Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 1764 içerik listeleniyor

  • NASTİLER

    Nastik hareketler, bitki organlarının uyartı yönüne bağlı olmaksızın uyartıya karşı daima aynı yönde yaptıkları hareketlere denir. Nastik hareketler genellikle turgor asimetrisine dayanır. Bazıları da büyüme asimetrisinden kaynaklanır. Büyüme asimetrisine dayanan nastik hareketlere en tipik örnek "epinasti" ve "termonasti" hareketleridir. Turgor asimetrisinden kaynaklananlara ise "niktinasti" ve "tigmonasti" örnek verilebilir. Turgor asimetrisiyle meydana gelen...

    https://www.biyologlar.com/nastiler
  • AZOT METABOLİZMASI

    Bitkiler azotu topraktan NH4 ve NO3 olarak almak zorundadırlar. Bitkilerin azottan faydalanma yolları: 1. Atmosferde şimşek çakması sırasında meydana gelen elektriksel etkiyle N2 gazı parçalanır ve serbest kalan azot atomları O2 ile birleşerek nitrat iyonları (NO3-) oluştururlar. Bu iyonlar yağmur damlalarının oluşmasında çekirdek görevi yaparak yağmurla birlikte toprağa düşerler ve toprak azot gübresi kazanmış olur. Bu şekilde havanın azotu bitkilere ulaşmış...

    https://www.biyologlar.com/azot-metabolizmasi
  • Tüp Bebek ve Mikroenjeksiyon Hakkında Bilgi

    Tüp Bebek Nedir? Yardımcı üreme teknikleri (YÜT) ya da ingilizce adıyla assiste reprodüktif teknikler (ART) kadın vücudunda üretilen yumurta hücrelerinin özeliğnelerle vücut dışına alınarak erkeğin spermi ile laboratuar ortamında döllenmesi ve elde edilen embriyo veya embriyoların kadın rahmi içine transfer edilmesimantığına dayalı işlemlerdir. Yardımcı üreme tekniklerinin kullanılmaya başlamasıyla bugün bir çok çift bebek sahibi olabilmektedir. Modern...

    https://www.biyologlar.com/tup-bebek-ve-mikroenjeksiyon-hakkinda-bilgi
  • Donnan Dengesi

    Benzer şekilde örneğin bitki hücre çeperindeki orta lamelde yer alan pektik asitlerin karboksil kökü, membran lipidleri arasındaki fosfolipidler gibi sabit iyonların yerleştiği iyon kanalları kütle akışı ile mineral iyonlarının ile geçişine elektrokimyasal direnç gösterir. Görünür serbest alanda dahi iyonların suyla birlikte hareketine engel olur. Sitoplazmik membranlardaki lipidlerin çok yüksek direncinin fosfolipidlerce dengelenmesinde olduğu gibi direnci...

    https://www.biyologlar.com/donnan-dengesi-1
  • BİTKİLERDE SU ALINIMI

    Su bitkileri tüm yüzeyden osmosla su alırken, kara bitkileri kökleriyle su almaktadırlar. Kara bitkilerinde su alınımının nasıl gerçekleştiği bu bölümde izah edilmeye çalışılacaktır. •Kökler toprak içinde suyun bulunduğu derinliğe ve yöne göre uzama gösterirler. Kök uçları kaliptra sayesinde toprak içinde rahatlıkla ilerleyip ihtiyaca cevap verecek suyu bulmaktadır. •Kök sisteminde suyun en çok alındığı bölge emici tüylerin bulunduğu kısımdır....

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-su-alinimi
  • Yüksek Bitkilerde Su ve Mineral Madde Beslenmesi

    Tohumun şişme ile su almasından sonra yeni bir bitki oluşturmak üzere büyüme ve gelişmesi başladığında ilk olarak gelişen ve işlev görmeye başlayan organı kök taslağından oluşan köktür. Tohumun kotiledon kısmında depolanmış olan organik maddelerin sindirimi ve solunumla elde edilen madde ile enerji fotosentetik organların yeni metabolik maddeleri sağlayabilecek hale gelmeleri için gereken büyüme ve gelişme için yeterlidir. Fakat tohumun serbest akış ve...

    https://www.biyologlar.com/yuksek-bitkilerde-su-ve-mineral-madde-beslenmesi-2
  • Böceklerin Dış Yapısı (Morfoloji)

    Embriyonik olarak iki tabakaya ayrilir; ektodermden meydana gelmis ve üstte kutikula; Içerisine birçok organik ve inorganik bilesigin katilmasi ile mekanik ve kimyasal etkenlere karsi olagan üstü dayanikli bir yapi kazanmistir. Suyu hemen hemen hiç geçirmediginden bu hayvanlarin kara hayatina mükemmel bir uyum yapmalarini saglamis olup gaz alis-verisi bazi eklem yerleri göz önüne alinmazsa yok gibidir. Prokutikula (ekzokutikula + endokutikula) ve epikutikula olmak üzere iki ana...

    https://www.biyologlar.com/boceklerin-dis-yapisi-morfoloji
  • BİTKİLERDE SUYUN TAŞINIMI

    Topraktan alınan suyun toprak üstü organlarına nasıl ulaştığı özellikle 50- 100 m yukarılara nasıl çıktığı konusunda çeşitli görüşler ileri sürülmüştür. Ancak bu görüşlerin hepsinin birlikte bu işi yaptığı yani suyun bitkide taşınımının çeşitli kuvvetlerin etkisinde olduğu kabul edilmektedir. Bu görüşler: •1- Vital teori: Trake ve trakeidlerin cansız olmasına rağmen etrafındaki canlı parankima hücrelerinin bunlara destek olduğu ve...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-suyun-tasinimi
  • TRUNCUS ARTERİOSUS ve CONUS CORDİS’TEKİ SEPTUM OLUŞUMU

    5. hafta sırasında, truncusun sefalik parçasında bir çift sırt ortaya çıkar. Truncus yastıkları olan bu kabartılar sağ arka duvarda ve sol alt duvarda yerleşiktir. Sağ üstteki distal olarak ve sola doğru büyürken, sol alttaki distale ve sağa doğru büyür. Aortik keseye doğru büyürken, yapılar birbiri etrafında kıvrılır ve gelecekteki septumun ilk spiral görünümünü yansıtır. Tam kaynaşmadan sonra, aorticopulmoner septum olarak adlandırılan bir septum...

    https://www.biyologlar.com/truncus-arteriosus-ve-conus-cordisteki-septum-olusumu
  • Kuş ve Doğa Fotoğrafçılığı Çekim Rehberi

    Fotoğrafik Donanım Fotoğrafa yeni başlayanlar için piyasadaki seçeneklerin fazlalığı büyük bir kaybolmuşluk ve şaşkınlık yaratabilir. Bu psikoloji içinde ve arkadaşlardan alınan duyumlarla bilinçsiz seçimler yapabiliriz. Ancak fotoğraf malzemelerinin pahalı olması yanlışlardan dönmeyi zorlaştırır. Bu yüzden seçimimizi bilinçli yapmak büyük önem taşır. Teknoloji süratle gelişmekte olduğundan, son yenilikleri içeren modelleri seçmekte yarar vardır....

    https://www.biyologlar.com/kus-ve-doga-fotografciligi-cekim-rehberi
  • BİTKİLERDE SU KAYBI

    1- Buhar Halinde Su Kaybı (Transpirasyon): Bitkiler topraktan aldıkları suyun büyük bir kısmını transpirasyon ile buhar halinde dışarı vermek zorundadır. Çünkü güneşin yakıcı etkisinden korunması, pasif su alınımının devam etmesi, iyon alınımı ve taşınımı gib olaylar başka bir ifadeyle beslenme transpirasyonun bir sonucudur. •hf Transpirasyon esas olarak stomalarda geçekleşir. Bunun yanında bir miktar su çıkışı da kutikula (kutikular transpirasyon),...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-su-kaybi
  • İNSANDA EMBRİYOLOJİK GELİŞİM

    Zigotun, arka arkaya miyoz bölünme geçirip hücre sayısının artmasına embriyo denir. Embriyo, (Yunanca: έμβρυο’[tohum]) çok hücreli diploid ökaryotlarda gelişimin ilk basamaklarından biri. Yumurta ve sperm hücrelerinin birleşmesiyle oluşan zigot, çift sarmallı DNA moleküllerini içerir. Bitkiler, hayvanlar, ve bazı protistlerde zigot mitozla bölünerek çok hücreli canlıyı oluşturur. Embriyo terimi, bu gelişimin zigotun bölündüğü zamanla, gelişim...

    https://www.biyologlar.com/insanda-embriyolojik-gelisim
  • FLOEMDE ORGANİK MADDE TAŞINIMI

    Bu taşınım da iki ayrı mekanizmadan söz edilir. Kitle akımı : Bu görüşe göre organik maddelerin sentezlendiği doku ile taşınacağı doku arasında mevcut olan osmotik basınç farkı gradiyentine bağlı olarak organik maddeler hareket ederler. Aşağıdaki şekildeki modelde de görüleceği üzere A ve B kapları birbirlerine bağlıdırlar. Bu iki kap içerisine yerleştirilen yine A ve B osmometreleri birbirlerine boru ile bağlanmıştır. B osmometresine çok yoğun şeker...

    https://www.biyologlar.com/floemde-organik-madde-tasinimi
  • Sperm Morfolojisi

    Sperm hücresi baş, boyun ve gövde olmak üzere üç kısımdan oluşmuştur. Sperm başı içerisinde genetik materyel bulunur. Özellikle baş kısmının yapısal bozuklukları (morfolojik bozukluklar) spermin döllenme kabiliyetini sınırlayan önemli faktörlerin başında gelmektedir. Boyun kısmı enerji, kuyruk kısmı ise hareketin sağlanması için gereklidir. Penis kökündeki kasların kasılması ile dışarıya atılan ejakülat (meni) normalde 2-6 ml hacminde olup ilk atılma...

    https://www.biyologlar.com/sperm-morfolojisi
  • ANTİSENS TEKNOLOJİLERİ HAKKINDA BİLGİ

    ANTİSENS TEKNOLOJİLERİ HAKKINDA BİLGİ

    Antisens teknolojisi insan, hayvan ve bitkilerdeki hastalıkların daha spesifik tedavisi ve yeni keşifleri için ayrıca, fonksiyonel genomik çalışmalar için çok güçlü silahlardan oluşan uygun tekniklerdir. Antisens teknoloji olarak bilinen yöntemde, antisens RNA moleküllerinin hedef genin RNA mesajına spesifik olarak bağlanarak gen ifadesinin moleküler düzenlenişine engel olunmaktadır. Hastalıkların oluşumunda büyük bir paya sahip olan proteinlerin üretimini durdurmak...

    https://www.biyologlar.com/antisens-teknolojileri-hakkinda-bilgi
  • Kapalı Tohumlarda Erkek ve Dişi Gametofit Teşekkülü

    Çiçekli bitkilerde sporofit esas bitkiyi teşkil eder.Sporofit üzerindeki polen keselerinde birçok polen tanesi, tohum taslaklarında embriyo kesesi primer hücresi meydana gelir.Çiçekler erkek ve dişi organları ayrı ayrı veya bir arada ihtiva edebilir.Erkek ve dişi organları bir arada ihtiva eden çiçekler erselik(hermafrodit) veya monoklin denir.Şayet erkek ve dişi organlar ayrı çiçekler de meydana gelmişse, yani çiçekler tek eşeyli ise bunlara da diklin adı verilir.Bu...

    https://www.biyologlar.com/kapali-tohumlarda-erkek-ve-disi-gametofit-tesekkulu
  • Makroskobik Dünya’nın Mikroskobik Canlıları

    Bakterilerle ilgilenmeye yeni başlayan biri için onların dünyasını keşfetmek, yeni bir gezegen keşfetmeye benzer. Dünya’nın en küçük canlılarından olan bakteriler, gezegendeki doğal ekolojik sistemlerin işleyişinde çok önemli bir yere sahiptir. Besin, mineral ve enerji döngülerinde “kimyacı” gibi işlev gören bakteriler, canlılar arasındaki ilişkilerde etkin bir rol oynar. Bu yüzden, bakteriler canlılıkla ilgili süreçlerin anlaşılmasına yardım ederler....

    https://www.biyologlar.com/makroskobik-dunyanin-mikroskobik-canlilari
  • Şeker Hastalığı ve Diyabet

    Şeker Hastalığı ve Diyabet

    Diyabet, kan şekeri yüksekliği ile seyreden bir metabolizma hastalığıdır. Ülkemizde yaklaşık 40 milyon diyabetli olduğu biliniyor.Pankreastan insülin hormonunun salgılanmasının azalması veya salgılanan insülinin yeterli etkiyi gösterememesi durumunda kan şekeri yükselerek diyabet ortaya çıkar.Diyabetin nasıl bir hastalık olduğunu anlayabilmek için öncelikle insan vücudunun işlevlerini yerine getirirken gerekli olan enerjiyi nasıl sağlayacağını bilmek gerekir....

    https://www.biyologlar.com/seker-hastaligi-ve-diyabet
  • Bitki Hormonlarının Sınıflandırılması

    Bitki hormonlarına, yapıca benzeyen kimyasal maddeler laboratuvarda sentetik yollarla elde edilmekte ve bunlar bitkiye dıştan uygulandığında bitki hormonu gibi fizyolojik etkiler göstermektedirler. Fakat bunlar, bitkide doğal olarak sentezlenmediğinden ve hormon tanımına girmediğinden büyümeyi düzenleyici maddeler olarak sınıflandırılır. Bitki hormonlarının (fitohormonların) bazı grupları büyümeyi teşvik edici etki gösterirken, bazıları ise engelleyici etki...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hormonlarinin-siniflandirilmasi
  • GİBERELLİNLER : Bitki Boyu Düzenleyicileri

    Giberellinler Japonya’da 2. Dünya Savaşı yıllarında keşfedilmiştir, fakat bu sırada batı ile ilişkiler kopuk olduğundan batı bu keşfi 1950’lerde öğrenmiştir. Yüzyıl önce, Asya‟daki çiftçiler çeltik tarlalarındaki pirinç fidelerinin aşırı ölçüde boylandıklarını ve ince kaldıklarını gözlediler. Bu durumda, fideler olgunlaşmadan ve çiçek oluşturmadan önce, ince ve cılız oluyor ve bu sebepten dik duramayıp erkenden ölüyordu veya verim...

    https://www.biyologlar.com/giberellinler-bitki-boyu-duzenleyicileri
  • Bakteriler Bilimin Emrinde

    Moleküler genetik biliminin ve rekombinant DNA teknolojisinin ilerlemesiyle, bakteriler önemli roller almaya başladılar. Genlerin nasıl işlediği bilindiğinden beri, bilim adamları canlıların genleri üzerinde oynayabiliyorlar. Bunun ahlaki yönü tartışıladururken, bilimsel çalışmalar da hızla ilerliyor. Bakterilerin genetik müdahalelerle doğrudan ne ilgisi olduğunu düşünebilirsiniz. Bakteriler, genetik yapısı değiştirilmek istenen canlılara aktarılmak istenen...

    https://www.biyologlar.com/bakteriler-bilimin-emrinde
  • Balıkların Örtü Organları ve Pul Tipleri

    Deri Balıklarda deri, diğer omurgalılarda da olduğu gibi, vücudu dış ortam etkilerinden koruyan ve oldukça dayanıklı bulunan bir örtü tabakasıdır. Deri, herşeyden önce koruyan bir tabaka ise de, ayrıca çeşitli fonksiyonları da mevcuttur. Örneğin, bir taraftan içerdiği pigment maddeleriyle balığa renk verirken solunum ve boşaltım olaylarına da yardımcı olmaktadır. Bunların dışında bazı balık türlerine özgü olan korunma, avını yakalama veyahutta...

    https://www.biyologlar.com/baliklarin-ortu-organlari-ve-pul-tipleri
  • KAN DAMARLARININ GENEL YAPISI

    Birçok damar, bazı farklılıklar olmasına rağmen benzer özellikler gösterir ve farklı şekillerde sınıflandırılırlar. Örneğin yüksek basınçlı damarların duvarları (subclavian arterler), düşük basınçta kan ileten damarlardan (subclavian venler) daha kalındır. Arteriyel damarların çapları her dallanmada azalmasına rağmen venlerin çapları her katılımda artar. Kapiller ve venüller gibi küçük damarlarda duvar yapısı daha basitleşmesine rağmen...

    https://www.biyologlar.com/kan-damarlarinin-genel-yapisi
  • Tohumsuz Bitkiler

    Bitkiler, fotosentez yapan ökaryotik organizmalar olarak tanımlanırlar. Bitkiler Alemi'nin şekil, büyüklük, yapı, organizasyon, ekolojik istekler açısından büyük farklılıklar gösteren çok sayıda üyesi bulunur. Bitkiler Alemi, Tohumsuz Bitkiler (Cryptogamae) ve Tohumlu Bitkiler (Spermatophyta) olmak üzere iki büyük gruba ayrılır. Tohumsuz Bitkiler, diğerlerinden daha ilkel olarak nitelendirilirler ve sporlarla çoğalmaları nedeni ile Sporlu Bitkiler olarak da...

    https://www.biyologlar.com/tohumsuz-bitkiler
  • Eumetazoa (Gerçek Çok hücreliler) hakkında bilgi

    Üst alem: Eukaryota Alem: Animalia Alt alem: Eumetazoa (Butschli, 1910) Radiata - Işınsal simetrili hayvanlar Protostomia - İlkin ağızlılar Deuterostomia - İkincil ağızlılar Gerçek dokusu olan hayvanlar (Eumetazoa), biyolojik sınıflandırmada, süngerler hariç, bütün ana hayvan gruplarını kapsayan bir kümedir. Eumetazoanlar, gerçek dokuları bulundururlar ve hücre tabakalarında bir embriyonun gastrula safhasına kadar giden bölümlerine sahiplerdir. Mesozoanların ve...

    https://www.biyologlar.com/eumetazoa-gercek-cok-hucreliler-hakkinda-bilgi
  • Zigotun Yarıklanması

    Zigotun peş peşe mitozla bölünmesi sonucu yeni hücrelerin oluşması olayına yarıklanma denir. İlk mitoz bölünme sonucu oluşan iki yavru hücreye blastomer denir. Zigot 12-16 blastomerlik döneme ulaştığında, görünümü duta benzediğinden morula adı verilir. Döllenmeden bu yana 3 gün geçmiştir. Morula uterusa ulaştıktan sonra yapısında değişmeler başlar. Ortasında sıvı toplanır, hücreler kenara doğru itilir. Bir grup blastomer yassılaşarak kenara doğru...

    https://www.biyologlar.com/zigotun-yariklanmasi
  • ARTERLER

    Arterler, kanı kalpten kapiller yatağa taşıyan efferent damarlardır. 1-Elastik (İletici-Büyük) Arterler: Aort ve büyük dallarını kapsar. Elastinden dolayı taze yapılarda sarı renkte izlenirler. Çapları 7 mm’den fazla ancak çaplarına göre duvarları incedir. Arterlerde en gelişmiş tabaka tunika mediadır. Kanın kalpten uzaklaştırılmasını ve kalp atımı sonucu basınç dalgalanmalarını yumuşatır. Sistolde elastik lamina gerilir ve basınç değişimini...

    https://www.biyologlar.com/arterler
  • Gal oluşumu çeşitleri ve gal oluşumuna sebep olan böcekler
  • GAMETLERİN OLUŞUMU

    Hayvanların büyük çoğunluğunda erkek ve dişi birey ayrı ayrı olduğundan, dişiden dişi gamet, erkekden de erkek gamet oluşturulur. Omurgalılarda gametler, üreme organlarındaki diploid eşey ana hücrelerinin mayozla bölünmesinden meydana gelir. Eşey organlarına gonad denir. Bütün canlıların gametleri ister mayozla oluşsun, ister mitozla oluşsun mutlaka haploid kromozomludur. a. Sperm Oluşumu: Spermler, erkek gametler olup, erkek üreme organlarındaki (testisler)...

    https://www.biyologlar.com/gametlerin-olusumu
  • ARTERLERDEKİ ÖZELLEŞMİŞ DUYSAL YAPILAR

    Arterlerde 3 tip özelleşmiş duysal yapı bulunur. Bunlar karotid sinuslar, karotid cisimler ve aortik cisimlerdir. Karotid sinusler: A.carotis communis'in çatallanma yerinin hemen distalinde, internal karotid arter duvarında yerleşik bir baroreseptördür. Bu alanda damarın adventisyası biraz kalındır ve glossofarengeal sinirden zengin duysal sinir sonlanmaları alır. Bu bölgedeki media incedir ve kan basıncı artışında gerginleşir; bu gerginlik sinir sonlanmalarını uyarır....

    https://www.biyologlar.com/arterlerdeki-ozellesmis-duysal-yapilar
  • Tohumlu Bitkiler (Spermatophyta)

    Tohumlu Bitkiler; Açık Tohumlu (Gymnospermae) Kapalı Tohumlu (Angiospermae) olmak üzere iki ana gruba ayrılır. 1. Açık Tohumlu Bitkilerin (Gymnospermae) Genel Özellikleri Açık Tohumlu Bitkiler çoğu kez ağaçlar ya da ağaççıklar, nadiren çalı şeklinde bulunurlar. Tümüyle odunsu olan bu bitkiler genellikle herdem yeşil olup, yaprakları çoğunlukla iğnemsi, nadiren pulsu yada şeritsi şekildedirler. Genel olarak kuraklığa dayanıklı ve uzun ömürlüdürler. Odun...

    https://www.biyologlar.com/tohumlu-bitkiler-spermatophyta
  • Embriyo nedir?

    Embriyo bir biyoloji terimidir. Çok hücreli diploid ökaryotlarda, yumurtadan meydana gelen dişi yumurtasının erkek spermiyle döllenmesiyle oluşan yedi günlük genç organizmaya embriyo denilmektedir. Embriyo oluşumunda birinci basamak döllenmedir. Döllenme kısaca dişi üreme hücresi (dişi gamet) ile erkek üreme hücresinin (erkek gametin) birleşmesi olayıdırembriyo Yumurta ve sperm hücrelerinin birleşmesiyle oluşan zigot, çift sarmallı DNA moleküllerini içerir...

    https://www.biyologlar.com/embriyo-nedir
  • Alglerin içerikleri ve insanlar üzerine etkileri

    ALGLERİN EKONOMİK VE EKOLOJİK ÖZELLİKLERİ, SINIFLANDIRILMASI VE ÜREME TİPLERİ

    https://www.biyologlar.com/alglerin-icerikleri-ve-insanlar-uzerine-etkileri
  • Rota Virüsü Nedir? Nasıl Önlenir?

    Rota Virüsü Nedir? Nasıl Önlenir?

    Rota Virüs, altı ay ile iki yaş arasında görülen yoğun ishal ayrıca mide ve bağırsak iltihaplarına yol açan, çocuklarda ve yeni doğan bebeklerde enfeksiyona neden olan bir virüs türüdür. Kuluçka dönemi 2 ile 5 gün arasında değişiklik gösterir. Ateş, kusma ve ishalle birlikte seyreder. Ateş ve kusma kuluçka döneminin ilk zamanlarında 3-4 gün içinde geçebilir. Ama ishal 10 güne kadar seyredebilir. Her çocuğun 5 yaşına kadar en az bir kere rota virüsü...

    https://www.biyologlar.com/rota-virusu-nedir-nasil-onlenir
  • Bakterilerde Üreme

    a. Bölünerek Çoğalma Bütün bakteri türlerinin esas üreme şekli bölünmedir. bölünme eşeysiz üreme biçimidir. Su, besin maddesi ve sıcaklığın uygun olduğu ortamlarda çok hızlı bölünürler. bu bölünmeler her 20 dakikada bir gerçekleşir. Böylece geometrik olarak artmaya başlarlar. ancak bu artış sürekli değildir. Çünkü zamanla ortam sıcaklığı artar, asitler ve CO2 birikir, besin maddeleri tükenir. Bunlar bakteriler için öldürücü doza ulaşınca...

    https://www.biyologlar.com/bakterilerde-ureme-1
  • KAPİLLERLERİN HİSTOFİZYOLOJİSİ

    Kapiller endotel hücreleri, küçük porlar (9-11 nm çapında) ve büyük porlar (50-70 nm) olmak üzere 2 farklı por sistemi içerebilirler. Daha küçük porların endotel hücre bağlantılarının kesintileri olduğuna inanılır. Büyük porlar ise pencere ve taşıyıcı veziküller olarak bilinir. Oksijen, karbondioksit ve glukoz hücre zarından diffüze olabilir veya hücre zarından taşınabilir ardından sitoplazmada diffuze olur ve sonuçta adluminal hücre zarından...

    https://www.biyologlar.com/kapillerlerin-histofizyolojisi
  • OMURGALI HAYVANLARDA ÜREME

    Omurgalıların hepsi ayrı eşeyli olup, üreme sistemleri oldukça gelişmiştir. Gamet yapıları bakımından oogamiye örnektir. 1. Gametlerin Oluşumu (Gametogenez) Omurgalılarda gametler, üreme organlarındaki diploid (2n) eşey ana hücrelerinin mayozla bölünmesinden meydana gelir. Eşey organlarına gonad, eşey ana hücrelerine de gametogonyum denir. a. Sperm Oluşumu (Spermatogenez) : Sperm, erkek gamet olup, erkek üreme organlarındaki (testisler) eşey ana hücrelerinin...

    https://www.biyologlar.com/omurgali-hayvanlarda-ureme
  • Balıklarda Göçlerle İlgili Davranışı Kontrol Eden Faktörler

    Balıkçılık biyolojisi alanında, balık fizyolojisi üzerinde çalışan bilim adamlarından birçoklarının yaklaşık yüzyıldan beri, bu konu üzerine dikkat ve önemle eğildikleri bir gerçektir. Bazı balıklarda gözlenen üreme ile ilgili göçler (migrasyon), tıpkı bazı kuşlar gibi, belirli zamanlarda, hayati önemi büyük ve neslin devamı için, bir zorunluluk olarak yapılan göçlerdir. Bu göçler hangi amaçla olursa olsun iki yönde yapılır. Denizlerden...

    https://www.biyologlar.com/baliklarda-goclerle-ilgili-davranisi-kontrol-eden-faktorler
  • HAYVANLARDA ÜREME

    Gerek omurgalılarda gerekse omurgasızlarda üreme organlarına gonad denir. Genellikle dişi organ ovaryum, erkek organ testis olarak adlandırılır. Omurgasız hayvanların bazılarında cinsiyet ayrılmamış olup, bir birey hem erkek hem de dişi organı bulundurur. Böyle hayvanlara hermafrodit denir. A. OMURGASIZ HAYVANLARDA ÜREME ■Süngerlerde özel bir üreme organı yoktur. Vücudun birçok yerindeki hücreler (mezenşim tabakasındaki amipsi hücreler) bölünerek gametleri...

    https://www.biyologlar.com/hayvanlarda-ureme
  • KALP DUVARININ TABAKALARI

    1- Endokardiyum ......................................T.intima 2- Miyokardiyum .......................................T.media 3- Epikardiyum ..........................................T.adventisya Endokardiyum Endotel: Tek katlı yassı epiteldir ve damar içermez ve kalbe giren ve çıkan damarların endotelleri ile devamlılık gösterir. Subendotelyal tabaka: Kollajen ve elastik lifleri, düz kas hücrelerini içeren gevşek bağ dokusudur. Subendokardiyal tabaka: En kalın endokardiyum...

    https://www.biyologlar.com/kalp-duvarinin-tabakalari
  • Bakteri ve Virüslerin Karşılaştırılması

    Bakteriler ve Virüsler Monera alemini oluşturan prokaryot canlıların en yaygın ve en çok bilinen grubu bakterilerdir. O kadar yaygındır ki bugün dünyamızda bakterinin bulunmadığı yer yoktur diyebiliriz. En çok organik atıkların bol bulunduğu yerlerde ve sularda yaşarlar. Bununla beraber, -90 0C buzullar içinde ve +80 0C kaplıcalarda yaşayabilen bakteri türleri de vardır. Hava ile ve su damlacıkları ile çok uzak mesafelere taşınabilirler. Deneysel olarak ilk defa...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-ve-viruslerin-karsilastirilmasi
  • Endokardiyum

    Endotel: Tek katlı yassı epiteldir ve damar içermez ve kalbe giren ve çıkan damarların endotelleri ile devamlılık gösterir. Subendotelyal tabaka: Kollajen ve elastik lifleri, düz kas hücrelerini içeren gevşek bağ dokusudur. Subendokardiyal tabaka: En kalın endokardiyum tabakasıdır. Elastik liflerden zengindir. Düz kas, sinir, damar ve Purkinje demetlerini içerir.

    https://www.biyologlar.com/endokardiyum
  • İndüklenmiş pluripotent kök hücreler

    İndüklenmiş pluripotent kök hücreler

    İnsan iPSC'lerinin hücre akıbetini kontrol etmek için kullanılan geniş bir hücre kültürü ortamı koleksiyonu, takviyeleri, biyoaktif küçük moleküller ve büyüme faktörleri sunuyoruz. Aşağıdaki tablo, insan iPSC'lerini farklı hücre soylarına ayırmak için kullanılan en yaygın şekilde kullanılan protokolleri, ortamları ve karakterizasyon antikorlarını vurgulamaktadır.

    https://www.biyologlar.com/pluripotent-ozellik-nedir
  • Miyokardium

    En kalın tunikadır. Kompleks spiraller şeklinde düzenlenen çizgili kalp kası hücrelerinin oluşturduğu tabakadır. Bazı kalp kası hücreleri tipik kontraktil hücrelerdir. Bazıları endokrin salgılama yaparken bazıları impuls üretmek ve iletmek için özelleşmiş hücrelerdir. Atriumda ince, sol ventrikülde en kalındır. Kalp kası düzenlenimi çok farklılık gösterir. Ventriküllerdeki miyokard erginde kompakt iken embriyoda süngerimsi ağ yapısı oluşturur. Ventrikül...

    https://www.biyologlar.com/miyokardium
  • BİTKİ FİZYOLOJİSİNİN KONUSU VE DALLARI

    Klasik olarak fizyoloji, beslenme fizyolojisi, metabolizma fizyolojisi ve büyüme gelişme fizyolojisi olarak üç ana dala ayrılır. Bu yaklaşımla bitki fizyolojisinde beslenme kara bitkilerinin havadan, su bitkilerinin de sudan sağladığı gazlar ve kara bitkilerinin havadan sağladığı su buharı ile toprak veya sudan sağladıkları mineral iyonları, nasıl alındıkları ile ilgili konular beslenme fizyolojisi başlığı altında toplanır. Metabolizma fizyolojisi de bu...

    https://www.biyologlar.com/bitki-fizyolojisinin-konusu-ve-dallari-2
  • BİYOKİMYA DERSİ ÇALIŞMA SORULARI ( 445 soru )

    1) Biyokimyanın tanımı nasıldır? Canlı hücrelerin kimyasal yapı taşlarını ve bunların katıldığı reaksiyonları inceleyen bilim dalı… 2) Biyokimyanın amacı nedir? Canlı hücrelerle ilgili kimyasal olayların moleküler düzeyde tam olarak anlaşılmasını sağlamak 3) Biyokimyanın konuları nelerdir? Hücre bileşenlerinin doğası hakkındaki bilgilerin toplanması Hücre içinde sürekli olarak meydana gelen kimyasal dönüşümlerin incelenmesi 4) Canlı...

    https://www.biyologlar.com/biyokimya-dersi-calisma-sorulari-445-soru-
  • Fermentasyoni, Mayalanma nedir , Tarihçesi

    Fermentasyon (mayalanma), genellikle glikozun alkole dönüştüğü reaksiyonlar için kullanılan bir isimdir. Bu dönüştürme işi maya adı verilen tek hücreli canlıların sitoplazmalarında gerçekleşir. Ancak fermentasyonun daha uygun bir tanımı, karbonhidratların alkol ve asitlere dönüştürülmesidir. Fermentasyon, anaerobik şartlarda, yani oksidatif fosforilasyon olamadığı durumlarda, glikoliz yoluyla ATP (adenozin trifosfat) üretimini sağlayan önemli bir biyokimyasal...

    https://www.biyologlar.com/fermentasyoni-mayalanma-nedir-tarihcesi
  • Bitkilerin Mineral Madde Beslenmesi Mekanizmaları

    Elektroosmozun bir iyon iletimi mekanizması olduğu, hidrate iyonların su moleküllerini sürükleyen ve membranlardaki porlar, kapilerler boyunca yaratılan elektrik alanları, yani potansiyel farklılıkları ile iyonik madde taşınması gerçekleştirdiği belirtilmişti. Elektriksel potansiyel farkı DE, elektriksel yükün bir noktadan diğerine gitmesi ile yapılan işin ölçütüdür. Daha önce değinildiği üzere yukarıda kısaca incelenmiş olan itici güçlerden de çok daha...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerin-mineral-madde-beslenmesi-mekanizmalari
  • Brugada sendromu nedir

    Brugada sendromu nedir

    Brugada sendromu, kalp içinde elektriksel uyarıların iletilmesi ile ilişkili, ani kalp ölümlerine yol açan bir hastalıktır. İlk olarak 1992 yılında Pedro Brugada ve Josep Brugada kardeşler tarafından tanımlanmıştır.Tanımı ve etkileriKalp dokusu temel olarak miyokard adı verilen ve kasılmayı sağlayan özel kas hücrelerinden oluşmuştur. Miyokard hücrelerinin kasılabilmesi için hücreden hücreye yayılan elektriksel uyarının ritmik olarak bulunması gerekmektedir....

    https://www.biyologlar.com/brugada-sendromu-nedir
  • Organellerin Evrimsel Gelişimi

    EUKARYOT ( ÇEKİRDEKSİZ HÜCRE )' LERİN EVRİMİ Çekirdekli hücreler adım adım evrimleşerek değil, belirli kademelerde evrimleşmiş diğer hücrelerle simbiyoz yapmak suretiyle organizasyonlarını geliştirmişlerdir.Bunun için birçok kanıt ta vardır.Bu fikri ilk defa 1900 yıllarında Rus Botanikçisi MERESCHKOWSKY ortaya atmıştır. Çekirdekli hücreler, isminden de anlaşılabileceği gibi kalıtsal materyali hücre içinde belirli bir zarla çevrilmiş çekirdeğin...

    https://www.biyologlar.com/organellerin-evrimsel-gelisimi
3WTURK CMS v8.1