Omurgalıların evrimi
Bugün için, canlıların evrimsel gelişiminin, zaman içinde düz bir çizgi üzerinde değişmeleri sonunda meydana geldiği şeklinde düşünülmemektedir. “Doğal derecelenme” olarak tanımlanan bu eski görüş Darwin tarafından değiştirilerek, evrimsel gelişmenin dallanma şeklinde meydana gelen bir çeşitlenme sonunda oluştuğu ileri sürülmüştür. Bu düşünce, halen biyologlar arasında yaygın olarak benimsenmektedir. Buna bağlı olarak, omurgalı hayvanların da, çeşitlenen canlılar arasında ortam koşullarına daha iyi yanıt veren fertlerin seçilmesiyle oluşan dallardan biri olarak meydana geldiği kabul edilmektedir.
Kambriyenden beri varlıklarını sürdüren tunikat (tulumlu) ların (şekil 42) omurgalı hayvanların atası olduğu kabul edilmektedir. Bu canlıların çantaya benzer şekilleri ve ergin dönemlerinde deniz dibinde zemine bağlı olarak geçirdikleri hareketsiz yaşamları omurgalılara benzemese de;
kurbağa tetarına benzeyen, denizde serbest yüzen ve bir kordalı hayvanın özelliklerine sahip olan larvalarının bulunması tulumluların omurgalı hayvanlar olarak kabul edilmelerine neden olmaktadır. Bu grubun omurgalılara benzer özellikleri; 1) Dorsal konumlu bir sinir şeridinin varlığı, 2) Sinir şeridi altındaki hücrelerden meydana gelen; sert, üstü oyuk ve notokorda olarak isimlendirilen bir çubuğun bulunması, 3) Yutak bölgesinde solungaç yarıkları olarak isimlendirilen açıklıklarının bulunmasıdır. Bu özelliklerden sinir şeridi ve notokorda tunikat'ların Ascidiacea ve Thaliacea sınıflarında hayatın ileri dönemlerinde rezorbe olurken; Larvacea sınıfında hayat boyu kalmaktadır. Buna karşın 3 sınıfın yaşamları boyu sahip oldukları solungaç yarıkları, organik yapıları sudan filtre ederek beslenmelerine ve solunumlarına hizmet etmektedir. Solungaçlar, reptil, kuş ve memeli gibi yüksek omurgalılarda embriyoda görülen iç solungaçlara dönüşür ve embriyonun erken evrelerinde kaybolur.
Kordalı karakterlerine sahip olan bu larvaların olgunlaşmadan çoğalma yeteneği kazanmaları (neoteni) ve meydana gelen fertlerin adaptif radyasyon olarak isimlendirilen, farklı özelliklere sahip ortamlara uyum sağlamaları sonunda çeşitlendikleri düşünülmektedir.
Neoteni larvalarından, evrim sürecinde çenesiz ve zırhlı omurgalıların (Ostracoderma) meydana geldiği (kambriyen; 520 MYÖ) ve bu grubun Pisces olarak bilinen balıkların atası olduğu düşünülmektedir. Petromyzon (Şekil 43) ostrakodermlerin aktüel örneğidir. Bunlar yılan balıkları (Anguilla) na benzeyen, çenesiz, çift yüzgeçleri bulunmayan ve zırhı oluşturan plakalarını kaybetmiş canlılardır.
Çeneli balıkların, Petromyzon dan farklı bir ostrakoderm grubundan meydana geldiği düşünülmektedir. Bu grupdaki canlılar çene ve çift yüzgeçlere de sahiptirler. Placoderm olarak bilinen bu balıklarda çeneler, solungaçlara destek olan ilk iki solungaç yayından gelişmiş ve bu şekli ile bugünkü memelilere kadar gelmiştir. Dişler, çene kemiği üzerinde derinin bir türevi olarak (bu nedenle derinin türevi olan pullar ile dişler arasında homolojik bir benzerlik bulunmaktadır); çift yüzgeçler de, vücut duvarında meydana gelen lateral katlanmalardan meydana gelmişlerdir. Yüzgeçler ve çeneler aktif bir avlanma aracı olarak kullanılmışlar; canlıların yeni ve farklı besin kaynaklarına sahip ortamlara ulaşmalarına ve uymalarına yardımcı olmuşlardır.
Paleontolojik bulgular, Kıkırdaklı balıklar (Chondrichthyes) ın orta Devoniyende, Kemikli balıklar (Osteichthyes) ın Devoniyen sonunda plakodermlerden meydana geldiklerini göstermektedir.
Evrim
-
Evrim nedir? Evrim süreci nasıl işler?
-
Atların Evriminde Parmaklar ve Toynak...
-
Mikro evrim nedir
-
Yumuşakçaların evrimi
-
Bitki Evrimi 5/5: Çayır İmparatorluğu
-
Bitki Evrimi 4/5: Çiçeklerin ve Tohumların Öyküsü
-
Evrim düşüncesinin tarihi
-
Bitki Evrimi 3/5: Kömür Çağı
-
Bitki Evrimi 2/5: Ormanların Doğuşu
-
Bitki Evrimi 1/5: Karaya İlk Çıkanlar
-
Mutasyon, Evrimsel Sürecin Hammaddesidir!
-
Evogram Nedir ?
-
Yeni Genetik Kombinasyonların Oluşumu ve Evrimin Türleri Değiştirme Mekanizması
-
Evrim'i Tetikleyen Mekanizmalar Nelerdir?
-
Darwin ve Doğal Seleksiyon