Toplam 56 içerik listeleniyor
-
Lökositlerin işlevleri
Lökositler (akyuvarlar) vücudumuzu çeşitli mikroplara ve yabancı maddelere karşı savunan ve bağışıklığı sağlayan kan hücreleridir. İşlevlerine göre farklı alt gruplara ayrılırlar. Nötrofil parçalılar (granülositler). Vücudumuza giren mikropları ve yabancı maddeleri yutarak yok ederler (fagositoz). Kemik iliğinden kana geçen nötrofiller dolaşımda eritrositler gibi uzun süre kalmazlar, dokulara ya da iltihap bölgelerine geçerler. Dolaşımda kalma...
https://www.biyologlar.com/lokositlerin-islevleri -
Çevre Kirliliği
Yaşamımızda endüstriyel gelişmenin getirdiği rahatlık yanında, bu gelişime sonucu, yaşanılan tabiatın ve çevrenin kirletildiği ve bu kirliliğin günbegün arttığı bir vakıadır. Yaşamı daha mükemmel hale getirmek, daha sağlıklı ve uzun bir ömür sağlayabilmek amacına dönük bu gelişmelerin, gerek kırsal, gerek kentsel alanlarda olsun, doğal kaynakları bozduğu su, hava, toprak kirlenmesine yol açtığı, bitki ve hayvan varlığını dejenere ettiği herkes...
https://www.biyologlar.com/cevre-kirliligi -
Helmintlerde Tespit, Boyama ve Kalıcı Preparat Yapımı
Ahmet GÖKÇEN Harran Üniversitesi Veteriner Fakültesi, Parazitoloji Anabilim Dalı, Şanlıurfa, Türkiye ÖZET: Helmintlerin toplanma, gevşetilme, tespit, boyanma ve kalıcı preparat halinde saklama teknikleri parazitologlar için büyük önem arz eder. Parazitlerin, canlı olarak toplanmaları ve direkt tespit edilmeleri gerekir. Bu süreç, parazitlerin iç ve dış yapılarının uygun şekilde korunmalarını sağlar. Helmintlerin gevşetilmesi ve normal şekillerinin korunması...
https://www.biyologlar.com/helmintlerde-tespit-boyama-ve-kalici-preparat-yapimi -
Helmintlerde Tespit, Boyama ve Kalıcı Preparat Yapımı
Ahmet GÖKÇENHarran Üniversitesi Veteriner Fakültesi, Parazitoloji Anabilim Dalı, Şanlıurfa, TürkiyeÖZET: Helmintlerin toplanma, gevşetilme, tespit, boyanma ve kalıcı preparat halinde saklama teknikleri parazitologlar için büyük önemarz eder. Parazitlerin, canlı olarak toplanmaları ve direkt tespit edilmeleri gerekir. Bu süreç, parazitlerin iç ve dış yapılarının uygun şekildekorunmalarını sağlar. Helmintlerin gevşetilmesi ve normal şekillerinin korunması için...
https://www.biyologlar.com/helmintlerde-tespit-boyama-ve-kalici-preparat-yapimi-1 -
Böceklerin Kökeni ve Evrimi
Prekambriyumdan önce monofiletik ikiz grup olusturan Mandibulata (Crustacea) ve Tracheata (Myriapoda ve Insecta) büyük bir olasilikla suda yasayan ve spermalari spermatofor içinde toplanan ana kök daha sonra ikiye ayrilmis, bir grubu sularda kalarak Crustacea'yi (kabuklular), ikinci grup karaya çikarak Tracheata'yi meydana getirmistir > prekambriyumda ayrilmistir. Tracheata'ya geçis sirasinda, ikinci maksil, labium halinde kaynasarak bir agiz boslugu meydana gelmis, ikinci antenler...
https://www.biyologlar.com/boceklerin-kokeni-ve-evrimi -
THORAX NEDİR
Thorax, bas ve abdomen arasinda kalan vücut bölgesidir. Prothorax, mesothoraks ve metathorax olmak üzere 3 segmentten olusmustur. Kanatsiz ordolarda, üç thorax segmenti genel yapi bakimindan hemen hemen birbirinin aynidir. Tergum ve sternumlar plaka seklinde, pleural scleritler (subcoxal arklar) küçük veya dejenere olmus durumdadir. Kanatli böceklerde, üç thorax segmenti birbirinden çok farklidir. Prothorax esas tipe benzer kisimlardan olusmakla beraber muhtelif scleritler gerçek...
https://www.biyologlar.com/thorax-nedir -
ABDOMEN
Abdomen vücudun üçüncü ve posterior kismidir. Ergin devrede bacaklardan mahrum olan bu kisim, thoraks ile karsilastirilirsa oldukça basit bir yapiya sahiptir. Esas olarak 12 segmentten olusmasina ragmen bu segmentlerin tümü ancak Protura'nin embriyo devrelerinde görülebilir. Embriyonik olarak 11 segment (sadece Collembola takimi embriyolojik olarak, 9 segment ve bir telsona sahiptir) ve sölom kesesi ile gangliyonu olmadigi için segment olarak kabul edilmeyen "Telson" dan olusmustur....
https://www.biyologlar.com/abdomen -
Medikal Biyolojiye Giriş
HÜCRE BİLİMİ En ilkel yapılı hücre prokaryotik hücredir.Nukleus zarı bulunmaz. DNA hücre sitoplazmasında bulunur.Organellere sahip değildir. Örnek bakteri hücresi verilebilir. İleri yapı göstaeren hücreler eukaryotik hücrelerdir.DNA materyali nukleus zarı ile çevrelenmiştir.Çok değişik organelleri mevcuttur. Örnek insan hücresi verilebilir. HÜCREYİ İNCELEME YÖNTEMLERİ DOKU KÜLTÜRLERİ VİTAL BOYAMA HÜCRE ORGANELLERİNİN AYRILMASI YÖNTEMİ TESPİT YÖNTEMİ...
https://www.biyologlar.com/medikal-biyolojiye-giris -
Böceklerde Salgı Organları
Böceklerin salgi organlari Exocrine ve Endocrine olmak üzere iki gruba ayrilir. Exocrine salgi bezleri salgilarini özel kanallar vasitasi ile vücut disina veya vücut içinde gerekli yerlere akitir. Endokrin olanlar ise kanala sahip degildir ve meydana getirdikleri maddeler düffizyon yolu ile kana geçerek bütün vücuda dagilir. Ekzokrin Salgi Bezleri: Mum bezleri Bu bezler Homoptera, Hemiptera ve bazi Coleoptera ve Hymenoptera'larda görülür. Böcek vücudu içersinde çesitli yerlere...
https://www.biyologlar.com/boceklerde-salgi-organlari -
APTERYGOTA (Kanatsiz böcekler)
Bütün gelisme devrelerinde kanat izine rastlanmaz. Bunlar ufak yapili ve ametabol böceklerdir.
https://www.biyologlar.com/apterygota-kanatsiz-bocekler -
ATRİOVENTRİKÜLER VALFLER
Endokardiyal yastıklar kaynaştıktan sonra, her atrioventriküler açıklık, bölgesel mezenşimal doku artışları ile kuşatılır. Bu dokunun ventriküler yüzeyi, kan akımı ile çöktüğünde ve inceldiğinde, valfler, muskuler kordonlarla ventriküler duvara asılı kalarak şekillenir. Sonuçta, kordlardaki kas dokusu dejenere olur ve yerini sıkı bağ dokusuna bırakır. Valfler, endokardiyum ile sarılı bağ dokusudur ve chordea tendineae adı verilen kalın trabeküllerle...
https://www.biyologlar.com/atrioventrikuler-valfler -
Kuşların ve Uçuşun Evrimi Üzerine Teoriler
1861 yılında Almanya`nın Bavyera bölgesindeki Jura dönemine ait kireçtaşında bir asimetrik tüy fosilinin bulunması, kuşların Sürüngenler Çağı`ndan beri var olduklarının kanıtı olarak büyük bir heyecanla karşılanmıştı. Bu fosil tüyün bulunmasının hemen ardından, aynı bölgeden ve yine Jura dönemine ait, hem sürüngen hem de kuş özellikleri taşıyan bir hayvanın eksiksiz iskeletine ait fosilin bulunması ise, yaratılışçı görüşün hakim olduğu o...
https://www.biyologlar.com/kuslarin-ve-ucusun-evrimi-uzerine-teoriler -
Balıkların Solunum sistemi
Diğer omurgalılarda olduğu gibi balıklarda da solunum, su ile kan damarları arasındaki dış solunum ve kan ile dokular arasındaki solunum olmak üzere iki kısımda tamamlanmaktadır. Balıklarda solunum organları olarak özel şekilde gelişmiş bulunan solungaçlar vardır. Bunlar kemikli balıklarda her bir taraftaki 4 solungaç yayı üzerinde lampiridlerde ise 7 solungaç yayı üzerinde gelişmişlerdir. Solungaç boşluğunda yerleşmiş bulunan solungaçlar genellikle...
https://www.biyologlar.com/baliklarin-solunum-sistemi -
ANTİSENS TEKNOLOJİLERİ HAKKINDA BİLGİ
Antisens teknolojisi insan, hayvan ve bitkilerdeki hastalıkların daha spesifik tedavisi ve yeni keşifleri için ayrıca, fonksiyonel genomik çalışmalar için çok güçlü silahlardan oluşan uygun tekniklerdir. Antisens teknoloji olarak bilinen yöntemde, antisens RNA moleküllerinin hedef genin RNA mesajına spesifik olarak bağlanarak gen ifadesinin moleküler düzenlenişine engel olunmaktadır. Hastalıkların oluşumunda büyük bir paya sahip olan proteinlerin üretimini durdurmak...
https://www.biyologlar.com/antisens-teknolojileri-hakkinda-bilgi -
Zigotun Yarıklanması
Zigotun peş peşe mitozla bölünmesi sonucu yeni hücrelerin oluşması olayına yarıklanma denir. İlk mitoz bölünme sonucu oluşan iki yavru hücreye blastomer denir. Zigot 12-16 blastomerlik döneme ulaştığında, görünümü duta benzediğinden morula adı verilir. Döllenmeden bu yana 3 gün geçmiştir. Morula uterusa ulaştıktan sonra yapısında değişmeler başlar. Ortasında sıvı toplanır, hücreler kenara doğru itilir. Bir grup blastomer yassılaşarak kenara doğru...
https://www.biyologlar.com/zigotun-yariklanmasi -
Alglerin içerikleri ve insanlar üzerine etkileri
ALGLERİN EKONOMİK VE EKOLOJİK ÖZELLİKLERİ, SINIFLANDIRILMASI VE ÜREME TİPLERİ
https://www.biyologlar.com/alglerin-icerikleri-ve-insanlar-uzerine-etkileri -
Hücre zedelenmesinin nedenleri ve zedelenmeye karşı hücrenin verdiği uyum yanıtları nelerdir; hasara uğrayan dokunun onarılması nasıl gerçekleşir?
Hücre Zedelenmesinin Nedenleri Hücre zedelenmesinde pek çok etken söz konusudur. Trafik dahil pekçok kazanın neden olduğu gözle görülen fiziksel travmalardan, belli bazı hastalıklarda neden olabilen defektli enzimleri oluşturan gen mutasyonlarına kadar sıralanabilir. Zedeleyici etkenler aşağıdaki gibi, sınıflanabilir. Oksijen Kayıpları: Hipoksi (oksijen azlığı- oksijen yetersizliği), hücre zedelenmesi veya ölümünün en önemli ve en çok görülen nedenidir....
https://www.biyologlar.com/hucre-zedelenmesinin-nedenleri-ve-zedelenmeye-karsi-hucrenin-verdigi-uyum-yanitlari-nelerdir-hasara-ugrayan-dokunun-onarilmasi-nasil-gerceklesir -
Mine (Enamel)
Dişin sadece taç kısmını çevreleyen mine, bağ dokusundan gelişen kemikten farklı olarak, oral kavitenin ektodermal kökenli yapılarının, mineralize olmasıyla meydana gelen vücudun en sert materyalidir. %96-98’i başlıca kalsiyum fosfat hidroksiapatit olmak üzere inorganik maddelerdir. Mine %1 oranında organik materyal içerir. Organik matriks kollajen içermez, enamelin olarak adlandırılan bir protein içerir. Enamelin, aspartik asit, serin, glisin, protein ve glutamik asit...
https://www.biyologlar.com/mine-enamel -
DİŞİN GELİŞİMİ
Her diş bir mezodermal ve bir ektodermal komponente sahiptir. Ektodermal komponent sadece mineden oluşur. 5-6. haftalarda oral ektoderm alt ve üst çenede atnalı şeklinde linear kalınlaşmalar gösterir. Bu labiodental laminalar başlangıçta solid ve ortadan ikiye ayrılmış olup alttaki mezoderme doğru uzanırlar. Dış labial kenar, dudak ile çene kemiğinin alveolar çıkıntısı arasında bir oluk oluşturmak üzere yarılırken (gelecekteki vestibül) iç kenar, dental lamina,...
https://www.biyologlar.com/disin-gelisimi -
ANA TÜKRÜK BEZLERİ
Oral ile ilişkili ve devamlı olarak saliva (tükrük) salgılayan pek çok, küçük, intrinsik minor bez vardır. Bu salgı oral kavite müköz membranını, ağız vestibülünü ve dudakları nemlendirir. Minör tükrük bezleri ( lingual, labial, bukkal, molar ve palatin tonsil) oral kavitenin farklı kısımlarında submukozada yerleşim gösterirler. Bu bezlere ilave olarak 3 çift, büyük major ekstrinsik bez daha vardır, bu bezlerin duktusları oral kaviteye açılır. Parotis,...
https://www.biyologlar.com/ana-tukruk-bezleri -
SALİVA (TÜKRÜK)
Bütün tükrük bezlerinin salgılarının karışımı olan salivanın toplam miktarı 24 saatte 1,2 litreye kadar ulaşabilir. Çok az bir kısmı gingival sulkusun, tonsiller kriptaların ve oral kaviteyi döşeyen epitelin sızıntılarından kaynaklanır. Saliva diğer sindirim salgılarından 40 kat daha fazla hacme sahiptir. Saliva yapışkan (visköz) bir sıvı olup su, müsin, proteinler, tuzlar ve amilaz, maltaz, lizozim, RNAaz, DNAaz gibi enzimleri içerir. Tükrük içerisinde...
https://www.biyologlar.com/saliva-tukruk -
ÇİPURA (Sparus aurata Lin., 1758) BALIĞININBİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ
Şahin SAKA-Kürşat FIRAT Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik BölümüYetiştiricilik Anabilim Dalı İskele-Urla, 35440 İZMİR GİRİŞ Günümüzde Akdeniz Bölgesi’nde oldukça iyi bir pazara sahip olan çipura balığına ait çalışmalar uzun yıllardır devam etmektedir. Yetiştiricilik çalışmalarında elde edilen bilgiler ise daha birçok konunun çalışılması gerektiğini ortaya çıkarmaktadır (Tandler ve Helps, 1985, Conides, 1992). ...
https://www.biyologlar.com/cipura-sparus-aurata-lin-1758-baligininbiyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri -
LEVREK (Dicentrarchus labrax Lin., 1758) BALIĞININ BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ
Yrd.Dç.Dr. Kürşat FIRAT & Şahin SAKA Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik BölümüYetiştiricilik Anabilim Dalı İskele-Urla, 35440 İZMİR GİRİŞ Su ürünleri yetiştirme teknolojisinin gelişimi ile beraber levrek kültürü üzerindeki çalışmalarda yoğunlaşmıştır. Ülkemizde önceleri çipura balığının besiye alınması ve daha sonrada larva üretimine geçilmesini takiben, levrek larvalarının kültür çalışmalarında yoğun artışlar...
https://www.biyologlar.com/levrek-dicentrarchus-labrax-lin-1758-baliginin-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri -
MİDYE BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ
Aynur LÖK Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Yetiştiricilik Bölümü Bornova-Izmir Mollusca filumunun Bivalvia klasisi içinde yer alan Mytilidae familyası geniş bir yayılım alanına sahiptir. Bu familyanın en önemli türleri ise Mytilus galloprovincialis (kara midye veya Akdeniz midyesi) ve Mytilus edulis (mavi midye veya Avrupa midyesi), Modiolus barbatus (at midyesi) ve Perna sp., (Afrika midyesi)’dir. Ülkemiz sularında ise Mytilidae familyasının ekonomik olarak...
https://www.biyologlar.com/midye-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri -
KARACİĞERİN HİSTOLOJİK YAPISI
Yumuşak kıvamlı olan karaciğer vücutta bulunan en ağır bezdir. Ağırlığı 1,5 kg veya daha fazla olabilen karaciğer üst abdomende, diaframın altında yerleşmiştir. Taze iken koyu kırmızı veya kırmızımsı kahverengidir; bu renkten başlıca karaciğere olan zengin kan akımı sorumludur. Karaciğer kanını çölyak (celiac) arterden köken alan arterlerden ve portal ven yolu ile intestinal yollardan alır. Venöz boşaltım inferior vena kavaya olduğundan karaciğer...
https://www.biyologlar.com/karacigerin-histolojik-yapisi -
BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER, SUPRARENAL BEZLER)
Her bir böbreğin üst kutbuna birer adet olarak yerleşen, yağ doku içine gömülmüş suprarenal ya da adrenal bezler kabaca piramit şekilli yassılaşmış organlardır. Her biri 5 cm. uzunluğunda, 3 cm. genişliğinde ve 1 cm’den daha az kalınlıkta ve 7-10 gr. ağırlıktadır. Adrenal bezler steroid hormonları ve kateşolaminleri salgılarlar. Organın arterior yüzeyinde içeri doğru çöküntü şeklinde hilum görülür. Taze bir organın enine kesitinde iki bölge ayırt...
https://www.biyologlar.com/bobrek-ustu-bezleri-adrenal-bezler-suprarenal-bezler -
Lipidleri Boyama Yöntemleri
1-Yağda Çözünür Boyalar:Bunlar zayıf asidik diazo boyalardır ve suda çözünmeyen ve sadece alkolde ayrılabilen boyalardır. Lipidlerin çoğunda çözünürler ve bu nedenle dokulardaki lipidlerin gösteriminde çok kullanılırlar. Çözünürlükleri ile lipidleri renklendirdiklerinden lizokrom lar olarak adlandırılırlar. Bu boyalar: 1-Sudan III 2-Sudan IV( daha siyah) 3-Sudan Black B (en hassası) 4-Oil red O Ençok kullanılan yöntem ise: Oil red 0-trietil fosfat yöntemidir....
https://www.biyologlar.com/lipidleri-boyama-yontemleri -
MSS’DE DEJENERE MİYELİNİN GÖSTERİMİ
Sinir fibrillerinin haraplanması ve nörolojik hastalıklar miyelinin dejenerasyonuna yol açmaktadır. Bu da miyelindeki lipid yapısının yıkımı ile hatta fagositoz ile uzaklaştırılmasıyla sonuçlanmaktadır. Bu oluşmadan önce dejenere miyelin pozitif boyanarak gösterilebilir. • Swank ve Davenport yöntemi • 0smiyum tetroksit-alfa naphthylamin (otan) yöntemi MSS‘de Nöroglia Hücre ve Fibrillerinin Gösterimi • Cajal'ın astrositler için altınklorür-sublimat yöntemi:...
https://www.biyologlar.com/mssde-dejenere-miyelinin-gosterimi -
Genlerin Dünyası
Bu bölümde ise DNA dünyasinin birazdaha derinliklerine inerek hem egitici hem de ilgi çekici bilgiler edinecegiz. DNA nin canlilarin genetik sifresi oldugunu siklikla duyariz.Belgesellerde dergilerde gazetelerde vs.Fakat genlerle ilgili olarak her zaman kafamizda soru isaretleri kalir.DNA ne demek? genler insanin neresinde bulunur veya genlerle nasil oynarlar gibi sorulardir bunlar.Aslinda pekte bahsedildigi kadar karmasik bir konu degildir.En azindan burada anlatilanlardan DNA ve genler...
https://www.biyologlar.com/genlerin-dunyasi -
Bakterilerde Homolog rekombinasyon
Homolog rekombinasyon bakterilerde önemli bir DNA tamir sürecidir. Bakteri topluluklarında genetik çeşitlilik oluşturmakta da önemlidir, ama bu süreç ökaryotik genomlarıa çeşitlilik getiren mayotik rekombinasyondan büyük farklılık gösterir. Homolog rekombinasyon Escherichia coli adlı bakteride ayrıntılı bir şekilde çalışılmıştır.[2] Bu yolağın iki versiyonu vardır, bunlar, çift iplikli kırıkların tamirini sağlayan RecBCD yolağı ve tek iplikli...
https://www.biyologlar.com/bakterilerde-homolog-rekombinasyon -
PCR/ASO-PCR ANALİZ PROTOKOLÜ
PCR/ASO-PCR ANALİZ PROTOKOLÜ PCR nedir? PCR, nükleik asitlerin in-vitro olarak (canlı organizma dışında), uygun koşullar altında çoğaltılmasına dayanmaktadır. Hem araştırmada hem de klinik laboratuar tanısındaki uygulama alanlarıyla büyük öneme sahip olan PCR' ın geliştirilmesindeki çalışmaları nedeniyle, K. Mullis, 1993 yılı Nobel Kimya Ödülünü almaya hak kazanmıştır. PCR hangi basamaklardan oluşur? PCR, istenilen sayıda tekrarlanabilen döngülerden...
https://www.biyologlar.com/pcraso-pcr-analiz-protokolu -
Genetik kod
Genetik kod, genetik malzemede (DNA veya RNA dizilerinde) kodlanmış bilginin canlı hücreler tarafından proteinlere (amino asit dizilerine) çevrilmesini sağlayan kurallar kümesidir. Kod, kodon olarak adlandırılan üç nükleotitlik diziler ile amino asitler arasındaki ilişkiyi tanımlar. Bir nükleik asit dizisindeki üçlü kodon genelde tek bir amino asidi belirler (ancak bazı durumlarda farklı konumlarda bulunan aynı kodon üçlüsü, çevredeki bağlamla ilişkili olarak iki...
https://www.biyologlar.com/genetik-kod -
Genetik Evrim
WATSON-CRICK modeli, kalıtsal bilginin, nukleotitlerin türe özgü bir şekilde belirli bir düzen içerisinde sıralanmasıyla belirlendiğini ve dölden döle bu şekilde kalıtıldığını açıklar. Sözkonusu türün kendine özgü özellikleri ise, kendi kalıtsal yapısı ile belirlenen protein ve enzim moleküllerinin sentez edilmesiyle açığa çıkar. DNA üzerindeki genler, gerekli emri ancak bir aracı molekül aracılığıyla protein sentezleme düzeneğine iletirler. Bu...
https://www.biyologlar.com/genetik-evrim -
ALGLER
Algler genellikle sucul ve yarı sucul habitatlarda (okyanus, nehirler, tatlı su gölleri, çaylar, dereler, kutup gölleri, su birikintileri vb.) yaşayan selülöz çeperi bulunan, ototrof, basit yapılı, fotosentez yapabilen ökaryotik canlılardır. Ancak hemen belirtelim ki alglerin bazıları fotosentez yapamazlar. Algler mikroskobik formlardan birkaç metre boyunda bitkilere kadar olabilirler. Alglerin bir kısmı ise karalarda, nemli topraklarda, likenlerde ya da kara bitkilerinin...
https://www.biyologlar.com/algler-1 -
Apoptozis ve Nekroz Nedir?
Doku yasami, hücresel çogalma ve apoptozis gibi hücre ölüm islemleri arasindaki siki dengeyle sürdürülür. Apoptozis hem fizyolojik hem de patolojik olarak istenmeyen, hasar görmüs ya da potansiyel olarak neoplastik hücrelerin uzaklastirilmasinda basvurulan bir hücre intihar mekanizmasidir. Bu içsel intihar formunun temelinde genetik mekanizma vardir. Melekler Mekanı - Apoptozis ve Nekroz Nedir? Apoptozis tipik morfolojik ve biyokimyasal özelliklere sahiptir. Göze çarpan...
https://www.biyologlar.com/apoptozis-ve-nekroz-nedir -
İDRAR SEDİMENTİ ( MİKROSKOP ile İDRAR İNCELEMESİ )
İdrar sedimentinin incelenmesi, ucuz, noninvaziv ve kolaylıkla uygulanabilmesi açısından aile hekimliği pratiğinde sık başvurulan bir tanı yöntemidir. Aile hekimlerinin idrar sedimentini değerlendirme yeteneğine sahip olması bir çok kolaylık sağlar. Bu yöntemle böbrek biyopsisi yapmadan hastalığın nedeni, aktivitesi ve şiddeti hakkında bilgi edinilebilir, birçok hastalık tanınabilir.
https://www.biyologlar.com/idrar-sedimenti-mikroskop-ile-idrar-incelemesi- -
tRNA Yapısı ve Fonksiyonu
Taşıyıcı RNA (tRNA), translasyon sırasında büyüyen polipeptid zincirine özel amino asitlerin eklenmesini sağlayan küçük bir RNA zinciridir (74-93 nükleotid). Yapısında amino asit bağlanması için bir bölgesi ve mRNA üzerindeki kodon alanına başlanmasını sağlayan antikodon alanı vardır. Her tRNA molekülü sadece bir amino aside bağlanabilir fakat genetik kodun dejenere olması (yani genetik kodun aynı amino asidi belirten birden çok kodon içermesi) yüzünden...
https://www.biyologlar.com/trna-yapisi-ve-fonksiyonu -
Sinir Sistemi
1- Nöronlar Uyarılma , uyarıyı değerlendirme , uyarıyı taşıma (iletme) ve diğer hücreleri uyarma Yeteneği vardır. Sinir sisteminin esas hücreleridir. Uyarıyı alma : Kimyasal veya fiziksel etkilerle dendrıt , hücre gövdesi ve ranvier boğumlarından olur. Uyarıyı İletme (taşıma) : Elektriksel etkiyle gerçekleşir. Uyarma : Kimyasal olarak gerçekleşir. Morfolojilerine göre üçe ayrılır. 1-Uni polar (tek kutuplu) : Daha çok omurgasızlarda , omurgalılarda...
https://www.biyologlar.com/sinir-sistemi-4 -
Gen Tadavi
Gen tedavisi, çeşitli pek çok klinik durumun gelecekteki tedavisi için ümit vermeye devam etmektedir. Alışılmamış, biçim verilmiş gen transfer vektörlerinin gelişimi, tedaviye yönelik gen ifadelerinin verimini ve stabilitesini arttıracaktır. Doku ve organ nakli konusunda ise gen tedavisinden nakledilmiş dokunun akut ve kronik reddedilmesini engellemek amacı ile ya reddetmeyi engellemede önemli yeni genler (örneğin: yardımcı uyarıcı blokaj molekülleri yada...
https://www.biyologlar.com/gen-tadavi -
Genetik Evrim
WATSON-CRICK modeli, kalıtsal bilginin, nukleotitlerin türe özgü bir şekilde belirli bir düzen içerisinde sıralanmasıyla belirlendiğini ve dölden döle bu şekilde kalıtıldığını açıklar. Sözkonusu türün kendine özgü özellikleri ise, kendi kalıtsal yapısı ile belirlenen protein ve enzim moleküllerinin sentez edilmesiyle açığa çıkar. DNA üzerindeki genler, gerekli emri ancak bir aracı molekül aracılığıyla protein sentezleme düzeneğine iletirler. Bu...
https://www.biyologlar.com/genetik-evrim-1 -
Yara İyileşmesi Hakkında Bilgi
Normal yara iyileşmesi, birçok hücresel aktivitenin düzenli ve ard arda çalış¬ması ile gerçekleşir. Bu aktiviteler arasında; 1. Fagositoz; Polimorf nüveli lökositler ve makrofajlar, primer fagositik hücrelerdir. 2. Kemotaksis; Kemotaksis hücrelerin bir en¬gele karşı göçü olup inflamatuar hücreler, fibroblast ve anjiogenezde rol oynayan hücreleri etkile¬yen kemotaktik ajanlar, iyileşme olayına katkıda bulunur. 3. Mitogenez; Mitogenezi uyaran ajanlar yara iyileşmesi...
https://www.biyologlar.com/yara-iyilesmesi-hakkinda-bilgi -
Hayvan Histolojisinde Çıkabilecek Muhtemel Sorular
Pankreas salgısı iki hormon sekretin ve koksitokinin tarafından kontrol edilir. Pankreas sindirim enzimi ve hormon üretir ve salgılar. Liberkülin bezi ince barsak ta bulunur. Paneth hücreleri ince barsak ta bulunur ve lizozim salgılar. Kalp kası interkalar diskleriyle birbirine tutunur. Sindirim kanalına bağlı bezler tükrük bezi , mide , karaciğer , ve pankreas olmak üzere 4 kısımdan oluşur. H çizgisi A bandının ortasında bulunur. H bandı M çizgisi ile ikiye...
https://www.biyologlar.com/hayvan-histolojisinde-cikabilecek-muhtemel-sorular -
Algler Hakkında Ayrıntılı Bilgi
Algler genellikle sucul ve yarı sucul habitatlarda (okyanus, nehirler, tatlı su gölleri, çaylar, dereler, kutup gölleri, su birikintileri vb.) yaşayan selülöz çeperi bulunan, ototrof, basit yapılı, fotosentez yapabilen ökaryotik canlılardır. Ancak hemen belirtelim ki alglerin bazıları fotosentez yapamazlar. Algler mikroskobik formlardan birkaç metre boyunda bitkilere kadar olabilirler. Alglerin bir kısmı ise karalarda, nemli topraklarda, likenlerde ya da kara bitkilerinin...
https://www.biyologlar.com/algler-hakkinda-ayrintili-bilgi -
Yüzme kesesi nedir? Vazifesini açıklayınız.
Hava kesesi, balıkların su içerisinde vertikal olarak seviyelerini ayarlamalarında ve denge sağlamalarında rol oynayan önemli bir organdır. İnce bağırsağın bir ilavesi olup, çok ince zar şeklinde bir cidarı vardır. İçinin hava dolu olması nedeniyle bazı omurgalıların akciğer boşluklarına benzemektedir. Bu organlar bazen tek başına bir solunum organı olarak da fonksiyon görmektedir (Örneğin Dipnoi’lerde). Çalışma tarzı denizaltılardaki prensibe çok yakın...
https://www.biyologlar.com/yuzme-kesesi-nedir-vazifesini-aciklayiniz- -
Nöroglia Hücrelerin Görevleri Nelerdir
-Nöronların beslenmesi .-Artık maddelerin uzaklaştırılması .-Nöronların izolasyonu ve İmpulsların düzenli iletimi .-Nöronların desteklenmesi .-Sistemin toksin ve mikro organizmalara karşı korunması .-Dokusal dejenerasyonda dejenere olan bölgenin doldurulması ve yamanmasında .-Merkezi sistemde nöronlarda miyelin kınını oluşturma (beyin ve omurilik ak maddesinde) rol oynar.
https://www.biyologlar.com/noroglia-hucrelerin-gorevleri-nelerdir -
Işımalar ve İnsan Biyolojisi
Büyük bilginler içerisinde telakki ettiğim madam Curie ve eşi yapmış oldukları çalışmalar neticesinde Radyum elementinin değişik enerji düzlemlerinde ışımalar yaptığını tespit etmişlerdir. Marie Curie ve eşi, fizik bilimine büyük katkılar sağlayacak çalışmalar içerisinde bulunmuşlar, ancak kendi sağlıklarının bozulacağını düşünememişlerdir. Radyasyon kelimesinin kanser ve dejenere olmuş hücre kelimeleri ile eşlendiğini o yıllarda tespit edememiş...
https://www.biyologlar.com/isimalar-ve-insan-biyolojisi -
Protein biyosentezi nedir ?
Protein biyosentezi, hücrenin protein sentezlenmesi için gereken bir biyokimyasal süreçtir. Bu terim bazen sadece protein translasyonu anlamında kullanılsa da transkripsiyon ile başlayıp translasyonla biten çok aşamalı bir süreçtir. Prokaryotlarda ve ökaryotlarda ribozom yapısı ve yardımcı proteinler bakımından farklılık göstermesine karşın, temel mekanizma korunmuştur.Protein biyosentezi için aminoasil-tRNA'ların hazırlanmasında ya da sentez süresince ATP ve GTP...
https://www.biyologlar.com/protein-biyosentezi-nedir- -
Toksoplazma Enfeksiyonu Şizofreni veya Alzheimera Neden Olabilir Mi ?
Latince ismi Toxoplasma gondii olan 5 mikron uzunluğunda , protozoa paraziti dünya nüfusunun üçte birine bulaşmıştır.
https://www.biyologlar.com/toksoplazma-enfeksiyonu-sizofreni-veya-alzheimera-neden-olabilir-mi- -
Tuatara: Yeni Zelanda’nın Üç Gözlü Minik Ejderhası
Memeli evrimi tarafından şekillenmemiş bir dünya hayal edin. Orada nasıl canlılar yaşardı? Ortaçağ efsanelerinden çıkmışa benzeyen “tuatara“nın beklenmedik varlığı ve alışılmadık özellikleri, söz konusu durumun nasıl olabileceğine ilişkin bir fikir veriyor.
https://www.biyologlar.com/tuatara-yeni-zelandanin-uc-gozlu-minik-ejderhasi -
Y Kromozomu Dejenere Olarak Yok mu Oluyor.
(Stanislaw Mikulski/Shutterstock.com)
https://www.biyologlar.com/y-kromozomu-dejenere-olarak-yok-mu-oluyor