Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 993 içerik listeleniyor

  • Toprak Faunasının Katkıları

    Orman ekosistemlerinde uygun iklim ve edafik koşullarda döküntü katmanının şiddetle ayrışarak hızlı bir şekilde toprağa karışmasıyla, MULL denilen humus şekli oluşur. MODER (ya da MOOR) orta derecede mikroorganizma aktivitesi bulunan bir humus formudur. Bu nedenle humus tabakası toprağa yavaş karışır. HAM HUMUS ise mineral toprak üzerinde ayrışmaksızın duran kalın organik döküntüdür. Biyolojik aktivite yok denecek kadar az olduğundan mineral toprağa karışma...

    https://www.biyologlar.com/toprak-faunasinin-katkilari
  • NASTİLER

    Nastik hareketler, bitki organlarının uyartı yönüne bağlı olmaksızın uyartıya karşı daima aynı yönde yaptıkları hareketlere denir. Nastik hareketler genellikle turgor asimetrisine dayanır. Bazıları da büyüme asimetrisinden kaynaklanır. Büyüme asimetrisine dayanan nastik hareketlere en tipik örnek "epinasti" ve "termonasti" hareketleridir. Turgor asimetrisinden kaynaklananlara ise "niktinasti" ve "tigmonasti" örnek verilebilir. Turgor asimetrisiyle meydana gelen...

    https://www.biyologlar.com/nastiler
  • Toprak Miktoflorasının Katkısı

    Toprak yüzeyine düşen ve öncelikle primer parçalayıcılar tarafından mekanik olarak küçültülen, enzim, su kapsamı ve mineral besin maddelerince zenginleşmiş doku parçacıklarının ayrışması (mineralizasyonu) biyokimyasal etkiler ile mikroorganizmalar tarafından gerçekleştirilmektedir. Topraktaki çeşitli mikroflora grupları öncelikle hücre içi maddelerden aminoasit ve şeker gibi suda çözünen bileşikleri süratle ayrıştırır. Bunları takiben yine proteinler ve...

    https://www.biyologlar.com/toprak-miktoflorasinin-katkisi
  • Karbon Döngüsünde Toprak Ayrıştırıcıları

    CO2 yeryüzündeki karasal ekosstemlerde ototrof yüksek bitkiler ve su sitemlerinde algler tarafından organik karbona dönüştürülür (immobilizasyon). Böylece heterotrofik canlılar için gerekli organik substratlar sağlanmış olur. Atmosfer karbonunun sürekli olarak fotosentetik organizmalar tarafından organik karbon şekline dönüştürülmesi, ekosistemlerin bileşenlerinin dengesini bozduğundan dengenin oluşabilmesi için bu karbonlu bileşiklerin parçalanmaları ve CO2’in...

    https://www.biyologlar.com/karbon-dongusunde-toprak-ayristiricilari
  • ph metre çalışma prensibi ve ph metre probları ucunda ki madde NEDİR
  • IŞIK SOLUNUMU (FOTORESPİRASYON)

    Kloroplastlarda CO2 RuBP karboksilaz enzimi katalizörlüğünde RuBP tarafından yakalanarak PGA oluşturulup C3 yoluna katılır. Ancak O2 yokluğunun çok fazla olması durumunda aynı enzim RuBP ile O2’in birleşmesini sağlar. Bu durumda enzime RuBP oksijenaz denir. Esasen RuBP oksijenaz ve karboksilaz aynı enzim olup Rubisko olarak adlandırılır. Böylece 1 molekül fosfoglikolik asit (P-glikolat) ile 1 molekül PGA meydana gelir. Glikolik asit, peroksizomlarda taşınır. Burada...

    https://www.biyologlar.com/isik-solunumu-fotorespirasyon
  • Topraktaki Substrat Tiplerinin Mikrobiyolojisi

    Topraklarda organik kalıntıların ayrışma ürünleri ve bitki köklerinin salgıları gibi basit organik bileşikler bulunmakla birlikte, mikrobiyal gelişme için kullanılan doğal substratların çoğu karmaşık bileşiklerdir. Toprak mikroorganizmaları için en yaygın substratlar; selüloz, hemiselüloz, lignin, k,t,n ve humustur. Selüloz Selüloz molekülleri glikozun 1 ve 4. C atomlarının bağlanması ile oluşan düz zincirler şeklindedir. Her molekülde 2000-10000 en fazla...

    https://www.biyologlar.com/topraktaki-substrat-tiplerinin-mikrobiyolojisi
  • Toprakta Basit Organik Bileşiklerin Ayrışması

    Hücre bileşenlerinin birçoğu toprak mikroorganizmalarının büyük bir kısmı tarafından hızla kullanılabilir şekildedir. Şekerler, amino şekerler, organik asitler ve aminoasitler toprağa hücre protoplazmasından serbest bırakılır ve aynı zamanda daha karmaşık bileşiklerin ayrışması yoluyla ortaya çıkarlar. Bütün bu maddelerin hepsi toprak mikroflorası tarafından hızlı bir şekilde kullanılır. Sonuçta mikrobiyal aktivite artarken doğal organik ayrışma da...

    https://www.biyologlar.com/toprakta-basit-organik-bilesiklerin-ayrismasi
  • Donnan Dengesi

    Benzer şekilde örneğin bitki hücre çeperindeki orta lamelde yer alan pektik asitlerin karboksil kökü, membran lipidleri arasındaki fosfolipidler gibi sabit iyonların yerleştiği iyon kanalları kütle akışı ile mineral iyonlarının ile geçişine elektrokimyasal direnç gösterir. Görünür serbest alanda dahi iyonların suyla birlikte hareketine engel olur. Sitoplazmik membranlardaki lipidlerin çok yüksek direncinin fosfolipidlerce dengelenmesinde olduğu gibi direnci...

    https://www.biyologlar.com/donnan-dengesi-1
  • Aromatik Bileşiklerin Ayrışması

    Lignin ayrışması sonucu aromatik yapı bloklarından oluşan ve humus bileşiklerini meydana getiren çeşitli ayrışma ürünleri yanında bitki dokuları tek Benzen halkasından oluşmuş hidrokarbonlardan flavonoidler, terpenler ve tanen gibi çok daha karmaşık yapılı bileşiklere kadar bir seri aromatik bileşikler içerirler. Mantar ve aktinomisetlerde aromatik ünitelerden oluşan ve melanin olarak bilinen bir polimer üretirler. Proteinlerin yapısındaki bazı aminoasitler ve...

    https://www.biyologlar.com/aromatik-bilesiklerin-ayrismasi
  • Bağ Üçgenleri- Van Arkel-Ketelaar Üçgenleri
  • Azot Döngüsü

    Azot Döngüsü

    Tüm canlıların yapı taşını oluşturan aminoasit, proteinler ile nükleik asit, hormon ve vitaminlerin yapısına giren azot canlı yaşamı için temel elementlerdendir. Doğadaki temel azot kaynağı atmosfer olup N2 ve N2O formundadır.

    https://www.biyologlar.com/azot-dongusu
  • Su ve Mineral Madde Metabolizması

    Bitki hücresine alınan su canlılığı sağlayan tüm olayların yürümesi için gerekli ortamı sağlar. Bilindiği gibi su yarıkovalent, elektron çiftlenmesi ile oluşan O - H bağlarının 105 derecelik açı yapması ve daha çok -2 yüklü oksijene yakın olan elektron çiftlerinden oluşması nedeniyle çift kutuplu, dipol bir moleküldür. Bu nedenle su reverzibl olarak H(3)O +, hidroksonyum ve hidroksil şeklinde iyonlarına ayrılabilir. Mineral iyonları çevrelerine zıt...

    https://www.biyologlar.com/su-ve-mineral-madde-metabolizmasi-1
  • Azot Fiksasyonu

    Atmosferde bol miktarda bulunan moleküler azotun amonyum formlarına indirgenerek yarayışlı duruma geçmesine azot fiksasyonu denir.

    https://www.biyologlar.com/azot-fiksasyonu
  • Topraktan Mineral Madde Alımı

    Bitki kökleri toprak çözeltisinden daha önce belirtilen mekanizmalarla su ve mineral madde alırlar, toprağın havasını kök solunumu için kullanırlar. İdeal olan tarla kapasitesindeki toprağın por hacminin su ve hava tarafından yarı yarıya paylaşılması ideal durumdur. Nemli ortamlarda toprak havalanmasına porozite artışı yolu ile solucanlar gibi hayanlar önemli katkıda bulunur. Toprağın yapısını bitkiler kökleri ile destekler, ölü kökler toprakta çeşitli...

    https://www.biyologlar.com/topraktan-mineral-madde-alimi-2
  • Antioksidan Maddeler Nelerdir

    Dünya nüfusunun hızlı artışı, insanların hayat standartlarını yükseltme eğilimleri ve hızlı sanayileşme, hazır gıda maddelerine olan talebi araştırmış ve bunun sonucunda gıda maddelerinin üretimi bir sanayi kolu haline gelmiştir. Böylece, işlenmiş gıda maddeleri son derece çeşitlenmiş ve üretimde kullanılan gıda katkı maddelerinin sayıları da büyük bir hızla artmıştır. Bu artışta, üretim tekniklerinin gelişmesi, tüketici beğenisisin çeşitlilik...

    https://www.biyologlar.com/antioksidan-maddeler-nelerdir
  • Fosfor Döngüsü ve Mikrobiyolojisi

    Fosfor hücrelerin çekirdeklerinde ve sitoplazmalarında bulunan DNA ve RNA’nın temel yapı taşlarından biridir. İnorganik P: çözünmez inorganik P bileşikleri bitkilere büyük ölçüde yarayışsız durumdadır. Fakat birçok mikroorganizma fosfatları çözerek yarayışlılığını arttırabilir. Bu tür bakteriler çoğunlukla kök yüzeyi üzerinde yaygındırlar. Pseudomonas, Mycobacterium, Micrococcus, Bacillus, Flavobacterium, Penicillum, Sclerotium, Fusarium, Aspergillus...

    https://www.biyologlar.com/fosfor-dongusu-ve-mikrobiyolojisi
  • MİNERAL (İYON) METABOLİZMASI

    Bitkilerin kimyasal kompozisyonu: Bitkilerin % 75 su ve % 25 kuru madde Kuru maddenin % 90’ ı organik % 10’ u inorganik Organik maddelerin başlıcalarını karbonhidrat, yağ ve protein olduğu, yağ ve karbonhidratların C, H, O ve N’ dan oluştuğu yani organik maddelerin 4 temel elementten meydana geldiği bilinmektedir. Bu 4 elementi sırasıyla P, S, K, Ca ve Mg izler. Yapılan analizlerde bitkilerde 60’ dan fazla elementin bulunduğu test edilmiştir. Bunlardan 16 elementin...

    https://www.biyologlar.com/mineral-iyon-metabolizmasi
  • TOPRAK MİKROBİYOLOJİSİ

    Yeryüzünde farklı iklim koşulları altında oluşmuş çeşitli toprak tipleri, özellikleri bakımından birbirinden farklı canlı kompozisyonu gösterirler. Bitkiler, mikroorganizmalar, omurgalı-omurgasız toprak hayvanları bulundukları toprak ortamı içerisinde karmaşık ekolojik ilişkiler içindedirler. Toprak canlılarının hem kendileri hem de toprakla ilişkileri, çeşitli toprak özelliklerini tayin eder. Toprak sadece kum, silt ve kil gibi mineral parçacıklarından ve...

    https://www.biyologlar.com/toprak-mikrobiyolojisi
  • KARDİYOVASKÜLER ANOMALİLERİN NEDENLERİ

    Kardiyak malformasyonların % 8’i genetik faktörlerle, % 2’i çevresel ajanlarla diğerleri ise genetik ve çevresel faktörler arasındaki etkileşimle ortaya çıkar. Rubella virüsü, thalidomide, isotretinoin (Vit-A), alkol ve diğer bileşikler çevresel kardiyovasküler teratojenlerdir. İnsüline bağlı diyabet hastalığı ve hipertansiyonlu anneler de kardiyak defektlerle ilgilidir. Kromozomal anomaliler, kardiyak anomalilerde önemlidir. Kalp defektli doğan bebeklerin %...

    https://www.biyologlar.com/kardiyovaskuler-anomalilerin-nedenleri
  • MİKROBİYAL LİÇİNG

    Mikroorganizmalar mineral kaynaklarının oluşması ve çözülmesinde önemli rol oynar. Mineral aranması ve zenginleştirilmesinde biyoteknolojik yöntemlerin kullanılması popüler hale gelmiştir. Mikrobiyal liçing; mikroorganizmalar yaratımıyla maden cevherlerinden metallerin kazanılması işlemidir. Düşük kaliteli cevherlerden metallerin geri kazanımın da kullanılan kimyasal metodlar ekonomik olmamaktadır. Dünya genelinde yüksek oranlarda bulunan düşük kaliteli, bakır...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyal-licing
  • ÇEVRENİN CANLI VE CANSIZ ETMENLERİ

    Cansız (abiyotik) etmenler: Işık:Canlılar için en önemli enerji kaynağı güneştir.Yeryüzüne inen enerji bitkiler tarafından fotosentez olayında kullanılır. Sıcaklık:Canlıların yeryüzüne dağılımını ve yoğunluğunu belirleyen önemli bir etkendir. İklim:Uzun zaman aralığı,içinde belirli bir bölgede egemen olan atmosfer koşullarına iklim denir. Toprak ve Minareler:Mineral tanecikleri ile humus karışarak toprağı meydana getirir.Rüzgar,sıcaklık ve suyun...

    https://www.biyologlar.com/cevrenin-canli-ve-cansiz-etmenleri
  • BİTKİ HORMONLARI ( fitohormonlar )

    Bilimsel Süreç 1880 yılı başlarında, Julius Sachs araştırmaları sonucunda bitkinin farklı parçaları arasındaki gelişimin düzenlenmesini sağlayan “kimyasal mesajcıların” (chemical messengers) varlığını ileri sürmüştür. Ancak, Sachs‟ın düşüncesinin esası Charles Darwin tarafından yazılmış olan “The Power of Movements in Plants” (Bitkilerde Hareketlerin Kaynağı) isimli bir kitaptan gelmektedir. Charles Darwin ve oğlu Francis Darwin tarafından...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hormonlari-fitohormonlar-
  • Bal Arılarının Taksonomisi, Vücut Yapıları & Gelişme Dönemleri

    Bal Arının Taksonomisi Dünyada 100.000 dolayında böcek türü taksonomik olarak sınıflandırılmıştır. Bu 100.000 tür içinde 23.000 dolayında arı türü bulunmaktadır. Bal arıları evrimleri süresince diğer böcek türlerinden farklılık göstererek kendilerine has morfolojik ve anatomik yapılarını geliştirmişlerdir. Örneğin bal arılarında polen toplamaya yarayan polen sepetçiklerinin oluşması, nektar ve polenle beslenmeye geçiş bu farklılaşmanın en tipik...

    https://www.biyologlar.com/bal-arilarinin-taksonomisi-vucut-yapilari-gelisme-donemleri
  • BİYOSFERDEKİ YAŞAMA BİRLİKLERİ

    Dünyada bütün canlıların içinde yaşadığı tabakaya biyosfer denir. Biyosferin kalınlığı 16-20 km olup bunun 8-10 km’si atmosfere doğru, 8-10 km’si de deniz ve okyanusların dibine doğru uzanır. Habitat : Biyosferde bir organizmanın doğal olarak yaşadığı ve üreyebildiği yerdir. Fauna:Belli bir bölgede yaşayan hayvanların tamamına denir. Flora: Belli bir bölgede yaşayan bitkilerin tamamına denir. Süksesyon:Zamanla bir baskın türün yerini başka bir baskın...

    https://www.biyologlar.com/biyosferdeki-yasama-birlikleri
  • Makroskobik Dünya’nın Mikroskobik Canlıları

    Bakterilerle ilgilenmeye yeni başlayan biri için onların dünyasını keşfetmek, yeni bir gezegen keşfetmeye benzer. Dünya’nın en küçük canlılarından olan bakteriler, gezegendeki doğal ekolojik sistemlerin işleyişinde çok önemli bir yere sahiptir. Besin, mineral ve enerji döngülerinde “kimyacı” gibi işlev gören bakteriler, canlılar arasındaki ilişkilerde etkin bir rol oynar. Bu yüzden, bakteriler canlılıkla ilgili süreçlerin anlaşılmasına yardım ederler....

    https://www.biyologlar.com/makroskobik-dunyanin-mikroskobik-canlilari
  • Antosiyaninlerin çiçeklerin renklendirilmelerindeki rolleri

    Antosiyanin ismi, Yunanca iki kelimeden, anthos (çiçek) ve kyanos (mavi) kelimelerinden oluşmuştur. E163 kodu ile bilinen antosiyaninler, suda iyi çözünebilen ve birçok meyveye, sebzeye ve çiçeğe etkileyici mavi, kırmızı ve mor renklerini veren pigmentlerdir. Bugün dünyada 200'ün üzerinde farklı antosiyanin kaynağı bulunmuştur. Antosiyaninler, pH değişimine karşı duyarlıdırlar. Çoğu antosiyanin, yüksek asitli koşulda kırmızıya, düşük asitli koşulda ise...

    https://www.biyologlar.com/antosiyaninlerin-ciceklerin-renklendirilmelerindeki-rolleri
  • GİBERELLİNLER : Bitki Boyu Düzenleyicileri

    Giberellinler Japonya’da 2. Dünya Savaşı yıllarında keşfedilmiştir, fakat bu sırada batı ile ilişkiler kopuk olduğundan batı bu keşfi 1950’lerde öğrenmiştir. Yüzyıl önce, Asya‟daki çiftçiler çeltik tarlalarındaki pirinç fidelerinin aşırı ölçüde boylandıklarını ve ince kaldıklarını gözlediler. Bu durumda, fideler olgunlaşmadan ve çiçek oluşturmadan önce, ince ve cılız oluyor ve bu sebepten dik duramayıp erkenden ölüyordu veya verim...

    https://www.biyologlar.com/giberellinler-bitki-boyu-duzenleyicileri
  • Tohumsuz Bitkiler

    Bitkiler, fotosentez yapan ökaryotik organizmalar olarak tanımlanırlar. Bitkiler Alemi'nin şekil, büyüklük, yapı, organizasyon, ekolojik istekler açısından büyük farklılıklar gösteren çok sayıda üyesi bulunur. Bitkiler Alemi, Tohumsuz Bitkiler (Cryptogamae) ve Tohumlu Bitkiler (Spermatophyta) olmak üzere iki büyük gruba ayrılır. Tohumsuz Bitkiler, diğerlerinden daha ilkel olarak nitelendirilirler ve sporlarla çoğalmaları nedeni ile Sporlu Bitkiler olarak da...

    https://www.biyologlar.com/tohumsuz-bitkiler
  • Anorganik bileşiklerin tayini I

    Kuru distilasyon Günümüzden 4000 yıl önce Mısırlılar sedir ağacının kuru distilasyonu ile sedir katranı elde etmişlerdir. Benzer üretim tekniği antik çağlarda Çinliler, Hintliler, Persler, Yunanlı ve Romalılar tarafından da kullanılmıştır. Orta çağda ilk olarak İbni Sina tarafından uygulanan su buharı distilasyonu tekniği ile uçucu yağ üretimi daha da geliştirilmiş ve ürün çeşitliliğinde de büyük artmalar gözlenmiştir. Özellikle 19. yüzyıldan...

    https://www.biyologlar.com/anorganik-bilesiklerin-tayini-i
  • Anorganik bileşiklerin tayini II

    Bitkilerdeki anorganik bileşiklerin tayininde kullanılan yöntemlerden biri de kül analizidir. Odun külünde katyon ve anyon aranarak bitkilerdeki anorganik bileşikler tayin edilebilir. Dikkat HCI ve HNO3 ve Kuvvetli asittir! BUHARIDA TEHLİKELİDİR. Odun külünde elde edilecek asitli çözeltiler çeker ocak altında yapılmalı. Yada başka bir ortamda asitlenmiş olan örneklerde deneyler yapılabilir. AgNO3 çözeltisi yada toz ve çözelti halde deri ile temas etmemelidir. ÇOK...

    https://www.biyologlar.com/anorganik-bilesiklerin-tayini-ii
  • ORGANİK BİLEŞİKLERİN TAYİNİ

    Ayraçlar: İndikatörler (Ayıraçlar): Belirli şartlarda belirli maddelerle reaksiyona girerek uğradığı değişiklikle o maddenin varlığını gösteren maddelere ayıraç veya indikatör denir. Fehling Reaktifi Alman kimyager Herman von Fehling tarafından geliştirilmiştir. Bir organik maddenin redüktör (kimyasal bir reaksiyonda başka maddelere elektron veren madde) olup olmadığını anlamak için kullanılır. Redükleyici sekerleri (glukoz gibi monosakkaritler ve maltoz,...

    https://www.biyologlar.com/organik-bilesiklerin-tayini
  • Alglerin içerikleri ve insanlar üzerine etkileri

    ALGLERİN EKONOMİK VE EKOLOJİK ÖZELLİKLERİ, SINIFLANDIRILMASI VE ÜREME TİPLERİ

    https://www.biyologlar.com/alglerin-icerikleri-ve-insanlar-uzerine-etkileri
  • EVREN, EVRİM, İNSAN ve DÜŞÜNCE

    Evrenin bütün geçmişi, bütün tarih, bütün evrim, evrime yolaçan değişimin mekanizması, evrenle ilgili herşey, canlı ve cansız maddenin ve enerjinin ve hareketin yapısında gizli... Bilinmeyen bir gerekçeyle hiçliğin içindeki tek bir noktadan koskoca bir evren yaratan mucizesel bir sürecin, gide gide canlı yaşamı ve insanı ve düşünceyi de yaratmış olmasında, hiçbir tuhaflık ya da aykırılık yok... Düşünsel olasılıkların, yani düşüncede...

    https://www.biyologlar.com/evren-evrim-insan-ve-dusunce
  • Toprak Ekolojisi

    Fiziksel Değişim: Sıcaklık ve ışıma kayadaki kristallerin titreşimine yol açar ve bu moleküler hareket mikro çatlaklara yol açar. Geceleri ise soğuyarak büzüşen kayalarda bu çatlaklar gelişir, gaz ve su hareketlerininde etkisiyle çözünen tuzlar kayadan uzaklaşır. Nem kayaya yapışır ve kristalleri çözer. Liken asitleri ise kayaya biyolojik olarak zarar verir ve bu çatlaklar binlerce yıl sonra bölünür ve bu aşınmalarla toprak oluşur. Organik maddelerin...

    https://www.biyologlar.com/toprak-ekolojisi
  • KAPİLLERLERİN HİSTOFİZYOLOJİSİ

    Kapiller endotel hücreleri, küçük porlar (9-11 nm çapında) ve büyük porlar (50-70 nm) olmak üzere 2 farklı por sistemi içerebilirler. Daha küçük porların endotel hücre bağlantılarının kesintileri olduğuna inanılır. Büyük porlar ise pencere ve taşıyıcı veziküller olarak bilinir. Oksijen, karbondioksit ve glukoz hücre zarından diffüze olabilir veya hücre zarından taşınabilir ardından sitoplazmada diffuze olur ve sonuçta adluminal hücre zarından...

    https://www.biyologlar.com/kapillerlerin-histofizyolojisi
  • MANTAR TOKSİNLERİ

    I.Azot içeren bileşikler a- Terpenler b- Antrakinonlar II.Azotsuz bileşikler a- Oksolanlar b- Azot heterosiklik bileşikler c- Amid ve peptidler d- N-N bağlı bileşikler

    https://www.biyologlar.com/mantar-toksinleri
  • Kuru Distilasyon Yöntemi

    Bitki kısımlarında mevcut maddeler çeşitli yöntemlerle belirlenirler.Çünkü;her elelment belirli deneysel etkilerle kendisini ortaya çıkartır.Bir tüpe buğday ve bezelye taneleri konulur.Tüp üç yıkama şişesine bağlanır. 1.I.şişede,CoCl’ye batırılmış mavi renkli süzgeç kağıdı ile Pb(CH3CO)2 eriyiğine batırılmış veyaz renkli süzgeç kağıdı vardır. 2.II.şişede,Nessler ayıracı bulunur. 3.III.şişede ise,Ba(OH)2 eriyiği mevcuttur. Buğday ve bezelye...

    https://www.biyologlar.com/kuru-distilasyon-yontemi
  • Anorganik Bileşiklerin Tayini

    Dikkat HCI ve HNO3 ve Kuvvetli asittir! BUHARIDA TEHLİKELİDİR. Odun külünde elde edilecek asitli çözeltiler çeker ocak altında yapılmalı. Yada başka bir ortamda asitlenmiş olan örneklerde deneyler yapılabilir. AgNO3 çözeltisi ya da toz ve çözelti halde deri ile temas etmemelidir. ÇOK KUVVETLİ BOYAR. Odun külünde katyon aranması : Katyonların (pozitif elektrik yüklü iyonlar) toplamıdır. Bitkideki başlıca katyonlar Ca++, Mg++, K+, NH4+ (Makro) Zn+, Fe++, Mn+,...

    https://www.biyologlar.com/anorganik-bilesiklerin-tayini
  • Proteinlerin Tanımlanması

    Bitkilerdeki proteinlerin varlığı 3 yöntemle kanıtlanabilir. a) Biüre tepkimesi : Ricinus sp. üzerine Fehling ayıracı konarak ısıtılırsa ................. renk meydana gelir. Çünkü Ricinus sp proteinindeki peptid bağlarının varlığından dolayı bu renk oluşmuştur. b) Millon tepkimesi : Testası (tohum gömleği) çıkarılmış fasulye üzerine Millon ayıracı dökülürse ............. renk meydana gelir. Çünkü proteindeki tirozin aminoasidinden dolayı bu renk...

    https://www.biyologlar.com/proteinlerin-tanimlanmasi
  • EKOLOJIK DENGE, ÇEVRE KIRLILIĞI VE INSAN SAĞLIĞI

    EKOLOJIK DENGE, ÇEVRE KIRLILIĞI VE INSAN SAĞLIĞI

    Madde ve Enerjinin Sakınımı (Korunumu) Yasası Bu yasaya göre,dünyada varolan hiçbir madde yok olamaz, yoktan da madde var edilemez. Zaman zaman elementlerin içinde yer aldıkları bileşiklerin miktarı değişse de toplam element miktarı sabittir ve hiçbir zaman değişmez. Enerjinin sakınımı yasasına göre , dünyada varolan enerji miktarı sabittir. Ancak enerji biçimleri birbirine dönüşebilir. Basit elementlerden kompleks / bileşik elementler oluşurken büyük...

    https://www.biyologlar.com/ekolojik-denge-cevre-kirliligi-ve-insan-sagligi
  • BİYOKİMYA DERSİ ÇALIŞMA SORULARI ( 445 soru )

    1) Biyokimyanın tanımı nasıldır? Canlı hücrelerin kimyasal yapı taşlarını ve bunların katıldığı reaksiyonları inceleyen bilim dalı… 2) Biyokimyanın amacı nedir? Canlı hücrelerle ilgili kimyasal olayların moleküler düzeyde tam olarak anlaşılmasını sağlamak 3) Biyokimyanın konuları nelerdir? Hücre bileşenlerinin doğası hakkındaki bilgilerin toplanması Hücre içinde sürekli olarak meydana gelen kimyasal dönüşümlerin incelenmesi 4) Canlı...

    https://www.biyologlar.com/biyokimya-dersi-calisma-sorulari-445-soru-
  • Fermentasyoni, Mayalanma nedir , Tarihçesi

    Fermentasyon (mayalanma), genellikle glikozun alkole dönüştüğü reaksiyonlar için kullanılan bir isimdir. Bu dönüştürme işi maya adı verilen tek hücreli canlıların sitoplazmalarında gerçekleşir. Ancak fermentasyonun daha uygun bir tanımı, karbonhidratların alkol ve asitlere dönüştürülmesidir. Fermentasyon, anaerobik şartlarda, yani oksidatif fosforilasyon olamadığı durumlarda, glikoliz yoluyla ATP (adenozin trifosfat) üretimini sağlayan önemli bir biyokimyasal...

    https://www.biyologlar.com/fermentasyoni-mayalanma-nedir-tarihcesi
  • Bitkilerin Mineral Madde Beslenmesi Mekanizmaları

    Elektroosmozun bir iyon iletimi mekanizması olduğu, hidrate iyonların su moleküllerini sürükleyen ve membranlardaki porlar, kapilerler boyunca yaratılan elektrik alanları, yani potansiyel farklılıkları ile iyonik madde taşınması gerçekleştirdiği belirtilmişti. Elektriksel potansiyel farkı DE, elektriksel yükün bir noktadan diğerine gitmesi ile yapılan işin ölçütüdür. Daha önce değinildiği üzere yukarıda kısaca incelenmiş olan itici güçlerden de çok daha...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerin-mineral-madde-beslenmesi-mekanizmalari
  • Mikroskop tipleri, patolojide kullanım alanları

    Mikroskop tipleri, patolojide kullanım alanları

    Mikroskop (16. yy) Lensler ve büyüteçler, Antik Yunan uygarlığında bile biliniyormuş. Ancak onlar bu lensleri yapmayı değil, sadece ortası kenarlarından daha geniş kristallerin etkilerini biliyormuş.

    https://www.biyologlar.com/mikroskop-tipleri-patolojide-kullanim-alanlari
  • Miller-Urey Deneyi

    Belkide günümüzde en çok yalanlanmaya çalışılan deney bu deneydir. Çünkü, ezici bir üstünlükle dört evre hipotezinin ilk maddesini açıklamaktadır. 1920 lerde Rusya’dan Oparin, ve İngiltere’den Haldane birbirlerinden bağımsız olarak, ilkin dünya koşullarının, ilkin atmosfer ve denizlerde bulunan inorganik öncül moleküllerden, organik bileşiklerin sentezlenmesini sağlayan kimyasal reaksiyonlar için elverişli olduğunu açıkladılar. 1953′te Stanley Miller...

    https://www.biyologlar.com/miller-urey-deneyi
  • Organik Molekül Sentezlenmesinde Diğer Görüşler

    Tüm bilim dünyası atmosferdeki inorganik molekkülerin kullanıldığını düşünmemektedir tabiki. İlk organik bileşiklerin oluşumu üzerine 2 görüş daha aktarmak istiyorum; 1. Dünyaya çarpan göktaşlarının taşıdığı organik moleküller: son yıllarda NASA ve pek çok kuruluş bu konuda detaylı araştırmalar yapmaktadır. Elde ettikleri sonuçlar, yaşamın başlangıcı için göktaşlarının büyük bir destek olduğu yönündedir. 2. Hidrotermal ventler: Bir kısım...

    https://www.biyologlar.com/organik-molekul-sentezlenmesinde-diger-gorusler
  • Çevre Sorunlarının Oluşumu ve Yayılması

    Çevre Sorunlarının Oluşumu ve Yayılması

    Çevre sorunlarının gelişimine girmeden önce, dünyamızı ve ülkemizi tehdit eden bazı temel çevre sorunlarının üzerinde durmak gerekmektedir. Böylece, hem bu sorunların niteliği hem de bunlarla ilgili mevzuat ve bilincin gelişim tarihleri daha iyi izlenebilecektir. Aslında bu ayırımın kendisi dahi çevre sorunları gibi yenidir. Zira çevre sorunları ilk kez II. Dünya savaşı sonrası ortaya çıktığında, bunların son tahlilde sanayileşmenin bir sonucu olduğu ve...

    https://www.biyologlar.com/cevre-sorunlarinin-olusumu-ve-yayilmasi
  • Su ve Mineral Madde Metabolizması

    Bitki hücresine alınan su canlılığı sağlayan tüm olayların yürümesi için gerekli ortamı sağlar. Bilindiği gibi su yarıkovalent, elektron çiftlenmesi ile oluşan O - H bağlarının 105 derecelik açı yapması ve daha çok -2 yüklü oksijene yakın olan elektron çiftlerinden oluşması nedeniyle çift kutuplu, dipol bir moleküldür. Bu nedenle su reverzibl olarak H(3)O +, hidroksonyum ve hidroksil şeklinde iyonlarına ayrılabilir. Mineral iyonları çevrelerine zıt...

    https://www.biyologlar.com/su-ve-mineral-madde-metabolizmasi-2
  • ENERJİ ve KARBON METABOLİZMASI

    Bilindiği gibi canlıların birincil enerji kaynağı güneş enerjisidir. Besin zinciri ototrof - kendibeslek yeşil organizmaların güneş enerjisini kullanarak inorganik CO2 gazının karbonunu suyun protonu ile redükleyip - indirgeyip organik bileşikler sentezlemesi ile başlar. Canlılık ışığın fiziksel enerjisinin kimyasal bağ enerjisine dönüştürülerek canlılık ve sürdürülmesi için gerekli işlerde kullanımı ile yürür. Bu işlemler ve işlerin toplamına...

    https://www.biyologlar.com/enerji-ve-karbon-metabolizmasi-1
3WTURK CMS v8.1