Anadolu leoparı (Panthera pardus) yaşıyor mu?
Leoparın (Panthera pardus) habitat uygunluk modeli
3 Kasım 2013 tarihinde Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde öldürülen leopar (Panthera pardus) ile ilgili o zaman kısaca dile getirdiğim düşüncelerim...
1- 03 Kasım 2013 tarihinde Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde bir leopar veya pars (Panthera pardus) öldürüldü. Böylece, ülkemizde yaşayıp yaşamadığı sürekli tartışılan, haklı olarak merak uyandıran / heyecanlandıran, Anadolu'nun biyolojik çeşitliliği açısından çok önemli olan böylesine bir türün varlığını, ne yazık ki öldürülen bu birey sayesinde pekiştirebildik! Bu türün Anadolu'daki varlığına yönelik bundan önceki en doğrudan bilgileri nasıl elde etmiştik? Yine öldürülen bireyler sayesinde. İlginç değil mi?
Peki, öldürülen birey, bir Anadolu leoparı mıydı? Benim cevabım, Anadolu'yu da içine alan bir coğrafyada yaşayan bir leopar populasyonunun az sayıda kalan bireylerinden biri olduğudur. Böyle dar bir coğrafyada böyle bir memeli türünün populasyonlarını, bizi doğadaki değişkenliği anlamaktan uzaklaştıran kategorilere (alttürlere) denk gelecek şekilde, örneğin Anadolu ve İran populasyonları şeklinde ayırmanın bir anlamı yoktur.
Son cümlemi detaylandıracak olursam;
Aslında populasyonlar hakkında siyasi sınırlara göre konuşmanın anlamsızlığı herkesin bildiği birşey. Ancak buna rağmen, ilk cümledeki yaklaşımın kişiler tarafından farkında olmadan devam ettirilmesi durumu da oldukça yaygın. Örneğin, Anadolu ve Hazar Denizi çevresinden leoparın 3 alttürü (P. p. tulliana, P. p. saxicolor, P. p. ciscaucasia) verilmiş. İlki Anadolu leoparı, ikincisi İran leoparı, üçüncüsü Kafkas leoparı. Böyle dar bir coğrafyada 3 alttür. Bana göre, sorun, bu kategorileştirmenin biyolojik değişkenliğin doğasında bir karşılığı olmaması. Zaten, bu durum, filocoğrafi bir yaklaşımla kısmen doğrulandı. Ama böyle bir çalışma olmasaydı da, aynı yorumu yapardım. Asıl sorun, sanki Anadolu populasyonlarının farklı bir tanımlamayı/isimlendirmeyi gerektirecek kadar diğer populasyonlardan farklı olduğu algısı yaratması. Bu durumda, "Anadolu'da gözlenen bireyler Kafkasya'dan veya İran'dan, böylece farklı bir alttürden olabilir, Anadolu leoparı olmayabilir" yorumu masum görünür. Değindiğim coğrafyada leoparın yaşadığı gerçeği, "Anadolu leoparı yaşıyor mu?" sorusu altında ezilir!!!
2- Kürk renklenme örüntüsüne ve morfolojik karakterlere göre, 27 leopar alttürü tanımlanmış. Sadece bu noktadan yola çıkarak, Anadolu leopar populasyonlarının Kafkasya ve İran leopar populasyonlarından P. p. tulliana diye ayrı bir kategoride sınıflandırılmasının baştan yetersiz bir örnekleme (muhtemelen!) ve bilimsel eyleme dayandığı söylenebilir. Alttür kategorisi, küçük memeli türlerine uygulanırken bile, örneklem ile ilgili sıkıntıların pek aşılamadığını gözlemliyorum. Bu durumda, alttürler şeklinde yarattığımız kategoriler, genellikle doğadaki biyolojik değişkenliği yansıtmaktan ziyade, zihinlerimizdeki kategorileri ve o kategorilerle uyuşan örnekleme yöntemlerini/bilimsel eylem biçimlerini yansıtıyor. Bir biyolojik değişken açısından örneklemimizdeki süreksizliğin, aynı değişkeninin doğada coğrafi uzamda süreksizlik sergilediğinin kanıtı olabilmesi için, çok iyi bir örnekleme ihtiyaç var. Bu, leopar gibi bir yırtıcı büyük memeli türü için ne kadar mümkündür ya da mümkün olmuştur! Kaldı ki, kürk renklenme örüntüsü ve morfolojik karakterler gibi fenotipik özelliklere dayalı yaratılan kategoriler, genetik değişkenlik doğada coğrafi uzamda süreksizlik sergilese bile, genellikle bu süreksizliği yakalayamıyor. Yani, baştan Anadolu leopar populasyonlarının P. p. tulliana diye sınıflandırılması yetersiz bir bilime dayanıyor.
Tanımlanan 27 leopar alttürünün 13'ünü temsil edecek (ne yazık ki P. p. tulliana yok) şekilde yapılan filocoğrafi bir çalışmada, alttür sayısı 9'a indiriliyor. Anadolu ve Hazar Denizi çevresi leopar populasyonları, Pers leoparı (P. p. saxicolor) olarak değerlendiriliyor. Daha önceki çalışmaların sonuçları da, her ne kadar Batı Anadolu'dan herhangi bir örnek incelenmemiş olmasına rağmen (belki bu nokta, hala insanların çekimser kalmasının nedeni, ama ben spekülasyon yapıp, Batı Anadolu'dan incelenecek örneklerin de tabloyu pek değiştirmeyeceğini öngördüğümü söyleyeceğim!), anladığım kadarıyla bu tabloyu destekliyor. Bu durumda, Pers leoparının Anadolu populasyonları can çekişiyor diyebiliriz.
Doç.Dr. Hakan Gür
Facebook Grup: Anadolu Biyocoğrafyası
Anadolu Biyocoğrafyası
-
Tarih ile iç içe yaşayan Leylekler
-
Hastalık Biyocoğrafyası
-
Üzerinde yaşadığımız gezegene / coğrafyaya ne yaptığımızın ormanlar açısından görsel hali...
-
Jeofiziksel değil, çevresel bir bariyer: Anadolu Diyagonali
-
Anadolu'da orman türleri için potansiyel bağlantısallık (connectivity) denemesi
-
Anadolu'da Bergmann Kuralı
-
Anadolu'nun Geç Kuvaterner Biyocoğrafyası
-
Anadolu biyocoğrafyasını anlamak, biyolojik değişkenliği anlamaktan geçer!
-
Ekolojik niş modelleme yaklaşımının hastalık biyocoğrafyası çalışmalarında kullanımı
-
Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA)'nin coğrafi ve çevresel risk değerlendirilmesi
-
Jeofiziksel değil, çevresel bir bariyer: Anadolu Diyagonali
-
Anadolu Diyagonali ve Anadolu Yer Sincabı (AYS)
-
Yeryüzündeki levhalar nasıl harekete geçti?
-
Avrupa'da Son Buzul Maksimum'da İnsan Populasyon Dinamikleri
-
Ekolojik niş modellemesi