Dünya'da altıncı kitlesel yok oluş çok yakın..
Birçok bilimsel çalışma, altıncı bir "kitlesel yok oluş" içinde olduğumuzu desekliyor.
Yine aynı bilimsel çalışmalar meteorların, volkanların, okyanus seviyesindeki değişikliklerin neden olduğu 5.yok oluşun aksine bu yok oluşun insanlık faaliyetlerine bağlı olarak gelişeceğini iddia ediyor.
5. yok oluş, meteor yağmuru sayesinde 66 milyon yıl önce gerçekleşmişti. Başta dinozorlar olmak üzere binlerce canlı türü yok oldu. Ancak bu sefer, yıkımın sebebi olarak biz insanlar gösterilmekteyiz. Çok sayıda bilim adamı hasarı değerlendirdi ve sonuçlarının felaket olacağı konusunda ortak bir fikre vardı.
Biyoçeşitliliğin kaybı, ekosistemlerin ve insan refahını tehdit eden mevcut en önemli çevresel sorunlardan biridir. İnsan nüfusunun sürekli ve durdurulamaz bir şekilde artması nedeniyle, fauna ve floranın kaybolması devasa oranlarda gerçekleşmiştir. Özellikle yaşam alanlarının azaltılması ve yok edilmesi, kaynakların aşırı kullanımı, yasadışı avcılık, kirlilik, iklim değişikliği ve istilacı türlerin artması binlerce canlı türün neslinin yok olmasına sebep olmaktadır.
Dünya Doğayı Koruma Vakfı'nın (WWF) kısa süre önce yayınladığı 'Yaşayan Gezegen' raporu yaşam alanları hızla küçülen hayvanların karşı karşıya olduğu tehlikeyi gözler önüne seriyor. Bu rapora göre son 40 yılda dünya üzerindeki vahşi hayvan nüfusu yüzde 60 oranında azaldı.
Yine Dünya Yaban Hayatı Koruma Vakfı (WWF) omurgalı hayvan nüfusunun 1970’lerden bu yana % 60 oranında azaldığını düşünüyor. Son yirmi yılda kral kelebeği nüfusunda büyük ölçüde kayıp olduğu belirtiliyor. Pasifik mavi yüzgeçli orkinosların çoğu avlanarak katlediliyor. 2018 yılında son erkek üyesi yok olan beyaz gergedanı, kutuplarda öldürülen fok balıklarını ve kutup ayılarınıda unutmamak lazım. Deniz yaşamının yüzde 25’inden fazlasını oluşturan resifler % 50 oranında azalmış durumda, Uzun yıllardır "Anadolu Parsı" na ait bir kayıt, yaşadığına ilişkin bir fotoğraf çekilemiyor.
Dünyada yaşayan tüm türlerin yüzde 99’u artık yok...
Dünya Doğayı Koruma Vakfı Başkanı Marco Lambertini yerkürenin biyolojik çeşitliliğinin bir parçası olan insan ırkının geleceğinin dünyadaki biyolojik canlılığın devamına bağlı olduğunun altını çiziyor.
Stanford Üniversitesi'nde biyoloji profesörü Paul Ehrlich, araştırma sonuçlarının "şüphesiz altıncı en büyük kitlesel yok oluş sürecine girdiğimizi gösterdiğini" söylüyor ve dünya çapında yaşayan ölü konumunda bir çok tür örneklerinin bulunduğunu belirtiyor.
Universidad Autonoma de Mexico'da öğretim üyesi olan Gerardo Ceballos "Eğer hayat var olmaya devam ederse, iyileşmesi bir kaç milyon yıl sürebilir ve türümüz bunun başlangıcında tamamen yok olabilir" diyor.
Ünlü Astrofizikçi ve yakın zamanda vefat eden Stephen Hawking’e göre "Her şey çok açık bir şekilde görünüyor. Dünyamız son iki yüz yılı kalmıştır". Hawking bu tükenmenin bir asteroidin düşmesinden kaynaklanabileceği, ancak büyük olasılıkla iklim değişikliğine ya da muhtemel bir nükleer savaşa bağlı olarak gelişebileceğini belirtmişti.
Ekoloji Haberleri
-
Artan sıcaklıklar Arnavutluk'taki göçmen kuş yaşam alanlarını olumsuz etkiliyor
-
Araştırmacılar yeşil algler ve bakterilerin birlikte iklimin korunmasına katkıda bulunduğunu ortaya koyuyor.
-
Araştırmacılar mısırın topraktaki arsenik toksisitesini azalttığını keşfetti
-
Hindistan kaplanları iklim ve insan baskısı arttıkça yükseklere tırmanıyor
-
2100 yılı için sığ kıyı ekosistemlerinin kaderini tahmin etmek
-
Ülkeler mercanlara yardım için 12 milyar dolar toplama sözü verdi
-
Dünyadaki biyolojik çeşitliliğin üçte ikisi toprakta yaşıyor
-
Derin denizlerin eşsiz güzellikleri "Mercan Resifleri"
-
Canlıların korunma statüleri,
-
Çevreye Etkin Bir Yaklaşım: Kişisel Karbon Ayak İzi Hesaplama ve Azaltma Stratejileri
-
Deterjanların Çevre Üzerindeki Etkileri ve Sürdürülebilir Yaklaşımlar
-
İnsan Türlerinin Melezleşmesi, İklimle Yakından İlişkiliydi
-
Yağmur yağacağını koklayabiliyor musun?
-
İklim değişikliği çocuk sağlığını riske atıyor
-
Kaplumbağa Fosili, 150 Milyon Yıl Önceki Habitatı Aydınlatıyor