Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 2596 içerik listeleniyor

  • Bakterilerin Biyoteknolojide Kullanım Alanları

    Bakterilerin Biyoteknolojide Kullanım Alanları

    Son on yılda biyokimya, moleküler biyoloji ve bakteriyolojideki ilerlemeler, bakterilerin antikanser ajan olarak kullanımının yanı sıra, antikanser ilaçların verilmesinde kemoterapiye duyarlı ajan ve gen tedavisi için vektör olarak kullanımına kadar kullanışlı bir çok yönlerini ortaya koymuştur.

    https://www.biyologlar.com/bakterilerin-biyoteknolojide-kullanim-alanlari
  • Udumbara Çiçeği Nedir ? Youtan Poluo

    Udumbara Çiçeği Nedir ? Youtan Poluo

    Udumbara çiçeği veya "Youtan Poluo" ağaçların dallarında veya mevvelerinde parazit olarak yetişiyor , üzerinde yaşadığı ağacın meyvesi içinde yetiştiği ve sap 7mm gövde 1 mm çapında olduğu için gözle fark edilmesi oldukça zordur.

    https://www.biyologlar.com/udumbara-cicegi-nedir-
  • Türlerde Mutasyon Oranları

    Bir türde mutasyon meydana gelme olasılıkları çok farklı yöntemlerle hesaplanabilmektedir. Burada akademik detaylara girmeden, Nature Genetics dergisinde bu konuda oldukça kapsamlı olarak yayımlanmış bir makalede verilen sayılardan giderek örnekler vereceğiz. İlk olarak sayıları nasıl değerlendireceğimize bakalım: mutasyon oranı olarak bilinen sayılar, bir türün genomundaki tek bir bazda, tek bir nesil içerisinde meydana gelebilecek mutasyonların sayısı olarak...

    https://www.biyologlar.com/turlerde-mutasyon-oranlari
  • Arkelerde Sistematik Yapı

    Üst alem: Archaea Bölüm / Sınıf Crenarchaeota Euryarchaeota Korarchaeota Nanoarchaeota Arkeler, Arkea (Yunanca αρχαία, "eskiler" 'den türetme; tekil olarak Arkaeum, Arkaean, veya Arkaeon), veya Arkebakteriler, canlı organizmaların bir ana bölümüdür. Yabancı literatürde bu gruptaki canlılar Archaea veya Archaebacteria, grubun tek bir üyesi ise tekil olarak Archaeum, Archaean, veya Archaeon olarak adlandırılır Arkeler, Ökaryotlar ve Bakteriler, üç-saha sisteminin...

    https://www.biyologlar.com/arkelerde-sistematik-yapi
  • LEVREK (Dicentrarchus labrax Lin., 1758) BALIĞININ BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    Yrd.Dç.Dr. Kürşat FIRAT & Şahin SAKA Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik BölümüYetiştiricilik Anabilim Dalı İskele-Urla, 35440 İZMİR GİRİŞ Su ürünleri yetiştirme teknolojisinin gelişimi ile beraber levrek kültürü üzerindeki çalışmalarda yoğunlaşmıştır. Ülkemizde önceleri çipura balığının besiye alınması ve daha sonrada larva üretimine geçilmesini takiben, levrek larvalarının kültür çalışmalarında yoğun artışlar...

    https://www.biyologlar.com/levrek-dicentrarchus-labrax-lin-1758-baliginin-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • Düzensiz ışıklandırma bitkileri nasıl etkiliyor?

    Bitkilerin gündüz süresini bir şekilde“algılayarak” büyüme durumlarını çevresel koşullara göre ayarladıkları biliniyor. Bu doğal olaylar “sirkadiyan saati” olarakbilinen, biyokimyasal ve fizyolojik süreçlerin çoğunda bulunan 24 saatlik bir sisteme dayanıyor. Bitkiler sirkadiyan koşullarına uygunluk gösteren çevrelerde daha iyi büyüyor. Ancak şimdiye kadar bitkilerin içsirkadiyan saatlerinin seralar gibi düzensiz ışıklandırılan ortamlarda nasıl tepki...

    https://www.biyologlar.com/duzensiz-isiklandirma-bitkileri-nasil-etkiliyor
  • Bitkilerin biyolojik saati - SİRKADİYAN SAATİ

    Bitkilerin gündüz süresini bir şekilde “algılayarak” büyüme durumlarını çevresel koşullara göre ayarladıkları biliniyor. Bu doğal olaylar “sirkadiyan saati” olarak bilinen, biyokimyasal ve fizyolojik süreçlerin çoğunda bulunan 24 saatlik bir sisteme dayanıyor. Bitkiler sirkadiyan koşullarına uygunluk gösteren çevrelerde daha iyi büyüyor. Yapay sera ışıklandırmaları bitkileri nasıl etkiliyor? Ancak şimdiye kadar bitkilerin iç sirkadiyan saatlerinin...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerin-biyolojik-saati-sirkadiyan-saati
  • Carduelis carduelis - Saka
  • Mozaik Evrime Örnekleri ve Mozaik Türler

    Bahsettiğimiz gibi mozaik evrim, türlerin bazı atasal özelliklerinin, vücutlarının geri kalanı farklılaşırken, olduğu gibi kalması veya genele oranla çok az değişmesidir. Bu sebeple, bu atalardan evrimleşen yeni türler, atasal özelliklerini net bir şekilde taşırlar ve canlılar arası geçişi açık bir şekilde gösterirler. Bunların bazı tipik örnekleri şöyledir: 1) Australopithecus Türlerinde İki Ayak Üzerinde Yürümenin (Bipedalizm) Evrimi Australopithecus...

    https://www.biyologlar.com/mozaik-evrime-ornekleri-ve-mozaik-turler
  • MİDYE BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    Aynur LÖK Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Yetiştiricilik Bölümü Bornova-Izmir Mollusca filumunun Bivalvia klasisi içinde yer alan Mytilidae familyası geniş bir yayılım alanına sahiptir. Bu familyanın en önemli türleri ise Mytilus galloprovincialis (kara midye veya Akdeniz midyesi) ve Mytilus edulis (mavi midye veya Avrupa midyesi), Modiolus barbatus (at midyesi) ve Perna sp., (Afrika midyesi)’dir. Ülkemiz sularında ise Mytilidae familyasının ekonomik olarak...

    https://www.biyologlar.com/midye-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • Biyolojide Karanlık Madde: Dördüncü Alem

    Yaşam ağacının köklerine doğru gittiğimizde, gövdeden üç ana dalın büyümüş olduğunu görürüz. Bu dallanmanın kalbinde, taksonomi biliminin üç önemli üst alemini yer alır: bacteria, archaea ve eukarya. Her ne kadar geniş olsalar da, bu üç alemin, tüm canlıları kapsamak için yeterli olmadığını düşünenler de var. Nitekim, bir grup araştırmacı, gerçekleştirdikleri çalışma ile, dördüncü bir alemi aydınlığa kavuşturabilir. Bu iddialı görüş,...

    https://www.biyologlar.com/biyolojide-karanlik-madde-dorduncu-alem
  • ANTİBİYOTİK KULLANIMINDA GENEL PRENSİPLER

    Antibiyotikler tedavide en çok kullanılan ve kullanımında en çok hata yapılan bir ilaç grubudur. İnsan vücudunun her organında enfeksiyon gelişebileceğinden her daldaki hekimin antibiyotik kullanımını iyi bilmesi gerekir. Antibiyotiklere direnç gelişimi ve tedaviye yeni antibiyotiklerin girmesi gibi nedenlerle de bilgilerin devamlı yenilenmesi zorunludur. Antibiyotik kullanımında dikkat edilmesi gereken kuralları şöyle sıralayabiliriz.1. Antibiyotik kullanma...

    https://www.biyologlar.com/antibiyotik-kullaniminda-genel-prensipler
  • Mikroorganizmaların bulaşma yolları

    Mikroorganizmaların bulaşma yolları

    Toprak yüzeyinin kuruması sonucu oluşan toz içindeki mikroorganizmalar tozun rüzgarla dağılması sonucu diğer topraklara, nehirlere, okyanuslara vb. dağılmaktadır.

    https://www.biyologlar.com/mikroorganizmalarin-bulasma-yollari
  • Eşeyli Üreme (Seks), Evrimi Nasıl Yönlendiriyor?

    Aşırı süslü özellikler ve sadece bir cinsiyette görülen ilginç davranışlar evrim kuramına aykırı mı? Mücadeleyi kazanan veya en güzel görünüşü sergileyen erkeklerin daha fazla eşi olacağı doğru mu? Erkekler arası rekabet ve dişilerin eş tercihi nasıl evrimleşti? Eşeyli üreme de nereden çıktı? Erkek ve dişinin farklı çiftleşme stratejileri. Neden hep dişi seçiyor? Dişi aslında neyi seçiyor ve nasıl seçiyor? Ne olacak bu erkeğin hali?! ...

    https://www.biyologlar.com/eseyli-ureme-seks-evrimi-nasil-yonlendiriyor
  • Sertoli Hücreleri

    Sertoli’nin destek (Sustentakular) hücreleri sayıca azdır ve tübül boyunca düzgün aralıklarla yerleşim gösterirler. Uzun, prizmatik şekilli bu hücreler bazal lamina üzerine oturmuştur. Bazal laminadan seminiferöz tübül lümenine uzanır ve gelişmekte olan spermatogenik hücrelere kriptalar sağladığı için düzensiz apikal ve lateral hücre membranlarına sahiptirler. Ökromatik Sertoli hücre çekirdeği 7-9 nm kalınlığında filamentöz bir kılıfla çevrilmiştir ve...

    https://www.biyologlar.com/sertoli-hucreleri
  • ENERJİ ÇEŞİTLERİ

    NÜKLEER ENERJİ Bir elementin kimyasal özelliklerini taşıyan en küçük parçasına atom denir. Nükleer enerji atom çekirdeklerinin parçalanması sonucunu elde edilen bir enerji türüdür. Atom çekirdeklerinin parçalanması ile büyük bir enerji açığa çıkmaktadır. Atom çekirdeğinin zorlanmış olarak parçalanması (Fisyon) ve Atomik parçacıkların birleşme reaksiyonu (füzyon) tepkimeleri ile elde edilen bu enerjiye "çekirdek enerjisi" veya "nükleer enerji" adı...

    https://www.biyologlar.com/enerji-cesitleri
  • Çeşitli Toprak Parametrelerinin Mikroorganizmalarla İlişkisi

    1. Toprak nemi Yağmur suları topraktan yıkandıktan sonra toprak porları yeniden havayla dolar. Drenajı takiben toprak nemi, toprak partiküllerinin tutma kuvveti ile yerçekimi arasında oluşan denge sonucu daha stabil hale gelir. Gerek bitki gerekse mikroorganizmaların ideal nem koşullarını gösteren bu denge düzeyine tarla kapasitesi denir. Toprak kurudukça içerdiği nem, bitki ve pek çok mikroorganimanın yararlanamayacağı bir düzeye kadar azalır ki bu noktaya solma...

    https://www.biyologlar.com/cesitli-toprak-parametrelerinin-mikroorganizmalarla-iliskisi
  • Prehistorik Hayvanlar Hakkında En Çok Bilinen 5 Hata

    Dinozorlar Yavaş Bir Kertenkele Türüdür İnsanlar genelde dinozorların yavaş hareket eden kertenkeleler olduğunu düşünür ama aslında onlar daha ziyade kanatsız kuşlar kadar hızlı koşabilirler. Birincisi kuşlar, özellikle Troodon ve Dromaeosaurus gibi maniraptor dinozorlardan türemiştir. İkincisi, dinozorların sıcakkanlı oldukları daha yüksek ihtimallidir. Üçüncüsü, bulunan ayak izleri çoğu dinozorların gerçekten çok hızlı koşabildiklerini...

    https://www.biyologlar.com/prehistorik-hayvanlar-hakkinda-en-cok-bilinen-5-hata
  • Bitkiler ve Mikroorganizmalar arasındaki ilişkiler

    Olumlu ve olumsuz etkileşimler sadece mikroplar arasında olmazlar aynı zamanda bitkiler ve mikroplar arasında da gerçekleşirler. Rizosfer, bitkiler ve mikroplar arasındaki kommensal ve mutualistik etkileşimlerin görüldüğü bölgeye verilen addır. Ekto ve endomikorizal mantarlar bitkilerin mineral madde ve suyun fotosentez ile geri dönüşümünü sağlarlar. Çok ekstrem koşullar altında bitkinin hayatını devam ettirmesi için temel olan mutualistik birleşmeler yapmasıdır....

    https://www.biyologlar.com/bitkiler-ve-mikroorganizmalar-arasindaki-iliskiler
  • Helicobacter pylori

    Helicobacter pylori (Helikobakter pilori- Hp) mide ve duodenum'um çeşitli alanlarında yerleşen, gram (-), mikroaerofilik bir bakteridir. Yerleştiği yerlerde kronik enflamasyona neden olur. Bu kronik enflamasyon sonucunda duedenum ülseri, mide ülseri ve mide kanseri gelişebilir. Önceleri Campylobacter pylori olarak adlandırılan bu bakteri, yapılan birçok araştırmanın sonucunda 1989 yılında Camplobacter ailesine ait olmadığına karar verilmiş ve kendi adıyla anılan...

    https://www.biyologlar.com/helicobacter-pylori
  • BALIKESİR VE ÇANAKKALE’NİN ENDEMİK BİTKİLERİ

    Milattan önce 1200’ler: Anadolu Yarımadasında kurulu, dünyanın iki süper devletinden biri olan Hitit İmparatorluğu aniden yıkılır. Bütün Hitit şehir kalıntılarında bu tarihlere ait kalın bir kül tabakası vardır. Söz konusu yıkım sadece Hititler değil, bütün Anadolu halkları için geçerlidir. Batıdan doğuya doğru hızlı bir şekilde genişleyen, vahşi bir yıkım göz önüne serilir. Öyle hızlı ve ani bir yıkımdır ki bu, Anadolu yazılı kaynaklarında...

    https://www.biyologlar.com/balikesir-ve-canakkalenin-endemik-bitkileri
  • Evrim Teorisi ile İlgili 5 Soru 5 Yanıt

    Charles Darwin’in meşhur “Türlerin Kökeni” isimli yapıtının yayınlanmasının üzerinden bir buçuk yüzyıl geçti. Bu süre içinde evrim kuramı sürekli sorgulandı. Darwin genetik ve moleküler biyoloji konusunda hiçbir şey bilmemesine rağmen modern biyoloji bu büyük bilim adamının şaşırtıcı fikirlerini hep doğruladı. Ne var ki bugün evrim biyolojisinin hâlâ yanıtlayamadığı sorular var. Saygın bilim dergisi New Scientist bunların içinden önemli...

    https://www.biyologlar.com/evrim-teorisi-ile-ilgili-5-soru-5-yanit
  • ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI

    Enerji iş yapabilme yeteneği olarak tanımlanmaktadır. Günümüzde, endüstrinin en temel enerji tüketimi elektrik enerjisi olup, onu ısınma veya ısıtma amaçlı fosil yakıtlar (petrol, kömür) takip etmektedir. Günümüze kadar ısınma ihtiyacı kömür veya petrolden karşılanmaktaydı. Son yıllarda artan enerji talebi ve fosil yakıtların azalması insanaları başka enerji kaynaklarına yöneltmiştir. Özellikle son yıllarda fosil yakıtlardan çevre dostu olan doğal...

    https://www.biyologlar.com/alternatif-enerji-kaynaklari-1
  • Böceklerin Morfolojik yapısı ( Böcek Morfolojisi )

    Bugün tanımlanmış hayvanların en az 4/5’i böceklere girer. Böceklerin yaklaşık 1 milyon kadar yaşayan, 15 bin kadar da fosil türü tanımlanmıştır ve her sene birkaç bin yeni tür bu sayıya eklenmektedir. Toplam tür sayısının 2 milyon olduğu varsayılmaktadır. Değişen çevre koşullarına çok iyi uyum sağlamaları böcekleri dünyada bulunan en dayanıklı sınıf haline getirmiştir. Böcekler, göğüslerinin üç segmentli olması ve her göğüs segmentinde bir...

    https://www.biyologlar.com/boceklerin-morfolojik-yapisi-bocek-morfolojisi-
  • Sülünler ve Genel Özellikleri

    Genel Özellikler Sülün, küçük başlı, uzun boyunlu, uzun kuyruklu ve derin vücutlu bir kanatlı türüdür. Sülünlerin erkekleri ve dişileri birbirine benzemez. Erkek sülünlerin daha güzel olarak dişilere göre daha parlak renkli tüyleri ve uzun kuyrukları vardır. En çok bilinen bayağı sülün (Phasianus colchicus) dünya üzerinde hem doğal alanlarda bulunur hem de çiftliklerde yetiştirilir. Vücut uzunlukları 53-89 cm, kuyruk uzunlukları 20-47 cm ve kanat...

    https://www.biyologlar.com/sulunler-ve-genel-ozellikleri
  • Havai Fişek Gösterilerinin Fauna Elemanları Üzerine Etkisi

    Trafik, enerji üretimi ve endüstri emisyonuyla birlikte evsel ısıtma sistemleriyle hidrokarbon yanması kentsel çevrelerde önemli oranda hava kirliliğine sebep olmaktadır. Kentsel çevrelerdeki hava kirliliğinin önemli oranlarda artması, kısa dönem ve uzun dönem olumsuz insan sağlığı etkilerine neden olmaktadır. Bu olağandışı insan etkilerinden biri de dikkate değer oranlarda hava kirliliğine neden olan ve günümüzde özellikle otellerde her akşam olmak üzere...

    https://www.biyologlar.com/havai-fisek-gosterilerinin-fauna-elemanlari-uzerine-etkisi
  • Bakterilerin Genel Özellikleri

    Monera alemini oluşturan prokaryot canlıların en yaygın ve en çok bilinen grubu bakterilerdir. O kadar yaygındır ki bugün dünyamızda bakterinin bulunmadığı yer yoktur diyebiliriz. En çok organik atıkların bol bulunduğu yerlerde ve sularda yaşarlar. Bununla beraber, -90 0C buzullar içinde ve +80 0C kaplıcalarda yaşayabilen bakteri türleri de vardır. Hava ile ve su damlacıkları ile çok uzak mesafelere taşınabilirler. Deneysel olarak ilk defa 17. yüzyılda bakterileri...

    https://www.biyologlar.com/bakterilerin-genel-ozellikleri
  • Bitkiyle Beslenen Örümcek

    Şimdiye kadar tanımlanan yaklaşık 40.000 örümcek türünün hepsinin avlanarak beslendiği biliniyor. Bazıları ağ kuruyor bazıları da avlarına doğrudan saldırıyor. Ancak bilim insanları buna çok çarpıcı bir istisna keşfetti: Bagheera kiplingi adıyla bilinen bir zıplayan örümcek bilim dünyasında öncelikle bitkiyle beslenen ilk örümcek örneği oldu. İlginç keşif 12 Ekim’de Current Biology’de yayımlandı. Örümceğin bitkisel besin tercihi akasya...

    https://www.biyologlar.com/bitkiyle-beslenen-orumcek
  • Caryophyllidæ (Dionaea muscipula)

    Caryophyllidae Karanfilgiller Dionæa muscipula ; Sözü geçen bitkiyi 1759 larda ilk kez sinek yakalayan bitki olarak literatürlere geçse de o zamanlarda bu bitkinin sineği besin alması için yakaladığı ihtimali verilmemişti dahi. İlk defa bunu telaffuz eden J. Ellis olduğu söylenir. Dionæa muscipula adını aşk tanrıçası Afrodit'in annesi olan “Dione” den alır. Muscipula ise yazıldığı gibi Latincede anlamı fare kapanı demek olur, ancak sanılan o ki Latincede...

    https://www.biyologlar.com/caryophyllid-dionaea-muscipula
  • Örümceğimsiler ( Arachnida )

    Arachnidalar, Arthropoda (eklembacaklılar) filumunun, başta örümcekler, akrepler, akarlar, keneler ve uyuz böcekleri olmak üzere, 70 bin kadar etçil ve karada yaşayan omurgasız türüdür.. Arachnida üyelerinin en belirgin özellikleri, iyi gelişmiş bir baş bölümü ile sert (kitinleşmiş) bir dış iskeletten oluşan bölütlü gövde yapısı ve çift sayıdaki eklemli gövde uzantılarıdır. Büyüme sürecinde birkaç kez kabuk (dış iskelet) değiştiren bu hayvanların...

    https://www.biyologlar.com/orumcegimsiler-arachnida-
  • OMURGASIZ HAYVANLAR SİSTEMATİĞİ

    Canlılarla ilgili problemler ele alındığında organizmalar sınıflandırmak ve onları gruplara ayırmak zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Yeryüzünde milyonlarca canlı varlık vardır ve bunun yanı sıra geniş ölçüde bir çeşitlilik de görülür. Sınıflandırmanın Tarihçesi İnsanlar yaradılışlarından itibaren çevrelerinde bulunan bitki ve hayvanları öğrenmeye çalıştılar. İlk insanlar, bitki ve hayvanları kendileriyle olan ilişkisine göre...

    https://www.biyologlar.com/omurgasiz-hayvanlar-sistematigi
  • Adaptif radyasyon nedir

    Adaptif radyasyon veya adaptif yayılım (Latince: adaptare – uyumlandırmak; radiatus – yayılarak) , evrimsel biyolojide hızlıca çoğalım gösteren bir tür veya soy içinde ekotipler husule getirerek ekolojik ve fenotipik çeşitliliğe yol açan, aynı zamanda yeni türlerin meydana gelmesinde büyük rol oynayarak birçok farklı grupların evrimine hizmet eden olayı tanımlayan terim. Bu süreç, son bir atadan başlayarak türleşmeye ve canlı organizmaların farklı çevre...

    https://www.biyologlar.com/adaptif-radyasyon-nedir
  • Modern evrimsel sentez nedir

    Modern Evrimsel Sentez (Kısaca Modern Sentez, Yeni Darwincilik veya Neo-Darwinizm), Darwin'in Evrim Kuramı ile Mendel'in kalıtım kuramını modern moleküler biyoloji ve matematiksel popülasyon genetiği ışığında birleştiren modern evrim kuramının adıdır. 1930'lar ve sonrasında daha önce Gregor Mendel tarafından ortaya konmuş olan kalıtım kuramı, moleküler biyoloji'nin kalıtımın moleküler temellerine ilişkin sağladığı bilgi ve Charles Darwin'in kuramının...

    https://www.biyologlar.com/modern-evrimsel-sentez-nedir
  • BİTKİLEDE SİTOLOJİK KARAKTELER

    Sitolojik karakterlerin taksonomide uygulanışı da palinolojik ve embriyolojik karakterler gibi yeni sayılır. Her ne kadar bitkilerin kromozom sayıları ve özellikleri çok önceden biliniyordu ise de bunların taksonomiye uygulanışı oldukça yenidir. Bu konuda en önemli kaynaklar Tischler (1950), Darlington ve Wylio (1955), Löve ve Löve (1961), ...vb. dır. Son yıllarda yalnız sitolojik özelliklerine göre bitkilerin sınıflandırılacağını ileri sürenler de vardır. ...

    https://www.biyologlar.com/bitkilede-sitolojik-karakteler
  • EVRİM TEORİSİNİN TARİHÇESİ

    Evrime dair görüşler, canlıların ortak bir ataya sahip olabilecekleri ve değişim gösterdiklerine dair bilinen kayıtlar, en az M.Ö. 6. yüzyıla, Miletli Yunan DüşünürAnaksimander‘e kadar gitmektedir. Tek tanrılı dinlerin öne sürdüğü yaratılış hikayelerine dayanılarak dünyadaki canlılığın tek seferde yaratıldığına ve bu türlerin sabit bir şekilde hiç bir değişme göstermeden günümüze kadar geldiklerine inanılmıştı. Orta Çağda ise...

    https://www.biyologlar.com/evrim-teorisinin-tarihcesi
  • EVRİM TEORİLERİ

    Katastrofizm (Kıyamet Kuramı): Paleontoloji’yi büyük oranda geliştiren Fransız anatomist Georges Cuvier (1769-1832) tarafından ileri sürülen ve katmanlar arasındaki her bir sınırın, zaman olarak, sel baskınları ve kuraklık gibi felaketlere karşılık geldiğini ve o dönemde yaşayan türlerin çoğunun ortadan kalkmış olduğunu savunan hipotezdir. Ancak katastrofizmde olaylar birbirine evrimsel olarak bağlı değildir (George Cuvier katmanları incelerken, her katmandaki...

    https://www.biyologlar.com/evrim-teorileri-1
  • Karıncaların İletişimi

    20. yüzyılda karıncalar üzerinde yapılan bilimsel araştırmalar, bu küçük hayvanların çok organize bir sosyal yaşantıları olduğunu ve bu organizasyonun gereği olarak aralarında çok kompleks bir iletişim ağının var olduğunu ortaya koymuştur. National Geographic dergisinde yayınlanan bir makalede bu konudan şöyle bahsedilmektedir: Büyük veya küçük herhangi bir karınca, başındaki karmaşık duyu organlarıyla, milyonlarca hatta daha fazla kimyasal ve görsel...

    https://www.biyologlar.com/karincalarin-iletisimi
  • EPİFİZ (KORPUS PİNEALİS)

    Korpus pinealis, diğer adıyla epifizis serebri 5-8 mm boyunda, 5mm çapında ve 100-200mg ağırlığında küçük, koni şekilli bir cisimcik olup bir sap ile 3. ventrikül tavanına bağlanmıştır. Bağlantı yeri dışında bez pia mater ile sarılmıştır. Pia mater’den oluşan kapsül bol damarlıdır. İnce bir kapsül şeklini almış olan pia materden ayrılan septumlar organ içerisine girer ve organı tam olmayan lobüllere ayırır. Lobüller Pinealosit (ya da epiteloid...

    https://www.biyologlar.com/epifiz-korpus-pinealis
  • BAKTERİ GENETİĞİ

    Canlıların tüm özelliklerinin, kalıtsal olarak nesilden nesile aktarıldığı öteden beri bilinen bir gerçektir. Yaşamın temel maddeleri kabul edilen nükleik asitler (DNA=deoxyribonucleic acid, RNA=ribonucleic acid) üzerinde yapılan incelemeler, kromozom haritalarının çizilerek, özellikle mikroorganizmalar arasındaki ilişkilerin ortaya konmasında, tüm canlıların sayısız özellik ve biyolojik fonksiyonlarının açıklanmasında yardımcı olmuştur. Çalışmalar...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-genetigi
  • Bakteri nedir?

    Bakteriler tek hücreli mikroorganizma grubudur. Tipik olarak birkaç mikrometre uzunluğunda olan bakterilerin çeşitli şekilleri vardır, kimi küresel, kimi spiral şekilli, kimi çubuksu olabilir. Yeryüzündeki her ortamda bakteriler mevcuttur. Toprakta, deniz suyunda, okyanusun derinliklerinde, yer kabuğunda, deride, hayvanların bağırsaklarında, asitli sıcak su kaynaklarında, radyoaktif atıklarda büyüyebilen tipleri vardırbakteri Tipik olarak bir gram toprakta bulunan...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-nedir
  • MAĞARA KOŞULLARI ve ADAPTASYON

    Neden ve nasıl bu kadar faklı bir ekosistem oluşmuştur? Bunun esas sebebi, mağara ortamının dışarıdaki ortamdan farklı jeolojik ve meteorolojik özelliklere sahip olması ve buna bağlı olarak da farklı bir ekolojik yapı göstermesidir. Peki nedir bu temel farklılıklar? Bu temel farklılıklar kuşakların ayrılmasında kullanılan ana faktörler olan ışık, nem ve sıcaklık etkisiyle şekillenmektedir. Mağaraya giren herkes ilk anda bir ürperti yaşar. Sanki etrafta...

    https://www.biyologlar.com/magara-kosullari-ve-adaptasyon
  • NÜKLEİK ASİTLER DNA VE RNA

    RİBONÜKLEİK ASİT (RNA) RNA'lar ribonukleotitlerinbirbirlerine bağlanması ile meydana gelen tek zincirli nukleik asitlerdir. DNA molekülleri ile kıyaslandığı zaman boyları daha kısadır. Hemen hemen bütün hücrelerde bol olarak bulunmaktadırlar. Gerek prokaryotik gerek ökaryotik hücrelerde genellikle üç ana sınıf RNA'ya rastlanmaktadır. Bunlar mesencır RNA (mRNA), ribozomal RNA (rRNA) ve transfer RNA (tRNA) dır. Bütün RNA'lar tek zincirli özel bir baz dizisine,...

    https://www.biyologlar.com/nukleik-asitler-dna-ve-rna
  • Genler ve Gen Transferi

    Çok hücreli bir organizmanın herbir hücresi genellikle aynı genetik maddeyi içerir.DNA molekülleri,hücredeki en büyük moleküllerdir ve çoğunlukla kromozom olarak adlandırılan yapılarda paketlenir.Ökaryotik hücreler genellikle birden fazla,çoğu bakteri ve viruslar ise bir tek kromozoma sahiptir.Bir tek kromozom binlerce gen taşıyabilir.Bir hücrenin tüm genleri ve genler arasındaki DNA'ları,birlikte,hücresel genomu oluşturur. Bir tek kromozomda kaç tane gen vardır ?...

    https://www.biyologlar.com/genler-ve-gen-transferi
  • Türkiyenin Bitki Türleri

    Pek çok ülkeyi ve hatta kıtayı kıskandıracak zenginlikteki bitki örtüsüne bakarak, ülkemizin bu konuda ne kadar şanslı bir coğrafyada yer aldığını söylemek mümkündür. Ülkelerin sahip olduğu bitki örtüsü zenginlikleri ile ilgili rakamlar incelendiğinde; tüm Avrupa’da 12 bin bitki türü yer alırken, bu rakamın ülkemiz için 9 bin civarında olması, bu zenginliği ifade etmeye yeterlidir aslında. Türkiye, 9000’i aşan taxon sayısıyla çok büyük bir bitki...

    https://www.biyologlar.com/turkiyenin-bitki-turleri
  • Türkiye'nin Doğal Bitki Örtüsü

    Türkiye ana çizgileri ile iklim özelliklerine bağlı olmak üzere çevresine nazaran çok değişik bir doğal bitki örtüsüne sahiptir. Toprak ve reliyef şartları yanında insan faktörünün de etkisiyle ülkemiz doğal bitki örtüsü farklı coğrafi bölgelerimizde farklı özellikler içinde farklı biçimde karşımıza çıkar. Ülkemizdeki doğal bitki örtüsünün bugünkü görünümü alması dördüncü zamanda nemli ve kurak devrelerin birbirini takip ettiği süre...

    https://www.biyologlar.com/turkiyenin-dogal-bitki-ortusu
  • Arkea Habitatları

    1970’li yılların sonunda keşfedilen arkebakteriler birçok biyoloğu fazlasıyla şaşırtmıştır.Çünkü bu bakteriler aşırı sıcak, aşırı tuz gibi çok ekstrem koşullarda yaşayabilme özelliğine sahiptirler. Çoğu arke, aşırıseverdir (ekstremofil). Bazısı yüksek sıcaklıklarda, gayzerlerde veya deniz dibi sıcak su kaynaklarında oluğu gibi, çoğu zaman 100 °C'nin üstünde yaşarlar. Diğerleri çok soğuk ortamlarda, veya aşırı tuzlu, asit veya alkali...

    https://www.biyologlar.com/arkea-habitatlari
  • Kalıtım ve Kalıtsal Hastalıklar

    Kalıtım ve Kalıtsal Hastalıklar

    KALITIM Canlılar arasındaki benzerlik ve farklılıkların, ortaya çıkmasını sağlayan, bunların anne babadan çocuğa nasıl geçtiğini, kalıtsal hastalıkları ve tedavileri inceleyen bilim dalıdır.Aynı tür canlılar kendi aralarında görünüş olarak farklılık gösterirler(saç rengi, göz rengi vb. ).Kalıtımın diğer bir adı da soyaçekimdir. Bütün canlılarda görülür. KALITSAL HASTALIKLAR Genlerle yavrulara geçen özelliklere kalıtsal özellikler denir (kan...

    https://www.biyologlar.com/kalitim-ve-kalitsal-hastaliklar
  • Karadeniz Bölgesi Ormanları

    Bol yağış alan bu bölgemiz kıyılarında orman alanları özellikle deniz seviyesinden başlayıp 2000 m. yüksekliklere kadar olan alanlarda Doğuda Batı kesimden daha gür bir şekilde olmak üzere yer yer daralan yer yerde genişleyen bir şerit halinde aşağı seviyelerde bazı maki elemanlarını da (Sandal, Kocayemiş, Menengiç, Akçakesme) içine alacak şekilde devam eder. Sonra ise Kuzey yamaçları boyunca 200 m başlıyan kayın, kestane, ıhlamur, gürgen, meşe,...

    https://www.biyologlar.com/karadeniz-bolgesi-ormanlari
  • Işık Üreten Ateş Böceği

    Işık saçan canlıların en bilinenleri ateş böcekleridir. Bilimadamları yıllardır sürdürdükleri araştırmalar ve çalışmalarla ateş böceklerinin ürettikleri kadar verimli bir ışık üretmeye çalışmaktadırlar. Işıktan maksimum verim elde eden ve neredeyse hiç enerji kaybetmeyen ateş böcekleri, bu özellikleri nedeniyle yıllardır araştırma konusu olmuşlardır. Gerçekte bir canlının ışık üretmesi, aynı zamanda da bu ışığın ısısından etkilenmemesi...

    https://www.biyologlar.com/isik-ureten-ates-bocegi
  • Arthropoda (eklembacaklılar)

    Bugün; dünyada bilinen hayvan türlerinin yaklaşık 2/3'ni Arthropoda (eklembacaklılar) şubesi oluşturmaktadır. Artropodlar, dünyada yaşayan hayvanlar içinde tür bakımından olduğu gibi, birey sayısı bakımından da en zengin grubu oluşturur. Ayrıca, hayvanlar aleminde en fazla tür çeşitliliğine sahip böcekler (Classis: Insecta) de bu grupta yer almaktadır. Eklembacaklılar şubesinde yer alan Arachnida sınıfı, geniş bir spektruma sahip olup Örümcek (Araneae),...

    https://www.biyologlar.com/arthropoda-eklembacaklilar
3WTURK CMS v8.1