NİYE BİYOTEKNOLOJİ
Teknoloji bir tek şey için üretilir ve ürettirilir : para ve iktidar elde etmek için. Rekabet motivasyonu olmayanların AR&GE'ye de yeni teknolojiye de ihtiyaçları yoktur. Türkiye'nin konumu yerli teknoloji üretmeyi yani rekabet etmeyi mecbur kılıyor. Bizim sahip olduğumuz nüfusa, doğal kaynaklara ve jeopolitik konuma sahip olan bir ülke güçlü olmak zorundadır çünkü başka çıkış noktası yoktur. Bu gün Türkiye'de faaliyet gösterdikleri alanda yeni rakip teknolojilerin oluşmayacağını varsayan bir kimya sanayicisi ve iş adamları kitlesi bulunduğunu görüyoruz. Biyoteknoloji klasik kimya sanayiini de rafa kaldırmak üzere yola çıktı. Geçen iki sayımızda Avrupa ve Amerika arasında biyoteknoloji politikalarını karşılaştırmış ve Avrupa'nın bu yarışı neden ve nasıl kaybettiğini anlatmıştık (bizim açımızdan endişe edecek bir şey yok çünkü biz yarışta bile değiliz). Bu gün Avrupa biyoteknoloji sektöründe sadece Kuzey Amerika'nın değil aynı zamanda Güney Amerika ve Uzak Doğunun da gerisinde gelmesini teknoloji üretmesi gereken bir zamanda felsefe üretmesine borçlu. Avrupa Biyoteknoloji alanında sadece Afrika, Arap ülkeleri ve Türkiye'nin önünde bulunuyor ve mevcut sıralama kısa zamanda değişecek gibi de durmuyor. Biz ise üretmediğimiz bir teknolojinin felsefesini yaparak zaman kaybediyoruz.
www.kimyaturk.net
Amerika, Biyoteknoloji konusunda felsefesini 1980'lerin başında Alvin Toffler v.b. yazarlar ile yaptı. Amerika'da biyoteknoloji patentlerinde patlama ise 1980'lerin sonunda yaşandı. ABD'de 1990'larda biyoteknoloji gerçek hayata uygulanmaya başladı. Bu gün ABD'de genetik modifiye gıda oranı % 70'lerin üzerindedir ve biyoteknoloji alanında en yakın rakibinin en az 10 yıl önündedir. ABD bu başarıyı dizginleri gererek değil serbest bırakarak elde etti. ABD'de genetik modifiye bir gıdanın üzerine üreticinin "genetik modifiyedir" diye yazması dahi yasaktır çünkü öyle bir hareketin genetik mühendisliği alanında ülkenin rekabet avantajını engelleyeceği düşünülüyor. Sonuç ortada : bir tarafta son beş yılda 18 tane genetik modifiye ürün ruhsatlandırabilmiş bir Avrupa ve öbür tarafta günde 18 tane genetik modifiye ürün ruhsatlandıran ABD. Bu fark açılarak büyüyecek ve asla kapanmayacak. Çalışan model ve çalışmayan model arasındaki farkı çok iyi anlayıp bizim çalışan modeli yani Amerikan biyoteknoloji politikası modelini uygulamamız gerekiyor. Biyoteknolojide Avrupa modelini izlemek 3. lig takımını tutup sonra onun 1. lig şampiyonu olmasını beklemeye benziyor, yani çok düşük bir ihtimal ve Avrupa'nın daha yiyeceği çok biyoteknoloji golü var.
Biyoteknoloji
-
Biyolojik Silah Nedir ve Nasıl Uygulanır ?
-
BİYOLOJİK SİLAH NEDİR ?
-
RETROVİRÜSLER
-
İlaç sektöründe biyoteknoloji
-
Biyoteknolojide Türkiye’nin durumu
-
BİYOTEKNOLOJİ VE MOLEKÜLER BİYOLOJİ ALANINDAKİ GELİŞMELER VE MODERN TIP ALANINA ETKİLERİ
-
Genetik hastaliklarin teşhis ve tedavisinde kullanilan bilimsel ve teknolojik yöntemler nelerdir?
-
Proteinler - Protein Nedir - Protein çeşitleri - Proteinin yapısı
-
Glikoproteinlerin Yapısı ve Fonksiyonları
-
Kimyasal Bağlar
-
Karsinojenezis Mekanizması
-
PROTEİN SAFLAŞTIRMADA ÇÖKTÜRME YÖNTEMİ
-
Moleküler floresans spektroskopisi
-
RAPD-PCR protokolü
-
TRANSLASYON