Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 8519 içerik listeleniyor

  • Tatlı Su Protozoonları ve Önemi

    Protozoa tek hücreli, ökaryotik mikroorganizmalardır. Özellikle bakteri, tek hücreli alg ve diğer protistler üzerinden beslenirler. 80.000’in üzerinde protozoon türü tanımlanmıştır. Bunların yarıdan fazlası fosil, yaklaşık 10.000 kadarı da simbiyonttur [1]. Protozoon türleri uzun yıllar sadece insanlara verdikleri zarar düşünülerek, parazitolojik açıdan ele alınmış, serbest yaşayan protozoonlar ihmal edilmiştir. Gerçekte çok sayıda parazit protozoon...

    https://www.biyologlar.com/tatli-su-protozoonlari-ve-onemi
  • Sucul Bitkilerde Üreme

    1)-TOMURCUKLANMA VEYA ÇELİKLENME ( VEGETATİF ) ÜREME Bu üreme tipinde özel üreme hücreleri yoktur.Basit hücre bölümleri veya ana hücreden ayrılan bağımsız bireyler halinde gelişebilen vejetatif yapılarla meydana gelen üreme tipidir.Vejetatif yapılar ise üreme ile ilgili olmayan kısımlardır.Genaratif yapılar ise üreme ile ilgili olan kısımlardır. Vejetatif üreme tipleri: a)-İkiye bölünme yolu ile üreme: Tek hücreli organizmaların basit olarak ikiye...

    https://www.biyologlar.com/sucul-bitkilerde-ureme
  • HAYVAN GEN KAYNAKLARININ KORUNMASI HAKKINDA YÖNETMELİK

    Resmi Gazete Tarihi: 21/06/2003 Resmi Gazete Sayısı: 25145 Tarım ve Köyişleri Bakanlığından: BİRİNCİ BÖLÜM : Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1 - Bu Yönetmeliğin amacı; Türkiye hayvan gen kaynaklarının genotipik ve fenotipik özelliklerinin belirlenmesi, korunması amacıyla yetiştirilmesi, bu özelliklerin kayıt ve koruma altına alınması ile ilgili usul ve esasları düzenlemektir. Kapsam Madde 2 - Bu Yönetmelik, Tarım ve Köyişleri...

    https://www.biyologlar.com/hayvan-gen-kaynaklarinin-korunmasi-hakkinda-yonetmelik
  • HAYVAN GEN KAYNAKLARININ KORUNMASI HAKKINDA YÖNETMELİK

    Resmi Gazete Tarihi: 21/06/2003 Resmi Gazete Sayısı: 25145 Tarım ve Köyişleri Bakanlığından: BİRİNCİ BÖLÜM : Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1 - Bu Yönetmeliğin amacı; Türkiye hayvan gen kaynaklarının genotipik ve fenotipik özelliklerinin belirlenmesi, korunması amacıyla yetiştirilmesi, bu özelliklerin kayıt ve koruma altına alınması ile ilgili usul ve esasları düzenlemektir. Kapsam Madde 2 - Bu Yönetmelik, Tarım ve Köyişleri...

    https://www.biyologlar.com/hayvan-gen-kaynaklarinin-korunmasi-hakkinda-yonetmelik
  • Canlılarda Üreme ve Çoğalma

    Üreme:Canlıların soylarının devamı için kendilerine benzer yavrular meydana getirmelerine denir.Eşeyli ve eşeysiz olarak iki şekilde olur. Eşeysiz üreme:Eşey hücrelerine gerek olmadan yapılan üreme şeklidir. Yavrular tamamen ana bireye benzerler. Eşeysiz üreme çeşitleri: 1.Bölünme:Monera, protista ve mantarlarda görülür. 2.Tomurcuklanma:Maya hücrelerinde ve bazı protistlerde görülür. 3.Sporlanma:Parazit bir hücreli, mantar ve bazı ilkel bitkilerde...

    https://www.biyologlar.com/canlilarda-ureme-ve-cogalma
  • İntiharda Risk Altındakileri Tanımak Önemli

    İntiharda Risk Altındakileri Tanımak Önemli

    İntihar, dünya genelinde önde gelen ölüm nedenlerinden biri iken, ABD'de ergenlerde üçüncü sıralamada karşımıza çıkıyor. New York State Psikiyatri Enstitüsü intihar araştırmacılarından Dr. Victoria Arango, intihar edenlerde, özellikle beynin gözün üst kısmında yer alan ve kendine zarar verme davranışını engelleyebilen orbital prefrontal kortekste tahribat olduğunu bulduklarını belirtiyor. Araştırmacılara göre, intiharla ölen insanların çocukları da...

    https://www.biyologlar.com/intiharda-risk-altindakileri-tanimak-onemli
  • Yapay Besi Yerleri

    Yapay besiyerleri, sentetik ve nonsentetik. besiyerleri olarak ikiye ayrılır. I-Sentetik besiyerleri; Saf haldeki kimyasal maddelerin belirli oranlarda karıştırılmalarıyla hazırlanırlar. Yani yapısı tamamen bilinir. Bu çeşit besiyerlerine örnek olarak değiştirilmiş Koser' in sitratlı besiyeri verilebilir.Bu besiyeri 3 ml olarak tüplere dağıtılır. 100°C'de yarım saat veya 121°C'de 10 dk ısıtılarak sterilize edilir. Sentetik besiyerleri özellikle mikropların...

    https://www.biyologlar.com/yapay-besi-yerleri
  • Kreatinin tayini

    Kreatinin, kreatin’in anhidrit seklidir.Kreatin bobrek, karaciger ve pankreasta sentezlenir. Sentez olayinda iki enzim rol oynar: Glisin amidinotransferaz ve S-adenozilmetiyonin:guanidoasetat N-metiltransferaz. 1.reaksiyon mitokondride, 2. Reaksiyon sitoplazmada gerceklesir.1-Arginin + Glisin Û Ornitin + Guanidoasetat2-guanidoasetat + S.-adenozilmetiyonin Û Kreatin + S-adenozil homosisteinSentezlenen kreatin kan yoluyla beyin ve cizgili kaslara tasinir ve burada kreatin fosfat olarak depo...

    https://www.biyologlar.com/kreatinin-tayini
  • Pinus sylvestris - Sarıçam
  • 19. Kromozom

    19. Kromozom

    İnsanlar normalde her hücrede 23 çifte bölünmüş 46 kromozoma sahiptir. Her ebeveynden miras alınan bir kopya olmak üzere, 19 .kromozomun iki kopyası, çiftlerden birini oluşturur ve yaklaşık 59 milyon DNA yapıtaşını (baz çifti) kapsayarak hücrelerdeki toplam DNA’nın yaklaşık %2’sini temsil eder. 19.kromozom, toplamda 22 çift olan otozomal insan kromozomlarından ondokuzuncusudur. İnsanlarda normalde bir çift halinde bulunur. 63 milyon baz çiftine ve toplam hücre...

    https://www.biyologlar.com/19-kromozom
  • Evrim Nedir

    “Bilimler, düşündügümüzün tam tersi bir düzen içinde geliştiler. Bize en uzak olan şeylerin yasalari en önce bulundu, sonra yavaş yavaş daha yakinlara sira geldi: Ilkin gökler, arkadan yer, sonra hayvanlarla bitmkilerin yaşami, sonra insan gövedesi en sonra da (Yine de en yarim yamala) insan zihni. Bu durumun anlaşilamayaca bir yani yoktur... Yalniz teme doga yasalarinin bulunmasi degil, dünyanin uzun süreli gelişmesiyle ilgil ögretinin kurulmasi da gökbilimle başladi;...

    https://www.biyologlar.com/evrim-nedir
  • Tirmit mantarı (Lactarius volemus)

    Alem: Fungi Bölüm: Basidiomycota Sınıf: Homobasidiomycetae Alt takım: Russulales Familya: Russulaceae Cins: Lactarius Tirmit mantarı (Lactarius volemus), Russulaceae familyasından yenebilen bir mantar türü. Şapkası 5-15 cm kadar büyüklükte, kuru ve et gibidir, hiçbir zaman yapışkan olmaz. Gençken yarım küre şeklinde tümsek olup olgunlaşınca açılır ve derin olmayan huni şekline dönüşür, üst tarafı düzensiz, dalgalı gibi bir hal alır. Kenarı...

    https://www.biyologlar.com/tirmit-mantari-lactarius-volemus
  • Mikrodizi (Microarray) Nedir

    Bu kavramı birçok yerde "mikrodizin" olarak da görmüşsünüzdür, o ayrı bir yazı konusu. Bu yazıda, daha önce detaylı bir şekilde bahsedeceğimi söylediğim mikrodizi teknolojisine giriş yapacağım. Mikrodizi veri analizi yerine, bu teknolojinin nasıl bir şeye benzediğinden bahsedeceğim. Bu teknoloji fazlasıyla popüler ülkemizde (dünyada artık Yeni Nesil Sekanslama konuşuluyor), bir süre daha devam edeceğe de benziyor. Temel birkaç sebepten birisi bu teknolojiyi...

    https://www.biyologlar.com/mikrodizi-microarray-nedir
  • KITALARIN VE KARA PARÇALARININ KONUMLANMASI İLE İLGİLİ GÖRÜŞ VE KURAMLAR

    Mevcut hayvan yayılışının açıklanmasında Kararlılık, Köprüler ve Kıtaların kayma kuramı olmak üzere üç temel kuramdan yararlanılmıştır. Bunlar: 1. Kararlılık (Permanenz) Kuramı Dünyadaki kıtaların ve bununla ilgili olarak ana karaların ve deniz tabanlarının oluşumundan beri ufak abzı değişiklilikerin dışında durumunu ve konumunu koruduğu ve değişmediğini varsayılmıştır. Bu kuramın en önemli savunucularından olan Wallace (1876) zoocoğrafik...

    https://www.biyologlar.com/kitalarin-ve-kara-parcalarinin-konumlanmasi-ile-ilgili-gorus-ve-kuramlar
  • SOLUNUM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ

    Solunum kelimesi iki anlamda kullanılabilir. Hücresel düzeyde, hücresel oksidatif Matabolizma anlamındadır. Organizma düzeyinde ise, gaz değişim yüzeylerinin, yani akciğerlerin atmosfer havası ile havalanması demektir. Solunum sistemi, dolaşım sisteminin atmosferle olan bağlantısını sağlar. Amfibian denilen kurbağa gibi hem karada hem de suda yasayan canlılarda ¤¤¤¤bolizma düşük olduğu için cilt solunumu yeterlidir. Eğer insanlarda kurbağalar gibi cilt solunumu...

    https://www.biyologlar.com/solunum-sistemi-fizyolojisi
  • ÇEVRE KİRLENMESİ

    ÇEVRE KİRLENMESİ

    I – HAVA KİRLENMESİ a) İnsana ve Çevreye Etkisi b) Sonuçları (Asit Yağmurları)   Asit Yağmurlarının Toprağa Etkisi   Asit Yağmurlarının Sulara Etkisi   Asit Yağmurlarının Yapılara Etkisi   Asit Yağmurlarının Bitkilere Etkisi   Asit Yağmurlarının İnsan Sağlığına Etkisi c) Çeşitli Gazların İnsan ve Çevresine Etkisi   İnsan Sağlığına   Hayvan ve Bitkilere   İklime d) Ormanların ve Yeşil Alanların Çevre Kirliliğini...

    https://www.biyologlar.com/cevre-kirlenmesi
  • DİPHYLLOBOTHRİUM LATUM

    Erişkini insan, kedi, köpek, domuz gibi balık yiyen hayvanların ince bağırsağında yaşayan, balıkta larva dönemini geçiren en büyük cestodtur. Cestodların vücudu yassı, halkalara ayrılmış, uzun ve şerit şeklindeki helmintlerdir. Vücutları fonksiyon bakımından üç kısım içerir. 1)Baş (skoleks) 2)Boyun 3)Halkalar Baş üzerindeki vantuz ve çengelleri parazitin bağırsak duvarına tutunmasını sağlar. Boyun bölgesi ince ve segmentsizdir. Halkalar boyundan...

    https://www.biyologlar.com/diphyllobothrium-latum
  • Bakteriyofaj Nedir ?

    Bakteri yiyen canlı bakterilerin büyümesine engel olan onları eriten ve ancak elektron mikroskopla görülebilen bir ültravirüs. Süzgeçlerden geçen ve kültürden kültüre nakledilmesi mümkün olan bu ultra- virüs bakteri kolonilerinde görülebilen değişiklikler yapabilmekte ve bakteri hücrelerini hiç bir artık bırakmadan eritebilmektedir. bakteriyofajlar ın bilhassa zararlı bakterilerden meydana gelen çeşitli salgınlarda bakterileri yok etmek suretiyle önemli rolleri...

    https://www.biyologlar.com/bakteriyofaj-nedir-
  • Biyolojik Silahlar

    Kimyasal ajanlar gibi, biyolojik silahlar da neyse ki popüler kültürdeki şöhretlerine yakışır şekilde kullanılmış değiller henüz. 1971′de Kazakistan’daki bir iaboratuvardan kaçan ve silah olarak kullanılmak üzere hazırlanan çiçek hastalığı mikrobu yüzünden ölenlerin sayısı yalnızca 3. Üstelik hastalık salgın halinde ilerleme de göstermemiş. 1979′da şimdiki adı Ekaterinburg oian Sverdiovsk’taki bir fabrikadan sızan şarbon mikrobu içeren bir...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-silahlar
  • Örümcek Türleri

    Örümcek, eklembacaklıların örümceğimsiler (Arachnida) sınıfının örümcekler (Araneida) takımından türlerine verilen genel ad. Hemen hemen dünyanın her tarafında yaşarlar. 63.000 kadar türü vardır. Baş ve göğüs kaynaşmıştır. Karın, göğüse ince bir bel (pedisel) ile bağlanmıştır. Aynı büyüklükte başka bir canlının beli bu kadar ince değildir. İçinden sindirim borusu, kan damarları nefes boruları ve sinir sistemi geçer. Örümceklerin boyları,...

    https://www.biyologlar.com/orumcek-turleri
  • HÜCRELERARASI BAĞLANTILAR

    Epitel hücreleri birbirlerine sıkıca yapışmıştır, ayırmak için oldukça büyük bir mekanik güç gerekir. Hücrelerarası yapışma özelliği, çekme kuvvetine ve basınca maruz kalan epitelyal dokularda (deri) belirgindir. Yapışma; kısmen plazma membranının membran proteinlerinden olan glikoproteinlerin bağlayıcı özelliğinden (cell adhesion molecules) ve az miktardaki hücrelerarası proteoglikanlarla sağlanır. Bazı glikoproteinler, ortamda Ca++ bulunmadığında...

    https://www.biyologlar.com/hucrelerarasi-baglantilar
  • Bitki Fizyolojisi

    Hücreler yaşamlarını devam ettirebilmek için gerekli olan besin ve oksijeni dışardan almak, metabolizma sonucu meydana gelen azotlu artıkları ve karbondioksiti uzaklaştırmak zorundadır. Yüksek yapılı canlılarda besin ve oksijenin bütün hücrelere taşınması ve hücrelerde oluşan metabolizma artıklarının boşaltım organlarına taşınarak dışarıya atılmasını sağlayan sistem taşıma sistemidir. Tek hücreli ve koloni gibi canlılarda özelleşmiş bir taşıma ve...

    https://www.biyologlar.com/bitki-fizyolojisi-1
  • Rutin histopatolojik uygulamalar

    Tespit (fiksasyon) Dokular insan vücudundan ayrıldıkları anda canlıdırlar ve taşıdıkları hastalığın (varsa) morfolojik bulgularını sergilerler. Tespit, dokuların o andaki görünümünün ısı, nem ve enzimlerin etkisiyle değişmesini, bozulmasını önlemek amacıyla yapılır. Tespit edilmeyen dokulardaki hücreler bir süre sonra bakterilerin ve içerdikleri sindirici enzimlerin etkisiyle otolize uğrar, morfolojik özelliklerini yitirir ve tanısal amaçlı incelemelerde...

    https://www.biyologlar.com/rutin-histopatolojik-uygulamalar
  • PROTOZOONLARIN SUCUL EKOSİSTEMLERDEKİ GÖREVLERİ

    Protozoonlar sucul ekosistemlerde madde ve enerji döngüsünün önemli organizma grubunu oluşturur. Hızlı büyüme yetenekleri, alg, bakteri ve çözünmüş besin kaynaklarını kullanabilmeleri, kendilerinden daha büyük diğer yaşam formlarına av oluşturmaları nedeni ile sucul besin ağında anahtar role sahiptirler. Bazı üyeleri fotosentetik yolla besinlerinin bir kısmını sentezleme yeteneğine sahip olmakla birlikte, serbest yaşayan formların tamamı kendilerinden daha...

    https://www.biyologlar.com/protozoonlarin-sucul-ekosistemlerdeki-gorevleri
  • Toplanan Diptera Örneklerinin Öldürülmesi

    Çeşitli yöntemlerle toplanmış olan erginler siyanürlü, etilasetatlı veya kloroformlu öldürme kavanozlarına alınarak öldürülürler. Alkol diptera örneklerini bozduğundan asla alkolde öldürülmezler. Ancak parazit olan Hippoboscidae, Nycteribiidae ve Streblidae türleri morfolojik çalışmalarda avantaj sağlamasından dolayı alkolde öldürülür. Öldürme kavanozlarında terleme ve kavanozun öldürücü etkisini yitirmesi gibi arzu edilmeyen durumlarla karşılaşmamak...

    https://www.biyologlar.com/toplanan-diptera-orneklerinin-oldurulmesi
  • Beyaz köpek balığı (Carcharodon carcharias)

    Alem: Animalia (Hayvanlar) Şube: Chordata (Kordalılar) Sınıf: Chondrichthyes(Kıkırdaklı balıklar) Takım: Lamniformes Familya: Lamnidae Cins: Carcharodon (Smith, 1838 ) Tür: C. charcharia Beyaz köpek balığı (Carcharodon carcharias), Lamnidae familyasından bir köpek balığı türü. Boyu 6 (nadiren 7) metreye ağırlığı 1.7 tona kadar ulaşabilen bu köpek balığı, bütün dünyadaki ılıman sularda, dolayısı ile Türkiye'nin Akdeniz, Ege ve Marmara kıyılarında...

    https://www.biyologlar.com/beyaz-kopek-baligi-carcharodon-carcharias
  • Yatay gen transferi

    Yatay gen transferi, bir organizmanın, ikinci bir organizmadan türemeden, o ikinci organizmaya ait genetik malzeme edinmesini sağlayan herhangi bir süreçtir. Buna karşın, dikey transfer bir organizmanın kendi atalarından (yani ebeveynlerinden) genetik malzeme edinmesidir. Genetik bilmi bu iki transfer biçiminden daha yaygını olan dikey transfere odaklanmış olmakla beraber, yakın zamanda yatay transferin de anlamlı bir olgu olduğu bilincine varılmıştır. Yatay gen...

    https://www.biyologlar.com/yatay-gen-transferi
  • 16 Nisan Biyologlar Günü

    16 Nisan Biyologlar günü münasebetiyle, Biyologlar Birliği Derneği olarak bazı konularda hatırlatmalar yapmayı uygun gördüm. Değerli meslektaşlarım ve basın mensupları; biyoloji üç temel bilimden biridir. Bu nedenle yok sayılamaz. Son yıllarda kendimizi yeterince anlatamadığımızdan haklı olarak kamuoyu biyologların öneminin farkında değil. Dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde lisans eğitimleri; Viroloji, Bakteriyoloji, Ekoloji, Hidrobiyoloji gibi...

    https://www.biyologlar.com/16-nisan-biyologlar-gunu
  • BİYOTEKNOLOJİK GELİŞMELER

    BİYOTEKNOLOJİK GELİŞMELER

    Bu makale iki bölümden oluşmuştur. Birinci bölümünde, biyoteknoloji ile değişen dünya düzeninde olası devrimsel gelişmeler ve söz konusu gelişmelerin eğitim bilimleri açısından öngörülen doğurgusu ele alınmıştır.

    https://www.biyologlar.com/biyoteknolojik-gelismeler
  • Laboratuvarda Kullanılan Cam Eşyaların Temizlenmesi ve Balkımı

    Cam eşyalar fabrikadan yeni çıkmış gibi olsa dahi üzerinde bir yağ tabakası bulunur. Bu kaba kir herhangi bir deterjanla giderilebilir. Önce çeşme suyu sonra saf sudan geçirilir. Eğer cam kaplar reçine veya parafin gibi maddelerle kirliyse o zaman toluen veya ksilol ile temizlenir. Sonra sabunlu sıcak sudan geçirilir. Daha sonra da soğuk su ve saf sudan geçirilir.   Bu iş için boya serilerinde kullanılmış olan artık ksilolün saklanması gerekir. Erimeyen organik...

    https://www.biyologlar.com/laboratuvarda-kullanilan-cam-esyalarin-temizlenmesi-ve-balkimi
  • HİSTOLOJİ BOYAMA YÖNTEMLERİNİN BİLİMSEL KONTROLU

    Histolojik boyamanın kesin kimyasal reaksiyonlarla başarılabildiği gösterilmiştir, fakat daha az kesinlik kazanmış kimyasal ve fiziksel proceslerle başarılmaktadır. Bu; boyama yöntemlerinin çok sayıdaki farklı faktörlere göre oldukça değişeceği anlamına gelmektedir. Bu aynı zamanda geliştirilen boyama tekniklerinin çokluğunun nedenini ortaya koymaktadır. Fakat her histoloğun bu yöntemlerde başarısızlığa uğradığı olmuştur. Bunun nedenleri şunlar...

    https://www.biyologlar.com/histoloji-boyama-yontemlerinin-bilimsel-kontrolu
  • Bilirubin tayini ( testi)

    Bilirubin eritrositlerin yıkım ürünlerinden biridir. Bu yüzden normalde kanda belirli bir düzeyde (yaklaşık 1mg/dl) bulunur ve karaciğer tarafından dolaşımdan alınarak safra yollarına dökülür. Bu düzeyin üstüne çıkmasına hiperbilirubinemi denir. Normalde idrarda bilirubin bulunmaz.Bilirubin karaciğere gelmeden önce serumda albumine bağlı olarak bulunur. Bu glukronatlaşmamış bilirubin (albümine bağlı bilirubin –indirekt bilirubin) böbreklerden atılmadığı...

    https://www.biyologlar.com/bilirubin-tayini-testi
  • Nymphaea alba - Beyaz Nilüfer, Suzambağı
  • Tahta balığı (Blicca bjoerkna)

    Tahta balığı (Blicca bjoerkna)

    Tahta balığı (Blicca bjoerkna), sazangiller (Cyprinidae) familyasına ait bir balık türü. Tahta balığı çapak balığına çok benzer ve sıkca bununla karıştırılır. İkisini birbirinden ayırt edebilmek için tahta balığının daha büyük olan gözlerine dikkat etmek gerek. Ayrıca yüzgeçlerinin uçları hafif kızılımsı olur, çapak balığının yüzgeçleri gri renkdir. Tahta balığı en fazla 40 cm uzunluğuna ulaşır, ve böylece çapak balığından...

    https://www.biyologlar.com/tahta-baligi-blicca-bjoerkna
  • Anadolu leoparı (Panthera pardus) yaşıyor mu?
  • 18. Kromozom

    18. Kromozom

    18. kromozom toplamda 22 çift olan otozomal insan kromozomlarından onsekizincisidir. İnsanlarda normalde bir çift halinde bulunur. 76 - 78  milyon baz çiftine ve toplam hücre DNA'sının %2,5'ine sahiptir. 18. kromozom  muhtemelen 300 ile 400 arasında gen içermektedir. Diğer bazı kaynaklara göre bu rakam  "200 ila 300 gen" olarak değişmektedir. Her bir kromozomdaki genlerin belirlenmesi, aktif bir genetik araştırma alanıdır. Araştırmacılar, her kromozomdaki gen...

    https://www.biyologlar.com/18-kromozom
  • “Dinlerin evrimi” mi “Evrimin dini” mi?

    Sık sık duyarsınız bu iki kelimeyi “Dinlerin Evrimi.” Öyle ki pekçok kaynakta neredeyse bilimsel bir gerçeklik gibi sunulur. Nedir bu “dinlerin evrimi” meselesi? 19.yüzyılıın sonundan itibaren darwinizm, büyük bir hızla kabul gördü ve biyolojiden başlayıp ekonomi, psikoloji, sosyoloji, antropoloji ve tarih gibi hemen her alanı yaygın bir biçimde etkiledi. Bu, “din” olgusuna da “dinlerin evrimi” olarak yansıdı. Böylelikle de insanlığın son derece...

    https://www.biyologlar.com/dinlerin-evrimi-mi-evrimin-dini-mi
  • ENERJETİK VE BİYOENERJETİK

    Adından anlaşılacağı üzere enerji bilimi olan enerjetiğin temel dalı olan termodinamik ısı, sıcaklık, iş enerji dönüşümleri ve türleri arasındaki ilişkileri, bu arada meydana gelen yan olayları inceler. Fiziğin bir anadalı olan termodinamiğin fiziksel özellikler ile enerji arasındaki ilişkiler de konusudur. Kimyasal termodinamik ise fiziksel özellik değişimleri yanında meydana gelen kimyasal dönüşüm ve değişimleri inceler. Termodinamik olgu ve olayları...

    https://www.biyologlar.com/enerjetik-ve-biyoenerjetik
  • ÇEVRE TAHRİBATININ NEDENLERİ

    Çağımızda Çevre kelimesinin yepyeni bir anlamı doğmuş ve insanlığın hal ve özellikle geleceği üzerinde sonsuz etki yapabilir bir durum ortaya çıkmış bulunmaktadır. Hızlı gelişme ile beraber meydana gelen Çevre kirlenmesinden söz edildiği zaman bunun önemini dimağına yerleştirilmiş kimseler derin , derin düşünmektedirler, zira gelecekte çok önemli ekolojikdeğişikliklerin görülebileceğini tahmin edebilmektedirler. Çevre kirlenmesinin önemi sanayileştirme...

    https://www.biyologlar.com/cevre-tahribatinin-nedenleri
  • ARGULUS SP

    Argulus spp. Diğer adıyla balık biti, tatlı su ve deniz balıklarının ektoparazitlerinden olup, tüm dünyada yaygındır. Konağın kanını ve diğer doku sıvılarını emerek beslendiklerinden ve sekonder enfeksiyon etkenlerine taşıyıcılık da yaptıklarından konakları için tehlike oluşturmaktadırlar. Kan emdikten sonra konağı terk ettiklerinden fakültetif parazittirler. Argulus, konağın derisini deldikten sonra salgıladığı maddeyi yara içine akıtmakta, deldikleri...

    https://www.biyologlar.com/argulus-sp
  • Virüsler Hakkında Bilgi

    Virüsler Hakkında Bilgi

    Virüs, canlı hücreleri enfekte edebilen mikroskopik taneciktir. Virüsler ancak bir konak hücreyi enfekte ederek çoğalabilirler.

    https://www.biyologlar.com/virusler-hakkinda-bilgi
  • DENİZ ATI

    Dünya ve ülkemiz sularinda nesli tükenmekte olan bir çok tür bulunmaktadir. Akdeniz foku , deniz kaplumbagalari , mercan türleri , deniz memelileri ve denizatlari nesli tükenmekte olan canlilar arasinda yer alir.Bizler size bu ilk yazimizda bu canlilardan biri olan Sngnathidae familyasi hakkinda bilgilerimizi paylasacagiz. Syngnathidae familyasi üyeleri yüzgeç durumlarina göre 2 ye ayrilir : - Pektoral yüzgeçleri (gögüs yüzgeci) ve anal yüzgeçleri olmayanlar ; Synganathus ve...

    https://www.biyologlar.com/deniz-ati
  • Fonksiyonlarına Göre Hücrelerarası Bağlantılar

    Tutturucu Bağlantılar: Hücrelere mekanik kuvvet sağlayan bağlantılardır ( Zonula adherens ,desmozom, hemidesmozom )Geçirgen olmayan bağlantılar: Hücreler arasında geçirgen olmayan bir bariyer oluşturur (zonula occludens ).İletişim sağlayan bağlantılar: Moleküllerin hücreler arasında geçişini sağlar (Gap junction ).EPİTEL DOKUSUÖrtü (Koruyucu), Bez (salgı) ve Duyu Epiteli (nöroepitel) olmak üzere 3 tipi bulunur.ÖRTÜ EPİTELİVücut iç ve dış yüzeylerini ve...

    https://www.biyologlar.com/fonksiyonlarina-gore-hucrelerarasi-baglantilar
  • Botaniğin Tarihçesi

    Bugünkü sistematik botanik adına yaşanan en büyük ilerlemeler, 20. yüzyılın ikinci yarısında meydana gelmiştir. O dönemlerin kötü koşulları ve maddi sıkıntılarına rağmen, dünyanın bir çok yerindeki çok sayıda flora yazarı, önemli çalışmalar başlatmış ve bu konuda büyük adımlar atmışlardır. Dünya tarihinde, bilinen ilk Flora yayınları, küçük bir alanda yetişen bitkilerin isim listesinden bile daha dar kapsamlıydı. Bugün ise, en iyi ve modern...

    https://www.biyologlar.com/botanigin-tarihcesi
  • Patolojik Örneklerin Saklanması

    Ülkemizde, hastadan alınan örneklerin ne biçimde ve ne kadar süre saklanacağı konusunda bağlayıcı bir yasa veya yönetmelik yoktur. Bu nedenle, her laboratuar kendi koşullarına uygun bir saklama politikası belirlemektedir. Fikir vermesi bakımından, ülkemizde geniş olanaklara sahip patoloji laboratuarlarından biri olan Gülhane Askeri Tıp Akademisi Patoloji Anabilim Dalında doku/organlar 2-3 ay, bunlardan hazırlanan parafin blok ve preparatlar ise "sınırsız" süre...

    https://www.biyologlar.com/patolojik-orneklerin-saklanmasi
  • CANLILARIN SINIFLANDIRMASI

    Dünya üzerinde birbirine benzeyen ya da aynı özellikleri gösteren bir çok canlı türü yaşamaktadır. Canlı türlerinin sayıları ile ilgili kesin bir bilgi yoktur ancak 10 ile 30 milyon arasında canlı türü yaşadığı tahmin edilmektedir. Canlıların bu derece fazla olması bilimsel incelemeleri zorlaştırmakta ve sınıflandırma yapılmasını zorunlu hale getirmektedir. Sınıflandırmanın amacı, doğayı daha kolay anlaşılabilir hale getirmektir. Canlılar ortak...

    https://www.biyologlar.com/canlilarin-siniflandirmasi
  • PROTOZOON KOMMUNİTELERİ

    Ekologlar kommuniteyi zaman ve mekan ile sınırlanmış, birbirleri ile etkileşim içinde bulunan türler topluluğu olarak tanımlarlar. Pratikte protozoa gibi belli organizma grubu için kesin bir kommunite sınırlaması yapmak çoğu kez zor veya imkansızdır. Zira aynı habitatta protozoon olmayan fakat protozoonlarla av-avcı ilişkisi olan, onlarla besin ve diğer kaynaklar için rekabet eden diğer organizmalar da mevcuttur. Bunun yanı sıra aynı zaman ve mekanda bulunan bazı...

    https://www.biyologlar.com/protozoon-kommuniteleri
  • SUCUL VE BATAKLIK ORTAMINDAKİ BİTKİ GRUPLARI

    Bir göl kıyısındaki bitkilere bakıldığında yaşam ortamlarına göre üç grup altında sınıflandırılabilir. a) Suda yüzen bitkilerin oluşturduğu grup:Hidrofit topluluk. b) Kıyıya yakın bir kısmı su içinde , bir kısmı karada gelişen bitki grubu:Amfibi topluluk. c)Islak nemli ortamlarda gelişen bitki grubu: Helofit topluluk. a)Hidrofit topluluklar: Tamamen sucul ortamlarda yaşamaya uyum göstermiş türlerden oluşur.Genellikle bitkinin kök, gövde ve yaprakları...

    https://www.biyologlar.com/sucul-ve-bataklik-ortamindaki-bitki-gruplari
  • Gen Nakli

    İnsan, doğası gereği iyi haberi duymak ister. Gerisini bilmese de olur. Zaten dinlese de çabucak unutur. 2000'e birkaç ay kala genetik kopyalanmadık hayvan neredeyse kalmadı. Fareler, inekler, keçiler. Daha önemlisi, yeni ürünler, annelerinin kopyası değil yalnızca; daha da iyisi. Gen mühendisliğinin tezgâhından geçmişler. Kimi insülin üretiyor şeker hastaları için, kimi örümcek ipeği, daha sağlam kumaşlar için. Kimi domuzlara insan geni nakledilmiş. Amaç,...

    https://www.biyologlar.com/gen-nakli
  • TIBBİ ATIKLARIN YÖNETİMİ

    Prof. Dr. Günay Kocasoy Katı Atık Kirlenmesi Araştırma ve Denetimi Türk Milli Komitesi Boğaziçi Üniversitesi, Çevre Bilimleri Enstitüsü Tıbbi atıklar miktar olarak az olmalarına rağmen, yüksek oranda risk taşıyan çok önemli bir atık grubudur. Bu atıklar enfekte olmalarının yanısıra tehlikeli kimyasallar, ilaçlar, toksinler, radyoaktif maddeler gibi çok miktarda tehlikeli maddeleri de içerirler. Tüm dünyada olduğu gibi tıbbi atıkların yönetimi ve...

    https://www.biyologlar.com/tibbi-atiklarin-yonetimi
3WTURK CMS v8.1