Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 1017 içerik listeleniyor

  • Başlıca Plasmidler ve Özellikleri

    Bakterilerde, karakterleri çok değişik olan doğal plasmidler bulunmaktadır. Taşıdıkları özel genlere dayalı olarak bunları 6 grup altında incelemek mümkündür. 1) F plasmidi (fertilite faktörü, F faktörü, seks faktörü) 2) Rezistenslik plasmidleri (R plasmidleri, R faktörleri) 3) Virulens plasmidleri 4) Bakteriyosin plasmidleri 5) Metabolik plasmidler 6) Büyük plasmidler F plasmid (F Faktörü, Seks Faktörü) F faktörü (fertilite faktörü) en iyi E. coli K 12...

    https://www.biyologlar.com/baslica-plasmidler-ve-ozellikleri
  • Büyüme Hormonu

    HGH (HUMAN GROWTH HORMON) BÜYÜME HORMUNU HGH, yada Türkçe karşıtı büyüme hormonu doğal olarak vücudumuzda salgılanan hormonlardan biridir. Fakat yaş ilerledikçe salgı miktarı azalır. Öyle ki 40 ve 50'li yaşlarda oldukça düşen bu hormonun seviyesini yükseltmek insan ömrü ve sağlığı üzerinde inanılmaz sonuçlar vermiştir. Çok sayıda insan şu anda doktor kontrolünde dışarıdan hormon takviyesi almaktadır. Tabi ki sporcularda performans arttırıcı etkisi...

    https://www.biyologlar.com/buyume-hormonu
  • Su Kirliliği Kontrolunde Teknolojik Yaklaşımlar ve Arıtma Yöntemlerinin Sınıflandırılması

    Pis suların arıtılmasında kullanılan yöntemler, fiziksel etkilerin önem taşıdığı temel işlemler ile kimyasal ve biyolojik kimyasal ve biyolojik reaksiyonların ağırlık taşıdığı temel süreçler olmak üzere iki ana gruba ayrılabilir. Temel işlemlerde pis suyun niteliği değişmez halbuki temel süreçlerde nitelik değişimi vardır. • Bir arıtma tesisinde temel işlemlerin yer aldığı ünitelere örnek olarak ızgaralar, karıştırma, çökeltme, yumaklaştırma,...

    https://www.biyologlar.com/su-kirliligi-kontrolunde-teknolojik-yaklasimlar-ve-aritma-yontemlerinin-siniflandirilmasi
  • Bitkilerde Hastalık Etkenleri (etioloji)

    Etioloji içinde, bitkilerde hastalığa neden olan etmenler incelenir ve bu hastalık etmenlerinin sınıflaması yapılır. Bitkilerde hastalığa neden olan etmenler canlı ve cansız etmenler olarak ikiye ayrılır. Cansız etmenleri bitkilerin yaşadığı çevre koşulları meydana getirir. Çevre koşularının anormal şekilde oluşması (sıcaklık, ışık, nem, rüzgar gibi iklim koşulları, toprakların strüktürünün bozulması, taban suyu yüksekliği, toprak yorgunluğu, pH...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-hastalik-etkenleri-etioloji
  • Türkiye'de Su Kirliliği Sorunları

    Büyük bir su potansiyeline sahip olan ülkemizde düzensiz kentleşme ve endüstrileşme sonucu su kirliliği hızla yayılma göstermektedir. Arıtma tesislerinin bulunmaması, çevre sağlığı görevini ve kontrollerini tamamiyle yüklenen bir organizasyon olmaması nedeniyle kirliliğin boyutları farkında olunamayan ciddi boyutlarda gelişme göstermektedir. Hemen belirtmek gerekir ki, su kaynaklarımızın ne kadarının doğal kriterler bakımından sağlıklı bir düzeyde olduğunu...

    https://www.biyologlar.com/turkiyede-su-kirliligi-sorunlari
  • Gen Terapi

    Gen terapisi hastalıklarla mücadele etmek için tıbbın üzerinde çalıştığı yeni bir yöntem. Temelinde, hasta kişinin genlerini, iyileştirici proteinler üretecek şekilde değiştirmek yatıyor. Gen terapisi denilince ilk akla gelen, ölümcül hastalıkları ve çeşitli bedensel sakatlıkları iyileştirmek olduğu halde hastalıklardan korunmak da, gen terapisi ile mümkün olacağı öngörülen hedeflerden biri. Gen terapisi henüz emekleme aşamasında. Halen bir kaç temel...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapi
  • Oksijen ve Canlılar

    En bol bulunan bir element olan oksijen, atmosferimizde fotosentetik canlıların faaliyeti sonucu oluşmaya başlamıştır.Oksijen bütün canlılar için vazgeçilmez bir element olup; hidrojen, karbon, nitrojen ve kükürt ile birlikte organik moleküllerin temel yapısal Atom larını oluşturur. Bunun yanında, aerobik canlıların enerji metabolizmasındaki rolü nedeniyle, oksijen hayati bir öneme sahiptir. Bilinen bütün canlı türleri, organik moleküllerin içindeki şekli ile...

    https://www.biyologlar.com/oksijen-ve-canlilar
  • Genlerin Vücuda Sokulma Yöntemleri ve İlk Gen Terapisi

    Genleri vücuda sokmanın çeşitli yolları vardır: Ex vivo, in vivo ve in situ. Ex vivo gen terapisinde, hastadan alınan hücreler laboratuar ortamında çoğaltılır ve vektör aracılığıyla iyileştirici genler bu hücrelere nakledilir. Daha sonra, başarılı bir şekilde genleri içine almış hücreler seçilir ve çoğaltılır. Son aşamadaysa, çoğaltılan bu hücreler tekrar hastaya verilir. In vivo ve in situ gen terapisindeyse, genleri taşıyan virüsler doğrudan doğruya...

    https://www.biyologlar.com/genlerin-vucuda-sokulma-yontemleri-ve-ilk-gen-terapisi
  • Deniz Canlıları ve Dokosahekzanoik asit (DHA) ve Eikosapentanoik asit (EPA)

    • Denizde yaşayan türlerin çoğu doymamış yağ asitlerini sentezleme yeteneğine sahip değildir. • Bazı deniz canlıları aldıkları besinlerle Dokosahekzanoik asit (DHA) ve Eikosapentanoik asit (EPA) ihtiyacının tamamını karşılamayabilirler. • Bu yağ asitlerinin larvaların diyetlerinde bulunması sonucunda hayatta kalma ve büyümelerinde genellikle artış görülmektedir. • 1989 yılında yapılan bir çalışmada, 10 mikroalg türünün yağ asidi kompozisyonu...

    https://www.biyologlar.com/deniz-canlilari-ve-dokosahekzanoik-asit-dha-ve-eikosapentanoik-asit-epa
  • DNA’nın yapısı

    J.Monod Temel biyolojik değişmez DNA’dır. İşte bunun için Mendel’in kalıtsıl çizgilerin değişmez taşıyıcısı olarak geni tanımlaması, Avery’nin bunu kimyasal olarak saptaması (Hershey’in de doğrulaması), Watson ile Crick’in de onun eşlenici değişmezliğinin yapısal temellerini açığa çıkarmaları, kuşkusuz, biyolojide yapılmış olan en büyük buluşlardır. Bunlara, bütün anlamını ve geçerliliğini bu yeni buluşlar yoluyla kazanmış olan...

    https://www.biyologlar.com/dnanin-yapisi-1
  • MİKROBİYOLOJİNİN KONUSU VE ALT DALLARI

    MİKROBİYOLOJİNİN KONUSU VE ALT DALLARI

    Mikrobiyoloji bilimi iki temel konu üzerinde odaklanmıştır: 1. Mikroorganizmaların temel yaşam işlevlerini anlamak, 2. Mikrobiyolojiyi insanoğlunun yararına olacak şekilde uygulamak. Aslında tüm hücrelerin pek çok ortak yönü vardır. Mikrobiyal hücreler, çok hücreli organizmaların hücreleri ile pek çok ortak özelliği paylaştığı için yaşamın kimyasal ve fiziksel temellerinin anlaşılmasında mikroorganizmalar üzerinde yapılan çalışmalardan...

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyolojinin-konusu-ve-alt-dallari
  • ASPİRE EDİLMİŞ KEMİK İLİĞİ

    Bazen, sadece kemik iliği kesitlerinin araştırılması (incelenmesi) myelofibrosis, aplastik anemi veya sekonder karsinoma gibi hastalıkların teşhisini doğrulayacaktır. Aspire edilmiş örnek¬ler fiksatife aktarılana kadar sıvı olarak muhafaza edilmeli ve son¬ra aşağıdaki gibi işleme konulmalıdır. Teknik 1-2 cc’lik ilik bilinen yolla hızlı aspirasyonla alınır ve direkt olarak temiz bir lama alınarak ezilerek yayılır. Geriye kalan kemik iliği 6 damla Wintrobe’in...

    https://www.biyologlar.com/aspire-edilmis-kemik-iligi
  • DNA Hakkında Merak Edilenler

    1-) DNA NEDİR VE NEREDE BULUNUR ? DNA "Deoksi Ribo Nükleik Asit" isimli bir tür molekül grubunun kısaltılmış isimidir. DNA'nın çift zincirli ip merdivene benzer. Çift zincirli yapıdaki DNA zinciri oldukça uzun bir zincirdir.Bu zincir hücre içindeki özel enzimler ve proteinler aracılığı ile paketlenir. Nasıl ki uzun bir ipi makaraya düzenli bir şekilde sarıyorsanız, hücrede buna benzer bir mekanizma ile DNA yı paketleyerek çekirdeğinin (Nukleus) içine...

    https://www.biyologlar.com/dna-hakkinda-merak-edilenler
  • Mikrobiyoloji’nin Tarihçesi

    Mikrobiyoloji’nin Tarihçesi

    Mikrobiyolojinin konusunu oluşturan canlıların bitkiler ve hayvanlar ortaya çıkmadan milyarlarca yıl önce yeryüzünde olduğunun kanıtı fosil mikroorganizmalardır.

    https://www.biyologlar.com/mikrobiyolojinin-tarihcesi
  • Genlerin örtülmesi

    1953 yılında Watson ve Crick DNA molekülünün çok özgül özelliklere sahip çift zincirli ve sarmal yapı modelini ortaya koymuşlardır. Genetik olayların hücrede mikro düzeydeki temeli, genetik materyal görevini yüklenen nükleik asitlerin yapı ve özelliklerine dayanır. Nükleik asitlerin iki türü olan DNA ve RNA aynı primer özelliklere sahiptir. Bu moleküllerin yapı taşı ise nükleotiddir ve temelde dört kimyasal ünitenin (kısaca A, T, C, G) genel bir sıra takip...

    https://www.biyologlar.com/genlerin-ortulmesi
  • Bitki Hastalıkları - Fitopatoloji

    Bitki Koruma içinde yer alan anabilim dallarından biri olan fitopatoloji, kelime anlamı olarak bitki hastalıkları bilimi olarak ifade edilir. Bitki Koruma; Bitkilerde hastalığa neden olan canlı ve cansız faktörleri, hastalıkların oluşumunu, hastalık etmenleriyle hasta bitkiler arasındaki ilişkileri, bitkileri hastalık etmenlerinden koruma yolları ile bitki hastalıklarının tedavi yöntemlerini araştıran bilim dalıdır. Fitopatoloji, bitki hastalıklarını 5 ana...

    https://www.biyologlar.com/bitki-hastaliklari-fitopatoloji-1
  • Alg Kültür ortamının zenginleştirilmesi ve kullanılan besin ortamları

    A. Makro elementler: • Azot(N): Hücrede aminoasitlerin dolayısıyla proteinlerin yapımında rol oynar. Bu bakımdan önemli bir maddedir. • Fosfor(P): Fitoplankton hücrelerinde ATP, nükleik asit, fosfolipidlerin yapısında yer aldığından önemli ve gereklidir. • Karbon(C): Karbon taşıyan organik maddelerin kuru ağırlığının%50’si karbondur ve bu nedenle fitoplankton hücreleri fotosentez sırasında çok miktarda karbon tüketirler. Bu karbonda CO2’den sağlanır. ...

    https://www.biyologlar.com/alg-kultur-ortaminin-zenginlestirilmesi-ve-kullanilan-besin-ortamlari
  • Translasyon Nedir ?

    Düzeltme işlemleri tamamlanmış olan mRNA daha sonra çekirdek (nukleus) den çıkarak "Ribozom" adı verilen bir organele doğru yol almaya başlar.Ribozoma ulaşan mRNA ribozoma bağlanır. mRNA nın bir özelliği ise DNA daki gibi sıralanan bazların 3 lü gruplar halinde ayrılmış olmasıdır.Bir örnek verelim ; DNA üzerindeki kodonlar " AATGCCGATGTA " şeklinde ise, sentezlenen mRNA nın görünümü " UUA-CGG-CUA-CAU " şeklinde olacaktır.Dikkat ederseniz baz sıralamasında bir...

    https://www.biyologlar.com/translasyon-nedir-
  • NÜKLEİK ASİTLER VE NÜKLEOPROTEİNLER

    Nükleoproteinler, nükleik asitlerin ve bazik proteinin kombinasyonlarıdır. DNA esas nükleer bileşendir diğeri ise RNA' dır ve hem çekirdekte hem de sitoplazmada bulunur. RNA kromozomlarda çok az bulunur. Nükleolusda ve ribozomda bulunur. Boyama yapılmış kesitlerde, ışık mikroskubunda RNA bazofilik granüller şeklinde görülebilir. Hücrelerin çoğunun sitoplazması kuvvetli asidofiliktir fakat plazma hücreleri çok fazla RNA içeriklerinden amphofilik (hem bazofilik, hem...

    https://www.biyologlar.com/nukleik-asitler-ve-nukleoproteinler
  • DNA için Feulgen reaksiyonu

    DNA için en güvenilir ve en spesifik tekniktir. Reaksiyon, asit hidroliz ile purin-deoksiriboz bağlarının kırılması ile aktif aldehit gruplarının serbest kalması esasına dayanmaktadır. Aldehitler, Schiff reaktifini (leucofuksin, fuksin sülforoz asidi) tekrar renklendirerek, çekirdek kromatinine mor-menekşe renk verir. Bu reaksiyon, PAS reaksiyonunun analogudur. Fiksasyon için Bouin, aşırı hidrolize neden olduğundan tavsiye edilmez. Diğer fiksatiflerin çoğu...

    https://www.biyologlar.com/dna-icin-feulgen-reaksiyonu
  • Süngerler Hakkında Bilgiler

    Süngerler Hakkında Bilgiler

    Süngerler çokgözeli hayvanlardan Parazoa bölümünün bir filumu. En eski taşılları günümüzden 600 milyon yıl öncesine ait ilkel hayvanlardır. Denizlerde, göllerde ve akarsularda yaşamakta olan 2.500 sünger türünün çoğu ancak sünger uzmanlarınca tanınabilir.12 mm. boyundaki küçük süngerlerden , genişlik ve yükseklikleri 2 metreyi bulanlarına dek çeşitli büyüklükte olanları vardır.Çok çeşitli renklerde olabilirler. Biçimleri, bir kayanın üzerine boya...

    https://www.biyologlar.com/sungerler-hakkinda-bilgiler
  • NÜKLEİK ASİTLER İÇİN METİL GREEN-PYRONİN YÖNTEMİ

    Pappenheim, bazik boyalardan metil green ile pyronin’in karıştırılması ile kromatinin yeşil, bazofilik inklüzyon cisimciklerini (genellikle RNA) kırmızı boyadığını göstermiştir. Bu yöntem, Unna tarafından fenol‘ün kullanımı ile geliştirilmiştir ve Unna - Pappenheim tekniği olarak bilinmektedir. DNA ve RNA’nın differensiyel boyamasında 2 bazik boyanın kullanımı mantıksız görülmektedir fakat 2 boyanın kimyasal affinitelerindeki küçük değişiklikler...

    https://www.biyologlar.com/nukleik-asitler-icin-metil-green-pyronin-yontemi
  • Genler Neden Yapılmışlardır? Genlerin yapı taşları

    Kromozomlar (genler) neden yapılmışlardır? Biyolojide kuskusuz çok önemli bir yeri olan Oswald Avery’nin deneyleri bu soruya çok açik ve parlak bir yanit getirdi. Çalismalari, simdi “moleküler biyoloji” dedigimiz modern çagi açti. 1940'larin basinda Avery, iki tarafli zatürreye (akciger iltihasbi) neden olan bakteriyle ugrasiyordu (penisilin bulunmadan önce, en büyük ölüm nedenlerinden biriyldi bu hastalik). Yaptigi deneylerde açiklayamadigi sasirtici sonuçlar buldu....

    https://www.biyologlar.com/genler-neden-yapilmislardir-genlerin-yapi-taslari
  • Yüksek Irtifa Için Moleküler Uyum

    Bir enzimin degisik formlari arasindaki islevsel farkliliklar konusunda yorumlar yapabilmek için, o enzim ve biyolojik etkinliklerinin aynntilariyla ilgili bilgilere gereksinmemiz var. aminoasit diziliminde, dört aminoasidin wxyz seklindeki dizilimini de içeren bir protein düsünün. Baska bir türde ayni islevi gören proteinde aminoasit dizilmi wxtz olursa, diger bir deyisle bu kisa dizide 'y' aminoasidi yerine 't' geçmisse, bu önemli bir farklilik midir? Bu soruyu, ancak proteinin...

    https://www.biyologlar.com/yuksek-irtifa-icin-molekuler-uyum
  • FERMENTASYON (oksijensiz solunum) NEDİR?

    Her canlının yaşamını devam ettirebilmek için enerjiye gereksinimi vardır. Enerji elde etmek için kullanılan yollardan biri fermentasyon yani oksijensiz=anaerobik solunumdur. Kimi mikroorganizma oksijensiz solunumla yaşamak zorundadır. Kimi mikroorganizmalar da yaşam döngülerinin bir kısmında çevresel etkilere bağlı olarak oksijensiz solunum yaparlar. Fakat oksijensiz solunumu kullanan sadece mikroorganizmalar değildir. Örneğin biz insanlar da sıkı bir fiziksel egzersiz...

    https://www.biyologlar.com/fermentasyon-oksijensiz-solunum-nedir
  • Hücre ve Hücre Teorisi

    Aslında Hooke'un gördüdüğü bu odacıklar bitki hücrelerinin etrafını saran cansız hücre çeperlerinden başka birşey değildi. Robert Hooke's Compound Microscope (replica) Hooke mikroskobu ile yapmış olduğu gözlemleri ,hücre ve çeşitli çizimleride içinde barındıran döneminin en çok satan kitaplarından ''Micrographia'' isimli eserinde yayınladı. Title-page and Royal Society imprimatur ''Hücre Teorisi'' alman zoolog Theodor Schwan,Mathias Schleiden ve ünlü alman...

    https://www.biyologlar.com/hucre-ve-hucre-teorisi
  • DETERJANLAR - DEZENFEKTAN KALINTILARI

    Birçok gıdanın işlenmesi ve muhafazası sırasında kullanılan alet ve ekipmanın mutlaka temizlik ve gerekli hallerde de dezenfeksiyonu kaçınılmazdır. İyi bir temizlik yapmadan gerçekleştirilen dezenfeksiyonla istenilen başarı sağlanması mümkün olmadığından, öncelikle alet ve ekipmanın iyi bir şekilde temizlenmesi gerekmektedir. İyi bir deterjan; 1. Suda kolayca çözünebilmeli, 2. Yüzeylerde aşınmaya neden olmamalı, 3. Kokusuz olmalı, 4. Ekonomik kullanıma...

    https://www.biyologlar.com/deterjanlar-dezenfektan-kalintilari
  • DNA İZOLASYON YÖNTEMLERİ NELERDİR

    DNA İZOLASYON YÖNTEMLERİ NELERDİR

    DNA’nın izolasyonunda çeşitli yöntemlerden yararlanılır. Genelde izole edilen kromozal veya plazmid DNA moleküllerinin saflığının kontrolü ve miktarının tayini spektral yöntemlerle yapılmaktadır.

    https://www.biyologlar.com/dna-izolasyon-yontemleri-nelerdir
  • Akrilamidin Oluşum Mekanizması

    - Kızartılan besinin bileşiminde bulunan bazı aminoasitler ile şekerler, maillard reaksiyonu sonucu akrilamide dönüşmektedir . - Model ortamda gerçekleştirilen denemelerde asparajinin akrilamid oluşumundan sorumlu aminoasit olduğu tespit edilmiştir. Asparajinin akrilamide yapısal benzerliğinden dolayı kaynaklandığı düşünülmektedir. - Akrilamid oluşumunun sıcaklık ve süreye bağlı olduğu ve akrilamid oluşumunun gerçekleşmesi için ortam sıcaklığının...

    https://www.biyologlar.com/akrilamidin-olusum-mekanizmasi
  • Mutasyon Çeşitleri

    Fenotipik olarak kolayca görünebilen özellikler meydana getirirler. Belki gözle görülemezler ama, doku ve kanın incelenmesiyle ortaya çıkarılabilirler. Eğer bu tip bir mutasyon dominant ise birinci dölde görülebilir. İnsan mutasyonlarının oranı üzerindeki çalışmaların çoğu dominant görünebilir mutasyonlara dayanmaktadır. Bunların biri “chondrodystrophic cücelik”tir. Kol, bacak ve yapılarının kısalığıyla tanınırlar. Babası ve anası sağlam olan bir...

    https://www.biyologlar.com/mutasyon-cesitleri
  • RNA’nın Yapısı, Çeşitleri ve İşlevleri

    RNA , tek nükleotit zincirinden oluşur.Yapısında şeker olarak riboz bulunur.Bazları adenin , guanin, sitozin ve urasildir.Çekirdek,kloroplast, mitokondri , stoplazma da bulunur.Ribonükleaz enzimi tarafından hidrolize edilir. Hücrelerde büyüklük ve görev bakımından üç çeşit RNA vardır.RNA sentezi , RNA polimerazın DNA’nın nükleotit ipliğinin birine tutunması ile başlar.RNA polimeraz DNA molekülünün şifrelenecek ipliği boyunca hareket eder.Enzim DNA şifre...

    https://www.biyologlar.com/rnanin-yapisi-cesitleri-ve-islevleri
  • Genetik Şifre

    DNA, hücrede kromozomlar üzerinde yerleşmiştir.DNA’nın anlamlı en küçük birimine ‘gen’ denir.Genetik madde, mitoz bölünme ile kromozomlar sayesinde miktarı korunarak yeni hücrelere geçer. Hayatın dilini oluşturan DNA molekülünün sembolleri nükleotitlerdir.Bu nükleotitler, bir şifre sembolü olarak kabul edilirse, hayatın dili dört harfli bir alfabeye benzetilebilir. Proteinler 20 çeşit amino asitten oluşur.Bir genetik şifre, her amino asit başına bir tane...

    https://www.biyologlar.com/genetik-sifre
  • Protein Sentezi

    Hücre içinde meydana gelen en önemli olaylardan biri protein sentezi dir.Bir hücrenin kendisi için hangi özel proteinleri sentezleyebileceğine ait bilgi çekirdekteki DNA’da saklıdır.Amino asitlerin nasıl bir dizilişle ve ne kadar sayıda bir araya geleceğini tayin eden DNA’dır. DNA kendisindeki bilgiyi yeni bir şifre halinde mRNA’ya aktarır.Bu olaya genetik şifrenin yazılması ( transkripsiyon) denir.Şifreye göre amino asitlerin birbirine bağlanarak uygun şifrenin...

    https://www.biyologlar.com/protein-sentezi
  • BİTKİLERDE STRES

    Stres (baskı) faktörleri, bitkileri yaşamlarının herhangi bir döneminde ortaya çıkarak etkileyen ancak değişik tepkilerin alınmasına yol açabilen diğer bir deyişle özellikleri birbirine benzemeyen bitkileri değişik olarak etkileyen çevresel etmenlerdir. Doğadaki çok çeşitli biyotik ve abiyotik çevre etmenleri bitkilerde strese neden olurlar. Biyotik ve abiyotik stres etmenlerinin etkisi altında bitkilerde ortaya çıkan değişimler de stres olarak tanımlanır. Stres,...

    https://www.biyologlar.com/bitkilerde-stres
  • Pestisit Nedir ? Pestisitlerin Sınıflandırılması

    Besin maddelerinin üretimi, tüketimi, depolanmaları esnasında besinlere zarar veren mikroorganizma ve zararlıları uzaklaştırmak veya yok etmek, bunlara ilave olarak bitkilerin büyümesini düzenlemek amacıylada kullanılabilen, Besinlere veya doğrudan İnsan ve hayvanlara hastalık etmeni taşıyan Halk sağlığı zararlılarını kontrol etmek amacıyla kullanılan, Kimyasal yada Biyolojik ürünlerin tümüne pestisit adı verilmektedir . Pestisit olarak kullanılan ilk maddeler...

    https://www.biyologlar.com/pestisit-nedir-pestisitlerin-siniflandirilmasi
  • GELİŞEN BİR BİYO-SEKTÖR PROTEİN PAZARI VE BİYO-YATIRIM OLANAKLARI

    İnsan gibi ağzında kesici ve delici dişler taşıyan canlıların asla vazgeçemeyeceği bir ihtiyaçtır protein. Bu makalede Türkiye'deki protein ihtiyacını ve pazarını inceleyeceğiz. Pazardaki boşluklara, yerli üreticilerin durumlarına ve Türkiye'deki devasa protein ihtiyacının özellikle ufak ve yeni girişimciler için yarattığı ticari fırsatlara dikkat çekeceğiz. Makalenin amacı yerli girişimcilere protein işine girebilmeleri için başlangıç noktalarını...

    https://www.biyologlar.com/gelisen-bir-biyo-sektor-protein-pazari-ve-biyo-yatirim-olanaklari
  • Tarım İlaçlarının (pestisitlerin ) Toksisitesi

    Tarım İlaçlarının (Pestisitlerin ) Toksisitesi - Akut Toksisite ve Etkileri - Kronik Toksisite ve Etkileri - Peptisit Zehirlenmelerinin Belirtileri (Simptomları) - Lokal Etkiler - Sistemik Etkiler - Peptisit Zehirlenmesinde İlk Yardım - Spesifik ilk yardım talimatı - Zehirlenme ile ilgilenecek tek insan siz iseniz - Zehirlenme ile ilgilenen insan sayısı birden fazla ise - Kusma nasıl teşvik edilir - Peptisitlerin Emniyetli Bir Şekilde Kullanımı - Peptisitlerin...

    https://www.biyologlar.com/tarim-ilaclarinin-pestisitlerin-toksisitesi
  • MÜTASYONLAR ve MÜTAJENLER (Mutations and mutagens)

    Mütasyon canlınım genomunda beliren bir değişmedir. Genomu oluşturanda kromozomlar-daki DNA’ların tamamı olduğuna göre mütasyonu “canlının DNA’sının kantitatif(nicel) ya da ka-litatif (nitel)olarak değişmesidir.” Şeklinde tanımlamak mümkündür.Mütasyonlar çok çeşitlidirler. Ancak, gruplar altında toplanarak incelenebilirler. Önce çok hücrelilerde somatik ve germinatif mütasyon olarak iki kısma ayrılırlar. Somatik mütasyon , canlının vücut...

    https://www.biyologlar.com/mutasyonlar-ve-mutajenler-mutations-and-mutagens
  • İDRAR VE ÜREME SİSTEMİ

    Embriyolojik ve fonksiyonel ortaklık (özellikle erkek idrar ve üreme organlarında) nedeniyle iki grup sistemi bu konu (İdrar ve üreme sistemi-Systema ürogenitale) içinde inceleyeceğiz. Systema ürogenitale’deki fonksiyonlardan biri idrarın yapılması ile iletilip dışarı atılmasıdır ki bu işi yapan organlara organa urinaria (İdrar organları-üriner organlar) denir. Üriner organlar birçok anatomist tarafından idrar sistemi (Systema renale) başlığı altında ele...

    https://www.biyologlar.com/idrar-ve-ureme-sistemi
  • Planktonlar ve Plankton Üretimi

    Planktonlar ve Plankton Üretimi

    Fitoplanktonlar okyanuslarda yaşayan mikroskobik alglerdir. Fitoplankton denizlerde besin zincirinin en alt seviyesidir ve bazı balina türlerinin

    https://www.biyologlar.com/planktonlar-ve-plankton-uretimi
  • Proteinler

    Genler taşıdıkları bilgileri kullanarak proteinleri oluşturur.Yine genler oluşturdukları bu proteinler sayesinde hücre veya organizma düzeyinde tüm biyokimyasal olayları takip eder.Bu biyokimyasal tepkimeler sonucunda organizmaların sahip oldukları fenotipler belirlenir.Protein sentezi prokaryotik hücrelerin sitoplazmasında sentezlenir.Proteinlerin translasyonu için genetik bilgiyi taşıyan bir DNA molekülü veya RNA’ya ihtiyaç vardır.Ayrıca DNA’daki genetik bilgiyi...

    https://www.biyologlar.com/proteinler
  • Nükleik Asitler

                Hücre içerisindeki makromolekül gruplarından olup iki çeşittir.Bunlar DNA ve RNA’dır.Nükleik asitler ilk olarak 1868’de İsviçreli bir fizikçi tarafından hücre çekirdeği çalışılırken keşfedilmiş.Daha sonra yapılan çalışmalar nükleik asitlerin nükleotid denilen monomerlerden oluştuğunu göstermiştir.Bu monomerlerin kovalent bağ yaparak uzun polinükleotid zincirleri oluşturdukları gözlenmiştir.Nükleik asitlerle ilgili detaylı bir...

    https://www.biyologlar.com/nukleik-asitler
  • X kromozomu inaktivasyonu

    X kromozomu inaktivasyonu

    X Kromozomu inaktivasyonu, dişi memeli hücrelerinde iki adet bulunan X kromozomlarından birinin inaktive edilmesi işlemidir.

    https://www.biyologlar.com/x-kromozomu-inaktivasyonu
  • ERKEK ÜREME SİSTEMİ

    Erkek üreme sistemini oluşturan erkek üreme organları (Organa genitalia masculina),cinse özgü hücrelerin (Spermatozoon) ve hormonların (Androjenler) oluşumunu sağlayan TESTİSLER ile GENITAL YOLLAR, EKLENTİ BEZLER ve CİNSEL BİRLEŞME ORGANI-PENİS’ten ibarettir. Erkeğin üremedeki sorumluluğu,- ürettiği spermatozoonları kadın üreme kanalına iletmek olduğundan, üremede erkek oldukça aktif olmak zorundadır. Kadın genital yollardan farklı olarak. erkek genital...

    https://www.biyologlar.com/erkek-ureme-sistemi
  • Atık Suların Arıtılması

    Atık su arıtılması sırasında oluşan biyokimyasal reaksiyonlar daha çok bakteriler tarafından gerçekleştirilir.Atık suyun bileşimi çok kompleks olup binlerce organik maddeyi çok deşişik konsantrasyonlarda içerir.Atık suda çok sayıda substrat ve mikroorganizma bulunması bazı reaksiyonların inhibisyonuna sebep olabilmektedir.Ayrıca substrat konsantrasyonunun çok düşük olması reaksiyon hızlarının da fermantasyona kıyasla çok yavaş olması sonucunu doğurur. Atık...

    https://www.biyologlar.com/atik-sularin-aritilmasi
  • SUYUN YAPRAKTAN ATMOSFERE GEÇİŞİ

    Hücre yüzeyinden hücreler arasındaki hava boşlukla­rına buharlaştıktan sonra su yapraktan dışarıya difüzyonla çıkar. Yaprak yüzeyini örten mumsu kütikula suyun hareketi için çok etkili bir engeldir. Yapraklar­dan suyun yaklaşık %5’inin kütikuladan kaybedildi­ği sanılmaktadır. Yapraklardan su kaybının yaklaşık tamamı genellikle yaprak alt yüzeyinde bol bulunan stomalardan, su buharı difüzyonuyla olur. Su yapraktan atmosfere çıkarken ksilem tarafın­dan...

    https://www.biyologlar.com/suyun-yapraktan-atmosfere-gecisi
  • Biyogaz Nedir Ve Kullanım Alanları

    Araçlarda kullanılan özel yakıtlar •Biyodizel •Biyogaz •Biyoyakıt •Bitkisel yağ yakıtı •Bütanol yakıtı •Etanol yakıtı Biyogaz terimi temel olarak organik atıklardan kullanılabilir gaz üretilmesini ifade eder. Diğer bir ifade ile Oksijensiz ortamda mikrobiyolojik floranın etkisi altında organik maddenin karbondioksit ve ****n gazına dönüştürülmesidir. Biyogaz elde edinimi temel olarak organik maddelerin ayrıştırılmasına dayandığı için temel madde...

    https://www.biyologlar.com/biyogaz-nedir-ve-kullanim-alanlari
  • Mantarların özellikleri üreme sistemleri ve çeşitleri

    FUNGİ( GERÇEK MANTARLAR) Mantarlar Hakkında Genel Bilgi Mantarların Fizyolojisi Mantarların Metabolizması Mantarların Üremesi Yapılarına Göre Mantarlar Basit Mantarlar Yüksek Mantarlar Mantarlar; ökoryot hücre tipine sahip hücre sayısı fazla ve hücrelerinde gerçek anlamda zar ile çevrili çekirdek ve birçok organeli olan(yanda şekilde görüldüğü gibi)( küf mantarları[ ekmek küfü, peynir küfü], mayalar[ bira mayası], şapkalı mantarlar bu gruba dâhildirler),...

    https://www.biyologlar.com/mantarlarin-ozellikleri-ureme-sistemleri-ve-cesitleri
  • HÜCREDE MADDE ALIŞVERİŞİ

    Hücreler yaşamsal faaliyetleri sürdürebilmek için organik ve inorganik maddelere ihtiyaç duyarlar.Böylece hücre madde alışverişi yaparak yaşamını sürdürür.Ancak seçici geçirgen hücre zarından büyük ve küçük moleküllü maddelerin geçişleri farklı olurken hücre bazı geçişler sırasında enerji harcar bazende harcamaz.Böylece hücrede madde alışverişi enerji harcayıp harcanmamasına göre ikiye ayrılır; 1.PASİF TAŞIMA a)Difüzyon b)Kolaylaştırılmış...

    https://www.biyologlar.com/hucrede-madde-alisverisi-1
  • KÜTİN, MUMLAR VE SÜBERİN

    Bitkilerin atmosferle temas halindeki tüm kısımları, su kaybmı azaltan ve patojenik bakteri ve fungusların girişinin engellenme­sine yardımcı olan lipit tabakaları ile kaplıdır. Kütin, süberin ve mumlar bu tabakaların ana maddeleridir. Kütin sıklıkla bitkinin toprak üstü kısımlarında bulunurken, süberin toprak altı kısımları, odunsu gövdeler ve iyileşmiş yaralarda görülür. Mumlar ise hem kütin hem de süberinle işbirliği halindedir. Kütin, Mumlar ve...

    https://www.biyologlar.com/kutin-mumlar-ve-suberin
3WTURK CMS v8.1