Toplam 202 içerik listeleniyor
-
Telomerlerin Yaşlanma Ve Kanser İlişkisindeki Rolü
Telomerlerin yaşlanma ve kanser ilişkisindeki rolü oldukça önemlidir. Kanser tedavisinde ve teşhisinde geleneksel yöntemlerin yanı sıra telomeraz aktivitesinin ölçümü özgün bir belirteç olarak kullanılabilir.
https://www.biyologlar.com/telomerlerin-yaslanma-ve-kanser-iliskisindeki-rolu -
Telomerlerin Yaşlanma Ve Kanser İlişkisindeki Rolü
Telomerlerin yaşlanma ve kanser ilişkisindeki rolü oldukça önemlidir. Kanser tedavisinde ve teşhisinde geleneksel yöntemlerin yanı sıra telomeraz aktivitesinin ölçümü özgün bir belirteç olarak kullanılabilir.
https://www.biyologlar.com/telomerlerin-yaslanma-ve-kanser-iliskisindeki-rolu -
Mide Kanserinde MikroRNA Deregülasyonu ve MikroRNA Hedeflerinin Mekanizmaları
Mide kanseri dünya çapında kansere bağlı ölümlere neden olan bir genetik hastalıktır. Bu hastalık üzerine her ne kadar çalışma yapılmış olsa da mide tümör oluşumunun ,yayılmasının ve metastasının moleküler mekanizması hala açıklanamamıştır.
https://www.biyologlar.com/mide-kanserinde-mikrorna-deregulasyonu-ve-mikrorna-hedeflerinin-mekanizmalari -
Mide Kanserinde MikroRNA Deregülasyonu ve MikroRNA Hedeflerinin Mekanizmaları
Mide kanseri dünya çapında kansere bağlı ölümlere neden olan bir genetik hastalıktır. Bu hastalık üzerine her ne kadar çalışma yapılmış olsa da mide tümör oluşumunun ,yayılmasının ve metastasının moleküler mekanizması hala açıklanamamıştır.
https://www.biyologlar.com/mide-kanserinde-mikrorna-deregulasyonu-ve-mikrorna-hedeflerinin-mekanizmalari -
Mide Kanserinde MikroRNA Deregülasyonu ve MikroRNA Hedeflerinin Mekanizmaları
Mide kanseri dünya çapında kansere bağlı ölümlere neden olan bir genetik hastalıktır. Bu hastalık üzerine her ne kadar çalışma yapılmış olsa da mide tümör oluşumunun ,yayılmasının ve metastasının moleküler mekanizması hala açıklanamamıştır.
https://www.biyologlar.com/mide-kanserinde-mikrorna-deregulasyonu-ve-mikrorna-hedeflerinin-mekanizmalari -
Kadınlar(xx) Erkeklerden(xy) Bir Fazla X Kromozomu Taşımaktadır Hücreler Bu X Kromozomunun Anlatımının Kontrolünü Nasıl Sağlar ?
Calico kedilerinde rengin yamalı dağılımı, dişi bireylerde bir X kromozomunun rastgele inaktivasyonundan kaynaklanmaktadır.
https://www.biyologlar.com/kadinlarxx-erkeklerdenxy-bir-fazla-x-kromozomu-tasimaktadir-hucreler-bu-x-kromozomunun-anlatiminin-kontrolunu-nasil-saglar- -
Kadınlar(xx) Erkeklerden(xy) Bir Fazla X Kromozomu Taşımaktadır Hücreler Bu X Kromozomunun Anlatımının Kontrolünü Nasıl Sağlar ?
Calico kedilerinde rengin yamalı dağılımı, dişi bireylerde bir X kromozomunun rastgele inaktivasyonundan kaynaklanmaktadır.
https://www.biyologlar.com/kadinlarxx-erkeklerdenxy-bir-fazla-x-kromozomu-tasimaktadir-hucreler-bu-x-kromozomunun-anlatiminin-kontrolunu-nasil-saglar- -
X Kromozomu
X kromozomu, insanlarda bulunan iki cinsiyet kromozomundan biridir. Diğeri ise Y kromozomudur.
https://www.biyologlar.com/x-kromozomu-1 -
Araştırmacılar Yetişkin İnsanlarda Boy Uzunluğunu Etkileyen Yeni Genetik Varyasyonlar Buldu
Boy uzunluğunu etkileyen yüzlerce DNA değişimleri zaten tanımlanmıştır ama bu alışılmış DNA değişimleri boy uzunluğunu genellikle 1 mm’den az etkiler. Resim kaynağı: Popular Science Monthly, D. Appleton ve Company, 1887.
https://www.biyologlar.com/arastirmacilar-yetiskin-insanlarda-boy-uzunlugunu-etkileyen-yeni-genetik-varyasyonlar-buldu -
Araştırmacılar Yetişkin İnsanlarda Boy Uzunluğunu Etkileyen Yeni Genetik Varyasyonlar Buldu
Boy uzunluğunu etkileyen yüzlerce DNA değişimleri zaten tanımlanmıştır ama bu alışılmış DNA değişimleri boy uzunluğunu genellikle 1 mm’den az etkiler. Resim kaynağı: Popular Science Monthly, D. Appleton ve Company, 1887.
https://www.biyologlar.com/arastirmacilar-yetiskin-insanlarda-boy-uzunlugunu-etkileyen-yeni-genetik-varyasyonlar-buldu -
Kimerler, Kediler ve Diğer Genetik Tuhaflıklar
Hayır, bu bir fotoğraf hilesi değil. Bu gördüğünüz kedicik, aslında bir Kimer olmayan, ama bu yazıyı yazmak için bana esin kaynağı olan Venüs. (Kaynak: Facebook)
https://www.biyologlar.com/kimerler-kediler-ve-diger-genetik-tuhafliklar -
PROBİYOTİKLER HAKKINDA BİLGİ
Değişik sebeplerden ileri gelen ve insan sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olan farklı oluşumlara karşı uzun yıllardan beri değişik antibiyotikler kullanılmıştır. Antibiyotiklerin belli periyotlarda ve belli dozlardaki kullanımı neticesinde, metabolizmada gözlenen rahatsızlıklar tedavi edilebilmiştir. Ancak zaman içerisinde kullanılan antibiyotik türleri ve bunların tedavideki dozlarının insan metabolizmasında yararlı faaliyetleri olan (özellikle de intestinal...
https://www.biyologlar.com/probiyotikler-hakkinda-bilgi -
Vitamin üreten bakteriler
Değişik sebeplerden ileri gelen ve insan sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olan farklı oluşumlara karşı uzun yıllardan beri değişik antibiyotikler kullanılmıştır. Antibiyotiklerin belli periyotlarda ve belli dozlardaki kullanımı neticesinde, metabolizmada gözlenen rahatsızlıklar tedavi edilebilmiştir. Ancak zaman içerisinde kullanılan antibiyotik türleri ve bunların tedavideki dozlarının insan metabolizmasında yararlı faaliyetleri olan (özellikle de intestinal...
https://www.biyologlar.com/vitamin-ureten-bakteriler -
Transplantasyon immünolojisi
TRANSPLANTASYON İMMÜNOLOJİSİ VE TARİHÇESİ İmmünoloji İnsan İmmün (Bağışılık) sistemi zararlı olan organizmaları vücuttan uzaklaştırmaktadır. Bu sistem, vücudumuzun yaklaşık iki trilyon hücresini koruyan, antibadi ve sitokinler üreten hareketli askerleridir. Virüs, bakteri ve tümör hücreleri veya transplante edilmiş hücreler gibi yabancı ya da vücuda ait olmayan hücrelerle koordineli bir biçimde hızlıca çok yönlü bir atağa geçmektedir. Her ne...
https://www.biyologlar.com/transplantasyon-immunolojisi -
Hıv Virüsünün Yapısı (AIDS)
1983 yilinda Galla ve Monagnier AIDS etkeni HIV(Human immunodeficiency virüs)'yi tanimladilar. 1986 yilinda Bati Afrika'da HIV2 adinda bu virüsün yeni bir tipi bulundu. AIDS'in kelime anlami: Edinilmis bagisiklik yetmezligi sendromudur. AIDS'e neden olan HIV retrovirideae grubunun Lentivirineae ailesinde yer alir. HIV disindaki lentiviruslar diger canlilari enfekte ederler. FIV(feline immunodeficiency virüs)kedileri, SIV(simian immunodeficiency virüs) insan olmayan primatlari enfekte eder....
https://www.biyologlar.com/hiv-virusunun-yapisi-aids -
IŞIK SOLUNUMU (FOTORESPİRASYON)
Kloroplastlarda CO2 RuBP karboksilaz enzimi katalizörlüğünde RuBP tarafından yakalanarak PGA oluşturulup C3 yoluna katılır. Ancak O2 yokluğunun çok fazla olması durumunda aynı enzim RuBP ile O2’in birleşmesini sağlar. Bu durumda enzime RuBP oksijenaz denir. Esasen RuBP oksijenaz ve karboksilaz aynı enzim olup Rubisko olarak adlandırılır. Böylece 1 molekül fosfoglikolik asit (P-glikolat) ile 1 molekül PGA meydana gelir. Glikolik asit, peroksizomlarda taşınır. Burada...
https://www.biyologlar.com/isik-solunumu-fotorespirasyon -
Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkez Başkanlığı Hakkında bilgi
Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı, Ülkemizde Halk Sağlığının korunmasına yönelik üretim, kontrol ve tanı ile ilgili temel laboratuvar hizmetlerini yürütmek üzere kurulmuş Ulusal Referans Laboratuvarıdır. Refik Saydam Hıfzıssıhha Müessesesi 27 Mayıs 1928 gün ve 1267 sayılı yasa tasarısıyla Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'na bağlı olarak kurulmuştur. Daha sonra bu kanun gelişen ihtiyaçlar karşısında değiştirilerek 4 Ocak 1941'de 3959...
https://www.biyologlar.com/refik-saydam-hifzissihha-merkez-baskanligi-hakkinda-bilgi -
BİTKİLERDE İÇTEN VE DIŞTAN GELEN SİNYALLERE VERİLEN YANITLAR
Bitki yaşamının her evresinde, çevreye duyarlılık ve yanıtlarında koordinasyon vardır. Bitkinin bir kısmından, diğer kısımlarına sinyaller gönderilebilmektedir. Örneğin; bir sürgün ucundaki tepe tomurcuğu birkaç metre uzaklıktaki yanal tomurcukların büyümesini baskı altına alabilir. Bitkiler, zamanı günlük ve yıllık olarak izlemektedirler. Yer çekimini ve ışığın yönünü algılarlar. Bitkinin morfolojisi ve fizyolojisi, çevresindeki değişkenlere göre...
https://www.biyologlar.com/bitkilerde-icten-ve-distan-gelen-sinyallere-verilen-yanitlar -
ANTİSENS TEKNOLOJİLERİ HAKKINDA BİLGİ
Antisens teknolojisi insan, hayvan ve bitkilerdeki hastalıkların daha spesifik tedavisi ve yeni keşifleri için ayrıca, fonksiyonel genomik çalışmalar için çok güçlü silahlardan oluşan uygun tekniklerdir. Antisens teknoloji olarak bilinen yöntemde, antisens RNA moleküllerinin hedef genin RNA mesajına spesifik olarak bağlanarak gen ifadesinin moleküler düzenlenişine engel olunmaktadır. Hastalıkların oluşumunda büyük bir paya sahip olan proteinlerin üretimini durdurmak...
https://www.biyologlar.com/antisens-teknolojileri-hakkinda-bilgi -
GİBERELLİNLER : Bitki Boyu Düzenleyicileri
Giberellinler Japonya’da 2. Dünya Savaşı yıllarında keşfedilmiştir, fakat bu sırada batı ile ilişkiler kopuk olduğundan batı bu keşfi 1950’lerde öğrenmiştir. Yüzyıl önce, Asya‟daki çiftçiler çeltik tarlalarındaki pirinç fidelerinin aşırı ölçüde boylandıklarını ve ince kaldıklarını gözlediler. Bu durumda, fideler olgunlaşmadan ve çiçek oluşturmadan önce, ince ve cılız oluyor ve bu sebepten dik duramayıp erkenden ölüyordu veya verim...
https://www.biyologlar.com/giberellinler-bitki-boyu-duzenleyicileri -
İndüklenmiş pluripotent kök hücreler
İnsan iPSC'lerinin hücre akıbetini kontrol etmek için kullanılan geniş bir hücre kültürü ortamı koleksiyonu, takviyeleri, biyoaktif küçük moleküller ve büyüme faktörleri sunuyoruz. Aşağıdaki tablo, insan iPSC'lerini farklı hücre soylarına ayırmak için kullanılan en yaygın şekilde kullanılan protokolleri, ortamları ve karakterizasyon antikorlarını vurgulamaktadır.
https://www.biyologlar.com/pluripotent-ozellik-nedir -
BİYOKİMYA DERSİ ÇALIŞMA SORULARI ( 445 soru )
1) Biyokimyanın tanımı nasıldır? Canlı hücrelerin kimyasal yapı taşlarını ve bunların katıldığı reaksiyonları inceleyen bilim dalı… 2) Biyokimyanın amacı nedir? Canlı hücrelerle ilgili kimyasal olayların moleküler düzeyde tam olarak anlaşılmasını sağlamak 3) Biyokimyanın konuları nelerdir? Hücre bileşenlerinin doğası hakkındaki bilgilerin toplanması Hücre içinde sürekli olarak meydana gelen kimyasal dönüşümlerin incelenmesi 4) Canlı...
https://www.biyologlar.com/biyokimya-dersi-calisma-sorulari-445-soru- -
Bakterilerin Beslenmesi
Genel Bilgiler; Organizmalarin enerji saglayabilmesi, sellüler komponentleri yapabilmesi, gelismesi, çogalmasi ve yasayabilmesi için beslenmesi ve bu nedenle de çesitli gida maddelerini almasi gereklidir. Bu maddelerin bir bölümü dogrudan ortamlardan saglanmasina karsin bir kismi da hücre içinde sentezlenir. Böylece yasam için gerekli olan mikro ve makro moleküller hazirlanir ve gerekli yerlerde kullanilir. Mikroorganizmalarin yapilari incelendiginde, kuru agirliklarinin %95'inden...
https://www.biyologlar.com/bakterilerin-beslenmesi -
Apoptozis ve kaspazlar
Apoptozis, organizma tarafından düzenlenen enerji bağımlı hücre ölümüdür. Programlı hücre ölümü olarak da adlandırılan bu süreç, doku homeostazının korunmasında kritik bir role sahip olduğu gibi, fetal gelişim ve erişkin dokulardaki pekçok fizyolojik olayda da önemli rollere sahiptir. Apoptozis terimi ilk kez 1972 yılında Kerr ve arkadaşları tarafından kullanılmıştır (1). Kerr, fizyolojik olarak ölen hücrelerin çekirdeklerinde yoğunlaşmış kromatin...
https://www.biyologlar.com/apoptozis-ve-kaspazlar -
Hücre zedelenmesinin nedenleri ve zedelenmeye karşı hücrenin verdiği uyum yanıtları nelerdir; hasara uğrayan dokunun onarılması nasıl gerçekleşir?
Hücre Zedelenmesinin Nedenleri Hücre zedelenmesinde pek çok etken söz konusudur. Trafik dahil pekçok kazanın neden olduğu gözle görülen fiziksel travmalardan, belli bazı hastalıklarda neden olabilen defektli enzimleri oluşturan gen mutasyonlarına kadar sıralanabilir. Zedeleyici etkenler aşağıdaki gibi, sınıflanabilir. Oksijen Kayıpları: Hipoksi (oksijen azlığı- oksijen yetersizliği), hücre zedelenmesi veya ölümünün en önemli ve en çok görülen nedenidir....
https://www.biyologlar.com/hucre-zedelenmesinin-nedenleri-ve-zedelenmeye-karsi-hucrenin-verdigi-uyum-yanitlari-nelerdir-hasara-ugrayan-dokunun-onarilmasi-nasil-gerceklesir -
İnfeksiyonun Mekanizması
Doğada çok yaygın olarak bulunan mikroorganizmalardan ancak çok az bir bölümü insan ve hayvanlar için hastalık yapıcı niteliktedirler (patojenik mikroorganizmalar). Geri kalan büyük bir bölümü ise infeksiyon veya hastalık oluşturamamaktadırlar (apatojenik mikroorganizmalar). Ancak, genellikle hastalık oluşturmadığı bilinen bazı etkenler de, fazla stres nedeniyle konakçının direncinin kırıldığı hallerde veya bazı özel durumlarda, (immun yetmezlik...
https://www.biyologlar.com/infeksiyonun-mekanizmasi -
Tad Tomurcukları
Tad duyusundan sorumlu olan tad tomurcukları sirkumvallat, foliate ve fungiform papillaların epiteli içerisinde ve bunların arasındaki yüzey epiteli içerisinde yerleşmişlerdir. Aynı zamanda damak (palate) ve epiglottiste de (küçük dil) birkaç tad tomurcuğu bulunmaktadır. Kesitlerde, düşük büyütmede koyu boyanan epitel içerisinde, soluk, fıçı şekilli cisimcikler olarak görülür. Tad tomucuğunun apeksinde epitel yüzeyine açılan küçük bir tad poru bulunmaktadır....
https://www.biyologlar.com/tad-tomurcuklari -
Midenin Epitelyal Hücreleri
1-Yüzey prizmatik hücreler: Mide tek tip uzun, prizmatik hücrelerden meydana gelmiş epiteli ile diğer sindirim yolları bölgelerinden ayırt edilir. Mide epiteli kardiada özefagusun stratifiye yassı epiteline bitişik ve keskin şekilde başlar ve pilorusta barsak epiteli ile devam eder. Prizmatik hücreler koruyucu görevinin yanısıra çözünmez yapıdaki musini de salgılarlar, salgılanan nötral mukopolisakkarit materyal, içerdiği bikarbonat ve potasyum konsantrasyonuyla...
https://www.biyologlar.com/midenin-epitelyal-hucreleri -
PANKREASIN HİSTOLOJİK YAPISI
Büyük, yassı bir organ olan pankreas duedonumun konkavitesi içerisinde yerleşmiştir. Posterior abdominal duvar peritonu arkasında sola doğru dalağın hilumuna ulaşacak şekilde uzanır
https://www.biyologlar.com/pankreasin-histolojik-yapisi -
Aminoglikozidler
Duyarlı organizmalara karşı konsantrasyona bağlı bakterisidal aktivite gösterirler.Bazısı P.aeriginosa ve diğer Gr(-) basillere,bazısı Mycobakterilere etkilidir.Paramomisin kolonun protozea enfeksiyonlarında,Spektinomisin N.gonorhae tedavisinde kullanılmıştır.Aerob Gr(-) basil ve Gr(+) koklara etkisi Penisilinler veya Sefalosporinlerle additif veya sinerjistik olabilir.Rezistans az düzeydedir ve tedavi sırasında ortaya çıkışı nadirdir. Nefrotoksisite,ototoksisite ve...
https://www.biyologlar.com/aminoglikozidler -
Bitkiler ve Mikroorganizmalar arasındaki ilişkiler
Olumlu ve olumsuz etkileşimler sadece mikroplar arasında olmazlar aynı zamanda bitkiler ve mikroplar arasında da gerçekleşirler. Rizosfer, bitkiler ve mikroplar arasındaki kommensal ve mutualistik etkileşimlerin görüldüğü bölgeye verilen addır. Ekto ve endomikorizal mantarlar bitkilerin mineral madde ve suyun fotosentez ile geri dönüşümünü sağlarlar. Çok ekstrem koşullar altında bitkinin hayatını devam ettirmesi için temel olan mutualistik birleşmeler yapmasıdır....
https://www.biyologlar.com/bitkiler-ve-mikroorganizmalar-arasindaki-iliskiler -
Helicobacter pylori
Helicobacter pylori (Helikobakter pilori- Hp) mide ve duodenum'um çeşitli alanlarında yerleşen, gram (-), mikroaerofilik bir bakteridir. Yerleştiği yerlerde kronik enflamasyona neden olur. Bu kronik enflamasyon sonucunda duedenum ülseri, mide ülseri ve mide kanseri gelişebilir. Önceleri Campylobacter pylori olarak adlandırılan bu bakteri, yapılan birçok araştırmanın sonucunda 1989 yılında Camplobacter ailesine ait olmadığına karar verilmiş ve kendi adıyla anılan...
https://www.biyologlar.com/helicobacter-pylori -
Bakterilerin Üremelerine Etkili Faktörler
Mikroorganizmalar bulundukları ortamlarda (kültürler de dahil), optimal koşullar altında, cins ve türlerinin genetik karakterine göre, iyi bir üreme ve gelişme gösterirler. Ancak, bu uygun şartlar, aynı durumda uzun bir süre devam etmez ve belli bir zaman sonra, mikroorganizmaların üremeleri sınırlanır ve durur. Eğer, olumsuz koşullar değiştirilmezse veya iyileştirilmezse, mikroorganizma populasyonunda ölümler başlar, giderek artar ve canlı mikroorganizma sayısında...
https://www.biyologlar.com/bakterilerin-uremelerine-etkili-faktorler-1 -
DNA'nın Yapısı ve Özellikleri
Bütün tek ve çok hücreli organizma ile bir kısım virüslerde genetik materyal DNAdır. DNA yapı ve özellikleri başlığı altında, DNAnın moleküler yapısı, deoksiriboz, fosfat ve pürin ve primidin bazlarının yapıları ve birbirleri ile verdikleri reaksiyonlardan başlanarak anlatılmaktadır.
https://www.biyologlar.com/dnanin-yapisi-ve-ozellikleri -
Koliform Bakteri Nedir?
Koliform bakterisi; toprak bitki ve sıcakkanlı hayvanların mide-bağırsak kanalında bulunur. Bu bakteri grubu genellikle suda bazı bağırsak parazitlerinin ve patojenlerin kontaminasyonu’nun olup olmadığının iyi bir göstergesidir. Koliform bakterisi tespiti nispeten kolaydır; çünkü daha tehlikeli patojenlere oranla çok daha fazla sayılarda bulunurlar ve doğal çevresi ile ve arıtma prosesi ile girdiği reaksiyon diğer patojenler ile benzerdir. Bu nedenle koliform...
https://www.biyologlar.com/koliform-bakteri-nedir -
Mikroorganizmaların Sınıflandırılması ve İsimlendirilmesi
1675 Yılında Anton Van Leewenhoek(layvenhuk)’un mikroskobu keşfiyle, mikroorganizmalar bulunmuştur. Mikroorganizmalar ancak bu keşiften sonra incelenmeye başlanabilmiştir.
https://www.biyologlar.com/mikroorganizmalarin-siniflandirilmasi-ve-isimlendirilmesi -
DNA YAPISI VE ÖZELLİKLERİ
Bütün tek ve çok hücreli organizma ile bir kısım virüslerde genetik materyal DNAdır. DNA yapı ve özellikleri başlığı altında, DNAnın moleküler yapısı, deoksiriboz, fosfat ve pürin ve primidin bazlarının yapıları ve birbirleri ile verdikleri reaksiyonlardan başlanarak anlatılmaktadır.nükleozid, nükleozit fosfat, nükleotid ve nükleozid-tri-fosfatlar hakkında bilgi verilmekte, nükleozit-tri-fosfatların DNA polimerini oluşturma reaksiyonları, purin pirimidin...
https://www.biyologlar.com/dna-yapisi-ve-ozellikleri -
Bitkilerde Beslenme ve Nutrient Elementler
Bitkiler hayatlarını normal bir şekilde sürdürebilmeleri için metabolizmalarına almaları gereken temel elementler vardır.Bitki metabolizmasında olmazsa olmaz olan bu elementlerin eksikliğinde bitkilerde potansiyel gelişim bozukluklarına davetiye çıkar ve ilerleyen süreçlerde bitki ölümüyle sonuçlanabilir.Bitkilerdeki bu temel elementlere 'Nutrient Elementler' denir. Nutrient elemenler...
https://www.biyologlar.com/bitkilerde-beslenme-ve-nutrient-elementler -
Helicobacter pylori hakkında bilgi
Helicobacter pylori (Helikobakter pilori- Hp) mide ve duodenum'um çeşitli alanlarında yerleşen, gram (-), mikroaerofilik bir bakteridir. Yerleştiği yerlerde kronik enflamasyona neden olur. Bu kronik enflamasyon sonucunda duodenum ülseri, mide ülseri ve mide kanseri gelişebilir. Önceleri Campylobacter pylori olarak adlandırılan bu bakteri, yapılan birçok araştırmanın sonucunda 1989 yılında Camplobacter ailesine ait olmadığına karar verilmiş ve kendi adıyla anılan...
https://www.biyologlar.com/helicobacter-pylori-hakkinda-bilgi -
Deniz Canlıları ve Dokosahekzanoik asit (DHA) ve Eikosapentanoik asit (EPA)
• Denizde yaşayan türlerin çoğu doymamış yağ asitlerini sentezleme yeteneğine sahip değildir. • Bazı deniz canlıları aldıkları besinlerle Dokosahekzanoik asit (DHA) ve Eikosapentanoik asit (EPA) ihtiyacının tamamını karşılamayabilirler. • Bu yağ asitlerinin larvaların diyetlerinde bulunması sonucunda hayatta kalma ve büyümelerinde genellikle artış görülmektedir. • 1989 yılında yapılan bir çalışmada, 10 mikroalg türünün yağ asidi kompozisyonu...
https://www.biyologlar.com/deniz-canlilari-ve-dokosahekzanoik-asit-dha-ve-eikosapentanoik-asit-epa -
TRANSPLANTASYON İMMÜNOLOJİSİ VE TARİHÇESİ
İmmünoloji İnsan İmmün (Bağışılık) sistemi zararlı olan organizmaları vücuttan uzaklaştırmaktadır. Bu sistem, vücudumuzun yaklaşık iki trilyon hücresini koruyan, antibadi ve sitokinler üreten hareketli askerleridir. Virüs, bakteri ve tümör hücreleri veya transplante edilmiş hücreler gibi yabancı ya da vücuda ait olmayan hücrelerle koordineli bir biçimde hızlıca çok yönlü bir atağa geçmektedir. Her ne kadar çevre immün cevabı stimüle etse de,...
https://www.biyologlar.com/transplantasyon-immunolojisi-ve-tarihcesi -
Transplantasyon nedir nasıl yapılır
Transplantasyon yöntemi günümüzde oldukça yaygındır. Kalp, böbrek ve başka organların bir kişiden diğerine nakledildiğini sık sık duyarız. Dişlerin transplantasyonunda iki yöntem vardır: Aynı kişiden ve başka kişiden transplantasyon. Aynı kişide bir diş bir çene yarısında dizi dışı bulunur ve normal diş sayısına oranla artıklık gösterirken, diğer tarafta herhangi nedenlerle bir dişin dizide eksik olduğu da görülebilir. Bu durumda iki olasılık...
https://www.biyologlar.com/transplantasyon-nedir-nasil-yapilir -
TRANSPLANTASYON ve İMMÜN YANIT
MHC gen bölgesi 6. kromozom (6p21.31) üzerinde yerleşmiş olup, yaklaşık olarak 4 Mbp lik bir yer kaplar. En uzun haplotype (110-160 kb) DR53 grup haplotiplerdir. Jan Klein 1977 yılında Sınıf I, II ve III olmak üzere ilk tanımlamayı yapmıştır. Günümüzde HLA sınıf III’ e ait olan bölgenin telomerik ucundaki 0.3 Mbp kısmın sınıf IV bölgesi olarak isimlendirilmesi önerilmektedir. Klasik HLA antijenleri sınıf I geni icindeki HLA-A, -B, -C bölgesinde ve Sınıf II...
https://www.biyologlar.com/transplantasyon-ve-immun-yanit -
Farklılaşma ve Polimorfizm
Kanser; hücre çoğalması, farklılaşması ve ölümü arasındaki dengenin bozulmasıyla oluşur. Hücrede son farklılaşma; hücre döngüsünün durması ve hücreye özgü genlerin ifade edilmesiyle ilgili programının aktivasyonuyla sağlanır. Birbiriyle zıt bir program ilişkisi içinde olan hücresel büyüme ve farklılaşmanın genetik programı bağlaşıktır54. Örneğin kas hücrelerinin oluşması sırasında, çoğalan myoblastlar MyoD genini ifade eder, ancak büyüme...
https://www.biyologlar.com/farklilasma-ve-polimorfizm -
Apoptozis ve Polimorfizm
Programlı hücre ölümü olan “apoptozis”,hem hücresel homeostazisin devamlılığı hem de hücre çoğalması ve farklılaşmasında çok önemli olan hücre eliminasyonu için gerekli fizyolojik bir işlemdir. Apoptozis, nekrozis, otofaji, anoikis ve mitotik katastrof gibi programlı veya indüklenen hücre ölümleri tanımlanmış olmasına rağmen, içlerinde sistematik olarak en çok ve en iyi çalışılanı, apoptozisin moleküler işlergesi olmuştur. Apoptozis, genetik...
https://www.biyologlar.com/apoptozis-ve-polimorfizm -
X kromozomu inaktivasyonu
X Kromozomu inaktivasyonu, dişi memeli hücrelerinde iki adet bulunan X kromozomlarından birinin inaktive edilmesi işlemidir.
https://www.biyologlar.com/x-kromozomu-inaktivasyonu -
PATOJENLERE KARŞI BİTKİSEL SAVUNMA MEKANİZMASI
Bağışıklık sistemleri olmayan bitkilerin doğada her zaman bulunan bakteri, fungus, virus ve nematodların neden olduğu hastalıklara karşı direnç göstermeleri şaşırtıcıdır. Bu bölümde, bitkilerin enfeksiyona direnç oluşturmak üzere geliştirdikleri, antimikrobiyal ajanların üretimi ve bir tür programlanmış hücre ölümü olan aşırı duyarlı (hipersensitif) yanıt gibi (Bkz. 16. Bölüm) çeşitli savunma mekanizmalarına yer verilecektir. Son olarak,...
https://www.biyologlar.com/patojenlere-karsi-bitkisel-savunma-mekanizmasi -
X e bağlı resesif kalıtım
Hastalık, cinsiyet kromozomları (X kromozomu) ile kalıtılması nedeniyle nadir durumlar dışında sadece erkeklerde saptanır. Erkeklerde tek bir X kromozomu bulunması nedeniyle X e bağlı hastalıklar için taşıyıcılık söz konusu değildir. Hasta erkek bireylerin erkek çocuklarında hastalık veya taşıyıcılık riski yok iken kız çocuklarının tümü taşıyıcı olmaktadır. Kadınlarda çift X kromozomu bulunduğu için tek bir mutant gen nedeniyle hastalık ortaya...
https://www.biyologlar.com/x-e-bagli-resesif-kalitim -
EPİGENETİK
Merhaba arkadaşlar. Sizlere bu yazımda, epigenetik hakkında bilgi vermek, özelliklerini anlatmak, sonuçları hakkında bilgi vermek ve epigenetikle ilgili çalışmaları anlatmak istiyorum. Epigenetik, DNA dizisindeki değişikliklerden kaynaklanmayan, ama aynı zamanda irsi olan, gen ifadesi değişikliğini inceleyen bilim dalıdır. Yani fenotipik değişimi, gen ekspresyonu değişikliklerini, varyasyonları inceler. Değişimler, DNA’daki gen dizilimi etkilememekte fakat canlı...
https://www.biyologlar.com/epigenetik -
DNA Replikasyonu
DNA, bazı virüsler hariç, tüm canlıların genetik maddesidir. Hücresel aktiviteyi yönlendiren bir program ihtiva eder. Bu program RNA da kopya ve proteinde tercüme edilir. DNA ilk defa 1869'da F. Miescher tarafından beyaz kan hücrelerinde bulunmuştur. Önceleri DNA'nın sadece hayvansal, RNA'nın da sadece bitkisel hücrelerde bulunduğu zannedilmiş, fakat yıllar sonra hem DNA ve hem de RNA'nın her iki hücre çeşidinde de bulunduğu anlaşılmıştır. 1944'de O. Avery ve...
https://www.biyologlar.com/dna-replikasyonu-1