Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 1090 içerik listeleniyor

  • TOHUM ve MEYVE OLUŞUMU

    Tohum oluşumu Bitkilerde tohum ve meyvenin oluşabilmesi için tozlaşma ve döllenme olaylarının gerçekleşmesi gerekir. Tohum taslağında bulunan embriyo kesesi döllenmeden sonra tohum haline dönüşür. Dişi organın yumurtalığında bulunan, embriyo, çenek (besin deposu=endosperm) ve koruyucu kabuktan oluşan ve çimlenerek yeni bir bitkiyi meydana getiren yapıya tohum denir. Tohum oluşumu Tozlaşma ve döllenme olayları sonucunda dişi organın yumurtalığındaki tohum...

    https://www.biyologlar.com/tohum-ve-meyve-olusumu
  • İnterstisyum

    Lobuli testis içerisinde interstisyel doku seminiferöz tübüller arasında yer alır. İnterstisyel dokuda kollajen lifler, kan ve lenf damarları, sinir lifleri ve pek çok tip hücreler bulunur. Hücreler başlıca fibroblast, makrofaj, mast hücreleri, undifferansiye mezenşimal hücreler ve testise özgü Leydig hücreleridir. Kan damarları ve sinirler organa mediastinumdan girer ve gene buradan organı terk eder. Leydig hücreleri genellikle tübüller arasındaki üçgen şeklindeki...

    https://www.biyologlar.com/interstisyum
  • Bitkiler ve Mikroorganizmalar arasındaki ilişkiler

    Olumlu ve olumsuz etkileşimler sadece mikroplar arasında olmazlar aynı zamanda bitkiler ve mikroplar arasında da gerçekleşirler. Rizosfer, bitkiler ve mikroplar arasındaki kommensal ve mutualistik etkileşimlerin görüldüğü bölgeye verilen addır. Ekto ve endomikorizal mantarlar bitkilerin mineral madde ve suyun fotosentez ile geri dönüşümünü sağlarlar. Çok ekstrem koşullar altında bitkinin hayatını devam ettirmesi için temel olan mutualistik birleşmeler yapmasıdır....

    https://www.biyologlar.com/bitkiler-ve-mikroorganizmalar-arasindaki-iliskiler
  • Testis Fonksiyonları

    Testisin esas endokrin salgısı testosterondur. Testosteron interstisyel hücreler (Leydig hücreleri) tarafından sentez edilir. Testisin endokrin bezini oluşturan Leydig hücreleri çoğu endokrin bezlerdeki gibi epitelyal yüzeyden gelişmez. Testisin mezanşimal stromasından köken alır. Çok miktarda kapillerlere sahip olan stroma içerisinde Leydig hücreleri salgılarını vasküler sisteme kolaylıkla iletebilirler. Testisin testosteronu salgılaması hipofizin anterior lobundan...

    https://www.biyologlar.com/testis-fonksiyonlari
  • YARDIMCI GENİTAL BEZLER

    Testislerin duktus sistemleri ile ilişkili olan bezler seminal vesiküller, prostat ve bulbouretral bezlerdir (Cowper bezleri). Seminal Vesiküller Seminal veziküller, ampullar bölgede mezonefrik (Wolffian) kanalın evaginasyonuyla gelişir. Prostat bezinin posteriorunda yerleşim gösteren seminal vesiküllerin her biri duktus deferensin sonlanma kısmı olan ampullar bölgeye paralel seyreden, kıvrıntılı, ince, uzun bir divertikülümdür. Vesikülün alt kısmı dar, düz bir duktus...

    https://www.biyologlar.com/yardimci-genital-bezler
  • ENDOKRİN SİSTEM

    Endokrin sistem, başlıca köken aldıkları epitel ile ilişkilerini kaybetmiş bezlerden meydana gelmiştir. Bu bezlerin duktusları olmayıp salgılarını (hormonlar) direkt olarak ya kan ya da lenf dolaşımına boşaltırlar; dolayısı ile bu tip bezlere duktussuz bezler veya iç salgı bezleri denir. Vücudun endokrin salgı yapan dokuları üç ayrı şekilde görülür: 1- Bağımsız ayrı bezler halinde; bu tip bezler saf endokrin fonksiyona sahiptirler. Örneğin hipofiz, tiroid,...

    https://www.biyologlar.com/endokrin-sistem
  • HİPOFİZ (Pituitary Gland)

    Hipotalamus tarafından kontrol edilen hipofizial hormon sekresyonu; geçmişte nöroendokrin sistemin bir fonksiyonu olarak görülürken, bugün merkezi sinir sistemi, otonomik sinir sitemi, endokrin sistem ve immun sistem arasında etkileşim sonucu gerçekleştiği bilinmektedir. Hipofiz endokrin bezler içerisinde en karışık olanıdır. İki değişik dokudan meydana gelmiştir. Hipofizin endokrin bez kısmı olan adenohipofiz oral ektodermden gelişen Rathke kesesi olarak dorsal yönde...

    https://www.biyologlar.com/hipofiz-pituitary-gland
  • ADENOHİPOFİZ

    Diğer endokrin bezleri ve bazı endokrin olmayan dokuları regüle eder. Adenokortikotropik hormon (ACTH), tiroid stimüle edici hormon (TSH, tirotiropin), follikül stimüle edici hormon (FSH) ve lüteinizan hormona (LH) diğer endokrin bezlere etki ettiği için tropik hormonlar adı verilir. Büyüme hormonu (GH) ve prolaktin (PRL) tropik hormon değillerdir direkt endokrin olmayan hedef organı etkilerler. Pars Distalis Hipofizin yaklaşık % 75’ini oluşturan pars distalis hemen...

    https://www.biyologlar.com/adenohipofiz
  • Kromofil Hücreler

    A- Asidofiller (Alfa hücreleri): Toplam hücrelerin %40’ını oluşturur. İyi şekilde boyanabilen asidofiller normal preparatlarda kolaylıkla tanınırlar. Kromofoblardan daha büyük olup (14-20 mikron) hücre sınırları belirgindir. Sitoplazmalarında oldukça fazla bulunan küçük özel granülleri pek çok asidik boyalarla (eozin, asit fuksin, orange G ve azokarmin gibi) ile boyanabilirler. Seçici boyama metodları ve immunositokimya ile iki tip asidofil ayırt edilir. 1-...

    https://www.biyologlar.com/kromofil-hucreler
  • YARARLI VE ZARARLI BAKTERİLER

    Yeryüzünde bakterilerin bulunmadığı bir tek nokta bile yoktur denebilir. Bu küçük canlılar topraktan okyanusların derinliklerine ve havaya kadar her ortamda yaşayabilir. Yiyeceklerin bozulmasının nedeni genellikle bakterilerdir. Daha da önemlisi insan ve hastalıklarının büyük bölümü ile bazı bitki hastalıkları bakterilerden ileri gelir. Buna karşılık bazıları, özellikle ölmüş bitki ve hayvanların çürümesini sağlayan bakteriler çok yaralıdır. Bunlar...

    https://www.biyologlar.com/yararli-ve-zararli-bakteriler
  • Pars İntermedia

    Pars intermedia insanlarda, bazı hayvanlardakine oranla daha az gelişmiştir ve hipofizin yalnızca % 2’sini oluşturur. Hücrelerden ve içi kolloid ile dolu folliküllerden meydana gelmiş ince bir tabakadan ibarettir. Rezidüel lümene çok yakın bulunur ve rezidüel lümen çoğu yetişkinlerde tıkalıdır. Pars intermediada poligonal şekilli, küçük, soluk boyanan kromofoblar ile 200-300 nm çapında çok sayıda salgı granüllerini içeren geniş hacimli bazofiller yer...

    https://www.biyologlar.com/pars-intermedia
  • Nörohipofiz

    Nörohipofiz; tuber cinereuma ait median eminence, infundibular stem ve infundibular uzantıyı (pars nervosa) içerir. Her üç kısım da aynı karekterdeki hücrelere, aynı sinirlere ve kan akımına sahip olup aynı aktif hormonal prensipleri gösterir. Hypotalamohipofiziyal traktusu meydana getiren miyelinsiz sinir lifleri ve yüz bin kadar bu nöroksekretuar nöronlara ait sinir sonlanmaları nörohipofizde yer alır. Bu sinir liflerinin perikaryonları hypothalamusta supraoptik ve...

    https://www.biyologlar.com/norohipofiz
  • Hipofiz Kan Damarları ve Sinir Lifleri

    Hipofizin kan temin ediş şekli ayrı bir özellik gösterir ve bezin salgılamada bulunmasında önemli bir rol oynar. Anterior lob kanını pek çok superior hipofiziyal arterlerden ve Willis damarlarından alır. Superior hipofizeal arterlerin, kökeni internal karotid arterleridir. Arterler median eminence ve infundibular stem bölgesinde serbestçe anastomozlaşır ve median eminence içerisindeki kapiller ağa geçer. Bu ağın kapillerleri küçük venlere drene olur. Venler hipofizeal...

    https://www.biyologlar.com/hipofiz-kan-damarlari-ve-sinir-lifleri
  • EPİFİZ (KORPUS PİNEALİS)

    Korpus pinealis, diğer adıyla epifizis serebri 5-8 mm boyunda, 5mm çapında ve 100-200mg ağırlığında küçük, koni şekilli bir cisimcik olup bir sap ile 3. ventrikül tavanına bağlanmıştır. Bağlantı yeri dışında bez pia mater ile sarılmıştır. Pia mater’den oluşan kapsül bol damarlıdır. İnce bir kapsül şeklini almış olan pia materden ayrılan septumlar organ içerisine girer ve organı tam olmayan lobüllere ayırır. Lobüller Pinealosit (ya da epiteloid...

    https://www.biyologlar.com/epifiz-korpus-pinealis
  • Genetik Kopyalama - GENETIC CLONNIG

    Döllenmemiş yumurta hücre çekirdeğinin (n) somatik dokudaki hücre çekirdeği (2n) ile yer değiştirilmesi Genetik Klonlama veya Kopyalama olarak bilinmektedir. Son yıllarda genetik kopyalama ile ilgili bilim dünyasında farklı görüşler ortaya atılmıştır. Klonlamanın faydası ve zararı ile ilgili yapılan açıklamalar gündemi uzun süre işgal etmiştir. Bu makalede genetik klonlama ile yapılan çalışmaların ve elde edilen sonuçların aktarılmasına...

    https://www.biyologlar.com/genetik-kopyalama-genetic-clonnig
  • TİROİD BEZİ

    Boynun ön bölgesinde yer alan tiroid bezi birbirleri ile dar olan isthmus aracılığı ile birleşmiş iki lateral lobdan meydana gelmiştir. İsthmus 2. ve 4. trakeal kıkırdaklar arasında yer alır. Yaklaşık 5 cm boyunda 2,5 cm genişliğinde 20-30 gr ağırlığında olan lateral loblar ise trakenin üst kısmı ile larinksin inferioru arasında yerleşim gösterirler. Çoğunlukla bu iki tiroid yan loblarına ilaveten bir üçüncü piramidal lobdan bahsedilir. Bu 3. lob isthmusun...

    https://www.biyologlar.com/tiroid-bezi
  • Tiroid Bezi Fonksiyonları

    Gebelik döneminde T3 ve T4 plasental bariyeri geçer ve beyin gelişiminde önemli rol oynar. Fetal tiroid bezi fonksiyonuna gestasyonun 14. haftasında başlar. Fetal gelişim sırasında tiroid hormon yetersizliği MSS’de geri dönüşümsüz hasara neden olur. Nöron sayısında azalma, myelinizasyonda hata ve zeka geriliği gözlenir. Eğer maternal tiroid yetersizliği fetal tiroid bezinin gelişimden önce olursa ciddi bir zeka geriliği gerçekleşir. Son çalışmalar...

    https://www.biyologlar.com/tiroid-bezi-fonksiyonlari
  • Gen Aktarım Teknikleri

    Gen tedavisinde, etkin bir gen aktarimi en onemli bir kosuldur. Genleri istenilen hucrelere tasiyabilmek icin kullanilan yontemler genel olarak iki kategoride toplanmaktadir: Fiziksel yontemler ve biyolojik vektorler: Fiziksel yontemler, DNA'nin dogrudan dogruya enjeksiyonu, lipozom formulasyonlari ve balistik gen enjeksiyonu yontemlerini icerir. Dogrudan DNA enjeksiyonunda ilgili gen DNA'sini tasiyan plazmit, dogrudan dogruya, ornegin kas icine, enjekte edilir. Yontem basit olmasina karsin...

    https://www.biyologlar.com/gen-aktarim-teknikleri
  • PARATİROİD BEZLERİ

    İnsanlarda genellikle iki çift (4 adet) paratiroid bezi bulunur fakat sıklıkla bunlara yardımcı bezlere de rastlanır. Küçük, kahverengimsi ve oval cisimcikler şeklinde olan paratiroid bezleri tiroid bezine yakın yerleşim gösterir. Üst paratiroidler tiroidin posterior yüzünde lobların üst ve alt kutupları arasında, orta kısımda yer alır. Alt paratiroidler ise tiroid loblarının alt kutuplarına yakın bulunurlar. Paratiroid bezleri faringeal ceplerin (kesecikler)...

    https://www.biyologlar.com/paratiroid-bezleri
  • DNA'nın Yapısı ve Özellikleri

    Bütün tek ve çok hücreli organizma ile bir kısım virüslerde genetik materyal DNAdır. DNA yapı ve özellikleri başlığı altında, DNAnın moleküler yapısı, deoksiriboz, fosfat ve pürin ve primidin bazlarının yapıları ve birbirleri ile verdikleri reaksiyonlardan başlanarak anlatılmaktadır.

    https://www.biyologlar.com/dnanin-yapisi-ve-ozellikleri
  • BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER, SUPRARENAL BEZLER)

    Her bir böbreğin üst kutbuna birer adet olarak yerleşen, yağ doku içine gömülmüş suprarenal ya da adrenal bezler kabaca piramit şekilli yassılaşmış organlardır. Her biri 5 cm. uzunluğunda, 3 cm. genişliğinde ve 1 cm’den daha az kalınlıkta ve 7-10 gr. ağırlıktadır. Adrenal bezler steroid hormonları ve kateşolaminleri salgılarlar. Organın arterior yüzeyinde içeri doğru çöküntü şeklinde hilum görülür. Taze bir organın enine kesitinde iki bölge ayırt...

    https://www.biyologlar.com/bobrek-ustu-bezleri-adrenal-bezler-suprarenal-bezler
  • Böbrek Üstü Bezlerinin Fonksiyonları

    Korteks ve medulla fonksiyonel yönden belirgin bir şekilde birbirlerinden farklıdır. Korteks hayatın devamı için esasidir. Tüberkülosise bağlı olarak kortikal dejenerasyon (Addison hastalığı) veya korteksin çıkarılması halinde kortikal öz verilemez ise ölümle sonuçlanır. İnsanda korteks çeşitli esasi fonksiyonların devamı için şarttır. Korteks vücutta su ve elekrolit dengesini sağlar. Korteks yıkımını takiben vücutta plazma konsantrasyonu, aşırı sodyum...

    https://www.biyologlar.com/bobrek-ustu-bezlerinin-fonksiyonlari
  • LANGERHANS ADACIKLARI (PANKREASIN ENDOKRİN KISMI)

    Büyük, yassı bir organ olan pankreas duedonumun konkavitesi içerisinde yerleşmiştir. Posterior abdominal duvar peritonu arkasında sola doğru dalağın hilumuna ulaşacak şekilde uzanır. Pankreas hem ekzokrin ve hem de endokrin bir organdır. Bu iki fonksiyon farklı hücreler tarafından üstlenilmiştir. Organ taze halde soluk pembe veya beyaz renktedir. Belirgin bir fibröz kapsüle sahip olmayıp ince, areolar bir doku ile sarılmıştır. Buradan köken alan ince septumlar organı...

    https://www.biyologlar.com/langerhans-adaciklari-pankreasin-endokrin-kismi
  • Kalıtım ve Kalıtsal Hastalıklar

    Kalıtım ve Kalıtsal Hastalıklar

    KALITIM Canlılar arasındaki benzerlik ve farklılıkların, ortaya çıkmasını sağlayan, bunların anne babadan çocuğa nasıl geçtiğini, kalıtsal hastalıkları ve tedavileri inceleyen bilim dalıdır.Aynı tür canlılar kendi aralarında görünüş olarak farklılık gösterirler(saç rengi, göz rengi vb. ).Kalıtımın diğer bir adı da soyaçekimdir. Bütün canlılarda görülür. KALITSAL HASTALIKLAR Genlerle yavrulara geçen özelliklere kalıtsal özellikler denir (kan...

    https://www.biyologlar.com/kalitim-ve-kalitsal-hastaliklar
  • KALITSAL HASTALIKLAR

    I- Hücre Bölünmesi Esnasındaki Hataya Bağlı Olanlar : A. NONDİSJUNCTİON : Kromozom anomalilerinden en önemlisi olup, mayozda gametlere az veya çok sayıdaki kromozom gitmesi olayıdır. 2 şekilde olur. 1. Ayrılamama 2. Anafazda gecikme Mayotik bölünme sırasında oluşan nondisjunction olayı; 2 ayrı hücreye gitmesi gereken bir kromozom çiftinin heriki üyesinin birbirinden ayrılmayıp yeni hücreye gitmesi şeklindedir. Böylece gametlerden birinde adı geçen kromozomdan...

    https://www.biyologlar.com/kalitsal-hastaliklar
  • Doku Nedir, Doku Çeşitleri Nelerdir, Dokuların Yapısı

    Organların yapıları mikroskop altında incelendiğinde dokular­la karşılaşılır. Her dokudaki hücre sayısı, hücre ara maddele­rinin miktarı değişiktir. Dokular organlarda, organlar ise or­ganizmada birleşirler. Organlardaki çeşitli dokular birbirleri­nin içine girmiş durumdadır. Tüm organizmaya dağılmış olan dokular sinir sistemi, iç ve dış organlar gibi organ sistemle­rini oluştururlar. Şekil ve çalışmalarına göre dokular dörde ayrılırlar; Epitel...

    https://www.biyologlar.com/doku-nedir-doku-cesitleri-nelerdir-dokularin-yapisi
  • HAYVAN VE İNSAN KOPYALAMA

    Organ nakli, doğum kontrolü, büyük ameliyatlar derken genetikçiler, hayvan kopyamayı da başardı. İskoçya’da Ian Wilmut, Dolly adını verdiği kuzuyu kopyaladı. Sonra Hawai’de fare, Kore’de inek, İskoçya’da domuz kopyalandı.Güney Kore de türü azalan bir kaplan türünü kopyalamaya hazırlanıyor (Hürriyet, 24 Mayıs 1999) “... Bizim (biyologların), hapsedilme tehditini de içeren sayısız ve kesin kuralla dizginlenmesi gereken büyük işadamları olduğumuz...

    https://www.biyologlar.com/hayvan-ve-insan-kopyalama
  • Klonlama

    Klonlamanın özellikle de insan klonlama konusunun etik boyutu kamuoyunca, günlük yaşamda kültürün, temel bilimsel birikimin, tarih, siyaset ve toplumbilimin en yaygın ve temel kavramlarıyla tartışılabilir nitelik kazanmıştır. Nükleer enerji kullanımı, hormon destekli tarım, ozon tabakasına zarar veren gazların üretimi gibi, farklı toplum kesimlerince kolayca anlaşılabilir ve tartışılabilir kabul edilen klonlama, şimdiden kamuoyunun gündeminde yerini aldı....

    https://www.biyologlar.com/klonlama
  • Bitki Patolojisi

    Bitkilerde hastalığın oluşabilmesi için öncelikle bir patojenle veya abiotik bir faktörle bitkinin karşı karşıya gelmesi gerekir. Bu karşılaşma anında yada sonrasında çevre koşullan uygun değilse; çok soğuk, çok sıcak ve kurak koşullarda hastalık etmeni canlı çoğalamayacağı için, hastalık oluşamaz. Hastalığın oluşabilmesi için bitkinin dispozisyonu uygun olmalı, bitki immun yani bağışık olmamalı, hastalık etmeninin virülensi yüksek olmalı, yani...

    https://www.biyologlar.com/bitki-patolojisi
  • Bitkilerde Hijyen ve Terapi

    Bitkilerde hastalık oluşumuna neden olan cansız ve canlı etmenlerin zararlı etkilerinden bitkileri korumak ve hastalanan bitkileri yeniden sağlıklı hale getirmek için çeşitli yöntemlere başvurulmaktadır. Bitki hastalıklarına karşı etkin bir mücadele yapabilmek için öncelikle hastalık etmeninin doğru olarak teşhis edilmesi gereklidir. Etmen tanındıktan sonra onun özellikleri ve hastalık oluşturma mekanizması dikkate alınarak nasıl bir mücadele programı...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-hijyen-ve-terapi
  • Down Sendromu nedir

    Eğer hamile iseniz bebek bekleyen anne adaylarının hepsinin en büyük ortak korkusunu çok büyük bir olasılıkla siz de yaşıyorsunuz demektir.

    https://www.biyologlar.com/down-sendromu-nedir
  • TIBBİ BİTKİLERİN ETKİLERİ VE KULLANIMLARI

    ADAÇAYI (SALVİA OFFİCİNALİS) Taşıdığı uçucu yağdan dolayı antibakteriyel,antifungal ve antiviral etkilidir.Antiseptik etkisinden de dolayı dişeti, boğaz ve damak iltihaplanmalarına karşı etkilidir.Çayı dişeti ve ağıziçi rahatsızlıklarında da gargara şeklinde kullanılır. Östrojenik özelliğinden dolayı hormon düzenleyici olarak (ağrılı düzensiz adet şikayetlerinde) menopozda, terleme ve ateş basmasında kullanılır.Ayrıca kuvvet verici ve uyarıcı...

    https://www.biyologlar.com/tibbi-bitkilerin-etkileri-ve-kullanimlari
  • Turner Sendromu (Gonadal disgenesis)

    Turner Sendromu (Gonadal disgenesis)

    Boy kısalığı, fibröz bant şeklinde gonadlar (streak gonadlar), sexuel immatürite ve diğer çeşitli malformasyonlar vardır. Fenotipik olarak kadın görünümündedirler. Boyunda yeleleşme, meme uçları arasındaki mesafenin geniş, göğüs kafesinin yassı oluşu ve kubitus valgus deformitesi görülür. Turner sendromlu hastaların idrarında pubertede gonadotropinlerin yüksek oluşu karakteristik laboratuvar bulgusunu teşkil eder.Overler makroskobik olarak fibröz bant...

    https://www.biyologlar.com/turner-sendromu-gonadal-disgenesis
  • HORMON ÜRETEN BEZLER

    a) Hipofiz Bezi: Beynin tabanında hipotalamusun altında yer alır. İki kısma ayrılır. Hipofiz bezinde üretilen hormonlar ve görevleri 1. Büyüme hormonu, büyüme ve gelişmeyi sağlar. Kemik ve kas dokusunun gelişmesinde etkilidir. Bü­yüme döneminde fazla salgılanması devliğe az algı­lanması cüceliğe sebep olur. 2. Deriye renk verici maddeleri uyaran hormon hipo-fizden salınır. 3. Tiroid bezini uyararak çalışmasını sağlayan hor­monu üretir. 4. Dişilerde...

    https://www.biyologlar.com/hormon-ureten-bezler
  • Sitokinin (Cytokinin)

    Stokininler (Cytokinin) bilim adamlarının bitkilerde hücre bölünmesi üzerine araştırmalar yaparken rastlantı eseri keşfettikleri bitkisel hormon grubudur.Sitokinin hücre bölünmesinde etkilidir ve bu fonksiyonunun yanı sıra bitkilerde üstlenmiş olduğu farklı rollerde mevcuttur. Sitokininler bitkilerde nutrient elementlerin dağıtımını,bazı bitki organlarının yaşlanmasını(Senesens) geciktirmeyi,bitki şekillenmesini ve kotiledonlarin gelişimini sağlar. Genel...

    https://www.biyologlar.com/sitokinin-cytokinin
  • Oksitosin

    Serbest oksinler bitkilerde hücre büyümesini düzenleyen bitkisel hormonlardır.Ayrıca bitkilerde kovalent bağlarla bağlı bulunan oksinlerde vardır ve bunlara bağlı oksinler denir.Bitkilerde oksin hormonun üretimibitki bünyesinde hormon miktarına göre düzenlenir. Bitkilerde 'Oksin' metabolizması AA’nın üretimi(Biosentezi),eksilmesi(Oksidasyonu) ve pasifize edilmesi(bağlanması) yoluyla gerçekleşir. Oksin hormonu bitki gelişimini kontrol eder.Bitkinin büyümesi ve...

    https://www.biyologlar.com/oksitosin
  • Giberelinler (Gibberellic Asit) - Giberellinlerin bitkiler üzerine etkisi

    Giberellinler ikinci grup bitki hormonudur. 1950’li yıllarda karakterize edilen giberellinler 80’den fazla bileşenin bulunduğu bir gruptur. Giberellinlerin esas etkisi, bitkilerin boyuna büyümesini sağlamaktır. Böylece uzun bir bitki gövdesi aktif giberellinleri, cüce bir bitki gövdesinden daha fazla ihtiva eder. Giberellinlerin sentezi ve kontrolü genetik kontrol altındadır.

    https://www.biyologlar.com/jiberelinler-gibberellic-asit
  • DNA YAPISI VE ÖZELLİKLERİ

    Bütün tek ve çok hücreli organizma ile bir kısım virüslerde genetik materyal DNAdır. DNA yapı ve özellikleri başlığı altında, DNAnın moleküler yapısı, deoksiriboz, fosfat ve pürin ve primidin bazlarının yapıları ve birbirleri ile verdikleri reaksiyonlardan başlanarak anlatılmaktadır.nükleozid, nükleozit fosfat, nükleotid ve nükleozid-tri-fosfatlar hakkında bilgi verilmekte, nükleozit-tri-fosfatların DNA polimerini oluşturma reaksiyonları, purin pirimidin...

    https://www.biyologlar.com/dna-yapisi-ve-ozellikleri
  • GENLERIN ÖZELLİKLERİ

    Gen nedir? Gen DNA zincirindeki belli bir uzunluktaki birimdir. Kromozom DNA’ nın özel bir şekilde paketlenmesi sonucu ortaya çıktığına göre her kromozomda çok sayıda gen var demektir. Her bir gen diğerinden farklı bir şifre içerir ve farklı bir proteini kodlar. Eğer vücutta bir genin kodladığı proteine gereksinim varsa o gen aktif hale geçerek üzerindeki şifre, haberci RNA adı verilen bir yapı şeklinde kopyalanır. Bu yapı hücrenin sitoplazmasındaki ilgili...

    https://www.biyologlar.com/genlerin-ozellikleri
  • Bitkilerde Beslenme ve Nutrient Elementler

    Bitkiler hayatlarını normal bir şekilde sürdürebilmeleri için metabolizmalarına almaları gereken temel elementler vardır.Bitki metabolizmasında olmazsa olmaz olan bu elementlerin eksikliğinde bitkilerde potansiyel gelişim bozukluklarına davetiye çıkar ve ilerleyen süreçlerde bitki ölümüyle sonuçlanabilir.Bitkilerdeki bu temel elementlere 'Nutrient Elementler' denir. Nutrient elemenler...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-beslenme-ve-nutrient-elementler
  • Bitkilerde Hormonlar, Tropizmalar, Nastiler​

    Yapılan araştırmalar sonucunda yüksek bitkilerde metabolizma,büyüme ve hücreler arası regülasyon dokular arasındaki mesajlaşma ile gerçekleşir. Yüksek bitkilerde hücreler arası iletişim hayvanlarda olduğu gibi 'hormon' adı verilen kimyasal mesajcılar ile gerçekleşir.Tüm hücrelerde de bu hormonları tanıyan,ayırt eden ve mesajı okuyabilen reseptörler(Alıcı=Duyargaç) ile donatılmıştır.Hormon ve Reseptör ikilisi birbirini tamamlar ve bu ikili arasında...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-hormonlar-tropizmalar-nastiler
  • SİNİR SİSTEMİ

    Organların çalışmasını hızlı, etkili ve elektriksel yollarla düzenleyen yapılardan oluşur. Sinir sistemi sinir telleri yardımıyla tüm vücuttaki olayları denetler ve düzenler. Özelliğine göre 2 kısımdan oluşur. 1. Merkezi Sinir Sistemi Sinir sisteminin yönetici ve denetleyici kısmıdır. Kafatası ve omurga içindeki sinirsel organlardan oluşur. a. Beyin: Kafatası içerisindeki en büyük sinirsel organdır. Yüzeyi girintili çıkıntılı olup iki yarım küreden...

    https://www.biyologlar.com/sinir-sistemi
  • HORMON SİSTEMİ

    Organların çalışmalarını yavaş, zayıf ve uzun süreli olarak etkileyen sistemdir. Organların çalışmasını ürettiği hormonlar yardımıyla düzenler. Üzerinde özel mesaj taşıyan protein ve yağ yapılı maddelere hormon denir. Hormonlar özel salgı bezlerinde üretilirler. İhtiyaç anında belli miktarda salgılanıp kanla tüm vücuda yayılırlar. Hormonlar belirli orgaların çalışmasını bir süre etkiler. Hormonların az ya da aşırı miktarda salgılanması...

    https://www.biyologlar.com/hormon-sistemi
  • BESİNLER ve SİNDİRİM SİSTEMİ

    A. BESİNLERİN ÖZELLİKLERİ Canlıların temel özelliklerinden birisi de beslenmedir. Besin maddelerinin üretilerek ya da dışarıdan alınarak vücutta kullanılmasıyla gerçekleşir. Beslenmede kullanılan maddelere besinler denir. Besinler canlı vücudunun büyümesinde, onarılmasında ve yaşamın düzenlenmesinde etkili olur. Üretici canlılar kendi besinlerini yaparken, tüketici olanlar dışarıdan hazır olarak alırlar. Tüketici canlıların kullandığı besinler 2 grupta...

    https://www.biyologlar.com/besinler-ve-sindirim-sistemi
  • Down sendromu Tarihçesi!!

    Trizomi 21 ile ilgili ilk bilimsel kayıt 1866'yılına aittir. O tarihte İngiliz bilim adamı John Langdon Down bazı ortak özellikleri paylaşan ve diğerlerinden şekil olarak faklı ve zeka problemleri olan bir grup çocuğu yayınladığı makalesinde ilk kez tanımladı. Down aynı zamanda tiroid hormonu azlığına bağlı olarak görülen kretenizmden farklı bir durumun da ilk kez altını çiziyordu. Ancak kendisi çok talihsiz bir benzetme yaptı ve bu türdeki çocukları yüz...

    https://www.biyologlar.com/down-sendromu-tarihcesi
  • Bitkilerin Yapısı ve Fizyolojisi

    I. BİTKİSEL DOKULAR Yüksek yapılı bitkilerdeki dokular; sürgen (meristem) doku ve değişmez doku olmak üzere iki grupta incelenir. A. SÜRGEN (MERİSTEM) DOKULAR Meristem dokunun kökeni embriyodur. Özellikleri : Devamlı bölünme yeteneğine sahip hücrelerden oluşur. Gelişme ve farklılaşmayı sağlarlar. Bitkide enine kalınlaşma ve boyuna uzamayı sağlarlar. Hücreleri; canlı, küçük, ince çeperli, bol sitoplazmalı, büyük çekirdekli ve çok küçük kofulludur....

    https://www.biyologlar.com/bitkilerin-yapisi-ve-fizyolojisi
  • HİSTOLOJİ PREPARATLARINDA KARBONHİDRATLARIN GÖSTERİMİ

    Dokularda karbonhidratları içeren bileşikler bulunmaktadır. Bunlar homopolisakkaritler (glikojen, nişasta ve sellüloz ) veya heteropolisakkaritlerdir ( glikozaminoglikanlar, glikoproteinler,proteoglikanlar proteoglikan aggregatları ve glikolipidler). Homopolisakkaritler:Glikojen, hayvansal dokularda çok bulunan bir homopolisakkarittir. Tesbit edilmiş dokuların parafin bloklarında korunabilir. Nişasta ve selüloz ise bitki hücrelerinde bulunan homopolisakkaritlerdir. Glikojen,...

    https://www.biyologlar.com/histoloji-preparatlarinda-karbonhidratlarin-gosterimi
  • Proteom

    DNA’nın kimlik kartı, ana hatlarıyla çıkartıldı. Bu işin kolay yanı. Şimdi sıra genlerin ürettiği proteinlerin gizini çözmeye geldi. Esas zor kısım şimdi başlıyor. İnsanın genetik yapısını deşifre etmeye çalışan bilim adamları konularında ne kadar uzman olursa olsunlar, daha işin başında olduklarını kabul ediyorlar. Son birkaç yıldır bir düzineden fazla genomu çözümleyen uzman ekipler, bulgularının tahminleriyle örtüşmemesi üzerine gelecek...

    https://www.biyologlar.com/proteom
  • Vitamin Nedir?

    Vitaminler, sağlıklı yaşamın vazgeçilmez bir parçası olan organik bileşiklerdir. Vitamin Latince yaşam anlamına gelen “vita” sözcüğünden kaynaklanır. Vitaminler yağda ve suda eriyenler olarak iki gruba ayrılır .Vitaminler, vücutta metabolik olayların normal bir şekilde meydana gelmesi ve sağlıklı durumun sürdürülmesi için gerekli olan ve besinler içinde ufak miktarlarda alınan maddelerdir. Vitaminler iki grupta toplanır : Suda çözünen vitaminler: C ve B...

    https://www.biyologlar.com/vitamin-nedir
  • Mikrobiyolojinin Tarihçesi ve tarihi gelişimi

    Ilk Çaglarda Ilk insanlar, hayatin baslangici, doga, dogal olaylar (yagmur, kar, dolu, simsek, yildirim, gök gürültüsü, zelzele, su taskinlari, vs.), ay, dünya, yildizlar, günes, bulasici hastaliklar ve ölüm gibi kavramlar üzerinde fazlaca durmuslar, içinde bulundugu veya yakin iliskide olduklari toplumlarin törelerine göre bazi izahlar ve yorumlar yapmislar ve bunlara inanmislardir. Çözümleyemedikleri konularda, bunlari, insan veya doga üstü kuvvetlere, ilâhlara, cinlere ve...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyolojinin-tarihcesi-ve-tarihi-gelisimi
3WTURK CMS v8.1