Toplam 1409 içerik listeleniyor
-
Türkiye'deki kuş envanterine yeni bir tür eklendi
ABD'de Utah Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve KuzeyDoğa Derneği Başkanı Doç. Dr. Çağan Şekercioğlu, Iğdır'da, Türkiye için yeni bir kuş türü belirleyip kayda geçirdiklerini söyledi.National Geographic dergisi tarafından geçen yıl "Yılın Kaşifi" seçilen ve doğayla ilgili başarılı çalışmalarıyla ABD'de tanınan Şekercioğlu, KuzeyDoğa derneği olarak Türkiye'de ilk kez "şikra" denilen bir cins ufak atmaca türü kaydettiklerini açıkladı....
https://www.biyologlar.com/turkiyedeki-kus-envanterine-yeni-bir-tur-eklendi -
Şizofreninin genetik sebepleri çözüldü
Beyin hücreleri arasında sinyal geçişini engelleyen genetik değişimlerin, şizofreni’nin temel sebebi olması çok güçlü bir ihtimal. Şizofreni her 100 insandan birini etkileyen ciddi bir hastalık olarak literatürde yerini alıyor.Bilimciler, beyindeki nöronlar arası sinapslarda gerçekleşen kimyasal uyarının iletimini uyaran ve engelleyen genler ile şizofreni arasında çok güçlü bir ilişki tespit edildi.Araştırmanın bulguları, bireysel çevresel şartlarla da...
https://www.biyologlar.com/sizofreninin-genetik-sebepleri-cozuldu -
CRISPR Genetik Aracı Musküler Distrofili Farelerin İyileştirilmesine Yardımcı Oldu
CRISPR olarak bilinen yeni genetik düzenleme yöntemi bir ilke daha imza attı: bilim insanları bu yöntemi kullanarak fareler üzerinde ciddi bir kas hastalığını iyileştirmeyi başardılar. Science dergisinde yayınlanan üç farklı makaleye göre, bilim insanları CRISPR yöntemini kullanarak farelerde Duchenne musküler distrofi (DMD) hastalığına neden olan genin hatalı bölümünü kesip çıkarmayı başardılar ve böylece farelerin vazgeçilmez bir kas proteinini üretmesini...
https://www.biyologlar.com/crispr-genetik-araci-muskuler-distrofili-farelerin-iyilestirilmesine-yardimci-oldu -
Aşılanan Bitki Genomları sRNA'lar Aracılığıyla İletişim Kuruyor
Bitki aşılamanın tarihi 3000 yıl öncesine kadar gider. Deneme yanılma metoduyla eski Çin’den, eski Yunanistan’a kadar insanlar mahsulleri iyileştirmek için bitkileri aşılamışlardır.Salk Enstitüsü ve Cambridge Üniversitesi’nden araştırmacılar eskilere dayanan bu tekniği modern genetik araştırmalarıyla birleştirerek aşılanan bitkilerin, epigenetik özellikleri paylaşabileceklerini gösterdiler. Araştırma, geçtiğimiz hafta Proceedings of the National Academy...
https://www.biyologlar.com/asilanan-bitki-genomlari-srnalar-araciligiyla-iletisim-kuruyor -
Gen Ekspresyonu Düzenleyicisi Yeni RNA Harfi
DNA’dan RNA’ya ve oradan da proteine.. Hikaye tamamlanmış gibi görünüyor. Bununla birlikte, bu genetik bilginin hücrelerimizdeki yazılma biçimi bugüne kadar son derece dolambaçsız ve açık görülüyordu : DNA için adenin, guanin, sitozin ve timin (A, G, C, T) RNA için ise adenin, guanin, sitozin ve urasil (A, G, C, U) . Ancak bu denklemin biraz basite indirgenmiş olduğu ortaya çıktı.
https://www.biyologlar.com/gen-ekspresyonu-duzenleyicisi-yeni-rna-harfi -
Y Kromozomuna Sahip Olmayan Erkek Fareler Yetiştirildi
Araştırmacılar ilk kez Y kromozomuna ait hiçbir iz taşımayan ama testisleri ve diğer tüm özellikleri olan erkek fareler yetiştirmeyi başardı. Üstelik bu fareler sağlıklı olmakla kalmayıp, aynı zamanda üreyebiliyorlar; tabi küçük bir yardım ile. Science dergisinde yayımlanan çalışmanın bulguları, biyolojinin en temel prensiplerinden biriyle çelişiyormuş gibi görünüyor: eğer bir organizma babasından X kromozomu alırsa dişi, Y kromozomu alırsa erkek olur. Y...
https://www.biyologlar.com/y-kromozomuna-sahip-olmayan-erkek-fareler-yetistirildi -
Akkarınlı Ebabil
Akkarınlı Ebabil (Apus melba), kuşlar (Aves) sınıfının Ebabiller (Apodiformes) takımında yer alan Ebabilgiller ya da Sağangiller (Apodidae) familyasına ait bir kuş türüdür. Ebabillerin kanatları ince ve uzun, bacakları çok kısa, tırnakları sivri ve uzundur. Kırlangıçlara kısmen benzerlik gösterirler ve bu nedenle de halk arasında Kırlangıç türü olarak da bilinirler. Çok hızlı uçabilen Ebabiller, ani manevra yapabilme özelliğine sahiptir (Arn 1960, Bize vd...
https://www.biyologlar.com/akkarinli-ebabil -
İnsan Genomunu ve Özellik
İnsan genomunun en çarpıcı yönlerinden birisi, dünya çapında bilim adamlarının onlarca senedir üzerinde çalışıyor olmasına rağmen, genetik yapı hakkındaki bilgilerinin hala çok yetersiz oluşudur. İleri laboratuvar teknolojisi ve bilgisayarla analiz yöntemleri sonucunda Celera şirketindeki bilim adamları 26.500 insan genini tespit etmiş ve 13.000 kadarının da yerleşimini tahmini olarak belirlemişlerdir. İnsan Genomu Projesi ise farklı bir yöntem ile toplam 31.778...
https://www.biyologlar.com/insan-genomunu-ve-ozellik -
Parmak izleri tek yumurta ikizlerinde farklı mıdır?
Tek yumurta ikizleri genetik yapı bakımından birbiriyle aynı olmalarına karşın, kalıtsal özelliklerin dışındaki etkenler nedeniyle, birbirlerinden belirli farklılıklar gösterebiliyorlar. Embriyolojik süreç boyunca doku ve organ farklılaşmasında rol oynayan çok sayıda iç ve dış etken var. En basitinden, anne ve fetuslar arasındaki madde alış verişi oranlarındaki farklılıklar bile, bu gelişim üzerinde etkili olabiliyor. Parmak izlerine gelince... Tek yumurta...
https://www.biyologlar.com/parmak-izleri-tek-yumurta-ikizlerinde-farkli-midir -
Balık Yiyen Örümceklerin Sayısı Artıyor
Bilim insanları, balık yakalayıp yiyen örümcek türlerinin sayısının arttığını söylüyor.Örümcekler, geleneksel olarak ‘avcı böcek’ türleri arasında gösteriliyor. Fakat yeni bir araştırma, su kenarlarında yaşayan böcek türleri arasında balık yiyenlerin de giderek yaygın bir tür haline geldiğine dikkat çekiyor.Eklembacaklılar, kendilerinden çok daha büyük olan balıkları öldürebilmek için çok güçlü bir zehir kullanıyor.İsviçre Basel...
https://www.biyologlar.com/balik-yiyen-orumceklerin-sayisi-artiyor -
GEN HARİTALAMA STRATEJİLERİ
Genetik haritalama temelde, William Bateson ve Reginald Punnett tarafından yürütülmüş genetik bağlantı çalışmalarına dayanmaktadır. 1911’de Thomas Hunt Morgan’ın Drosophila ile yaptığı bağlantı çalışmalarında, bağlantılı genler arasında krossingover oranının farklı olduğunun gözlemi, krossingover sıklığının kromozom üzerindeki genleri arasındaki uzaklığı belirttiği fikrini meydana getirmiştir. İlk genetik haritalama, Morgan’ın öğrencisi...
https://www.biyologlar.com/gen-haritalama-stratejileri -
Sıcakkkanlı mı Soğukkanlı mı? Dinozorlar ise “Ilıkkanlı” Olabilirler
Dinozorlar, günümüz sürüngenleri gibi, soğukkanlı değillerdi. Günümüz memelileri ve kuşları gibi sıcakkanlı da değillerdi – bunun yerine, var oldukları 135 milyon yılı ne sıcak ne de soğuk kanlı olarak geçirmiş olabilirler.
https://www.biyologlar.com/sicakkkanli-mi-sogukkanli-mi-dinozorlar-ise-ilikkanli-olabilirler -
55 Bin Yıllık Kafatası, İlk Göçü Aydınlatabilir
Arkeologlar İsrail’in kuzeyindeki bir mağarada 55 bin yıl öncesine ait bir insan kafatası keşfetti. Modern insan kafatasından neredeyse hiçbir farkı olmayan fosil, insanların Afrika’dan çıktığı ilk göç hakkında yeni bilgiler sunabilir. Modern insanın atalarının Afrika’dan çıkarak tüm dünyaya yayıldıkları göç hakkında yeni bilgiler sunacak önemli bir keşfe imza atıldı. İsrail’deki Manot mağarasında bulunan 55 bin yıllık kafatası, insanların...
https://www.biyologlar.com/55-bin-yillik-kafatasi-ilk-gocu-aydinlatabilir -
Dinozorların yüzebildiği kanıtlandı
İspanya’nın La Virgen del Campo bölgesinde bulunan 125 milyon yıllık fosilleşmiş pençe izleri, etobur dinozorların arka ayaklarını hareket ettirerek güçlü akıntılara karşı yüzebildiğini gösterdi.Journal Geology dergisinin Haziran sayısında yer alan makaleye göre, 125 milyon yıl yaşındaki bu kanıtlar uçmayan dinozor türlerinin yüzebildiğine dair en güçlü kanıtı oluşturuyor.Paleontolog Ruben Ezquerra ve ekibi tarafından yapılan araştırmada yaklaşık 16...
https://www.biyologlar.com/dinozorlarin-yuzebildigi-kanitlandi -
Denisova İnsanları 110 Bin Yıl Önce Yaşadı
Sibirya’daki bir mağarada 2008’de varlığı ortaya çıkarılan Denisova insanları hakkında yeni bilgiler elde edildi. Bulgular, Denisova insanlarının 110 bin yıl önce var olduğuna işaret ediyor.Rusya’nın Altay bölgesinde yer alan Denisova mağarasında 2008’de bulunan bir parmak kemiğiyle varlığı ortaya çıkarılan Denisova insanlarının, sanılandan daha eski tarihlerde var olduğu anlaşıldı.Denisova mağarasında bulunan ve 50 bin yıl öncesinde yaşamış...
https://www.biyologlar.com/denisova-insanlari-110-bin-yil-once-yasadi -
Türkiye'de yeni bir yılan cinsi bulundu "Muhtarophis barani"
"Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Biyoloji Bölümü'nden bir ekip, TÜBİTAK'ın desteklediği proje kapsamında yeni bir yılan cinsini dünya literatürüne kazandırdı. ADÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kurtuluş Olgun, yaklaşık 10 yıldır TÜBİTAK tarafından desteklenen proje çerçevesinde, Hatay'ın Dörtyol ve Yayladağı ilçelerindeki dağlık alanlarda yılanlarla ilgili arazi çalışmaları gerçekleştirdiklerini söyledi.Bu...
https://www.biyologlar.com/turkiyede-yeni-bir-yilan-cinsi-bulundu-muhtarophis-barani -
Buzadam Ötzi’nin Midesinde Gastrit ve Ülser Bakterileri Bulundu
İtalyan Alpleri’ndeki eriyen buzullarda 25 yıl önce keşfedilen 5,300 yıllık mumya Ötzi’nin, gastrit (mide iltihabı) ve ülser gibi mide sorunlarına neden olan bir bakteri taşıdığı ortaya çıktı. Ötzi’de bulunan bakteri türü ayrıca, Afrika’dan Avrupa’ya göçün sanılandan daha sonra gerçekleştiğini gösteriyorGenetik araştırmalar yapan paleopatolog Albert Zink ve mikrobiyolog Frank Maxiner öncülüğündeki ekip, Ötzi’nin midesinin içinde Helicobacter...
https://www.biyologlar.com/buzadam-otzinin-midesinde-gastrit-ve-ulser-bakterileri-bulundu -
İnsanlar Diğer Primatlara Göre Daha Az ve Daha Verimli Uyuyor
Yeni bir araştırma, primat türlerinin uyku özelliklerini inceleyerek insanların diğer primatlara göre daha az ve verimli uyuduğunu ortaya koydu. Duke Üniversitesi’ndeki araştırmacılar Evrimsel Antropoloji Dergisi’nde (Evolutionary Anthropology) yeni bir çalışma yayınladılar. Araştırmalarında, bilimsel kaynakları tarayarak babunlardan insanlara kadar 21 farklı primat türünün uyku özelliklerini bir araya getirdikleri bir veri tabanı oluşturdular. Daha sonra...
https://www.biyologlar.com/insanlar-diger-primatlara-gore-daha-az-ve-daha-verimli-uyuyor -
Gözdeki Nöronlar Hareketi Algılamak İçin Matematikten Yararlanıyor
Gözlerimiz beynimize sürekli olarak çevremizde olup bitenler hakkında bilgi gönderir. Gelen bilgi beyinde tanıyabileceğimiz nesneler biçiminde düzenlenir.
https://www.biyologlar.com/gozdeki-noronlar-hareketi-algilamak-icin-matematikten-yararlaniyor -
Bu Karınca Türü Hiç Yaşlanmıyor
Bilim insanları bazı karınca türlerinin yaşlanmadığını buldu . Yaşlanmak hiç de eğlenceli olmasa gerek, vücudumuz iflas etmeye başlar, giderek küçülmeye başlarız ve hayatımızın son baharına gireriz. Yaşlanmak kaçınılmaz olsa da yıllar süren araştırmalar sonucundan yaşlanmak çok az geriletebildi.Fakat bir karınca türü için zaman fiziksel kabiliyetin azalması anlamına gelmiyor. Boston Üniversitesi’nden Prof. James Traniello bir Amerikan karıncası...
https://www.biyologlar.com/bu-karinca-turu-hic-yaslanmiyor -
DNA araştırmasının tarihçesi
DNA ilk İsviçreli hekim Friedrich Miescher tarafından saflaştırılmıştır, kendisi 1869'da atık cerrahi pansumanlardaki irin içinde mikroskopik bir madde keşfetmiştir. Hücre çekirdeklerinde (nükleus) bulunduğu için ona "nüklein" adını vermiştir. 1919'da Phoebus Levene, nükleotit birimleri oluşturan baz, şeker ve fosfatı tanımlanmıştır. Levene DNA'nın, birbirine fosfat grupları ile bağlı olan nükleotit birimlerden oluşan bir zincir olduğunu öne sürmüştür....
https://www.biyologlar.com/dna-arastirmasinin-tarihcesi -
Kanserin türünü bir damla kanla %96 doğrulukla tespit eden test
Mevcut yöntemlerle kanser teşhisi ve türünün tespiti kapsamlı testleri ve biyopsi numuneleri üzerinden yapılabilirken yeni geliştirilen test bunu bir damla kanla %96 doğrulukla tespit edebiliyor. İsveç Umea Üniversitesi’nden araştırmacılar sadece bir damla kan numunesi ile kanseri % 96 doğrulukla tespit edebilecek bir yöntem geliştirdiler. Testte kandaki trombositlere bakılarak, RNA odaklı kanser teşhisi yapılabiliyor. Daha önce de Bradford Üniversitesi’nde yapılan...
https://www.biyologlar.com/kanserin-turunu-bir-damla-kanla-96-dogrulukla-tespit-eden-test -
Avrupada Biyoloji Bilimlerinin Gelişim Süreci
1. Giriş Tarih boyunca okullar, toplumla her zaman çok yakın bir ilişki ve etkileşim içerisinde olmuşlardır. Okullar, eğitim-öğretim süreci ile toplumun devamını sağlamak için toplumun beklentileri, talepleri, ilgileri ve ihtiyaçları göz önüne alınarak hazırlanan programa uygun olarak gerekli bilgi, beceri, değer ve sosyal ilişkileri yeni kuşaklara kazandırmaya çalışırlar. Bu nedenle, okullar sosyal ve kültürel devamlılığın merkezleri olarak...
https://www.biyologlar.com/avrupada-biyoloji-bilimlerinin-gelisim-sureci -
Araştırma Yöntemleri ve Tez Yazımı
1. Araştırma yöntemleri1.1 Bilimsel Araştırma Nasıl YapılırHer araştırmada belirli aşamalar süreçler ve yöntemler vardır. Bunlar deneyimlerle ortaya konan etkinliği sınanmış ilkelerdir. Araştırmacılar çalışmalarını bu doğrultuda yaptıkları takdirde zamanda ve emekten tasarruf ederler.Araştırma sürecindeki aşamalar söyle belirlenir: Konuyu seçme, konuyu sınırlandırma, tez cümlesi oluşturma, araştırmanın metonu belirleme geçici plan hazırlama, geçici...
https://www.biyologlar.com/arastirma-yontemleri-ve-tez-yazimi -
Epilepsi Genetiği ve Epidemiyolojisi
X Epidemiology and genetics of epilepsy. Neurologic clinics 1994;12:15-29. 65 kaynak XX The School of Public Health, University of Texas, Houston Texas XXX Yrd Doç Dr Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ABD Epilepsi genetiği ve Epidemiyolojisi, hastalığın görülme sıklığı, sebepleri, tedavisi, önlenmesini ve sonuçlarını içeren geniş bir konudur. Bu derlemenin amacı bugüne kadar yapılan genetik epidemiyolojik çalışmalar ışığında epilepsinin...
https://www.biyologlar.com/epilepsi-genetigi-ve-epidemiyolojisi -
Sars Hastalığı Hakkında Merak Edilenler
Çin’in güneyinde ortaya çıktıktan sonra başta komşu ülkeler olmak üzere, seyahatler yoluyla 25’den fazla ülkeye yayılan Akut Solunum Yetmezliği Sendromu (SARS - Severe Acute Respiratory Syndrome) tehdidi devam ediyor. SARS yüzünden Çin, Hong Kong, Kanada, Singapur, Vietnam, Tayland ve Malezya’da 290’ı aşkın kişi öldü. Hastalığa yakalanan kişilerin sayısı ise 5 bine yaklaştı. SARS nedir? Ağır hastalık oluşturan, aniden başlayıp gelişen, öncelikle...
https://www.biyologlar.com/sars-hastaligi-hakkinda-merak-edilenler -
Kansere sebep olan prokaryotik mikroorganizmalar ve etki mekanızmaları
KANSERE YOL AÇAN VİRUS VE BAKTERİLER www.google.com.tr/url?sa=t&rct=j&q=bakte...TRec3k843kYjMGnuFgEw infeksiyon.dergisi.org/pdf/pdf_INF_208.pdf HİSTOLOJİK OLARAK MİDE KANSERİ İLE HELİCOBACTER PYLORİ ARASINDAKİ İLİŞKİ www.istanbulsaglik.gov.tr/w/tez/pdf/gene...rahi/dr_aziz_ari.pdf MİDE KANSERİ VE HELİCOBACTER PYLORİ (HP) Mide kanseri dünyada ikinci önemli ölüm nedenidir. 1980 yıllarda 750 000 hasta da mide kanseri tanısı konmuş bunların 600 000 ni...
https://www.biyologlar.com/kansere-sebep-olan-prokaryotik-mikroorganizmalar-ve-etki-mekanizmalari -
İngilterede Biyoloji Bilimlerinin Gelişimi
1. Giriş Tarih boyunca okullar, toplumla her zaman çok yakın bir ilişki ve etkileşim içerisinde olmuşlardır. Okullar, eğitim-öğretim süreci ile toplumun devamını sağlamak için toplumun beklentileri, talepleri, ilgileri ve ihtiyaçları göz önüne alınarak hazırlanan programa uygun olarak gerekli bilgi, beceri, değer ve sosyal ilişkileri yeni kuşaklara kazandırmaya çalışırlar. Bu nedenle, okullar sosyal ve kültürel devamlılığın merkezleri olarak...
https://www.biyologlar.com/ingilterede-biyoloji-bilimlerinin-gelisimi -
Ünlü Türk Biyologlar
Turhan Baytop Prof. Turhan Baytop, (d. 20 Haziran 1920, İstanbul - ö. 25 Haziran 2002, İstanbul), eczacı, öğretim üyesi, botanikçi, bilim adamı. 1945 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Eczacı Okulu'nu bitiren Prof. Baytop, 1948 yılında mezun olduğu okulun Farmakognozi Enstitüsü'nde asistan olarak göreve başladı. Hazırladığı bir tez ile 1949 yılında Dr. pharm. ünvanı kazanan Turhan Baytop, 1951 yılında gittiği Paris Eczacılık Fakültesi Farmakognozi...
https://www.biyologlar.com/unlu-turk-biyologlar -
Ünlü Türk Biyologlar
Turhan Baytop Prof. Turhan Baytop, (d. 20 Haziran 1920, İstanbul - ö. 25 Haziran 2002, İstanbul), eczacı, öğretim üyesi, botanikçi, bilim adamı. 1945 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Eczacı Okulu'nu bitiren Prof. Baytop, 1948 yılında mezun olduğu okulun Farmakognozi Enstitüsü'nde asistan olarak göreve başladı. Hazırladığı bir tez ile 1949 yılında Dr. pharm. ünvanı kazanan Turhan Baytop, 1951 yılında gittiği Paris Eczacılık Fakültesi Farmakognozi...
https://www.biyologlar.com/unlu-turk-biyologlar -
Prof. Dr. Niyazi Lodos
Eski adı Yayaköy olan Zeytinliova köyünde doğdu. İlk ve orta öğrenimini İzmir'de tamamlamış, 1946 yılında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesinden mezun olmuştur. Meslek yaşamına Bornova Zeytincilik Araştırma Enstitüsünde başlayan Lodos, askerlik hizmetinden sonra 1947-1950 yılları arasında kısa sürelerle Ankara Zirai Mücadele ve Karantina Müdürlüğü, Ziraat İşleri Genel Müdürlüğü Meyvecilik Şubesi ve Bornova Bölge Zirai Mücadele Araştırma...
https://www.biyologlar.com/prof-dr-niyazi-lodos -
Prof. Dr. Mithat Ali Tolunay
Zooloji Ordinaryüsü ve Ankara Üniversitesi Zooloji Enstitüsü Yöneticisi Prof. Dr. Mithat Ali Tolunay kan dolaşımı yetmezliği sonucu 19 Haziran 1962 tarihinde aniden vefat etti. Mithat Ali Tolunay, 1906 yılında zengin bir ailenin çocuğu olarak Saraybosna’da dünyaya geldi. Orta öğreniminden sonra Halkalı Ziraat Yüksekokulunda, ziraat eğitimi gördü. Asistanı olduğu Türk Entomolog Süreya Özek tarafından Ziraat Entomolojisine yönlendirildi. 1928′de...
https://www.biyologlar.com/prof-dr-mithat-ali-tolunay -
Antibiyotik Duyarlılık Testlerinin Yorumu ile Reçete yazılır
In vitro antibiyotik duyarlılık testleri, bir bakteriyel patojenin bir antibiyotiğin tedavi sırasında ulaşılan in vivo düzeylerine duyarlı olup olmadığının değerlendirilmesi amacıyla uygulanmaktadır. Rutin duyarlılık testleri, doğru antibiyotik seçiminde yardımcı olmasına karşın, yüksek düzeyde dirence yol açmayan, sessiz direnç mekanizmalarını gözden kaçırabilmektedir. Bu durumda, bazı özel testlerin de katkısıyla antibiyotik duyarlılık test...
https://www.biyologlar.com/antibiyotik-duyarlilik-testlerinin-yorumu-ile-recete-yazilir -
Prof. Dr. Hikmet Birand
Prof.Dr.Hikmet Birand; Doğumu: 1906, Karaman - Ölümü: 1972, Ankara Botanik Bilgini, Türk akademisyen ve yazar. Prof.Dr. Hikmet BİRAND Ankara Üniversitesi Botanik Enstitüsü Direktörü 1904 yılında Karaman’da doğdu. İstanbul’da Halkalı Yüksek Ziraat Okulu’nu bitirdi. 1928-1932 yılları arasında Almanya’nın Bonn kentinde doktora yaptı. 1933 yılında yurda döndü, aynı yıl açılan Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü’nde Başasistan olarak akademik kariyerine...
https://www.biyologlar.com/prof-dr-hikmet-birand -
Prof. Dr. Muhtar BAŞOĞLU
Türkiye’nin ilk Herpetoloğu olan Prof. Dr. Muhtar BAŞOĞLU 1913’de Ödemiş (İzmir)’de doğmuştur. 1932’de İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Tabii Bilimler Bölümüne kaydını yaptırmış ve 1936’da mezun olmuştur. Askerlik hizmetini yerine getirdikten sonra aynı bölümde 1941 yılında asistan olarak göreve başlamıştır. Burada “Sur le métabolisme de la corde nerveuse du ver de tere” adlı tezi ile BAŞOĞLU Zooloji Doktoru ünvanını almıştır. 1946...
https://www.biyologlar.com/prof-dr-muhtar-basoglu-1 -
Biyolojiye emek veren bilim adamları ve yaptığı işler nelerdir
Biyolojinin Tarihi Gelişimi Yaklaşık 2300 yıl önce Yunan bilim adamı Polibus, “İnsanın Doğası Üzerine” adlı bir kitap yazmıştır. Aristo, çalışmalarını “Hayvanların Tarihi, Hayvan Nesli Üzerine” ve “Hayvan Vücutlarının Kısımları Üzerine” adlı kitaplarında toplamıştır. Aristo, canlıların oluşumlarını ve hayvanların davranışlarını incelerken onların sınıflandırma yoluna da gitmiştir. Galen, canlıların organlarıyla bu organların...
https://www.biyologlar.com/biyolojiye-emek-veren-bilim-adamlari-ve-yaptigi-isler-nelerdir -
Kandaki Demir Seviyesi Hücrelere Zarar Verebiliyor
Laboratuvar ortamında, ortalama tedavilerde kullanılan konsantrasyonlarda demir hücrelere verildiğinde, 10 dakika gibi kısa bir süre içerisinde DNA hasarına yol açacak mekanizmaları tetikleyebiliyor.
https://www.biyologlar.com/kandaki-demir-seviyesi-hucrelere-zarar-verebiliyor -
Etnobotanik ve orkide türleri üzerine bilgili olan arkadaşlar
Doğadaki tüm hayvanlar, bitkiler ve insanlar bir dengenin ürünüdürler. Mitolojide bitkiler tanrıların insana verdiği en değerli armağan olarak ele alınmıştır. Tüm bitkiler insanın hizmetindedir 1 ve insanın varoluşundan itibaren bitkilerle olan ilişkisi başlamıştır. İlk çağlardan kalan arkeolojik bulgulara göre insanlar, besin elde etmek ve sağlık sorunlarını gidermek için öncelikle bitkilerden faydalanmışlardır. Deneme yanılma yoluyla elde edilen bu...
https://www.biyologlar.com/etnobotanik-ve-orkide-turleri-uzerine-bilgili-olan-arkadaslar -
MEMELİLERDE GÖÇ
Küresel ısınmanın etkisiyle tropikal bölgelerdeki çok sayıda bitki ve hayvan türü, hayatta kalabilmek için daha yüksek irtifalara göç etmek zorunda kalacak. ABD'de yapılan bir araştırmaya göre, tropikal iklimin hüküm sürdüğü bölgelerde 1975'ten bu yana ortalama sıcaklık 0,75 santigrat derece arttı ve yapılan tahminler de gelecek yüzyılın sonunda Orta ve Güney Amerika'nın tropikal ormanlarında sıcaklığın 3 santigrat derece daha artmasını öngörüyor. ...
https://www.biyologlar.com/memelilerde-goc -
Gıda alanında kullanılan algler nelerdir yardım edin ?
Fonksiyonel gıdalar besleyici ve enerji verici olmaları yanında antihipertensif, antioksidan ya da antienflamatuar etkiler gibi fizyolojik yararlar sağlamakta ve söz konusu bu gıdalara olan ilgi her geçen gün artmaktadır. Günümüzde fonksiyonel gıdalar; “sağlığın iyileştirilmesi ya da bazı hastalıklara maruz kalma riskinde azalmalar yaratması gibi bir ya da daha fazla fizyolojik fonksiyonları meydana getirerek yararlı etki sağlayan gıdalar” olarak tanımlanmaktadır....
https://www.biyologlar.com/gida-alaninda-kullanilan-algler-nelerdir-yardim-edin- -
Fırsatçı enfeksiyon tanımını yapınız ve sık görülen fırsatçı fungal enfeksiyon etkenleri hakkında kısaca bilgi veriniz.
Fırsatçı enfeksiyon nedir? özellikle fırsatçı patojenlerin neden olduğu enfeksiyonlardır. Genellikle sağlıklı bir konak, sağlıklı bir bağışıklık sistemi ile bu hastalıklardan korunmaktadır ancak yetersiz bağışıklık sistemi durumlarında bakteriyel, viral, mantarlara bağlı ya da protozoal enfeksiyonlar bu durmundan yararlanarak enfeksiyon oluştururlar. Bağışıklık sistemi yetersizliği bu patojenlere hastalık oluşturmak için bir "fırsat"...
https://www.biyologlar.com/firsatci-enfeksiyon-tanimini-yapiniz-ve-sik-gorulen-firsatci-fungal-enfeksiyon-etkenleri-hakkinda-kisaca-bilgi-veriniz- -
Genetik çalışmalar ve araştırmalardaki etik kurallar nelerdir ?
Güzel bir soru fakat ne kadar yazı yazsak da cevaplamaya yetmeyecek bir sorudur bu. Bilim etiği başlığı altında bulabilirsiniz.Bilim etiği ile ilgili bir Türkçe kitap olduğunu hatırlıyorum, okumanızı tavsiye ederim. Şunu söyleyebilirim ki genetik çalışmalar sırasında etik kurallara çok da uyulduğu söylenemez.Zaten 1999'da İzlanda, kendi halkının genetik bilgilerini ABD li bir biyoteknoloji şirketine sattığında bence bu araştırmalarda etik kuralların kaale...
https://www.biyologlar.com/genetik-calismalar-ve-arastirmalardaki-etik-kurallar-nelerdir- -
Kromatografi nedir
Kromatografi, bir karışımın bileşenlerini, bunlara seçimsel ilgi gösteren iki ya da daha çok evreden sistemler arasında farklı göçlerine bakarak tanımak, gerektiğinde niceliklerini belirlemek amacıyla yapılan ve ayırma işlemine dayanan analitik yöntemdir. Kromatografi terimi başlangıçta, örneğin bitkisel pigmentlerde olduğu gibi cisimleri renklerine göre ayırma oluşmuş işleminden kaynaklandı, ama zamanla uygulama alanı oldukça genişledi.Kromatografi...
https://www.biyologlar.com/kromatografi-nedir -
Bitkisel hormon ya da kimyasal gübrelerin bilinçsiz kullanımı
Hayvanlarda ve insanda vücudun çalışması, sinir sistemi ve hormonal sistemin ortak etkinlikleri ile gerçekleşir. Bitkilerde sinir sistemi yoktur ancak büyümeyi, gelişmeyi düzenleyen ve yaraların iyileşmesini sağlayan hormonlar vardır. Bunlar bitki hücreleri tarafından üretilen organik moleküllerdir. Herhangi bir bitkisel hormon, diğer hormonlarla birlikte düzenleme yapabilir. Bitkisel hormonlar; oksin, giberalin, sitokinin, absisik asit ve etilen olmak üzere başlıca beş...
https://www.biyologlar.com/bitkisel-hormon-ya-da-kimyasal-gubrelerin-bilincsiz-kullanimi -
Tıbbi çaylar hakkında bir sunu hazırlayacagım yardımcı olursanız sevinirim
Yunanca Phyton (Bitki) ile Therapeia (Tedavi) kelimelerinden oluşan Fitoterapi, hastalıkların taze veya kurutulmuş bitkiler ve onların doğal ekstreleri ile tamamlayıcı, destekleyici, koruyucu ve iyileştiric tedavi yöntemine verilen addır. • Bitkisel İlaç Şekilleri: 1) Tıbbi çaylar 2) Galenik Preparatlar: Ekstre, eliksir, pomat, tentür, alkola, hidrola. 3) Hazır ilaçlar: Krem, yağ, gargara, losyon, şurup, injeksiyon, kompres, yakı, bitki özü,...
https://www.biyologlar.com/tibbi-caylar-hakkinda-bir-sunu-hazirlayacagim-yardimci-olursaniz-sevinirim -
Van ve Çevresinde Bulunan Odonata Türleri, Yayılışları ve Habitatları
Odonatlar bioçeşitlilik çalışmalarında ideal ve çok önemli böcek gruplarındandır (Vick, 2002; Wahizatul-Afzan ve ark., 2006). Özellikle habitatların, yayılış alanlarının ve çevre sağlığının göstergesi olmaları yanında, besin zincirinin önemli bileşenlerinden olmaları nedeniyle ekolojik dengenin korunmasında önemli rol oynarlar (Demirsoy, 1982; Vick, 2002). Odonatlar dünya genelinde yaklaşık 6500 tür ve sınıflandırılmış 600 cins iken (Vick, 2002)...
https://www.biyologlar.com/van-ve-cevresinde-bulunan-odonata-turleri-yayilislari-ve-habitatlari -
Ekosistem Açısından Doğa-Çevre ve Orman
Ekosistem birbirleriyle, yönü ve şiddeti zamana ve ortama göre değişik ilişkiler içinde bulunabilen, sonsuz sayıda alt sistemden oluşmuş, canlı-cansız sistemlerdir. Ekosistem, canlı ve cansız varlıkları birbiriyle etkileşim içinde bulunan, canlı ve cansız varlıkları nitelik ve niceliğine bakmaksızın birbirini etkileyebilen doğal sistemlerdir. Doğrudan ve dolaylı etkileri, doğrudan ve dolaylı olarak etkilenmesi herhangi bir mülkiyet biçimi ve sınırıyla...
https://www.biyologlar.com/ekosistem-acisindan-doga-cevre-ve-orman -
Kimyasal gübreler ve toprak
Dünya nüfusunun gıda ihtiyacını karşılamak amacıyla tarım alanlarından birim alandan daha fazla verim elde etmek için, daha fazla girdi kullanılmasını gerektirmektedir. Tarımın bütün kollarında kaliteli tohumluk, mekanizasyon, bitki ıslahı bir etkili koruma tedbirlerinin yanında sulama ve yağışa bağlı olarak bilgili ve gübreleme yapmak gerekmektedir. Gübre uygulamasıyla artırılan bitkisel ürünler, hayvan-cılık ve tarıma dayalı endüstrinin de temelini...
https://www.biyologlar.com/kimyasal-gubreler-ve-toprak -
Yapay genler kullanılarak ilk kez yapay enzimler üretildi!
Bilim insanları, ilk defa, doğada bulunmayan yapay/sentetik genetik materyalleri kullanarak enzimler üretmeyi başararak bilim tarihinde çığır açtılar. Bu heyecan verici çalışma sadece Dünya’da yaşamın başlangıcıyla ilgili yeni bilgiler vermiyor; aynı zamanda Dünya dışı yaşamla ilgili de önemli çıkarımlar yapabilmemize izin verecek. Araştırma sonuçları Nature dergisinde yayımlandı.Araştırmanın temelleri daha önceden İngiltere’de yapılan bir çalışma...
https://www.biyologlar.com/yapay-genler-kullanilarak-ilk-kez-yapay-enzimler-uretildi -
Kanserin en önemli nedeni ‘şanssızlık’ mı?
Science Dergisinde yeni yayımlanan geniş kapsamlı bir araştırmanın sonuçlarına göre, 31 kanser türünden 22’si ‘biyolojik kötü şans’ sonucu çıkan mutasyonlardan kaynaklanıyor. Araştırmanın sonuçları belli kanser türlerinin çevre ve kritik risk faktörlerinin dışında tamamen biyolojik şanssızlık nedeniyle olduğunu gösterirken, bu güne kadar genel kabul gören risk faktörlerinin sadece bazı kanser türleri için geçerli olduğunu gösteriyor. Çalışmadan...
https://www.biyologlar.com/kanserin-en-onemli-nedeni-sanssizlik-mi