Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 43 içerik listeleniyor

  • Mitokondrial MTND1 Gen Mutasyonu İle İlişkili Lohn/Melas Örtüşme Sendromu

    Mitokondrial MTND1 Gen Mutasyonu İle İlişkili Lohn/Melas Örtüşme Sendromu

    Mitokondrial MTND1 genindeki patojenik nokta mutasyonları daha önce iki farklı klinik fenotiple ilişkili olarak tanımlanmıştır –LHON ve MELAS -.Burada MTND1 geninde ,hem LHON hem de MELAS’ın klinik özelliklerini içeren bir örtüşme sendromu ile ilişkili ilk heteroplazmik mitokondrial DNA nokta mutasyonunu rapor ediyoruz.Kas histokimyasında ince mitokondrial anormallikler ortaya çıkmışken biyokimya analizinde izole bir kompleks I eksikliği...

    https://www.biyologlar.com/mitokondrial-mtnd1-gen-mutasyonu-ile-iliskili-lohnmelas-ortusme-sendromu
  • Mitokondrial MTND1 Gen Mutasyonu İle İlişkili Lohn/Melas Örtüşme Sendromu

    Mitokondrial MTND1 Gen Mutasyonu İle İlişkili Lohn/Melas Örtüşme Sendromu

    Mitokondrial MTND1 genindeki patojenik nokta mutasyonları daha önce iki farklı klinik fenotiple ilişkili olarak tanımlanmıştır –LHON ve MELAS -.Burada MTND1 geninde ,hem LHON hem de MELAS’ın klinik özelliklerini içeren bir örtüşme sendromu ile ilişkili ilk heteroplazmik mitokondrial DNA nokta mutasyonunu rapor ediyoruz.Kas histokimyasında ince mitokondrial anormallikler ortaya çıkmışken biyokimya analizinde izole bir kompleks I eksikliği...

    https://www.biyologlar.com/mitokondrial-mtnd1-gen-mutasyonu-ile-iliskili-lohnmelas-ortusme-sendromu
  • HÜCRELERARASI BAĞLANTILAR

    Epitel hücreleri birbirlerine sıkıca yapışmıştır, ayırmak için oldukça büyük bir mekanik güç gerekir. Hücrelerarası yapışma özelliği, çekme kuvvetine ve basınca maruz kalan epitelyal dokularda (deri) belirgindir. Yapışma; kısmen plazma membranının membran proteinlerinden olan glikoproteinlerin bağlayıcı özelliğinden (cell adhesion molecules) ve az miktardaki hücrelerarası proteoglikanlarla sağlanır. Bazı glikoproteinler, ortamda Ca++ bulunmadığında...

    https://www.biyologlar.com/hucrelerarasi-baglantilar
  • SALGININ KİMYASAL YAPISINA GÖRE BEZLER

    Seröz (Albuminöz ) Bezler: Seröz salgı, berrak, sulu ve protein yapısındadır. Çoğu seröz glandlar, sindirim enzimlerinden bir veya birkaçını içerirler. Asinuslardaki salgı hücreleri genellikle piramidal şekilli, yuvarlak nukleuslu hücrelerdir. Bazal infranükleer bölgede bu hücreler yoğun bazofili gösterir (GER+polizomlardan dolayı ) (muköz bezlerden ayırma ölçütü), Apikal kısımda iyi gelişmiş Golgi kompleksi ve yuvarlak membranlı salgı granüllerini içerir....

    https://www.biyologlar.com/salginin-kimyasal-yapisina-gore-bezler
  • BAĞ DOKUSUNUN TEMEL FONKSİYONLARI, BAĞ DOKUSUNUNUN KÖKENİ, GLİKOZAMİNOGLİKANLAR

    Desteklik Yumuşak dokuları destekleme Vücut şeklinin sağlanması Hücre ve organları birbirine bağlama Savunma *Fagositik ve immunokompetan hücreleri ile (makrofaj, plazma, lenfosit gibi) *Bağ dokusunun temel maddesinin bileşenleri epitelden geçen mikroorganizmaların yayılmasını önleyen fiziksel bir engel oluşturur. Akışkanlığı azdır. Ancak hiyaluronidaz üreten bakteriler bağ dokusunun akışkanlığını artırarak güçlü yayılmaya yol açar. Beslenme Kan...

    https://www.biyologlar.com/bag-dokusunun-temel-fonksiyonlari-bag-dokusununun-kokeni-glikozaminoglikanlar
  • DOKU TAKİBİNİN (İMPREGNASYON ) PRENSİPLERİ

    Doku takibinin amacı, dokuyu desteklemek için yeterince sert bir katı ortama gömmek ve kesitlerin alınması için gerekli sertliği vermektir. Bu sertliği verirken de dokunun bıçağa çok az zarar verecek sertlikte olmasını sağlamaktır. Rutin histoloji için tatmin edici gömme materyeli parafindir. Doku parafine gömülmeden önce şu işlemlerden geçirilmelidir. l-Fiksasyonun tamamlanması 2-Sulu fiksatifi ve doku sıvısını uzaklaştırmak için hafif fakat tatmin edici bir...

    https://www.biyologlar.com/doku-takibinin-impregnasyon-prensipleri
  • KAPİLLERLERİN HİSTOFİZYOLOJİSİ

    Kapiller endotel hücreleri, küçük porlar (9-11 nm çapında) ve büyük porlar (50-70 nm) olmak üzere 2 farklı por sistemi içerebilirler. Daha küçük porların endotel hücre bağlantılarının kesintileri olduğuna inanılır. Büyük porlar ise pencere ve taşıyıcı veziküller olarak bilinir. Oksijen, karbondioksit ve glukoz hücre zarından diffüze olabilir veya hücre zarından taşınabilir ardından sitoplazmada diffuze olur ve sonuçta adluminal hücre zarından...

    https://www.biyologlar.com/kapillerlerin-histofizyolojisi
  • BİYOKİMYA DERSİ ÇALIŞMA SORULARI ( 445 soru )

    1) Biyokimyanın tanımı nasıldır? Canlı hücrelerin kimyasal yapı taşlarını ve bunların katıldığı reaksiyonları inceleyen bilim dalı… 2) Biyokimyanın amacı nedir? Canlı hücrelerle ilgili kimyasal olayların moleküler düzeyde tam olarak anlaşılmasını sağlamak 3) Biyokimyanın konuları nelerdir? Hücre bileşenlerinin doğası hakkındaki bilgilerin toplanması Hücre içinde sürekli olarak meydana gelen kimyasal dönüşümlerin incelenmesi 4) Canlı...

    https://www.biyologlar.com/biyokimya-dersi-calisma-sorulari-445-soru-
  • Koaservat nedir? İlkin Koaservat Yapıları Nasıl Oluşmuştur? Yağların Canlılık Evrimi'ndeki Önemi...

    Koaservatlar, "cansız" veya inorganik moleküllerden oluşan, ilk "canlı" (organik moleküllerden oluşan kompleks) özellikli moleküllerdir. Yani Dünya üzerinde var olan, olmuş ve olacak her canlının atası, ilkin hücreler olarak düşünebileceğimiz koaservatlardır. Bunlar, günümüz hücrelerinden çok daha ilkeldirler ve sadece bir zırh ile zırh içerisinde hapsolmuş moleküllerden ibarettirler. Ancak bu zırh belli oranda molekül transferine izin vermektedir; dolayısıyla...

    https://www.biyologlar.com/koaservat-nedir-ilkin-koaservat-yapilari-nasil-olusmustur-yaglarin-canlilik-evrimindeki-onemi-
  • İnfeksiyonun Mekanizması

    Doğada çok yaygın olarak bulunan mikroorganizmalardan ancak çok az bir bölümü insan ve hayvanlar için hastalık yapıcı niteliktedirler (patojenik mikroorganizmalar). Geri kalan büyük bir bölümü ise infeksiyon veya hastalık oluşturamamaktadırlar (apatojenik mikroorganizmalar). Ancak, genellikle hastalık oluşturmadığı bilinen bazı etkenler de, fazla stres nedeniyle konakçının direncinin kırıldığı hallerde veya bazı özel durumlarda, (immun yetmezlik...

    https://www.biyologlar.com/infeksiyonun-mekanizmasi
  • Yağların Canlılardaki Önemi ve İlk Koaservat Yapılarının Oluşumu

    Dünya üzerinde yaşamış, yaşayan ve bildiğimiz kadarıyla yaşayacak olan her canlının atası olan koaservatlar (ilk hücre öncesi formları) ve bunların oluşumlarını inceleyeceğiz. Önceki yazılarımızda da açıkladığımız gibi "canlı" dediğimiz varlık formunun oluşabilmesi, bazı biyokimyasal tepkimelerin gerçekleştirilebilmesine ve sürerliliğine bağlıdır. İşte bu yazımızda bu sürerliliğin adım adım nasıl kazanıldığını görecek ve dıştan...

    https://www.biyologlar.com/yaglarin-canlilardaki-onemi-ve-ilk-koaservat-yapilarinin-olusumu
  • Histokimyasal-Sitokimyasal Yöntemler

    A. İyonların Gösterimi: • Fe+3 iyonları: Perls reaksiyonu ve Prusya mavisi reaksiyonu ile gösterilir. Fe+3 + potasyum ferrosiyanid ---> ferrik ferrosiyanid (koyu mavi) • PO4 İyonlarının gösterimi: AgNO3 ile gösterilir. • PO4 + AgNO3 ---> Ag PO4 • Ag PO4, gümüş indirgeyici hidrokinon ile muamele edilir ve siyah renkte metalik gümüş izlenir. B. Enzimlerin Gösterimi: • Asit fosfatazın gösterimi (Gomori): Lizozomlarda bu enzim çoktur. Doku +Sodyum...

    https://www.biyologlar.com/histokimyasal-sitokimyasal-yontemler
  • Dehidrasyon Sıvıları

    1-Etanol: Şeffaf, renksiz, yanıcı, hoş kokulu ve hidrofiliktir. En çok tercih edilen dehidranttır. 2-Ticari Endüstriyel Metilenmiş Ruh: Etanole biraz metanol eklenerek hazırlanmış bir dehidranttır. 3-Metanol: Biraz pahalı ve tehlikeli bir dehidranttır. 4-Propan-2-ol-ipopropil alkol: Dokuları etanol gibi sertleştirmez. 5-Aseton: Şeffaf, renksiz, yanıcı, keskin kokulu ve diğer dehidrantlara göre daha uçucudur. Etanol ve metanolden daha hızlı hareket eder. Asetonda uzun...

    https://www.biyologlar.com/dehidrasyon-sivilari
  • HİSTOLOJİ PREPARATLARINDA KARBONHİDRATLARIN GÖSTERİMİ

    Dokularda karbonhidratları içeren bileşikler bulunmaktadır. Bunlar homopolisakkaritler (glikojen, nişasta ve sellüloz ) veya heteropolisakkaritlerdir ( glikozaminoglikanlar, glikoproteinler,proteoglikanlar proteoglikan aggregatları ve glikolipidler). Homopolisakkaritler:Glikojen, hayvansal dokularda çok bulunan bir homopolisakkarittir. Tesbit edilmiş dokuların parafin bloklarında korunabilir. Nişasta ve selüloz ise bitki hücrelerinde bulunan homopolisakkaritlerdir. Glikojen,...

    https://www.biyologlar.com/histoloji-preparatlarinda-karbonhidratlarin-gosterimi
  • Kollenkimaların Kökeni ve Yaşam Süresi

    Kollenkima, vaskular dokularla beraber prokambiyumdan kökenlenir ya da ayrıca temel meristemden gelişir. Genellikle korteks kollenkiması ve prokambiyum aynı meristemden kökenlenir. umbelli ferae ‘ den Apium graveolens’ de (Ke­reviz) kollenkima gelişmesi şekil de aşamalı olarak gösteri İmiştir. Gelişmenin erken evresinde petiyolün dış bölgelerinde salgı kanalı ve epidermis arasında boyuna bölünmeler başlar, bunların bazıları prokambiyumu, diğerleri korteksi...

    https://www.biyologlar.com/kollenkimalarin-kokeni-ve-yasam-suresi
  • Proteinler

    Genler taşıdıkları bilgileri kullanarak proteinleri oluşturur.Yine genler oluşturdukları bu proteinler sayesinde hücre veya organizma düzeyinde tüm biyokimyasal olayları takip eder.Bu biyokimyasal tepkimeler sonucunda organizmaların sahip oldukları fenotipler belirlenir.Protein sentezi prokaryotik hücrelerin sitoplazmasında sentezlenir.Proteinlerin translasyonu için genetik bilgiyi taşıyan bir DNA molekülü veya RNA’ya ihtiyaç vardır.Ayrıca DNA’daki genetik bilgiyi...

    https://www.biyologlar.com/proteinler
  • KSİLEMDE SU TAŞINIMI

    Bitkilerin çoğunda, ksilem su taşınım yolunun en uzun kısmını oluşturur. 1 m uzunluktaki bir bitkide su taşınım yolunun %99.5’den fazlası ksilem de bulunur. Uzun boylu ağaçlarda ksilem, yolun en büyük bölümünü oluşturur. Kökün bir ucundan diğer ucuna karmaşık olan yol ile karşılaştırılınca, ksilem, direnci düşük olan basit bir yoldur. Bundan sonraki kısımlarda, köklerden yapraklara suyun taşıımı için ksilemde suyun hareketinin nasıl...

    https://www.biyologlar.com/ksilemde-su-tasinimi
  • BİTKİ HÜCRE ÇEPERİ

    BİTKİ HÜCRE ÇEPERİ

    Bütün organizmalar belirli şekillerini korumak için mekaniksel bir dayanağa gereksin­me duyarlar. Hayvanlarda bu destek iskelettir; bitkilerde ise bütün hücreler “hücre çe­peri” denilen sert bir yapı ile çevrilmiştir. Böylece protoplasmik olmayan çeper varlığı bitki hücrelerini hayvanlardan ayıran önemli bir özelliktir. Çok az bitki hücrelerinde çeper yoktur, az sayıda aşağı organizasyonlu hayvan hücreleri bitki hücrelerinin çeperi ile...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hucre-ceperi
  • Genetik kod

    Genetik kod, genetik malzemede (DNA veya RNA dizilerinde) kodlanmış bilginin canlı hücreler tarafından proteinlere (amino asit dizilerine) çevrilmesini sağlayan kurallar kümesidir. Kod, kodon olarak adlandırılan üç nükleotitlik diziler ile amino asitler arasındaki ilişkiyi tanımlar. Bir nükleik asit dizisindeki üçlü kodon genelde tek bir amino asidi belirler (ancak bazı durumlarda farklı konumlarda bulunan aynı kodon üçlüsü, çevredeki bağlamla ilişkili olarak iki...

    https://www.biyologlar.com/genetik-kod
  • Lipitlerin Kimyasal Yapısı

    1 - Tuz Teşkilli Altı karbondan yüksek yağ asitlerinin metallerle yaptıkları tuzlara "sabun" denir. Sodyum ve potasyum sabunları suda erirler. Ancak diğer metalerin tuzları (sabunları) genellikle erimezler ve temizleyici değillerdir. Potasyum sabunları sodyum sabunlarından daha fazla yumşaktır ve daha çabuk erirler. Doymamış yağ asitlerinin verdiği sabunlar doymuş olanlara oranla suda ve alkolde daha fazla erir. Alkali metal sabunları eter, benzol ve kloroformda...

    https://www.biyologlar.com/lipitlerin-kimyasal-yapisi
  • PROTEİN SAFLAŞTIRMADA ÇÖKTÜRME YÖNTEMİ

    İlgili proteinin diğer proteinlerden ayrılmasında veya proteinlerin deriştirilmesinde kullanılan çöktürme işlemi, proteinleri saflaştırma işlemlerinin çoğunda kullanılmaktadır. Araştırmanın amacına uygun olarak proteinleri çöktürme işlemi santrifüjleme ve filtrasyonla elde edilen fraksiyonda veya doğrudan fermantasyon ortamında yapılabilir. Protein molekülünün yüzeyindeki hidrofilik ve hidrofobik grupların dağılımı proteinlerin çeşitli çözücülerdeki...

    https://www.biyologlar.com/protein-saflastirmada-cokturme-yontemi
  • Misel Nedir

    Bir misel, koloidal solüsyonda/çözeltide dağılmış yüzey-aktif/surfaktan moleküllerin kümelenmesidir. Aköz solüsyonda/sulu çözeltide tipik bir misel çevresindeki solvent/çözücüye dönük tarafında hidrofilik başların ve hidrofobik kuyrukların miselin merkezinde yer aldığı bir küme küresi oluşturur.Bu tip misel normal faz/safha miseli (su içinde yağ miseli) olarak bilinmektedir. Ters miseller kuyruklar dışarda, kafa içerde biçiminde organize olur (yağ içinde...

    https://www.biyologlar.com/misel-nedir
  • Hidrofili Nedir

    Hidrofili, bir molekülün hidrojen bağları kurarak suya bağlanabilme özelliğidir. Yunanca ὕδωρ hidor (su) ve φίλος filos (arkadaşlık) sözcüklerinden türetilmiştir. Bu özelliğe sahip moleküller su ve diğer polar çözücülerde çözünebilir. Hidrofilik bir molekül veya bir molekülün hidrofilik bir bölümü tipik olarak yük kutuplaşması gösterir ve hidrojen bağı kurma yeteneği vardır, böylece yağ ve diğer hidrofobik çözücülere kıyasla suda...

    https://www.biyologlar.com/hidrofili-nedir
  • Yağ (Lipid) Metabolizması

    Besinlerle alınan yağ moleküllerinin büyük kısmını trigliserid adı verilen moleküller oluşturmaktadır.Bunun yanında fosfolipid, ve kolestrol molekülleri yağlı besinlerde daha az miktarlarda bulunular. Lipidler yapı itibariyle gliserin ve yağ asitlerinin teşkil ettiği moleküllerdir.Lipid molekülleri hidrofobik özellik göstermelerine karşın organik eriticilerde çözünürler.Örneğin alkol, eter, aseton ve klorofom gibi uçucu sıvılar içerisinde çözünebilir. ...

    https://www.biyologlar.com/yag-lipid-metabolizmasi
  • Yağların yıkımı

    Yağların yapıtaşlarının yağ asitleri olduğunu belirtmiştik.Yukarıdaki şekilde görülen yağ asiti molekülünün hidrofilik ve hidrofobik uçları, yağların suya döküldüklerinde misel oluşturmalarına neden olur. Yağ asitleri, hidrofilik uçları dışa, hidrofobik uçları ise iç tarafa gelecek şekilde dizilirler.Mavi bölge yağ asitinin hidrofilik bölgesi, kırmızı ince bölge ise molekülün hidrofobik kuyruğunu temsil etmektedir. Besinlerle alınan büyük yağ...

    https://www.biyologlar.com/yaglarin-yikimi
  • Lipitler

    Dünyadaki canlılardaki temel organik bileşiklerden biri de lipitlerdir. Lipitler oyil ve yağlar olarak ayrılır. Yağlar oda sıcaklığında katı halde bulunan lipitler, oyiller ise gene oda sıcaklığında sıvı halde bulunan lipitlerdir. Biyolojik önemi olan lipitler yağ asitleri, nötr lipitler (trigliserit), fosfolipitler, steroitler vb.dir. Lipitler insan ve hayvanların temel besinleri arasında yer alır. Lipitlerin Kimyasal yapısı ve görevleri Lipitler kutuplu bir...

    https://www.biyologlar.com/lipitler
  • LİPİTLER HAKKINDA BİLGİ

    Tanım ve lipidlerin fonksiyonlarıLipidler, ya gerçekten ya da potansiyel olarak yağ asitleri ile ilişkileri olan heterojen bir grup bileşiktir: Lipidlerin, insan organizmasında, depo ve yapısal fonksiyonu önemlidir. Trigliseridler, enerji yedeğini oluşturmak üzere depolanırlar ve depo lipidler olarak bilinirler. Membranların ve steroid hormonların, vitamin D gibi bazı önemli maddelerin yapısını oluşturan fosfolipidler, glikolipidler ve kolesterol, yapısal lipidler olarak...

    https://www.biyologlar.com/lipitler-hakkinda-bilgi
  • Amino asitler

    Amino asitler

    Amino asitler Standart amino asitler,aynı karbon atomuna bağlanmış bir amino grubu ve bir karboksil grubu içerirler. Fizyolojik pH’da, amino grubu proton taşır ve pozitif yüklüdür; karboksil grubundan ise proton ayrılmıştır ve negatif yüklüdür: Standart amino asitlerde amino ve karboksil gruplarının bağlı olduğu karbon atomu a-karbon atomu diye anılır. R grubu bir zincirde ek karbonlar içeriyorsa bu karbonlar b, g, d, e gibi harflerle belirtilirler. Standart amino...

    https://www.biyologlar.com/amino-asitler
  • Sitrik Asit Döngüsüne Ait Reaksiyon Basamakları

    Biyokimya, adından da anlaşılacağı gibi canlı organizmalar ve bu organizmaları meydana getiren hücrelerde meydana gelen metabolik faaliyetleri inceleyen bilim dalıdır. Aynı zamanda biyokimya, moleküler biyoloji ile sıkı bir ilişki içerisindedir. Biyokimya konusunda esas olarak canlı hücrelerinde cereyan eden kimyasal tepkime basamaklarını, bu basamaklara etki eden katalizör görevindeki enzimleri, fotosentezi ve solunum konusunu ele almaya çalışacağız. Bu konular...

    https://www.biyologlar.com/sitrik-asit-dongusune-ait-reaksiyon-basamaklari
  • Hücre İletişimi, Haberleşmesi

    HÜCRELERARASI İLETİŞİM) (HÜCRELER ARASINDA HABERLEŞME) (HÜCRE HABERLEŞMESİ) (HÜCRE SİNYALLEŞMESİ) Hücre iletişimi bakterilerde, maya gibi tek hücreli ökaryotlarda, hayvan ve bitki hücrelerinde geniş ölçüde araştırılmıştır ve araştırılmaya da devam etmektedir. Bu canlılarda hücre iletişiminin moleküler ayrıntıları hayret verici bir biçimde benzerlik taşır. Oysa bu organizma gruplarının en son ortak atası, bir milyar yıldan daha önce yaşamıştır....

    https://www.biyologlar.com/hucre-iletisimi-haberlesmesi
  • Hücre zarı nedir ? Görevleri Nelerdir ?

    Hücre zarı ya da hücre membranı, hücrenin dış kısmında bulunan, molekülleri özelliklerine göre hücre içine alan veya dışarı bırakan seçici geçirgen katmandır.Hücre zarını ayırarak doğrudan analizlerden önce hücre zarının moleküler yapısı hakkındaki kuramlar, dolaylı kanıtlara dayanır. Yağda eriyen maddeler hücre zarından kolayca geçebildiği için, Overton (1902), hücre zarının ince bir lipit tabakasından yapıldığını ileri sürmüştür. Gorter...

    https://www.biyologlar.com/hucre-zari-nedir-gorevleri-nelerdir-
  • Glikoprotein Tanımı Ve Fonksiyonu

    Glikoprotein Tanımı Ve Fonksiyonu

    Glikoprotein bir moleküle karbonhidrat bağlı olan bir protein tipidir. Bu işlem ya protein çevirme sırasında ya da değişim sonrası modifikasyon olarak oluşur. " An antibody molecule is an example of a glycoprotein. Science Picture Co / Getty Images"

    https://www.biyologlar.com/glikoprotein-tanimi-ve-fonksiyonu
  • Amfipatik

    - Birbirine zıt, hidrofobik ve hidrofilik molekülün birlikte bulunmasıdır. Yağların bu yapıda olması, canlılığın su içerisinde başlaması için önem arz etmektedir. - Bir molekülün yapısında hem hidrofobik hem de hidrofilik grubun bulunması.

    https://www.biyologlar.com/amfipatik
  • Virüs Benzeri Nanoparçacıklar, İlaca Dirençli Bakterileri Öldürebilir

    Virüs Benzeri Nanoparçacıklar, İlaca Dirençli Bakterileri Öldürebilir

    Parçacıklar, enfeksiyonlarla mücadele eden ve antibiyotik direncini önleyen, güvenli ve hedefe yönelik teradavilere yol açabilir. Credit: ACS Infect. Dis.

    https://www.biyologlar.com/virus-benzeri-nanoparcaciklar-ilaca-direncli-bakterileri-oldurebilir
  • Hidrofilik ve hidrofobik nedir?

    Kısaca: Suyu seven ve sudan kaça moleküler özelliklerdir. Polar gruba sahip olan moleküller su ile hidrojen bağı oluşturarak suyun içerisinde çözünürler. Bu tür moleküllere hidrofilik (suyu seven) denir. Apolar moleküller su içerisinde çözünmezler ve hidrofobik (sudan kaçan) olarak isimlendirilirler. Bu tür moleküller su ile hidrojen bağı oluşturamayacakları için diğer hidrofobik moleküllerle interaksiyon (etkileşime) girerler.

    https://www.biyologlar.com/hidrofilik-ve-hidrofobik-nedir
  • Apolipoproteinler hakkın da bilgi

    Apolipoproteinler, lipitlerle beraber lipoproteinleri oluştururlar. Lipitler tek başlarına suda çözünmezler, buna karşın apoliproteinler hem lipitelere bağlanabilirler hem de suda çözünebilirler. Bunun nedeni, apolipoproteinlerin amfipatik, yani kısmen hidrofobik, kısmen hidrofilik olmasıdır. Hidrofobik yüzeyleri hidrofobik olan lipitlere bağlanır, hidrofilik yüzeyleri ise, meydan gelen lipit-protein kompleksinin (lipoproteinin) suda çözünmesini sağlar. Hayvanlarda...

    https://www.biyologlar.com/apolipoproteinler-hakkin-da-bilgi
  • Genetik Kodun Evrimi: Bütün Canlılar Neden Aynı Genetik Kodu Kullanıyorlar?

    Genetik Kodun Evrimi: Bütün Canlılar Neden Aynı Genetik Kodu Kullanıyorlar?

    Herkesin bildiği gibi genetik kod, bir canlının ne olacağını, neye benzeyeceğini, yapılarının nasıl oluşup, nasıl görev yapacağını belirleyen kimyasal bir koddur ve genlerimizde depolanır.

    https://www.biyologlar.com/genetik-kodun-evrimi-butun-canlilar-neden-ayni-genetik-kodu-kullaniyorlar
  • Lipid Çift-Katmanın Keşfi

    Lipid Çift-Katmanın Keşfi

    Çoğu kitap, hücre zarlarının tipik bir “lipid çift-katmanı“na (İng. lipid bilayer) sahip olduğundan söz eder; peki neden lipidler, neden çift-katmanlı olması gerekiyor ve bu temel yapı nasıl belirlendi? Görsel Telif: Charles Ophardt & chem.libretexts.org

    https://www.biyologlar.com/lipid-cift-katmanin-kesfi
  • Hücre Zarları

    Hücre Zarları

    Hücre zarları, hücreyi korur ve düzenler. Her hücrenin bir dış plazma zarı vardır; bu zar hem hücreye giren maddeleri, hem de bu maddelerin miktarını düzenler.

    https://www.biyologlar.com/hucre-zarlari
  • Alzheimer Hastalığına Sebep Olan Amiloid Beta’nın Dinamikleri
  • Abiyogenez Hipotezi Nedir?

    Abiyogenez Hipotezi Nedir?

    Yunan filozofu Aristo canlıların, cansız maddelerden kendiliğinden meydana geldiğine inanıyordu. (Abiyogenez hipotezi) Bu hipoteze göre döllenmiş yumurta gibi bazı madde parçaları bir aktif öz taşır.

    https://www.biyologlar.com/abiyogenez-hipotezi-nedir
  • Enzimler ve Özellikleri Nelerdir?

    Enzimler ve Özellikleri Nelerdir?

    Enzimler, kataliz yapan (yani kimyasal tepkimelerin hızını artıran) biyomoleküllerdir. neredeyse tüm enzimler protein yapılıdır. Enzim tepkimelerin de, bu sürece giren moleküllere substrat denir ve enzim bunları farklı moleküllere, ürünlere dönüştürür.

    https://www.biyologlar.com/enzimler-ve-ozellikleri-nelerdir
  • hidrofilik

    Su ya da diğer polar moleküllerle hidrojen bağı oluşturan çözeltiye kolaylıkla giren.

    https://www.biyologlar.com/hidrofilik
3WTURK CMS v8.1