Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 13 içerik listeleniyor

  • Fonksiyonlarına Göre Hücrelerarası Bağlantılar

    Tutturucu Bağlantılar: Hücrelere mekanik kuvvet sağlayan bağlantılardır ( Zonula adherens ,desmozom, hemidesmozom )Geçirgen olmayan bağlantılar: Hücreler arasında geçirgen olmayan bir bariyer oluşturur (zonula occludens ).İletişim sağlayan bağlantılar: Moleküllerin hücreler arasında geçişini sağlar (Gap junction ).EPİTEL DOKUSUÖrtü (Koruyucu), Bez (salgı) ve Duyu Epiteli (nöroepitel) olmak üzere 3 tipi bulunur.ÖRTÜ EPİTELİVücut iç ve dış yüzeylerini ve...

    https://www.biyologlar.com/fonksiyonlarina-gore-hucrelerarasi-baglantilar
  • KAPİLLERLERİN HİSTOFİZYOLOJİSİ

    Kapiller endotel hücreleri, küçük porlar (9-11 nm çapında) ve büyük porlar (50-70 nm) olmak üzere 2 farklı por sistemi içerebilirler. Daha küçük porların endotel hücre bağlantılarının kesintileri olduğuna inanılır. Büyük porlar ise pencere ve taşıyıcı veziküller olarak bilinir. Oksijen, karbondioksit ve glukoz hücre zarından diffüze olabilir veya hücre zarından taşınabilir ardından sitoplazmada diffuze olur ve sonuçta adluminal hücre zarından...

    https://www.biyologlar.com/kapillerlerin-histofizyolojisi
  • Alveoller

    Alveoller polihedral veya hegzagonal şekillidir ve tek duvara sahiptir. Bu duvar, solunum bronşiolleri, duktus alveolaris, atrium veya alveolar keselere açılarak havanın akışına izin verir. Yan yana bütün alveoller açıldığında yaklaşık 150 m 2 genişliğinde gaz değişim alanı oluştururlar. Alveoller sıkıca paketlenmişlerdir ve her bir alveolün duvarı tam değildir. Bunun yerine komşu alveoller birbirlerinden interalveolar septum ile ayrılmışlardır. Herbir alveol...

    https://www.biyologlar.com/alveoller
  • Kist Hidatik (Kistik Ekinokokkoz)

    Kistik ekinokkozis, ülkemizde, özellikle hayvanlarda çok yaygın olması nedeniyle, önemli halk sağlığı sorunlarına neden olan ve ciddi ekonomik kayıplara yol açan zoonotik karakterli bir hastalıktır. Halk arasında kist hastalığı olarak bilinen bu hastalığın etkeni, Echinococcus granulosus adı verilen bir parazittir. Bu parazitin esas kaynağı köpek, kurt, tilki gibi et yiyen hayvanlardır. Ancak, sıklıkla köpeklerdir. Parazit köpeklerin ince barsaklarında yaşar....

    https://www.biyologlar.com/kist-hidatik-kistik-ekinokokkoz
  • SOLUNUM SİSTEMİ FONKSİYONLARI

    1- Gaz alışverişi; önceden de değinildiği gibi solunum sisteminin esas fonksiyonu gaz değişimini sağlamaktır. Çözülmüş haldeki oksijen alveollerden, kanhava engelini aşarak kan kapillerlerine gelir ve karbondioksit de aksi yönde yer değiştirir. 2- Sistemin iletim kısmına ait fonksiyonlar solunum ile alınan havanın temizlenmesi, nemlendirmesi ve ısının ayarlanmasıdır (ısısı yükseltilir ya da azaltılır), 3- Akciğerin diğer bir fonksiyonu da boşaltım organı...

    https://www.biyologlar.com/solunum-sistemi-fonksiyonlari
  • Kan-Beyin Bariyeri

    Kan ile MSS arasında birçok madde hızlı bir geçişe sahiptir ancak bazı maddeler MSS’ne geçemezler. MSS kapillerleri belli makromoleküllere karşı azalmış bir permeabilite gösterir. Kan-beyin bariyeri kan damarları endotelinde bulunur. Endotel hücreleri arasında yer alan zonula okludens tipi sıkı bağlantıları hücreler arası transportu bloke ederler. Ayrıca MSS’de kapillerlerin endotel bazal laminası nöroglial hücreler (çoğunlukla Astrositler) ve bu hücrelerin...

    https://www.biyologlar.com/kan-beyin-bariyeri
  • Böbrek Kan Akımı

    Her bir böbrek direkt olarak abdominal aortadan bir dal alır. Renal arter adındaki bu damar, hilumdan girerek 3 ana dal verir. Bunlardan ikisi renal pelvisin anteriorunda, diğer biri de posteriorunda seyreder. Her ana dal, çok ender olarak tekrar dallanma gösterir. Bu ana arterler arasında ya çok az anostomozlaşma vardır ya da hiç yoktur ve her biri 3-4 medullar piramit ve bunlarla ilgili kortikal maddeyi besler. Bir ana renal arter dalının beslediği tüm bölgeye renül denir. Bu...

    https://www.biyologlar.com/bobrek-kan-akimi
  • Renal Cisimcik ( Corpusculum Renales Malpighi )

    Nefronun epitel ile döşeli genişlemiş kısmı olan Bowman kapsülü kapiller yumak tarafından işgal edilmiştir, kapiller yumak glomerulus adını almaktadır. Renal cisimcik bu şekilde çift duvarlı bir fincan şeklini kazanmış olur. Kapiller yumağı sıkıca saran Bowman kapsülünün dış ya da parietal yaprağı (kapsüler epitel) ile iç ya da visseral yaprağı (glomerular epitel) arasında dar bir boşluk (kapsüler boşluk) bulunur. Bütün renal cisimcik (Bowman kapsülü +...

    https://www.biyologlar.com/renal-cisimcik-corpusculum-renales-malpighi-
  • Hücre zedelenmesinin nedenleri ve zedelenmeye karşı hücrenin verdiği uyum yanıtları nelerdir; hasara uğrayan dokunun onarılması nasıl gerçekleşir?

    Hücre Zedelenmesinin Nedenleri Hücre zedelenmesinde pek çok etken söz konusudur. Trafik dahil pekçok kazanın neden olduğu gözle görülen fiziksel travmalardan, belli bazı hastalıklarda neden olabilen defektli enzimleri oluşturan gen mutasyonlarına kadar sıralanabilir. Zedeleyici etkenler aşağıdaki gibi, sınıflanabilir. Oksijen Kayıpları: Hipoksi (oksijen azlığı- oksijen yetersizliği), hücre zedelenmesi veya ölümünün en önemli ve en çok görülen nedenidir....

    https://www.biyologlar.com/hucre-zedelenmesinin-nedenleri-ve-zedelenmeye-karsi-hucrenin-verdigi-uyum-yanitlari-nelerdir-hasara-ugrayan-dokunun-onarilmasi-nasil-gerceklesir
  • Diş Eti (Gingiva)

    Oral müköz membran olan diş eti, her dişi boyun kısmının üzerinde ve dişin görünen kısmının altında bir yaka gibi sarar. Alveolar kemiğin periosteumuna yapışmıştır. Diş yakınında, gingiva diş etrafında gingival yaprak (crest) şeklinde uzanır, bunun tepesi ve diş arasında dar bir gingival yarık bulunur. Gingival yarığın tabanında, daha derinde gingiva diş tacının etrafına yapışmıştır. Bu bağlantı enamel kutikulasında olur ve sementumun üst...

    https://www.biyologlar.com/dis-eti-gingiva
  • KARACİĞERİN HİSTOLOJİK YAPISI

    Yumuşak kıvamlı olan karaciğer vücutta bulunan en ağır bezdir. Ağırlığı 1,5 kg veya daha fazla olabilen karaciğer üst abdomende, diaframın altında yerleşmiştir. Taze iken koyu kırmızı veya kırmızımsı kahverengidir; bu renkten başlıca karaciğere olan zengin kan akımı sorumludur. Karaciğer kanını çölyak (celiac) arterden köken alan arterlerden ve portal ven yolu ile intestinal yollardan alır. Venöz boşaltım inferior vena kavaya olduğundan karaciğer...

    https://www.biyologlar.com/karacigerin-histolojik-yapisi
  • ADENOHİPOFİZ

    Diğer endokrin bezleri ve bazı endokrin olmayan dokuları regüle eder. Adenokortikotropik hormon (ACTH), tiroid stimüle edici hormon (TSH, tirotiropin), follikül stimüle edici hormon (FSH) ve lüteinizan hormona (LH) diğer endokrin bezlere etki ettiği için tropik hormonlar adı verilir. Büyüme hormonu (GH) ve prolaktin (PRL) tropik hormon değillerdir direkt endokrin olmayan hedef organı etkilerler. Pars Distalis Hipofizin yaklaşık % 75’ini oluşturan pars distalis hemen...

    https://www.biyologlar.com/adenohipofiz
  • Hipofiz Kan Damarları ve Sinir Lifleri

    Hipofizin kan temin ediş şekli ayrı bir özellik gösterir ve bezin salgılamada bulunmasında önemli bir rol oynar. Anterior lob kanını pek çok superior hipofiziyal arterlerden ve Willis damarlarından alır. Superior hipofizeal arterlerin, kökeni internal karotid arterleridir. Arterler median eminence ve infundibular stem bölgesinde serbestçe anastomozlaşır ve median eminence içerisindeki kapiller ağa geçer. Bu ağın kapillerleri küçük venlere drene olur. Venler hipofizeal...

    https://www.biyologlar.com/hipofiz-kan-damarlari-ve-sinir-lifleri
3WTURK CMS v8.1