YATAY GEN TRANSFERİ VE ARTACAK SALGIN HASTALIKLAR
Mikroplar çevremizde her yerde mevcuttur. Toprakta, karada, suda, soluduğumuz havada, vücudumuzda bol miktarda yaşarlar. Çoğu zaman bizimle, iyi huylu ve dengeli bir ilişki içindedirler. Öyle ki bize zarar vermezler, hatta bize pek çok faydaları dokunur. Topraktaki mikropların, bitkilerin büyümesi için gerekli besin döngüsünde ne kadar vazgeçilmez olduğu bilinir. İnsan bağırsağındaki bakterilerin, vitamin ve kofaktör sağladığı ve sindirime yardım ettiği de bilinir. İnsanlar, bakterileri, yüzyıllarca ekmek, yoğurt, peynir, sucuk yapımında zararsızca kullanmışlardır. Bununla birlikte adeta insana boyun eğdirilmiş bu ekolojik denge bozulduğunda(genetik manipülasyonlarla vb.), bakteriler, düşmanca davranabilir. Hastalık yapıcı hale gelebilir ve zayıflatıcı ya da ölümcül hastalıklara sebep olabilir. Artan miktarlarda güçlü antibiyotik ve ilaçlar kullanarak onlarla savaştığımız zaman, onlar daha kompleks ilaç ve antibiyotik direnciyle karşılık verirler.
Geçen 20 yıl içinde hastalıklarda korkunç bir artış gözlemlendi. Bu dönem, aynı zamanda kar amaçlı genetik mühendisliği biyoteknolojisinin gelişimine denk gelir. Kolera, sıtma ve difteri gibi eski bulaşıcı hastalıklar geri dönerken; son yıllarda yeni hastalıklar ortaya çıktı. Bu hastalıkların çoğu, sayısız ilaç ve antibiyotiğe karşı dirençlidir. Bulaşıcı hastalıkların, neden yetmişlerin sonlarında başlayıp, günümüze kadar gelen, böylesine dramatik bir dönüş sürecine girdiğini, kimse tam olarak bilmiyor. Nüfus artışı ve artan şehirleşme, çevre kirliliği, yaşam standartlarının düşmesi, savaşlar, uluslararası gezilerin artması, doğal afetler, antibiyotiklerin tıpta ve tarımda yanlış kullanımı gibi bir çok neden ortaya atıldı. Bu hastalıkların artışında, hesaba katılmayan tek etken; "genetik mühendisliği biyoteknolojisi"ydi.
Tür engellerini aşan yatay gen transferlerinin, yeni viral ve bakteriyel patojenlerin oluşmasına, ilaç ve antibiyotik direncinin yayılmasına neden olduğuna dair kanıtlar, her geçen gün artmaktadır. Tür sınırlarının aşılması, genetik mühendisliği biyoteknolojisinin temelidir. Bazı uzmanlar, tüm bunların sonucunda; yatay gen transferlerinin, karabasan boyutlarında salgınlar çıkartacak olmasından endişeliler.
Örneğin; bütün insanların ve bazı memeli türlerinin bağırsağında yaşayan ve yaygın bir bakteri olan Escherchia Coli çoğu zaman zararsızdır. Bu nedenle onu, 70'lerden beri kullanan genetik mühendislerinin gözdesidir. Hemen hemen bütün türlerinin genleri, ona aktarılıp onda klonlanmıştır. Yani E. Coli'nin, önemli bir patojene dönüşmesi, hiç de şaşırtıcı değildir. Nitekim E.coli üzerindeki bu deneyler esnasında, normalinden 32 000 kat daha güçlü bir bakteri türü üretilmiştir. 1982'de, 1996'da, 1997'de; bu bakterinin sebep olduğu salgınlar olmuş ve yüzlerce kişi etkilenmiştir.
Genetik
-
İnsanlarda Kaç Kromozom Vardır?
-
Sık görülen mikrodelesyon sendromları nelerdir?
-
Bilim insanları kromozomları nasıl inceler?
-
Arkea'da Kromozomlar ve DNA Replikasyonu
-
DNA Onarım Mekanizmaları Nelerdir?
-
DNA hasarına neden olan etkenler nelerdir?
-
XYY Süper Erkek Sendromu - JACOB’S, Sendromu
-
Bitki doku kültürü çalışmaları ile haploid bitkiler elde edilebilir
-
Gram pozitif bakterilerden genomik DNA izolasyon protokolü
-
E. coli bakterisinden genomik DNA izolasyon protokolü
-
DNA’nın Keşfi
-
İnsan Genom Projesi Nedir ? Amaçları Nelerdir ?
-
Genomik mikrodizilimlerle ikilenme teşhisi yöntemi
-
Gen duplikasyonu ve amplifikasyonu nedir?
-
DNA ile RNA Arasndaki Farklar ve Benzerlikler Nelerdir