Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 1161 içerik listeleniyor

  • Bitkiler düşmanlarını nasıl tanıyor?

    Bilim adamları, bitkilerin düşmanlarını nasıl tanıdığı ve hatta bazı düşmanlara karşı nasıl savunma yöntemleri geliştirdiği konusunda önemli bilgilere ulaştı. “Muhafız” proteinlerin bitkilerin düşmanlarını tanıyıp onlara karşı savunma yöntemleri yürüttüğünü tespit eden bilim adamları, sonuçları Science dergisinde yayımlanan araştırmalarında, arabidopsis thaliana bitkisinin savunma sistemini incelediklerinde, EDS1 proteininin ve muhafız...

    https://www.biyologlar.com/bitkiler-dusmanlarini-nasil-taniyor
  • Bitkilerde Taşıma Sistemi

    * Maddelerin ilgili yerlere taşınmasını sağlar. * İki çeşittir. 1) Su ve Minerallerin Taşınması * Su ve mineraller köklerdeki emici tüylerle alınır. (suda yaşayan bitkiler bütün yüzeylerinden alır.) * Su ve mineraller odun (ksilem) boruları ile taşınır. * Odun boru hücreleri; - Ölüdür, - İnce boru oluşturur. - Kökten yaprağa doğrudur. - Taşıma hızlıdır. - Su ve mineral taşır. * Su ve minerallerin taşınması üç yolla olur. a) Kök Basıncı...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-tasima-sistemi
  • BİTKİLERİN GENEL YAPISI

    Bitkiler şüphesiz ki doğanın en önemli canlılarıdır. Sahip oldukları fotosentez yapabilme yetenekleriyle tüm canlılara doğrudan ya da dolaylı olarak hayat verirler. Fotosentez sonucunda oluşturulan oksijen birçok canlı için gereklidir. Üretilen besin ise bütün canlıların beslenmesi için gereklidir. Bitkiler aktif hareket edemeyen canlılardır. Genelde kökleriyle bir yere tutunarak yaşarlar. Şimdi gelin bitkilerin bazı organlaını yakından tanıyalım. 1-KÖK:...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerin-genel-yapisi
  • HASTALIK YAPAN BAKTERİLER

    Eğer bakteriler başka organizmalarla parazitik ilişkiler kurarlarsa patojen olarak sınıflandırılırlar. Patojen bakteriler insan larda ölüm ve hastalığın başlıca nedenidir; neden oldukları enfeksiyonlar arasında tetanoz, tifo, tifüs, difteri, frengi, kolera, besin kaynaklı hastalıklar, cüzzam ve veremmide ülseri hastalığı ve Helicobacter pylori durumunda olduğu gibi. Bakteryel hastalıklar tarımda da önemlidir, bakteriler bitkilerde yaprak beneği, ateş yanıklığı...

    https://www.biyologlar.com/hastalik-yapan-bakteriler
  • Bitkisel hormonlar ve Bitkilerde hormon üretilen yapılar

    Bitkilerde hormon üretilen yapılar:1) Kök ve gövde ucu2) Yapraklar3) Tohum4) Depo gövde ve köklerde5) Tomurcuk6) Dikotiledon’larda yara bölgesi7) Meyve Bitkilerde taşıma sistemi olmadığı için hormonların taşınması difüzyonla olur. Hedef yapılar, hormon üreten yapılara çok yakındırlar Bitkisel hormonlar;Bitkilerde hücre bölünmesi, hücre büyümesi , çimlenmenin uyarılması veya engellenmesi, gövde – meyva- yaprak- kök büyümesi, meyva olgunlaşması, yaprak...

    https://www.biyologlar.com/bitkisel-hormonlar-ve-bitkilerde-hormon-uretilen-yapilar
  • ÇEŞİTLİ BİTKİLERDEN ELDE EDİLEN ÇÖZELTİLERİN SENTETİK HORMON OLARAK KULLANILMASI

    Çeşitli Bitkilerden Elde Edilen Çözeltilerin Sentetik Hormon Olarak Kullanılabilirliğinin Araştırılması PROJENİN AMACI Son yıllarda gerek tarımsal ilaçların gerekse gübrelerin kullanılmasıyla bitkisel üretimde artış meydana gelmiştir. Bununla birlikte gübrelerin ve tarımsal ilaçların bilinçsizce kullanılması insan sağlığını tehdit edecek ürünlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Tarımsal gübrelerin bilinçsizce kullanımı nedeniyle toprağın...

    https://www.biyologlar.com/cesitli-bitkilerden-elde-edilen-cozeltilerin-sentetik-hormon-olarak-kullanilmasi
  • Çiçeksiz Bitkiler(Tohumsuz Bitkiler)

    Tohumun meydana geldiği organ çiçektir. Dolayısıyla çiçeksiz bitkilerde tohum bulunmaz. Çoğalmaları sporlarla gerçekleşir. Çiçekli bitkilere göre daha basit yapılıdırlar. Suda ve nemli yerlerde yaşarlar. 1- Su yosunları (Alg'ler) : • Nemli ortamlarda , denizlerde ve tatlı sularda yaşarlar. • Su yosunlarına algler de denir. • Tek ve çok hücreli olanları vardır. • Gerçek kökleri olmamasına rağmen basit köksü yapıları olan basit yapılı bitkilerdir....

    https://www.biyologlar.com/ciceksiz-bitkilertohumsuz-bitkiler
  • Siyanobakteriler (Cyanobacteria veya Cyanophyta)

    Siyanobakteriler (Cyanobacteria veya Cyanophyta) aynı zamanda mavi-yeşil algler, mavi-yeşil bakteriler olarak da bilinen enerjilerini fotosentez yolu ile elde eden bir bakteri dalıdır. İsmi bakterinin renginden gelir. (Yunanca: κυανός (kyanós); mavi demektir.) Denizdeki nitrojen çevriminin önemli bir bileşeni ve okyanusun pek çok yerinde özbeslenendir (ing: autotroph / Türkçe’de ototrof) ve ayrıca karada da bulunmaktadır. 2.8 milyar yıl öncesine ait fosilleşmiş...

    https://www.biyologlar.com/siyanobakteriler-cyanobacteria-veya-cyanophyta
  • Hücrede aktif ve pasif taşıma

    Hücrede aktif ve pasif taşıma

    Hücre, canlılarda yapı ve görev bakımından en küçük birimdir. Bütün canlılar hücrelerden yapılmıştır. Yeni hücreler, daha önce var olan bir hücrenin bölünmesi sonucu oluşurlar. Yüksek organizasyonlu hayvanlar şekil, büyüklük ve işlevleri farklı olan pek çok hücreden oluşurlar. Hücrelerin şekillerinin çok değişik olması nedeni ile bütün hücreleri içeren bir hücre şekli göstermek olanaksızdır. Bununla beraber bütün hücrelerde mikroskobik yapı...

    https://www.biyologlar.com/hucrede-aktif-ve-pasif-tasima
  • Raunkiaer'in Hayat Formları

    Raunkiaer hayat formlarını tayin için üç önemli hususa işaret eder. İklimle olan ilişkileri temel özellik olarak alınmalı Arazide kolayca tanınabilmeli Çeşitli bölgelerin vejetasyonları ile istatistiksel karşılaştırılması Yapılabilmesi için bitkiler yalnız bir tip aspekt taşımalı. Raunkiaer bitkilerin sürgen organlarının (tomurcuklarının) yılın en kötü şartlarına adaptasyonunu esas alır ve elverişsiz mevsimlerde yaşayabilen bitkilerin sürgen...

    https://www.biyologlar.com/raunkiaerin-hayat-formlari
  • Bitkilerde evrimsel gelişim

    Siluriyen devrinin üst serilerinde elde edilen bulgulara göre, bitkilerin kara ortamına geçişi günümüzden 420-430 MYÖ meydana gelmiştir. Buna göre, ilk ökaryot hücrenin oluşumundan sonra, bitkilerin evrimleşip, çeşitlenmesi yaklaşık 1 milyar yıl boyunca su ortamında sürmüştür. Buna karşılık, hayvanların kara ortamına geçişleri günümüzden 345-420 milyon yıl öncesine karşılık olan devoniyen devrine rastlamaktadır. Aktüel bitkilerle fosil bitkiler...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-evrimsel-gelisim
  • RADYASYON KİRLİLİĞİ

    Radyasyon bazı maddelerin yaydığı ışınlardan meydana gelir. Radyasyon ışınları alfa, beta, gama gibi ışınlardır. Bu ışınlardan gama bütün vücuda zarar verirken, alfa ışınları derinin dış yüzeyine etki eder. Beta ışınları ise deri ve deri altı dokusuna zarar verir. Duyu organlarımızla radyasyonu algılamamız mümkün değildir. Bunun için radyasyon ölçen özel cihazlar geliştirilmiştir. Ozon tabakası radyasyondan korunmak için çok önemlidir. ...

    https://www.biyologlar.com/radyasyon-kirliligi
  • Hayvansal Dokular

    Bu bölümde hayvan dokusuna kısaca değinilecektir. Çok hücrelilerde hücrelerin bir araya gelip özelleştiği ve bunların da, organizmada belli görevleri üstlenen dokuları oluşturdukları görülür Her hücre birliğinin görevi farklıdır. Buna göre EPİTEL, BAĞ, DESTEK (KEMİK ve KIKIRDAK), KAS ve SİNİR Dokuları ayrılır. Dokular organların yapısal maddeleridir. Hayvan vücudu da, bitkilerdeki gibi, dışa doğru bir doku ile sarılır. Bu dokuya örtü dokusu veya...

    https://www.biyologlar.com/hayvansal-dokular-2
  • Bitkilerde Yaprak Dökümü Nasıl Gerçekleşir?

    Bitkiler için, özellikle de besin üretiminin yapıldığı yapraklar için güneş ışığı çok önemlidir. Sonbaharın gelmesiyle birlikte havalar soğumaya, gündüzler kısalmaya başlar ve Dünya’ya gelen güneş ışığında azalma meydana gelir. Bu azalma, bitkilerde bazı değişikliklere sebep olur ve yapraklarda “yaşlanma programı” olarak da nitelendirebileceğimiz yaprak dökümü başlar. Yaprak dökümü ağaçlar için bir zorunluluktur. Çünkü soğuk havalarda...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-yaprak-dokumu-nasil-gerceklesir
  • Kırmızı Algler ve Mantarlar

    Kırmızı algler ya da Rhodophyta, (Yunancada rhodos ve phytos = kırmızı bitki); deniz alglerinin büyük bir kısmını oluşturan bir Protista âlemi şubesidir. Bu alem, yediğimiz şapkalı mantarları ve diğer organizmalarla birlikte yaşayan cıvık mantarları içerir. Bazı mantarlar, alglerle bir araya gelerek “liken” adı verilen toplulukları oluştururlar. Bazı türler de, bitkilerin köklerinde simbiyont olarak yaşarlar. Bitkilerin %90′ı, köklerinde simbiyont mantar...

    https://www.biyologlar.com/kirmizi-algler-ve-mantarlar
  • Enterobacteriaceae

    Enterobacteriaceae, Salmonella ve Escherichia coli gibi ünlü hastalık etkenlerini de içeren büyük bir bakteri ailesidir. Genetik araştırmalar, bu aileyi, Proteobacteria şubesine koyar. Enterobacteriales takımının içinde yer alan tek familyadır. Bu familyanın içinde enfeksiyon hastalıklarına yol açan zararlı cinslere rastlandığı gibi gıda ve ilaç endüstrilerinde kullanılan yararlı cinsler de vardır. Bazı cinsler organik maddelerin doğada çürümesine yardım...

    https://www.biyologlar.com/enterobacteriaceae
  • Bitki Nedir?

    Canlılar dünyasının en önemli gruplarından biri bitkiler, öbürü hayvanlardır. Fotosentezle kendi besinini kendisi üretebilen, kökü, gövdesi ve yaprakları olan üstün yapılı bitkiler bu özellikleriyle hayvanlardan kolayca ayırt edilebilir. Oysa evrimin daha alt basamaklarında bitkilerle ya da hayvanlarla ortak özellikler taşıyan, ama gerçek anlamda ne bitki, ne de hayvan sayılabilen pek çok canlı vardır. Uzmanlar, sınıflandırmada büyük güçlük çıkaran bu...

    https://www.biyologlar.com/bitki-nedir
  • Kara Bitkilerin Evrimi

    Bugünkü kara bitkilerinin ataları okyanus ve denizlerde yaşıyorlardı. Kuru topraklarda yaşamaya ayak uydurmak için, su kaybı gibi güçlüklerin üstesinden gelecek özellikler edindiler. Fosil bulguları bitkilerin evriminde dört önemli gelişim dönemini ayırt etmeyi mümkün kılar. Bu dönemlerin her biri bitki varlığında yeni bir çeşitlenmeyi getirmiştir. Su Kaybına Karşı Korunma Yaklaşık 460 milyon yıl önce, bitki gelişiminin başlangıç döneminde yeşil su...

    https://www.biyologlar.com/kara-bitkilerin-evrimi
  • Gen Düzenleyen Protein

    Bilim insanları gen-düzenleyen protein yapısını keşfettiler. Iowa State Üniversitesi Bitki Patolojisi ve Mikrobiyoloji Bölümü’nde Prof. Adam Bogdanove ile aynı bölümün eski mezunlarından Matthew Moscou iki buçuk yıl içinde bitki patojen bakterilerin bir çeşit proteininin, bitki genomundaki özel dizileri tanıyıp bu dizilere nasıl bağlandığını keşfetti. Araştırmacılar bu keşifleri ile isimlerini dünya çapında duyurdular. Iowa State Üniversitesi eski...

    https://www.biyologlar.com/gen-duzenleyen-protein
  • Mikroorganizmaların bulaşma yolları

    Mikroorganizmaların bulaşma yolları

    Toprak yüzeyinin kuruması sonucu oluşan toz içindeki mikroorganizmalar tozun rüzgarla dağılması sonucu diğer topraklara, nehirlere, okyanuslara vb. dağılmaktadır.

    https://www.biyologlar.com/mikroorganizmalarin-bulasma-yollari
  • Bitki Hücresi

    Proteinlerin temel yapıtaşı aminoasit denen moleküllerdir ve ayrı ayrı yapılarda 20 amino­asit vardır. Değişik aminoasitlerin değişik bir sıraya göre dizilerek birleşmesiyle, birbirin­den farklı binlerce protein oluşabilir. Nitekim her canlının yapısındaki proteinler farklı ol­duğundan, her hücre hem canlının yapısına, hem de kendi özel işlevine uygun proteinleri üretmek zorundadır. Örneğin buğday proteinlerindeki aminoasitler kendine özgü biçim­de...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hucresi
  • Richard Dawkins Anlatıyor – ‘Evrim, Gözlerimizin Önünde’

    Richard Dawkins: Evrimsel değişimin büyük bir kısmı henüz ortalıkta insanlar yokken gerçekleşmişse de öyle hızlı evrim örnekleri vardır ki, bunlara bir insanın ömrü içinde tanıklık etmek mümkündür. POD MRCARU’NUN KERTENKELELERİ Hırvatistan açıklarında Pod Kopiste ve Pod Mrcaru adlı iki küçük adacık bulunur. 1971′de, temel yiyeceği böcekler olan Akdeniz kertenkelesinin (Podarcis sicula) bir popülâsyonu Pod Kopiste’de yaşarken, Pod Mrcaru’da...

    https://www.biyologlar.com/richard-dawkins-anlatiyor-evrim-gozlerimizin-onunde
  • Çeşitli Toprak Parametrelerinin Mikroorganizmalarla İlişkisi

    1. Toprak nemi Yağmur suları topraktan yıkandıktan sonra toprak porları yeniden havayla dolar. Drenajı takiben toprak nemi, toprak partiküllerinin tutma kuvveti ile yerçekimi arasında oluşan denge sonucu daha stabil hale gelir. Gerek bitki gerekse mikroorganizmaların ideal nem koşullarını gösteren bu denge düzeyine tarla kapasitesi denir. Toprak kurudukça içerdiği nem, bitki ve pek çok mikroorganimanın yararlanamayacağı bir düzeye kadar azalır ki bu noktaya solma...

    https://www.biyologlar.com/cesitli-toprak-parametrelerinin-mikroorganizmalarla-iliskisi
  • TOHUM ve MEYVE OLUŞUMU

    Tohum oluşumu Bitkilerde tohum ve meyvenin oluşabilmesi için tozlaşma ve döllenme olaylarının gerçekleşmesi gerekir. Tohum taslağında bulunan embriyo kesesi döllenmeden sonra tohum haline dönüşür. Dişi organın yumurtalığında bulunan, embriyo, çenek (besin deposu=endosperm) ve koruyucu kabuktan oluşan ve çimlenerek yeni bir bitkiyi meydana getiren yapıya tohum denir. Tohum oluşumu Tozlaşma ve döllenme olayları sonucunda dişi organın yumurtalığındaki tohum...

    https://www.biyologlar.com/tohum-ve-meyve-olusumu
  • Bitkiler ve Mikroorganizmalar arasındaki ilişkiler

    Olumlu ve olumsuz etkileşimler sadece mikroplar arasında olmazlar aynı zamanda bitkiler ve mikroplar arasında da gerçekleşirler. Rizosfer, bitkiler ve mikroplar arasındaki kommensal ve mutualistik etkileşimlerin görüldüğü bölgeye verilen addır. Ekto ve endomikorizal mantarlar bitkilerin mineral madde ve suyun fotosentez ile geri dönüşümünü sağlarlar. Çok ekstrem koşullar altında bitkinin hayatını devam ettirmesi için temel olan mutualistik birleşmeler yapmasıdır....

    https://www.biyologlar.com/bitkiler-ve-mikroorganizmalar-arasindaki-iliskiler
  • BALIKESİR VE ÇANAKKALE’NİN ENDEMİK BİTKİLERİ

    Milattan önce 1200’ler: Anadolu Yarımadasında kurulu, dünyanın iki süper devletinden biri olan Hitit İmparatorluğu aniden yıkılır. Bütün Hitit şehir kalıntılarında bu tarihlere ait kalın bir kül tabakası vardır. Söz konusu yıkım sadece Hititler değil, bütün Anadolu halkları için geçerlidir. Batıdan doğuya doğru hızlı bir şekilde genişleyen, vahşi bir yıkım göz önüne serilir. Öyle hızlı ve ani bir yıkımdır ki bu, Anadolu yazılı kaynaklarında...

    https://www.biyologlar.com/balikesir-ve-canakkalenin-endemik-bitkileri
  • BİTKİLERDE BÖCEKLERE DAYANIKLILIK MEKANİZMALARI

    Bitkilerde dayanıklılık oluşumu konukçu ile patojenin bir araya gelmesi neticesinde tetiklenen biyokimyasal tepkimeler sonucu ortaya çıkmakta ve bu olayların salisilik asit ve buna bağlı proteinlerin ifadesiyle kendini gösterdiği bilinmektedir. Böceklerde dayanıklılığın böceğin bulunduğu konukçudan kaynaklanan belirli özelliklerle ortaya çıkan antibiosis ve tercih edilmeme durumlarına ilaveten zararlı ile bitki arasındaki bir takım interaksiyonlar sonucu sinyal...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-boceklere-dayaniklilik-mekanizmalari
  • Bakterilerin Genel Özellikleri

    Monera alemini oluşturan prokaryot canlıların en yaygın ve en çok bilinen grubu bakterilerdir. O kadar yaygındır ki bugün dünyamızda bakterinin bulunmadığı yer yoktur diyebiliriz. En çok organik atıkların bol bulunduğu yerlerde ve sularda yaşarlar. Bununla beraber, -90 0C buzullar içinde ve +80 0C kaplıcalarda yaşayabilen bakteri türleri de vardır. Hava ile ve su damlacıkları ile çok uzak mesafelere taşınabilirler. Deneysel olarak ilk defa 17. yüzyılda bakterileri...

    https://www.biyologlar.com/bakterilerin-genel-ozellikleri
  • Caryophyllidæ (Dionaea muscipula)

    Caryophyllidae Karanfilgiller Dionæa muscipula ; Sözü geçen bitkiyi 1759 larda ilk kez sinek yakalayan bitki olarak literatürlere geçse de o zamanlarda bu bitkinin sineği besin alması için yakaladığı ihtimali verilmemişti dahi. İlk defa bunu telaffuz eden J. Ellis olduğu söylenir. Dionæa muscipula adını aşk tanrıçası Afrodit'in annesi olan “Dione” den alır. Muscipula ise yazıldığı gibi Latincede anlamı fare kapanı demek olur, ancak sanılan o ki Latincede...

    https://www.biyologlar.com/caryophyllid-dionaea-muscipula
  • BİTKİ GENETİK KAYNAKLARININ TOPLANMASI

    Bitki genetik kaynakları, çevresel ve diğer baskılarla genetik erozyona uğramaktadır. Bitki genetik kaynaklarındaki çeşitliliğin saptanması, toplanması ve korunması, bitkisel çeşitliliğin sürdürülebilirliği bakımından son derece önemlidir. Genetik çeşitlilik türlerin yerel çeşitlerinin, yabani akrabalarının ve geçit formlarının birlikte bulunduğu yerlerde yoğunlaşmıştır. Türler kendi içlerinde milyonlarca genotip içerir. Toplanan örnekler toplam...

    https://www.biyologlar.com/bitki-genetik-kaynaklarinin-toplanmasi-1
  • HAVA VE KİRLETİCİ EMİSYONLAR

    Saf hava, başta azot ve oksijen olmak üzere argon, karbondioksit, su buharı, neon, helyum, metan, kripton, hidrojen, azot monoksit, karbon monoksit, ksenon, ozon, amonyak ve azot dioksit gazlarının karışımından meydana gelmiştir. Atmosferi oluşturan bu gazların, en kararsız olanları su buharı ve karbondioksittir. Atmosferdeki su buharı miktarı, denizler, göller, nehirler ve bitkilerden buharlaşma ile artar ve bulutlardan sis, çiğ, yağmur oluşumu ile de azalır. Su...

    https://www.biyologlar.com/hava-ve-kirletici-emisyonlar
  • OMURGASIZ HAYVANLAR SİSTEMATİĞİ

    Canlılarla ilgili problemler ele alındığında organizmalar sınıflandırmak ve onları gruplara ayırmak zorunluluğu ortaya çıkmaktadır. Yeryüzünde milyonlarca canlı varlık vardır ve bunun yanı sıra geniş ölçüde bir çeşitlilik de görülür. Sınıflandırmanın Tarihçesi İnsanlar yaradılışlarından itibaren çevrelerinde bulunan bitki ve hayvanları öğrenmeye çalıştılar. İlk insanlar, bitki ve hayvanları kendileriyle olan ilişkisine göre...

    https://www.biyologlar.com/omurgasiz-hayvanlar-sistematigi
  • Çiçekli Bitkiler

    Çiçekli Bitkiler Üzerinde yaşadığımız dünyamızda on milyon civarında canlı türü yaşamaktadır.Kara ve su olmak üzere iki temel yaşam ortamında hayatlarını sürdüren bu canlıların her bir türüne bağlı onlarca çeşidi görülebilmektedir.Bu kadar canlıyı tek tek incelemek imkansızdır.O halde bunları benzer gruplar şeklinde sınıflandırmamız gerekir. Biyologlar doğadaki canlıları önce ana gruplara,daha sonra yan gruplara ayırmışlardır.Bitkiler ve...

    https://www.biyologlar.com/cicekli-bitkiler
  • BİTKİLEDE MORFOLOJİK VE ANATOMİK KARAKTERLER

    Bitki Sistematiğinde kullanılan temel karakterler başlıca 4 grupta toplanabilir: 1. Morfolojik ve anatomik Karakterler, 2. Polinolojik ve Embriyolojik Karakterler, 3. Sitolojik Karakterler, 4. Fitokimyasal Karakterler. 1. MORFOLOJİK VE ANATOMİK KARAKTERLER A – Morfolojik Karakterler: Bugün, genetik fitokimya ve palinoloji konularında büyük ilerlemeler olduğu halde gene de sistematikçiler eskiden olduğu gibi, morfolojik karakterlere öncelik tanımaktadır. Bunun nedeni...

    https://www.biyologlar.com/bitkilede-morfolojik-ve-anatomik-karakterler
  • BİTKİLERDE PALİNOLOJİK VE EMBRİYOLOJİK KARAKTERLER

    A- Palinolojik Karakterleri: a) Polen Morfolojisi ve Taksonomi: Polen morfolojisi üzerinde ilk çalışmaları Lindloy (1830) tarafından yapılmıştır. 1935’te Wodehouse “Pollen Grains-Polen Taneleri” adlı eseriyle bu konudaki ilk önemli eseri ortaya koydu. 1950’de ise İsveç’li ünlü palinolog Erdtman “Pollen Morphology and Plant Taxonomy-Polen Morfolojisi ve Bitki Taksonomisi”adlı Angiospermlerle ilgili büyük eserini yayınladı. Tüm Angiosperm familyalarına ait...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-palinolojik-ve-embriyolojik-karakterler
  • BİTKİLEDE SİTOLOJİK KARAKTELER

    Sitolojik karakterlerin taksonomide uygulanışı da palinolojik ve embriyolojik karakterler gibi yeni sayılır. Her ne kadar bitkilerin kromozom sayıları ve özellikleri çok önceden biliniyordu ise de bunların taksonomiye uygulanışı oldukça yenidir. Bu konuda en önemli kaynaklar Tischler (1950), Darlington ve Wylio (1955), Löve ve Löve (1961), ...vb. dır. Son yıllarda yalnız sitolojik özelliklerine göre bitkilerin sınıflandırılacağını ileri sürenler de vardır. ...

    https://www.biyologlar.com/bitkilede-sitolojik-karakteler
  • BİTKİLERDE FİTOKİMYASAL KARAKTERLER

    Bitkilerin taşıdığı kimyasal maddeler ve taksonomi arasındaki ilişkiler uzun yıllar önce araştırılmaya başlamıştır. Bu konuda ilk eser 1847’de yayınlanmıştır. (Rochleder). Bununla beraber bitkiler henüz taksonomik olarak sınıflandırılmadan önce bile içerdikleri yağlar, şeker ve diğer maddeler bakımından sınıflandırılmıştır. Bugün bu konuda birçok araştırma vardır. Fitokimyacılar eczacılar yeni yeni kimyasal maddeler buldukça, taksonomistler de...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-fitokimyasal-karakterler
  • Genetik

    Genetik (Alm. Genetik (f), Fr. Genetique (f), İng. Genetics) canlıların özelliklerini ve kalıtsal karekterlerini inceleyen, bu karekterlerin nesillere geçişini belli kalıtım kanunlarına bağlayan, genin yapı ve görevlerini araştıran bilim dalı. Genetik, ( Yunanca'dan genno γεννώ= doğum vermek) canlının bütün özelliklerinin eski kuşaktan yenisine nasıl geçtiğini inceler. Kalıtım bilimi olarak da bilinir. Biyolojinin bir dalıdır. İlk olarak Gregor Mendel'in...

    https://www.biyologlar.com/genetik-1
  • Bal Karıncaları

    Bal karıncaları, yürüyen bir bal kavanozuna benzeyen çok ilginç canlılardır. Kurak ortamlarda yaşayan bu karıncalar, yağmurdan sonra kısa ömürlü bitkilerden çıkan çok sayıdaki nektarı mükemmel bir şekilde depolarlar. Çıkan nektar normal ihtiyaçtan fazla olunca da, her zaman yemek bulmak mümkün olmayan çöl koşullarında yiyeceklerini israf etmeyip kavanozlara doldururlar. Kolonideki bazı belirli karıncalar, diğer karıncalar tarafından nektarlarla beslenir....

    https://www.biyologlar.com/bal-karincalari
  • Bitki Hücre Çeperinde Meydana Gelen Değişiklikler

    1) Odunlasma: Selüloz miselleri arasına lignin birikmesi sonucu çeper odunlasır. 2) Kütinlesme: Kütin birikmesiyle olur. Kütin, havayla temasta bulunan epiderma dokusunun üzerinde devamlı bir tabaka olusturur. Buna "kütikula" denir. 3) Mantarlasma: Ölü hücrelerde süberin maddesinin birikmesiyle olusur. 4) Silislesme: Selüloz miselleri arasına silisyum dioksit toplanmasıyla olusur. Silislesme, bitkiye diklik ve direnç sağlar. 5) Kireçlesme: Kalsiyum karbonat toplanmasıyla...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hucre-ceperinde-meydana-gelen-degisiklikler
  • Bakteri nedir?

    Bakteriler tek hücreli mikroorganizma grubudur. Tipik olarak birkaç mikrometre uzunluğunda olan bakterilerin çeşitli şekilleri vardır, kimi küresel, kimi spiral şekilli, kimi çubuksu olabilir. Yeryüzündeki her ortamda bakteriler mevcuttur. Toprakta, deniz suyunda, okyanusun derinliklerinde, yer kabuğunda, deride, hayvanların bağırsaklarında, asitli sıcak su kaynaklarında, radyoaktif atıklarda büyüyebilen tipleri vardırbakteri Tipik olarak bir gram toprakta bulunan...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-nedir
  • MAĞARA KOŞULLARI ve ADAPTASYON

    Neden ve nasıl bu kadar faklı bir ekosistem oluşmuştur? Bunun esas sebebi, mağara ortamının dışarıdaki ortamdan farklı jeolojik ve meteorolojik özelliklere sahip olması ve buna bağlı olarak da farklı bir ekolojik yapı göstermesidir. Peki nedir bu temel farklılıklar? Bu temel farklılıklar kuşakların ayrılmasında kullanılan ana faktörler olan ışık, nem ve sıcaklık etkisiyle şekillenmektedir. Mağaraya giren herkes ilk anda bir ürperti yaşar. Sanki etrafta...

    https://www.biyologlar.com/magara-kosullari-ve-adaptasyon
  • NÜKLEİK ASİTLER DNA VE RNA

    RİBONÜKLEİK ASİT (RNA) RNA'lar ribonukleotitlerinbirbirlerine bağlanması ile meydana gelen tek zincirli nukleik asitlerdir. DNA molekülleri ile kıyaslandığı zaman boyları daha kısadır. Hemen hemen bütün hücrelerde bol olarak bulunmaktadırlar. Gerek prokaryotik gerek ökaryotik hücrelerde genellikle üç ana sınıf RNA'ya rastlanmaktadır. Bunlar mesencır RNA (mRNA), ribozomal RNA (rRNA) ve transfer RNA (tRNA) dır. Bütün RNA'lar tek zincirli özel bir baz dizisine,...

    https://www.biyologlar.com/nukleik-asitler-dna-ve-rna
  • Türkiye'nin Doğal Bitki Örtüsü

    Türkiye ana çizgileri ile iklim özelliklerine bağlı olmak üzere çevresine nazaran çok değişik bir doğal bitki örtüsüne sahiptir. Toprak ve reliyef şartları yanında insan faktörünün de etkisiyle ülkemiz doğal bitki örtüsü farklı coğrafi bölgelerimizde farklı özellikler içinde farklı biçimde karşımıza çıkar. Ülkemizdeki doğal bitki örtüsünün bugünkü görünümü alması dördüncü zamanda nemli ve kurak devrelerin birbirini takip ettiği süre...

    https://www.biyologlar.com/turkiyenin-dogal-bitki-ortusu
  • Step Formasyonu

    Yağışların daha az mevsimler arasındaki sıcaklık farklarının daha fazla olduğu alanlar ot formasyonunun geliştiği sahalardır. Ot cinsi bitkilerden meydana gelen stepler, diğer bir değişle bozkırlar ülkemiz bütününde çok geniş alanlar kaplar. Bu sahaların bir kısmı doğal olurken bir kısmı da ormanların insanlar tarafından tahribi sonucu ortaya çıkmıştır. Bu bakımdan İç Anadolunun orta bölümü (Konya ve Ereğli havzaları, Tuz gölü çevreleri) asıl step...

    https://www.biyologlar.com/step-formasyonu
  • Mağara Canlılarının Sınıflandırılması

    1. Trogloksen (Trogloxene) : Mağaralara korunmak, belli bir dönemi geçirmek ya da yuva olarak kullanmak için giren karasal canlılardır. Sucul ortamda yaşayanlarına ise Stygoxene adı verilir. Yaşamları büyük oranda mağaranın dışına bağlıdır ve genellikle beslenmek için mağaradan çıkarlar. Bu grup canlılar Tesadüfen ve Daimi Trogloksenler olmak üzere 2’ye ayrılırlar. Geceleri avlanmak için dışarı çıkan yarasalar, hibernasyon için mağaraya girmiş ayılar,...

    https://www.biyologlar.com/magara-canlilarinin-siniflandirilmasi
  • Mikrobiyoloji nedir ?

    Mikrop diye de isimlendirilen, gözle görülemeyecek kadar küçük canlıları inceleyen ilim dalı. Mikroorganizma denilince bakteriler, virüsler, protozoonlar, mantarlar ve ilkel algler anlaşılır. Mikrobiyoloji ilim dalının faydalı olduğu branşlar, tıp, tarım ve endüstridirmikrobiyoloji Mikrop terimi, ilim dünyasına ilk defa 1878’de Fransız cerrahı Charlet Sédillot tarafından getirilmiştir. Sédillot, mikropların kendilerine has apayrı bir dünyası olduğunu...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyoloji-nedir-
  • Bitki Hastalıkları - Fitopatoloji

    Bitki Koruma içinde yer alan anabilim dallarından biri olan fitopatoloji, kelime anlamı olarak bitki hastalıkları bilimi olarak ifade edilir. Bitki Koruma; Bitkilerde hastalığa neden olan canlı ve cansız faktörleri, hastalıkların oluşumunu, hastalık etmenleriyle hasta bitkiler arasındaki ilişkileri, bitkileri hastalık etmenlerinden koruma yolları ile bitki hastalıklarının tedavi yöntemlerini araştıran bilim dalıdır. Fitopatoloji, bitki hastalıklarını 5 ana...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hastaliklari-fitopatoloji
  • Simptomatoloji

    Cansız ve canlı hastalık etmenlerinin zararlı faaliyetleri sonucu bitki fizyolojisinde ortaya çıkan anormallikler, bitkilerde yapısal bazı değişikliklere neden olmaktadır. Bir bitkide, herhangi bir hastalık etmeninin etkisi sonucu, hastalığın belirli bir döneminde ortaya çıkan ve o hastalık için karakteristik olan belirtilerin tümüne birden "sendrom", sendromu oluşturan belirtilerin her birine ise "semptom" denir. Hastalık etmenleri bitkilerin kök,gövde,yaprak, meyve...

    https://www.biyologlar.com/simptomatoloji
  • KALITIMIN KROMOZOMAL ESASI

    Bitkilerde ve hayvanlarda her tür kendine özgü sabit sayida kromozom içerir. Kromozomlarin sayisi mitoz bölünmedeki düzenli ve kesin olaylarla sabit tutulur. Birçok hayvan ve bitkide kromozom sayisi esittir. Fakat kromozomlardaki kalitim faktörleri farklidir. KROMOZOMLARIN YAPISI Ilk defa 1840 yilinda botanikçi Hofmeister tarafindan Tradescamia bitkisinin polen ana hücrelerinde görülmüs ve 1888 yilinda Vvaldeyer tarafindan da "Kromozom" ismi verilmistir. Hiçbir zaman yeniden...

    https://www.biyologlar.com/kalitimin-kromozomal-esasi
3WTURK CMS v8.1