Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 549 içerik listeleniyor

  • TRANSPLANTASYON ve İMMÜN YANIT

    MHC gen bölgesi 6. kromozom (6p21.31) üzerinde yerleşmiş olup, yaklaşık olarak 4 Mbp lik bir yer kaplar. En uzun haplotype (110-160 kb) DR53 grup haplotiplerdir. Jan Klein 1977 yılında Sınıf I, II ve III olmak üzere ilk tanımlamayı yapmıştır. Günümüzde HLA sınıf III’ e ait olan bölgenin telomerik ucundaki 0.3 Mbp kısmın sınıf IV bölgesi olarak isimlendirilmesi önerilmektedir. Klasik HLA antijenleri sınıf I geni icindeki HLA-A, -B, -C bölgesinde ve Sınıf II...

    https://www.biyologlar.com/transplantasyon-ve-immun-yanit
  • KÖK HÜCRE ÇALIŞMALARI ve ETİK

    Bilim çevrelerinde sonu gelmez tartışmalara yol açan kök hücre araştırmaları ile ilgili haberleri sıkça okumaktayız.(1) Halen ülkemizde yasal bir düzenleme olmaması, uluslararası arenadaki belirsizlik karşısında yadırganmamalıdır. Ancak son yıllarda hızla gelişen regenerasyon (ya da hayat bilimi) olarak adlandırılan bu alanın hukuksal altyapısının olmamasının, istenmeyen sonuçlara açık kapı bıraktığının bilincinde olmanın da vaktidir. James...

    https://www.biyologlar.com/kok-hucre-calismalari-ve-etik
  • BALIKLARDA Kİ YÜZGEÇLERİN TETRAPOD AYAKLARINA DÖNÜŞÜMÜ NASILDIR

    En bilinen hayvanlar tetrapodlardır - yani karada yaşayan dört ayaklı omurgalılar. Bu gruba insanlar, hemen hemen evcil hayvanların tümü, ve yabanıl hayvanların çoğu: memeliler, kuşlar, yüzergezerler (ing. "amphibians"), ve sürüngenler dahildir. Oysa ki omurgalıların büyük çoğunluğu tetrapod değil balıktır. Aslında tüm tetrapod türlerinin toplamından çok daha fazla sayıda balık türü vardır. Hatta evrimsel olarak tetrapodlar suyun dışındaki yaşama uyum...

    https://www.biyologlar.com/baliklarda-ki-yuzgeclerin-tetrapod-ayaklarina-donusumu-nasildir
  • KLONLAMANIN TARİHÇESİ

    İlk defa, Leipzig Üniversitesinden Hans Adolph Eduard Dreisch deniz kirpikleriyle yaptığı deneylerde erken dönemdeki bir deniz kirpisi embriyosunun blastomerlerini birbirbirinden ayırırak “Blastomere Separation” yöntemini buldu. Blastomere Seperation yönteminde döllenmiş yumurtanın besi ortamında 4 – 8 hücreli blastomer aşamasına kadar bölünmesine izin verilmektedir. Daha sonraları, blastomer aşamasına gelen bu 8 hücreli yapıdaki her bir hücre alınarak bir...

    https://www.biyologlar.com/klonlamanin-tarihcesi
  • Organik Tarım Nedir?

    Organik Tarım; üretimde kimyasal girdi kullanmadan, yönetmeliğin izin verdiği girdiler kullanılarak, üretimden tüketime kadar her aşaması kontrollü ve sertifikalı tarımsal üretim biçimidir. Organik tarımın amacı; toprak ve su kaynakları ile havayı kirletmeden, çevre, bitki, insan ve hayvan sağlığını korumaktır. Organik tarımın geçmişi 20.yüzyıla dayanmaktadır. Zira çevre bilinci ve ozon tabakasındaki incelme ve dünya geleceğinin tehlikeye girmesi gibi...

    https://www.biyologlar.com/organik-tarim-nedir
  • Homolog rekombinasyon

    Homolog rekombinasyon

    Homolog rekombinasyon (genel rekombinasyon olarak da bilinir), benzer veya aynı dizilere sahip DNA iplikleri arasında nükleotit dizilerinin birbiriyle yer değiştirdiği bir genetik rekombinasyon tipidir. Bu süreç sırasında DNA birkaç kere kesilir, sonra da birleştirilir. Homolog rekombinasyon, DNA'daki çift iplikli kırıkların hatasız tamirinde kullanılmanın yanı sıra, mayoz sırasında krosover yoluyla yeni DNA dizi bileşimlerinin (kombinezonlarının) oluşumunu da...

    https://www.biyologlar.com/homolog-rekombinasyon
  • Gen Nakli Nedir ?

    İstenilen özellikte organizma yaratmak amacıyla istenilen genleri kromozomlara ekleme yöntemlerini kapsayan uğraşların tümü genetik mühendisliği çatısı altında toplanmaktadır. Gregor Mendel’in özellikle bezelye bitkileri üzerinde yaptığı çaprazlama çalışmalarının amacı temel genetik kurallarını keşfetmekti. Elde edilecek bulgularla doğanın imkan verdici en üstün kalitedeki ürünü çok sayıda elde fikrine de hizmet ediyordu. Fakat yapılan çalışmalar...

    https://www.biyologlar.com/gen-nakli-nedir-
  • Egoizmin Gerekliliği

    Gazeteci Anchorman Vladimir Molchanov’un Kabalist Micheal Laitman ile Röportajı 5 Nisan, 2007 V. Molchanov: Ben, bir Rus gazeteciyim. Bugün, İsrail’de; doktoralı bir biyo-sibernetik uzmanı, ontoloji ve bilgi teorisi profesörü ve ünlü bir Kabalist olan, Micheal Laitman’a konuk oldum. Mesleğim olan gazeteciliği pek saygın bulduğumu söyleyemem. Ama, en azından bana dünyayı dolaşma ve günlük yaşamımda tanıma fırsatı bulamayacağım, çok ilginç insanlarla...

    https://www.biyologlar.com/egoizmin-gerekliligi
  • DNA’nın FONKSİYONLARI

    Hücre içinde meydana gelen bütün biyolojik olayların tek yöneticisi DNA’dır. DNA bu temel görevleri, kendisinde kodlanan ve türe özgü spesifik genetik (Bilgiler) yardımıyla gerçekleştirir. Diğer bir ifadeyle esas fonksiyonlarını tam ve eksiksiz olarak yürütebilmesi, birçok özel yardımcı moleküller ve proteinlerin(enzim) aracılığıyla olur. Özellikle, olayların gelişmesi, hızlanması ve doğru yönde ilerlemesi için enzimlerin rolleri oldukça önemlidir....

    https://www.biyologlar.com/dnanin-fonksiyonlari
  • EPİGENETİK

    Merhaba arkadaşlar. Sizlere bu yazımda, epigenetik hakkında bilgi vermek, özelliklerini anlatmak, sonuçları hakkında bilgi vermek ve epigenetikle ilgili çalışmaları anlatmak istiyorum. Epigenetik, DNA dizisindeki değişikliklerden kaynaklanmayan, ama aynı zamanda irsi olan, gen ifadesi değişikliğini inceleyen bilim dalıdır. Yani fenotipik değişimi, gen ekspresyonu değişikliklerini, varyasyonları inceler. Değişimler, DNA’daki gen dizilimi etkilememekte fakat canlı...

    https://www.biyologlar.com/epigenetik
  • HIV'E MOLEKÜL ENGELİ

    Teksas Üniversitesi kimyagerleri, insan DNA’sına 16 gün boyunca bağlı kalabilecek spesifik bir dizilime sahip molekül üretmeyi başardı. Molekülün, AIDS’e neden olan virüs ve kanser gibi genetik hastalıkların önüne geçilmesinde devrim niteliği taşıdığı belirtildi. Bilim insanları, yapılan keşfin, hatalı DNA’ların tedavi edilmesinde rol oynayacak ilaçlar üretilmesinde kullanılabileceğini düşünüyor. Teksas üniversitesi kimyageri ve biyokimya uzmanı...

    https://www.biyologlar.com/hive-molekul-engeli
  • Hücre İncelemesi

    Hücrenin Keşfi Ve Hücre Teorisi Bütün canlılar hücre adı verilen birimlerden meydana gelmiştir. Hücre ilk defa 1665 yılında Robert Hooke tarafından keşfedilmiştir. Robert Hooke şişe mantarından aldığı kesiti mikroskopta incelemiş ve gördüğü yapılara hücre adını vermiştir. Hooke’tan 30 yıl sonra Leeuwenhoek geliştirdiği mikroskop ile bakterileri, kan ve kas hücrelerini incelemiştir. 19. yüzyılda Schleiden ve Schwann bütün canlıların hücrelerden...

    https://www.biyologlar.com/hucre-incelemesi
  • GELECEĞİN MİMARI "BİYOTEKNOLOJİ"

    GENETİK MÜHENDİSLİĞİ İstenilen özellikte organizma yaratmak amacıyla istenilen genleri kromozomlara ekleme yöntemlerini kapsayan uğraşların tümü, genetik mühendisliği çatısı altında toplanmaktadır. Gregor Mendel'in özellikle bezelye bitkileri üzerinde yaptığı çaprazlama çalışmalarının amacı temel genetik kurallarını keşfetmekti. Elde edilecek bulgularla doğanın imkan verdici en üstün kalitedeki ürünü çok sayıda elde fikrine de hizmet ediyordu....

    https://www.biyologlar.com/gelecegin-mimari-biyoteknoloji
  • Hareketli Gen (Transposon) Nedir?

    Hareketli Gen (Transposon) Nedir?

    Genler vücutta biyolojik bilgileri taşıyan en önemli yapılardır. İnsan vücudunda yaklaşık 3000 ile 4000 arasında gen bulunduğu yapılan araştırmalarla belirlenmiştir. Vücut için temel yapı maddelerinden olan protein sentezi için özel genler işlev görür. İnsan genomunu oluşturan genlerin yaklaşık yüzde 5’i protein kodlamakta görevli genlerdir. Yüzde 45 oranında ise transposon ( sıçrayan gen ) adı verilen hareketli genler bulunuyor. Geriye kalan yüzde 50’lik...

    https://www.biyologlar.com/hareketli-gen-transposon-nedir
  • BİYOTEKNOLOJİNİN TARİHÇESİ

    Milattan Önce (M Ö) 1750 Sümerler birayı mayaladı 500 Çinliler küflenmiş soya fasulyesini antibiyotik olarak yanıkların tedavi etmek için kullandı 250 Yunanlılar hasat döngüsünü deneyerek ürün verimliliğini arttırdı 100 Çinliler toz haline getirilmiş krizantemi böcek ilacı olarak kullanmaya başladı Milattan Sonra 20. Yüzyıldan Önce 1590 Mikroskobun Janssen tarafından bulunması 1663 Hücrelerin Hooke tarafından ilk kez tanımlanması 1675 Leeuwenhoek`un...

    https://www.biyologlar.com/biyoteknolojinin-tarihcesi
  • Hareketli Gen(Transposon) Nedir?

    Hareketli Gen(Transposon) Nedir?

    Genler vücutta biyolojik bilgileri taşıyan en önemli yapılardır. İnsan vücudunda yaklaşık 3000 ile 4000 arasında gen bulunduğu yapılan araştırmalarla belirlenmiştir.

    https://www.biyologlar.com/hareketli-gentransposon-nedir
  • Biyoloji Nedir?

    Latince Bios (canlı) ve logos (bilim) kelimelerinin birleşmesinden meydana gelen Biyoloji bugün en popüler bilim dalları arasında belkide ilk sırayı alır. Canlılık insan oğlunun her zaman ilgisini çeken bir husus olmuştur. Aristo’dan bu yana biyoloji alanında bir çok gelişmeler olmuştur. Ama 20. yüzyılda biyoloji alnında yapılan gelişmeler bunlardan binlerce kez daha fazladır. Özellikle elektron mikroskobunun keşfinden sonra canlılık mikro-aleme kayarak hücre ve...

    https://www.biyologlar.com/biyoloji-nedir-1
  • Hayvan Deneyleri Manifestosu

    Hayvan Deneyleri Manifestosu Kendi biyolojik türümüzün dışındaki türlerin üyelerine karşı kökü çok eskilere dayanan bir önyargı ve bilinçsiz bir ayrım vardır. Temel bir ilke olan ‘eşit derecede önemsenme’ ilkesini başka türlerin üyelerine de uygulamayı reddetmek sömürücü grubun içinde yer almaktır. Hangi türden, ırktan, inançtan, cinsiyetten olursa olsun bütün canlılar eşittir. Hayvanların insanlarla eşit derecede önemsenmesini kabul etmezsek,...

    https://www.biyologlar.com/hayvan-deneyleri-manifestosu
  • Genetiğin Dünya da ve Türkiye de Tarihsel Gelişimi

    Dünyada hayatın başladığı kabul edilen 4.6 milyar yıl önce, DNA(deoksiribonükleikasit) yaşamın hücresel metabolik aktivasyonlarını ortaya koyan genetik yapı olarak hizmet etmiştir. "Gen" terimi 1900. yıllara kadar kullanılmamasına rağmen genin fonksiyonu ile olan araştırma 1800 lü yıllarda başlamıştır. Gregor Mendel, Avusturyalı din adamı, manastırının bahçesinde yıllarca çalıştı, farklı bezelye varyetelerini melezlemiştir. Dikkatli kayıtlar tutarak,...

    https://www.biyologlar.com/genetigin-dunya-da-ve-turkiye-de-tarihsel-gelisimi
  • DNA’nın FONKSİYONLARI

    Hücre içinde meydana gelen bütün biyolojik olayların tek yöneticisi DNA’dır. DNA bu temel görevleri, kendisinde kodlanan ve türe özgü spesifik genetik (Bilgiler) yardımıyla gerçekleştirir. Diğer bir ifadeyle esas fonksiyonlarını tam ve eksiksiz olarak yürütebilmesi, birçok özel yardımcı moleküller ve proteinlerin(enzim) aracılığıyla olur. Özellikle, olayların gelişmesi, hızlanması ve doğru yönde ilerlemesi için enzimlerin rolleri oldukça önemlidir....

    https://www.biyologlar.com/dnanin-fonksiyonlari-1
  • Ne Kadar Gene Sahibiz?

    Ne Kadar Gene Sahibiz?

    Genler bilindiği üzere, DNA’nın protein kodlaması için gerekli bilgiyi taşıyan birimleridir. Peki insanoğlu DNA’sında ne kadar gen bulundurur? Genlerimizin sayısı uzun yıllardır tartışma konusu olmuştur. Bu tartışma daha da devam edecek gibi.DNA’nın yapısının keşfinin ardından 1960’lı yıllarda bilim insanları, insanların yaklaşık 2 milyon geni olabileceğini tahmin etmişlerdi. Bugün ise tahmin edilen gen sayımız 1960’larda tahmin edilenin çok çok...

    https://www.biyologlar.com/ne-kadar-gene-sahibiz
  • Genleri Durdur Yaşamı Uzat

    Genleri Durdur Yaşamı Uzat

    Yaşlanma çok aşamalı bir sürecin son aşamasıdır ve bu aşamadan sonra herkes yaşama veda eder. Birçoğumuz bu vedayı istemeyiz. En azından bu vedayı olabildiğince ertelemek isteriz. Bu doğrultuda, uzun yaşamın hatta ölümsüzlüğün başrol oyuncusunun genlerimiz olduğunu daha önceki makalelerimizde sıklıkla dile getirdik.Yaşlılık ve genlerin ilişkisi üzerine yapılan çalışmalar sonucu belirli gen gruplarının yaşlılıkla doğrudan ilgisi olduğu tespit...

    https://www.biyologlar.com/genleri-durdur-yasami-uzat
  • Topoizomerazlar

    En küçük bir nokta bile içinde büyük bir alem barındırır. Örneğin DNA bunlardan biridir. 20. yüzyıldaki en büyük keşiflerden biridir. DNA hücrenin içinde, gözle görülemeyecek kadar küçük bir bölgede, canlıyla ilgili kütüphaneler dolusu bilgi saklar. Bu yazımızda ise DNA ile ilgili çok ilginç bir enzimi tanıyacağız. Bu enzim, bir matematik profesörü gibi davranmakta ve DNA’nın şeklinde değişikliklere sebep olmaktadır. Bu enzimin adı topoizomerazdır....

    https://www.biyologlar.com/topoizomerazlar
  • Uçan Kurbağa, Gözsüz Örümcek

    Uçan Kurbağa, Gözsüz Örümcek

    Bilim insanları Mekong Bölgesi’nde son iki yılda 367 yeni tür keşfetti. Bunlar arasında gözleri olmayan bir örümcek ve dev bir uçan kurbağa da var.Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF), Mekong Bölgesi’nde aralarında yaprak burunlu yarasa, uçan sincap ve kurbağanın da bulunduğu çok sayıda yeni türün keşfedildiğini açıkladı.‘Gizemli Mekong’ adı verilen raporda, bilim insanları 2012-2013 yıllarında 290 bitki, 24 balık, 21 amfibi, 28 sürüngen, üç memeli ve...

    https://www.biyologlar.com/ucan-kurbaga-gozsuz-orumcek
  • Homolog rekombinasyon

    Homolog rekombinasyon (genel rekombinasyon olarak da bilinir), benzer veya aynı dizilere sahip DNA iplikleri arasında nükleotit dizilerinin birbiriyle yer değiştirdiği bir genetik rekombinasyon tipidir. Bu süreç sırasında DNA birkaç kere kesilir, sonra da birleştirilir. Homolog rekombinasyon, DNA'daki çift iplikli kırıkların hatasız tamirinde kullanılmanın yanı sıra, mayoz sırasında krosover yoluyla yeni DNA dizi bileşimlerinin (kombinezonlarının) oluşumunu da...

    https://www.biyologlar.com/homolog-rekombinasyon-1
  • Güney Afrika’da Yeni Bir İnsan Türü Bulundu: Homo Naledi

    Güney Afrika’da Yeni Bir İnsan Türü Bulundu: Homo Naledi

    Güney Afrika’da yapılan kazılarda daha önce bilinmeyen, insanın atası olan yeni bir tür bulundu. Yeni insan türüne ‘yıldız insan’ anlamına gelen Homo Naledi adı verildi.Güney Afrika Ulusal Araştırmalar Kurumu, Bilim ve Teknoloji Dairesi, Witwatersrand Üniversitesi, National Geographic Cemiyeti’nin açıklamasına göre, 2013 yılında başlayan kazılar neticesinde, Güney Afrika’nın Johannesburg kenti yakınlarındaki mağarada, 15 farklı vücuda ait bin 500...

    https://www.biyologlar.com/guney-afrikada-yeni-bir-insan-turu-bulundu-homo-naledi
  • Çin’de 2.5 Milyon Yıllık Şeftali Çekirdekleri Bulundu

    Çin’de 2.5 Milyon Yıllık Şeftali Çekirdekleri Bulundu

    Çin’de bir otobüs durağının yakınında, 2,5 milyon yıllık dünyanın en eski şeftali çekirdekleri bulundu. Keşif şeftalinin az bilinen evrimine ışık tutuyor.Sekiz şeftali çekirdeği, Xishuangbanna Tropik Botanik Bahçesi’nden doçent Tao Su tarafından bulundu. Tao Su’nun Kunming şehrindeki evinin yakınındaki bir yol çalışması sırasında Geç Pliyosen döneme tarihlenen bir kayaç ortaya çıkarıldı. Bu kayaç içinde çekirdekler bulundu.Pliyosen tabakaları...

    https://www.biyologlar.com/cinde-2-5-milyon-yillik-seftali-cekirdekleri-bulundu
  • Yeni Dev Dinozor Fosili Keşifleri

    Yeni Dev Dinozor Fosili Keşifleri

    Bir dizi fosil keşfi, neredeyse bir futbol sahasının üçte biri uzunluğa ve bir düzine filin ağırlığına sahip devasa dinozorların gün yüzüne çıkmasını sağladı.Bu keşifler üzerine çalışan araştırma ekiplerinden biri yeni keşfedilen dev fosillerden iki titanozor üzerinde inceleme yapıyor. Bu dev yaratıklar bugünkü Arjantin toprakları üzerinde yaşadılar, niceliksel olarak boyutları da 24- 28 metre uzunluğa ve 66 ton ağırlığa kadar...

    https://www.biyologlar.com/yeni-dev-dinozor-fosili-kesifleri
  • Genetiğin Dünyada ve Türkiyedeki Tarihi

    Dünyada hayatın başladığı kabul edilen 4.6 milyar yıl önce, DNA(deoksiribonükleikasit) yaşamın hücresel metabolik aktivasyonlarını ortaya koyan genetik yapı olarak hizmet etmiştir. “Gen” terimi 1900. yıllara kadar kullanılmamasına rağmen genin fonksiyonu ile olan araştırma 1800 lü yıllarda başlamıştır. Gregor Mendel, Avusturyalı din adamı, manastırının bahçesinde yıllarca çalıştı, farklı bezelye varyetelerini melezlemiştir. Dikkatli kayıtlar...

    https://www.biyologlar.com/genetigin-dunyada-ve-turkiyedeki-tarihi
  • Genetik Yapımız ve Davranışlarımız Arasındaki İlişki

    Daha doğum anından itibaren bebeğin annesine mi yoksa babasına mı benzediğini merak ederiz. Yeni doğan bebeği görenler, öncelikle bu benzerlik konusundaki kanaatlerini açıklama gereği hissederler ya da gerçekten ortada öylesine bir benzerlik vardır ki, kendilerini bu konuda bir şey söylemekten alıkoyamazlar. Çoğu zaman “Hıh, deyip birisinin burnundan düşmüş”üzdür Kime benzediğimiz, fiziksel özelliklerimizi, bazı huylarımızı kimden aldığımız...

    https://www.biyologlar.com/genetik-yapimiz-ve-davranislarimiz-arasindaki-iliski-1
  • RANUNCULACEAE SİSTEMATİĞİ

    Bu gruptaki amino asitlerin hemen hepsi sisteinden ve S-sübstitüsyonu ile oluşur ve sistein ile benzeri öncilerden sentezlenirler. S-metilsistein ve sülfoksidi bu grubun taksonomik dağılımı iyi incelenmiş maddelerindendir. S-metilsistein Phaseolus vulgaris’ te, g-glutamil türevi ise P.lunatus’ta bulunur, sülfoksiti de Cricifereae’de ve farklı bir taksadan olan Allium türlerinde bulunmuştur. Sentezleri sülfit öncüsü maddelerin enzimatik oksidasyonu ile ve...

    https://www.biyologlar.com/ranunculaceae-sistematigi
  • BİTİRME TEZİ

    1980’lerin başında geliştirilen rekombinant teknoloji, deoksiribonükleik asit (DNA) kullanarak hormon üretim yöntemidir. Bu yöntemin keşfinden önce hormonlar sadece postmenopozal kadınların idrarından elde edilir ve saflaştırılırdı. Bu teknoloji, hala üreme hormonlarının üretimi için geçerli ve etkili bir yöntemdir. Binlerce çift bu tip hormonları kullanarak tedavide başarı sağlamıştır. Bununla beraber hormon üretimi için rekombinant teknolojilerin gelişimi,...

    https://www.biyologlar.com/bitirme-tezi
  • Mineral Madde ile Beslenme Mekanizmaları

    Elektroosmozun bir iyon iletimi mekanizması olduğu, hidrate iyonların su moleküllerini sürükleyen ve membranlardaki porlar, kapilerler boyunca yaratılan elektrik alanları, yani potansiyel farklılıkları ile iyonik madde taşınması gerçekleştirdiği belirtilmişti. Elektriksel potansiyel farkı DE, elektriksel yükün bir noktadan diğerine gitmesi ile yapılan işin ölçütüdür. Daha önce değinildiği üzere yukarıda kısaca incelenmiş olan itici güçlerden de çok daha...

    https://www.biyologlar.com/mineral-madde-ile-beslenme-mekanizmalari
  • BİYOLOJİNİN GELECEĞİ VE İNSANLIĞA KATKILARI NELERDİR

    Bütün yaşam bilimleri için de tıbbın veya tarımın ayrılmaz bir parçası olarak düşünülüyordu. Çünkü insan olgunun doğaya donuk ilgisi her şeyden önce yaşamını sürdürmesi sağlayacak şeyler yönetilmişti (yaşam) anlamındaki yunanca bios ve (bilim) anlamındaki logas kelimelerinden üretilen biyoloji terimine ancak 14. yüzyılında bilim dünyasına armağan edildiyse de bu bilim ilgilendiği konular antik çağdan beri gündemdedir. Aristileos in benimsenmiş...

    https://www.biyologlar.com/biyolojinin-gelecegi-ve-insanliga-katkilari-nelerdir
  • Biyolojinin Tarihİ Gelişimi

    Biyoloji bilimi, insanın kendini ve çevresindeki canlıları tanıma merakından doğmuştur İlk insanlar çevrelerinde yaşayan sığır , geyik ve mamut gibi hayvanların resimlerini mağara duvarlarına çizerek bunları incelemeye başlamışlardır. Antik çağdan günümüze kadar biyoloji bilimindeki gelişmeleri, ilgili bilim adamlarıyla aşağıdaki gibi özetleyebiliriz: Thales (Tales) (M.Ö. VII. yy .) İlk biyolojik yorumları yapmıştır. Aristo (M.Ö. 384-322) Canlılar...

    https://www.biyologlar.com/biyolojinin-tarihi-gelisimi
  • Enzimin tanımı ve enzim araştırmalarının tarihçesi

    Enzimler, biyolojik sistemlerin reaksiyon katalizörleridirler; biyokimyasal olayların vücutta yaşam ile uyumlu bir şekilde gerçekleşmesini sağlayan kimyasal ajanlardır. Biyolojik katalizörler olarak da tanımlanan enzimler, besleyici moleküllerin yıkıldığı, kimyasal enerjinin depolandığı ve şeklinin değiştirildiği, basit prekürsörlerden biyolojik makromoleküllerin yapıldığı metabolik yollarda yüzlerce reaksiyon basamağını katalize ederler. Enzimlerle katalize...

    https://www.biyologlar.com/enzimin-tanimi-ve-enzim-arastirmalarinin-tarihcesi
  • Enzim tanımı ve enzim araştırmalarının tarihçesi

    Enzimler, biyolojik sistemlerin reaksiyon katalizörleridirler; biyokimyasal olayların vücutta yaşam ile uyumlu bir şekilde gerçekleşmesini sağlayan kimyasal ajanlardır. Biyolojik katalizörler olarak da tanımlanan enzimler, besleyici moleküllerin yıkıldığı, kimyasal enerjinin depolandığı ve şeklinin değiştirildiği, basit prekürsörlerden biyolojik makromoleküllerin yapıldığı metabolik yollarda yüzlerce reaksiyon basamağını katalize ederler. Enzimlerle katalize...

    https://www.biyologlar.com/enzim-tanimi-ve-enzim-arastirmalarinin-tarihcesi
  • Genetiğin Tarihi Gelişimi

    TarihçeGenetik bilimi kökenini Mendel’in 19.yy. ortalarındaki çalışmasından alıyorsa da, kalıtım hakkında birçok varsayım Mendel’den daha önce ortaya atılmıştır. Bu varsayımlar genellikle, edinilmiş özelliklerin kalıtım yoluyla aktarımını öne sürmüşlerdir; bu varsayımlarda kişiye ebeveyndeki baskın özelliklerin miras kalması inanışı hakimdi. Günümüzde, evrim teorisi genellikle, türlerin birbirlerinden değişerek oluştuklarını ileri sürmüş...

    https://www.biyologlar.com/genetigin-tarihi-gelisimi
  • Transpozonlar ve Hareket Mekanizmaları

    Transpozonlar bİr hücrenin genomunda farklı yerlere, transpozisyon olarak adlandırılan bir süreçle hareket edebilen DNA dizileridir. Bu süreç ile mutasyonlara ve genomdaki DNA miktarının değişmesine neden olurlar. Çeşitli hareketli genetik elemanlar mevcuttur, bunlar transpozisyon mekanizmalarına göre sınıflandırılırlar. Retrotranspozonlar (veya Sınıf I transpozonlar) bir RNA ara ürün aracılığıyla kendilerini kopyalayarak hareket ederler. DNA transpozonları (veya...

    https://www.biyologlar.com/transpozonlar-ve-hareket-mekanizmalari
  • RNA polimeraz nedir

    RNA polimerazlar (kısaca RNAP veya RNApol), bir DNA veya RNA molekülündeki bilgiyi RNA molekülü olarak kopyalayan bir enzimler ailesidir. Bir gende yer alan bilginin RNA molekülü olarak kopyalanma işlemi transkripsiyon olarak adlandırılır. Hücrelerde RNAP genlerin RNA zincirleri halinde okunmasını sağlar. RNA polimeraz enzimleri, tüm canlılarda ve çoğu virüste bulunur. Kimyasal bir deyişle, RNAP, bir nükleotidil transferaz enzimidir, bir RNA molekülünün 3' ucunda...

    https://www.biyologlar.com/rna-polimeraz-nedir
  • Biyolojideki Son Gelişmeler

    Biyolojik çeşitlilik Dünya üzerinde yaşamın sürdürülmesine olanak tanıyan sağlıklı ve dengeli bir küresel ortamın temelini oluşturur. Bir biyolojik gelişme, biyolojinin tüm çeşitliliğini içerisinde bulundurur. Bu gelişmeler aşağıda ana başlıkları ile anlatılmaktadır. EVCİLLEŞTİRME SÜRECİ, KÖPEĞİ İNSANLAŞTIRDI Köpek, insana şempanzeden daha benziyor. Bilim adamları köpeğin ilk olarak hangi tarihte ve nerede evcilleştiğini tartışa dursun, son...

    https://www.biyologlar.com/biyolojideki-son-gelismeler
  • Prof. Dr. Muhtar BAŞOĞLU

    Prof. Dr. Muhtar BAŞOĞLU

    Türkiye’nin ilk Herpetoloğu olan Prof. Dr. Muhtar BAŞOĞLU 1913’de Ödemiş (İzmir)’de doğmuştur. 1932’de İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Tabii Bilimler Bölümüne kaydını yaptırmış ve 1936’da mezun olmuştur. Askerlik hizmetini yerine getirdikten sonra aynı bölümde 1941 yılında asistan olarak göreve başlamıştır. Burada “Sur le métabolisme de la corde nerveuse du ver de tere” adlı tezi ile BAŞOĞLU Zooloji Doktoru ünvanını almıştır. 1946...

    https://www.biyologlar.com/prof-dr-muhtar-basoglu-1
  • Biyolojiye emek veren bilim adamları ve yaptığı işler nelerdir

    Biyolojinin Tarihi Gelişimi Yaklaşık 2300 yıl önce Yunan bilim adamı Polibus, “İnsanın Doğası Üzerine” adlı bir kitap yazmıştır. Aristo, çalışmalarını “Hayvanların Tarihi, Hayvan Nesli Üzerine” ve “Hayvan Vücutlarının Kısımları Üzerine” adlı kitaplarında toplamıştır. Aristo, canlıların oluşumlarını ve hayvanların davranışlarını incelerken onların sınıflandırma yoluna da gitmiştir. Galen, canlıların organlarıyla bu organların...

    https://www.biyologlar.com/biyolojiye-emek-veren-bilim-adamlari-ve-yaptigi-isler-nelerdir
  • TAKSONOMİNİN ÖYKÜSÜ

    1. İlk Çalışmalar Sınıflandırmanın temeli Aristo’ya (Aristotle - M.Ö. 384-322) kadar uzanır. Aristo, özellikle deniz canlılarını incelemiş; hayvanları dış görünüşlerine, hareketlerine, yaşam şekillerine ve vücut özelliklerine göre bilimsel denebilecek şekilde sınıflandırmıştır. Aristo’nun yapmış olduğu ayırıma sistematik demek hayli güç olsa da, belirlediği ilkeler sonraki çalışmalara ışık tutmuştur. Yeni Dünya’nın keşfiyle...

    https://www.biyologlar.com/taksonominin-oykusu
  • Etnobotanik ve orkide türleri üzerine bilgili olan arkadaşlar

    Doğadaki tüm hayvanlar, bitkiler ve insanlar bir dengenin ürünüdürler. Mitolojide bitkiler tanrıların insana verdiği en değerli armağan olarak ele alınmıştır. Tüm bitkiler insanın hizmetindedir 1 ve insanın varoluşundan itibaren bitkilerle olan ilişkisi başlamıştır. İlk çağlardan kalan arkeolojik bulgulara göre insanlar, besin elde etmek ve sağlık sorunlarını gidermek için öncelikle bitkilerden faydalanmışlardır. Deneme yanılma yoluyla elde edilen bu...

    https://www.biyologlar.com/etnobotanik-ve-orkide-turleri-uzerine-bilgili-olan-arkadaslar
  • Çevresel kanserojen maddeler ve insan sağlığına etkileri

    Çeşitli çevresel faktörler insan sağlığı için ciddi bir risk oluşturabilir. Belli çevresel ve mesleksel kirleticilere maruz kalınmasının kansere yakalanma riskini arttıdığını gösteren çok sayıda kanıt vardır. Bunlara örnek olarak (ki bunlarla sınırlı değildir) aşağıdakileri sıralayabiliriz: İçme suyu’nun kirlenmesi Su yaşamı sürdürebilmek için gereklidir. Düşük su kalitesi insan sağlığı için büyük tehdit oluşturur. 2004 yılı verilerine...

    https://www.biyologlar.com/cevresel-kanserojen-maddeler-ve-insan-sagligina-etkileri
  • KANSER VE KANSEROJEN MADDELER

    Hücre muazzam bir matematiksel programla dizayn edilmiş biyolojik bir enformasyon fabrikasıdır. Nitekim kazaen bir parmağımız ya da vücudumuzun herhangi bir yeri kanadığında o bölgede hızla bölünüp çoğalabilen hücreler arızalı olan kısmı tamir edebiliyor. Ne zaman ki iyileşme sağlanır, o zaman görevlerinin bittiğine dair talimat gelmesiyle birlikte çoğalmaları durdurulur. Böylece yeni hücreler ile aralarında denge sağlanmış olur. Fakat hücre âleminde...

    https://www.biyologlar.com/kanser-ve-kanserojen-maddeler
  • R.hook ve A.van leeuwenhoek'un mikroskop ve hücre ile ilgili yaptığı araştırmalar. acilen yardım

    R.hook ve A.van leeuwenhoek'un mikroskop ve hücre ile ilgili yaptığı araştırmalar. acilen yardım

    Robert Hooke, (d. 18 Temmuz 1635 – ö. 3 Mart 1703). Hem teorik hem de pratik açıdan yaptığı çalışmalarla bilimsel rönesansta büyük rol oynamış bir İngiliz bilim adamıdır.

    https://www.biyologlar.com/r-hook-ve-a-van-leeuwenhoekun-mikroskop-ve-hucre-ile-ilgili-yaptigi-arastirmalar-acilen-yardim
  • A B O KAN GRUP FAKTÖR GENETİĞİ

    Bilindiği üzere insan kanında farklı kan grup faktörlerinin varlığını tespit etmek 1900 yılında Avusturyalı Dr.Karl Landsteiner’e nasip olmuştur. Tabiî bu keşif sıradan bir buluş sayılmazdı. Bilakis en az keşfi kadar etkisi de bir o kadar yankı buldu diyebiliriz. Dolayısıyla kan nakillerinin önündeki barikatların neler olduğunu anlayabilmek için ilk evvela antijen ve antikor ilişkisini iyi bilmek gerekirdi. Nitekim bu durumu çok iyi irdelemeyi başaran...

    https://www.biyologlar.com/a-b-o-kan-grup-faktor-genetigi
  • Mesane kanserinin tedavisinde Türk doktorların önemli <b class='text-danger'>keşfi</b>

    Mesane kanserinin tedavisinde Türk doktorların önemli keşfi

    Mesane kanserinin cerrahi tedavisi konusunda Üroonkoloji Derneği tarafından yapılan ve uluslararası tıp dergisi British Journal of Urology International’da ‘ayın makalesi’ başlığıyla yayınlanan araştırmaya göre, mesane kanserinin cerrahi yöntemle tedavisinde iki ameliyat arasındaki sürenin 6 haftadan az olması durumunda mesane kanserinin tekrarlama riskini %27 azaltıyor. Çalışma ile ilgili bir açıklama yapan Üroonkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Sümer...

    https://www.biyologlar.com/mesane-kanserinin-tedavisinde-turk-doktorlarin-onemli-kesfi-1
3WTURK CMS v8.1