Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 109 içerik listeleniyor

  • Ok kurbağaları kendilerini nasıl zehirlemeden yaşarlar?  İşte evrimsel nedeni:

    Ok kurbağaları kendilerini nasıl zehirlemeden yaşarlar? İşte evrimsel nedeni:

    Zehirli kurbağalar sinir sistemleri yardımıyla toksinler üretirler. Bir ok kurbağasında bulunan zehir miktarı 150 insanı öldürebilecek güce sahiptir. Photo: Dirk Ercken/Shutterstock

    https://www.biyologlar.com/ok-kurbagalari-kendilerini-nasil-zehirlemeden-yasarlar-iste-evrimsel-nedeni
  • Ok kurbağaları kendilerini nasıl zehirlemeden yaşarlar?  İşte evrimsel nedeni:

    Ok kurbağaları kendilerini nasıl zehirlemeden yaşarlar? İşte evrimsel nedeni:

    Zehirli kurbağalar sinir sistemleri yardımıyla toksinler üretirler. Bir ok kurbağasında bulunan zehir miktarı 150 insanı öldürebilecek güce sahiptir. Photo: Dirk Ercken/Shutterstock

    https://www.biyologlar.com/ok-kurbagalari-kendilerini-nasil-zehirlemeden-yasarlar-iste-evrimsel-nedeni
  • Ökaryotik Kromatinin Fonksiyonu

    Ökaryotik Kromatinin Fonksiyonu

    Vücudunda belirgin bulan genetik özellikler uzak atalarınızdan miras alınmıştır; milyonlarca yıl geriye uzanan kesintisiz bir nesil kuşağından gelmektedir.

    https://www.biyologlar.com/okaryotik-kromatinin-fonksiyonu
  • Ökaryotik Kromatinin Fonksiyonu

    Ökaryotik Kromatinin Fonksiyonu

    Vücudunda belirgin bulan genetik özellikler uzak atalarınızdan miras alınmıştır; milyonlarca yıl geriye uzanan kesintisiz bir nesil kuşağından gelmektedir.

    https://www.biyologlar.com/okaryotik-kromatinin-fonksiyonu
  • Ökaryotik Kromatinin Fonksiyonu

    Ökaryotik Kromatinin Fonksiyonu

    Vücudunda belirgin bulan genetik özellikler uzak atalarınızdan miras alınmıştır; milyonlarca yıl geriye uzanan kesintisiz bir nesil kuşağından gelmektedir.

    https://www.biyologlar.com/okaryotik-kromatinin-fonksiyonu
  • Evrimin Kanıtları Var mı?

    " Hayvan türlerinden biri olarak, biz insanlar, diğer türler gibi evrimin yasalarına uyarız. Bu savı, destekleyecek birçok kanıta da sahibiz. Öncelikle, diğer omurgalı hayvanlarda bulunan birçok benzer ve kökendeş (homolog) yapıya ve organa sahibiz. Diğer hayvanlarda işlev gören birçok yapıyı biz körelmiş olarak taşırız. Embriyomuz gelişirken, solungaç keselerini, basit kalbi; ilkel boşaltim tiplerini, diger omurgali hayvanlardakine benzeyen kuyrugu ve buna benzer...

    https://www.biyologlar.com/evrimin-kanitlari-var-mi
  • Mutasyonlar

    Mutasyon, DNA içindeki dört tür nükleotid halkasından bir veya daha fazlasında değişmedir. Bir tek halkada bile değişiklik anımsayacağınız gibi DNA mesajında bir harfin değişmesi demektir.DNA’dan kopya alan mesajcı RNA değişikliği içerecektir ve protein yapmakta olan makine tarafından farklı okunacaktır. Ortaya değişmiş bir protein çıkacak ve amino asit zincirinde bir halka farklı olacak, sonuç olarak da proteinin işlevi değişecektir. Mutasyonların en...

    https://www.biyologlar.com/mutasyonlar
  • Fotosentez

    Dünya, canlı yaşamına en uygun olacak şekilde, özel olarak tasarlanmış bir gezegendir. Atmosferindeki gazların oranından, güneşe olan uzaklığına, dağların varlığından, suyun içilebilir olmasına, bitkilerin çeşitliliğinden yeryüzünün sıcaklığına kadar kurulmuş olan pek çok hassas denge sayesinde dünya yaşanabilir bir ortamdır. Yaşamı oluşturan öğelerin devamlılığının sağlanabilmesi için de hem fiziksel şartların hem de bazı biyokimyasal...

    https://www.biyologlar.com/fotosentez
  • Evrim Nedir

    “Bilimler, düşündügümüzün tam tersi bir düzen içinde geliştiler. Bize en uzak olan şeylerin yasalari en önce bulundu, sonra yavaş yavaş daha yakinlara sira geldi: Ilkin gökler, arkadan yer, sonra hayvanlarla bitmkilerin yaşami, sonra insan gövedesi en sonra da (Yine de en yarim yamala) insan zihni. Bu durumun anlaşilamayaca bir yani yoktur... Yalniz teme doga yasalarinin bulunmasi degil, dünyanin uzun süreli gelişmesiyle ilgil ögretinin kurulmasi da gökbilimle başladi;...

    https://www.biyologlar.com/evrim-nedir
  • Listeria Besiyerleri

    FRASER Listeria Selective Enrichment Broth (Merck)Listeria 'nın 2 aşamalı selektif zenginleştirmesi için kullanılan bu besiyerinde Listeria, yüksek besin içeriği ve geniş tampon kapasitesi ile iyi bir gelişme gösterirken refakatçi flora lithium chloride, nalidixic acid ve acriflavine hydrochloride ile inhibe edilir. Listeria 'nın ß-D-glucosidase aktivitesi esculin ve ammonium iron (III) citrate ile belirlenir. Glucoside esculin, ß-D-glucosidase ile esculetin ve glukoza...

    https://www.biyologlar.com/listeria-besiyerleri
  • PCR Nedir? (Polimeraze Chain Reaction )

    Yukarıdaki izleyeceğiniz animasyon PCR Polimeraz Chain Reaction ) ,türkçe adlansırılması ile Dna kopyalanması ve çoğaltılması olayıdır.Bu mekanizma 1985 yılında Celera genomics calışanı Carry Mullis tarafından tanımlanmış ve günümüze kadar birçok defa geliştirilerek kullanılmaya devam edilmiştir. Temel olarak mekanizma yüksek sıcaklıkta yapısı bozulmayan bir DNA polimeraz kullanılarak ,bir Thermo Cycler (Isı Düzenleyici) yardımıyla Dna replikasyonunu in...

    https://www.biyologlar.com/pcr-nedir-polimeraze-chain-reaction-
  • Darwinizm'in Tanımı

    Darwinizm, Charles Darwin’in evrim ve doğal seçilime ilişkin fikirlerindeki temel kuramın karşılığı olarak kullanılan bir deyimdir. Ancak bu deyimin çok daha geniş bir kapsamı olup, anlamı da kullanana göre değiştiği gibi, zamanla da değişmiştir. Deyim şu sıralarda daha çok Darwin eleştirmenlerince, evrimsel biyolojiyi destekleyenlerin inancını tanımlamak üzere kullanılmaktadır. Nitekim internette yapılacak bir arama deyimin gerek ülkemizde gerek dışarıda...

    https://www.biyologlar.com/darwinizmin-tanimi
  • BİYOKRİMİNAL ENTOMOLOJİ

    Böcekler çeşitli özellikleri nedeniyle cinayetlerin çözümüne katkıda bulunabilmektedirler; Cinayetlerin çözümüne nasıl yardım ettiklerinden önce böcekler dünyasına kısaca bir bakalım. Böcekler Dünya üzerinde yaşayan en kalabalık canlı grubunu oluşturmaktadır. Yaklaşık 1.5 milyon böcek türü Dünya’yı bizimle birlikte paylaşmaktadır. Kutuplar ve derin denizler hariç heryerde böcekleri görmek mümkündür. Dünya üzerinde insanlardan sonra en baskın...

    https://www.biyologlar.com/biyokriminal-entomoloji
  • 3. Kromozom

    3. Kromozom

    3. kromozom toplamda 22 çift olan otozomal insan kromozomlarından ondördüncüsüdür. İnsanlarda normalde bir çift halinde bulunur.  198 - 200 milyon baz çiftine ve toplam hücre DNA'sının  %6.5 ine sahiptir  3. kromozom muhtemelen  1100 ile 1500 gen içermektedir. Diğer bazı kaynaklara göre bu rakam  "1000" ila "1100" olarak değişmektedir. Her bir kromozomdaki genlerin belirlenmesi, aktif bir genetik araştırma alanıdır. Araştırmacılar, her kromozomdaki gen...

    https://www.biyologlar.com/3-kromozom
  • Bilimin doğuşunu ve fizik kimya biyoloji matematik olarak temel biirmler haline dönüşmesini tarihsel boyutta açıklayınız

    Ortaçağ sonlarında özellikle İtalya'da, zamanın siyasal istemleri teknolojiye yeni bir önem kazandırdı. Böylece askeri ve sivil mühendislik mesleği doğdu. Leonardo da Vinci bu mühendislerin en ünlüsüydü. Dahi bir ressam olarak insan anatomisini yakından inceledi ve resimlerine gerçeğe çok benzeyen biçimler aktardı. Bir heykelci olarak, zor metal döküm tekniklerini başardı. Sahne yapıtlarının yapımcı ve yönetmeni olarak, özel efektler sağlamak amacıyla...

    https://www.biyologlar.com/bilimin-dogusunu-ve-fizik-kimya-biyoloji-matematik-olarak-temel-biirmler-haline-donusmesini-tarihsel-boyutta-aciklayiniz
  • Akkuyu, Sinop, İğneada Fukuşima Olmasın!

    Akkuyu, Sinop, İğneada Fukuşima Olmasın!

    TEMA Vakfı, Japonya’da yaşanan Fukuşima nükleer santral faciasının 2. yıldönümünde, nükleer enerjinin doğada ve insan hayatında yarattığı yaralara bir kez daha dikkat çekti. Fukuşima’da toprağa, suya ve havaya karışan radyasyonun etkilerinin, Çernobil’den çok daha fazla olduğunun altını çizen TEMA, ülkemizin enerjide önceliği enerji verimliliği ile temiz ve yenilenebilir enerji olmalı açıklamasını yaptı. Japonya’da 11 Mart 2011 tarihinde yaşanan...

    https://www.biyologlar.com/akkuyu-sinop-igneada-fukusima-olmasin
  • Tıbbi Atıklara Çözüm

    Mikro dalgalar, buhar, sıcak hava ve gaz yıkayıcılar biyomedikal artıkları temizlemektedir. Çevre Koruma Kurumu'na göre Amerika Birleşik Devletleri'ndeki hastane ve klinikler her yıl 600.000 ila bir milyon ton atık üretmektedir ve bunun yüzde 15 kadarı potansiyel bir enfeksiyon tehlikesi içermektedir. Uzun yıllar boyunca, hastaneler tüm patojenlerin yok edilmesini sağlamak üzere kontamine şırıngalar, iğneler, kağıt, plastik, cam, bez ve insan dokularını ya sahada...

    https://www.biyologlar.com/tibbi-atiklara-cozum
  • Umudun Genleri

    Umudun Genleri, Tunus asıllı Fransız bilimci Daniel Cohen'in(1951-...) kitabının adı. Bir bilimadamının hoş anılarını ve genlerin umudunu açıklayan bu kitaptan ilginç bölümler aktaracağım.Daniel Cohen,1978'den itibaren Profesör Jean Dausset(Nobel,1980) ile birlikte çalışmaya başladı.Daniel Cohen, insanın genetik yap-bozununun ortaya çıkarılma serüvenine katılmış ve bu serüveni bize hoş bir dille anlatıyor. Yeşim Küey'in,çok başarılı bir şekilde...

    https://www.biyologlar.com/umudun-genleri
  • Jelatin Hidrolizasyon Testi

    Bu test, mikroorganizmaların, jelatini hidrolize eden jelatinase enzim sentez yeteneğini ölçmede kullanılır. Bakterilerin identifikasyonunda işe yarar. Jelatin protein karakterinde bir madde olup kollagenin hidrolizasyonundan elde edilir. Büyük moleküllü olduğundan bakteri hücre duvarından geçemez. Bu nedenle daha küçük moleküllere katalize edilir. Bu görevi de ekstra sellüler bir enzin olan jelatinase yapar. Jelatinase tarafından proteinlerin katabolizması iki...

    https://www.biyologlar.com/jelatin-hidrolizasyon-testi-1
  • Su ve Mineral Madde Metabolizması

    Bitki hücresine alınan su canlılığı sağlayan tüm olayların yürümesi için gerekli ortamı sağlar. Bilindiği gibi su yarıkovalent, elektron çiftlenmesi ile oluşan O - H bağlarının 105 derecelik açı yapması ve daha çok -2 yüklü oksijene yakın olan elektron çiftlerinden oluşması nedeniyle çift kutuplu, dipol bir moleküldür. Bu nedenle su reverzibl olarak H(3)O +, hidroksonyum ve hidroksil şeklinde iyonlarına ayrılabilir. Mineral iyonları çevrelerine zıt...

    https://www.biyologlar.com/su-ve-mineral-madde-metabolizmasi
  • Metazoa’ nın Yapı Planı ve Ortaya Çıkışı

    Çok hücreli hayvanlarda hücreler görecekleri işe göre farklılaşarak dokuları, dokuların bir araya gelmeleri ile de belli bir işi yapmaktan sorumlu organlar oluşur Bu da hayvan gruplarında farklı yapı planlarının ortaya çıkmasına neden olur. Yapı planları her hayvan grubunda farklı olmasına karşın belli hayvanları bünyesinde barındıran hayvan gruplarında ise temel bir yapı vardır Bu filum içine giren hayvan alt kategorilerinde yapı, bu ana yapıdan az farklar...

    https://www.biyologlar.com/metazoa-nin-yapi-plani-ve-ortaya-cikisi
  • Beynin Ters Çaba Kuralı

    Beynin Ters Çaba Kuralı

    Bilindiği üzere insan beyni çok karmaşık bir yapıya sahiptir. Teknoloji ne kadar gelişmiş olursa olsun bu karmaşıklık henüz tam anlamıyla keşfedilmemiştir. İnsanlarda kendi beyinlerinin fonksiyonlarını tam olarak bilmemektedirler. Bilinen şekli ile beyin sol lob ve sağ lob olmak üzere iki kategoride ele alınır.Sol lob mantığın merkezi, analitik düşünme ve ulaştırıcı sinyallerin taşındığı kısımdır. Bu lob’a “mantık küpü” adı da verilmektedir....

    https://www.biyologlar.com/beynin-ters-caba-kurali
  • Kalıtsal Çeşitliliğin Kökeni (EVRİM DERSİ) Sunum

    Dünya ve Yaşamın Kökeni Bu bölüm,yaşam tarihine genel bir bakış ile başlamaktadır.Daha sonra yaşamın kökeninin yakından inceleyeceğiz.Bu tartışma,yaratıcı olay ile ilgili fosil kanıt olmadığı için,tüm bölümler içerisinde en tartışmaya açık olanıdır. YAŞAM TARİHİNE GİRİŞ --Yeryüzünde yaşam 3.5-4.0 milyar yıl önce başladı. -Prokaryotlar,geçmişteki 3.5-2.0 milyar yıllık evrimsel süreçte baskın durumdaydı. -Oksijen,günümüzden yaklaşık...

    https://www.biyologlar.com/kalitsal-cesitliligin-kokeni-evrim-dersi-sunum
  • Su ve Mineral Madde Metabolizması

    Bitki hücresine alınan su canlılığı sağlayan tüm olayların yürümesi için gerekli ortamı sağlar. Bilindiği gibi su yarıkovalent, elektron çiftlenmesi ile oluşan O - H bağlarının 105 derecelik açı yapması ve daha çok -2 yüklü oksijene yakın olan elektron çiftlerinden oluşması nedeniyle çift kutuplu, dipol bir moleküldür. Bu nedenle su reverzibl olarak H(3)O +, hidroksonyum ve hidroksil şeklinde iyonlarına ayrılabilir. Mineral iyonları çevrelerine zıt...

    https://www.biyologlar.com/su-ve-mineral-madde-metabolizmasi-1
  • EVREN, EVRİM VE İNSAN GÜNEŞ

    Evren, yaklaşık yüz milyar galaksiyi oluşturan yaklaşık yüz milyar yıldız sisteminden oluşuyor: Yani trilyonlarca gezegen, uydu, vb.... Önce bir gaz bulutu, sonra yıldız, sonra kızıldev, ardından süpernova, beyazcüce ve karadelik... Güneş’in bir benzeri olan yıldızların da bir ömrü ve bu süreçte geçtikleri birbirine benzer çeşitli aşamalar var. Az bilinen gerçek: Güneş sistemi yalnızca gezegenlerden ibaret değil... CNN televizyonu, 1995 yılında bir...

    https://www.biyologlar.com/evren-evrim-ve-insan-gunes
  • Big Bang Teorisi (Büyük Patlama)

    Büyük Patlama ya da Big Bang, evrenin yaklaşık 13,7 milyar yıl önce aşırı yoğun ve sıcak bir noktadan meydana geldiğini savunan evrenin evrimi kuramı ve geniş şekilde kabul gören kozmolojik model. İlk kez 1920’lerde Rus kozmolog ve matematikçi Alexander Friedmann ve Belçikalı fizikçi papaz Georges Lemaître tarafından ortaya atılan, evrenin bir başlangıcı olduğunu varsayan bu teori, çeşitli kanıtlarla desteklendiğinden bilim insanları arasında, özellikle...

    https://www.biyologlar.com/big-bang-teorisi-buyuk-patlama
  • Su ve Mineral Madde Metabolizması

    Bitki hücresine alınan su canlılığı sağlayan tüm olayların yürümesi için gerekli ortamı sağlar. Bilindiği gibi su yarıkovalent, elektron çiftlenmesi ile oluşan O - H bağlarının 105 derecelik açı yapması ve daha çok -2 yüklü oksijene yakın olan elektron çiftlerinden oluşması nedeniyle çift kutuplu, dipol bir moleküldür. Bu nedenle su reverzibl olarak H(3)O +, hidroksonyum ve hidroksil şeklinde iyonlarına ayrılabilir. Mineral iyonları çevrelerine zıt...

    https://www.biyologlar.com/su-ve-mineral-madde-metabolizmasi-2
  • Bolas örümceği

    Bolas örümceğinin avlanması iki aşamalı olarak gerçekleşir. İlk aşamada örümcek, ucunda yapışkan bulunan bir ip hazırlayıp pusuya yatar. Bu yapışkan ip daha sonra bir kement gibi kullanılacaktır. Bu arada örümcek avını kendisine çekmek için çok özel bir kimyasal madde de yayar. Bu, dişi güvelerin erkeklerini çiftleşmeye çağırmak için salgıladıkları "feromon" adlı maddedir. Sahte çağrıya aldanan erkek güve kokunun geldiği kaynağa doğru yönelir....

    https://www.biyologlar.com/bolas-orumcegi
  • Ribozom evrim çalışmaları RNA Dünyası hipotezine meydan okuyor!!

    Uzun zamandır kabul gören ve yaşamın ortaya çıkışını anlatan RNA Dünyası hipotezine göre, hücrenin protein üretim merkezi olan ribozomun ortaya çıkışından önce, ortamda RNA adını verdiğimiz ve hücrede hayati görevler yürüten ribonükleik asitler vardı. Ancak yeni yapılan bir analize göre ise, ribozomun protein sentezi için gerekli birçok çalışan parçası bir araya getirilmeden önce, proteinler zaten ortada vardılar ve RNA ile etkileşim halindeydiler. Bu...

    https://www.biyologlar.com/ribozom-evrim-calismalari-rna-dunyasi-hipotezine-meydan-okuyor
  • Dişlerin Histolojik yapısı

    Dişler, oral kavitenin ana komponenti olup sindirim işleminin başlaması için esastır. Alt ve üst çene kemiklerine gömülü durumdadırlar. Esas olarak dişler ektoderm ve mezoderminin derivasyonlarıdır. Her biri başlıca bağ dokusu içinden, fakat epitel içinden de köken alan kalsifiye materyal ile örtülü olan özel şekilde gelişmiş dermal papilladan meydana gelmiştir. Üst ve alt çene kemikleri içerisine gömülmüş olan dişler iki arkus halinde düzenlenme gösterir....

    https://www.biyologlar.com/dislerin-histolojik-yapisi
  • Mine (Enamel)

    Dişin sadece taç kısmını çevreleyen mine, bağ dokusundan gelişen kemikten farklı olarak, oral kavitenin ektodermal kökenli yapılarının, mineralize olmasıyla meydana gelen vücudun en sert materyalidir. %96-98’i başlıca kalsiyum fosfat hidroksiapatit olmak üzere inorganik maddelerdir. Mine %1 oranında organik materyal içerir. Organik matriks kollajen içermez, enamelin olarak adlandırılan bir protein içerir. Enamelin, aspartik asit, serin, glisin, protein ve glutamik asit...

    https://www.biyologlar.com/mine-enamel
  • Dünyamızın En Acil Çevre Sorunları Fosforlu Gübrelerin Aşırı Kullanımı ve Okyanuslardaki Plastik Çöpler!

    Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) küresel ölçekteki acil çevre konularının değerlendirildiği 2011 Yılı Kitabını yayınladı. Yayınlanan kitapta artan gıda talebi karşısında tarımda kullanılan fosfor içerikli gübrelerin sucul ekosistemlere verdiği zararlar ile okyanuslara taşınan plastik çöplerin hem küçük parçalar halinde dağılımı hem de barındırdığı zehirli maddelerin besin zincirine katılarak ekosistem ve insan sağlığı için...

    https://www.biyologlar.com/dunyamizin-en-acil-cevre-sorunlari-fosforlu-gubrelerin-asiri-kullanimi-ve-okyanuslardaki-plastik-copler
  • PANKREASIN HİSTOLOJİK YAPISI

    PANKREASIN HİSTOLOJİK YAPISI

    Büyük, yassı bir organ olan pankreas duedonumun konkavitesi içerisinde yerleşmiştir. Posterior abdominal duvar peritonu arkasında sola doğru dalağın hilumuna ulaşacak şekilde uzanır

    https://www.biyologlar.com/pankreasin-histolojik-yapisi
  • KARACİĞERİN HİSTOLOJİK YAPISI

    Yumuşak kıvamlı olan karaciğer vücutta bulunan en ağır bezdir. Ağırlığı 1,5 kg veya daha fazla olabilen karaciğer üst abdomende, diaframın altında yerleşmiştir. Taze iken koyu kırmızı veya kırmızımsı kahverengidir; bu renkten başlıca karaciğere olan zengin kan akımı sorumludur. Karaciğer kanını çölyak (celiac) arterden köken alan arterlerden ve portal ven yolu ile intestinal yollardan alır. Venöz boşaltım inferior vena kavaya olduğundan karaciğer...

    https://www.biyologlar.com/karacigerin-histolojik-yapisi
  • YARDIMCI GENİTAL BEZLER

    Testislerin duktus sistemleri ile ilişkili olan bezler seminal vesiküller, prostat ve bulbouretral bezlerdir (Cowper bezleri). Seminal Vesiküller Seminal veziküller, ampullar bölgede mezonefrik (Wolffian) kanalın evaginasyonuyla gelişir. Prostat bezinin posteriorunda yerleşim gösteren seminal vesiküllerin her biri duktus deferensin sonlanma kısmı olan ampullar bölgeye paralel seyreden, kıvrıntılı, ince, uzun bir divertikülümdür. Vesikülün alt kısmı dar, düz bir duktus...

    https://www.biyologlar.com/yardimci-genital-bezler
  • Komünite Ekolojisi

    Anadolu’ya özgü alageyik 12 yıl ömürlü olup hızlı hareket eden hayvan yazın beyaz lekeli kışın grimsi lekeli olup küçük sürüler halinde yaşar. Komünite: Belirli bir alanda sürekli etkileşim içerisinde bulunan canlıların oluşturduğu topluluktur. Aynı yaşam ortamını paylaşan farklı türler topluluğu incelenerek kolaylık olsun diye Bitki, Hayvan, Bakteri, mantar komüniteleri ayrı ayrı olduğu gibi aynıda olabilir. Komünite’erin tipi ve büyüklüğü...

    https://www.biyologlar.com/komunite-ekolojisi
  • Meristemlerin Sitolojik özyapıları ve Farklılaşma

    Meristematik hücreler ince çeperli, daha çok isodiametrik şekilli ve protoplasmaca zengindir. Genellikle meristematik hücrelerin protoplastları depo gereçlerden ve kristallerden yoksundur, ayrıca plastidleri de proplastid dönemdedir. Bununla birlikte, bir sekonder meristem olan fellogen protoplastları bu yapıları içerebilir. Meristematik hücrelerde vakuoller çok küçüktür, fakat pteridofitier ve birçok spermatofitlerde apikal meristemlerin bazıları belirgin vakuoller...

    https://www.biyologlar.com/meristemlerin-sitolojik-ozyapilari-ve-farklilasma
  • Kollenkimaların Kökeni ve Yaşam Süresi

    Kollenkima, vaskular dokularla beraber prokambiyumdan kökenlenir ya da ayrıca temel meristemden gelişir. Genellikle korteks kollenkiması ve prokambiyum aynı meristemden kökenlenir. umbelli ferae ‘ den Apium graveolens’ de (Ke­reviz) kollenkima gelişmesi şekil de aşamalı olarak gösteri İmiştir. Gelişmenin erken evresinde petiyolün dış bölgelerinde salgı kanalı ve epidermis arasında boyuna bölünmeler başlar, bunların bazıları prokambiyumu, diğerleri korteksi...

    https://www.biyologlar.com/kollenkimalarin-kokeni-ve-yasam-suresi
  • Tarım İlaçlarının (pestisitlerin ) Toksisitesi

    Tarım İlaçlarının (Pestisitlerin ) Toksisitesi - Akut Toksisite ve Etkileri - Kronik Toksisite ve Etkileri - Peptisit Zehirlenmelerinin Belirtileri (Simptomları) - Lokal Etkiler - Sistemik Etkiler - Peptisit Zehirlenmesinde İlk Yardım - Spesifik ilk yardım talimatı - Zehirlenme ile ilgilenecek tek insan siz iseniz - Zehirlenme ile ilgilenen insan sayısı birden fazla ise - Kusma nasıl teşvik edilir - Peptisitlerin Emniyetli Bir Şekilde Kullanımı - Peptisitlerin...

    https://www.biyologlar.com/tarim-ilaclarinin-pestisitlerin-toksisitesi
  • Bitki Liflerinin Kökeni ve Yaşam Süresi

    Lifler çeşitli meristemlerden, örneğin prokambiyum, kambiyum, temel meristem ve proto- dermden gelişirler. Ksilem ve floem lifleri prokambiyum ya da kambiyumdan oluşur. Ekstra­ksilar lifler temel meristemden meydana gelir. Bazı Cyperaceae ‘ de lifler epidermal kö­kenlidir. Protodermal hücreler periklinal ve antiklinal bölünür ve oluşan türevler lifler haline farklılaşır. Sklerenkimatik demet kim taşıyan bitkilerde lifler prokambiyum ve temel meristemden türevlenebilir....

    https://www.biyologlar.com/bitki-liflerinin-kokeni-ve-yasam-suresi
  • Peptisidlerin Yok Edilmesi

    Bir sezonda ihtiyaç duyduğunuz miktarda mateyal satın alınarak bozulma ve yok etme problemlerin mümkün mertebe kaçının. Stok yığıntıları yapmayın. Peptisid kaplarında etiket üzerindeki yok etme talimatalarını uygulayın.Etiketi dikkatli bir şekilde okuyun. Peptisid artıklarını ve kaplarını yok etmek için uygun ve emin olduğunuz aletleri kullanın. Belirli bir uygulama için sadece ihtiyaç duyulan peptisid miktarını karıştırın. Çok fazla miktarda karışım...

    https://www.biyologlar.com/peptisidlerin-yok-edilmesi
  • Gebelik Öncesi Genetik Tanı Nedir?

    Sağlıksız Bebek Riski Ortadan Kalkıyor… Ailesinde ‘kalıtsal hastalık’ olan çiftlerin özürlü çocuk dünyaya getirmelerini önlemek için PGD testi (Preimplantasyon Genetik Tanı) uygulanıyor. Yani ana rahmine aktarılmadan önce, ciddi genetik bozukluklar olan embriyolar ayıklanıyor. Bunun getirisi ‘sağlıklı bebek’ garantisi. Ailesinde kalıtsal hastalık bulunan çiftlerin en önemli sorunu, özürlü bir çocuk dünyaya getirmektir. Ancak son yıllardaki...

    https://www.biyologlar.com/gebelik-oncesi-genetik-tani-nedir
  • Japonya yarından itibaren nükleersiz

    Japonya yarından itibaren nükleersiz

    Japonya’da ‘nükleersiz yaz’ yarın başlıyor. Japonya’nın kuzeyindeki Hokkaido adasında bulunan Tomari Nükleer Enerji Santrali’nin kapatılmasıyla, Japonya’da çalışır durumda hiçbir nükleer reaktör kalmayacak.

    https://www.biyologlar.com/japonya-yarindan-itibaren-nukleersiz
  • DNA Replikasyonu

    DNA, bazı virüsler hariç, tüm canlıların genetik maddesidir. Hücresel aktiviteyi yönlendiren bir program ihtiva eder. Bu program RNA da kopya ve proteinde tercüme edilir. DNA ilk defa 1869'da F. Miescher tarafından beyaz kan hücrelerinde bulunmuştur. Önceleri DNA'nın sadece hayvansal, RNA'nın da sadece bitkisel hücrelerde bulunduğu zannedilmiş, fakat yıllar sonra hem DNA ve hem de RNA'nın her iki hücre çeşidinde de bulunduğu anlaşılmıştır. 1944'de O. Avery ve...

    https://www.biyologlar.com/dna-replikasyonu-1
  • Geleceğe hoş geldiniz: İklim değişikliği tehlikeli seviyede

    Geleceğe hoş geldiniz: İklim değişikliği tehlikeli seviyede

    Bugün, 11 Mayıs 2013. İnsanlık tarihinde bir dönüm noktası. Dünyadaki karbondioksit seviyesi milyonda 400 parçacığa (400 ppm) ulaştı. Bu; iklim değişiminin, tehlikeli sınırı geçtiği anlamına geliyor.

    https://www.biyologlar.com/gelecege-hos-geldiniz-iklim-degisikligi-tehlikeli-seviyede
  • Gen Haritalaması Haritalar Nasıl Oluşturuluyor, Neler İçeriyor, Nasıl Yorumlanıyor?

    Gen haritalaması, genlerin kromozomlar üzerinde bulunduğu yerlerin (lokus) gösterilmesidir. Böylece insan genomunun anatomisi ortaya çıkarılır. Pekçok genin ve diğer genetik marker`larin birbirlerine göre bir kromozom boyunca diziliş sırasının haritalanmasıyla bir kromozomun haritasını veya tüm genom haritasını çıkarmak mümkündür. Bu haritalama, insan vücudu fonksiyonlarının bilinmesi için gereklidir. Böylece insan genetik hastalıklarının heterojenite ve...

    https://www.biyologlar.com/gen-haritalamasi-haritalar-nasil-olusturuluyor-neler-iceriyor-nasil-yorumlaniyor
  • Genleri Durdur Yaşamı Uzat

    Genleri Durdur Yaşamı Uzat

    Yaşlanma çok aşamalı bir sürecin son aşamasıdır ve bu aşamadan sonra herkes yaşama veda eder. Birçoğumuz bu vedayı istemeyiz. En azından bu vedayı olabildiğince ertelemek isteriz. Bu doğrultuda, uzun yaşamın hatta ölümsüzlüğün başrol oyuncusunun genlerimiz olduğunu daha önceki makalelerimizde sıklıkla dile getirdik.Yaşlılık ve genlerin ilişkisi üzerine yapılan çalışmalar sonucu belirli gen gruplarının yaşlılıkla doğrudan ilgisi olduğu tespit...

    https://www.biyologlar.com/genleri-durdur-yasami-uzat
  • Jelatin Hidrolizasyon Testi

    Bu test, mikroorganizmaların, jelatini hidrolize eden jelatinase enzim sentez yeteneğini ölçmede kullanılır. Bakterilerin identifikasyonunda işe yarar. Jelatin protein karakterinde bir madde olup kollagenin hidrolizasyonundan elde edilir. Büyük moleküllü olduğundan bakteri hücre duvarından geçemez. Bu nedenle daha küçük moleküllere katalize edilir. Bu görevi de ekstra sellüler bir enzin olan jelatinase yapar. Jelatinase tarafından proteinlerin katabolizması iki...

    https://www.biyologlar.com/jelatin-hidrolizasyon-testi
  • MUTASYONLARIN UYARTIMI ve MUTAJENLER

    Kendiliğinden oluşan mutasyonların oranını arttıran etkenlere mutajenik faktörler (=mutajenler) denilir. Mutajenler fiziksel ve kimyasal olmak üzere iki grupta toplanabilir.Örneğin etkiledikleri dokuda iyon oluşturma özelliğine göre iyonize ya da iyonize olmayan radyasyonlar fiziksel mutajenlerdir.X ve gama ışınları ıyon oluşturur,fakat ultraviyole (UV) ışınları oluşturamaz.Hergün çevremizde bizi etkileyen pekçok kimyasal madde, çevre kirleticileri (sigara...

    https://www.biyologlar.com/mutasyonlarin-uyartimi-ve-mutajenler
  • Gen düzenlemesi nedir ?

    Bir organizmanın genomu binlerce gen içermekle birlikte, bu genlerin hepsinin de belirli bir anda aktif olmaları gerekmez. Bir gen, mRNA transkripsiyonu gerçekleştiğinde (ve proteine çevrildiğinde) “ifade olmuş” demektir. Genlerin ifadesini denetleyen birçok hücre yöntemi vardır. Mesela proteinler yalnızca hücre ihtiyaç duyduğunda üretilirler. Transkripsiyon faktörleri genin transkripsiyonunu ya teşvik etmek ya da engellemek suretiyle düzenleyen proteinlerdir....

    https://www.biyologlar.com/gen-duzenlemesi-nedir-
3WTURK CMS v8.1