Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 239 içerik listeleniyor

  • Tad Tomurcukları

    Tad duyusundan sorumlu olan tad tomurcukları sirkumvallat, foliate ve fungiform papillaların epiteli içerisinde ve bunların arasındaki yüzey epiteli içerisinde yerleşmişlerdir. Aynı zamanda damak (palate) ve epiglottiste de (küçük dil) birkaç tad tomurcuğu bulunmaktadır. Kesitlerde, düşük büyütmede koyu boyanan epitel içerisinde, soluk, fıçı şekilli cisimcikler olarak görülür. Tad tomucuğunun apeksinde epitel yüzeyine açılan küçük bir tad poru bulunmaktadır....

    https://www.biyologlar.com/tad-tomurcuklari
  • Yerin hidrolojik ve atmosferik özellikleri

    Canlılar için gerekli olan suyun önemi, canlılık olaylarının meydana gelmesi için gerekli olan ortamı oluşturmasından kaynaklanır. Yerin 2/3 ü hidrosferle kaplı olmakla birlikte, yoğunluğunun küçük olması nedeniyle tüm yüzey suları, yerin toplam ağırlığının ancak % 0,5 ini oluşturur. Bu kütlenin yaklaşık %90 ı okyanus, göl ve çeşitli akarsularda sıvı halde; %2 si donmuş halde ve sadece %0.001i gaz halinde atmosferde bulunmaktadır. Yer suyunun yaklaşık...

    https://www.biyologlar.com/yerin-hidrolojik-ve-atmosferik-ozellikleri
  • Midenin Epitelyal Hücreleri

    Midenin Epitelyal Hücreleri

    1-Yüzey prizmatik hücreler: Mide tek tip uzun, prizmatik hücrelerden meydana gelmiş epiteli ile diğer sindirim yolları bölgelerinden ayırt edilir. Mide epiteli kardiada özefagusun stratifiye yassı epiteline bitişik ve keskin şekilde başlar ve pilorusta barsak epiteli ile devam eder. Prizmatik hücreler koruyucu görevinin yanısıra çözünmez yapıdaki musini de salgılarlar, salgılanan nötral mukopolisakkarit materyal, içerdiği bikarbonat ve potasyum konsantrasyonuyla...

    https://www.biyologlar.com/midenin-epitelyal-hucreleri
  • Göllerde Ötrofikasyon ve Çözüm Önerileri

    Mehmet KARPUZCU, Meltem KOÇALİ Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü Çevre Mühendisliği Bölümü., Gebze, 41400 KOCAELİ ÖZET Ötrofikasyon; su ortamında birincil üretimin aşırı artması, limnolojik açıdan göllerin doğal süreçleri içerisinde yeralan trofik seviyelerinden birisidir. Oluşumundaki başlıca etkenler; besi elementleri, güneş radyasyonu ve derinlikle değişimi, su sıcaklığı, fitoplankton yapısı, su ortamının geometrik özellikleri ile taşınım ve...

    https://www.biyologlar.com/gollerde-otrofikasyon-ve-cozum-onerileri
  • İnce Bağırsak Epiteli

    İntestinal mukoza epiteli basit prizmatik tiptir, fakat bir hücre tipinden daha fazla hücre içerdiği için mide yüzey epitelinden farklıdır. İntestinal mukoza epitelini çizgili kenarlı absorptif prizmatik hücreler, paneth hücreleri, goblet hücreleri, enterokromaffin hücreler ve diğerleri oluşturur. a- Prizmatik Absorptif Hücreler – Enterositler: İnce bir bazal lamina üzerine oturmuş olan uzun, silindirik hücrelerdir. Çekirdek ince-uzun ve ovoid olup, tabana yakın...

    https://www.biyologlar.com/ince-bagirsak-epiteli
  • ALABALIK BİYOLOJİSİ ve YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    A.Ü. Ziraat Fakültesi Su Ürünleri Bölümü. 06110 ANKARA Yaşam ortamı bakımından berrak, temiz, serin ve oksijen yönünden zengin suları tercih eden alabalık halkımız tarafından özel likle etinin lezzetli oluşuyla anımsanan balıklar arasında bulunmaktadır. Alabalık türleri sistematikte Salmonidae familyasında yer alırlar. Morfolojik bakımdan yağ yüzgeci ile karakterizedirler. Salmonidae familyasında ekonomik yetiştiricilik ve doğal suların balıklandırılması...

    https://www.biyologlar.com/alabalik-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • ÇİPURA (Sparus aurata Lin., 1758) BALIĞININBİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    Şahin SAKA-Kürşat FIRAT Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik BölümüYetiştiricilik Anabilim Dalı İskele-Urla, 35440 İZMİR GİRİŞ Günümüzde Akdeniz Bölgesi’nde oldukça iyi bir pazara sahip olan çipura balığına ait çalışmalar uzun yıllardır devam etmektedir. Yetiştiricilik çalışmalarında elde edilen bilgiler ise daha birçok konunun çalışılması gerektiğini ortaya çıkarmaktadır (Tandler ve Helps, 1985, Conides, 1992). ...

    https://www.biyologlar.com/cipura-sparus-aurata-lin-1758-baligininbiyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • LEVREK (Dicentrarchus labrax Lin., 1758) BALIĞININ BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    Yrd.Dç.Dr. Kürşat FIRAT & Şahin SAKA Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Yetiştiricilik BölümüYetiştiricilik Anabilim Dalı İskele-Urla, 35440 İZMİR GİRİŞ Su ürünleri yetiştirme teknolojisinin gelişimi ile beraber levrek kültürü üzerindeki çalışmalarda yoğunlaşmıştır. Ülkemizde önceleri çipura balığının besiye alınması ve daha sonrada larva üretimine geçilmesini takiben, levrek larvalarının kültür çalışmalarında yoğun artışlar...

    https://www.biyologlar.com/levrek-dicentrarchus-labrax-lin-1758-baliginin-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • ANTİBİYOTİK KULLANIMINDA GENEL PRENSİPLER

    Antibiyotikler tedavide en çok kullanılan ve kullanımında en çok hata yapılan bir ilaç grubudur. İnsan vücudunun her organında enfeksiyon gelişebileceğinden her daldaki hekimin antibiyotik kullanımını iyi bilmesi gerekir. Antibiyotiklere direnç gelişimi ve tedaviye yeni antibiyotiklerin girmesi gibi nedenlerle de bilgilerin devamlı yenilenmesi zorunludur. Antibiyotik kullanımında dikkat edilmesi gereken kuralları şöyle sıralayabiliriz.1. Antibiyotik kullanma...

    https://www.biyologlar.com/antibiyotik-kullaniminda-genel-prensipler
  • Sarı kertenkele (Eumeces schneideri)
  • OMURGASIZ HAYVANLAR SİSTEMATİĞİ

    Canlılarla ilgili problemler ele alındığında organizmalar sınıflandırmak ve onları gruplara ayırmak zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Yeryüzünde milyonlarca canlı varlık vardır ve bunun yanı sıra geniş ölçüde bir çeşitlilik de görülür. Sınıflandırmanın Tarihçesi İnsanlar yaradılışlarından itibaren çevrelerinde bulunan bitki ve hayvanları öğrenmeye çalıştılar. İlk insanlar, bitki ve hayvanları kendileriyle olan ilişkisine göre...

    https://www.biyologlar.com/omurgasiz-hayvanlar-sistematigi
  • Gen Aktarım Teknikleri

    Gen tedavisinde, etkin bir gen aktarimi en onemli bir kosuldur. Genleri istenilen hucrelere tasiyabilmek icin kullanilan yontemler genel olarak iki kategoride toplanmaktadir: Fiziksel yontemler ve biyolojik vektorler: Fiziksel yontemler, DNA'nin dogrudan dogruya enjeksiyonu, lipozom formulasyonlari ve balistik gen enjeksiyonu yontemlerini icerir. Dogrudan DNA enjeksiyonunda ilgili gen DNA'sini tasiyan plazmit, dogrudan dogruya, ornegin kas icine, enjekte edilir. Yontem basit olmasina karsin...

    https://www.biyologlar.com/gen-aktarim-teknikleri
  • Çevre Ölçüm ve Analizleri (Emisyon Ölçümü) | TÜRKAK

    Emisyon (Baca Gazı) Ölçümü Ağır Metal ölçüm ve analizleri (Sb, As, Ba, Be, Cd, Cr, Co, Cu, Pb, Mn, Hg, Ni, Ag, Tl, Zn) HCl (klor) ölçüm ve analizi HF (flor) ölçüm ve analizi Bacagazı (emisyon) ölçümü (CO, CO₂, O₂, SO₂, NOx, NO, NO₂) Bacada partikül madde (toz) ölçümü Uçucu organik bileşikler (VOC) ve buhar tayini Amonyak Ölçüm ve Analizi (NH₃) Formaldehit Ölçüm ve Analizi (CH₂O) Sülfürik Asit Ölçüm ve Analizi (H₂SO₄) Siyanür Ölçüm ve...

    https://www.biyologlar.com/cevre-olcum-ve-analizleri-emisyon-olcumu-turkak
  • Doku Nedir, Doku Çeşitleri Nelerdir, Dokuların Yapısı

    Organların yapıları mikroskop altında incelendiğinde dokular­la karşılaşılır. Her dokudaki hücre sayısı, hücre ara maddele­rinin miktarı değişiktir. Dokular organlarda, organlar ise or­ganizmada birleşirler. Organlardaki çeşitli dokular birbirleri­nin içine girmiş durumdadır. Tüm organizmaya dağılmış olan dokular sinir sistemi, iç ve dış organlar gibi organ sistemle­rini oluştururlar. Şekil ve çalışmalarına göre dokular dörde ayrılırlar; Epitel...

    https://www.biyologlar.com/doku-nedir-doku-cesitleri-nelerdir-dokularin-yapisi
  • Glikoz Fermantasyonu , Mayalanma

    Fermantasyon ya da Mayalanma, bir maddenin bakteriler, mantarlar ve diğer mikroorganizmalar aracılığıyla, genellikle ısı vererek ve köpürerek kimyasal olarak çürümesi olayıdır. Fermantasyon anaerobik şartlarda, yani oksidatif fosforilasyon olamadığı durumlarda, glikoliz yoluyla ATP üretimini sağlayan önemli bir biyokimyasal süreçtir. Biyokimyanın fermantasyonla ilgilenen dalı zimolojidir. Fermantasyonda glikoz (veya başka bir bileşik) hidrojenlerini teker teker...

    https://www.biyologlar.com/glikoz-fermantasyonu-mayalanma
  • DUYU ORGANLARI

           A. GÖZ Cisimleri görmeyi sağlayan duyu organıdır. Cisimlerden gelen ışığı algılayarak beyne iletir. Böylece cisimlerin uzaklığı, şekli, rengi, büyüklüğü algılanır. Göz evinde bulunan gözün çevresinde koruyucu organlar bulunur. Kaşlar terin göze ulaşmasını önler, kirpikler tozların göze ulaşmasını önler, göz kapakları gözün dış kısmını temizler, göz yaşı gözün dış kısmını yıkar. Göz yuvarlağı ortadan kesildiğinde,...

    https://www.biyologlar.com/hormon-sistemi-1
  • Vitamin Nedir?

    Vitaminler, sağlıklı yaşamın vazgeçilmez bir parçası olan organik bileşiklerdir. Vitamin Latince yaşam anlamına gelen “vita” sözcüğünden kaynaklanır. Vitaminler yağda ve suda eriyenler olarak iki gruba ayrılır .Vitaminler, vücutta metabolik olayların normal bir şekilde meydana gelmesi ve sağlıklı durumun sürdürülmesi için gerekli olan ve besinler içinde ufak miktarlarda alınan maddelerdir. Vitaminler iki grupta toplanır : Suda çözünen vitaminler: C ve B...

    https://www.biyologlar.com/vitamin-nedir
  • GÜMÜŞ ÇÖKTÜRME YÖNTEMLERİ

    Altın ve gümüş tuzlarının kullanıldığı yüzlerce teknik vardır. Bu teknikleri ilk kez Ramon y Cajal kullanmıştır. Camillo Golgi (1843-1926) ve Santiago Ramon y Cajal (1852-1934) ın geliştirdikleri teknikler önem taşır. Bu araştırıcılar sinir doku gösterimi üzerine çalışmalarından dolayı 1906 Nobel ödülünü paylaşmışlardır. Bu yöntemler özellikle glial elementlerin gösterimi için uygundur. Her iki araştırıcı da sinir sistemi çalışmaları için...

    https://www.biyologlar.com/gumus-cokturme-yontemleri
  • ASİT DEKALSİFİKASYON SIVILARI

    Ençok kullanılan yöntem, kalsiyum tuzlarını asit çözeltisinde çözmektir. Birçok yöntem olmasına karşın en çok nitrik asit, formik asit ve trikloroasetik asit karışımları kullanılmaktadır. 1-Nitrik Asit: Çok hızlı dekalsifiye eder fakat dokuda harabiyete yol açar ve uygulama uzun olduğunda çekirdek boyamasını inhibe eder. Bu nedenle küçük parçaların hızlı dekalsifikasyonunda kullanılırlar. Tespit edilmiş küçük kemik parçaları distile su ile taze...

    https://www.biyologlar.com/asit-dekalsifikasyon-sivilari
  • KELATLAMA AJANLARI

    EDTA (etilendiamin–tetra- asetik asit), beyaz renkli suda %20 oranında çözülen kristal bir kelatlama ajanıdır. Bir dekalsifikasyon sıvısı olarak, kalsiyum iyonları ile çözünebilir non–iyonize bileşikler oluşturmak üzere birleşir. Demir tortuları ve diğer metaller de EDTA ile uzaklaştırılabilir. Çözelti nötral pH’da etkili olduğundan boyama genellikle mükemmeldir. Herhangibir dekalsifiye ajanından daha iyi sonuçlar vermektedir. Doku, EDTA ile dekalsifikasyondan...

    https://www.biyologlar.com/kelatlama-ajanlari
  • Canlıların Ortak Özellikleri

    Canlı kelimesi soyut bir kavram olup bazı özelliklerine bakarak tanımlanabilmektedir. Bu özelliklere canlıların ortak özellikleri denir. 1 -Bütün canlılar hücrelerden meydana gelmiştir. Canlılar tek ve çok hücreli olarak iki gruptur. 2 -Bütün canlılarda organizasyon vardır. Tek hücrelilerde hücre organelleri arasında, çok hücreli canlılarda hücreler, dokular, organlar ve sistemler arasında bir koordinasyon ve düzen vardır. 3 -Bütün canlılarda duyarlılık ve...

    https://www.biyologlar.com/canlilarin-ortak-ozellikleri-1
  • Hücre Bölünmeleri

    Hücreler ya canlilarin büyüyüp gelismesi, rejenerasyonu ve dokularinin yenilenmesi ya da üreme faaliyetlerinin gerçeklestirilmesi amaciyla bölünür. Bölünmelere detaylariyla geçmeden önce hücrelerin niçin bölündükleri konusundaki görüslere yer verelim. Hücre, büyüklük bakimindan belirli bir sinira ulastigi zaman, kuramsal olarak ikiye bölünmesi gereklidir. Çünkü hücre genel olarak bir küre seklinde düsünülürse, büyümede hacim yüzey orantisi r3 / r2 'dir....

    https://www.biyologlar.com/hucre-bolunmeleri
  • İDRAR VE ÜREME SİSTEMİ

    Embriyolojik ve fonksiyonel ortaklık (özellikle erkek idrar ve üreme organlarında) nedeniyle iki grup sistemi bu konu (İdrar ve üreme sistemi-Systema ürogenitale) içinde inceleyeceğiz. Systema ürogenitale’deki fonksiyonlardan biri idrarın yapılması ile iletilip dışarı atılmasıdır ki bu işi yapan organlara organa urinaria (İdrar organları-üriner organlar) denir. Üriner organlar birçok anatomist tarafından idrar sistemi (Systema renale) başlığı altında ele...

    https://www.biyologlar.com/idrar-ve-ureme-sistemi
  • KADIN ÜREME SİSTEMİ

    İnsan neslinin sürekliliği üreme fonksiyonu ile sağlanır. Bu fonksiyonu ger­çekleştirmek amacı ile şekillenmiş olan üreme organları, üreme işinde erkek ve dişinin işlevlerine paralel olarak şekil, konum ve yapı bakımından her iki cinste çok farklıdır. Kadının üremedeki rolü erkekten çok daha komplekstir. Neslin devamının sağlanmasında, erkeğin rolü aktif olmakla beraber bu olaya gövdece katkısı çok kısa sürer ve sadece koitus (Penisin vagina’ya...

    https://www.biyologlar.com/kadin-ureme-sistemi
  • UTERUS (Metra,Hystera, Ana rahimi)

    Uterus, pelvis boşluğunda, rektum ile mesane arasında yer alan, kalın duvarlı, içi boş, muskuler bir organdır. Önden arkaya basık, ters duran bir armut (veya bal ka­bağı şeklinde) ‘a benzeyen uterus’un üst bölümünün (Fundus) iki yanına tuba uterina’lar açılır; âlt bölümü (Cervix) ise vagina ile devam eder. Zigotla başlayan insan yaşamının ontogenetik evriminin geçtiği yer olan uterus, insan yavrusunun bu gelişim ve değişimi esnasındaki beslenmesi...

    https://www.biyologlar.com/uterus-metrahystera-ana-rahimi
  • Biyolojik Çeşitlilik ve Ormancılık

    Ormanlar yeryüzündeki biyolojik çeşitliliğin %65’e yakınını barındırırlar. Türkiye, sahip olduğu doğal orman yapısı ve tür çeşitliliğiyle, Dünya’nın 34 sıcak noktasından[1] üçüne sahiptir. Dünya’da ve Türkiye’de orman ekosistemlerini korumanın en yaygın yöntemi yasal bir korunma statüsü altında doğa koruma alanları oluşturmaktır. Ancak bu yolla korunabilen orman alanları var olan alanların %5’ine ancak ulaşmaktadır. Orman biyolojik...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-cesitlilik-ve-ormancilik
  • HERBARYUM VE HARBARYUM TEKNİKLERİ

    1.1. Herbaryum Yapmanin Amaci Herbaryum yapmanin amaci çalisan kisiye göre degismekle birlikte genel olarak su sekilde siralanabilir; a) Bitkiyi tanimak, b) Bitkinin varligini kanitlamak (bitkinin nerede ve ne zaman yetistigini ögrenmek), c) Daha sonraki bitkilerle ilgili konularda çalismak, d) Bitkiye ulasilmasinin mümkün olmadigi zamanlarda elde hazir materyal bulunmasini saglamak, e) Hastalik ve zararlilara konukçuluk yapan bitkileri toplamak, daha sonra teshiste kullanmak. ...

    https://www.biyologlar.com/herbaryum-ve-harbaryum-teknikleri
  • HERBARYUM VE HARBARYUM TEKNİKLERİ

    1.1. Herbaryum Yapmanin Amaci Herbaryum yapmanin amaci çalisan kisiye göre degismekle birlikte genel olarak su sekilde siralanabilir; a) Bitkiyi tanimak, b) Bitkinin varligini kanitlamak (bitkinin nerede ve ne zaman yetistigini ögrenmek), c) Daha sonraki bitkilerle ilgili konularda çalismak, d) Bitkiye ulasilmasinin mümkün olmadigi zamanlarda elde hazir materyal bulunmasini saglamak, e) Hastalik ve zararlilara konukçuluk yapan bitkileri toplamak, daha sonra teshiste kullanmak. ...

    https://www.biyologlar.com/herbaryum-ve-harbaryum-teknikleri
  • Organlar Kendini Nasıl Yeniler

    KALP 20 YIL Yıllarca kalp hücrelerinin doğduktan sonra değişmediği sanıldı. Ancak, New York Üniversitesi’nden Dr. Piero Anversa tersini ispatladı ve kalbin kendini 20 yılda yenilediğini belirtti. SAÇLAR 3-6 YIL Yaklaşık 100 bin adet seç telinin her biri ayda 1.25 santimetre uzuyor. Dolayısıyla saçların kaç yaşında olduğu da saçın uzunluğuna göre değişiyor. MİDE DUVARI 3-5 GÜN Midedeki hücrelerin asite dirençli olmadığını belirten İsveç-Karolinska...

    https://www.biyologlar.com/organlar-kendini-nasil-yeniler
  • Hücre Bölünmeleri

    Hücreler ya canlıların büyüyüp gelişmesi, rejenerasyonu ve dokularının yenilenmesi ya da üreme faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi amacıyla bölünür. Bölünmelere detaylarıyla geçmeden önce hücrelerin niçin bölündükleri konusundaki görüşlere yer verelim. Hücre, büyüklük bakımından belirli bir sınıra ulaştığı zaman, kuramsal olarak ikiye bölünmesi gereklidir. Çünkü hücre genel olarak bir küre şeklinde düşünülürse, büyümede hacim yüzey...

    https://www.biyologlar.com/hucre-bolunmeleri-1
  • İklim için toprak, toprak için iklim

    İklim için toprak, toprak için iklim

    Birleşmiş Milletler,  TEMA Vakfı’nın toprak gündemini kabul etti:İklim için toprak, toprak için iklim9-15 Kasım tarihleri arasında Erozyonla Mücadele Haftası'nı kutlayan TEMA Vakfı, "Toprak ve İklim" arasındaki ilişkilere dikkat çekmek için tüm Türkiye'de gönüllülerinin katılımıyla yürüyüş ve etkinlikler düzenleyecek. TEMA bu sene, yaklaşık 25 yıldır mücadelesini verdiği toprak hedeflerinin Birleşmiş Milletler tarafından da kabul edilmiş olmasını...

    https://www.biyologlar.com/iklim-icin-toprak-toprak-icin-iklim
  • ÜREME VE GELİŞME

    Tek bir bireyden çeşitli yollarla yeni yavruların oluşturulmasına eşeysiz üreme denir. Oluşan bireyler birbirleriyle ve ana canlı ile aynı kalıtsal özellik taşır.Eşeysiz üremeyi sağlayan temel olay Mitoz bölünmedir. Eşeysiz üreme şekilleri : 1-) Bölünerek çoğalma :Bakterilerde,mavi yeşil alglerde ve bütün ökaryotik tek hücrelilerde (Protista) görülür.Bölünme mitoz veya amitoz ile gerçekleştirilir.Eninne veya boyuna gerçekleşir.En hızlı üreme...

    https://www.biyologlar.com/ureme-ve-gelisme
  • Oksijen ve Karbon Döngüsü nedir?

    OKSİJEN DÖNGÜSÜ Oksijen döngüsü insan yaşamında çok önemli bir yere sahiptir. Oksijen döngüsünü daha iyi anlamak için madde döngüsünü iyi bilmeliyiz. Madde Döngüsü Yaşama birliklerinde ve onun büyütülmüşü olan tabiatta canlılığın aksamadan devam edebilmesi için bazı önemli maddelerin kullanılan kadar da üretilmesi gerekmektedir. Doğada ekolojik olan bu maddeler canlılar ve çevreleri arasında alınıp verilir. Bu maddeler güneş enerjisi...

    https://www.biyologlar.com/oksijen-ve-karbon-dongusu-nedir
  • UTERUS (Metra,Hystera, Ana rahimi)

    Uterus, pelvis boşluğunda, rektum ile mesane arasında yer alan, kalın duvarlı, içi boş, muskuler bir organdır. Önden arkaya basık, ters duran bir armut (veya bal ka­bağı şeklinde) ‘a benzeyen uterus’un üst bölümünün (Fundus) iki yanına tuba uterina’lar açılır; âlt bölümü (Cervix) ise vagina ile devam eder. Zigotla başlayan insan yaşamının ontogenetik evriminin geçtiği yer olan uterus, insan yavrusunun bu gelişim ve değişimi esnasındaki beslenmesi...

    https://www.biyologlar.com/uterus-metrahystera-ana-rahimi-1
  • KÖK HÜCRE ve KORDON KANI

    Kök hücre nedir? Kök hücreler, bir çok dokuda bulunan ve değişerek vücudun diğer dokularını oluşturma yeteneğine sahip olan hücrelerdir, yani vücudun kaynak hücreleridir Kök hücre vücuttaki bütün hücrelerin yapıtaşıdır. Hastalıkla savaşan beyaz kan hücreleri, oksijen taşıyan kırmızı kan hücreleri ve trombositler gibi kan bileşenlerinin temelidir; kanın, organların oluşumunu ve bağışıklık sisteminin kurulmasına kadar bir çok görevi yerine...

    https://www.biyologlar.com/kok-hucre-ve-kordon-kani
  • Hayvansal Dokular

    Hayvansal dokular, embriyonik dönemde köken aldığı tabakalara göre ; -Ektoderm Kökenli Dokular:Epitel doku ve Sinir Doku -Mezoderm Kökenli Dokular:Bağ, Kan,Yağ, Kıkırdak, Kemik, Kas Doku -Endoderm Kökenli Dokular:Tükrük Bezleri Tiroid bezi,...... olmak üzere üç kısımda incelenir. 1 EPİTEL DOKU: Vücudun dış yüzeyini ve iç yüzeyini örten hücrelerden ve salgı yapabilen bezlerden oluşur.Hücreler arası boşlukları az ,kandamarları ve sinir bulunmaz.Beslenmesini...

    https://www.biyologlar.com/hayvansal-dokular
  • Deri ve Derinin Özellikleri

    Deri veya cilt, bazı hayvanların vücutlarını kaplayan en üst katman olup, altında barındırdığı kas ve organları koruyan ve doku tabakalarından oluşan bir örtü sistemi organıdır. Bu tabakanın altında yağ tabakası vardır. Yağ tabakası vücudumuzu sıcak tutar ve darbelere karşı korur. Burada bulunan ter bezleri boşaltıma yardımcı olur. Deri solunumu nemli vücut yüzeyinde gerçekleşir. Hücrelerde oluşan (O2)oksijen yine difüzyonla atılır. CO2 'de difüzyonla...

    https://www.biyologlar.com/deri-ve-derinin-ozellikleri
  • TRİPLET YAPIDAKİ NÜKLEOTİDLERİN SIRALANIŞI

    Nasıl ki bir sanat sanatkâr sahibini gösteriyorsa bir harfte elbette ki kâtibine işaret eder. Dolayısıyla amino asitlerin dizilişi DNA’nın varlığını ortaya koymaktadır. Buradan hareketle nükleotid dizilişinin anlam kazanabilmesi için DNA ile birlikte incelenmesi gerekmektedir. Nitekim triplet yapıda nükleotidlerin dizilişi hakkında Nrenberg, Mathei ve Khorona birbirlerinden bağımsız olarak çalışmışlar ve birbirlerini destekleyen sonuca ulaşmışlardır. ...

    https://www.biyologlar.com/triplet-yapidaki-nukleotidlerin-siralanisi
  • Sindirim Sistemi

    Sindirim sistemi veya gastrointestinal sistem, sindirim borusu (''sindirim kanalı'' veya ''gastrointestinal kanal'') ile sindirim bezlerini içeren, çok hücreli hayvanlarda yiyeceğin vücuda alınımı, sindirilmesi, gerekli besin ve enerjinin absorbe edilmesi ve atık maddelerin vücuttan atılması ile ilgilenen organ sistemidir. Sindirim sistemi ve sindirim borusu hayvandan hayvana belirli oranda değişiklik gösterir. Örneğin bazı hayvanlar çok odalı midelere sahiptirler. Çoğu...

    https://www.biyologlar.com/sindirim-sistemi
  • Hücre Fizyolojisi

    Hücreler yaşayan organizmaların yapısal ve fonksiyonel birimleridir. Hücreler küçük fakat kompleks yapılardır. Yaşamın bu temel birimi hakkında ayrıntılı bilgiler ilk kez 17. Yüzyılda ışık mikroskobunun geliştirilmesi ile edinildi. Bir müze müdürü olan İngiliz Robert Hooke 1663 yılında mantar ve diğer bitki örneklerini bir jiletle keserek mikroskop altında 30 kat büyüterek inceledi. Bu incelemeler sonucunda bitkilerin "hücre" adını verdiği küçük...

    https://www.biyologlar.com/hucre-fizyolojisi-1
  • Uykusuzluk 700 genin işlevini etkiliyor

    Bilim adamları, uykusuzluğun insan sağlığı üzerinde bilinenlerin çok ötesinde bir etkiye sahip olduğunu açıkladılar. "Proceedings of the National Academy of Sciences" dergisinde yayımlanan araştırmaya göre bir hafta boyunca günde 6 saatten az uyuyan kişilerde yüzlerce genin işlevi değişime uğruyor. Surrey Üniversitesi'nde yapılan araştırma sırasında katılımcılar iki gruba ayrıldı. Gruplardan biri bir hafta boyunca günde en az 10 saat uyurken ikinci gruptan...

    https://www.biyologlar.com/uykusuzluk-700-genin-islevini-etkiliyor
  • Sentetik Biyomateryaller

    Biyomateryaller yumuşak ve sert doku yaralanmalarında/kayıplarında çoğu kez geçici bir süre kullanılır. Vücudumuz kendini onarma bilgi ve yeteneğine sahiptir; yumuşak doku genellikle birkaç hafta, sert doku ise bir birkaç ay belki bir yıl içinde yenilenebilir. Bu sürede, sağlıklı yenilenmeyi (“iyileşmeyi”) sağlamak için yaralı dokuyu korumak, desteklemek gerekir. Biyomateryaller bu amaçla kullanılır. Etrafınıza gördüğünüz hemen hemen herşey metaller...

    https://www.biyologlar.com/sentetik-biyomateryaller
  • Biyolojinin geleceği

    Dünyamızın kaynakları, sürekli çoğalan ve tüketimi gittikçe artan insan topluluklarına yeterli olmayacak duruma gelmiştir. Denizler, iç sular, atmosfer ve kirlenmiş toprak yapısı yer yer yenilenemeyecek biçimde bozulmuştur. Tüm dünya yaşam tehlikesine doğru sürüklenmektedir. Çözüm yolu, bazı önlemlerle birlikte biyoloji bilimine dayanmaktadır. Önümüzdeki yüzyılın başında şu gelişmelerin olması beklenmektedir. 1- İnsan topluluklarında kalıtsal...

    https://www.biyologlar.com/biyolojinin-gelecegi
  • Mitoz bölünme ve evreleri

    1.Moneralar hariç diğer canlılarda kalıtsal yapı kromozomlar halindedir.Moneralarda ve sitoplazmik kalıtımda rol alan organel kalıtsal yapıları DNA halindedir. 2.Moneralar hariç bütün canlılarda nucleusta bulunur.Moneralarda ve sitoplazmik kalıtımda rol alan organel kalıtsal yapıları plazmada yer alır. 3.Hücrelerde canlı türüne özgü kromozom sayısı bulunur.Örnek:İnsanda=46, Güvercin=16,Sirke sineği=8 vb. 4.Hücrelerdeki kromozomlar çiftler halindedir.Bu...

    https://www.biyologlar.com/mitoz-bolunme-ve-evreleri
  • Yedek insan böbreği üretmede ilk adım

    Yedek insan böbreği üretmede ilk adım

    Avustralya’daki bilim insanları Petri kabında kök hücreden minyatür insan böbreği üretmeyi başardı. 1 cm uzunluğundaki mini-böbrekler, 13 haftalık ceninde gelişmekte olan böbreklerin boyutunda. Nature dergisinde buluşlarını yayımlayan araştırmacılar, bu yoldaki çalışmaların ilaç denemelerinde yeni yöntemler geliştirilmesine ve sonunda tahrip olmuş böbreklerin yenilenmesine kapı açabileceğini belirtiyorlar.Ancak uzmanlar bu hedefe ulaşmak için, daha...

    https://www.biyologlar.com/yedek-insan-bobregi-uretmede-ilk-adim
  • Kimler Kan Verebilir?

    Donör: Kan bağışı yapan kişi. Yaş: 18 yaşını doldurmuş her sağlıklı erişkin kan verebilir. Üst yaş sınırı yoktur. Sıklık: Erkekler,en sık 2 ayda bir; kadınlar ise, en sık 3 ayda bir olmak üzere ve yılda toplam 4 üniteyi geçmemek koşuluyla kan verebilirler. Vücut Ağırlığı: 50 kg'ın üzerinde olan herkes kan bağışı yapabilir. Miktar: Bağışlanan kan standart olarak 450 mL'dir. İnsan vücudunda toplam 5000-6000 mL kan olduğu düşünülürse, bu...

    https://www.biyologlar.com/kimler-kan-verebilir
  • Dünyadaki Tek İnsan Türü Olmamızın Nedeni

    Dünyadaki Tek İnsan Türü Olmamızın Nedeni

    İki milyon yıl önce Afrika’da birçok insansı türü bulunmaktaydı. Bazıları birbirine çok benzerken, bazılarının arasında belirgin farklılıklar vardı.Eylül 2015’te listeye başka bir insan türü daha eklendi: Güney Afrika’da bir mağarada bulunan yüzlerce kemiğin artık Homo naledi olarak bildiğimiz bir türe ait olduğu düşünülüyor. Daha pek çok nesli tükenmiş insan türü keşfedilmeyi bekliyor olabilir.Bizim kendi türümüz (Homo sapiens sapiens) ise...

    https://www.biyologlar.com/dunyadaki-tek-insan-turu-olmamizin-nedeni
  • Genetik Yapımız ve Davranışlarımız Arasındaki İlişki

    Daha doğum anından itibaren bebeğin annesine mi yoksa babasına mı benzediğini merak ederiz. Yeni doğan bebeği görenler, öncelikle bu benzerlik konusundaki kanaatlerini açıklama gereği hissederler ya da gerçekten ortada öylesine bir benzerlik vardır ki, kendilerini bu konuda bir şey söylemekten alıkoyamazlar. Çoğu zaman “Hıh, deyip birisinin burnundan düşmüş”üzdür Kime benzediğimiz, fiziksel özelliklerimizi, bazı huylarımızı kimden aldığımız...

    https://www.biyologlar.com/genetik-yapimiz-ve-davranislarimiz-arasindaki-iliski-1
  • Bitkilerde Su İletimi

    Temel mekanizmalar ile topraktan su ve mineral madde alarak gene bu mekanizmalarla kabuk parankiması hücrelerine iletirler. Kabuk parankimasında da benzeri mekanizmalarla hücreden hücreye iletilen su ve mineral maddeler merkez silindirdeki cansız ksilem elementlerine, trake veya trakeidlere girerek kılcallık ve özellikle yaprakların stomalarındaki terlemenin sağladığı negatif basınçla, emişle yerüstü organlarına iletilir. Ancak uyku dönemi sonunda çok yıllık bitkilerde...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-su-iletimi-2
  • Proteinler ve Protein Yapısı

    Hücre içerisinde bol olarak bulunan ve hücrenin kuru ağırlığının % 50’sini oluşturan organik moleküler proteinlerdir. Tümünde karbon, hidrojen, azot ve oksijen bulunur. Pek çoğunda da kükürt bulunur. Bazı proteinlerin yapılarındaysa bunlara ek ele­mentler olarak Özellikle fosfor, demir, çinko ve bakır bulunur. Genellikle proteinler saf kristal olarak izole edilebilirler. Molekül ağırlıkları da çok fazladır. Proteinlerin yapıtaşı olan amoniasitlerin sayıları...

    https://www.biyologlar.com/proteinler-ve-protein-yapisi
3WTURK CMS v8.1