolojik çeşitliliğin fazla olması o ekosistemin diğer ekosistemlere göre üstün olması...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-cesitlilik-cevre-sorunlari-ve-etkileri
  • Adaptasyon ve Rekabet

    Hayvanların Adaptasyonu Bir canlının doğal olarak yaşadığı ürediği yere habitat denir. Canlılar habitatlarında yaşam şansını bulurlar çünkü özellikleri ile ortama uyum sağlamış, adapte olmuşlardır. Bazı hayvanlar soğuk iklimli kutup bölgelerine adapte olabilmişken, bazıları kuru iklimli çöllerde yaşamaya uyum sağlamıştır. Çöllerde gece dondurucu soğuk görülürken, gündüz sıcaklık 50oC ulaşabilmektedir. Kutup bölgelerinde gözlenen adaptasyonlar...

    https://www.biyologlar.com/adaptasyon-ve-rekabet
  • Bitkilerde Su Dengesi

    DÜNYA ATMOSFERİNDE YAŞAM, karasal bitkiler için çetin bir mücadele gerektirir. Bir yandan, atmosfer fotosentezde gerekli karbondioksitin kaynağı olduğundan bitkilerin atmosferle kolayca temas sağlamaları gerekir. Diğer yandan, atmosfer nispeten kuru olup, bitkilerde su kaybına neden olabilir. Bitkiler su kaybını en aza indirip, karbondioksit alınımını maksimuma çıkarma gereksi­niminin yarattığı çelişkiyi ortadan kaldırmak için, yapraklardan at­mosfere kaybedilen...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-su-dengesi
  • TOPRAKTA VE SU İLİŞKİSİ

    Toprakta su içeriği ve suyun taşınım hızı büyük ölçüde toprak ti­pine ve yapısına bağlıdır. Farklı toprakların fiziksel özel­liklerinin büyük ölçüde değişebildiğini göstermektedir. Bu tabloya göre, bir uçta partikül büyüklüğü bir milimetre ya da daha fazla olabilen kum bulunur. Kumlu topraklar gram toprak başına nis­peten düşük bir yüzey alanına sahip olup, partiküller arasında bü­yük boşluklara ve kanallara sahiptir. Diğer uçta ise,...

    https://www.biyologlar.com/toprakta-ve-su-iliskisi
  • SUYUN YAPRAKTAN ATMOSFERE GEÇİŞİ

    Hücre yüzeyinden hücreler arasındaki hava boşlukla­rına buharlaştıktan sonra su yapraktan dışarıya difüzyonla çıkar. Yaprak yüzeyini örten mumsu kütikula suyun hareketi için çok etkili bir engeldir. Yapraklar­dan suyun yaklaşık %5’inin kütikuladan kaybedildi­ği sanılmaktadır. Yapraklardan su kaybının yaklaşık tamamı genellikle yaprak alt yüzeyinde bol bulunan stomalardan, su buharı difüzyonuyla olur. Su yapraktan atmosfere çıkarken ksilem tarafın­dan...

    https://www.biyologlar.com/suyun-yapraktan-atmosfere-gecisi
  • Sıcak su kaynaklarının Kullanım alanları

    Sıcaklığı 60-180OC arasında değişen sular, elektrik enerjisi üretiminde kullanılabilir. Bunlardan sıcaklığı 150OC üzerinde olan jeotermal kaynaklar, yüksek basınçlı bir buhar haline geldiğinden buhar makinelerini işleterek elektrik enerjisi üretecek güce ulaştırır. Nitekim ülkemizde Afyonkarahisar-Gecek, Denizli-Kızıldere ve Sarayköy, Aydın Germencik, İzmir-Seferihisar ve Balçova, Kütahya-Sivas şu anda tespit edilmiş, en zengin jeotermal alanlardır. Ancak...

    https://www.biyologlar.com/sicak-su-kaynaklarinin-kullanim-alanlari
  • SEKONDER METABOLİTLER VE BİTKİSEL SAVUNMA

    Doğal yaşam ortamlarında bitkiler çok sayıda potansiyel düşmanla kuşatılmıştır. Büyük çeşitlilik gösteren bakteriler, viruslar, funguslar, nematodlar, akarlar, böcekler, memeliler ve diğer herbivor hayvanlar hemen tüm ekosistemlerde bulunurlar. Bitkile­rin, doğaları gereği, herbivorlar ve patojenlerden uzaklaşma ya da kaçma şansı olmadığından, kendilerini başka yollarla korumaları gerekir. Kütikula (mumsu dış tabaka) ve periderm (ikincil koruyucu doku), su...

    https://www.biyologlar.com/sekonder-metabolitler-ve-bitkisel-savunma
  • KÜTİN, MUMLAR VE SÜBERİN

    Bitkilerin atmosferle temas halindeki tüm kısımları, su kaybmı azaltan ve patojenik bakteri ve fungusların girişinin engellenme­sine yardımcı olan lipit tabakaları ile kaplıdır. Kütin, süberin ve mumlar bu tabakaların ana maddeleridir. Kütin sıklıkla bitkinin toprak üstü kısımlarında bulunurken, süberin toprak altı kısımları, odunsu gövdeler ve iyileşmiş yaralarda görülür. Mumlar ise hem kütin hem de süberinle işbirliği halindedir. Kütin, Mumlar ve...

    https://www.biyologlar.com/kutin-mumlar-ve-suberin
  • FENOLİK BİLEŞİKLER

    Bitkiler, yapısında fenol grubu (aromatik halkasında işlevsel bir hidroksil grup içeren kimyasallar) taşıyan çok çeşitli sekonder ürünler üretirler. Bu kimyasallar fenolik bileşikler olarak sınıflandırılır­lar. Bitkisel fenolik’ler yaklaşık 10.000 çeşit bileşiğin yer aldığı kimyasal olarak heterojen bir gruptur. Bazı­ları sadece organik çözücülerde çözünürken, diğerleri karboksilik asit ve glikozitleri sayesinde suda çözü­nürler. Son grup ise...

    https://www.biyologlar.com/fenolik-bilesikler
  • Otozomal dominant hastalıklar

    Aynı loküste yer alan bir gen çiftinin birinde oluşan fonksiyonel değişikliğin hastalığın oluşması için yeterli olduğu hastalıklar otozomal dominant kalıtım örneği gösterirler. Bu hastalıklarda sıklıkla normal gen ürünü yapısal bir proteindir. Aile ağacı dikey bir patern gösterir. Genetik hastalık her kuşakta kendini gösterir ve hastalığın saptandığı kişinin (indeks olgu) etkilenmiş bir ebeveyni bulunur. Otozomal dominant kalıtılan hastalıklarda...

    https://www.biyologlar.com/otozomal-dominant-hastaliklar
  • AZOTLU BİLEŞİKLER

    Bitkisel sekonder metabolitlerin çoğunun yapısında azot bulunur. Bu grupta bulunan bileşikler arasında, insanlara toksisiteleri ve tıbbi özellikleri nedeniyle hayli ilgi çekici olan alkaloitler ve siyanojenik gliko­zitler ilk akla gelenlerdir. Bu bileşikler, aynı zaman­da, herbivorlara karşı savunma elemanları olarak da bilinir. Azotlu sekonder metabolitlerin pek çoğunun biyosentezi genel amino asitlerden gerçekleşir. Bu bölümde, alkaloitler, siyanojenik glikozitler,...

    https://www.biyologlar.com/azotlu-bilesikler
  • Sera Gazlarının Ekolojik Denge Üzerindeki Olumsuz Etkileri Nelerdir

    Dünya üzerine düşen güneş ışınlarından çok, dünyadan yansıyan güneş ışınlarıyla ısınır Bu yansıyan ışınlar başta karbondioksit ve su buharı olmak üzere atmosferde bulunan gazlar tarafından tutulur, böylece dünya ısınır Işınların bu gazlar tarafından tutulmasına da sera etkisi denir Atmosferde bu gazların miktarının artması ısınmayı artırır. Günümüzdeki tehlike, karbondioksit ve diger sera gazlarinin miktarindaki artışın bu dogal sera...

    https://www.biyologlar.com/sera-gazlarinin-ekolojik-denge-uzerindeki-olumsuz-etkileri-nelerdir
  • Marfan sendromu

    Marfan sendromu 1896 yılında hastalığı ilk kez 5 yaşında bir kız hastada tarif eden Fransız pediatrist Antoine Marfan'a atıf edilmiş esasta otozomal dominant geçiş gösteren bir bağ doku (connective tissue) hastalığıdır. Bu niteliği ile hastalarda kas-iskelet sistemi, solunum sistemi, göz, kalp ve dolaşım sistemleri başta olmak üzere yaygın olarak bir çok organ ve doku sistemi tutulumu görülür. Ancak tipik olarak Marfan sendromu hastaları beden boyuna nazaran uzun...

    https://www.biyologlar.com/marfan-sendromu
  • HORMONLAR

    Endokrin sistemi, endokrin bezlerden oluşmuştur.Bu bezler hormon adı verilen maddeler salgılayarak doğrudan kana verir. Belirli bir hormona tepki gösteren organa o hormonun hedef organı denir. Bazı hormonlar için bütün organlar hedef organdır. Ör:büyüme ve tiroksin hormonlarının hedef organları bütün vücut hücreleridir. Bir hormonun hedef organının yüzeyinde veya içinde, bu hormonu tanıyan özel reseptör proteinler bulunur. Kimyasal yapılarına göre hormonlar üç...

    https://www.biyologlar.com/hormonlar
  • BİTKİLERE ZARAR VEREN ETKENLER NELERDİR

    BİTKİLERİN TANIMI: Bitkiler yeryüzünde yaşamın anahtarıdır. Bitkiler olmasaydı pek çok canlı organizma yaşamını sürdüremezdi; çünkü üstün yapılı yaratıklar, yaşam biçimleriyle, besinlerini doğrudan ya da dolaylı olarak bitkilerden sağlarlar. Oysa pek çok bitki, gerekli besinlerini güneş ışığından yararlanarak kendisi üretmektedir. Kısaca bitkiler dünyamızın can sübabı diyebiliriz. Bitkilere zarar veren etkenleri değişik başlıklar altında...

    https://www.biyologlar.com/bitkilere-zarar-veren-etkenler-nelerdir
  • Doğal Kaynaklar ve Doğal Kaynakların Korunması

    Doğal kaynaklar canlı ve cansız çevreyi belirleyen çevre bileşkenleridir. Hava, su, toprak, bitki örtüsü, hayvanlar ve madenler Dünyanın doğal kaynaklarını oluşturur. Bu nedenle doğal kaynakları, • Canlı doğal kaynaklar • Cansız doğal kaynaklar olarak iki temel kümede toplamak mümkündür. Canlı doğal kaynaklar denilince bitki hayvan ve mikro organizmalardan oluşan biyolojik çeşitlilik anlaşılır. Cansız doğal kaynaklar ise biyolojik çeşitliliğin...

    https://www.biyologlar.com/dogal-kaynaklar-ve-dogal-kaynaklarin-korunmasi
  • Ekosistemler ve Biyolojik Çeşitlilik

    1.Ekosistemler 2.Biyolojik Çeşitlilik 3.Çevre Sorunları ve Etkileri Okul bahçesine çıkıp gözlerimizi kapattığımızı hayal edelim.Gözlerimiz kapalıyken hangi sesleri duyuyoruz?Duyduğumuz seslerden hangilerinin doğal,hangilerinin yapay olduğunu belirleyelim.Şimdi' de bir ormanda olduğumuzu hayal edelim. Gözlerimiz kapalıyken duyduğumuz seslerin kaynaklarını söyleyelim.Bir ortamdaki doğal seslerin çeşitliliği buradaki canlı çeşitliliği hakkında bize bilgi verir...

    https://www.biyologlar.com/ekosistemler-ve-biyolojik-cesitlilik
  • GENETİK VE KANSER

    İnsan yaşamı boyunca çevresi ile sürekli olarak ilişki içindedir. Bu uyum devam ede geldiği sürece de ayakta kalabilmektedir. Embriyo döneminde anne karnında kan dolaşımı yolu ile başlayan etkileşim, daha sonraları yerini daha geniş alanlara bırakır. Beslenme,solunum ve sosyal ilişkiler gibi geniş çerçevede devam eden etkileşim, ölüm zamanı gelinceye kadar devam eder. Etkileşimde, uyumun uyumsuzluğa dönüşümü ölüm olarak adlandırılır. Hücre, çevresi ile...

    https://www.biyologlar.com/genetik-ve-kanser
  • Yaprağın anatomik yapısı

    Yapraklar tipik olarak üç ana dokudan oluşur: Üstderi (epidermis), mezofil ve iletimdoku. Yaprağın hem alt hem de üst yüzeyini kaplayan üstderi (epidermis) tek sıralı bir hücre katmanı halindeki koruyucu bir dokudur. Üstderi hücrelerin dış çeperleri kütikula denen ince, mumsu bir maddeyle örtülüdür. Mumsu kütikula su geçirmezdir, böylece yaprak yüzeyinden olacak su kaybını minimum seviyeye indirir. Kütikula, yaprağın üst yüzeyinde genelde daha kalındır, bu...

    https://www.biyologlar.com/yapragin-anatomik-yapisi
  • BİTKİLERDE MEYVA OLUŞUMU VE GELİŞİMİ

    Tohumlu bitkiler aleminde eşeyli üremenin çiçek oluşumundan sonraki ikinci aşaması meyva ve tohumun oluşmasıdır. Yumurtanın döllenmesinin ardından embriyo gelişimi ve tohum oluşumu başlarken, bunu meyva oluşumu takip eder. Meyva, çiçekten veya çiçek kısımlarından oluşan ve genelde tohum taşıyan (şart değil) organdır. Yani tohum oluşturan bitkiler meyva meydana getirirler. Açık tohumlulardan olan Ginkgo biloba ’da döllenmenin ardından erik ya da badem...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-meyva-olusumu-ve-gelisimi
  • BOŞALTIM SİSTEMİ

    Hücrelerde metabolik olaylar sonunda oluşan zararlı veya işe yaramayan artıkların organizmadan uzaklaştırılmasına Boşaltım denir. Homeostazi ve Boşaltım : Metabolizma artıkları yada ihtiyaç fazlası besinlerin hücreden uzaklaştırılması için boşaltım sistemleri kurulmuştur.Metabolizma artıkları veya ihtiyaç fazlası besinlerin atılması hücrenin iç ortamını sabit tutar.Hücrelerin ,kanın,doku sıvısının ortamının belli değerler arasında sabit...

    https://www.biyologlar.com/bosaltim-sistemi
  • SÜREKLİ DOKULAR

    Farklılaşmasını tamamlamış, bölünme yeteneğini kaybetmiş hücrelerin oluşturduğu dokulardır. Bu doku hücreleri bazen tekrar değişikliğe uğrayabilir ve yeniden bölünme yeteneği kazanabilirler. Genel olarak çekirdeği ve protoplazması olan her canlı hücre potansiyel olarak meristematik yetenek kazanabilir. Yetkin doku hücreleri genellikle meristematik hücrelerden daha büyük, şekilleri çok farklı, çekirdekleri genellikle hücre hacmine göre küçük,...

    https://www.biyologlar.com/surekli-dokular
  • Bitkilerde Epidermal Oluşumlar

    Tüyler (Trikomlar): Farklı şekil, yapı ve işleve sahip epidermanın dışarıya taraf oluşturduğu uzantılardır. Koruyucu tüyler, destek tüyleri, salgı tüyleri, pullar ve çeşitli cins papiller ve kökün emici tüyleri başlıca trikom çeşitleridir. Emergensler şekil, yapı ve fonksiyon bakımından tüylere benzemekle birlikte, bunlar epiderma ve epidermanın alt tabakasından (subepidermal tabakalardan) da gelişebilirler. Bitkilerde yalın ve tek hücreli tüyler bulunduğu...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-epidermal-olusumlar
  • Bitkilerde Tüy Tipleri

    Tüyler (Trikomlar): Farklı şekil, yapı ve işleve sahip epidermanın dışarıya taraf oluşturduğu uzantılardır. Koruyucu tüyler, destek tüyleri, salgı tüyleri, pullar ve çeşitli cins papiller ve kökün emici tüyleri başlıca trikom çeşitleridir. Emergensler şekil, yapı ve fonksiyon bakımından tüylere benzemekle birlikte, bunlar epiderma ve epidermanın alt tabakasından (subepidermal tabakalardan) da gelişebilirler. Bitkilerde yalın ve tek hücreli tüyler bulunduğu...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-tuy-tipleri
  • İklim için toprak, toprak için iklim

    İklim için toprak, toprak için iklim

    Birleşmiş Milletler,  TEMA Vakfı’nın toprak gündemini kabul etti:İklim için toprak, toprak için iklim9-15 Kasım tarihleri arasında Erozyonla Mücadele Haftası'nı kutlayan TEMA Vakfı, "Toprak ve İklim" arasındaki ilişkilere dikkat çekmek için tüm Türkiye'de gönüllülerinin katılımıyla yürüyüş ve etkinlikler düzenleyecek. TEMA bu sene, yaklaşık 25 yıldır mücadelesini verdiği toprak hedeflerinin Birleşmiş Milletler tarafından da kabul edilmiş olmasını...

    https://www.biyologlar.com/iklim-icin-toprak-toprak-icin-iklim
  • Omurgasız Hayvanlarda Destek ve Hareket Sistemi

    Süngerlerde: Silisyumoksit ve kalsiyumkarbonat kristallerinden oluşmuş iç iskelet bulunur. Halkalı Solucanlarda: Hidrolik iskelet bulun ur.Vücut sıvısı ile kas desteklik sağlar. Yumuşakçalarda: Vücudu örten sert bir kabuk bulunur.Bu kabuğa dış iskelet denir.İskelet kalsiyumkarbonat (kalker) oluşur.Dış iskelet koruyucudur.Ancak ağırdır,hareketi zorlaştırır.Yumuşakçalarda kabuk değiştirme yoktur.Kabuk kenarlardan halkalar şeklinde eklenerek büyür. ...

    https://www.biyologlar.com/omurgasiz-hayvanlarda-destek-ve-hareket-sistemi
  • İNSAN ANATOMİSİ VE İSKELET

    Anatomik Duruş Baş dik ve alın öne bakan, kollar yanda ve sarkık olan, avuç içleri öne dönük, ayaklar birleşik ve ayak uçları öne doğru olan vücut duruşuna anatomik duruş denir. Anatomide kullanılan terimler vücudun bu durumuna göre tanımlanır ve adlandırılırlar. İnsan Vücudunun Ana Bölgeleri Vücudu yapan organ ve oluşumların daha iyi kavranılması, yerlerinin belirlenmesi ve hastalıkların kolay tanımlanması için vücut, bölgelere ayrılarak incelenir. ...

    https://www.biyologlar.com/insan-anatomisi-ve-iskelet
  • KEMİK OLUŞUMLARININ ADLANDIRILMASI

    * Eklemleşmeler için oluşmuş geniş çıkıntılar üç tiptir: Caput (Kaput): Baş Condylus (Kondil): Lokma veya yumruk şeklindeki çıkıntı. Epiconylus (Epikondil): Kondillerin üst tarafında yer alan belirgin çıkıntı. *Yuvarlak çıkıntılar 5 ayrı şekilde adlandırılırlar: Tuberculum (Tüberkül): Küçük yuvarlak çıkıntı Tuberositas : yüksekliği fazla olmayan, pürüzlü kabarcık. Protuberantia: Küçük yükseklik tarzındaki çıkıntı, tümsek. ...

    https://www.biyologlar.com/kemik-olusumlarinin-adlandirilmasi
  • Kordon Kanı Toplanması

    Kordon kanı toplanırken anne ve babanın bu konuda yazılı onayının alınması ve kanın kullanım amacının belirtilmesi gereklidir. Toplanan kan doğan bebek için ilerde ortaya çıkabilecek bir gereksinim göz önüne alınarak, hasta bir kardeş veya aile bieyi veya hiç bir akrabalık olmadığı halde uygun bir hasta için kullanılmak üzere saklanabilir. Kordon kanının bebeğin kendi yararına toplanmasını destekleyen bilimsel kaynaklar yetersizdir. Ancak, teknolojik...

    https://www.biyologlar.com/kordon-kani-toplanmasi
  • Genetik - Kalıtsal Hastalıklar

    Canlılardaki kalıtsal özelliklerin dölden döle nasıl aktarıldığını inceleyen bilim dalına genetik denir.Ayrıca "gen"in yapısını, görevini ve genlerde meydana gelen değişiklikleri de inceler. İlk genetik çalışmalarını Gregor Johann MENDEL yapmıştır. Bu yüzden genetik biliminin kurucusu ve babası sayılır. Yetiştirdiği bezelyelerdeki karakterleri inceleyen Mendel kalıtım ve de tabi ki biyoloji bilimine çok büyük katkıda bulunmuştur. Genetikle ilgili bazı...

    https://www.biyologlar.com/genetik-kalitsal-hastaliklar-1
  • Nesli Tükenen Hayvanlar ve Yok Olmaya Etki Eden Faktörler

    Nesli Tükenen Hayvanlar ve Yok Olmaya Etki Eden Faktörler

    Günümüzde pek çok hayvan türü neslinin tükenmesi sorunuyla karşı karşıyadır Bunda yıllar içerisinde değişen çevre şartlarının yanı sıra insandan kaynaklanan faktörlerde etkilidir

    https://www.biyologlar.com/nesli-tukenen-hayvanlar-ve-yok-olmaya-etki-eden-faktorler
  • Transgenik ürünler (GDO) ve potansiyel etkileri

    Gen aktarımlı ürünlerin, üretim ve kullanımının yaygınlaşmasının, getirileriyle birlikte götürülerinin de olduğu göz önünde bulundurularak halkı doğru bilgilendirmek gerekir. Türkiye’nin transgenik ürünler konusunda kendi sistemli alt yapısını (laboratuar, teknik eleman, personel) geliştirmesi, teknolojisini kendi üretmesi ve küresel sermayenin ülke tarımında bağımlılığa yol açacak zinciri kıracak bir politika izlemesi zorunludur. Tüzün Arık...

    https://www.biyologlar.com/transgenik-urunler-gdo-ve-potansiyel-etkileri
  • Bağışıklık Yetersizliği ve İmmün Sistem

    Bağışıklık yetersizliği hastalıkları ortak özellikleri infeksiyona duyarlığın artması olan çeşitli hastalıklardan oluşan bir gruptur. Birincil bağışıklık yetersizliği bağışıklık bozukluğunun olduğu yere göre sınıflanır : B hücresi (antikor yapan hücreler), T hücresi virus ve diğer mikroplarla savaşan ve/veya antikor yapan hücrelere yardım eden hücre), fagositoz (Mikropların savunma hücrelerinin içine alınıp parçalanması) işlemine ve komplemana...

    https://www.biyologlar.com/bagisiklik-yetersizligi-ve-immun-sistem
  • Canlılarda Sindirim Şekilleri

    A. SİNDİRİM ŞEKİLLERİ 1. Mekanik Sindirim Fiziksel etkilerle besinlerin daha küçük parçalara ayrılmasıdır. Besinlerin kimyasal yapısı değişmez. Bu olaylarla enzimlerin etki yüzeyi artırıldığı için, esas sindirim kolaylaştırılır ve hızlandırılır. 2. Kimyasal Sindirim Hücrelerin, protein, yağ ve karbonhidratlı bileşiklerden faydalanabilmesi için bunların hidroliz edilmesi gerekir. Hidroliz; besin maddelerinin su yardımıyla parçalanması reaksiyonlarına...

    https://www.biyologlar.com/canlilarda-sindirim-sekilleri
  • Tipik Kemiğin Anatomik Yapısı

    Vücudumuzdaki uzun kemikler (Örneğin: kol ve uyluk kemikleri) tipik bir kemiğin makroskopik anatomisinin öğrenilmesinde iyi bir örnek teşkil ederler. Yetişkin uzun kemiklerinin çoğu, diafiz olarak adlandırılan tubuler bir gövdeye sahiptir. Gövdenin içindeki, kemik iliği ile dolu olan boşluğa cavum medullare denir. Cavum medullare’yi çevreleyen kemik dokusu kompakt kemik yapısındadır. Uzun kemiğin, iki ucu her biri epifiz olarak adlandırılır. Diafize göre daha...

    https://www.biyologlar.com/tipik-kemigin-anatomik-yapisi
  • Metabolizma Nedir? Metabolizma Hızını Etkileyen Faktörler Nelerdir?

    Son günlerde sıklıkla metabolizmanın hızlı veya yavaş çalışması ile ilgili şeyler duyuyoruz. Bu durum özellikle de kilolu insanları ilgilendirmekte. Çünkü hızlı metabolizma demek daha sağlıklı ve yağsız vücut demek, dolayısıyla zayıf olmak demektir. Şimdi metabolizmayı ve hızını ele alıp nasıl sağlıklı bireyler olabileceğimize bir bakalım. Metabolizma için genel bir tanım yapmak gerekirse insan vücudunda temel ihtiyaçların karşılanabilmesi için...

    https://www.biyologlar.com/metabolizma-nedir-metabolizma-hizini-etkileyen-faktorler-nelerdir
3WTURK CMS v8.1