Asit Yağmurlarının Çevre Üzerine Etkileri
Asit yağmurlarının zararları canlılara etkisi,insan sağlığına etkisi ve eski mimari yapılara olan etkisi şeklinde üç ayrı başlıkta ele alınabilir.
Asit yağmuru toprağın kimyasal yapısını ve biyolojik koşullarını etkilemektedir. Toprağın yapısında bulunan kalsiyum, magnezyum gibi elementleri yıkayarak taban suyuna taşımakta, toprağın zayıflamasına ve zirai verimin düşmesine neden olmaktadır. Toprağın asitleşmesine en çok katkıda bulunan maddeler, atmosferde birikme sonucu toprağa geçen kükürt bileşikleridir. Azot bileşikleri ise bitkilerin özümseyeceği miktardan fazla olduğu zaman toprağın asitleşmesinde rol oynamaktadır.
Asitleşmenin çevre üzerinde dolaylı olmakla birlikte yine çok önemli etkilerinden biri de, endüstriyel faaliyetler sonucu oluşan asit nemidir. Toprağa ya da göl yataklarına inmiş civa, kadmiyum ya da alüminyum gibi zehirli maddelerle tepkimeye girebilmekte ve normal koşullar altında çözünmez sayılan bu maddeler, asidik nemle tepkimenin sonucunda, besin zinciri ya da içme suyu yoluyla bitki, hayvan ve insana ulaşıp toksik etkiler yaratmaktadır. Ağaç köklerinin besin toplama yeteneğinin bozulmasının sorumlusu da gene asitleşme sonucunda toprakta harekete geçen alüminyumdur.
Büyük şehirlerin çoğunda insan yapısı bina ve anıtlara asit yağmurlarının yaptığı zararın göstergesi çoktur. Tarihi yapılar, binalar, açık metal yüzeyler, boya kaplamalar ve bazı plastikler, sülfürdioksit ve yağışın sulandırdığı bu asitten dolayı bozulma gösterir.
Bitkiler Üzerine Etkileri
Asit yağmurları, yaprakların stomalarından girerek yaprağın su dengesini sağlayan sitoplazmanın asitleşmesine neden olurlar. Ağaçlar ve ıspanak gibi yaprağı yenilen sebzelerde SO2, yaprak yüzeyini plastik bir örtü halinde kapatır ve fotosentez faaliyetini engeller. Bunun sonucunda su kaybeden yaprak kısa sürede ölür. Ayrıca zamanla zayıflayan ve yaprak kaybeden ağacın üst kısımları seyrekleşerek rüzgar perdesi görevini yapamaz ve ağaç rüzgardan devrilebilir. Böylece ağaçların yeşil sürgünleri gelişmeyip kurumakta, yaprakları dökülmekte, çiçek ve meyve vermemektedir( Takahama ve ark., 1992).
Toprak Mikroorganizmaları Üzerine Etkisi
Toprağa düşen asit yağmurları, toprağın pH dengesini bozduğundan toprak mikroorganizmaları bu durumdan olumsuz etkilenerek aktivitelerini dolayısıyla yaşamlarını sürdüremezler(Kızıloğlu, 1995).
İnsanlar ve Hayvanlar Üzerine Etkisi
Fosil yakıtların yanması sonucu bileşimlerindeki kükürt, SO2 ve So3’ ün toplamını ifade eden SOx emisyonuna dönüşür. İnsanlarda solunum yolu enfeksiyonlarına, kalp rahatsızlıklarına neden olan SOx emisyonu atmosferde yağmurla birleşerek asit yağmurları olarak yeryüzüne döner. Fosil yakıtların yanmasıyla oluşan NOx emisyonu ise solunum sonucu asite dönüşerek insanlarda akciğer dokusunu tahrip etmektedir. Bu gaz CO2 gibi bir sera gazıdır(Anonim i, 2003).
Asit yağmurlarının yer altı, yer üstü ve içme sularına karışması, toprak ağır metalleri ile tepkimeye girmesi, bitkiler ve balıklar üzerindeki etkilerine bağlı olarak bu unsurların kullanılması sonucunda insan bünyesinde asit maddelerinin depolanmasına ve bunun sonucunda guatr, ülser, kronik bronşit, astım ve amfizeme gibi hastalıkların oluşmasına sebep olmaktadır(Kızıloğlu ve Bilen, 2000).
Sudaki Hayat Üzerine Etkisi
Yapılan incelemeler, asit yağmurlarının ABD’nin kuzeydoğusu ile Kanada, Norveç, İsveç ve İngiltere’deki birçok su ekosisteminde asitleşmeye yol açtığını göstermiştir.Örneğin günümüzde İsveç’teki toplam 18 bin gölün asitleşmiş olduğu, bunların %25’inde canlı hayatının bittiği belirtilmektedir(Veziroğlu, 1998).
Tarihi Eserlere Etkisi
Tarihi eserlerin yapımında kalsiyum karbonatın şekilleri olan mermer, kireç ve granit gibi taş türleri kullanılır. Kumtaşındaki kum tanecikleri kalkerli bir madde ile bir arada durdukları için asit yağmurları ve hava kirleticilerinin etkisiyle kum taneciklerinin zamanla döküldükleri gözlenir. Mermer, kireç taşı ve kalkerli kum taşı gibi taşlardan yapılan tarihi eserler asit yağmurlarına karşı daha hassastır. Tarihi eserlerin asit yağmurlarından etkilenmesinde, yağmurun pH’ ı, yağış süresi ve ortamın sıcaklığı da önemlidir.
Özetlemek gerekirse asit yağmurları toprak ve su özelliklerinin bozulmasına, dünyanın oksijen deposu ormanların yok olmasına, nehirlerde ve göllerde canlı yaşamının sona ermesine, sanatsal yapıların zarar görmesine, insan sağlığının olumsuz yönde etkilenmesine neden olmaktadır.
KAYNAK:
Eflatun, A., 1994. Tarihi Eserler Üzerine Asit Yağmurlarının Etkisi, Yüksek Lisans Tezi, Elazığ.
Kızıloğlu,T., 1995. Toprak Mikrobiyolojisi. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi. Yay. no: 180, Erzurum.
Veziroğlu, N., 1998. Asit Yağmurlarının Çılgınlığı. Mimari Üniversitesi Temiz Enerji Arş. Ens. Müd. Çev: Ö.F. Noyan, Ekoloji Çevre Sayı: 27.
Hava Kirliliği Ve Asit Yağmurlarının Çevre Ve İnsan Sağlığı Üzerine Etkileri; Ali İhsan İlhan - Cihan Dündar - Nezahat Öz - Hülya Kılınç
https://yesilbirgelecekver.wordpress.com
Ekoloji
-
Ekosistem hizmetleri
-
Biyoremediasyon Nedir ? Biyoremediasyon Teknikleri Nelerdir ?
-
Enerji Bağımsızlığı Nedir ?
-
İklim Araştırmaları
-
Sera Etkisi - Atmosferdeki karbondioksitin sera gazı etkisindeki yeri nedir?
-
CO2 Salımları
-
İklim Bilimi - İklimi Nasıl Değiştiriyoruz
-
Ağır Metallerin Sağlık Üzerine Etkileri
-
Küresel Isınmanın Sonuçları
-
Asit Yağmurlarının Çevre Üzerine Etkileri
-
Tür Çeşitliliğinin Korunması
-
Biyolojik Mücadele Kavramı
-
Atık Suların Kullanım Alanları
-
Sera gazı ile küresel ısınma arasında nasıl bir ilişki vardır? Kaynak: Sera gazı ile küresel ısınma arasında nasıl bir ilişki vardır?
-
Canlı Türlerinin Yok Olmasının Doğal Dengeye Etkisi