Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 467 içerik listeleniyor

  • İnsan DNA’sı ve Genetik

    İnsan DNA’sı ve Genetik

    Deoksiribonükleik Asit (DNA), tüm canlı organizmaların ve virüslerin kalıtsal bilgilerini taşıyan ve gelecek nesillere taşıyan(aktaran) nükleik asittir. DNA,hücrelerdeki kromozomlarda bulunur ve canlıya ait bütün özellikleri taşır ve aktarır. Bölünme sırasında kromozomlar bölünürken, DNA’’larda eşleşirler. DNA, çift sarmallı bir yapıya sahiptir.DNA nükleotit adı verilen 2 polimerden oluşur. Bir DNA zinciri 2,2 ile 2,6 nanometre (metrenin milyarda biri) kadar...

    https://www.biyologlar.com/insan-dnasi-ve-genetik-1
  • DNA’da Şifreleme Nasıl Yapılır?

    DNA’da Şifreleme Nasıl Yapılır?

    İnsan fizyolojisi, oldukça sistematik ve kusursuz bir şekilde yaratılmıştır. Çok düzenli bir şekilde işleyen sistemde, çok çeşitli maddelerden oluşan her yapının bir görevi vardır ve bu yapılar görevlerini kusursuz olarak yerine getirirler.Bu fizyolojik yapı, her organizmada aynı şekilde işlerken, organizmalar arasındaki çeşitliliği DNA denilen yapı meydana getirmektedir. Bilim dünyasındaki açılımı Deoksiribo Nükleik Asit olan DNA, bir nevi canlıların...

    https://www.biyologlar.com/dnada-sifreleme-nasil-yapilir-1
  • Polimeraz zincir tepkimesi

    Polimeraz zincirleme tepkimesi (Polymerase Chain Reaction - PCR), DNA içerisinde yer alan, dizisi bilinen iki segment arasındaki özgün bir bölgeyi enzimatik olarak çoğaltmak için uygulanan tepkimelere verilen ortak bir isimdir. Metod basitçe tüp içerisinde nükleik asitlerin uygun kosullarda çoğaltılması esasına dayanır. Bir çeşit "in vitro klonlama" olarak da tanımlanan PCR; 94 °C-98 °C aralığında gerçekleştirilen denatürasyon, 37 °C-65 °C aralığında...

    https://www.biyologlar.com/polimeraz-zincir-tepkimesi
  • Biyoteknoloji Nedir

    Biyoteknoloji “Özel bir kullanıma yönelik olarak ürün veya işlemleri dönüştürmek veya meydana getirmek için biyolojik sistem ve canlı organizmaları veya türevlerini kullanan teknolojik uygulamalar” olarak tanımlanmaktadır. Biyoteknoloji tıbbi ve tarımsal konularda yeni bir çığır açmıştır. Özellikle tıbbi biyoteknolojide yaşanan gelişmeler neticesinde hastalıkların teşhis ve tedavisinde büyük mesafeler kat edilmiştir. Tarımsal biyoteknolojideki...

    https://www.biyologlar.com/biyoteknoloji-nedir
  • BİYOTEKNOLOJİNİN TARİHÇESİ

    Milattan Önce (M Ö) 1750 Sümerler birayı mayaladı 500 Çinliler küflenmiş soya fasulyesini antibiyotik olarak yanıkların tedavi etmek için kullandı 250 Yunanlılar hasat döngüsünü deneyerek ürün verimliliğini arttırdı 100 Çinliler toz haline getirilmiş krizantemi böcek ilacı olarak kullanmaya başladı Milattan Sonra 20. Yüzyıldan Önce 1590 Mikroskobun Janssen tarafından bulunması 1663 Hücrelerin Hooke tarafından ilk kez tanımlanması 1675 Leeuwenhoek`un...

    https://www.biyologlar.com/biyoteknolojinin-tarihcesi
  • Biyoinformatik ve dna dizi analizi

    Biyoinformatik, biyolojik bilgilerin yaratılması ve saklanması için veritabanlarının oluşturulmasıdır.Bu konudaki çalışmaların çoğu biyolojik verilerin analizi ile ilgilidir. Artan sayıdaki projelerde biyolojik bilgilerin organizasyonu gerekmektedir. Bu alanda oluşturulan veritabanlarının büyük bir kısmını nükleik asitler oluşturmaktadır. Milyonlarca nükleotidin depolanması ve organizasyonu için veritabanlarının oluşturulması, araştırıcıların bu...

    https://www.biyologlar.com/biyoinformatik-ve-dna-dizi-analizi-1
  • Genom Projelerinin Faydaları

    Alzheimer ve bazı kanser türlerinin tedavisinde, şimdiden bazı ilerlemeler sağlandığı biliniyor. Önümüzdeki birkaç yıl içinde yeni tedavi yöntemleri ve ilaçların, dünyanın çeşitli yerlerindeki araştırmacılar tarafından ortaya çıkarılması söz konusu olabilecek. Ancak kalp hastalığı gibi, hem genetik hem de çevresel nedenleri bulunan hastalıklar için daha uzun yıllar (20, 30, 40 yıl) beklenmesi gerekecek. İnsan genom Projesinin temel amacı, insan...

    https://www.biyologlar.com/genom-projelerinin-faydalari
  • DNA Replikasyonu

    DNA, bazı virüsler hariç, tüm canlıların genetik maddesidir. Hücresel aktiviteyi yönlendiren bir program ihtiva eder. Bu program RNA da kopya ve proteinde tercüme edilir. DNA ilk defa 1869'da F. Miescher tarafından beyaz kan hücrelerinde bulunmuştur. Önceleri DNA'nın sadece hayvansal, RNA'nın da sadece bitkisel hücrelerde bulunduğu zannedilmiş, fakat yıllar sonra hem DNA ve hem de RNA'nın her iki hücre çeşidinde de bulunduğu anlaşılmıştır. 1944'de O. Avery ve...

    https://www.biyologlar.com/dna-replikasyonu-1
  • ÖKARYOT HÜCRE

    Ökaryotik bir hücrede genetik materyal (DNA ve RNA) bir zarla çevrilmiş ve bu yapıya çekirdek(Nucleus) adı verilir.Çekirdekte DNA bir çeşit protein olan histonlar ile kromozomları oluşturur.Ayrıca ökaryotik hücreler mitokondri,golgi aygıtı,endoplazmik retikulum,kloroplast gibi bir zarla çevrilmiş organellere sahiptir. Buraya kadarki bilgilerin ışığında canlılar beslenme biçimine ve hücresel düzenlerine göre 5 aleme ayrılmıştır.(Regnum=Alem) A)Hücresel...

    https://www.biyologlar.com/okaryot-hucre
  • BİYOSENSÖRLER

    Biyosensörler, biyolojik materyaller içeren ve/veya bunları çeşitli ortamlarda kalitatif ve/veya kantitatif tayin ve izlenmesinde kullanılan cihazlardır”. Biyosensörde en önemli nokta sistemde mutlaka bir biyolojik materyal kullanılıyor olmasıdır. Bu biyolojik materyaller kullanılarak, çok seçici, çok hassas, çoğu zaman da çok daha hızlı ölçüm yapmak mümkündür. Bir biyosensör, Şekil 1’de şematik olarak gösterildiği gibi şu üç temel bileşenden oluşur :...

    https://www.biyologlar.com/biyosensorler
  • HÜCRE SİKLUSU VE KANSER

    Hülya CABADAK Marmara Ün. Tıp Fakültesi, Biyofizik AD, İSTANBUL, TÜRKİYE Anahtar Kelimeler: Hücre siklusu, siklinler, siklin bağımlı kinazlar, tümör baskılayıcı gen, kanser Organizma/organ/doku gelişimi, hücrelerin büyüme ve çoğalmalarını içerdiği gibi hücre ölümlerini de sağlar. Hasarlı dokuların onarımı somatik hücrelerin ve destek dokunun çoğalması ile gerçekleşmektedir1. Hücre büyümesi, farklılaşması ve çoğalmasında rolü olan...

    https://www.biyologlar.com/hucre-siklusu-ve-kanser
  • BİYOKİMYA

    Biyokimya, bitki, hayvan ve mikroorganizma biçimindeki bütün canlıların yapısında yer alan kimyasal maddeleri ve canlının yaşamı boyunca sürüp giden kimyasal süreçleri inceleyen bilim dalıdır. Biyokimyanın amacı her şeyden önce, hücre nin temel bileşenleri olan protein, karbonhidrat, lipit gibi organik bileşiklerin ve yaşamsal önem taşıyan kimyasal tepkimelerde en büyük rolü oynayan DNA nükleik asitlerin, vitaminlerin ve hormonların yapısal ve nicel...

    https://www.biyologlar.com/biyokimya-1
  • DNA Replikasyonunda Rol Alan Enzimler

    DNA molekülünün replikasyonunda, DNA zincirinin uzatılmasını DNA polimerazlar katalizlemekle birlikte, replikasyonda rol alan başka enzimler de bulunmaktadır. Bu enzimler ve özellikleri ise: i. DNA Primaz: Replikasyon sırasında, DNA polimerazın DNA zinciri sentezini başlatabilmesi için kullandığı RNA primerleri, DNA primaz adı verilen özel RNA polimerazlar tarafından sentezlenir (bkz. kısım 4.3). Bu enzim çoğunlukla DNA’ya bağlanır, fakat kalıp olmaksızın da...

    https://www.biyologlar.com/dna-replikasyonunda-rol-alan-enzimler
  • Hücre Fizyolojisi

    Hücreler yaşayan organizmaların yapısal ve fonksiyonel birimleridir. Hücreler küçük fakat kompleks yapılardır. Yaşamın bu temel birimi hakkında ayrıntılı bilgiler ilk kez 17. Yüzyılda ışık mikroskobunun geliştirilmesi ile edinildi. Bir müze müdürü olan İngiliz Robert Hooke 1663 yılında mantar ve diğer Bitki örneklerini bir jiletle keserek mikroskop altında 30 kat büyüterek inceledi. Bu incelemeler sonucunda Bitkilerin "hücre" adını verdiği küçük...

    https://www.biyologlar.com/hucre-fizyolojisi-2
  • Transkripsiyon PDF sunum

    Transkripsiyon (veya yazılma veya yazılım , DNA''yı oluşturan nükleotit dizisinin RNA polimeraz enzimi tarafından bir RNA dizisi olarak kopyalanması sürecidir. Başka bir deyişle, DNA''dan RNA''ya genetik bilginin aktarımıdır. Protein kodlayan DNA durumunda, transkripsiyon, DNA''da bulunan genetik bilginin (bir Image:RNAP TEC small.jpg|thumb|''T. aquaticus'' RNA polimerazı RNA zincirini uzatması sırasındaki şematik görüntüsü. RNA ve DNA'nın aldığı şekiller daha belli...

    https://www.biyologlar.com/transkripsiyon-pdf-sunum
  • RETROVİRÜSLER

    Konukçu kromozomu içinde ekleme Alanı 4 ~ 6 bp oluşturmak için ise bir virüs, konak hücre kromozomu, LTR U5'in U3 ve 3 'uçları arasında 5'LTR sol ucunda bir retrovirüs DNA sağ, 2 bp kayıp sırası tekrar edilmesi. Ev sahibi kromozom odağı entegre retroviral genomik DNA rastgele. Her enfekte hücreleri genellikle proviral kopya 1 ile 10 parça var. Viral RNA retroviral DNA kopyası entegrasyonu gerekli bir aşamadır. Retroviral genom DNA sırasında hücre bölünmesi enfekte...

    https://www.biyologlar.com/retrovirusler
  • Karbohidratlar Hakkında Bilgi

    Karbohidratlar Hakkında Bilgi

    Karbohidratlar,hayvansal organizmaların (omurgalılar)%5 ini (karaciğer,kas gibi) oluştururlarsa da,bitkilerde varlıkları (konsantrasyon ) çok değişkendir.Kimi bitkilerde konsantrasyonları (kuru madde üzerinden ) %70’i (kuru üzüm gibi)bile aşabilir. Karbohidratlardan monosakkaridler en küçük yapılardır. Disakkaritler,polisakkaridler ise hidrolizle monosakkarid yapı taşlarını verirler.Bu ikinci grup (hidroliz olabilen )karbohidratlar,sadece monosakkaridlerden kurulursa...

    https://www.biyologlar.com/karbohidratlar-hakkinda-bilgi
  • Gen Terapisi

    Hastalıkları tedavi etme ya da fiziksel etkilerini azaltma amacıyla hastanın vücuduna genetik materyalin sokulması, tıp tarihinde bir devrim olmuştur. İlk başlarda genetik hastalıkların tedavisi amacıyla planlanan gen terapisi artık, kanser, AIDS gibi diğer pek çok hastalığın tedavisi için de kullanılmaya başlanmıştır. Genlerin tanımlanması ve genetik mühendisliğinde kaydedilen önemli gelişmeler sonunda bilim adamları artık hastalıklarla savaşabilmek ve...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapisi
  • Genetiğin Dünya da ve Türkiye de Tarihsel Gelişimi

    Dünyada hayatın başladığı kabul edilen 4.6 milyar yıl önce, DNA(deoksiribonükleikasit) yaşamın hücresel metabolik aktivasyonlarını ortaya koyan genetik yapı olarak hizmet etmiştir. "Gen" terimi 1900. yıllara kadar kullanılmamasına rağmen genin fonksiyonu ile olan araştırma 1800 lü yıllarda başlamıştır. Gregor Mendel, Avusturyalı din adamı, manastırının bahçesinde yıllarca çalıştı, farklı bezelye varyetelerini melezlemiştir. Dikkatli kayıtlar tutarak,...

    https://www.biyologlar.com/genetigin-dunya-da-ve-turkiye-de-tarihsel-gelisimi
  • İnsan DNA’sı ve Genetik

    Deoksiribonükleik Asit (DNA), tüm canlı organizmaların ve virüslerin kalıtsal bilgilerini taşıyan ve gelecek nesillere taşıyan(aktaran) nükleik asittir. DNA,hücrelerdeki kromozomlarda bulunur ve canlıya ait bütün özellikleri taşır ve aktarır. Bölünme sırasında kromozomlar bölünürken, DNA’’larda eşleşirler. DNA, çift sarmallı bir yapıya sahiptir. DNA nükleotit adı verilen 2 polimerden oluşur. Bir DNA zinciri 2,2 ile 2,6 nanometre (metrenin milyarda biri)...

    https://www.biyologlar.com/insan-dnasi-ve-genetik
  • Telomer, Telomeraz ve Yaşlanma

    Telomer, Telomeraz ve Yaşlanma

    Telomerler, ökaryot hücre kromozomlarının her iki ucunda bulunan, heterokromatin (yoğun katlanma gösteren ve daha koyu boyanan bölge) yapıda özel deoksiribonükleik asit dizisi olup,kromozom stabilitesinde, gen ekspresyonunda, kromozomal replikasyonda, tümör oluşumunda, yaşlanmada ve hücre bölünmesinde rol aldığı bilinen yapılardır. Telomeraz enzimi ise nükleoprotein (nükleotid (RNA) ve proteinden oluşan) yapıda revers transkriptaz özelliği gösteren ve telomer...

    https://www.biyologlar.com/telomertelomeraz-ve-yaslanma
  • DNA’da Şifreleme Nasıl Yapılır?

    İnsan fizyolojisi, oldukça sistematik ve kusursuz bir şekilde yaratılmıştır. Çok düzenli bir şekilde işleyen sistemde, çok çeşitli maddelerden oluşan her yapının bir görevi vardır ve bu yapılar görevlerini kusursuz olarak yerine getirirler. Bu fizyolojik yapı, her organizmada aynı şekilde işlerken, organizmalar arasındaki çeşitliliği DNA denilen yapı meydana getirmektedir. Bilim dünyasındaki açılımı Deoksiribo Nükleik Asit olan DNA, bir nevi canlıların...

    https://www.biyologlar.com/dnada-sifreleme-nasil-yapilir
  • Altıncı DNA Bazı Bulundu !

    Altıncı DNA Bazı Bulundu !

    DNA (Deoksiribonükleik asit) genetik materyalimizin ana bileşenidir.

    https://www.biyologlar.com/altinci-dna-bazi-bulundu-
  • DNA Dizilimi Nasıl Yapılır?

    DNA Dizilimi Nasıl Yapılır?

    DNA’yı dizmek oldukça basit olaydır: Bir molekül vardır, ona bakarsınız ve bulduğunuzu yazarsınız. Bunun çok kolay olduğunu düşünüyorsunuz değil mi? Evet, zaten öyle. Sorun, bir DNA molekülüne bakıp, zincirindeki her bağlantının kimyasal kimliğini kontrol etmek değil, bu kimlikleri milyonlarca kez denetlerken aslında hiç hata yapmamaktır. Yani zor olan şey budur, fakat DNA’nın öyle bir doğası vardır ki, eğer doğru dizilimin sadece %95’ini elde...

    https://www.biyologlar.com/dna-dizilimi-nasil-yapilir
  • DNA Sarmalının Kimyasal Yapısı

    DNA (Deoksiribo nükleik asit); karbon, hidrojen, oksijen, azot, fosfat atomlarından oluşan ve hücrenin bütün hayati fonksiyonlarında rol alan dev bir moleküldür. İnsana ait bir DNA molekülünde bu atomlardan milyarlarca bulunur14 ve her insanda kişinin kendisine özel bir biçimde düzenlenmiştir. DNA, bu molekülün kimyasal yapısını ifade eden deoksiribo (D), nükleik (N), asit (A) kelimelerinin kısa yazılımıdır. Her insan hücresinin çekirdeğindeki DNA molekülü, 5...

    https://www.biyologlar.com/dna-sarmalinin-kimyasal-yapisi
  • DNA Molekülündeki Şifre

    Vücudunuzun her hücresinde dünyada hiç kimsenin konuşmadığı bir dilde yazılmış, müthiş bir bilgi hazinesi saklıdır. Bu dilin alfabesi sadece dört harften meydana gelir ve her harf, "baz" veya "nükleotid" denilen kimyasal bir molekülü temsil eder. "Kodon" adı verilen genetik kelimeler de bu harflerden oluşmaktadır. Dört harfli bu DNA dili, Adenin, Timin, Guanin ve Sitozin (Cytosin) moleküllerinin A, T, G ve C harflerinden oluşur. İşte çekirdekteki bilgi bankasında...

    https://www.biyologlar.com/dna-molekulundeki-sifre
  • DNA ve RNA Moleküllerinin Farklılıkları

    Nükleik asitler hücrelerde iki ayrı biçimde bulunurlar: DNA (Deoksiribonükleik asit) ve RNA (ribonükleik asit) olarak. DNA ve RNA hücrelerde farklı işlevleri yerine getirirler. RNA ile DNA molekülleri arasındaki farklar genel hatlarıyla şöyledir: Yapılarındaki şeker farklıdır:RNA molekülünün omurgası, DNA'daki deoksiriboz şeker molekülü yerine, riboz şekerine sahiptir. Yapılarındaki baz farklıdır: DNA'daki timin (T) bazı yerine, RNA'da ürasil (U) vardır. RNA...

    https://www.biyologlar.com/dna-ve-rna-molekullerinin-farkliliklari
  • Antijen nedir ?

    Bağıştıran ya da Antijen vücuda girdiğinde bağışıklık sistemi tarafından antikor üretimine yol açan yabancı moleküllerdir. Antijenler genellikle protein ve polisakkarit yapısında canlı organizma kısımları ya da büyük moleküllü proteinler ve bunlara bağlanmış karbonhidratlar, nükleik, lipidik kısımları ya da ürünleridir. En önemli antijenler bakteri lerinin yapısına girenlerdir. Bir antijen iki elementten oluşur: Protein bir madde ve hapten....

    https://www.biyologlar.com/antijen-nedir-
  • İnorganik bileşikler nelerdir

    Canlıların kendi vücutlarında sentezleyemeyip,dış ortamdan hazır aldıkları bileşiklerdir. Hem canlı vücutunda hem de cansız ortamda bulunurlar. Küçük moleküllü olup,devamlı ve yeterince bulunması gerekir. Canlılar bu bileşiklere gereksinim duyar.Besin olarak kullanılan inorganik maddeler “mineraller ve su” sindirilemezler. Enerji vermezler. Bunlar düzenleyici maddelerdir. Karbon elementine sahip olmayan tüm moleküller İnorganik Bileşikler olarak adlandırılr. ...

    https://www.biyologlar.com/inorganik-bilesikler-nelerdir
  • TRANSFORMASYON

    Transformasyon rekombinant DNA teknikleri kullanılarak hücre dışı uygulamalar ile farklı bir genotipten hücre genotipine doğrudan bir modifikasyon işlemidir. Transformasyon terimi genel olarak ekzogenik DNA’nın hücre içine alınıp hücre genetiği ile bütünleşmesi anlamına gelir (Şekil 1). Transformasyon işlemine başlamdan önce ilgilenilen gen bölgesi plazmid vektör ile ligaz enzimi aracılığıyla birleştirilir. Bu işleme ligasyon adı verilir (Şekil 2). Genellikle...

    https://www.biyologlar.com/transformasyon
  • Monosakkaritler Hakkında Bilgi

    Monosakkaritler, su ile daha küçük birimlere parçalanamadıklarından basit şekerler, tek şekerler, monozlar olarak da bilinirler. Çoğu Cn(H2O)n formülüne uyar. Bazı monosakkaritler tatlıdır. Zincir veya halkalı yapıya sahip olup, genellikle 3-6 arasında karbon (C) atomu taşırlar. Moleküllerindeki karbon sayılarının Latincelerinin sonuna -oz eki getirilerek gruplandırılırlar. Üç karbonlu olanlar trioz, dört karbonlular tetroz, beş karbonlular pentoz, altı...

    https://www.biyologlar.com/monosakkaritler-hakkinda-bilgi
  • MİNERAL MADDELERİN SINIFLANDIRILMASI ve FONKSİYONLARI

    Mineral doğal şekilde oluşmayan homojen, belirli kimyasal bileşime sahip ve belirli bir kristal öz yapıları olan inorganik kristalleşmiş katı bir cisimdir. Buna göre minerallerin özelliklerini şöyle sıralayabiliriz: Doğal olarak oluşur. Herhangi bir parçası bütününün özelliklerini taşır. Belirli bir kimyasal formülü vardır. Katı halde olup nadiren sıvıdır. İnorganiktir. (yani doğada bulunur) Mineralojinin oluşan maddeleri ihtiva ettiği için bu bakımdan...

    https://www.biyologlar.com/mineral-maddelerin-siniflandirilmasi-ve-fonksiyonlari
  • DNA ve Özellikleri Hakkında Kapsamlı Bilgi

    Deoksiribonükleik asit veya kısaca DNA, tüm organizmalar ve bazı virüslerin canlılık işlevleri ve biyolojik gelişmeleri için gerekli olan genetik talimatları taşıyan bir nükleik asittir. DNA'nın başlıca rolü bilginin uzun süreli saklanmasıdır. Protein ve RNA gibi hücrenin diğer bileşenlerinin inşası için gerekli olan bilgileri içermesinden dolayı DNA; bir kalıp, şablon veya reçeteye benzetilir. Bu genetik bilgileri içeren DNA parçaları gen olarak...

    https://www.biyologlar.com/dna-ve-ozellikleri-hakkinda-kapsamli-bilgi
  • Adenin

    - Nükleik asitlerin yapılarında bulunan azotlu bir pürin bazıdır.Adenin yapısına katıldığı bazı moleküller ; ATP, ADP, AMP, NAD, NADP vs. - Nükleik asitlerin yapılarında bulunan azotlu bir pürin bazıdır. Enerji iletiminde  önemi  olan  nükleik asit ve nükleotidlerin-adenozin trifosfat (ATP), adenozin  difosfat (ADP) ve adenilik  asit (AMP) bileşeni.  - Adenin, toplam iki tane olan pürin bazlarından biridir. DNA ve RNA nükleik asitlerinin nükleotidlerinde...

    https://www.biyologlar.com/adenin
  • Apoptozis ve Nekroz Nedir?

    Doku yasami, hücresel çogalma ve apoptozis gibi hücre ölüm islemleri arasindaki siki dengeyle sürdürülür. Apoptozis hem fizyolojik hem de patolojik olarak istenmeyen, hasar görmüs ya da potansiyel olarak neoplastik hücrelerin uzaklastirilmasinda basvurulan bir hücre intihar mekanizmasidir. Bu içsel intihar formunun temelinde genetik mekanizma vardir. Melekler Mekanı - Apoptozis ve Nekroz Nedir? Apoptozis tipik morfolojik ve biyokimyasal özelliklere sahiptir. Göze çarpan...

    https://www.biyologlar.com/apoptozis-ve-nekroz-nedir
  • Ligaz mekanizması nedir ?

    DNA ligaz bir DNA molekülünün 3' hidroksil ucu ile bir diğerinin 5' fosfat ucu arasında bir fosfodiester bağ oluşturmaktır. Katalizledikleri reaksiyon için yüksek enerjili bir kofaktör olarak ATP veya NAD kullanırlar. Ökaryotik DNA ligazlar ATP ile çalışır, bakteri, arke ve virüslerdeki DNA ligazların bazıları ATP bazıları NAD kullanır. Bu kofaktörlerin fosfat bağının kesilmesi ile reaksiyon için gerekli enerji elde edilir. Arta kalan AMP molekülü enzimde bulunan...

    https://www.biyologlar.com/ligaz-mekanizmasi-nedir-
  • Gıdalarda Protein Tayini ( Kjeldahl Yöntemi )

    Gıdalarda çok çeşitli amaçlarla protein analizleri yapılmaktadır. Örneğin; 1. Gıda maddesinin mevcut kalite standartlarına uygunlunun belirlenmesi acıyla: Örneğin; bir çok standartta her bir gıda maddesi için protein oranı, şu standartdan aşağı olamaz gibi kriterler konulmuştur, 2. Gıda maddesinin besleme değerini belirlemek amacıyla: Gıdaların besleme içeriği toplam ham protein miktarının haricinde diğer bazı kalite indeksleri ile de belirlenmektedir,...

    https://www.biyologlar.com/gidalarda-protein-tayini-kjeldahl-yontemi-
  • DNA nedir, nerede bulunur?

    DNA "Deoksi Ribo Nükleik Asit" isimli bir tür molekül grubunun kısaltılmış isimidir.DNA'nın çift zincirli ip merdivene benzediğinden bahsetmiştik.Çift zincirli yapıdaki DNA zinciri oldukça uzun bir zincirdir.Bu zincir hücre içindeki özel enzimler ve proteinler aracılığı ile paketlenir. Nasıl ki uzun bir ipi makaraya düzenli bir şekilde sarıyorsanız, hücrede buna benzer bir mekanizma ile DNA’yı paketleyerek çekirdeğinin içine yerleştirir.DNA her hücrede...

    https://www.biyologlar.com/dna-nedir-nerede-bulunur
  • BESİNLER VE KİMYASAL ENERJİ

    Besinler kimyasal enerjilerine göre organik ve inorganik besinler olmak üzere iki’ye ayrılır. Görevlerine göre enerji verici, yapıcı onarıcı ve düzenleyici olmak üzere 3’e ayrılır. Enerji verici Yapıcı onarıcı Düzenleyici Karbonhidratlar + + - Yağlar + + - Proteinler + + + Vitaminler - - + Minareler ve su - + + Organik Moleküller (Bileşikler) 1-)Karbonhidratlar 2-)Yağlar 3-)Proteinler 4-)Vitaminler 5-)Nükleik asitler Organik moleküller sadece canlı organizmalar...

    https://www.biyologlar.com/besinler-ve-kimyasal-enerji
  • Baz

    - Suda çözündüğünde H+ iyonlarını alan herhangi bir madde. Ayrıca nükleik asitlerde azotlu bileşen - Suda çözündüğü zaman hidroksil iyonu veren bileşiktir. Kırmızı turnusolu maviye dönüştürür.

    https://www.biyologlar.com/baz
  • KEMOTAKSONOMİ – KARŞILAŞTIRMALI FİTOKİMYA ve BİYOKİMYA

    Bitki kimyası, biyokimyası ve taksonomi ve sistematiği konularındaki araştırmalar geçen asır başlarında olgunlaşmaya başlamış ise de kemotaksonomi ancak asrın ikinci yarısında gerekli teknik düzeye erişerek yeterli veri elde etmeye başlamış ve altmışlı yılların başlarından itibaren önemli sonuçlar verir hale gelmiştir. Bu bilim dalının organik kimya ve biyokimya, fizyoloji ile ökoloji, bitki coğrafyası ve sistematik botanik, moleküler biyoloji, hücre...

    https://www.biyologlar.com/kemotaksonomi-karsilastirmali-fitokimya-ve-biyokimya
  • Genetiğin Dünyada ve Türkiyedeki Tarihi

    Dünyada hayatın başladığı kabul edilen 4.6 milyar yıl önce, DNA(deoksiribonükleikasit) yaşamın hücresel metabolik aktivasyonlarını ortaya koyan genetik yapı olarak hizmet etmiştir. “Gen” terimi 1900. yıllara kadar kullanılmamasına rağmen genin fonksiyonu ile olan araştırma 1800 lü yıllarda başlamıştır. Gregor Mendel, Avusturyalı din adamı, manastırının bahçesinde yıllarca çalıştı, farklı bezelye varyetelerini melezlemiştir. Dikkatli kayıtlar...

    https://www.biyologlar.com/genetigin-dunyada-ve-turkiyedeki-tarihi
  • Genetik Yapımız ve Davranışlarımız Arasındaki İlişki

    Daha doğum anından itibaren bebeğin annesine mi yoksa babasına mı benzediğini merak ederiz. Yeni doğan bebeği görenler, öncelikle bu benzerlik konusundaki kanaatlerini açıklama gereği hissederler ya da gerçekten ortada öylesine bir benzerlik vardır ki, kendilerini bu konuda bir şey söylemekten alıkoyamazlar. Çoğu zaman “Hıh, deyip birisinin burnundan düşmüş”üzdür Kime benzediğimiz, fiziksel özelliklerimizi, bazı huylarımızı kimden aldığımız...

    https://www.biyologlar.com/genetik-yapimiz-ve-davranislarimiz-arasindaki-iliski-1
  • Biyofizik

    A lm. Biophysik (f.), Fr.biophysique (f.), İng. biophysics. Fiziki prensipleri, metodları ve aletleri canlı organizmalarla ilgili çalışmalarda kullanan ilim dalı. Fizikte olduğu gibi biyofizikteki ilerlemeler de bu konuda hassas sistemlerin kullanılmasıyle başlamıştır. Biyofiziğin ilk branşı, gözün optik sisteminin incelenmesiyle ortaya çıkmıştır. Gözün merceğinin karakteristiği, retina tabakasında görüntünün meydana gelmesi ve görüntünün netleştirilmesi...

    https://www.biyologlar.com/biyofizik
  • BİTİRME TEZİ

    1980’lerin başında geliştirilen rekombinant teknoloji, deoksiribonükleik asit (DNA) kullanarak hormon üretim yöntemidir. Bu yöntemin keşfinden önce hormonlar sadece postmenopozal kadınların idrarından elde edilir ve saflaştırılırdı. Bu teknoloji, hala üreme hormonlarının üretimi için geçerli ve etkili bir yöntemdir. Binlerce çift bu tip hormonları kullanarak tedavide başarı sağlamıştır. Bununla beraber hormon üretimi için rekombinant teknolojilerin gelişimi,...

    https://www.biyologlar.com/bitirme-tezi
  • BESLENME FİZYOLOJİSİ

    Bilindiği gibi canlıların ortamdan sağladığı, olduğu gibi tüketerek kullandıkları besin maddeleri büyük canlı gruplarında farklılıklar gösterir. Bitkiler aleminde de özellikle su bitkilerinin sudan, kara bitkilerinin topraktan sağladığı inorganiklerin çeşitleri ve özellikle oranlarında farklılıklar görülür. Tipik bitki besini olarak kullanılan elementlerin hepsi inorganik formdadır. Ancak bitki köklerinin organik maddelerden de yararlandığı...

    https://www.biyologlar.com/beslenme-fizyolojisi-2
  • Mineral Madde ile Beslenme Mekanizmaları

    Elektroosmozun bir iyon iletimi mekanizması olduğu, hidrate iyonların su moleküllerini sürükleyen ve membranlardaki porlar, kapilerler boyunca yaratılan elektrik alanları, yani potansiyel farklılıkları ile iyonik madde taşınması gerçekleştirdiği belirtilmişti. Elektriksel potansiyel farkı DE, elektriksel yükün bir noktadan diğerine gitmesi ile yapılan işin ölçütüdür. Daha önce değinildiği üzere yukarıda kısaca incelenmiş olan itici güçlerden de çok daha...

    https://www.biyologlar.com/mineral-madde-ile-beslenme-mekanizmalari
  • <b class='text-danger'>Nükleik</b> Asitler

    Nükleik Asitler

    Nükleik asitler, bütün canlı hücrelerde ve virüslerde bulunan, nükleotid birimlerden oluşmuş polimerlerdir. En yaygın nükleik asitler deoksiribonükleik asit (DNA) ve ribonükleik asit (RNA)'dır. İnsankromozomlarını oluşturan DNA milyonlarca nükleotitten oluşur. Nükleik asitlerin başlıca işlevi genetik bilgi aktarımını sağlamaktır, ancak bazı RNA türleri katalizör olarak da işlev görürler. RNA'yı oluşturan kimyasal gruplar. P, fosfat; Z, riboz şeker; A, C,...

    https://www.biyologlar.com/nukleik-asitler-1
  • Denatürasyon

    - Bir proteinin ya da bazı diğer kompleks moleküllerin üç boyutlu yapısının hidrojen bağlarının kırılmasından dolayı çözülmesi (bozulması) - Primer yapısını bozmadan bir protein, nükleik asit ya da bir başka makromolekülün fiziksel özelliklerinin ve üç boyutlu yapısının değişimi. - DNA’nın çift iplikli durumdan tek iplikli duruma geçmesi.

    https://www.biyologlar.com/denaturasyon
  • Proteinler ve Protein Yapısı

    Hücre içerisinde bol olarak bulunan ve hücrenin kuru ağırlığının % 50’sini oluşturan organik moleküler proteinlerdir. Tümünde karbon, hidrojen, azot ve oksijen bulunur. Pek çoğunda da kükürt bulunur. Bazı proteinlerin yapılarındaysa bunlara ek ele­mentler olarak Özellikle fosfor, demir, çinko ve bakır bulunur. Genellikle proteinler saf kristal olarak izole edilebilirler. Molekül ağırlıkları da çok fazladır. Proteinlerin yapıtaşı olan amoniasitlerin sayıları...

    https://www.biyologlar.com/proteinler-ve-protein-yapisi
3WTURK CMS v8.1