Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 1498 içerik listeleniyor

  • Doğa Tarihi Çalışmaları Kronolojisi

    MÖ 2500-600: Babiller matematik çalışmalarına başlamışlardı. Bir çemberi 360 dereceye bölmüşler, 60 dakika ve 60 saniyeyi belirlemişlerdir. Tarımsal faaliyetlerini düzenlemek için sel baskınlarını hesaplamaya yönelik bir takvim oluşturmuş ve bir yılı 4.5 dakikalık yanılma payı  ile  hesaplamışlardı.  MÖ  2000  e  gelindiğinde  arkeolojik  kayıtlardan  ele  geçen papirüslerde Mısırlıların tedavi yöntemleri geliştirdiklerini görüyoruz....

    https://www.biyologlar.com/doga-tarihi-calismalari-kronolojisi
  • Homoloji kavramı nedir

    Daha önce genel kavramların tanımında kısaca söz edildiği gibi aynı kökenden gelen, ancak daha sonra gördüğü işler farklı olduğu için başka organmış gibi görünen organlar için homolog terimini kullanmaktayız Bunun tamamen aksi, yani farklı kökenden gelen ancak gördükleri işler nedeniyle birbirine benzeyen organlar için ise analog terimi kullanılır. Farklı organizmalardaki organların homolog olmaları bunların daha önce aynı organizmada olduğunu, daha sonra...

    https://www.biyologlar.com/homoloji-kavrami-nedir
  • Evrimin Ana Hatları

    Evrim konusu evrim derslerinde ayrıntılı olarak incelenecektir. Burada önemli olan evrim-sınıflandırma ilişkileridir. Evrimin hangi konuları sistematik için mutlaka ge­reklidir. Önemli olan bunları ayıklamaktır. Günümüzde gördüğümüz tüm organizmaların historik geçmişi incelendiğinde ve gidilebildiği kadar eskiye gidildiğinde giderek en basit organizmalara yaklaşıldığı görülmektedir Evrim süreci olarak bilinen bu kavram kısaca “yaşam formlarının...

    https://www.biyologlar.com/evrimin-ana-hatlari
  • Dünya’da Organik Yaşamın Başlangıcı

    Unlu bilim dergisi SCIENCE, 25 Haziran 1999 tarihli sayisini, “Evrim Kuramina ve Evrim Kuraminin Gercekligine” ayirdi (1). Bu sayi icin giris yazisi yazan unlu evrimci Stephen Jay Gould soyle demekte: “Evrim bir gercektir ve ancak gercek bizi bagimsizliga kavusturabilir!” ve Gould eklemekte, “Darwin’in ilk teorileri aciklandigi zaman, aristokrat bir soylu ‘Darwin’in soylediklerinin dogru olmadigini umalim; ama tutun ki dogru, o zaman tum dunyaya yayilmamasi icin dua edelim!’...

    https://www.biyologlar.com/dunyada-organik-yasamin-baslangici
  • Metazoa’ nın Yapı Planı ve Ortaya Çıkışı

    Çok hücreli hayvanlarda hücreler görecekleri işe göre farklılaşarak dokuları, dokuların bir araya gelmeleri ile de belli bir işi yapmaktan sorumlu organlar oluşur Bu da hayvan gruplarında farklı yapı planlarının ortaya çıkmasına neden olur. Yapı planları her hayvan grubunda farklı olmasına karşın belli hayvanları bünyesinde barındıran hayvan gruplarında ise temel bir yapı vardır Bu filum içine giren hayvan alt kategorilerinde yapı, bu ana yapıdan az farklar...

    https://www.biyologlar.com/metazoa-nin-yapi-plani-ve-ortaya-cikisi
  • ARKELERİN SİSTEMATİĞİ HAKKINDA BİLGİ

    ARKELERİN SİSTEMATİĞİ HAKKINDA BİLGİ

    Arkeler, Arkea ( Yunanca αρχαία, "eskiler" 'den türetme; tekil olarak Arkaeum, Arkaean, veya Arkaeon), veya Arkebakteriler, canlı organizmaların bir ana bölümüdür. Yabancı literatürde bu gruptaki canlılar Archaea veya Archaebacteria, grubun tek bir üyesi ise tekil olarak Archaeum, Archaean, veya Archaeon olarak adlandırılır Arkeler, Ökaryotlar ve Bakteriler, üç-saha sisteminin ( İngilizce three domain system) temel gruplarıdır. Bakteriler gibi arkaeler de çekirdeği...

    https://www.biyologlar.com/arkelerin-sistematigi-hakkinda-bilgi
  • Darwin’in Evrim ile ilgili görüşleri

    Darwin,türlerin birbirlerinden neden farklılık gösterdiğini,nasıl değiştiğini, bu farklılıkların oluşumunda nelerin etkili olduğunu doğal seleksiyon hipotezi ile açıklamıştır. Seleksiyon,gen frekansının değişmesinde bir etkendir. Gen frekansı:Bir populasyonun bütün genlerine gen havuzu denir.Bu gen havuzunda bir genin bulunma sıklığı(%’de oranı) o genin frekensını belirler. Örneğin:Hemofili hastalarının toplumda yaşama ve çocuk sahibi olma ihtimalleri...

    https://www.biyologlar.com/darwinin-evrim-ile-ilgili-gorusleri
  • Bitki Doku Kültürü

    Bitki doku kültürü; aseptik şartlarda, yapay bir besin ortamında, bütün bir bitki, hücre (meristematik hücreler, süspansiyon veya kallus hücreleri), doku (çeşitli bitki kısımları=eksplant) veya organ (apikal meristem, kök vb.) gibi bitki kısımlarından yeni doku, bitki veya bitkisel ürünlerin (metabolitler gibi) üretilmesidir.Yeni çeşit geliştirmek ve mevcut çeşitlerde genetik varyabilite oluşturmak doku kültürünün temel amaçları arasında sayılabilir. Bu...

    https://www.biyologlar.com/bitki-doku-kulturu-3
  • Sivrisineklerin Kökeni ve Evrimi

    Sivrisineklerin kökeni ve evrimsel oluşumu ile ilgili günümüzde ayrıntılı ve yeterli bilgi bulunmamak-tadır. Bununla birlikte, paleantolojik verilere göre çeşitli cinslere bağlı birçok fosil örnek değişik jeolojik katmanlar içerisinde bulunmuşlardır. Ancak, sivrisinek erginlerinin vücut yapılarındaki incelik, elde edilmiş örneklerdeki yapısal bozulmalar, coğrafi konum ve yayılış farklılıkları gibi nedenlerden dolayı, fosil örneklerle bugün varlığı bilinen...

    https://www.biyologlar.com/sivrisineklerin-kokeni-ve-evrimi
  • Kuşların ve Uçuşun Evrimi Üzerine Teoriler

    1861 yılında Almanya`nın Bavyera bölgesindeki Jura dönemine ait kireçtaşında bir asimetrik tüy fosilinin bulunması, kuşların Sürüngenler Çağı`ndan beri var olduklarının kanıtı olarak büyük bir heyecanla karşılanmıştı. Bu fosil tüyün bulunmasının hemen ardından, aynı bölgeden ve yine Jura dönemine ait, hem sürüngen hem de kuş özellikleri taşıyan bir hayvanın eksiksiz iskeletine ait fosilin bulunması ise, yaratılışçı görüşün hakim olduğu o...

    https://www.biyologlar.com/kuslarin-ve-ucusun-evrimi-uzerine-teoriler
  • Genel Görelilik Teorisi

    Özel görelilik, bir cismin belli bir gözlemciye göre sabit bir hızla ve sabit bir yönde hareket ettiği durumlarda tümüyle yeterlidir. Ne var ki, pratikte hareket asla sabit değildir. Hareketli cismin hızında ve doğrultusunda değişimlere yol açan kuvvetler her zaman söz konusudur. Atomaltı parçacıklar kısa mesafelerde muazzam hızlarla hareket ettiğinden, daha fazla hızlanacak zamanları yoktur ve bu parçacıklara özel görelilik uygulanabilir. Bununla birlikte,...

    https://www.biyologlar.com/genel-gorelilik-teorisi
  • EMBRİYO HAKKINDA BİLGİLER

    Evrim için embriyonik kanıtların önemi DARWiN ve bu konunun babası sayılan ERNST HAECKEL tarafından ortaya atılmıştır.HAECKEL, 1866'da şu kuramı ortaya attı.Her canlı gelişimi sırasında evrimsel kademelerini kısa periotlarla gösterir, buna "Evrimin Tekrarı" denir.Örneğin, bütün canlılar genel olarak bir hücre görünümüne sahip gametlerin birleşmesiyle zigot, yani gerçek bir hücre meydana getirirler.Bölünme esnasında2,4,8,... blastomerli, gastrula .......

    https://www.biyologlar.com/embriyo-hakkinda-bilgiler
  • OMURGALI EMBRiOLARININ ERKEN VE GEC EVRELERiNiN KARSILASTIRILMAS

    HAECKEL KURAMI Evrim için embriyonik kanıtların önemi DARWiN ve bu konunun babası sayılan ERNST HAECKEL tarafından ortaya atılmıştır.HAECKEL, 1866'da şu kuramı ortaya attı.Her canlı gelişimi sırasında evrimsel kademelerini kısa periotlarla gösterir, buna "Evrimin Tekrarı" denir.Örneğin, bütün canlılar genel olarak bir hücre görünümüne sahip gametlerin birleşmesiyle zigot, yani gerçek bir hücre meydana getirirler.Bölünme esnasında2,4,8,... blastomerli,...

    https://www.biyologlar.com/omurgali-embriolarinin-erken-ve-gec-evrelerinin-karsilastirilmas
  • Bilkent Evrimde Yeni Ufuklar Sempozyumu

    Bilkent Evrimde Yeni Ufuklar Sempozyumu

    Bilkent Genetik Topluluğu (BilGenT) olarak okulumuzda bir ilk olacak Bilkent Evrimde Yeni Ufuklar Sempozyumu’nu duyurmaktan gurur duyarız. 22 Mart Cumartesi 2014 – 23 Mart Pazar 2014 tarihlerinde gerçekleştirilecek olan etkinliğimize konularında uzman 8 değerli bilim insanının katılımını gerçekleştireceğiz. Evrim konseptine gerek doğa bilimleri, felsefe, tıp ve antropoloji gibi çeşitli disiplinlerin gerek popüler bilimin perspektifinden bakacağımız bu ulusal...

    https://www.biyologlar.com/bilkent-evrimde-yeni-ufuklar-sempozyumu
  • Zaman Nedir ?

    Çok az sayıda düşünce insan bilincine zaman kadar derin bir şekilde nüfuz etmiştir. Zaman ve uzay fikri, insan düşüncesini binlerce yıl işgal etmiştir. Bunlar, ilk bakışta basit ve kavranılması kolay şeylermiş gibi görünebilirler, çünkü günlük deneyimimizle çok sıkı bağları vardır. Her şey uzay ve zaman içinde varolur, bu nedenle de bu kavramlar tanıdık kavramlar gibi görünürler. Ne var ki, tanıdık olan şeyin mutlaka kavranmış olması gerekmez. Daha...

    https://www.biyologlar.com/zaman-nedir-
  • BİTKİLERDE İÇTEN VE DIŞTAN GELEN SİNYALLERE VERİLEN YANITLAR

    Bitki yaşamının her evresinde, çevreye duyarlılık ve yanıtlarında koordinasyon vardır. Bitkinin bir kısmından, diğer kısımlarına sinyaller gönderilebilmektedir. Örneğin; bir sürgün ucundaki tepe tomurcuğu birkaç metre uzaklıktaki yanal tomurcukların büyümesini baskı altına alabilir. Bitkiler, zamanı günlük ve yıllık olarak izlemektedirler. Yer çekimini ve ışığın yönünü algılarlar. Bitkinin morfolojisi ve fizyolojisi, çevresindeki değişkenlere göre...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-icten-ve-distan-gelen-sinyallere-verilen-yanitlar
  • PTEROZORLAR VE KUŞLARIN ATALARI

    Pterozorların fosilleşmiş kalıntılarının en eskileri Liyas'a, yani Jüra'nın başlangıcına, en yenileriyse Tebeşir devrinin sonuna aittir. Bu fosillere göre pterozorlar, sürüngenlerinki gibi uzun kuyruklu ve iyi gelişmiş dişli Rhamphorhynchoidea ile çok kısa kuyruklu ve dişlerin yerini alan boynuzsu gagalı Pterodactyloidea olmak üzere iki alttakıma ayrılabilir. Bunların tümünün kuşlarda olduğu gibi bedenin hafifleşmesini sağlayan, içi hava dolaşıma olanak...

    https://www.biyologlar.com/pterozorlar-ve-kuslarin-atalari
  • ANTİSENS TEKNOLOJİLERİ HAKKINDA BİLGİ

    ANTİSENS TEKNOLOJİLERİ HAKKINDA BİLGİ

    Antisens teknolojisi insan, hayvan ve bitkilerdeki hastalıkların daha spesifik tedavisi ve yeni keşifleri için ayrıca, fonksiyonel genomik çalışmalar için çok güçlü silahlardan oluşan uygun tekniklerdir. Antisens teknoloji olarak bilinen yöntemde, antisens RNA moleküllerinin hedef genin RNA mesajına spesifik olarak bağlanarak gen ifadesinin moleküler düzenlenişine engel olunmaktadır. Hastalıkların oluşumunda büyük bir paya sahip olan proteinlerin üretimini durdurmak...

    https://www.biyologlar.com/antisens-teknolojileri-hakkinda-bilgi
  • Evrenin Boyutu

    Dünya'nın Güneş'e ve yıldızlara uzaklığını ölçmek, yüzyıllar boyunca astronomları en çok uğraştıran konulardan biri oldu. Bugün kendi adıyla anılan kuyrukluyıldızın yörüngesini önceden belirleyerek büyük ün kazanan İngiliz astronom Edmond Halley, Venüs gezegenini tam Dünya ile Güneş arasından geçerken gözleyerek Güneş'in uzaklığını hesaplamak için bir yöntem tasarladı. Gezegenin bu geçişi bir yüzyıl içinde ancak iki kez gerçekleşir....

    https://www.biyologlar.com/evrenin-boyutu
  • BİTKİ HORMONLARI ( fitohormonlar )

    Bilimsel Süreç 1880 yılı başlarında, Julius Sachs araştırmaları sonucunda bitkinin farklı parçaları arasındaki gelişimin düzenlenmesini sağlayan “kimyasal mesajcıların” (chemical messengers) varlığını ileri sürmüştür. Ancak, Sachs‟ın düşüncesinin esası Charles Darwin tarafından yazılmış olan “The Power of Movements in Plants” (Bitkilerde Hareketlerin Kaynağı) isimli bir kitaptan gelmektedir. Charles Darwin ve oğlu Francis Darwin tarafından...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hormonlari-fitohormonlar-
  • Kuşlar Davranış Biçimleri ve Anatomik Özellikleri

    Akciğerli, sıcak kanlı, bedeni tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı ve iki kanatlı, yumurtlayan omurgalı havanlardır. Çeneler,gagayı oluşturan boynuzsu bir kılıfla kaplanmıştır. Kuşun, yalnızca arka üyeleri yürümesine yarar; ön üyeleriyse kanatlara dönüşmüştür. İşte bu yüzden kuş iki ayaklıdır. Bazı türlerin kanatları uçmaya elverişli değildir. Kuşlar iskeletleri ve yumurtlayarak (ovipar) üremeleri bakımından sürüngenlere yakındırlar....

    https://www.biyologlar.com/kuslar-davranis-bicimleri-ve-anatomik-ozellikleri
  • Antosiyaninlerin çiçeklerin renklendirilmelerindeki rolleri

    Antosiyanin ismi, Yunanca iki kelimeden, anthos (çiçek) ve kyanos (mavi) kelimelerinden oluşmuştur. E163 kodu ile bilinen antosiyaninler, suda iyi çözünebilen ve birçok meyveye, sebzeye ve çiçeğe etkileyici mavi, kırmızı ve mor renklerini veren pigmentlerdir. Bugün dünyada 200'ün üzerinde farklı antosiyanin kaynağı bulunmuştur. Antosiyaninler, pH değişimine karşı duyarlıdırlar. Çoğu antosiyanin, yüksek asitli koşulda kırmızıya, düşük asitli koşulda ise...

    https://www.biyologlar.com/antosiyaninlerin-ciceklerin-renklendirilmelerindeki-rolleri
  • Evren Nedir

    Evren de tıpkı tek bir insan gibi: Doğmuş, büyüyor, ama yeterince güçlüyse, vaktinden önce bir kazaya kurban gitmezse, o da günü geldiğinde yaşlanacak ve ölecek! Eğer evren, hiçliğin içindeki tek bir noktanın içine sığışmış olan muazzam enerji birikiminin patlamasıyla ortaya çıkmış ve 20 milyar dünya yılı kadar bir sürenin sonunda insana ulaşmış bir gerçeklikse, o taktirde hepimiz, o enerji birikiminin torunları olmalıyız! Evrende yalnızca düzen...

    https://www.biyologlar.com/evren-nedir
  • Evren Nedir

    Evren de tıpkı tek bir insan gibi: Doğmuş, büyüyor, ama yeterince güçlüyse, vaktinden önce bir kazaya kurban gitmezse, o da günü geldiğinde yaşlanacak ve ölecek! Eğer evren, hiçliğin içindeki tek bir noktanın içine sığışmış olan muazzam enerji birikiminin patlamasıyla ortaya çıkmış ve 20 milyar dünya yılı kadar bir sürenin sonunda insana ulaşmış bir gerçeklikse, o taktirde hepimiz, o enerji birikiminin torunları olmalıyız! Evrende yalnızca düzen...

    https://www.biyologlar.com/evren-nedir-1
  • Bakterilerde Ölüm ve Yaşam

    Bakterilerin yaygınlığının bir nedeni de, yaşam evrelerinden birinin özelliğidir. Sınırları çok hassas olarak belirlenmiş ortam koşullarında yaşayan bakteriler, koşullar bozulunca ya da onu zora koşmaya başlayınca, bölünmeye başlar. Normal koşullarda bu bölünme sonucunda ana hücreden kalıtsal özellikleri tamamen aynı olan iki yavru hücre meydana gelir. Ancak, koşullar bozulduğunda ya da besin azaldığında vazgeçilen ilk şey bu “aynılık” olur. İkiye...

    https://www.biyologlar.com/bakterilerde-olum-ve-yasam
  • GİBERELLİNLER : Bitki Boyu Düzenleyicileri

    Giberellinler Japonya’da 2. Dünya Savaşı yıllarında keşfedilmiştir, fakat bu sırada batı ile ilişkiler kopuk olduğundan batı bu keşfi 1950’lerde öğrenmiştir. Yüzyıl önce, Asya‟daki çiftçiler çeltik tarlalarındaki pirinç fidelerinin aşırı ölçüde boylandıklarını ve ince kaldıklarını gözlediler. Bu durumda, fideler olgunlaşmadan ve çiçek oluşturmadan önce, ince ve cılız oluyor ve bu sebepten dik duramayıp erkenden ölüyordu veya verim...

    https://www.biyologlar.com/giberellinler-bitki-boyu-duzenleyicileri
  • Bakteriler Bilimin Emrinde

    Moleküler genetik biliminin ve rekombinant DNA teknolojisinin ilerlemesiyle, bakteriler önemli roller almaya başladılar. Genlerin nasıl işlediği bilindiğinden beri, bilim adamları canlıların genleri üzerinde oynayabiliyorlar. Bunun ahlaki yönü tartışıladururken, bilimsel çalışmalar da hızla ilerliyor. Bakterilerin genetik müdahalelerle doğrudan ne ilgisi olduğunu düşünebilirsiniz. Bakteriler, genetik yapısı değiştirilmek istenen canlılara aktarılmak istenen...

    https://www.biyologlar.com/bakteriler-bilimin-emrinde
  • Enfeksiyon hastalıklarının ilk kez tanınması, etkenlerinin bulunuşu ve/veya üretilmesi konularında tarihsel sıralamalara örnekler veriniz.

    İlk Çaglarda Ilk insanlar, hayatin baslangici, doga, dogal olaylar (yagmur, kar, dolu, simsek, yildirim, gök gürültüsü, zelzele, su taskinlari, vs.), ay, dünya, yildizlar, günes, bulasici hastaliklar ve ölüm gibi kavramlar üzerinde fazlaca durmuslar, içinde bulundugu veya yakin iliskide olduklari toplumlarin törelerine göre bazi izahlar ve yorumlar yapmislar ve bunlara inanmislardir. Çözümleyemedikleri konularda, bunlari, insan veya doga üstü kuvvetlere, ilâhlara, cinlere...

    https://www.biyologlar.com/enfeksiyon-hastaliklarinin-ilk-kez-taninmasi-etkenlerinin-bulunusu-veveya-uretilmesi-konularinda-tarihsel-siralamalara-ornekler-veriniz-
  • Genetik Mühendisi

    Genetik mühendisliği, canlıların kalıtsal özelliklerinin değiştirilerek, onlara yeni işlevler kazandırılmasına yönelik araştırmalar yapan bilim alanıdır. Genetik mühendisleri, genlerin yalıtılması, çoğaltılması, farklı canlılaın genlerinin birleştirilmesi ya da genlerin bir canlıdan başka bir canlıya aktarılması gibi çalışmalarla uğraşırlar. Genetik mühendisliği bir meslek veya mühendislik dalı olmayıp genlerle yapılabilen manipülasyonlar...

    https://www.biyologlar.com/genetik-muhendisi
  • İndüklenmiş pluripotent kök hücreler

    İndüklenmiş pluripotent kök hücreler

    İnsan iPSC'lerinin hücre akıbetini kontrol etmek için kullanılan geniş bir hücre kültürü ortamı koleksiyonu, takviyeleri, biyoaktif küçük moleküller ve büyüme faktörleri sunuyoruz. Aşağıdaki tablo, insan iPSC'lerini farklı hücre soylarına ayırmak için kullanılan en yaygın şekilde kullanılan protokolleri, ortamları ve karakterizasyon antikorlarını vurgulamaktadır.

    https://www.biyologlar.com/pluripotent-ozellik-nedir
  • Virüslerin Anatomisi Hakkında Bilgi

    Tabiattaki tüm varliklar canli form ve cansiz form olarak iki gruba ayrilmislardir.Cansiz forma dahil olan varliklar, üreyemeyen, solunum yapmayan beslenmeye ihtiyaci olamayan tüm varliklardir. Örnegin denizler, göller, kayalar, bulutlar, daglar vs. ekosistem içerisinde sürekli bir dönüsüm içerisinde olmasina ragmen canli sayilmazlar. Bir varligin canli sayilabilmesi için, az öncede belirttigimiz gibi üreyebilmesi, beslenebilmesi, solunum yapabilmesi ve diger canlilarla sürekli...

    https://www.biyologlar.com/viruslerin-anatomisi-hakkinda-bilgi
  • Rekombinant DNA Teknolojisi ve Biyolojik Kaynaklı İlaç Üretimindeki Uygulamaları

    Rekmonbinant DNA teknolojisi, genlerin yeni sıralanışlarını içeren DNA molekülleri meydana getirebilmek için in vitro teknikler kullanarak ve bu genlerin modifiye genlerin içinde çoğalmalarına devam edebilecekleri konakçı organizmalara veya hücreye yerleştirilebilmelerinde kullanılabilecek vektörlerin olusturması amacı tasıyan bir teknolojidir. Rekombinant teknolojisinin kullanım alanları cok geniştir. Kullanım alanlarına bakıldıgında ilaç geliştirme ve biyolojik...

    https://www.biyologlar.com/rekombinant-dna-teknolojisi-ve-biyolojik-kaynakli-ilac-uretimindeki-uygulamalari
  • Bakteriyosinler

    Gıdaların korunması ve muhafaza sürelerinin uzatılmasında, düşük sıcaklık veya ısıl işlem uygulaması, paketleme yöntemleri gibi prosesler ve tuz, şeker ve antimikrobiyal katkı maddeleri gibi katkılar kullanılmaktadır. Ancak yine de gıda kaynaklı sağlık sorunlarıyla karşılaşılabilmektedir. Gıdaların güvenliğinin sağlanmasında mümkün olduğunca proses uygulamalarından kaçınılması ve doğal katkı maddelerinin kullanımı gerekmektedir. Bu amaçla...

    https://www.biyologlar.com/bakteriyosinler
  • Gebelikte rekombinant dna teknolojisi

    Moleküler biyolojide ve genetik mühendis­lik alanında önemli bir aşama olan bu teknolo­ji, başka yöntemlerle tanınamayan birçok gene tik hastalığın pre ve postnatal tanısına olanak vermektedir. Teknolojinin esası, restriksiyon en donükleaz’lar adı verilen bir grup dna enzimi aracılığı ile özgül genler içeren dna parçacık­larının elde edilmesidir. Daha sonra bu dna par­çaları bakteriofaj, plasmid ve kosmid gibi uy­gun vektörlerle birleşmekte trekombinasyon)...

    https://www.biyologlar.com/gebelikte-rekombinant-dna-teknolojisi
  • Rekombinant DNA Teknolojisi

    Rekombinant DNA Teknolojisi

    Rekombinat DNA teknolojisi ile bir çok canlının genetik yapısı yeniden düzenlenebilmektedir. Bu şekilde, bitkilerden daha verimli ürünler elde edilebilir. Rekombinant DNA teknolojisi, doğada kendiliğinden oluşması mümkün olmayan, çoğunlukla farklı biyolojik türlerden elde edilen DNA moleküllerinin, genetik mühendislik teknolojisiyle kesilmesine ve elde edilen farklı DNA parçalarının birleştirilmesi işlemlerini kapsayan bir teknolojidir. Rekombinant DNA ise; bu...

    https://www.biyologlar.com/rekombinant-dna-teknolojisi
  • Gen Klonlanmasında Rekombinant DNA Teknolojisi

    Gen Klonlanmasında Rekombinant DNA Teknolojisi

    Daha önceki bölümlerde aşamalarını anlattığım ve oluşturulan rDNA 'ların hücrelere aktarılması sırasında çeşitli yöntemler kullanılır. Rekombinant DNA moleküllerin hücreye aktarılması sırasında(bu hücreler konak hücrelerdir) rekombinant molekülün aktarılacağı organizmaya bağlı olarak çeşitli aktarım (transfer) yöntemleri mevcut olup, aktarım işlemi, "transformasyon" adını alır. Bu yöntemler; 1)Kimyasal teknikler(kalsiyum-fosfat transfeksiyonu) ...

    https://www.biyologlar.com/gen-klonlanmasinda-rekombinant-dna-teknolojisi
  • SİNERJETİK SİSTEM VE DARWİNİST EVRİMİN YORUM FARKLARI

    Örnek:karanlık mağaralarda yaşayan ve gözleride olan balıkların neden gözlerinin işlevsiz olduğuna dair Darwinist evrimin ve Sinerjetik sistemin yorumlarına bakalım: DARWİNİST YORUM: Tamamen karanlık mağaralarda yaşayan balık türleri, körelmiş ve işlevsiz gözlere sahiptir. Bu balıkların görebilen ataları mağaralarda yaşamaya başlayınca gözlerin işlevini korumaya yönelik hiçbir doğal seçilim baskısı kalmamıştır. Bu yüzden, iyi görüşe sahip...

    https://www.biyologlar.com/sinerjetik-sistem-ve-darwinist-evrimin-yorum-farklari
  • Rekombinant DNA Teknolojisi Kullanım Alanları

    Rekmonbinant DNA teknolojisi, genlerin yeni sıralanışlarını içeren DNA molekülleri meydana getirebilmek için in vitro teknikler kullanarak ve bu genlerin modifiye genlerin içinde çoğalmalarına devam edebilecekleri konakçı organizmalara veya hücreye yerleştirilebilmelerinde kullanılabilecek vektörlerin olusturması amacı tasıyan bir teknolojidir. Rekombinant teknolojisinin kullanım alanları cok geniştir. Kullanım alanlarına bakıldıgında ilaç geliştirme...

    https://www.biyologlar.com/rekombinant-dna-teknolojisi-kullanim-alanlari
  • Omurgalı Ve Omurgasız Hayvanlar Hakkında Ayrıntılı Bilgi

    Omurgalılarda kıkırdaktan, kemikten ya da her ikisinden oluşan ve hiçbir hayvan grubunda rastlanmayan bir iç iskelet sistemi vardır. Bu iskelet gelişim boyunca vücuda destek sağlayarak büyümenin sınırlarını genişletir. Bu nedenle omurgalıların çoğu, omurgasızlara göre daha iri yapılıdır. İskelet en ilkel türlerin dışında kafatası, omurga ile kol ve bacak uzantı çiftlerini kapsar. Omurga ile omurgaya bağlanan kol ve bacak kemikleri vücudu destekler.Hareket...

    https://www.biyologlar.com/omurgali-ve-omurgasiz-hayvanlar-hakkinda-ayrintili-bilgi
  • Leishmania ve sağlık yönünden önemi

    Leishmania'lar omurgalı konağın retikulo-endotelial sistemine ait belirli hücrelerde içinde parazitlenen canlılardır. Dokularda, yalnız kamçısız olan Leishmania biçimi bulunur. Taşıyıcı böceklerde ise hücre dışı yaşam gösteren ve kamçılı olan Leptomonas biçimi bulunur. Omurgalı konağın karaciğer, dalak, kemik iliği, lenf düğümleri, damar endotelinde RES hücreleri içinde parazitlenir. Kanda, monositlerde ve makrofajlarda da yerleşir. Parazitlendiği...

    https://www.biyologlar.com/leishmania-ve-saglik-yonunden-onemi
  • EVRİMSEL UYUM VE VARYASYONLARIN KALITIMI

    Tüm canlılar genlere sahiptir ve genlerin tümü de mutasyonla değişebilir. Bu, aynı türün farklı bireylerinin kalıtsal olarak değişmesini sağlar. Dolayısıyla o anda faydalı olan mutasyonları taşıyan bireyler seçilir, zararlı olanlar uyum yapamadığı için ortadan kaldırılır ve evrimsel bir yönlendirme ortaya çıkar. Bu, zamanla türün değişmesine neden olur; özellikle çevre koşulları değiştiği zaman. Kalıtsal uyumlar meydana gelmeseydi, hiçbir tür...

    https://www.biyologlar.com/evrimsel-uyum-ve-varyasyonlarin-kalitimi
  • Doğal seçilim ne denli yaygındır?

    Biyologların doğal seçilimle ilgili sorabileceği en basit sorulardan biri de, ilgiçtir, yanıt verilmesi en güç olanlardan biridir. Doğal seçilim, bir popülasyonun genel genetik oluşumunun değişiminden ne derecede sorumludur? Doğal seçilimin canlıların fiziksel özelliklerinin çoğunu oluşturduğundan kimsenin ciddi bir kuşkusu yoktur - gaga, biseps, beyin gibi büyük ölçekteki özelliklerin oluşumunun başka mantıklı bir açıklaması yoktur. Ancak, doğal seçilimin,...

    https://www.biyologlar.com/dogal-secilim-ne-denli-yaygindir
  • CANLILARIN EVRİMİ İLE İLGİLİ GÖRÜŞLER

    A- Lamark’in Evrim Görüsü: 1-Kullanma – Kullanmama:Vücudun kullanilan organlari gelisir.Kullanilmayanlar ise körelir. 2-Kazanilan özelliklerin Kalitimi:Kullanma veya kullanmama ile kazanilan özellikler yeni nesillere aktarilir. Elestirisi: *-Kullanilan karakterler gelisir *-Kazanilan karakterler sadece bireye özgüdür *-Kazanilan karakterler kalitsal degildir *-Kazanilan karakterler kalitsal sinirlar içindedir *-Kazanilan karakterler modifikasyondur Modifikasyon:Çevresel...

    https://www.biyologlar.com/canlilarin-evrimi-ile-ilgili-gorusler
  • Populasyon Dengesini Bozan Etmenler

    Hardy-weinberg prensibi populasyon dengede kaldigi sü4rece geçerlidir.fakat populasyon daki genlerin frekansi uzun süre dengede kalamaz.Genlerin frekansinin degismesine mutasyon , seleksiyon , göçler , izolasyon ve rasgele olmayan evlilikler neden olur. 1- Göçler : Göç komsu iki populasyon arasindaki gen akisi olarak tanimlanabilir. 2- Izolasyon ( Ayrilma – Tecrit) : Büyük populasyon lar çesitli nedenlerle (dag , deniz, ve çöl olusumu ile veya kitalarin kaymasi ile) küçük...

    https://www.biyologlar.com/populasyon-dengesini-bozan-etmenler
  • Mikro Evolüsyon ve Yeni Türlerin Teşekkülü

    1- Mikro evolüsyon Popülasyonlarda tabii seleksiyonla hasıl olduğu kabul edilen mikro evolüsyonlar, yani küçük değişiklikler, “külli bir evolüsyonun göstergesi” olarak ele alınırlar. Serçelerdeki mortalite, kelebeklerde endüstri melenizmi, bakteri ve böceklerin bazı ilaçlara dayanıklılığı bu misallerden ba­zılarıdır. 1.1- Serçelerde Mortalite Ekstrem tabiat şartlarının canlılar üzerindeki etkisini tespit etmek maksadıyla 1898 yılında serçeler...

    https://www.biyologlar.com/mikro-evolusyon-ve-yeni-turlerin-tesekkulu
  • Evrim Mekanizması

    Evrimin önemli ham malzemelerinden biri mutasyonlardır. Mutasyonu açıklamadan önce modifikasyon (ya da diğer adıyla varyasyon) tanımını doğru yapmak gerekir. Modifikasyon, çevre koşullarının etkisiyle canlının genetik yapısındaki şu ya da bu genin zorunlu veya tercihli olarak uyarılması ya da işlevlerin teşvik edilmesi-güçlendirilmesi sonucunda dış görünüşünde (fenotip) ortaya çıkan kalıtsal olmayan değişikliklerdir. Çoğu yayında bunlara kalıtsal...

    https://www.biyologlar.com/evrim-mekanizmasi
  • Nükleik asitlerin biyolojik fonksiyonları

    Nukleik asitlerin hücre içindeki en önemli görevlerinden birisi de, kuşkusuz, DNA'nın replikasyonu ve bu sayede genetik bilgilerin nesillere aktarılması ile genlerin ekspresyonu (transkripsiyon ve translasyon)'dur. 02. DNA Replikasyonu Hücreler, tek kromozomlu (prokaryotik) veya çok kromozomlu (ökaryotik) olsunlar, DNA'lar genetik bilgileri taşıdıklarından, her hücre bölünmesinde, bunların da çok az hata ile replike olması ve yeni sentezlenen DNA'nın kardeş hücrelere...

    https://www.biyologlar.com/nukleik-asitlerin-biyolojik-fonksiyonlari
  • Amfibilerden Sürüngenlere Geçiş

    Amfibiler yaşamlarının bir kısmını suda, diğer kısmını karada geçirdikleri için “iki yaşamlılar” olarak adlandırılırlar. [İlk olarak Geç Devonyen Dönem'de görülmeye başlamışlardır ki bu da, günümüzden 385 milyon yıl öncesiyle 374 milyon yıl öncesine denk gelmektedir.] Anatomik ve fizyolojik açıdan balıklarla sürüngenler arasında bir özellik gösteren amfibiler, omurgalıların su dışında yaşayan ilk grubunu oluştururlar [ve kendi başlarına bir...

    https://www.biyologlar.com/amfibilerden-surungenlere-gecis
  • DNA, Nükleotit, Kromozom, Gen, Canlılık, Cansızlık - Nedir, Ne Değildir?

    Nükleotitlere bu özel önemi verme ve en önde anlatma sebebimiz, canlılığın sürerliğinin sağlanabilmesi için var olması gereken DNA yapısının temel yapı birimi olmalarıdır. İleride ayrıntısıyla değineceğimiz gibi canlılık en nihayetinde belirli biyokimyasal fonksiyonların DNA tarafından saklandığı ve gelecek nesillere aktarıldığı bir varlık formundan ibarettir. Dolayısıyla DNA'nın oluşabilmesi, canlılığın büyük oranda oluşabilmesini...

    https://www.biyologlar.com/dna-nukleotit-kromozom-gen-canlilik-cansizlik-nedir-ne-degildir
  • Kimyasal Evrim Nedir

    Özetle belirtmek gerekirse, yerkürenin oluşumunu izleyen dönemlerle bugünkü atmosfer bileşimi farklıdır. Örneğin eski sediman kayaçlarında, okside olmuş demir ve uranyum minerallerine rastlanmazdı. Bu ise başlangıç dönemlerinde atmosferde oksijenin serbest halde bulunmadığının kanıtıdır. Yerkürenin ilk oluşum dönemini andıran başka gezegenlerin atmosferleri karşılatırılarak, yerkürenin ilk atmosferi ile ilgili bilgiler elde edilebilir. O zamanki atmosfer esas...

    https://www.biyologlar.com/kimyasal-evrim-nedir
3WTURK CMS v8.1