Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 1304 içerik listeleniyor

  • KARACİĞERİN HİSTOLOJİK YAPISI

    Yumuşak kıvamlı olan karaciğer vücutta bulunan en ağır bezdir. Ağırlığı 1,5 kg veya daha fazla olabilen karaciğer üst abdomende, diaframın altında yerleşmiştir. Taze iken koyu kırmızı veya kırmızımsı kahverengidir; bu renkten başlıca karaciğere olan zengin kan akımı sorumludur. Karaciğer kanını çölyak (celiac) arterden köken alan arterlerden ve portal ven yolu ile intestinal yollardan alır. Venöz boşaltım inferior vena kavaya olduğundan karaciğer...

    https://www.biyologlar.com/karacigerin-histolojik-yapisi
  • Sertoli Hücreleri

    Sertoli’nin destek (Sustentakular) hücreleri sayıca azdır ve tübül boyunca düzgün aralıklarla yerleşim gösterirler. Uzun, prizmatik şekilli bu hücreler bazal lamina üzerine oturmuştur. Bazal laminadan seminiferöz tübül lümenine uzanır ve gelişmekte olan spermatogenik hücrelere kriptalar sağladığı için düzensiz apikal ve lateral hücre membranlarına sahiptirler. Ökromatik Sertoli hücre çekirdeği 7-9 nm kalınlığında filamentöz bir kılıfla çevrilmiştir ve...

    https://www.biyologlar.com/sertoli-hucreleri
  • Spermatogenik Hücreler

    Germ ya da spermatogenik hücreler, derinliği 4-8 hücre arasında değişen ve seminiferöz tübülü döşeyen çok katlı epiteli oluştururlar. Hücreler prolifere olarak tübülün bazalinden lümenine doğru ilerler. Proliferasyon hücreleri lümene doğru iter, lümene en yakın olanlar spermatozoonlara dönüşerek epitelden ayrılır ve lümen içerisinde serbest hale geçer. Bu olaylar dizisine spermatogenezis adı verilir. Spermatogenezis 3 evreye sahiptir; 1- Spermatogonyal faz:...

    https://www.biyologlar.com/spermatogenik-hucreler
  • Bitki Hücresi

    Proteinlerin temel yapıtaşı aminoasit denen moleküllerdir ve ayrı ayrı yapılarda 20 amino­asit vardır. Değişik aminoasitlerin değişik bir sıraya göre dizilerek birleşmesiyle, birbirin­den farklı binlerce protein oluşabilir. Nitekim her canlının yapısındaki proteinler farklı ol­duğundan, her hücre hem canlının yapısına, hem de kendi özel işlevine uygun proteinleri üretmek zorundadır. Örneğin buğday proteinlerindeki aminoasitler kendine özgü biçim­de...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hucresi
  • Richard Dawkins Anlatıyor – ‘Evrim, Gözlerimizin Önünde’

    Richard Dawkins: Evrimsel değişimin büyük bir kısmı henüz ortalıkta insanlar yokken gerçekleşmişse de öyle hızlı evrim örnekleri vardır ki, bunlara bir insanın ömrü içinde tanıklık etmek mümkündür. POD MRCARU’NUN KERTENKELELERİ Hırvatistan açıklarında Pod Kopiste ve Pod Mrcaru adlı iki küçük adacık bulunur. 1971′de, temel yiyeceği böcekler olan Akdeniz kertenkelesinin (Podarcis sicula) bir popülâsyonu Pod Kopiste’de yaşarken, Pod Mrcaru’da...

    https://www.biyologlar.com/richard-dawkins-anlatiyor-evrim-gozlerimizin-onunde
  • Spermiogenezis

    Yeni meydana gelmiş spermatid merkezi yerleşim gösteren bir çekirdek, bunun yakınında gelişmiş bir Golgi apparatus, çok sayıda mitokondriyonlar ve bir çift sentriole sahiptir. Spermiogeneziste bütün bu hücresel oluşumlarda belirgin değişiklikler görülür. Spermiogenezis 4 evrede özetlenebilir: 1- Golgi evresi: İlk önce Golgi bölgesinde bulunan pek çok sayıdaki küçük vesiküller içerisinde küçük granüller görülür, bunlar tek büyük bir granül olan akrozomu...

    https://www.biyologlar.com/spermiogenezis
  • Bitkiler ve Mikroorganizmalar arasındaki ilişkiler

    Olumlu ve olumsuz etkileşimler sadece mikroplar arasında olmazlar aynı zamanda bitkiler ve mikroplar arasında da gerçekleşirler. Rizosfer, bitkiler ve mikroplar arasındaki kommensal ve mutualistik etkileşimlerin görüldüğü bölgeye verilen addır. Ekto ve endomikorizal mantarlar bitkilerin mineral madde ve suyun fotosentez ile geri dönüşümünü sağlarlar. Çok ekstrem koşullar altında bitkinin hayatını devam ettirmesi için temel olan mutualistik birleşmeler yapmasıdır....

    https://www.biyologlar.com/bitkiler-ve-mikroorganizmalar-arasindaki-iliskiler
  • Arıların Biyolojik Gelişme Evreleri

    Bal arıları yaşama bir yumurta olarak başlarlar. Ana arının petek gözlerine yumurtladığı döllenmiş yumurtalardan işçi arılarla ana arılar, dölsüz yumurtalardan ise erkek arılar meydana gelir. Bir arının gelişmesinde yumurta, larva ve pupa olmak üzere 3 farklı gelişme dönemi vardır. Arılarda yumurtadan ergine toplam gelişme dönemi; ana arıda 16, işçi arıda 21 ve erkek arıda da 24 gündür. 1. Yumurta Arı yumurtası, silindir şeklinde, uçları yuvarlak ve...

    https://www.biyologlar.com/arilarin-biyolojik-gelisme-evreleri
  • Duktus Epididimis

    Efferent duktuliler birleşerek tek bir duktus epididimisi meydana getirir. Bağ dokusu ile çevrelenmiş olan bu duktus oldukça kıvrıntılıdır ve epididimis başının kalan kısmını, gövde ve kuyruk kısmını oluşturur. Duktus epididimis 5-6 metre uzunluktaki bir depo duktusudur, spermatozoonlar hareketlilik ve optimal fertilizasyon kabiliyetini kazanırlar. Epididimiste meydana gelen değişiklikler; • Nuklear DNA yoğunlaşması. Sperm başı boyutunda azalma. • Sitoplazma...

    https://www.biyologlar.com/duktus-epididimis
  • Duktus Deferens

    Duktus epididimis sonlandığı yerde düzleşir ve duktus deferens olarak devam eder. Skrotumdan inguinal bölgeye çıkar, inguinal kanalı geçer ve retroperitoneal olarak pelvisin yan duvarlarından aşağı inerek uretraya doğru seyreder. Diğer duktuslara oranla duvarı kalındır ve dar bir lümene sahiptir. Skrotum ve inguinal kanalda, duktus deferens spermatik kord içerisinde yer alır ve kalın duvarından dolayı kolaylıkla palpe edilebilir. Spermatik kord içerisinde duktusa...

    https://www.biyologlar.com/duktus-deferens
  • Lamarckın Görüşleri

    Bu bilim adamı, çevrenin etkisiyle canlılarda meydana gelen değişmelerin daha sonraki nesillere geçebileceğine inanmıştır. Lamarck’a göre, bitki ve hayvan türleri, çevre şartlarının etkisiyle değişebilmektedirler. Lamarck, “Zoolojinin Felsefesi” adlı eserinde, çevrede meydana gelen değişikliklerin türleri etkilediğini ve her türün bu etkiye içten gelen bir değişiklikle cevap verdiğini belirtmektedir. Yerken Boyları Uzamıştır. Lamarck, canlıların...

    https://www.biyologlar.com/lamarckin-gorusleri
  • YARDIMCI GENİTAL BEZLER

    Testislerin duktus sistemleri ile ilişkili olan bezler seminal vesiküller, prostat ve bulbouretral bezlerdir (Cowper bezleri). Seminal Vesiküller Seminal veziküller, ampullar bölgede mezonefrik (Wolffian) kanalın evaginasyonuyla gelişir. Prostat bezinin posteriorunda yerleşim gösteren seminal vesiküllerin her biri duktus deferensin sonlanma kısmı olan ampullar bölgeye paralel seyreden, kıvrıntılı, ince, uzun bir divertikülümdür. Vesikülün alt kısmı dar, düz bir duktus...

    https://www.biyologlar.com/yardimci-genital-bezler
  • ENDOKRİN SİSTEM

    Endokrin sistem, başlıca köken aldıkları epitel ile ilişkilerini kaybetmiş bezlerden meydana gelmiştir. Bu bezlerin duktusları olmayıp salgılarını (hormonlar) direkt olarak ya kan ya da lenf dolaşımına boşaltırlar; dolayısı ile bu tip bezlere duktussuz bezler veya iç salgı bezleri denir. Vücudun endokrin salgı yapan dokuları üç ayrı şekilde görülür: 1- Bağımsız ayrı bezler halinde; bu tip bezler saf endokrin fonksiyona sahiptirler. Örneğin hipofiz, tiroid,...

    https://www.biyologlar.com/endokrin-sistem
  • OMURGASIZ HAYVANLAR SİSTEMATİĞİ

    Canlılarla ilgili problemler ele alındığında organizmalar sınıflandırmak ve onları gruplara ayırmak zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Yeryüzünde milyonlarca canlı varlık vardır ve bunun yanı sıra geniş ölçüde bir çeşitlilik de görülür. Sınıflandırmanın Tarihçesi İnsanlar yaradılışlarından itibaren çevrelerinde bulunan bitki ve hayvanları öğrenmeye çalıştılar. İlk insanlar, bitki ve hayvanları kendileriyle olan ilişkisine göre...

    https://www.biyologlar.com/omurgasiz-hayvanlar-sistematigi
  • Çiçekli Bitkiler

    Çiçekli Bitkiler Üzerinde yaşadığımız dünyamızda on milyon civarında canlı türü yaşamaktadır.Kara ve su olmak üzere iki temel yaşam ortamında hayatlarını sürdüren bu canlıların her bir türüne bağlı onlarca çeşidi görülebilmektedir.Bu kadar canlıyı tek tek incelemek imkansızdır.O halde bunları benzer gruplar şeklinde sınıflandırmamız gerekir. Biyologlar doğadaki canlıları önce ana gruplara,daha sonra yan gruplara ayırmışlardır.Bitkiler ve...

    https://www.biyologlar.com/cicekli-bitkiler
  • Nörohipofiz

    Nörohipofiz; tuber cinereuma ait median eminence, infundibular stem ve infundibular uzantıyı (pars nervosa) içerir. Her üç kısım da aynı karekterdeki hücrelere, aynı sinirlere ve kan akımına sahip olup aynı aktif hormonal prensipleri gösterir. Hypotalamohipofiziyal traktusu meydana getiren miyelinsiz sinir lifleri ve yüz bin kadar bu nöroksekretuar nöronlara ait sinir sonlanmaları nörohipofizde yer alır. Bu sinir liflerinin perikaryonları hypothalamusta supraoptik ve...

    https://www.biyologlar.com/norohipofiz
  • Genetik

    Genetik (Alm. Genetik (f), Fr. Genetique (f), İng. Genetics) canlıların özelliklerini ve kalıtsal karekterlerini inceleyen, bu karekterlerin nesillere geçişini belli kalıtım kanunlarına bağlayan, genin yapı ve görevlerini araştıran bilim dalı. Genetik, ( Yunanca'dan genno γεννώ= doğum vermek) canlının bütün özelliklerinin eski kuşaktan yenisine nasıl geçtiğini inceler. Kalıtım bilimi olarak da bilinir. Biyolojinin bir dalıdır. İlk olarak Gregor Mendel'in...

    https://www.biyologlar.com/genetik-1
  • TİROİD BEZİ

    Boynun ön bölgesinde yer alan tiroid bezi birbirleri ile dar olan isthmus aracılığı ile birleşmiş iki lateral lobdan meydana gelmiştir. İsthmus 2. ve 4. trakeal kıkırdaklar arasında yer alır. Yaklaşık 5 cm boyunda 2,5 cm genişliğinde 20-30 gr ağırlığında olan lateral loblar ise trakenin üst kısmı ile larinksin inferioru arasında yerleşim gösterirler. Çoğunlukla bu iki tiroid yan loblarına ilaveten bir üçüncü piramidal lobdan bahsedilir. Bu 3. lob isthmusun...

    https://www.biyologlar.com/tiroid-bezi
  • Bitki Dokuları

    Aynı menseyden gelen, belirli bir görevi yapmak üzere toplu bir sistem olusturan, aynı sekil ve yapıdaki hücre gruplarına "doku" denir. Baslıca 2 ana gruba ayrılır: A ) Meristem Doku: Bölünme yeteneği olan hücrelerden olusmustur. Primer meristem ve sekonder meristem olmak üzere iki sekilde meydana gelir. B ) Sürekli Doku: Meristem hücrelerinin gelismesi ve farklılasması sonucu meydana gelir. Hücrelerin çeperleri değisik sekillerde kalınlasmıstır. Sürekli doku...

    https://www.biyologlar.com/bitki-dokulari
  • BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER, SUPRARENAL BEZLER)

    Her bir böbreğin üst kutbuna birer adet olarak yerleşen, yağ doku içine gömülmüş suprarenal ya da adrenal bezler kabaca piramit şekilli yassılaşmış organlardır. Her biri 5 cm. uzunluğunda, 3 cm. genişliğinde ve 1 cm’den daha az kalınlıkta ve 7-10 gr. ağırlıktadır. Adrenal bezler steroid hormonları ve kateşolaminleri salgılarlar. Organın arterior yüzeyinde içeri doğru çöküntü şeklinde hilum görülür. Taze bir organın enine kesitinde iki bölge ayırt...

    https://www.biyologlar.com/bobrek-ustu-bezleri-adrenal-bezler-suprarenal-bezler
  • Güveler

    Orduların en önemli strateji ve taktikleri hiç şüphesiz öncelikle düşmanlarını hemen fark edebilmek ve onların özelliklerini öğrenip buna karşı önlemler almak üzerine kuruludur. Güveler de düşmanları olan yarasalardan korunabilmek için doğdukları ilk günden beri aynı dünyanın en gelişmiş ordularının kullandıkları ve gerçekleştirebilmek için milyonlarca dolar harcadıkları bu stratejilere benzer bir strateji kullanırlar. Bir hayvanın hayatta...

    https://www.biyologlar.com/guveler
  • Böbrek Üstü Bezlerinin Fonksiyonları

    Korteks ve medulla fonksiyonel yönden belirgin bir şekilde birbirlerinden farklıdır. Korteks hayatın devamı için esasidir. Tüberkülosise bağlı olarak kortikal dejenerasyon (Addison hastalığı) veya korteksin çıkarılması halinde kortikal öz verilemez ise ölümle sonuçlanır. İnsanda korteks çeşitli esasi fonksiyonların devamı için şarttır. Korteks vücutta su ve elekrolit dengesini sağlar. Korteks yıkımını takiben vücutta plazma konsantrasyonu, aşırı sodyum...

    https://www.biyologlar.com/bobrek-ustu-bezlerinin-fonksiyonlari
  • Genler ve Gen Transferi

    Çok hücreli bir organizmanın herbir hücresi genellikle aynı genetik maddeyi içerir.DNA molekülleri,hücredeki en büyük moleküllerdir ve çoğunlukla kromozom olarak adlandırılan yapılarda paketlenir.Ökaryotik hücreler genellikle birden fazla,çoğu bakteri ve viruslar ise bir tek kromozoma sahiptir.Bir tek kromozom binlerce gen taşıyabilir.Bir hücrenin tüm genleri ve genler arasındaki DNA'ları,birlikte,hücresel genomu oluşturur. Bir tek kromozomda kaç tane gen vardır ?...

    https://www.biyologlar.com/genler-ve-gen-transferi
  • PARAGANGLİONLAR (KROMAFFİN SİSTEM)

    Paraganglionlar terimi pek çok yönden suprarenal bezlerin medullar hücrelerine benzeyen ve dağınık vaziyette bulunan hücre gruplarını kapsar. Hücre grupları çoğunlukla retroperitoneal yerleşmiştir ve sıklıkla sempatetik ganglionlar ile ilişkilidir. En büyük paraganglion hücre grubu çift veya birleşmiş halde bulunan Zuckerkandl’ın paraaortik cisimcikleridir. Bu cisimcik abdominal aortanın bifurkasyon yaptığı bölgede yerleşmiştir. Buna benzer hücre toplulukları...

    https://www.biyologlar.com/paraganglionlar-kromaffin-sistem
  • LANGERHANS ADACIKLARI (PANKREASIN ENDOKRİN KISMI)

    Büyük, yassı bir organ olan pankreas duedonumun konkavitesi içerisinde yerleşmiştir. Posterior abdominal duvar peritonu arkasında sola doğru dalağın hilumuna ulaşacak şekilde uzanır. Pankreas hem ekzokrin ve hem de endokrin bir organdır. Bu iki fonksiyon farklı hücreler tarafından üstlenilmiştir. Organ taze halde soluk pembe veya beyaz renktedir. Belirgin bir fibröz kapsüle sahip olmayıp ince, areolar bir doku ile sarılmıştır. Buradan köken alan ince septumlar organı...

    https://www.biyologlar.com/langerhans-adaciklari-pankreasin-endokrin-kismi
  • Arkea Hücrelerinde Şekil

    Arke hücrelerin çapları 0.1 μm ila 15 μm'nin üstü arasında değişir. Bazıları öbekleşir veya 200 μm'ye varan iplikçikler oluşturabilir. Çok çeşitli şekillere sahip olabilirler küresel, çubuk, spiral, yumrulu, yassı kare şekilli veya dikdörtgen olabilirler.

    https://www.biyologlar.com/arkea-hucrelerinde-sekil
  • KALITSAL HASTALIKLAR

    I- Hücre Bölünmesi Esnasındaki Hataya Bağlı Olanlar : A. NONDİSJUNCTİON : Kromozom anomalilerinden en önemlisi olup, mayozda gametlere az veya çok sayıdaki kromozom gitmesi olayıdır. 2 şekilde olur. 1. Ayrılamama 2. Anafazda gecikme Mayotik bölünme sırasında oluşan nondisjunction olayı; 2 ayrı hücreye gitmesi gereken bir kromozom çiftinin heriki üyesinin birbirinden ayrılmayıp yeni hücreye gitmesi şeklindedir. Böylece gametlerden birinde adı geçen kromozomdan...

    https://www.biyologlar.com/kalitsal-hastaliklar
  • Kalıtsal Değişiklikler Nelerdir ?

    Her canlı varlığın öz niteliklerini belirleyen temel iki etken vardır: Kalıtsal yük ve çevre. Bu iki etkenin birbirine etkisi gelişmeye, büyümeye, çoğalma yeteneğine, bir başka deyişle her bireyin yaşamına bağlıdır.Kalıtsal yük, türden türe gerek sayı, gerekse tek başına görünüşü bakımından değişen, ama aynı türün bütün bireylerinde aynı yapıda olan kromozom yumağında kodlanmıştır. Kalıtsal değişiklikler, soydeğişimler ( = mutasyonlar)...

    https://www.biyologlar.com/kalitsal-degisiklikler-nelerdir-
  • Doku Nedir, Doku Çeşitleri Nelerdir, Dokuların Yapısı

    Organların yapıları mikroskop altında incelendiğinde dokular­la karşılaşılır. Her dokudaki hücre sayısı, hücre ara maddele­rinin miktarı değişiktir. Dokular organlarda, organlar ise or­ganizmada birleşirler. Organlardaki çeşitli dokular birbirleri­nin içine girmiş durumdadır. Tüm organizmaya dağılmış olan dokular sinir sistemi, iç ve dış organlar gibi organ sistemle­rini oluştururlar. Şekil ve çalışmalarına göre dokular dörde ayrılırlar; Epitel...

    https://www.biyologlar.com/doku-nedir-doku-cesitleri-nelerdir-dokularin-yapisi
  • HAYVAN VE İNSAN KOPYALAMA

    Organ nakli, doğum kontrolü, büyük ameliyatlar derken genetikçiler, hayvan kopyamayı da başardı. İskoçya’da Ian Wilmut, Dolly adını verdiği kuzuyu kopyaladı. Sonra Hawai’de fare, Kore’de inek, İskoçya’da domuz kopyalandı.Güney Kore de türü azalan bir kaplan türünü kopyalamaya hazırlanıyor (Hürriyet, 24 Mayıs 1999) “... Bizim (biyologların), hapsedilme tehditini de içeren sayısız ve kesin kuralla dizginlenmesi gereken büyük işadamları olduğumuz...

    https://www.biyologlar.com/hayvan-ve-insan-kopyalama
  • HİSTOLOJİK DOKULARIN BOYANMASI

    HİSTOLOJİK DOKULARIN BOYANMASI

    Bekli de alınmamaktadır. Negatif boyamada yapıların şekilleri boyanın işlemesinden değil boya ile çevrelendiğinden gösterilmektedir.

    https://www.biyologlar.com/histolojik-dokularin-boyanmasi
  • KALITIMIN KROMOZOMAL ESASI

    Bitkilerde ve hayvanlarda her tür kendine özgü sabit sayida kromozom içerir. Kromozomlarin sayisi mitoz bölünmedeki düzenli ve kesin olaylarla sabit tutulur. Birçok hayvan ve bitkide kromozom sayisi esittir. Fakat kromozomlardaki kalitim faktörleri farklidir. KROMOZOMLARIN YAPISI Ilk defa 1840 yilinda botanikçi Hofmeister tarafindan Tradescamia bitkisinin polen ana hücrelerinde görülmüs ve 1888 yilinda Vvaldeyer tarafindan da "Kromozom" ismi verilmistir. Hiçbir zaman yeniden...

    https://www.biyologlar.com/kalitimin-kromozomal-esasi
  • Bitki Etiolojisi

    Bitkilerde hastalığa neden olan etmenlerin sınıflandırılmaları, isimlendirilmeleri, yaşayış ve zarar şekilleri ve hayat dönemleri etioloji içinde ele alınmaktadır. Hastalık etmenleri iki grup altında incelenebilir. Olumsuz çevre ve yetiştirme koşullarının ele alındığı cansız hastalık etmenleri ve bitkiler üzerinde yada çevresinde çoğalarak bitki gelişimini sınırlayan canlı hastalık etmenleri, bu iki grubu oluşturmaktadır. Cansız hastalık etmenlerinin...

    https://www.biyologlar.com/bitki-etiolojisi
  • Bitki Patolojisi

    Bitkilerde hastalığın oluşabilmesi için öncelikle bir patojenle veya abiotik bir faktörle bitkinin karşı karşıya gelmesi gerekir. Bu karşılaşma anında yada sonrasında çevre koşullan uygun değilse; çok soğuk, çok sıcak ve kurak koşullarda hastalık etmeni canlı çoğalamayacağı için, hastalık oluşamaz. Hastalığın oluşabilmesi için bitkinin dispozisyonu uygun olmalı, bitki immun yani bağışık olmamalı, hastalık etmeninin virülensi yüksek olmalı, yani...

    https://www.biyologlar.com/bitki-patolojisi
  • Bitkilerde Hijyen ve Terapi

    Bitkilerde hastalık oluşumuna neden olan cansız ve canlı etmenlerin zararlı etkilerinden bitkileri korumak ve hastalanan bitkileri yeniden sağlıklı hale getirmek için çeşitli yöntemlere başvurulmaktadır. Bitki hastalıklarına karşı etkin bir mücadele yapabilmek için öncelikle hastalık etmeninin doğru olarak teşhis edilmesi gereklidir. Etmen tanındıktan sonra onun özellikleri ve hastalık oluşturma mekanizması dikkate alınarak nasıl bir mücadele programı...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-hijyen-ve-terapi
  • YAPRAKTAKİ STOMA HÜCRELERİNİN İNCELENMESİ

    DENEYİN AMACI:Bir yaprağın alt yüzeyinden alınan ince bir kesiti mikroskopta inceleyerek stoma (gözenek) hücrelerini görmek. HAZIRLIK SORULARI: 1-Stoma hücreleri bitkinin neresinde bulunur? Araştırınız. 2-Stoma hücrelerinin görevleri nelerdir? KULLANILAN ARAÇ VE GEREÇLER: 1.yaprak 3.lamel 5.su 2.lam 4.mikroskop 6.bistüri veya jilet DENEY DÜZENEĞİ: DENEYİN YAPILIŞI: 1-Yaprağın alt yüzeyinden bistüri yardımıyla ince bir kesit alınız. 2-Lam üzerine bir damla su...

    https://www.biyologlar.com/yapraktaki-stoma-hucrelerinin-incelenmesi
  • Endotoksin Nedir

    Endotoksinler bakteri gibi patojenlerin içinde bulunan, potansiyel olarak toksik olabilecek bileşiklerdir. Endotoksinler bakteri tarafından salgılanmazlar, ama bakterinin parçalanırsa ortama salınan, onun yapısal bir bileşenidirler. Endotoksinler ile enterotoksinler karıştırılmamalıdır. Lipopolisakkaritler ve diğer endotoksinler Endotoksinlerin klasik örneği, çeşitli Gram-negatif bakterilerin dış membranında bulunan lipopolisakkaritler veya lipo-oligosakkaritlerdir. LPS...

    https://www.biyologlar.com/endotoksin-nedir
  • Kök Hücre ve Telomeraz

    Aldıkları sinyale göre farklı hücre türlerine dönüşüyorlar. Bunu kontrol eden unsurlarsa genlerdir. Bir kök hücresinin hangi hücreye dönüşeceğini hücre çekirdeğindeki genler belirlemektedir. Diğer hücreler ölünce veya hasar görünce, kök hücreler hangi hücre türüne ihtiyaç varsa o hücreye dönüşüyorlar. Bu işlem sırasında bazı genler daha aktif hale gelirken, bazıları da baskılanmaktadır. Kendisini yenileme gücüne sahip olan kök hücreler, bir...

    https://www.biyologlar.com/kok-hucre-ve-telomeraz
  • HÜCRE BÖLÜNMESİ

    Vücudumuzda her an he saniye bir hücre, ölmekte fakat bu hücrelerin yerini yeni hücreler almaktadır.Hücreler ise bölünerek çoğalırlar.Elimizde ayağımızda yada vücudumuzun herhangi bir bölgesinde bir yara meydana geldiği zaman bu yara bir kaç gün içerisinde kapanmaya başlayacaktır.Açık bir yaranın kapanmasıda yine hücre bölünmesiyle gerçekleşir. Hücre bölünmesi iki tiptir.Birincisi " Mayoz " ikincisi ise " Mitoz " ' dur.Mayoz bölünme esnasında meydana gelen...

    https://www.biyologlar.com/hucre-bolunmesi
  • DNA YAPISI VE ÖZELLİKLERİ

    Bütün tek ve çok hücreli organizma ile bir kısım virüslerde genetik materyal DNAdır. DNA yapı ve özellikleri başlığı altında, DNAnın moleküler yapısı, deoksiriboz, fosfat ve pürin ve primidin bazlarının yapıları ve birbirleri ile verdikleri reaksiyonlardan başlanarak anlatılmaktadır.nükleozid, nükleozit fosfat, nükleotid ve nükleozid-tri-fosfatlar hakkında bilgi verilmekte, nükleozit-tri-fosfatların DNA polimerini oluşturma reaksiyonları, purin pirimidin...

    https://www.biyologlar.com/dna-yapisi-ve-ozellikleri
  • Bitkilerde Su ve Bitki Hücrelerinde Suyun Rolü

    Su dünya üzerindeki yaşamın olmazsa olmazı ,yasamın ta kendisi su....Su tüm canlılarda olduğu gibi bitkiler içinde canlılık faaliyetleri için gerekli hava ile birlikte birincil maddedir.Bitkilerde dokuların %80-95 sudur.Marul,havuç ve pancar gibi sebzelerde ise su oranı %85-95 i bulur. Tohumlarda ise su oranı %5-15 arasındadır.Suyun bitki yaşamında çok çeşitli görevleri vardır.Su bitki hücreleri içinde ve hücreler arası alanda meydana gelen biyokimyasal olaylarda...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-su-ve-bitki-hucrelerinde-suyun-rolu
  • GENLERIN ÖZELLİKLERİ

    Gen nedir? Gen DNA zincirindeki belli bir uzunluktaki birimdir. Kromozom DNA’ nın özel bir şekilde paketlenmesi sonucu ortaya çıktığına göre her kromozomda çok sayıda gen var demektir. Her bir gen diğerinden farklı bir şifre içerir ve farklı bir proteini kodlar. Eğer vücutta bir genin kodladığı proteine gereksinim varsa o gen aktif hale geçerek üzerindeki şifre, haberci RNA adı verilen bir yapı şeklinde kopyalanır. Bu yapı hücrenin sitoplazmasındaki ilgili...

    https://www.biyologlar.com/genlerin-ozellikleri
  • Antibiyotik Nedir Antibiyotik Etkileri Nelerdir

    Antibiyotik, herhangi bir mikroorganizma tarafından, başka bir mikroorganizmayı öldürmek veya çoğalmasını durdurmak için üretilen her türlü madde. Antibiyotik üretimi, onu üreten mikroorganizma için selektif bir avantaj sağlar. Örnek olarak, Penicillium tarafından üretilen antibiyotikler, doğada rekabet halinde olduğu diğer mikroorganizmaların büyümesini önleyerek Penicillium'a rekabette önemli bir avantaj sağlar. Etkileri Antibiyotiklerin iki çeşidi vardır;...

    https://www.biyologlar.com/antibiyotik-nedir-antibiyotik-etkileri-nelerdir
  • Bitkilerde Beslenme ve Nutrient Elementler

    Bitkiler hayatlarını normal bir şekilde sürdürebilmeleri için metabolizmalarına almaları gereken temel elementler vardır.Bitki metabolizmasında olmazsa olmaz olan bu elementlerin eksikliğinde bitkilerde potansiyel gelişim bozukluklarına davetiye çıkar ve ilerleyen süreçlerde bitki ölümüyle sonuçlanabilir.Bitkilerdeki bu temel elementlere 'Nutrient Elementler' denir. Nutrient elemenler...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-beslenme-ve-nutrient-elementler
  • DNA TAMİR BOZUKLUĞU HASTALIKLARI

    DNA TAMİR BOZUKLUĞU HASTALIKLARI

    1.Kseroderma Pigmentosum Kseroderma Pigmentosum, ender görülen ve otozomal resesif olarak kalıtılan bir hastalıktır. XP hastaları güneş ışığına aşırı derecede duyarlıdır. Bu nedenle, bu hastaların güneşe maruz kalan bölgelerinde deri kanseri gelişme riski artar. Ek olarak, XP hastaları nörolojik anomaliler ile de karakterizedir. XP hastalığında tanımlanan 7 komplementasyon grubundan (XPA-XPG) her biri NER mekanizmasının farklı basamaklarında hasara neden...

    https://www.biyologlar.com/dna-tamir-bozuklugu-hastaliklari
  • Klonlamanın Sakıncaları Nelerdir

    Metal, elektrot, implant gibi inorganik araçların yerine, biyolojik araçların uygulamalı biyonik kullanımı, insanlık için geniş ufuklar açıyor. Belki bizim yarattığımız makineler bizi geçecek, ama yavaş da olsa milyarlarca yıllık evrimin canlılara kazandırdığı yaşama, soyunu devam ettirme dürtüsünü de yabana atmamak gerek. İnsan-makine kavgasında hemcinslerimiz, sınırsız sayıda bir yedekler ordusuna sahip olabilir. Yine bu kök hücrelerin manipülasyonu...

    https://www.biyologlar.com/klonlamanin-sakincalari-nelerdir
  • BİYOLOJİNİN PARLAK GELECEĞİ Gen Mühendisliği (Moleküler Biyologluk)

    Biyoloji Bölümü ve Biyologluk mesleği son 60 yılda gerçekleşen bilimsel ilerlemeler neticesinde 21.yüzyılın bölümü ve mesleği haline gelmiştir. Gregor Mendel`in bitkiler üzerindeki çalışmalarıyla modern genetiğin temelini attıktan ve karakteristik özelliklerin genler tarafından iletildiğini bulduktan sonra Oswald Avery`nin bilimsel çalışmaları neticesinde ve 1961 yılında Nirenberg ve Matthaei genetik kodu keşfederek ve Biyoloji Bilimi`ne yeni bir çığır...

    https://www.biyologlar.com/biyolojinin-parlak-gelecegi-gen-muhendisligi-molekuler-biyologluk
  • Bitkilerin Yapısı ve Fizyolojisi

    I. BİTKİSEL DOKULAR Yüksek yapılı bitkilerdeki dokular; sürgen (meristem) doku ve değişmez doku olmak üzere iki grupta incelenir. A. SÜRGEN (MERİSTEM) DOKULAR Meristem dokunun kökeni embriyodur. Özellikleri : Devamlı bölünme yeteneğine sahip hücrelerden oluşur. Gelişme ve farklılaşmayı sağlarlar. Bitkide enine kalınlaşma ve boyuna uzamayı sağlarlar. Hücreleri; canlı, küçük, ince çeperli, bol sitoplazmalı, büyük çekirdekli ve çok küçük kofulludur....

    https://www.biyologlar.com/bitkilerin-yapisi-ve-fizyolojisi
  • Canlılarda Sınıflandırma Nedir, Nasıl yapılır

    Sınıflandırmanın gereği: Doğada çevremizde gördüğümüz tüm canlıları, ister istemez, farkında olsak da olmasak da sınıflandırırız. Örneğin; bitkiler ve hayvanlar, ağaçlar ve çalılar, kaya-taş-kum gibi ayırımlar bile bir tür sınıflandırmadır. Sınıflandırmanın esas amacı, yeryüzünde bulunan canlıları, akrabalık ilişkilerine göre gruplandırmak ve bu sayede de düzenli bir sistem içinde çalışılmasını kolaylaştırmaktır. Bu amaca hizmet veren...

    https://www.biyologlar.com/canlilarda-siniflandirma-nedir-nasil-yapilir
  • HİSTOLOJİ PREPARATLARINDA KARBONHİDRATLARIN GÖSTERİMİ

    Dokularda karbonhidratları içeren bileşikler bulunmaktadır. Bunlar homopolisakkaritler (glikojen, nişasta ve sellüloz ) veya heteropolisakkaritlerdir ( glikozaminoglikanlar, glikoproteinler,proteoglikanlar proteoglikan aggregatları ve glikolipidler). Homopolisakkaritler:Glikojen, hayvansal dokularda çok bulunan bir homopolisakkarittir. Tesbit edilmiş dokuların parafin bloklarında korunabilir. Nişasta ve selüloz ise bitki hücrelerinde bulunan homopolisakkaritlerdir. Glikojen,...

    https://www.biyologlar.com/histoloji-preparatlarinda-karbonhidratlarin-gosterimi
3WTURK CMS v8.1