Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 1780 içerik listeleniyor

  • Bal arıları (Apis)

    Bal arıları (Apis) topluluk yaşamı sürdüren sosyal böcekler olarak, herhangi bir yuvada aile (koloni) oluştururlar. Bal arısı kolonisi, bir kraliçe (Ana arı), birkaç yüz erkek arı ve 10-80 bin işçi arıdan oluşur. Görünüş olarak birbirinden farklı olan bu üç arıdan kraliçe arı ve işçi arılar dişidir. Bal arısı (Apis mellifera) 1,2 cm uzunluğundadır. Baş ve göğüs bölümü az çok kıllıdır ve genellikle sarı tonlardaki rengi soydan soya değişir....

    https://www.biyologlar.com/bal-arilari-apis
  • Kelebekler Hakkında Bilgi

    Kelebekler Hakkında Bilgi

    Lepidoptera takımında bulunan kelebekler çok farklı renk ve türlere sahiptirler. Yaşan döngüleri dört aşamadan oluşur: yumurta, larva, pupa ve yetişkin birey. Fotoğraf: Yavuz Aydın

    https://www.biyologlar.com/kelebekler-hakkinda-bilgi
  • CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI Biyosistematik denir.

    Canlıları benzer özelliklerine göre gruplara ayırmaya sınıflandırma denir. Sınıflandırmayı inceleyen bilim dalına ise Biyosistematik denir. 1. Ampirik (Yapay) Sınıflandırma Canlıları dış görünüşleri ve yaşadıkları ortama bakarak sınıflandırmaktır. Bu tür sınıflandırma günümüzde geçerliliğini kaybetmiştir. Dayandığı temel analog (görevdeş) organlar ve şekil benzerliğidir. Analog Organ : Kökenleri farklı, görevleri aynı olan organlardır....

    https://www.biyologlar.com/canlilarin-siniflandirilmasi-biyosistematik-denir-
  • Teknolojide Kullanılan Bitkiler

    Tentürler 35-40 derece alkol içerikli damıtılmış içkilerin veya aynı derecede etil alkol kanyak veya elma sirkesi kullanımı ile elde edilirler. Bir şişe veya ağzı kapanabilir bir kavanoz ince kıyılmış bitkilerle gevşekce doldurulur (Kuru bitkiler için kavanozun 1/5' i taze bitkiler için kavanozun 2/5' i) ve üstüne etil alkol kanyak veya elma sirkesi eklenir. Sıvı bitkilerin üstüne çıkmalı ve kavanozun çalkalanacak kadarlık bir kısmı boş kalmalıdır. Ağzı...

    https://www.biyologlar.com/teknolojide-kullanilan-bitkiler
  • BİTKİLERİN GENEL YAPISI

    Bitkiler şüphesiz ki doğanın en önemli canlılarıdır. Sahip oldukları fotosentez yapabilme yetenekleriyle tüm canlılara doğrudan ya da dolaylı olarak hayat verirler. Fotosentez sonucunda oluşturulan oksijen birçok canlı için gereklidir. Üretilen besin ise bütün canlıların beslenmesi için gereklidir. Bitkiler aktif hareket edemeyen canlılardır. Genelde kökleriyle bir yere tutunarak yaşarlar. Şimdi gelin bitkilerin bazı organlaını yakından tanıyalım. 1-KÖK:...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerin-genel-yapisi
  • Halkalı solucanlar (Annelida)

    Halkalı solucanlar (Annelida) Polymera olarak da bilinir. Segmentleri dıştan belirgin olarak görülen bir omurgasız hayvanlar şubesidir. Deniz, tatlı su ve karalarda yaşarlar. Vücut uzun ve segmentlidir. Vücut segmentler septum adı verilen bölmelerle birbirlerinden ayrılmıştır. Baş bölgesine prostomium, posterior uca ise pigidium adı verilir. Prostomium ile pigidium birer segment değildirler. En yaşlı segment başın hemen arkasındaki segmenttir. Çeşitli organlar her...

    https://www.biyologlar.com/halkali-solucanlar-annelida
  • DAMAK (PALATE)

    Damak olarak bilinen ağız boşluğu tavanı aynı zamanda nazal boşluğun tabanıdır. Sert damak olarak adlandırılan anterior kısım kemiklere sahiptir (maksillanın palatin çıkıntıları ve palatin kemikler) ve dolayısı ile rijid bir yapıdadır. Yumuşak damak adındaki posterior kısım ise kuvvetli fibröz doku özüne sahip olduğundan hareket edebilme yeteneğindedir. Sert damak dile karşıt sert bir yüzey oluşturduğundan (dil kuvvetli bir muskuler organdır) gıda...

    https://www.biyologlar.com/damak-palate
  • Ceviz Ağaçları ve Coğrafi Dağılışları

    Prof.Dr.Emrullah GÜNEY Dicle Üniversitesi Coğrafya Anabilim Dalı Başkanı Romalıların bolluk simgesi olarak tanıdıkları ceviz (Juglans regia)cevizgiller familyasına mensuptur (Juglandacea).Kışın yapraklarını döken ceviz ağacının 40 türü vardır. a-İklim Koşulları:Ceviz ağacı ılıman bölgelerin soğukça yörelerinde ,nemli iklim kuşaklarında iyi yetişir.Işıksever (heliofil)ağaç olan ceviz,bu açıdan fıstık ve bademden geride kalır.Yandan gölgelenmeyi...

    https://www.biyologlar.com/ceviz-agaclari-ve-cografi-dagilislari
  • Altı bacaklılar (Hexapoda)

    Altı bacaklılar (Hexapoda)

    Eklembacaklılar bölümünün en büyük alt bölümüdür. Yaklaşık olarak 30'un üzerinde takım içerir. Böceklerin yanı sıra içtençeneliler adı verilen kanatsız eklembacaklılardan Diplura, Protura, ve Collembola'yı da içine alır.

    https://www.biyologlar.com/alti-bacaklilar-hexapoda
  • Kemikli Balıklar ( OSTEICHTYES )

    Bunlarda iskelet, en azindan belli kisimlarda kemik yapida oldugundan, kemikli baliklar anl..... gelen Osteichtyes adi verilmistir. Vücutlari dermis tabakasindan meydana getirilmis pullarla örtülüdür. Vücut çok degisik sekillerde olabilir. Yüzgeçleriyle yüzer, solungaçlariyla da solunum yaparlar. Tatli, tuzlu, aci, çok soguk ve çok sicak olmak üzere degisik su artamlarinda yasamlarini sürdürürler. Bazi zooloji kitaplarinda, kikirdakli baliklarin daha ilkel oldugu ve kemikli...

    https://www.biyologlar.com/kemikli-baliklar-osteichtyes-
  • İki Yaşamlılar - Amphibia

    Hem suda hem de karada yasadiklarindan iki yasamlilar anl..... Amphibia adi verilmistir. Gerek anatomi ve gerekse fizyolojik açidan baliklarla sürüngenler arasinda bir özellik gösteren Amphibia sinifi, omurgalilarin su disinda yasayan ilk grubunu olusturmaktadir. Devonien'in sonlarina dogru meydana gelen kuraklik nedeniyle, akcigerli baliklarin bazi populasyonlari yasadiklari ortamlardan çikarak karadan diger sulara geçmislerdir. Daha sonra da tüm sularin kurumasiyla zamanlarinin...

    https://www.biyologlar.com/iki-yasamlilar-amphibia
  • Raunkiaer'in Hayat Formları

    Raunkiaer hayat formlarını tayin için üç önemli hususa işaret eder. İklimle olan ilişkileri temel özellik olarak alınmalı Arazide kolayca tanınabilmeli Çeşitli bölgelerin vejetasyonları ile istatistiksel karşılaştırılması Yapılabilmesi için bitkiler yalnız bir tip aspekt taşımalı. Raunkiaer bitkilerin sürgen organlarının (tomurcuklarının) yılın en kötü şartlarına adaptasyonunu esas alır ve elverişsiz mevsimlerde yaşayabilen bitkilerin sürgen...

    https://www.biyologlar.com/raunkiaerin-hayat-formlari
  • Bitkilerde evrimsel gelişim

    Siluriyen devrinin üst serilerinde elde edilen bulgulara göre, bitkilerin kara ortamına geçişi günümüzden 420-430 MYÖ meydana gelmiştir. Buna göre, ilk ökaryot hücrenin oluşumundan sonra, bitkilerin evrimleşip, çeşitlenmesi yaklaşık 1 milyar yıl boyunca su ortamında sürmüştür. Buna karşılık, hayvanların kara ortamına geçişleri günümüzden 345-420 milyon yıl öncesine karşılık olan devoniyen devrine rastlamaktadır. Aktüel bitkilerle fosil bitkiler...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-evrimsel-gelisim
  • RADYASYON KİRLİLİĞİ

    Radyasyon bazı maddelerin yaydığı ışınlardan meydana gelir. Radyasyon ışınları alfa, beta, gama gibi ışınlardır. Bu ışınlardan gama bütün vücuda zarar verirken, alfa ışınları derinin dış yüzeyine etki eder. Beta ışınları ise deri ve deri altı dokusuna zarar verir. Duyu organlarımızla radyasyonu algılamamız mümkün değildir. Bunun için radyasyon ölçen özel cihazlar geliştirilmiştir. Ozon tabakası radyasyondan korunmak için çok önemlidir. ...

    https://www.biyologlar.com/radyasyon-kirliligi
  • Hayvanların evrimsel gelişimi ( Omurgasızların evrimi )

    Çok hücreli hayvanlar arasında Mesozoa sınıfı (süngerler) (Şekil 39), 600 MYÖ sine kadar (prekambriyen) var olduğu bilinen en ilkel gruptur. Bir süngeri meydana getiren hücreler yapısal ve işlevsel olarak farklı olmakla birlikte bu hücreler doku düzeyinde organize olamamışlardır. Nitekim, hücrelerine ayrılan bir sünger tekrar ortamına bırakıldığında, bu hücrelerden tekrar bir sünger meydana gelebilmektedir. Bu da bize organizmanın hücre düzeyinde bir...

    https://www.biyologlar.com/hayvanlarin-evrimsel-gelisimi-omurgasizlarin-evrimi-
  • Hayvansal Dokular

    Bu bölümde hayvan dokusuna kısaca değinilecektir. Çok hücrelilerde hücrelerin bir araya gelip özelleştiği ve bunların da, organizmada belli görevleri üstlenen dokuları oluşturdukları görülür Her hücre birliğinin görevi farklıdır. Buna göre EPİTEL, BAĞ, DESTEK (KEMİK ve KIKIRDAK), KAS ve SİNİR Dokuları ayrılır. Dokular organların yapısal maddeleridir. Hayvan vücudu da, bitkilerdeki gibi, dışa doğru bir doku ile sarılır. Bu dokuya örtü dokusu veya...

    https://www.biyologlar.com/hayvansal-dokular-2
  • Hayvanlar; Omurgasız Hayvan

    Tamamı heterotrof (hazır besin alan) canlılardır. Hücre çeperleri yok­tur. Kloroplast taşımazlar. Hayvanlar omurgalı ve omurgasız olmak üzere iki büyük gruba ayrılır. Süngerler, Sölenterler, Yassı Solucanlar, Yuvarlak Solucanlar, Halkalı Solucanlar, Yumuşakçalar, Kabuklular, Örümcekgiller, Çokayaklılar, Böcekler ve Derisi Dikenliler omurgasız hayvanlar grubunu meydana getirir. Balıklar, Kurbağalar, Sürüngenler, Kuşlar, Memeliler omurgalı hayvanlar grubuna ait...

    https://www.biyologlar.com/hayvanlar-omurgasiz-hayvan
  • Midenin Epitelyal Hücreleri

    Midenin Epitelyal Hücreleri

    1-Yüzey prizmatik hücreler: Mide tek tip uzun, prizmatik hücrelerden meydana gelmiş epiteli ile diğer sindirim yolları bölgelerinden ayırt edilir. Mide epiteli kardiada özefagusun stratifiye yassı epiteline bitişik ve keskin şekilde başlar ve pilorusta barsak epiteli ile devam eder. Prizmatik hücreler koruyucu görevinin yanısıra çözünmez yapıdaki musini de salgılarlar, salgılanan nötral mukopolisakkarit materyal, içerdiği bikarbonat ve potasyum konsantrasyonuyla...

    https://www.biyologlar.com/midenin-epitelyal-hucreleri
  • Bitkiler Nasıl Büyür, Bitki Yaşamının Biyolojisi

    Bitkiler etkileyicidir, özellikle nasıl büyüdüklerini merak ettiğinizde. Toprak üstünde ve su altında 350.000'den fazla bitki çeşidi vardır. Bunların her birinin büyümek için zalim koşullara karşı dayanması gerekir, ve kanyon yamaçlarına tünemiş veya eski kaldırımlardan yollarını açmış bitkileri gördüğünüzde bitkilerin büyümek için ne kadar inatçı olduklarını anlayabilirsiniz. Hayatta kalmak ve yayılmak için istekleri çok yoğundur! Bitkiler...

    https://www.biyologlar.com/bitkiler-nasil-buyur-bitki-yasaminin-biyolojisi
  • Karaciğer Transplantasyonu

    İnsanda karaciğer transplantasyonu ilk kez 1963 yılında Amerika’da Starzl tarafından Denver-Cora-lado’da gerçekleştirilmiş ve başarısız olan bu girişi­mi yine başarısız bir dizi vaka izlemiştir. Bu ilk va­kaların başarısız olması çalışmaların deneysel alan­da yoğnulaştırılmasma ve böylece immnolojik bir dizi olayın anlaşılmasına, organ alımı ve organ prezervasyonunun (saklanması) ve tekniğin geliştiril­mesine neden olmuştur. Bu çabaların sonucu...

    https://www.biyologlar.com/karaciger-transplantasyonu
  • Primatların Evrimi

    Bu süreçde meydana gelen ilk memeli formlarından biri de primatlardır. Uzun kuyruklu maymunlar; gibbon, orangutan, goril ve şempanze gibi kuyruksuz maymunlar ve insanın içinde yer aldığı primatların atasının, bugün yaşayan ve ilkel bir insektivor olan Tupaia (Şekil 53) ya benzer bir canlı olduğu ileri sürülmektedir. Çünkü bu hayvanda dişler primatlarda olduğu gibi, kesici, köpek, ön ve arka öğütücü şeklinde farklılaşmıştır (heterodonti), üyeleri 5...

    https://www.biyologlar.com/primatlarin-evrimi
  • Kırmızı Algler ve Mantarlar

    Kırmızı algler ya da Rhodophyta, (Yunancada rhodos ve phytos = kırmızı bitki); deniz alglerinin büyük bir kısmını oluşturan bir Protista âlemi şubesidir. Bu alem, yediğimiz şapkalı mantarları ve diğer organizmalarla birlikte yaşayan cıvık mantarları içerir. Bazı mantarlar, alglerle bir araya gelerek “liken” adı verilen toplulukları oluştururlar. Bazı türler de, bitkilerin köklerinde simbiyont olarak yaşarlar. Bitkilerin %90′ı, köklerinde simbiyont mantar...

    https://www.biyologlar.com/kirmizi-algler-ve-mantarlar
  • İki ayak üzerinde yürümenin gelişmesi

    İki ayak üzerinde yürümenin Australopithecus ile başladığı bilinmektedir. Ancak, hangi nedenle ortaya çıktığı konusunda değişik görüşler bulunmaktadır. Bu konuda, iki ayak üzerinde yürümenin sağladığı avantajları gözden geçirmek yararlı olacaktır. 1) Vücut ısısının düşürülmesi amacıyla, yere paralel olan ve hem güneşten gelen; hem de yerden yansıyan ışınlara maruz kalan gövde dik duruma gelerek, bir tarafdan daha fazla rüzgar alması temin...

    https://www.biyologlar.com/iki-ayak-uzerinde-yurumenin-gelismesi
  • Balıkların Fizyolojik, anatomik ve morfoloji yapıları sindirim, üreme,

    Suda yaşayan, solungaçlarla solunum yapan ve yüzgeçleri bulunan omurgalı hayvanların genel adı. Balıkların yüzgeçleri iki çeşittir. Yanlarda çift olarak dizilmiş yüzgeçler, karada yaşayan omurgalıların ön ve arka üyelerine denktir: Solungaç kapaklarının arkasında gövdeye bağlanmış olan birinci çift, ön üyeleri karşılar ve göğüs yüzgeçleri diye adlandırılır. Karın çevresi kemiklerine bağlanan ikinci çiftse arka üyeleri karşılar ve karın...

    https://www.biyologlar.com/baliklarin-fizyolojik-anatomik-ve-morfoloji-yapilari-sindirim-ureme
  • Bitki Nedir?

    Canlılar dünyasının en önemli gruplarından biri bitkiler, öbürü hayvanlardır. Fotosentezle kendi besinini kendisi üretebilen, kökü, gövdesi ve yaprakları olan üstün yapılı bitkiler bu özellikleriyle hayvanlardan kolayca ayırt edilebilir. Oysa evrimin daha alt basamaklarında bitkilerle ya da hayvanlarla ortak özellikler taşıyan, ama gerçek anlamda ne bitki, ne de hayvan sayılabilen pek çok canlı vardır. Uzmanlar, sınıflandırmada büyük güçlük çıkaran bu...

    https://www.biyologlar.com/bitki-nedir
  • Kara Bitkilerin Evrimi

    Bugünkü kara bitkilerinin ataları okyanus ve denizlerde yaşıyorlardı. Kuru topraklarda yaşamaya ayak uydurmak için, su kaybı gibi güçlüklerin üstesinden gelecek özellikler edindiler. Fosil bulguları bitkilerin evriminde dört önemli gelişim dönemini ayırt etmeyi mümkün kılar. Bu dönemlerin her biri bitki varlığında yeni bir çeşitlenmeyi getirmiştir. Su Kaybına Karşı Korunma Yaklaşık 460 milyon yıl önce, bitki gelişiminin başlangıç döneminde yeşil su...

    https://www.biyologlar.com/kara-bitkilerin-evrimi
  • YILAN BALIĞI BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRİCİLİĞİ

    Yılan balıkları eski yıllardan beri insanların ilgisini çekmiştir. Su bulunan bir çok yerde yılan balığına rastlandığı halde yumurtlama ve yavrulama sırasında izlenememesi, yumurtalı veya karnında yavru bulunan bir balığa rastlanamaması bu ilginin çok eskiden beri doğmasına neden olmuştur. Dünyadaki toplam yılan balığı istihsali; Avrupa yılan balığı (Anguilla anguilla ) (1990-1991) 23 950 ton, Japon yılan balığı ( Anguilla japonica ) 109 100 ton, Amerikan...

    https://www.biyologlar.com/yilan-baligi-biyolojisi-ve-yetistiriciligi
  • KURBAĞA BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    Türkiye’de göl, dere, çay, nehir gibi iç sularda ve bazı nemli ortamlarda yaşayan pek çok kurbağa türü bulunmaktadır. Kurbağaların hemen hepsi üreme zamanlarında suya bağımlı olup, hayatlarının diğer zamanlarında karada yaşamaktadırlar. Kurbağalar, ilkbahar ve yaz aylarında sulara yumurta bırakır. Yumurtaların bırakıldığı bazı su ortamlarının yaz aylarında kuruması sebebiyle kurbağa yumurta ve larvaları olumsuz şekilde etkilenmekte ve hatta büyük...

    https://www.biyologlar.com/kurbaga-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • Sazan Balığı Biyolojisi ve Yetiştirme Teknikleri

    Ilıman iklim bölgelerinin ekonomik öneme sahip türü olan sazan (Cyprinus carpio Linnaeus, 1758), sıcağı sevmesinin yanında soğuğa da dayanıklı olup, entansif yetiştiricilik için çok uygundur. Az miktarda oksijene gereksinim duyması ve yetiştirme sırasında boylama, kepçeyle yakalanma ve tartım gibi işlemlere duyarlı değildir ve kolayca yaralanmaz.4-30°C arasındaki su sıcaklığı değişimlerine kısa sürede uyum sağlar (1). Sazan müstesna bir çevre toleransına...

    https://www.biyologlar.com/sazan-baligi-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • Ceviz Ağaçları ve Coğrafi Dağılışları

    Romalıların bolluk simgesi olarak tanıdıkları ceviz (Juglans regia) cevizgiller familyasına mensuptur (Juglandacea). Kışın yapraklarını döken ceviz ağacının 40 türü vardır. a-İklim Koşulları: Ceviz ağacı ılıman bölgelerin soğukça yörelerinde ,nemli iklim kuşaklarında iyi yetişir.Işıksever (heliofil)ağaç olan ceviz,bu açıdan fıstık ve bademden geride kalır.Yandan gölgelenmeyi de ister.Bir yamacın kuzey yönünü,ışıklı güney yönünden üstün...

    https://www.biyologlar.com/ceviz-agaclari-ve-cografi-dagilislari-1
  • Mutasyonların Nedenleri Nelerdir

    Mutasyonların nedenlerini sadece yukarıda sayılan radyoaktif veya enerji dalgalarının etkilerine yormak doğru olmaz. Doğada, mutasyona sebep olan pek çok olguya rastlanmıştır. Bunların temelinde yine dış etmenlerden ötürü kimyasal yapının değişmesi bulunmaktadır. Bunların her birine girersek, günlerce işin içinden çıkamayız. Ancak kısaca özetlemek gerekirse, mutasyon sebepleri ikiye ayrılır: Spontane Mutasyonlar ve Uyarılmış Mutasyonlar. Bu noktada bilinmesi...

    https://www.biyologlar.com/mutasyonlarin-nedenleri-nelerdir
  • Mozaik Evrim ve Mozaik Türler Nelerdir

    Evrime karşı olanların tarihi, hemen hemen evrimsel biyolojinin tarihi kadar eskidir. Evrime karşıt olanların iddiaları, çok nadir bazı örnekler haricinde, neredeyse son 150 yılıdr hiçbir şekilde değişmemiştir. Bunun çok basit bir nedeni vardır: evrim karşıtlığının sahip olduğu iddialar, bilime değil, insanların olası ilkin şüphelerine dayanmaktadır. Bu şüpheler esasında son derece haklıdır, çünkü sadece "evrim karşıtlarının" aklına değil, bilim...

    https://www.biyologlar.com/mozaik-evrim-ve-mozaik-turler-nelerdir
  • SALYANGOZ BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    SALYANGOZ BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    Salyangozlar simetrik olmayan, genellikle konik bir merkez etrafında dolanan veya kolon halinde tek kabuklu yumuşakçalardır. Kabukları değişik sayıda kıvrımlar içerir. Kabuğun tepesi yassı ve dar, son kıvrımı geniş olup kenarları dairevi, oval ve açıktır. Salyangozların başı belirli, tentaküllerinde iki göz bulunur. Karın tarafında yassı ve iyi gelişmiş olan ayak sürünerek hareketi sağlar. İç organlar, sırt tarafa kıvrık kabuk içinde bulunur. Sırt...

    https://www.biyologlar.com/salyangoz-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • MİDYE BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    Aynur LÖK Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Yetiştiricilik Bölümü Bornova-Izmir Mollusca filumunun Bivalvia klasisi içinde yer alan Mytilidae familyası geniş bir yayılım alanına sahiptir. Bu familyanın en önemli türleri ise Mytilus galloprovincialis (kara midye veya Akdeniz midyesi) ve Mytilus edulis (mavi midye veya Avrupa midyesi), Modiolus barbatus (at midyesi) ve Perna sp., (Afrika midyesi)’dir. Ülkemiz sularında ise Mytilidae familyasının ekonomik olarak...

    https://www.biyologlar.com/midye-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • İSTİRİDYE BİYOLOJİSİ VE YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

    Aynur LÖK - Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi, Yetiştiricilik Bölümü Bornova-izmir Mollusca bireylerinin tüketimi insanoğlunun tarihi ile yakından ilgilidir. Bugün arkeolojik verilerden de anlaşılacağı gibi, deniz kıyısında yerleşim alanları oluşturmuş insanların balık avlamadan önce bu sabit canlıları tükettikleri bilinmektedir. Mağaralarda çok miktarda yenmiş midye ve istridye kabukları bulunmuş; ve bunların bir kısmından kolye yapılmışlardır....

    https://www.biyologlar.com/istiridye-biyolojisi-ve-yetistirme-teknikleri
  • PALİNOLOJI NEDİR VE TATBİKATI

    Henüz genç bir ilim olan Palinoloji dünyada günden güne ehemmiyet kazanmaktadır* Fakat Türkiye'de ancak birkaç palinolog tarafından  tanınmaktadır. Biz burada, Palinolojiyi, jeolojik ve bilhassa stratigrafik ehemmiyetini belirterek, Türk jeologlarına da tanıtmak istedik,  — La Palynologie est une jeune science qui prend d'importance de jour en jour dans le monde entier« Mais elle nfest connue en Turquie que par quelques palynologues« Nous avons voulu, ici la faire...

    https://www.biyologlar.com/palinoloji-nedir-ve-tatbikati
  • ANTİBİYOTİK KULLANIMINDA GENEL PRENSİPLER

    Antibiyotikler tedavide en çok kullanılan ve kullanımında en çok hata yapılan bir ilaç grubudur. İnsan vücudunun her organında enfeksiyon gelişebileceğinden her daldaki hekimin antibiyotik kullanımını iyi bilmesi gerekir. Antibiyotiklere direnç gelişimi ve tedaviye yeni antibiyotiklerin girmesi gibi nedenlerle de bilgilerin devamlı yenilenmesi zorunludur. Antibiyotik kullanımında dikkat edilmesi gereken kuralları şöyle sıralayabiliriz.1. Antibiyotik kullanma...

    https://www.biyologlar.com/antibiyotik-kullaniminda-genel-prensipler
  • Elektrikli Yılan Balığı (Electrophorus electricus)

    Bazısı denizde, bazısı tatlı sularda yaşayan yüzlerce tür elek­trikli balığın ortak yanı, geliştirdikleri savun­ma ve avlanma yöntemidir. Bu balıklar düş­manlarından korunmak ya da avlarını etkisiz duruma getirmek için vücutlarında ürettikleri elektrik akımına güvenirler. Kas ve sinir dokusundan oluşmuş özel organlarca üretilen bu elektrik akımı çoğu kez iğne batması gibi hafif bir etki yaratacak kadar zayıftır. Oysa bazı türler insanı bile...

    https://www.biyologlar.com/elektrikli-yilan-baligi-electrophorus-electricus
  • KARACİĞERİN HİSTOLOJİK YAPISI

    Yumuşak kıvamlı olan karaciğer vücutta bulunan en ağır bezdir. Ağırlığı 1,5 kg veya daha fazla olabilen karaciğer üst abdomende, diaframın altında yerleşmiştir. Taze iken koyu kırmızı veya kırmızımsı kahverengidir; bu renkten başlıca karaciğere olan zengin kan akımı sorumludur. Karaciğer kanını çölyak (celiac) arterden köken alan arterlerden ve portal ven yolu ile intestinal yollardan alır. Venöz boşaltım inferior vena kavaya olduğundan karaciğer...

    https://www.biyologlar.com/karacigerin-histolojik-yapisi
  • Kurbağaların Özellikleri

    Amphibia iki taraflı yaşayışı olanlar anlamına gelir [amphi: İki taraflı, bios: yaşam, hayat]. Derileri çıplaktır ve nemli kalması için bol salgı bezi içerir. Gelişmeleri genel olarak metamorfoz iledir. Erginlerin ekserisi etçildir. Kuraklık ve tuzluluğa tahammülleri yoktur. Bu sınıfın kapsamına, birbirinden oldukça farklı görünümde olan ve günümüzde yaşayan 3 tip hayvan dahildir: Bunlar: Kuyruksuz Kurbağalar (Anura= Salientia), Kuyruklu Kurbağalar...

    https://www.biyologlar.com/kurbagalarin-ozellikleri
  • Charles Darwin’in Evrim Teorisi ile Yaratılışçıların “Akıllı Tasarım” Kuramları Arasındaki Kavga

    YARATILIŞÇILAR Milyarlarca çeşit canlının birbirinden türemediğini, hepsinin değişik zamanlarda ayrı ayrı yaratıldıklarını ve hiç değişmediklerini iddia ediyorlar. Bu akıl dışı iddia ortaçağdan beri çeşitli dinlerin empoze ettiği yaratılış dogmasıdır. Bunun dini propağanda olduğunu gizlemek için yıllar önce Amerika’da AKILLI TASARIM diye bir görüş ortaya atıldı, bilimsel bir teori olduğu iddia edildi. Başrolde Mikrobiyolog Michael Behe var....

    https://www.biyologlar.com/charles-darwinin-evrim-teorisi-ile-yaratiliscilarin-akilli-tasarim-kuramlari-arasindaki-kavga
  • Bitki Hücresi

    Proteinlerin temel yapıtaşı aminoasit denen moleküllerdir ve ayrı ayrı yapılarda 20 amino­asit vardır. Değişik aminoasitlerin değişik bir sıraya göre dizilerek birleşmesiyle, birbirin­den farklı binlerce protein oluşabilir. Nitekim her canlının yapısındaki proteinler farklı ol­duğundan, her hücre hem canlının yapısına, hem de kendi özel işlevine uygun proteinleri üretmek zorundadır. Örneğin buğday proteinlerindeki aminoasitler kendine özgü biçim­de...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hucresi
  • Böceklerin Morfolojik yapısı ( Böcek Morfolojisi )

    Bugün tanımlanmış hayvanların en az 4/5’i böceklere girer. Böceklerin yaklaşık 1 milyon kadar yaşayan, 15 bin kadar da fosil türü tanımlanmıştır ve her sene birkaç bin yeni tür bu sayıya eklenmektedir. Toplam tür sayısının 2 milyon olduğu varsayılmaktadır. Değişen çevre koşullarına çok iyi uyum sağlamaları böcekleri dünyada bulunan en dayanıklı sınıf haline getirmiştir. Böcekler, göğüslerinin üç segmentli olması ve her göğüs segmentinde bir...

    https://www.biyologlar.com/boceklerin-morfolojik-yapisi-bocek-morfolojisi-
  • Lamarckın Görüşleri

    Bu bilim adamı, çevrenin etkisiyle canlılarda meydana gelen değişmelerin daha sonraki nesillere geçebileceğine inanmıştır. Lamarck’a göre, bitki ve hayvan türleri, çevre şartlarının etkisiyle değişebilmektedirler. Lamarck, “Zoolojinin Felsefesi” adlı eserinde, çevrede meydana gelen değişikliklerin türleri etkilediğini ve her türün bu etkiye içten gelen bir değişiklikle cevap verdiğini belirtmektedir. Yerken Boyları Uzamıştır. Lamarck, canlıların...

    https://www.biyologlar.com/lamarckin-gorusleri
  • Ciğer otu (Pulmonaria )

    Pulmonaria officinalis Ciğer otu (Pulmonaria officinalis), hodangiller (Boraginaceae) familyasından Nisan-Mayıs ayları arasında çiçek açan, 10-50 cm boyunda, çok senelik otsu bir bitki türü. Morfolojik özellikleri; Çiçeklerin renkleri önceleri kırmızımtrak ise de, zamanla morumsu-maviye döner. Orman altlarında ve çayırlarda bulunur. Gövdeleri dik, tüylü ve 7-8 yapraklıdır. Üst kısımdaki yapraklar sapsız, alt taraftakiler ise kısa ve kanatlı bir sapa...

    https://www.biyologlar.com/ciger-otu-pulmonaria-
  • ENDOKRİN SİSTEM

    Endokrin sistem, başlıca köken aldıkları epitel ile ilişkilerini kaybetmiş bezlerden meydana gelmiştir. Bu bezlerin duktusları olmayıp salgılarını (hormonlar) direkt olarak ya kan ya da lenf dolaşımına boşaltırlar; dolayısı ile bu tip bezlere duktussuz bezler veya iç salgı bezleri denir. Vücudun endokrin salgı yapan dokuları üç ayrı şekilde görülür: 1- Bağımsız ayrı bezler halinde; bu tip bezler saf endokrin fonksiyona sahiptirler. Örneğin hipofiz, tiroid,...

    https://www.biyologlar.com/endokrin-sistem
  • Örümceğimsiler ( Arachnida )

    Arachnidalar, Arthropoda (eklembacaklılar) filumunun, başta örümcekler, akrepler, akarlar, keneler ve uyuz böcekleri olmak üzere, 70 bin kadar etçil ve karada yaşayan omurgasız türüdür.. Arachnida üyelerinin en belirgin özellikleri, iyi gelişmiş bir baş bölümü ile sert (kitinleşmiş) bir dış iskeletten oluşan bölütlü gövde yapısı ve çift sayıdaki eklemli gövde uzantılarıdır. Büyüme sürecinde birkaç kez kabuk (dış iskelet) değiştiren bu hayvanların...

    https://www.biyologlar.com/orumcegimsiler-arachnida-
  • OMURGASIZ HAYVANLAR SİSTEMATİĞİ

    Canlılarla ilgili problemler ele alındığında organizmalar sınıflandırmak ve onları gruplara ayırmak zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Yeryüzünde milyonlarca canlı varlık vardır ve bunun yanı sıra geniş ölçüde bir çeşitlilik de görülür. Sınıflandırmanın Tarihçesi İnsanlar yaradılışlarından itibaren çevrelerinde bulunan bitki ve hayvanları öğrenmeye çalıştılar. İlk insanlar, bitki ve hayvanları kendileriyle olan ilişkisine göre...

    https://www.biyologlar.com/omurgasiz-hayvanlar-sistematigi
  • BÖCEKLERDEKİ MANEVRA KABİLİYETİ

    Böceklerdeki uçuş sisteminin, bütün bilimsel ve teknolojik birikimimize rağmen bizlerin kullandığı tekniklerden çok ileri olduğunu biliyor muydunuz? Böcekler tam bir uçma ustasıdır. Öyle ki saniyede 1000’den fazla sayıda kanat çırpan böcekler vardır. Bir böcek, kanatlarını o kadar hızlı hareket ettirir ki takip etmek imkansızdır. Böcekler, çok sayıda kanat çırpmanın yanma gibi tehlikeli neticelerine karşı, korunaklı bir şekildedir. Böceklerin kanat...

    https://www.biyologlar.com/boceklerdeki-manevra-kabiliyeti
  • Kromofil Hücreler

    A- Asidofiller (Alfa hücreleri): Toplam hücrelerin %40’ını oluşturur. İyi şekilde boyanabilen asidofiller normal preparatlarda kolaylıkla tanınırlar. Kromofoblardan daha büyük olup (14-20 mikron) hücre sınırları belirgindir. Sitoplazmalarında oldukça fazla bulunan küçük özel granülleri pek çok asidik boyalarla (eozin, asit fuksin, orange G ve azokarmin gibi) ile boyanabilirler. Seçici boyama metodları ve immunositokimya ile iki tip asidofil ayırt edilir. 1-...

    https://www.biyologlar.com/kromofil-hucreler
3WTURK CMS v8.1