Toplam 236 içerik listeleniyor
-
RNA İnterferansı: Ökaryotlarda Genin Susturulması
1-miRNA: Hücre içersinde, genom tarafından RNA polimeraz enziminin katalizlemiş olduğu reaksiyonla kodlanan çift iplikçikli miRNA’lar, RNA mekanizmasının temelini oluşturmaktadır. 2-siRNA: Small interfering RNA ya da short interfering RNA olarak bilinen siRNA’lar 20-25 baz çifti uzunluğunda, in vitro* sentezlenen RNA’lardır. Bu RNA’lar hücre içiersine girdiği zaman ‘Dicer’ enzimi tarafından tanınır ve yaklaşık 21-23 nükleotidlik küçük parçalara...
https://www.biyologlar.com/rna-interferansi-okaryotlarda-genin-susturulmasi -
RNA İnterferansı: Ökaryotlarda Genin Susturulması
1-miRNA: Hücre içersinde, genom tarafından RNA polimeraz enziminin katalizlemiş olduğu reaksiyonla kodlanan çift iplikçikli miRNA’lar, RNA mekanizmasının temelini oluşturmaktadır. 2-siRNA: Small interfering RNA ya da short interfering RNA olarak bilinen siRNA’lar 20-25 baz çifti uzunluğunda, in vitro* sentezlenen RNA’lardır. Bu RNA’lar hücre içiersine girdiği zaman ‘Dicer’ enzimi tarafından tanınır ve yaklaşık 21-23 nükleotidlik küçük parçalara...
https://www.biyologlar.com/rna-interferansi-okaryotlarda-genin-susturulmasi -
Mitokondrial MTND1 Gen Mutasyonu İle İlişkili Lohn/Melas Örtüşme Sendromu
Mitokondrial MTND1 genindeki patojenik nokta mutasyonları daha önce iki farklı klinik fenotiple ilişkili olarak tanımlanmıştır –LHON ve MELAS -.Burada MTND1 geninde ,hem LHON hem de MELAS’ın klinik özelliklerini içeren bir örtüşme sendromu ile ilişkili ilk heteroplazmik mitokondrial DNA nokta mutasyonunu rapor ediyoruz.Kas histokimyasında ince mitokondrial anormallikler ortaya çıkmışken biyokimya analizinde izole bir kompleks I eksikliği...
https://www.biyologlar.com/mitokondrial-mtnd1-gen-mutasyonu-ile-iliskili-lohnmelas-ortusme-sendromu -
Mitokondrial MTND1 Gen Mutasyonu İle İlişkili Lohn/Melas Örtüşme Sendromu
Mitokondrial MTND1 genindeki patojenik nokta mutasyonları daha önce iki farklı klinik fenotiple ilişkili olarak tanımlanmıştır –LHON ve MELAS -.Burada MTND1 geninde ,hem LHON hem de MELAS’ın klinik özelliklerini içeren bir örtüşme sendromu ile ilişkili ilk heteroplazmik mitokondrial DNA nokta mutasyonunu rapor ediyoruz.Kas histokimyasında ince mitokondrial anormallikler ortaya çıkmışken biyokimya analizinde izole bir kompleks I eksikliği...
https://www.biyologlar.com/mitokondrial-mtnd1-gen-mutasyonu-ile-iliskili-lohnmelas-ortusme-sendromu -
Yeni Nesil Dizileme Nedir?
Yeni nesil dizileme (NGS), büyük ölçüde paralel veya derin dizileme, genomik araştırmada devrim yaratan bir DNA dizileme teknolojisini tanımlayan ilişkili terimlerdir. NGS kullanılarak tüm insan genomu tek bir gün içinde dizilenebilir.
https://www.biyologlar.com/yeni-nesil-dizileme-nedir -
Yeni Nesil Dizileme Nedir?
Yeni nesil dizileme (NGS), büyük ölçüde paralel veya derin dizileme, genomik araştırmada devrim yaratan bir DNA dizileme teknolojisini tanımlayan ilişkili terimlerdir. NGS kullanılarak tüm insan genomu tek bir gün içinde dizilenebilir.
https://www.biyologlar.com/yeni-nesil-dizileme-nedir -
CRISPR Tabanlı Kanser Hücresinin Soyağacını İzleme, Metastazın Etkenleri Hakkında Bilgi Sağlıyor
Binlerce hücrede gerçek zamanlı kanser ilerlemesini izlemek için CRISPR tabanlı yeni bir yöntem, kanser metastazının hızları, yolları ve etkenleri hakkında yeni bilgiler ortaya koydu.
https://www.biyologlar.com/crispr-tabanli-kanser-hucresinin-soyagacini-izleme-metastazin-etkenleri-hakkinda-bilgi-sagliyor -
CRISPR Tabanlı Kanser Hücresinin Soyağacını İzleme, Metastazın Etkenleri Hakkında Bilgi Sağlıyor
Binlerce hücrede gerçek zamanlı kanser ilerlemesini izlemek için CRISPR tabanlı yeni bir yöntem, kanser metastazının hızları, yolları ve etkenleri hakkında yeni bilgiler ortaya koydu.
https://www.biyologlar.com/crispr-tabanli-kanser-hucresinin-soyagacini-izleme-metastazin-etkenleri-hakkinda-bilgi-sagliyor -
Tarih öncesi insanlarda Hepatit B virüsü bulunduğu ortaya çıktı
Hepatitis viral partiküllerinin illustrasyonu Kaynak: ISTOCK, SARATHSASIDHARAN
https://www.biyologlar.com/tarih-oncesi-insanlarda-hepatit-b-virusu-bulundugu-ortaya-cikti -
Tarih öncesi insanlarda Hepatit B virüsü bulunduğu ortaya çıktı
Hepatitis viral partiküllerinin illustrasyonu Kaynak: ISTOCK, SARATHSASIDHARAN
https://www.biyologlar.com/tarih-oncesi-insanlarda-hepatit-b-virusu-bulundugu-ortaya-cikti -
Tarih öncesi insanlarda Hepatit B virüsü bulunduğu ortaya çıktı
Hepatitis viral partiküllerinin illustrasyonu Kaynak: ISTOCK, SARATHSASIDHARAN
https://www.biyologlar.com/tarih-oncesi-insanlarda-hepatit-b-virusu-bulundugu-ortaya-cikti -
Ökaryotik Kromatinin Fonksiyonu
Vücudunda belirgin bulan genetik özellikler uzak atalarınızdan miras alınmıştır; milyonlarca yıl geriye uzanan kesintisiz bir nesil kuşağından gelmektedir.
https://www.biyologlar.com/okaryotik-kromatinin-fonksiyonu -
Ökaryotik Kromatinin Fonksiyonu
Vücudunda belirgin bulan genetik özellikler uzak atalarınızdan miras alınmıştır; milyonlarca yıl geriye uzanan kesintisiz bir nesil kuşağından gelmektedir.
https://www.biyologlar.com/okaryotik-kromatinin-fonksiyonu -
Ökaryotik Kromatinin Fonksiyonu
Vücudunda belirgin bulan genetik özellikler uzak atalarınızdan miras alınmıştır; milyonlarca yıl geriye uzanan kesintisiz bir nesil kuşağından gelmektedir.
https://www.biyologlar.com/okaryotik-kromatinin-fonksiyonu -
22 . Kromozom
İnsanlar normalde her hücrede 23 çifte bölünmüş 46 kromozoma sahiptir. Her ebeveynden miras alınan bir kopya olmak üzere 22 numaralı kromozomun iki kopyası, çiftlerden birini oluşturur. İnsan genomunda toplamda 23, otozom olarak 22 adet bulunan kromozom çiftlerinden biridir. Normal insan genomundaki tüm otozomlar için geçerli olduğu gibi, kromozom 22 de iki kopya halinde bulunur. İkinci en küçük insan kromozomu olan 22. kromozom , yaklaşık 49 milyon baz çiftiyle,...
https://www.biyologlar.com/22-kromozom -
Mikrodizi (Microarray) Nedir
Bu kavramı birçok yerde "mikrodizin" olarak da görmüşsünüzdür, o ayrı bir yazı konusu. Bu yazıda, daha önce detaylı bir şekilde bahsedeceğimi söylediğim mikrodizi teknolojisine giriş yapacağım. Mikrodizi veri analizi yerine, bu teknolojinin nasıl bir şeye benzediğinden bahsedeceğim. Bu teknoloji fazlasıyla popüler ülkemizde (dünyada artık Yeni Nesil Sekanslama konuşuluyor), bir süre daha devam edeceğe de benziyor. Temel birkaç sebepten birisi bu teknolojiyi...
https://www.biyologlar.com/mikrodizi-microarray-nedir -
BİYOTEKNOLOJİK GELİŞMELER
Bu makale iki bölümden oluşmuştur. Birinci bölümünde, biyoteknoloji ile değişen dünya düzeninde olası devrimsel gelişmeler ve söz konusu gelişmelerin eğitim bilimleri açısından öngörülen doğurgusu ele alınmıştır.
https://www.biyologlar.com/biyoteknolojik-gelismeler -
Kavramların Türkçeleştirilmesi
Moleküler biyoloji ve genetik kavramlarının neredeyse hiç birinin meydana gelmesinde katkımız olmadığı için bu kavramlar dilimize girerken de ne yapacağımızı şaşırmış durumdayız. İzlenilen bazı pratik kurallar var; bunlardan ilki, o kavramın Fransızca okunuşunun doğrudan alınması (ekspresyon, sekans). Bu alışkanlık bize Jön Türkler'in hediyesi. Jön de, Fransızca genç sözcüğünün okunuşuyla devşirilen bir kelime. Buna alıştığımız için...
https://www.biyologlar.com/kavramlarin-turkcelestirilmesi -
Mikrodizi mi, Mikrodizin mi?
Başlıkta adı geçen teknolojinin dilimizde nasıl adlandırılması gerektiği konusunda haklı bir kafa karışıklığı var ve bu yazıda doğru karşılığın neden ilki (mikrodizi) olduğunu objektif argümanlarla paylaşmaya çalışacağım. Eğer bu teknolojinin teknik detaylarıyla ilgileniyorsanız Mikrodizi (Microarray) Nedir, Ne Değildir? başlıklı yazıma bir göz atabilirsiniz. İnsan zihni veri aktarımını temsillerle [representation] gerçekleştirir. Kalem kelimesini...
https://www.biyologlar.com/mikrodizi-mi-mikrodizin-mi -
Kümeleme Analizi
İnsanın doğası gereği yeni bir bilgiyi öğrenmek, ve öğrendikten sonra bu bilgiyi kolay ve hızlı bir şekilde geri çağırmak için beynimizde sınıflara ayırırız. Giysi dolabımıza kıyafetlerimizi ayırarak koyduğumuz gibi. Pantolonlarımız bir yerde, kazaklarımız ayrı bir yerde olduğu gibi. Benzer giysileri bir araya koyarız çünkü bulmak istediğimizde nereye bakmamız gerektiğini biliriz hemde ulaşmak daha hızlı ve pratiktir. Verimizde benzer gözlemlerin...
https://www.biyologlar.com/kumeleme-analizi -
Rektum Kanserinin Tedavisindeki Gelişmeler Umut Verici
Anadolu Sağlık Merkezi’nin düzenlediği “Onkoloji Sempozyumu” uluslararası hekimlerin de katılımı ile gerçekleşti. Kanser tedavisinde gelinen nokta ve burada kullanılan teknolojilerin vurgulandığı sempozyumda rektum kanserinin tedavisindeki yeni umutlar paylaşıldı. Rektum kanserinde PET/BT’nin ilk evrelemede tümörün hangi tabakaya kadar yayıldığını (derinlik/penetrasyon) ve tümöre bitişik küçük lenfnodlarındaki metastazı göstermede etkin bir yöntem...
https://www.biyologlar.com/rektum-kanserinin-tedavisindeki-gelismeler-umut-verici -
BİTKİLERDE İÇTEN VE DIŞTAN GELEN SİNYALLERE VERİLEN YANITLAR
Bitki yaşamının her evresinde, çevreye duyarlılık ve yanıtlarında koordinasyon vardır. Bitkinin bir kısmından, diğer kısımlarına sinyaller gönderilebilmektedir. Örneğin; bir sürgün ucundaki tepe tomurcuğu birkaç metre uzaklıktaki yanal tomurcukların büyümesini baskı altına alabilir. Bitkiler, zamanı günlük ve yıllık olarak izlemektedirler. Yer çekimini ve ışığın yönünü algılarlar. Bitkinin morfolojisi ve fizyolojisi, çevresindeki değişkenlere göre...
https://www.biyologlar.com/bitkilerde-icten-ve-distan-gelen-sinyallere-verilen-yanitlar -
ANTİSENS TEKNOLOJİLERİ HAKKINDA BİLGİ
Antisens teknolojisi insan, hayvan ve bitkilerdeki hastalıkların daha spesifik tedavisi ve yeni keşifleri için ayrıca, fonksiyonel genomik çalışmalar için çok güçlü silahlardan oluşan uygun tekniklerdir. Antisens teknoloji olarak bilinen yöntemde, antisens RNA moleküllerinin hedef genin RNA mesajına spesifik olarak bağlanarak gen ifadesinin moleküler düzenlenişine engel olunmaktadır. Hastalıkların oluşumunda büyük bir paya sahip olan proteinlerin üretimini durdurmak...
https://www.biyologlar.com/antisens-teknolojileri-hakkinda-bilgi -
BİTKİ HORMONLARI ( fitohormonlar )
Bilimsel Süreç 1880 yılı başlarında, Julius Sachs araştırmaları sonucunda bitkinin farklı parçaları arasındaki gelişimin düzenlenmesini sağlayan “kimyasal mesajcıların” (chemical messengers) varlığını ileri sürmüştür. Ancak, Sachs‟ın düşüncesinin esası Charles Darwin tarafından yazılmış olan “The Power of Movements in Plants” (Bitkilerde Hareketlerin Kaynağı) isimli bir kitaptan gelmektedir. Charles Darwin ve oğlu Francis Darwin tarafından...
https://www.biyologlar.com/bitki-hormonlari-fitohormonlar- -
Bitki Hormonlarının Sınıflandırılması
Bitki hormonlarına, yapıca benzeyen kimyasal maddeler laboratuvarda sentetik yollarla elde edilmekte ve bunlar bitkiye dıştan uygulandığında bitki hormonu gibi fizyolojik etkiler göstermektedirler. Fakat bunlar, bitkide doğal olarak sentezlenmediğinden ve hormon tanımına girmediğinden büyümeyi düzenleyici maddeler olarak sınıflandırılır. Bitki hormonlarının (fitohormonların) bazı grupları büyümeyi teşvik edici etki gösterirken, bazıları ise engelleyici etki...
https://www.biyologlar.com/bitki-hormonlarinin-siniflandirilmasi -
Enfeksiyon hastalıklarının ilk kez tanınması, etkenlerinin bulunuşu ve/veya üretilmesi konularında tarihsel sıralamalara örnekler veriniz.
İlk Çaglarda Ilk insanlar, hayatin baslangici, doga, dogal olaylar (yagmur, kar, dolu, simsek, yildirim, gök gürültüsü, zelzele, su taskinlari, vs.), ay, dünya, yildizlar, günes, bulasici hastaliklar ve ölüm gibi kavramlar üzerinde fazlaca durmuslar, içinde bulundugu veya yakin iliskide olduklari toplumlarin törelerine göre bazi izahlar ve yorumlar yapmislar ve bunlara inanmislardir. Çözümleyemedikleri konularda, bunlari, insan veya doga üstü kuvvetlere, ilâhlara, cinlere...
https://www.biyologlar.com/enfeksiyon-hastaliklarinin-ilk-kez-taninmasi-etkenlerinin-bulunusu-veveya-uretilmesi-konularinda-tarihsel-siralamalara-ornekler-veriniz- -
3. Ulusal Klinik Mikrobiyoloji Kongresi-2015
Sizlere “3. Ulusal Klinik Mikrobiyoloji Kongresi-2015” kongremizi duyurmanın onuru içindeyiz. Bu güne kadar yaptığımız iki kongrede olduğu gibi bu kongremizde de bize özgü yeniliklerle karşınızda olmak için hazırlanıyoruz. Düzenleme kurulu olarak yaptığımız, yer seçimi ile ilgili ankette sizlerden gelen önerilerde büyük şehir ve tatil yöresi tercihlerinin eşit olması ve bir önceki kongre geri bildirimlerinin de olumlu olması nedeniyle yine Titanic Kongre...
https://www.biyologlar.com/3-ulusal-klinik-mikrobiyoloji-kongresi-2015-1 -
Neisseria meningitidis ve Bakteriyel menenjitler
Bakteriyel menenjitler dünya genelinde - özellikle küçük çocuklarda, beyin hasarı, sekeller ve ölümle sonuçlanabilen ciddi tablolara yol açtıklarından dolayı- halen en önemli enfeksiyöz hastalıklardır. En sık rastlanan üç meningeal patojen olan Neisseria meningitidis, Haemophilus influenzae ve Streptococcus pneumoniae vakaların %80'den fazlasını oluştururlar. Erken ve özgül tanı hasta yönetiminde ve hastalığın kontrolü ile ilgili önlemlerin alınmasında...
https://www.biyologlar.com/neisseria-meningitidis-ve-bakteriyel-menenjitler -
Nükleik asitlerin biyolojik fonksiyonları
Nukleik asitlerin hücre içindeki en önemli görevlerinden birisi de, kuşkusuz, DNA'nın replikasyonu ve bu sayede genetik bilgilerin nesillere aktarılması ile genlerin ekspresyonu (transkripsiyon ve translasyon)'dur. 02. DNA Replikasyonu Hücreler, tek kromozomlu (prokaryotik) veya çok kromozomlu (ökaryotik) olsunlar, DNA'lar genetik bilgileri taşıdıklarından, her hücre bölünmesinde, bunların da çok az hata ile replike olması ve yeni sentezlenen DNA'nın kardeş hücrelere...
https://www.biyologlar.com/nukleik-asitlerin-biyolojik-fonksiyonlari -
İlk plazmid nasıl oluşmuştur
*Plazmidler, çoğu bakteri türünde bulunan,ancak her suşta bulunmayan halkasal veya süper sarmallı DNA molekülleridir. *Plazmitler, küçük moleküllerdir; bu açıdan bir karşılaştırma yapılırsa, bakteriyel kromozomun %20’si ile %4′ü arasında büyüklüklerde olduğu görülür. *Plazmidler, bazı üreme koşullarında konakçı hücre için mutlaka taşınması gereken yapılar değildir. Bununla birlikte, pek çok plazmid, özel koşullara uyum sağlamak için önemli...
https://www.biyologlar.com/ilk-plazmid-nasil-olusmustur -
Goril Genomu Dizilenmesi Tamamlandı. Gorillerin Genomu Evrime Işık Tutuyor!!
Geçtiğimiz günlerde araştırmacılar goril genomunu dizilemeyi (sekanslama) bitirdiler. Böylece yaşayan büyük insansı maymun cinslerinin (insan, goril, şempanze ve orangutan) genomlarının dizileme işi de bitmiş oldu. Sonuçlar insanın en yakın akrabasının şempanze olduğu bilgisini doğrulasa da, insan genomunun birçok kısmının goril genomuna benzerliğinin şempanze genomuna benzerliğinden daha çok olduğunu ortaya çıkarıyor. Bilimcilerin 11 yıl önce insan...
https://www.biyologlar.com/goril-genomu-dizilenmesi-tamamlandi-gorillerin-genomu-evrime-isik-tutuyor -
Ribozom evrim çalışmaları RNA Dünyası hipotezine meydan okuyor!!
Uzun zamandır kabul gören ve yaşamın ortaya çıkışını anlatan RNA Dünyası hipotezine göre, hücrenin protein üretim merkezi olan ribozomun ortaya çıkışından önce, ortamda RNA adını verdiğimiz ve hücrede hayati görevler yürüten ribonükleik asitler vardı. Ancak yeni yapılan bir analize göre ise, ribozomun protein sentezi için gerekli birçok çalışan parçası bir araya getirilmeden önce, proteinler zaten ortada vardılar ve RNA ile etkileşim halindeydiler. Bu...
https://www.biyologlar.com/ribozom-evrim-calismalari-rna-dunyasi-hipotezine-meydan-okuyor -
Virusların Morfolojik ve Kimyasal Özellikleri
İnsan ve hayvanlarda infeksiyon ve/veya hastalık oluşturan viruslar (genel bir terim olarak, hayvan virusları) morfolojik özellikleri yönünden fazla çeşitlilik göstermemekle beraber, elektron mikroskopik muayenelerde olgun viruslarda bazı farklı formlar gözlemlenmiştir. Normal ışık mikroskopları ile görülebilen (1000 x veya 1500 x büyütmeli) Poxviridae familyası virusları hariç tutulursa, diğer virusların morfolojik karakterleri (olgun virus partiküllerinin genel...
https://www.biyologlar.com/viruslarin-morfolojik-ve-kimyasal-ozellikleri -
Laktik Asit Bakterilerinin tiplendirmesinde kullanılan Moleküler (Genotipik) Yöntemler
Organizmanın genetik yapısının analizini temel alan yöntemlerdir. DNA temelli yöntemler, kullanılan tekniğin tipine bağlı olarak mikroorganizmaların genus seviyesinden suş seviyesine kadar identifikasyonunu sağlayabilmektedir. Nükleotit sekanslarının kullanımını içeren bu teknikler oldukça hızlı teknikler olup besiyerindeki değişikliklerden etkilenmemeleri bakımından fenotipik identifikasyon yöntemlerine kıyasla oldukça önemli avantajlar sunmaktadır . Bununla...
https://www.biyologlar.com/laktik-asit-bakterilerinin-tiplendirmesinde-kullanilan-molekuler-genotipik-yontemler -
Ribotiplendirme (Ribotyping)
Bakterilerde, ökaryotlarda ve arkelerde bulunan rRNA moleküllerinin birçoğunun moleküler evrimin gidişatında çok az değişmiş olduğu görülmektedir bundan dolayı bu sekanslara spesifik problar bakterilerin geniş bir sınıflandırmasını, benzer rRNA sekanslarıyla belirleyebilmektedir. Diğer prob tipleri ise belirli türler veya tür içinde sınırlı kalmaktadır. Ribotiplendirmede total genomik DNA bir restriksiyon enzimiyle daha küçük fragmentlere parçalanmakta ve bu...
https://www.biyologlar.com/ribotiplendirme-ribotyping -
Çernobil reaktör kazası 26 Nisan 1986
1972’de Ukrayna’daki (O dönemde SSCB’nin bir parçasıydı) Kiev’in 140 km kuzeyinde bulunan Çernobil Nükleer Santralı’nda gerçekleşen kaza, her biri 1.000 Megawatt (MW) gücünde olan dört reaktörüni hatalı tasarımının yanı sıra, reaktörlerden birinde deney yapmak için güvenlik sisteminin devre dışı bırakılıp peşpeşe hatalar meydana gelmesi nedeniyle oldu. Deneyin yapılacağı 25 Nisan 1986 günü, önce reaktörün gücü yarıya düşürüldü, ardından...
https://www.biyologlar.com/cernobil-reaktor-kazasi-26-nisan-1986 -
Jerry Coyne "Doymak Bilmeyen Cehalet ve Bağnazlık: Akıllı Tasarım Evrime Karşı"
İsmail K. Sağlam: Röportaja sizin çalışma konunuz ile başlayalım isterseniz. Büyük oranda türleşme ve türleşme genetiği çalışmaktasınız. Bize bu alan hakkında kısaca bir bilgi verebilir misiniz? Bu konunun neden evrimsel biyolojinin temel taşlarında biri olduğunu, ne tür sorulara cevap aradığını ve ne tür ufuklar açtığını bizlere özetleyebilir misiniz? Jerry Coyne: Bu oldukça kapsamlı bir soru. Ben türlerin kökeni üzerine çalışmaktayım. Bu...
https://www.biyologlar.com/jerry-coyne-doymak-bilmeyen-cehalet-ve-bagnazlik-akilli-tasarim-evrime-karsi -
Mikrobiyolojinin Tarihçesi ve tarihi gelişimi
Ilk Çaglarda Ilk insanlar, hayatin baslangici, doga, dogal olaylar (yagmur, kar, dolu, simsek, yildirim, gök gürültüsü, zelzele, su taskinlari, vs.), ay, dünya, yildizlar, günes, bulasici hastaliklar ve ölüm gibi kavramlar üzerinde fazlaca durmuslar, içinde bulundugu veya yakin iliskide olduklari toplumlarin törelerine göre bazi izahlar ve yorumlar yapmislar ve bunlara inanmislardir. Çözümleyemedikleri konularda, bunlari, insan veya doga üstü kuvvetlere, ilâhlara, cinlere ve...
https://www.biyologlar.com/mikrobiyolojinin-tarihcesi-ve-tarihi-gelisimi -
İnsan Genom Projesi
Bir organizmayı oluşturmak için gerekli bilgilerin toplamına genom diyoruz. Bir diğer tarifle, bir hücredeki genetik materyalin tamamı o organizmanın genomunu oluşturur.
https://www.biyologlar.com/insan-genom-projesi -
Başlıca Plasmidler ve Özellikleri
Bakterilerde, karakterleri çok değişik olan doğal plasmidler bulunmaktadır. Taşıdıkları özel genlere dayalı olarak bunları 6 grup altında incelemek mümkündür. 1) F plasmidi (fertilite faktörü, F faktörü, seks faktörü) 2) Rezistenslik plasmidleri (R plasmidleri, R faktörleri) 3) Virulens plasmidleri 4) Bakteriyosin plasmidleri 5) Metabolik plasmidler 6) Büyük plasmidler F plasmid (F Faktörü, Seks Faktörü) F faktörü (fertilite faktörü) en iyi E. coli K 12...
https://www.biyologlar.com/baslica-plasmidler-ve-ozellikleri -
Marfan sendromu
Marfan sendromu 1896 yılında hastalığı ilk kez 5 yaşında bir kız hastada tarif eden Fransız pediatrist Antoine Marfan'a atıf edilmiş esasta otozomal dominant geçiş gösteren bir bağ doku (connective tissue) hastalığıdır. Bu niteliği ile hastalarda kas-iskelet sistemi, solunum sistemi, göz, kalp ve dolaşım sistemleri başta olmak üzere yaygın olarak bir çok organ ve doku sistemi tutulumu görülür. Ancak tipik olarak Marfan sendromu hastaları beden boyuna nazaran uzun...
https://www.biyologlar.com/marfan-sendromu -
Gen Nedir? Görevleri nelerdir ? Gen terapisi Nedir?
Gen DNA zincirindeki belli bir uzunluktaki birimdir. Kromozom DNA'nın özel bir şekilde paketlenmesi sonucu ortaya çıktığına göre her kromozomda çok sayıda gen var demektir. Her bir gen diğerinden farklı bir şifre içerir ve farklı bir proteini kodlar. Eğer vücutta bir genin kodladığı proteine gereksinim varsa o gen aktif hale geçerek üzerindeki şifre, haberci RNA adı verilen bir yapı şeklinde kopyalanır. Bu yapı hücrenin sitoplazmasındaki ilgili birimlere gelerek...
https://www.biyologlar.com/gen-nedir-gorevleri-nelerdir-gen-terapisi-nedir -
TRANSGENİK BİTKİLER (GDO) 'İN İNSAN SAĞLIĞINA ETKİLERİ
Transgenik bitkiler ya da diğer bir ifadeyle Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO)'ın insan sağlığı üzerine olası etkilerini allerjik, antibiyotik dayanıklılık, yabancı DNA'nın yenmesi, karnabahar mozaik virüsü ve gıda kalitesi açısından incelemek mümkündür. Transgenik Bitkilerin Olası Allerji Etkileri. Belirli gıdalara karşı allerjisi bulunan bireyler, herhangi bir ürünü satın aldıklarında bunun içeriğini inceleyerek allerjik reaksiyona sebep olan...
https://www.biyologlar.com/transgenik-bitkiler-gdo-in-insan-sagligina-etkileri -
ANTİSENS TEKNOLOJİSİ
ANTİSENS NEDİRSense, m-RNA veya DNA molekülünün 5’- 3’ ipliğidir. Sense’in komplementeri olan iplik de antisens olarak isimlenir.ANTİSENS TEKNOLOJİSİAntisens teknoloji insan, hayvan ve bitkilerdeki hastalıkların daha spesifik tedavisi ve yeni keşifleri için ayrıca, fonksiyonel genomik çalışmalar için çok güçlü silahlardan oluşan uygun tekniklerdirDoğal olarak oluşan bu mekanizma sekansa spesifik olup ilk kez Caenorhabtidis elegans nematodunda...
https://www.biyologlar.com/antisens-teknolojisi -
PCR/ASO-PCR ANALİZ PROTOKOLÜ
PCR/ASO-PCR ANALİZ PROTOKOLÜ PCR nedir? PCR, nükleik asitlerin in-vitro olarak (canlı organizma dışında), uygun koşullar altında çoğaltılmasına dayanmaktadır. Hem araştırmada hem de klinik laboratuar tanısındaki uygulama alanlarıyla büyük öneme sahip olan PCR' ın geliştirilmesindeki çalışmaları nedeniyle, K. Mullis, 1993 yılı Nobel Kimya Ödülünü almaya hak kazanmıştır. PCR hangi basamaklardan oluşur? PCR, istenilen sayıda tekrarlanabilen döngülerden...
https://www.biyologlar.com/pcraso-pcr-analiz-protokolu -
DNA’nın FONKSİYONLARI
Hücre içinde meydana gelen bütün biyolojik olayların tek yöneticisi DNA’dır. DNA bu temel görevleri, kendisinde kodlanan ve türe özgü spesifik genetik (Bilgiler) yardımıyla gerçekleştirir. Diğer bir ifadeyle esas fonksiyonlarını tam ve eksiksiz olarak yürütebilmesi, birçok özel yardımcı moleküller ve proteinlerin(enzim) aracılığıyla olur. Özellikle, olayların gelişmesi, hızlanması ve doğru yönde ilerlemesi için enzimlerin rolleri oldukça önemlidir....
https://www.biyologlar.com/dnanin-fonksiyonlari -
MOLEKÜLER MARKERLAR
Bitkiler; virüs, bakteri, fungus, nematod ve böcekler tarafından saldırıya uğramaktadırlar. Bitkiler bunlara karşı kendilerini koruyacak bağışıklık sistemlerine sahip değillerdir. Bununla birlikte kendilerini korumak için ya devamlı yada teşviklenme durumunda faaliyete geçen antimikrobial savunma mekanizmaları ve dayanıklılık genleri (R) taşımaktadırlar. Dayanıklılık ıslahının amacı, dayanıklı genlerinin belirlenmesi, kültür bitkilerine aktarılması ve...
https://www.biyologlar.com/molekuler-markerlar -
Moleküler Genetik
Moleküler genetik departmanı klinik amaçlarla kalıtsal bir hastalığa yol açan mutasyon ve/veya genotiplerin belirlenmesine yönelik çalışmalar yapmaktadır. Hastalığa neden olan mutasyonların saptanmasının yanında bir genetik hastalığın taşıyıcılık analizi ve multifaktöriyel hastalıklara yatkınlık analizi de çalışılmaktadır. Tek gen hastalıkları (Talasemi, FMF), Multifaktöriyel Hastalıklar (Kanser), Mitokondriyal Hastalıklar (LHON) moleküler genetik...
https://www.biyologlar.com/molekuler-genetik -
SOTOS Sendromu (Del 5q35)
Sotos sendromu; çocukluk çağında aşırı büyüme, makrosefali, belirgin yüz yapısı, çeşitli derecede öğrenme güçlüğü gibi kardinal özellikler ile karakterize edilmektedir. Literatürde yüzlerce vaka rapor edilmiş olmasına karşın kesin prevalansı halen belirlenememiştir. Doğumdan sonra gözlenen aşırı boy ve oksipitofrontal çevre (OFC) artışı, ilerlemiş kemik yaşı, hipotoni ve beslenme zorlukları gibi neonatal komplikasyonlar Sotos sendromu için klinik...
https://www.biyologlar.com/sotos-sendromu-del-5q35 -
SOTOS Sendromu (Del 5q35)
Sotos sendromu; çocukluk çağında aşırı büyüme, makrosefali, belirgin yüz yapısı, çeşitli derecede öğrenme güçlüğü gibi kardinal özellikler ile karakterize edilmektedir. Literatürde yüzlerce vaka rapor edilmiş olmasına karşın kesin prevalansı halen belirlenememiştir. Doğumdan sonra gözlenen aşırı boy ve oksipitofrontal çevre (OFC) artışı, ilerlemiş kemik yaşı, hipotoni ve beslenme zorlukları gibi neonatal komplikasyonlar Sotos sendromu için klinik...
https://www.biyologlar.com/sotos-sendromu-del-5q35