Darwin’in evrim ile ilgili görüşleri
Charles DARWIN (1809 - 1882), evrim bilimine iki önemli katkida bulundu. Bi¬rincisi organik evrim düsüncesini destek¬leyen zengin bir kanitlar dizisini toplaya¬rak ve derleyerek bilim dünyasina sundu. Ikincisi evrim mekanizasinin esasini olus¬turan "Dogal Seçilim" ya da diger bir de¬yimle "Dogal Seleksiyon" kuraminin il¬kelerini ortaya koymasidir.
Charles Darwin, türlerin zaman içinde gös¬terdigi degismeler üzerine, uzun yillar süren gözlemler yapmistir. Özellikle Galapagos adalarinda yaptigi gözlemlerde, büyük olasilikla ayni kökten gelmis birçok canli¬nin cografik yalitim nedeniyle, birbirinden nasil farklilastiklarini ve her canlinin bu¬lundugu ortamdaki kosullara nasil uyum yaptigini gözledi. Örnegin, Geospizinae alt familyasindan olan ispinoz kuslarinin, dev kaplumbagalarin, iguana denen dev kerten¬kelelerin, adalara ve her adanin degisik ko¬sullar tasiyan bölgelerine göre çesitlenme¬lerini, yapisal uyumlarini, varyasyonlarini ve sonuç olarak uyumsal açilimini gördü.
Alfret Russell Wallace ve Darwin tarafin¬dan ortaya atilan dogal seleksiyon kavrami, bugün benimsenen evrim teorisinin temeli¬ni olusturur. Bu kuram ana hatlariyla iki gerçegi ve üç varsayimi ortaya çikarmistir.
Gerçekler:
1. Tüm canlilar, ortamdaki sayilarini koruyacak ma¬tematiksel oranlarin üzerinde çogalma egiliminde¬dirler. Elenen bireylerle bu fazlalik azaltilir ve populasyonlarin dengede kalmasi saglanir. Dogal kosullar sabit kaldikça bu denge korunur.
2. Bir türe ait populasyondaki bireylerin kalitsal özelligi birbirinden farklidir. Yani canli populasyonlarinin hepsi varyasyon gösterir. Darwin ve Wallace, bunun nedenini tam olarak anlayamadi¬lar ve varyasyonlarin canlilarin iç özelligi oldugu¬nu varsaydilar. Bugün bu varyasyonlarin mutasyonlarla olustugu bilinmektedir.
Varsayimlar:
1. Yasamini sürdüren bireylerin sayisi, baslangiçta meydana gelen bireylerden çok daha az olduguna göre, ayakta kalabilmek için canlilar arasinda karsi¬likli, besin, yer v.s. için, savas, ayrica sicaklik, so¬gukluk, nem vs. gibi dogal kosullara karsi bir mücadele vardir. Bu savasim ve mücadele bir ölüm ka¬lim kavgasidir. Gerek besin ve yer gereksinmesi ayni olan canli türleri arasinda ve gerekse normalden daha fazla sayida bireyle temsil edilen populasyonlardaki ayni türe bagli bireyler arasinda, yani doy¬mus populasyonlarda bir yasam kavgasi vardir. Bu görüs ilk defa Malthus tarafindan ortaya atilmistir.
2. Iyi uyum yapacak özellikleri tasiyan bireyler, ya¬sam kavgasinda, bu özellikleri tasimayan bireyle¬re karsi daha etkili bir savasim gücü gösterecegin¬den, ayakta kalir, gösteremeyenler ise yok olur (Dogal seleksiyon). Böylece bulundugu bireye o kosullara en iyi uyum yapabilecek yetenegi veren özellikler, gelecek döllere aktarilmis olur. Bir bas¬ka ifade ile dogal seleksiyon sonucu yasama sansi kazanan bireyler, tasidiklari özellikleri bir sonraki döle aktarir.
3. Bir bölgedeki kosullar digerinden farkli oldugun¬dan, özelliklerin seçilimi de her bölgede, kosulla¬ra göre farkli olur. Yani dogal seleksiyon farkli çevrelerde farkli isler. Çünkü özelliklerin seçilimi, çevrenin kosullarina bagli olarak farklilik göstere¬cektir. Çevrede meydana gelecek yeni degisiklik¬ler, tekrar yeni uyumlarin meydana gelmesini sag¬lar. Birçok döl boyunca meydana gelecek bu tip uyumlar, daha dogrusu dogal seçilim, bir süre son¬ra, atasindan tamamen degisik yeni bireyler toplu¬lugunun ortaya çikmasini saglar. Buna "uyumsal açilim" denir. Farklilasmanin derecesi, eski ve ye¬ni populasyonlardaki bireyler bir araya getirildi¬ginde çiftlesemeyecek, çiftlesse dahi verimli döl¬ler meydana getiremeyecek düzeye ulasmissa, ar¬tik bu iki populasyon iki farkli tür olarak degerlen¬dirilir. Bir ata populasyondaki bir kisim bireyler, tasidiklari varyasyon yetenekleri ile herhangi yeni bir ortama uyum saglarken, diger bir kismi da tasi¬digi farkli varyasyonlar nedeni ile daha degisik bir ortama uyum saglayabilir. Böylece uyumsal açilim ortaya çikar.
NOT: Dogal seleksiyonun farkli çevrelerde, farkli isle¬mesi farkli çevrelerde bulunan ayni türün bireylerinde, farkli özelliklerin kazanilmasina neden olur. Böylece her döl bulundugu çevreye uyum saglamis olur. Ayni türden olan, ancak farkli çevrelere adaptasyon saglamis bireyler, özelliklerini dölden döle aktardikça aralarindaki farklar giderek artar. Bunun sonucu farkli türler olusur.
Evrim
-
Evrim nedir? Evrim süreci nasıl işler?
-
Atların Evriminde Parmaklar ve Toynak...
-
Mikro evrim nedir
-
Yumuşakçaların evrimi
-
Bitki Evrimi 5/5: Çayır İmparatorluğu
-
Bitki Evrimi 4/5: Çiçeklerin ve Tohumların Öyküsü
-
Evrim düşüncesinin tarihi
-
Bitki Evrimi 3/5: Kömür Çağı
-
Bitki Evrimi 2/5: Ormanların Doğuşu
-
Bitki Evrimi 1/5: Karaya İlk Çıkanlar
-
Mutasyon, Evrimsel Sürecin Hammaddesidir!
-
Evogram Nedir ?
-
Yeni Genetik Kombinasyonların Oluşumu ve Evrimin Türleri Değiştirme Mekanizması
-
Evrim'i Tetikleyen Mekanizmalar Nelerdir?
-
Darwin ve Doğal Seleksiyon