Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 684 içerik listeleniyor

  • Çernobil reaktör kazası 26 Nisan 1986

    1972’de Ukrayna’daki (O dönemde SSCB’nin bir parçasıydı) Kiev’in 140 km kuzeyinde bulunan Çernobil Nükleer Santralı’nda gerçekleşen kaza, her biri 1.000 Megawatt (MW) gücünde olan dört reaktörüni hatalı tasarımının yanı sıra, reaktörlerden birinde deney yapmak için güvenlik sisteminin devre dışı bırakılıp peşpeşe hatalar meydana gelmesi nedeniyle oldu. Deneyin yapılacağı 25 Nisan 1986 günü, önce reaktörün gücü yarıya düşürüldü, ardından...

    https://www.biyologlar.com/cernobil-reaktor-kazasi-26-nisan-1986
  • HİSTOLOJİK DOKULARIN BOYANMASI

    HİSTOLOJİK DOKULARIN BOYANMASI

    Bekli de alınmamaktadır. Negatif boyamada yapıların şekilleri boyanın işlemesinden değil boya ile çevrelendiğinden gösterilmektedir.

    https://www.biyologlar.com/histolojik-dokularin-boyanmasi
  • Bitki Etiolojisi

    Bitkilerde hastalığa neden olan etmenlerin sınıflandırılmaları, isimlendirilmeleri, yaşayış ve zarar şekilleri ve hayat dönemleri etioloji içinde ele alınmaktadır. Hastalık etmenleri iki grup altında incelenebilir. Olumsuz çevre ve yetiştirme koşullarının ele alındığı cansız hastalık etmenleri ve bitkiler üzerinde yada çevresinde çoğalarak bitki gelişimini sınırlayan canlı hastalık etmenleri, bu iki grubu oluşturmaktadır. Cansız hastalık etmenlerinin...

    https://www.biyologlar.com/bitki-etiolojisi
  • Jerry Coyne "Doymak Bilmeyen Cehalet ve Bağnazlık: Akıllı Tasarım Evrime Karşı"

    İsmail K. Sağlam: Röportaja sizin çalışma konunuz ile başlayalım isterseniz. Büyük oranda türleşme ve türleşme genetiği çalışmaktasınız. Bize bu alan hakkında kısaca bir bilgi verebilir misiniz? Bu konunun neden evrimsel biyolojinin temel taşlarında biri olduğunu, ne tür sorulara cevap aradığını ve ne tür ufuklar açtığını bizlere özetleyebilir misiniz? Jerry Coyne: Bu oldukça kapsamlı bir soru. Ben türlerin kökeni üzerine çalışmaktayım. Bu...

    https://www.biyologlar.com/jerry-coyne-doymak-bilmeyen-cehalet-ve-bagnazlik-akilli-tasarim-evrime-karsi
  • Mikroorganizmaların Sınıflandırılması ve İsimlendirilmesi

    Mikroorganizmaların Sınıflandırılması ve İsimlendirilmesi

    1675 Yılında Anton Van Leewenhoek(layvenhuk)’un mikroskobu keşfiyle, mikroorganizmalar bulunmuştur. Mikroorganizmalar ancak bu keşiften sonra incelenmeye başlanabilmiştir.

    https://www.biyologlar.com/mikroorganizmalarin-siniflandirilmasi-ve-isimlendirilmesi
  • TESPİT EDİLMİŞ DOKULARI BOYAMADAKİ GENEL FAKTÖRLER

    1-Fiksasyonun Boyama Üzerine Etkisi: Fiksasyon, dokularla boyaların etkileşimine yardım eder. Formaldehit ve civa klorür bazik boyaların; trikloroasetik asit, pikrik asit ve krom bileşikleri asit boyaların hareketini kolaylaştırır. Etil alkol veya asedik asitle fiksasyondan sonra asidik ve bazik boyalar dokular tarafından kolaylıkla alınır. Bazen tespit edici ajan doku-boya arasında mordant olarak hareket edebilir. Bu duruma, hematoksilenle miyelin gösteriminde dokunun potasyum...

    https://www.biyologlar.com/tespit-edilmis-dokulari-boyamadaki-genel-faktorler-1
  • Down Sendromu nedir

    Eğer hamile iseniz bebek bekleyen anne adaylarının hepsinin en büyük ortak korkusunu çok büyük bir olasılıkla siz de yaşıyorsunuz demektir.

    https://www.biyologlar.com/down-sendromu-nedir
  • MİKROORGANİZMA KÜLTÜR KOLEKSİYONLARI

    Daha önceki derslerimizde bahsettiğimiz gibi, Koch ve Pasteur başta olmak üzere bilim adamları mikroorganizmaların saf kültürlerini elde ederek metabolizma işlevlerini incelemişler ve doğadaki çeşitli olaylarda rolleri bulunduğunu vurgulamışlardır. Bir mikroorganizmanın saf şekilde elde edilebilmesi ve üretilmesi, doğadaki çevre şartlarının ve besinlerinin laboratuvarda sağlanabilmesi ile mümkündür. Ancak doğa şartlarının laboratuvarda aynen sağlanabilmesi...

    https://www.biyologlar.com/mikroorganizma-kultur-koleksiyonlari
  • AROMATİK VE TIBBİ BİTKİLER

    Doğaya dönüşümün bir slogan haline geldiği günümüz dünyasında tıbbi ve aromatik bitkiler Türkiye'de de önemli bir yere gelmiştir. Türkiye pek çok bitkinin gen merkezi olmasının yanında, bazı endemik türlerin de bulunduğu coğrafik bölgeleri içermektedir. İnsanlar yüzyıllardan beri hastalıklara karşı elde ettikleri bitkiler ile çare bulmaya çalışmışlardır. Hastalıkları, bitkiler ile tedavi etme yöntemleri oldukça başarılı sonuçlar vermiştir....

    https://www.biyologlar.com/aromatik-ve-tibbi-bitkiler
  • HİSTOLOJİ PREPARATLARINDA KARBONHİDRATLARIN GÖSTERİMİ

    Dokularda karbonhidratları içeren bileşikler bulunmaktadır. Bunlar homopolisakkaritler (glikojen, nişasta ve sellüloz ) veya heteropolisakkaritlerdir ( glikozaminoglikanlar, glikoproteinler,proteoglikanlar proteoglikan aggregatları ve glikolipidler). Homopolisakkaritler:Glikojen, hayvansal dokularda çok bulunan bir homopolisakkarittir. Tesbit edilmiş dokuların parafin bloklarında korunabilir. Nişasta ve selüloz ise bitki hücrelerinde bulunan homopolisakkaritlerdir. Glikojen,...

    https://www.biyologlar.com/histoloji-preparatlarinda-karbonhidratlarin-gosterimi
  • Suda çözünmüş oksijen saptama yöntemleri

    Sularda çözünmüş oksijen belirlenmesinde iki farklı yöntem kullanılmaktadır. Bunlardan ilki Winkler yöntemi, ikincisi ise Oksijenmetre kullanılarak yapılan ölçümlerdir. • Winkler yöntemi Yöntemin esası, çözünmüş oksijenin alkali ortamda Mn (II) iyonları ile mangan hidroksitleri oluşturmasına dayanmaktadır. Oluşan çökelek veya tortu, asitlerle çözündüğünde, Mn-hidroksitlere eşdeğer düzeyde Mn (III) iyonları oluşur. Bu iyonların sodyum tiyosülfat ile...

    https://www.biyologlar.com/suda-cozunmus-oksijen-saptama-yontemleri
  • Histon ve İnterferon Genleri

    Bütün genler; adenin, guanin, sitozin ve timin isimleri verilen dört farklı maddenin, değişik şekillerde dizilmesi ile meydana gelirler. Adenin, guanin, sitozin ve timin maddecikleri A, G, C ve T harfleri ile gösterilirler. Bu harflerden belirli sayıda bulunan bir bölge, bir gen bölgesidir. Art arda dizilmiş yüzlerce harften oluşabilen genlerin her bir üç harfi, bir amino asit kodlar. Genlerin kodladığı arka arkaya dizili amino asitler, organizmaya gerekli olan proteinlere...

    https://www.biyologlar.com/histon-ve-interferon-genleri
  • Sularda Biyokimyasal oksijen ihtiyacı (BOİ5 (BOD)) belirlenmesi

    Oksijenin yeterli düzeyde bulunduğu aerob koşullarda, suya katılmış olan ayrışabilir organik maddelerin parçalanarak kararlı bir duruma geçmelerinde mikroorganizmalar tarafından gereksinilen oksijen miktarı BOİ olarak tanımlanır. Bakteri içeren fabrika atık suları ile kanalizasyon suları yeteri düzeyde O2 içeriyorsa, ayrışabilen organik maddelerin aerob bozunması sudaki çözünmüş oksijen tükeninceye kadar devam eder. Burada kullanılan O2 miktarı, biyokimyasal...

    https://www.biyologlar.com/sularda-biyokimyasal-oksijen-ihtiyaci-boi5-bod-belirlenmesi
  • KAPLAN (Panthera tigris)

    SINIF : Mammalia (Memeliler) TAKIM : Carnivora (Etçiller) AİLE : Felicidae (Kedigiller) TÜR : Panthera tigris Kaplan Asya'nın tipik büyük kedisidir. Daha çok ormanlık alanlarda yaşamayı tercih eder. Çizgili vucudu ağaçların arasında kamufle olmasına yardımcı olur. Çeşitli renk ağırlık ve büyüklükte kaplan alttürleri vardır. Kaplanlar çok kuvvetli kedilerdir. Daha çok geceleri avlanırlar. Bulabildikleri her türlü canlıyı öldürerek yerler. Son derece iyi...

    https://www.biyologlar.com/kaplan-panthera-tigris
  • Sularda Bulanıklığın belirlenmesi

    Işık girişinin engellendiği sular bulanık olarak tanımlanır. Özellikle içme suyu temini için yapılan arıtmada, bulanıklık büyük öneme sahiptir. Bu parametre estetik yönden olduğu kadar, ince kolloidal parçaçıklarda adsorplanmış patojen organizmaların bulunmasından dolayı, sağlık bakımından da önemlidir. Bulanıklığın (türbitide) ölçümünde standart yöntem, Jackson Candle türbidimetresi ile ölçümdür. Bulanık su, özel yapılı, düz dipli ölçüm...

    https://www.biyologlar.com/sularda-bulanikligin-belirlenmesi
  • BAKTERİ DÜNYASI

    Makroskobik Dünya'nın Mikroskobik Canlıları Bakterilerle ilgilenmeye yeni başlayan biri için onların dünyasını keşfetmek, yeni bir gezegen keşfetmeye benzer. Dünya'nın en küçük canlılarından olan bakteriler, gezegendeki doğal ekolojik sistemlerin işleyişinde çok önemli bir yere sahiptir. Besin, mineral ve enerji döngülerinde "kimyacı" gibi işlev gören bakteriler, canlılar arasındaki ilişkilerde etkin bir rol oynar. Bu yüzden, bakteriler canlılıkla ilgili...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-dunyasi
  • Sinekler Hakkında Bilgi

    Önce, yön tayini ve kontrolünde belirleyici rol oynayan organlarını büyük bir titizlikle son bir defa gözden geçirir. Sonra sanki uçuş takımlarının son kontrolünü yaparak uçuşa geçecek pilot gibi, ön tarafındaki denge organlarını ayarlar ve uçuş pozisyonunu alır. Son olarak, antenlerinin ucundaki alıcılar (reseptör) vasıtasıyla, rüzgârın şiddetine ve yönüne göre kalkış açı ve hızını ayarlar ve nihayet havalanır. Bu hazırlıklar çok çok kısa bir...

    https://www.biyologlar.com/sinekler-hakkinda-bilgi
  • Bakteri Genetiği

    Canlıların tüm özelliklerinin, kalıtsal olarak nesilden nesile aktarıldığı öteden beri bilinen bir gerçektir. Yaşamın temel maddeleri kabul edilen nükleik asitler (DNA=deoxyribonucleic acid, RNA=ribonucleic acid) üzerinde yapılan incelemeler, kromozom haritalarının çizilerek, özellikle mikroorganizmalar arasındaki ilişkilerin ortaya konmasında, tüm canlıların sayısız özellik ve biyolojik fonksiyonlarının açıklanmasında yardımcı olmuştur. Çalışmalar...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-genetigi-1
  • Başlıca Plasmidler ve Özellikleri

    Bakterilerde, karakterleri çok değişik olan doğal plasmidler bulunmaktadır. Taşıdıkları özel genlere dayalı olarak bunları 6 grup altında incelemek mümkündür. 1) F plasmidi (fertilite faktörü, F faktörü, seks faktörü) 2) Rezistenslik plasmidleri (R plasmidleri, R faktörleri) 3) Virulens plasmidleri 4) Bakteriyosin plasmidleri 5) Metabolik plasmidler 6) Büyük plasmidler F plasmid (F Faktörü, Seks Faktörü) F faktörü (fertilite faktörü) en iyi E. coli K 12...

    https://www.biyologlar.com/baslica-plasmidler-ve-ozellikleri
  • PE­Rİ­CAR­Dİ­UM

    Kal­be gi­ren ve çı­kan da­mar­la­rın kal­be ya­kın bo­lüm­le­ri­ni ve kalbi içi­ne alan torba şeklindeki ör­tü­ye pe­ri­car­di­um de­nir. Kalp pericadium’un içinde bulunur. YERİ: Pericardium corpus sterni’nin arkasında 2 - 6 kıkırdak kaburgaların arasında ve T 5 - 8 omurların önünde bulunur. Pe­ri­car­di­um iki yap­rak­tan mey­da­na ge­lir. Bu­nun dış yap­ra­ğına Pe­ri­car­di­um fib­ro­sum, içer­de­ki se­roz zar kısmına...

    https://www.biyologlar.com/pericardium
  • Oksijen ve Canlılar

    En bol bulunan bir element olan oksijen, atmosferimizde fotosentetik canlıların faaliyeti sonucu oluşmaya başlamıştır.Oksijen bütün canlılar için vazgeçilmez bir element olup; hidrojen, karbon, nitrojen ve kükürt ile birlikte organik moleküllerin temel yapısal Atom larını oluşturur. Bunun yanında, aerobik canlıların enerji metabolizmasındaki rolü nedeniyle, oksijen hayati bir öneme sahiptir. Bilinen bütün canlı türleri, organik moleküllerin içindeki şekli ile...

    https://www.biyologlar.com/oksijen-ve-canlilar
  • KALBİN İÇİNDEKİ BOŞLUKLARIN YAPISI

    Kalp dört gözlüdür. Bunlar: Atrium dextrum, atrium sinistrum, ventriculus dexter ve ventriculus sinister. AT­Rİ­UM­’LA­RIN GENEL YAPISI Atrium’lar damarlardan (venler) gelen kanın ventricül’lere geçmesini sağlayan kalbin boşluklarıdır. Kal­bin ta­ba­nin­da bu­lu­nan at­ri­um­lar at­ri­um dext­rum ve si­nist­rum ol­mak üze­re iki ta­ne­dir­ler. At­ri­um­lar ven­ler­le al­dık­la­rı kir­li ka­nı vent­ri­cül­le­re nak­let­me­ye...

    https://www.biyologlar.com/kalbin-icindeki-bosluklarin-yapisi
  • Genlerin Vücuda Sokulma Yöntemleri ve İlk Gen Terapisi

    Genleri vücuda sokmanın çeşitli yolları vardır: Ex vivo, in vivo ve in situ. Ex vivo gen terapisinde, hastadan alınan hücreler laboratuar ortamında çoğaltılır ve vektör aracılığıyla iyileştirici genler bu hücrelere nakledilir. Daha sonra, başarılı bir şekilde genleri içine almış hücreler seçilir ve çoğaltılır. Son aşamadaysa, çoğaltılan bu hücreler tekrar hastaya verilir. In vivo ve in situ gen terapisindeyse, genleri taşıyan virüsler doğrudan doğruya...

    https://www.biyologlar.com/genlerin-vucuda-sokulma-yontemleri-ve-ilk-gen-terapisi
  • Bilimsel olarak sevme nasıl olur ve neden olur?

    Bir sevgi çeşidi olarak aşkı ele alalım isterseniz. Neden âşık oluyoruz? İşte bu sorunun yanıtı biraz karmaşık. Çünkü bu süreçte hem biyolojik hem de psikolojik mekanizmalar devreye giriyor. Aşkın, karşınızdaki birine bir çekim hissetmekle başladığını var sayarsak, araştırmacılar bu çekimi, “feromon”larla açıklıyor. Feromonlar... Her ne kadar bugüne kadar yapılmış olan araştırmalar, insanlarda feromonların gerçekten de var olup olmadığı...

    https://www.biyologlar.com/bilimsel-olarak-sevme-nasil-olur-ve-neden-olur
  • Hayvanlarda Morfolojik Karakterler

    Taksonomik çalışmalarda en çok başvurulan karakterler, morfolojik karakterlerdir. Kuru müze materyali üzerinde çalışmasına olanak sağlaması, fazla zaman ve işgücüne gerek göstermemesi bu karakterlerin tercih edilmesinin en önemli nedenlerdir. 1. Genel dış morfoloji Morfolojik karakterler içinde teşhiste en çok başvurulan karakterler grubunu oluşturur. Genellikle her canlının kendine özgü bir dış morfolojisi vardır. Ancak populasyonlarda görülen bazı sapmalar...

    https://www.biyologlar.com/hayvanlarda-morfolojik-karakterler
  • Alg Kültür tekniği

    Kültür tekniği • Laboratuar koşulları altında üretimi yapılmak istenen fitoplanter türleri çeşitli yollardan temin edilebilmektedir. • 1. deniz suyu örneklerinin mikroskopta incelenmesi yapılarak hedef türün mikropipet yardımı ile ayrımı yapılır ve agar üzerine ekimi yapılır. • 2. izolasyonu yapılmış saf kültür ticari olarak elde edilir ve yoğun üretime kısa sürede ulaşılır. Bu suşlar çeşitli zamanlarda kullanılmak üzere kültür dolaplarında...

    https://www.biyologlar.com/alg-kultur-teknigi
  • Bitki Hastalıkları - Fitopatoloji

    Bitki Koruma içinde yer alan anabilim dallarından biri olan fitopatoloji, kelime anlamı olarak bitki hastalıkları bilimi olarak ifade edilir. Bitki Koruma; Bitkilerde hastalığa neden olan canlı ve cansız faktörleri, hastalıkların oluşumunu, hastalık etmenleriyle hasta bitkiler arasındaki ilişkileri, bitkileri hastalık etmenlerinden koruma yolları ile bitki hastalıklarının tedavi yöntemlerini araştıran bilim dalıdır. Fitopatoloji, bitki hastalıklarını 5 ana...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hastaliklari-fitopatoloji-1
  • Kapalı iç ortamlarda maruz kalınan toksik maddeler

    Üzerinde yaşadığımız gezegeni yaşanamaz hale getirmek için elimizden geleni ardımıza koymuyoruz. Daha fazla kar için her şeyin sentetiğine yönelerek doğal ürünlerden uzaklaşmak, üzerinde yaşadığımız dünyayı geleceğimizin umutları çocuklarımız için daha da yaşanmaz duruma getirmektedir. Bugün, 1940’larda olmayan/bilinmeyen, yaklaşık 80.000 sentetik kimyasal madde dünyada bulunmakta/kullanılmaktadır. Her yıl 1.500 kadar yani kimyasal madde piyasaya...

    https://www.biyologlar.com/kapali-ic-ortamlarda-maruz-kalinan-toksik-maddeler
  • GÜMÜŞ ÇÖKTÜRME YÖNTEMLERİ

    Altın ve gümüş tuzlarının kullanıldığı yüzlerce teknik vardır. Bu teknikleri ilk kez Ramon y Cajal kullanmıştır. Camillo Golgi (1843-1926) ve Santiago Ramon y Cajal (1852-1934) ın geliştirdikleri teknikler önem taşır. Bu araştırıcılar sinir doku gösterimi üzerine çalışmalarından dolayı 1906 Nobel ödülünü paylaşmışlardır. Bu yöntemler özellikle glial elementlerin gösterimi için uygundur. Her iki araştırıcı da sinir sistemi çalışmaları için...

    https://www.biyologlar.com/gumus-cokturme-yontemleri
  • Balığın Anatomik Yapısı

    Balık: Yalnız su içerisinde yaşayan solunum için gerekli oksijeni solungaçları yardımı ile sudan alan yumurtlamayla üreyen derisi çoğunlukla pullarla örtülü genellikle hava kesesi bulunan ve kalpleri iki gözlü omurgalı canlılardır. Balıkların sınıflandırılması: BALIKLAR;PİSCES 1.Üst sınıf:Agnatha (çenesizler) Sınıf: Cephalopidomorphi Altsınıf: Cyclostomata (yuvarlak ağızlılar) 2. Üst sınıf: Gnathostomata (çeneliler) 1.Sınıf: Chondrichthyes...

    https://www.biyologlar.com/baligin-anatomik-yapisi
  • Meristemlerin Sitolojik özyapıları ve Farklılaşma

    Meristematik hücreler ince çeperli, daha çok isodiametrik şekilli ve protoplasmaca zengindir. Genellikle meristematik hücrelerin protoplastları depo gereçlerden ve kristallerden yoksundur, ayrıca plastidleri de proplastid dönemdedir. Bununla birlikte, bir sekonder meristem olan fellogen protoplastları bu yapıları içerebilir. Meristematik hücrelerde vakuoller çok küçüktür, fakat pteridofitier ve birçok spermatofitlerde apikal meristemlerin bazıları belirgin vakuoller...

    https://www.biyologlar.com/meristemlerin-sitolojik-ozyapilari-ve-farklilasma
  • DNA İZOLASYON YÖNTEMLERİ NELERDİR

    DNA İZOLASYON YÖNTEMLERİ NELERDİR

    DNA’nın izolasyonunda çeşitli yöntemlerden yararlanılır. Genelde izole edilen kromozal veya plazmid DNA moleküllerinin saflığının kontrolü ve miktarının tayini spektral yöntemlerle yapılmaktadır.

    https://www.biyologlar.com/dna-izolasyon-yontemleri-nelerdir
  • Balıklarda Duyu organları

    a- Gözler: Baş bölgesinde bulunan gözler median çizginin iki yanında göz çukurlarında yer alır kalkan ve dil balığı gibi yassı dip balıklarında gözler tek taraflı (monolateral)olrak asimetrik şekilde yer alırlar gözlerişn büyüklüğü ve dış görünümleri de balıkların bulundukları ortama ve yaşayış biçimlerine göre değişir b- Burun: kıkrdaklı balıklarda başın ventralinde yer alır herhangi bir organla birleşmemiş olan burun delikleri küçük birer...

    https://www.biyologlar.com/baliklarda-duyu-organlari
  • Orman Yangınları, Sebepleri ve İstatistikleri

    Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Türkiye de de ormanlarımızın geleceğini tehlikeye sokan etkenlerin başında şüphesiz orman yangınları gelmektedir. Ülkemizin Akdeniz kuşağında olması ve insan-orman ilişkileri nedeniyle her zaman orman yangını çıkacaktır. Aslında ormanlar orman yangınlarına yabancı değildir, doğal olarak da yangın ( Yıldırım vb.) çıkmaktadır. Dolayısıyla insanlar olmasa da ormanlarda yangın olacaktır. Ancak insan faktörü bu...

    https://www.biyologlar.com/orman-yanginlari-sebepleri-ve-istatistikleri
  • Balıkların Evrimi

    Omurgalı hayvanların ve balıkların evrimiyle ilgili ilk önemli sonuçlara ulaşmış olsak ta hala birçok yönüyle bilim adamları tarafından yeterli derecede anlaşılamamıştır. İlk omurgalı hayvanların 550 milyon yıl önce ortaya çıktığı genel olarak kabul edilmiştir. Çok uzaktan atamız olan bu hayvanlar bugün bildiğimiz kadarıyla balıklara göre son derece farklıydı. Çenesiz balıklar anlamına gelen ‘Agnatha’ diye isimlendirildiler. Bugün yaşayan ve hala...

    https://www.biyologlar.com/baliklarin-evrimi
  • Bitkilerde Beslenme Ototrof Bitkiler

    Bataklık ve sulak ılıman iklim bölgelerinde yetişen böcek kapan bitki­leri incelediğimizde, özellikle böcekleri çekerek veya tutarak beslendiklerini görebiliriz. Böyle bitkilerde gözlenen bu hareketler bilinçli bir hareket olma­yıp basit turgor prensiplerine göre çalışmaktadır. Bunun yanısıra tüm iletim demetine sahip bitkiler, topraktan bazı mineral maddelerini yeterince alama­dıklarında büyüyemezler. Böcek kapan bitkiler (insektivorlar) gerekli mad­delerin...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-beslenme-ototrof-bitkiler-1
  • CANLILARDA DESTEK VE HAREKET SİSTEMLERİ

    I . CANLILARDA DESTEKLEYİCİ YAPILAR İskelet ve kas sistemi , canlıların kendilerine ait şekillerini koruyan ve hareketlerini sağlayan sistemlerdir.Bu iki sistemin bulunduğu canlılar özellikle omurgalılardır.İskelet sadece hareketi sağlamakla kalmaz ,ayrıca vücudun dayanıklılığını da artırır . Kaslar ise canlıların aktif yer değiştirmelerine yardımcı olur. Bir hücreli canlılarda , insanlarda ve hayvanlarda bulunan gelişmiş yapılı hareket organları...

    https://www.biyologlar.com/canlilarda-destek-ve-hareket-sistemleri
  • BİTKİLERDE STRES

    Stres (baskı) faktörleri, bitkileri yaşamlarının herhangi bir döneminde ortaya çıkarak etkileyen ancak değişik tepkilerin alınmasına yol açabilen diğer bir deyişle özellikleri birbirine benzemeyen bitkileri değişik olarak etkileyen çevresel etmenlerdir. Doğadaki çok çeşitli biyotik ve abiyotik çevre etmenleri bitkilerde strese neden olurlar. Biyotik ve abiyotik stres etmenlerinin etkisi altında bitkilerde ortaya çıkan değişimler de stres olarak tanımlanır. Stres,...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-stres
  • Ülkemiz İçsularına Sonradan Giren İstilacı Türlerin Mevcut Durumu

    Ülkemiz İçsularına Sonradan Giren İstilacı Türlerin Mevcut Durumu, İçsu Balıkçılığına ve Biyolojik Çeşitliliğe Etkilerinin Değerlendirilmesi Giriş İçsu balıklarının aşılanması ve taşınmasının özellikle ılıman iklime sahip ülkelerde oldukça eski ve uzun bir hikayesi vardır ve halen günümüzde de devam eden yaygın bir uygulamadır. Çeşitli amaçlar doğrultusunda gerçekleştirilen bu işlemin başlıca sebepleri arasında, sportif balık stoklaması,...

    https://www.biyologlar.com/ulkemiz-icsularina-sonradan-giren-istilaci-turlerin-mevcut-durumu
  • İSKELET ve KAS SİSTEMLERİ

    İSKELET SİSTEMLERİ Organizmaların vücuduna desteklik yaparak kendilerine özgü şekillerinin oluşmasını sağlayan yapılara destekleyici yapılar denir. * A. İSKELET ÇEŞİTLERİ Hayvanların çoğunda, vücuda destek olan, koruyan ve kaslara bağlanarak hareketi sağlayan iskelet sistemi bulunur. Hayvanlarda görülen iskelet dış ve iç iskelet olmak üzere iki tiptir. * 1. Dış İskelet Dış iskelet özel hücreler tarafından dışarıya salgılanan organik ve inorganik...

    https://www.biyologlar.com/iskelet-ve-kas-sistemleri
  • Pestisitlerin İnsan Ve Çevre Üzerine Etkileri

    Pestisit deyimi, insektisit (böcek öldürücü), herbisit (yabani ot öldürücü), fungusit (küf öldürücü), rodentisit (kemirgen öldürücü) vb. şeklinde sınıflandırılan kimyasal maddelerin tümünü kapsamaktadır. Pestisitler, etkili maddelerinin kökenlerine göre de gruplara ayrılabilir: 1. İnorganik maddeler 2. Doğal organik maddeler a) Bitkisel maddeler b) Petrol yağları vb. 3. Sentetik organik maddeler a) Klorlu hidrokarbonlar b) Organik fosforlular c) Diğer...

    https://www.biyologlar.com/pestisitlerin-insan-ve-cevre-uzerine-etkileri-1
  • Timsahların Yaşam Döngüsü

    Timsahların Yaşam Döngüsü

    Timsahlar yumurtlarak çoğalan canlılardır. Çiftleşmeden sonra dişi, kıyıdaki bir kumlukta açtığı çukur içine kaz yumurtası iriliğinde 50 kadar yumurta yumurtlar. Yumurtaların üzerini kumla örterek yakınlarında nöbet bekler. Bazan bu süre üç ayı bulur. Dişi bu sürede hiçbir şey yemediğinden kilo kaybeder. Zaman zaman erkek de dişinin yakınına gelir. Ama dişisini beslemeyi akıl edemez. Yavrular, yumurta kabuğunu kırmaya hazır olunca 20 metre kadar...

    https://www.biyologlar.com/timsahlarin-yasam-dongusu
  • Biyolojik Bağımlılık

    Dr. Selim AYDIN Beynimiz ve ruhumuz ile davranışlarımız arasındaki münasebet bugün için henüz tam olarak çözülemeyen ancak bazı ip uçlarını ele geçirdiğimiz, spekülasyonlara açık bir araştırma sahasıdır. Buradaki anahtar soru çok önemlidir. Acaba beynimizdeki organik ve bunun sonucu olarak biyokimyevî bir bozukluk mu davranışlarımızı yönlendirip, ruhî hayatımıza tesir ediyor? Yoksa ruhî hayatımızın bozuklukları mı, bir müddet sonra beynimizin...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-bagimlilik
  • Hormonlar Hakkında Ayrıntılı Bilgi

    Alm. Hormone (n.pl.), Fr. Hormones (m.pl.), İng. Hormones. Vücuttaki iç salgı bezlerinden ve bâzı hücrelerden salgılanarak, kan yoluyla hedef hücrelere varan, hücrelerdeki çeşitli metabolik olayları düzenleyerek vücutta çok önemli işler başaran kimyâsal maddeler. Vücutta hücrelerarası yönetimi sağlayan iki haberleşme sistemi vardır. Birisi sinir sistemidir, diğeri ise hormonal haberleşme sistemidir. Hormonal sistem sinir sistemine göre oldukça yavaştır. Her ne...

    https://www.biyologlar.com/hormonlar-hakkinda-ayrintili-bilgi
  • Hücre Bölünmeleri

    Hücreler ya canlilarin büyüyüp gelismesi, rejenerasyonu ve dokularinin yenilenmesi ya da üreme faaliyetlerinin gerçeklestirilmesi amaciyla bölünür. Bölünmelere detaylariyla geçmeden önce hücrelerin niçin bölündükleri konusundaki görüslere yer verelim. Hücre, büyüklük bakimindan belirli bir sinira ulastigi zaman, kuramsal olarak ikiye bölünmesi gereklidir. Çünkü hücre genel olarak bir küre seklinde düsünülürse, büyümede hacim yüzey orantisi r3 / r2 'dir....

    https://www.biyologlar.com/hucre-bolunmeleri
  • En sık görülen hormon bozukluğu nedir?

    Hormon bozukluğu denildiği zaman ilk akla özellikle genç yaşlarda görülen aşırı tüylenme ve kıllanmada artış durumu gelir. Bu duruma Hirsutismuz denir ve bu durumlarda çoğu zaman hormon değerleri normaldir. Aşırı tüylenme hormonlarda bozukluğa bağlı olabileceği gibi çoğunlukla yapısal olduğu (özellikle esmer tenlilerde) görülür. Polikistik over sendromuna bağlı aşırı tüylenme olabilir. Bazı tüylenme durumlarında hormonlar artmamıştır ancak kıl...

    https://www.biyologlar.com/en-sik-gorulen-hormon-bozuklugu-nedir
  • Tarım İlaçlarının (pestisitlerin ) Toksisitesi

    Tarım İlaçlarının (Pestisitlerin ) Toksisitesi - Akut Toksisite ve Etkileri - Kronik Toksisite ve Etkileri - Peptisit Zehirlenmelerinin Belirtileri (Simptomları) - Lokal Etkiler - Sistemik Etkiler - Peptisit Zehirlenmesinde İlk Yardım - Spesifik ilk yardım talimatı - Zehirlenme ile ilgilenecek tek insan siz iseniz - Zehirlenme ile ilgilenen insan sayısı birden fazla ise - Kusma nasıl teşvik edilir - Peptisitlerin Emniyetli Bir Şekilde Kullanımı - Peptisitlerin...

    https://www.biyologlar.com/tarim-ilaclarinin-pestisitlerin-toksisitesi
  • Mitoz Bölünme

    Hücreler belli bir büyüklüge ulastiktan sonra; hücre yüzeyi, hücrenin besin alinimi, artik maddelerin atimi ve gaz alis verisi gibi ihtiyaçlarini karsilayamaz duruma gelir.Çünkü hücre bir küre olarak düsünülürse; hacim yariçapin küpüyle, yüzey ise karesiyle dogru orantili olarak büyür. Ayrica hücre büyüdükçe sitoplazma / çekirdek orani büyüyeceginden, çekirdegin etki alani küçülecektir.Bu durum hücre için tehlikelidir.Bu nedenlerden dolayi hücre, yüzeyini...

    https://www.biyologlar.com/mitoz-bolunme
  • MÜTASYONLAR ve MÜTAJENLER (Mutations and mutagens)

    Mütasyon canlınım genomunda beliren bir değişmedir. Genomu oluşturanda kromozomlar-daki DNA’ların tamamı olduğuna göre mütasyonu “canlının DNA’sının kantitatif(nicel) ya da ka-litatif (nitel)olarak değişmesidir.” Şeklinde tanımlamak mümkündür.Mütasyonlar çok çeşitlidirler. Ancak, gruplar altında toplanarak incelenebilirler. Önce çok hücrelilerde somatik ve germinatif mütasyon olarak iki kısma ayrılırlar. Somatik mütasyon , canlının vücut...

    https://www.biyologlar.com/mutasyonlar-ve-mutajenler-mutations-and-mutagens
  • HÜCRE YAŞLANMASI (Cellular Aging)

    Yaşlanma genel anlamda bir eskime bir bozulma olayıdır. Bu çok kısa tanımdan başka tanımlar da yapılabilir: Bunların tümü de yaşlanmayı zamanın fonksiyonuna yani kinetiğe bağlarlar: Yapılan tanımlar bir organizma kadar bir hücre için de geçerlidirler. Hatta yıldızlar, galaksiler gibi cansız maddelerle, kültür gibi nicel olarak ölçülemeyen kavramlar için de yaşlanmadan söz edilmekte-dir.(1) Yaşlanmayla ilgili çalışmalar önceleri çok hücreli organizmalarla...

    https://www.biyologlar.com/hucre-yaslanmasi-cellular-aging
3WTURK CMS v8.1