Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 657 içerik listeleniyor

  • Pipetleme ve DNA Kalıbı

    Pipetlemeye su ile (ilk olarak) başlanmak daha iyi olur. Daha sonra sırasıyla diğer bileşenler pipetlenir. PCR reaksiyon bileşenleri farklı bir sırada pipetlenirse sonuçlarda pek farklılık görülmez. DNA kalıbına primer bağlanma ihtimalini azaltmak ve ilk denatürasyon basamağından önce polimerazın çalışmasını engellemek amacıyla; reaksiyon bileşenlerinin pipetlenmesi buz üzerinde yapılır ve tüpler de buz içinde tutulur. Plazmidler laboratuvarda kullanılıyorsa;...

    https://www.biyologlar.com/pipetleme-ve-dna-kalibi
  • Yapay seçilim

    Yapay seçilim yöntemleri Romalılar tarafından biliniyor ve uygulanıyordu.[2] 2000 yıl öncesine ait dönemden kalma bilimsel eserler, farklı amaçlar için hayvanların nasıl seçileceğine dair öğüt ve bilgiler vermenin yanı sıra bu antik eserler, Kartacalı Mago gibi kendisinden daha önceki bilimsel kaynak ve mercilerden alıntı da yapmaktadır.[3] Yapay seçilim fikri, daha sonra İranlı İslam bilgini El-Birûni tarafından 11. yüzyılda ifade edilmiştir. Hindistan adlı...

    https://www.biyologlar.com/yapay-secilim
  • Çevre gündeminde bu hafta
  • Son ağaç mı, bardağı taşıran son damla mı?

    Son ağaç mı, bardağı taşıran son damla mı?

    Taksim’in göbeğindeki ofisimiz bir kaç saat öncesine kadar kuşatma altındaydı. Tarihi Gezi Parkı’nın yıkımını barışçıl şekilde protesto eden herkes gibi biz de polisin kullandığı orantısız güçten nasibimizi almıştık.

    https://www.biyologlar.com/son-agac-mi-bardagi-tasiran-son-damla-mi
  • Moleküler floresans spektroskopisi

    Moleküler floresans spektroskopisi yöntemini kullanarak madde miktarı tayinini yapılır. Spektroskopi elektromanyetik dalga ile moleküllerin etkileşmesini inceleyen atomların elektronik yapılarını tayin etmede kullanılan deneysel tekniklerin en önemlisidir. Spektroskopi dallarından olan moleküler floresans ve fosforesans spektroskopisi birbirlerine çok benzemektedir. Bu iki spektroskopi dalı da madde üzerine gelen elektromanyetik ışıma ile uyarılması ve temel haldeki...

    https://www.biyologlar.com/molekuler-floresans-spektroskopisi
  • PROTEİN SAFLAŞTIRMADA ÇÖKTÜRME YÖNTEMİ

    İlgili proteinin diğer proteinlerden ayrılmasında veya proteinlerin deriştirilmesinde kullanılan çöktürme işlemi, proteinleri saflaştırma işlemlerinin çoğunda kullanılmaktadır. Araştırmanın amacına uygun olarak proteinleri çöktürme işlemi santrifüjleme ve filtrasyonla elde edilen fraksiyonda veya doğrudan fermantasyon ortamında yapılabilir. Protein molekülünün yüzeyindeki hidrofilik ve hidrofobik grupların dağılımı proteinlerin çeşitli çözücülerdeki...

    https://www.biyologlar.com/protein-saflastirmada-cokturme-yontemi
  • Proteinlerin yapısı ve Özellikleri

    Protein nedir? Proteinler hücrelerdeki bütün biyolojik olayların yapıtaşıdırlar. Hücreler içerisinde gerçekleşen olaylar; yüzbinlerce farklı proteinin kendilerine verilmiş olan vazifeleri mucizevi bir şekilde yerine getirmeleri ile devam eder. Mesela kanımızda bulunan hemoglobin proteini oksijen taşımacılığında vazife görmekte, antikor denilen proteinler vücudumuzun savunma sisteminin temelini oluşturmakta, insülin hücrelerimize glikoz/şeker alımını...

    https://www.biyologlar.com/proteinlerin-yapisi-ve-ozellikleri
  • Bitkisel ve Hayvansal Dokuların Yapısı ve Özellikleri

    Belirli görevleri yapmak üzere bir araya gelen hücre topluluğuna doku denir. Örneğin sinir hücreleri sinir dokuyu meydana getirir. Dokuyu meydana getiren hücrelerin görevleri, şekilleri, yapısı, DNA miktarı, aktif gen çeşitleri, enzim çeşitleri, embriyonik kökenleri aynı olmasına rağmen büyüklükleri ve sitoplazma miktarları farklıdır. Dokuları inceleyen bilim dalına histoloji denir. Dokular; hücreler ve hücreler arası maddeden meydana gelmiştir. Ara madde...

    https://www.biyologlar.com/bitkisel-ve-hayvansal-dokularin-yapisi-ve-ozellikleri
  • Hücre görüntüleme teknikleri

    Temel tıp bilimleri ve biyolojide sistem, organ ve doku fonksiyonu hakkında bugün eriştiğimiz bilgi düzeyinin temeli, fonksiyonel birim olan hücre ve yapıları hakkındaki bilgilerimiz nedeniyledir. Bu nedenle bilim insanları tarih boyunca, gözle göremedikleri bu mikro evrendeki yapıları görünür hale getirip, deneysel bilgiler toplayabilmek için farklı büyütme araçları, mikroskoplar üretme çabasında olmuşlardır. Her ne kadar Janssen’in 16. yüzyılda ürettiği...

    https://www.biyologlar.com/hucre-goruntuleme-teknikleri
  • Sinaps Deneyi

    Sinapslarda hem uyarıyı götüren nörona (örneğin aksonunun son kısmı), hem de uyarıyı alan nörona ait (örneğin dendritinin yüzeyi) kısımlar bulunur. Bu kısımlar membran yapılarıdır (aksolemma, dendrolemma gibi) ve şişkinlikler halinde sonlanan aksonun membranına presinaptik membran, uyarıyı alacak olan hücrelerin membranına postsinaptik membran, ikisinin arasındaki 200 - 300 Angstron'lık aralığa sinaps aralığı denir. Bu aralıktan dolayı aksonla gelen...

    https://www.biyologlar.com/sinaps-deneyi
  • Gen Terapisi

    Hastalıkları tedavi etme ya da fiziksel etkilerini azaltma amacıyla hastanın vücuduna genetik materyalin sokulması, tıp tarihinde bir devrim olmuştur. İlk başlarda genetik hastalıkların tedavisi amacıyla planlanan gen terapisi artık, kanser, AIDS gibi diğer pek çok hastalığın tedavisi için de kullanılmaya başlanmıştır. Genlerin tanımlanması ve genetik mühendisliğinde kaydedilen önemli gelişmeler sonunda bilim adamları artık hastalıklarla savaşabilmek ve...

    https://www.biyologlar.com/gen-terapisi
  • Türklerin Genetik Haritası

    Türklerin Genetik Haritası

    Türklerin Genetik Haritası, Türk Geni, Türkiye Türkleri ve Türk Devletlerinin gen havuzları, genetik bütünlükleri ve toplumsal dokusu üzerine araştırma notları.Türklerin Genetik kökenleri ve gen bütünlüğü meselesi son 50 yıldır süregelen tartışma konusu olmuş, bu hususta ortaya atılan bilimsel bulgular kimi zaman politik, kimi zaman yanlı kimi zaman ise doğru ve rasyonel yorumlanamadığı için bazı tereddütleri beraberinde getirmiştir. Bu doğrultuda...

    https://www.biyologlar.com/turklerin-genetik-haritasi
  • Kan Plazmasının Yapısı

    Koagulasyon sırasında bazı organik ve inorganik bileşenler plazmayı terkederek pıhtı içine katılırlar. Eğer alınan kan pıhtılaşırsa, üstteki kısım serum olarak adlandırılır. Serumun plazma ile protein içeriği farklıdır. Plazmanın büyük bölümünü su (% 90), proteinler (%9), diğer %1’lik kısmını ise inorganik tuzlar, iyonlar, azotlu bileşikler, amino asitler, vitaminler, hormonlar,besin maddeleri ve gazlar oluşturur. Kan proteinlerinden albumin ve globulin,...

    https://www.biyologlar.com/kan-plazmasinin-yapisi
  • Eritrositler

    Eritrositler

    Çekirdeksiz, hemoglobin ile dolu, bikonkav disk biçimli, fonksiyonlarını damar içinde gerçekleştiren kanın şekilli elemanıdır. Giemsa veya Wright ile boyandıklarında somon-pembe renkte boyanırlar. Periferik kanda milimetre küpte dişide 4-4.5 milyon; erkekte 5-5.5 milyon kadar bulunur. Daha yüksek rakımda yaşayanlarda, düşük rakımlarda yaşayanlara göre daha fazla eritrosit bulunur. Eritrositler çekirdek ve organel içermemelerine karşın sitozollerinde çözünür...

    https://www.biyologlar.com/eritrositler
  • Septisemi Nedir

    Septisemi, (Kan zehirlenmesi) kana bakteri ya da toksin karışmasıdır. Septisemi birkaç yolla oluşabilir: Deri üstündeki bir yarada mikrop kapma sonucu enfeksiyon oluşması Bir apsenin patlayarak iltihabın kana karışması Boğaz enfeksiyonu (sözgelimi difteri) Bağırsak iltihabı (tifo gibi) Akciğer enfeksiyonu (zatürre gib) İdraryolları enfeksiyonu sonucu Septisemi yerel değildir, kontrol altına alınmazsa bütün bedene yayılır. Septisemiye neden olan bakteri bedene...

    https://www.biyologlar.com/septisemi-nedir
  • Apoptozis hakkında bilgiler

    APOPTOZİS Yüksek organizmalarda hücre ölümü iki farklı mekanizma ile gerçekleşir. Klasik hücre ölümü nekroz olarak adlandırılır.Şiddetli bir travma, zararlı bir uyarı ile meydana gelir. Genellikle gruplar halinde hücreleri etkiler.Morfolojik olarak ER, mitokondride dilatasyon, plazma membranının iyon transportunun bozulması,hücrelerin şişmesi ve lizisi tipiktir.Nükleer kromatin flokulasyonu, DNAnın nonspesifik klavajı, hücrelerin parçalanması ile hücre içeriği...

    https://www.biyologlar.com/apoptozis-hakkinda-bilgiler
  • Sakkarit (şeker) Metabolizması

    Şeker molekülleri, karbonhidrat adı verilen uzun zincirli moleküllerin yapıtaşlarını meydana getirirler.Şeker molekülleri genelde 6 karbonlu bir yapıya sahip olup tıpkı amino asitler gibi D ve L konfigürasyonlarına sahiptir. Şeker molekülü tek başına bulunduğu hallerde " Monosakkarit ", ikili bulunduğu hallerde " Disakkarit ", 3 lü veya daha fazla gruplar halinde bulundukları zaman ise " Polisakkarit " adını alır.Öncelikle bir şeker molekülünün yapısını...

    https://www.biyologlar.com/sakkarit-seker-metabolizmasi
  • Mamba Yılanları Nasıl Canlılardır?

    Mamba Yılanları Nasıl Canlılardır?

    Mambalar, bazı başka türler ölümle sonuçlanan vakalardan daha çok sorumlu olsa da, Afrika’da insanları en çok korkutan yılanlardır.

    https://www.biyologlar.com/mamba-yilanlari-nasil-canlilardir
  • Miyofibril

    Miyofibriller, kas dokuda bulunan ve kas dokunun en önemli özelliği olan kasıp gevşemeyi sağlayan protein iplikçiklerdir. Çizgili (iskelet) kası ve kalp kasında düzgün diziliminden dolayı bu kaslar mikroskop altında çizgili görünürler. Miyofibrillerin filamentleri, yani miyoflamentler, iki tipten oluşur: kalın ve ince. İnce filamentler başlıca aktin proteininden oluşur ve nebulin filamentleriyle sarmalanmıştır. Kalın filamentler başlıca miyozin proteininden...

    https://www.biyologlar.com/miyofibril
  • Hepatit Nedir

    Hepatit karaciğerin iltihabıdır ve insan vücudunda bir çok olumsuz bulguya yol açar. Hepatitlerin bazıları virüslere bağlı , bazıları da değildir. Bazı toksik ilaçlar ve bağışıklık sistemi ( immün sistem ) bozukluklarıda karaciğer iltihabına neden olabilir. Hepatitlerin en çok rastlanan türü, virütik olanlardır. "Hepatit" terimi ile işte bu "viral hepatit"ler söylenmek istenmektedir. Karaciğerin taze, alevli iltihabına "Akut Viral Hepatit", 6 aydan fazla...

    https://www.biyologlar.com/hepatit-nedir
  • AKCİĞER AMFİZEMİ NEDİR

    Solunum yetmezliğine yol açan en yaygın kronik akciğer hastalıklarından biridir.Amfizem, akciğerlerdeki hava keseciklerinin (alveol) gerilip genişlemesiyle beliren bir hastalıktır. Bu genişleme hava, keseciklerini birbirinden ayıran ince duvarların yırtılmasına ve dolayısıyla akciğerlerde esneklik kaybına yol açar. Sonuçta akciğerlere hava girişi ve hava keseciklerinde kan gazları (oksijen-karbon dioksit) dengesi bozulur, İlerlemiş amfizem olgularında akciğerler...

    https://www.biyologlar.com/akciger-amfizemi-nedir
  • Şarbon Nedir? Biyolojik silah olarak kullanılabilirmi

    Şarbon Nedir? Biyolojik silah olarak kullanılabilirmi

    Şarbon etkeninin biolojik savaşta potansiyel bir ajan olarak kullanılabilmesi ve son dönemde ABD’de haberleşme sektöründe çalışanlarla kimi medyatik kişilerin aldığı mektup, paketlerle hastalığa yakalanması şarbonu güncel bir konu haline getirmiştir. Bacillus anthracis adlı bakterinin yol açtığı bir tür infeksiyon hastalığıdır. Şarbon en sık kimi hayvanlarda (sığır, keçi, koyun, deve, antilop vs..) görülmesine karşın; infekte hayvanlar veya infekte...

    https://www.biyologlar.com/sarbon-nedir-biyolojik-silah-olarak-kullanilabilirmi
  • Enzim Aktivitesini Önlemek

    Besin sanayisinde enzim aktivitesinin devamından ileri gelen istenmeyen değişiklikleri önlemek için enzimlerin kontrolü yani enzim faaliyetinin önlenmesi gerekir. Bunun içinde belirttiğimiz enzimlerin özelliklerini göz önünde bulundurmalıyız. Bir defa, enzimin faaliyet gösterebilmesi için substratıile temas etmesi gerekir ki, çoğu zaman bunu önlemek güçtür. Gıdaların düşük sıcaklık derecelerinde muhafazasıveya gıdalara yüksek sıcaklıklarda bazıısıl...

    https://www.biyologlar.com/enzim-aktivitesini-onlemek
  • Tıbbı laboratuvar hizmetlerinde bakteriyel ve mikotik hastalıklarda kültür sonuçları hangi zaman aralığında veriliyor ?

    Koliform grup bakteriler, Enterobacteriaceae familyası içinde yer alan, fakültatif anaerob, gram negatif, spor oluşturmayan, 35 oC' de 48 saat içinde laktozdan gaz ve asit oluşturan, çubuk şeklindeki bakterilerdir. Bu grupta yer alan ve gıda mikrobiyolojisi açısından önemli olan mikroorganizmalar; Citrobacter freundii, Enterobacter aerogenes, Enterobacter cloacae, Escherichia coli ve Klebsiella pneumoniae 'dir. Koliform grup mikroorganizmalara pek çok gıda hammaddesinde...

    https://www.biyologlar.com/tibbi-laboratuvar-hizmetlerinde-bakteriyel-ve-mikotik-hastaliklarda-kultur-sonuclari-hangi-zaman-araliginda-veriliyor-
  • Nesli Tükenen Bitki ve Hayvanlar

    Nesli Tükenen Bitki ve Hayvanlar

    Bilim çevrelerinin en iyimser tahminlerine göre, 20-30 yıl içinde dünyadaki canlı türlerinin beşte biri, soylarının tükenme tehlikesi altında bulunuyor.

    https://www.biyologlar.com/nesli-tukenen-bitki-ve-hayvanlar
  • Deri Kanseri

    Bütün kanser türleri içinde deri kanseri en sık görülenidir. Deri kanserinden korunmak için yapılması gereken güneşten korunmaktır. Güneşe aşırı maruz kalma (bronzlaşma dahil olmak üzere özellikle su toplaması ile seyreden ikinci derece güneş yanıkğı) deri kanserinin temel sebebidir. Daha az önemli faktörler tekrarlayan tıbbi ve endüstriyel X ışınlarına maruz kalma, yanık veya yara izi bırakarak iyileşen cilt hastalıkları, kömür katranı veya arsenik...

    https://www.biyologlar.com/deri-kanseri
  • PROTİSTA ALEMİ

    1-) Protozoalar (Kamçılılar, Kök Ayaklılar, Sporlular, Kirpikliler) 2-) Algler 3-) Cıvık Mantarlar Genel olarak bakıldığında protista aleminde yukardaki canlılar bulunur. Protista alemi, monera alemindeki canlılardan çekirdek zarının ve zarlı organellerinin bulunmasıyla ayrılır. Bu alemde incelenen canlılar da monera alemindekiler gibi tek hücrelidir. Beslenmeleri fotosentez, absorbsiyon ya da fagositoz ile, çoğalmaları ise eşeyli ya da eşeysiz üreme ile...

    https://www.biyologlar.com/protista-alemi-1
  • Kellik ve Nedenleri

    Androgenetik saç dökülmesi erkeklik hormonlarının genetik yatkınlığa sahip saç kökleri üzerindeki etkilerinin bir sonucudur. Erkeklik hormonlarının bir diğer adı androjenlerdir androgenetik saç dökülmesinin tanımı bundan kaynaklanmaktadır. Androgenetik saç dökülmesinde rol oynadığı düşünülen üç önemli faktör vardır vebunlar birbirleriyle yakından ilişkilidir. 1. GENLER Androgenetik saç dökülmesi kişinin kromozomlarında belli bir genetik kodun...

    https://www.biyologlar.com/kellik-ve-nedenleri
  • FIRSATÇI ENFEKSİYONLAR

    Fırsatçı bir enfeksiyon enfeksiyon patojen haline gelmiştir normalde benign mikroorganizma neden olmaktadır. Fırsatçı enfeksiyonlar gibi organizmaların devralmaya ve yaygın bir enfeksiyona neden izin başkaları bağışıklık sistemi olan kişilerde görülür. Bağışıklık sistemini defne onları tutmak çünkü sağlıklı bir bağışıklık sistemi olan bireylerin, bu organizmaların enfeksiyon neden noktasına yaymak için, izin vermem. insanların bir dizi fırsatçı...

    https://www.biyologlar.com/firsatci-enfeksiyonlar
  • Safra Kesesi Taşı

    Safra kesesi karaciğerin altındaki özel yerinde yerleşmiştir.Karaciğer tarafından üretilen ( safra kesesi,safranın üretildiği yer değildir) sarı-yeşil renkli safrayı depolar.Yemekten sonra,safra kesesi ,safrayı ince barsağa salgılayarak yağların sindirimine yardımcı olur. Safra taşları;safra kesesi içinde oluşan kollesterol kristalleri, pigment materyallerinin yapışarak kümeler oluşturmuş halleridir.Safra kesesine bağlı yakınmlar şunlar olabilir. yemekten...

    https://www.biyologlar.com/safra-kesesi-tasi
  • Kuduz

    Memeli hayvanlar ve insanlarda görülen, akut seyirli, şuur kaybı, huzursuzluk ve felçlerle karakterize, ölümle sonuçlanan viral bir hastalıktır. Bu hastalıkta bulaşma mutlak surette ısırılma veya virüs taşıyan salya vs sıvıların açık bir yara ile teması sonucu olmaktadır. Bulaşmadaki en önemli etkenler kokarcalar yarasalar ,kemiriciler,vahşi etoburlar ve başıboş kedi ve köpekler olarak sıralanabilir. Hastalık üçe ayrılır : 1-Klasik Kuduz (Urban Kuduzu)...

    https://www.biyologlar.com/kuduz
  • Diyabet - Şeker Hastalığı

    Diyabet nedir? Nasıl meydana gelir? Diyabet, başta karbonhidratlar olmak üzere protein ve yağ metabolizmasını ilgilendiren bir metabolizma hastalığıdır ve kendisini kan şekerinin sürekli yüksek olması ile gösterir. Diyabet hastalarındaki temel metabolik bozukluk, kan yoluyla taşınan glükozun (şekerin) hücrelerin içine girememesidir. Normal koşullarda besinlerden elde edilen veya karaciğerdeki depolardan kana salınan glükoz pankreas tarafından salgılanan İNSÜLİN...

    https://www.biyologlar.com/diyabet-seker-hastaligi
  • Lipid peroksidasyonu

    Lipid peroksidasyonu, yağların yükseltgenmesi sonucu bozulması. Yağların genel bozulma biçimi, bileşimlerindeki doymamış moleküllerin oksijenle yükseltgenmesi olup bunun sonucu aldehit, keton, hidroksi asitler, keto asitler, alkoller ve daha küçük moleküllü yağ asitleri meydana gelir. Bu çeşit bozulmaya peroksidasyon denir ve yükseltgenme ile meydana gelir. Linoleik asidin yükseltgenmesi daha az hoşa gitmeyen koku verir. Linoleik asidin yükseltgenmesinde ise pek az hoşa...

    https://www.biyologlar.com/lipid-peroksidasyonu
  • Yağların Önemi

    Yağlar vücudumuzdaki en önemli maddelerden biridir. Enerji depolarımızın yönetimi ondan sorulur. İyi zamanlarda biriktirdiklerini kötü zamanlarda tüketir. Davranışlarımızı denetler, üretkenliğimizi sağlar, kötü niyetli mikroskobik istilacılara karşı savunmamızı güçlendirir. Bizleri sıcacık ve yumuşak kollarıyla sarar, dış dünyamızdan gelebilecek tüm kötülüklere karşı canla başla korurlar. Bu kadar iyi niyetleri olan besini aşırıya kaçmadan...

    https://www.biyologlar.com/yaglarin-onemi
  • İskelet Kas sistemi nedir,10.Sınıf fen bilgisi

    İSKELET SİSTEMİ Organizmaların vücuduna desteklik yaparak kendilerine özgü şekillerinin oluşmasını sağlayan yapılara destekleyici yapılar denir. A. İSKELET ÇEŞİTLERİ Hayvanların çoğunda, vücuda destek olan, koruyan ve kaslara bağlanarak hareketi sağlayan iskelet sistemi bulunur. Hayvanlarda görülen iskelet dış ve iç iskelet olmak üzere iki tiptir. 1. Dış İskelet Dış iskelet özel hücreler tarafından dışarıya salgılanan organik ve inorganik...

    https://www.biyologlar.com/iskelet-kas-sistemi-nedir10-sinif-fen-bilgisi
  • Canlılarda destek ve hareket sistemleri nedir?

    I . CANLILARDA DESTEKLEYİCİ YAPILAR İskelet ve kas sistemi , canlıların kendilerine ait şekillerini koruyan ve hareketlerini sağlayan sistemlerdir.Bu iki sistemin bulunduğu canlılar özellikle omurgalılardır.İskelet sadece hareketi sağlamakla kalmaz ,ayrıca vücudun dayanıklılığını da artırır . Kaslar ise canlıların aktif yer değiştirmelerine yardımcı olur. Bir hücreli canlılarda , insanlarda ve hayvanlarda bulunan gelişmiş yapılı hareket organları ...

    https://www.biyologlar.com/canlilarda-destek-ve-hareket-sistemleri-nedir
  • Prof. Dr. Yusuf Vardar

    Prof. Dr. Yusuf Vardar (d. 1921 Karacaova, Yunanistan - ö. 6 Mart 2009 İzmir, Türkiye). Türk botanikçi. Tekirdağ Ortaokulu'nu ve Edirne Lisesi 'ni bitirdikten sonra, 1946'da İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Tabii İlimler Bölümü'ne bağlı Yüksek Öğretmen Okulu'ndan mezun olmuştur. 1949'da İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Botanik Kürsüsü'nde Prof. Dr. Leo Brauner'in öğrencisi olarak "Angiosperm Nebatların Su Altındaki Transpirasyonu Hakkında İncelemeleri"...

    https://www.biyologlar.com/prof-dr-yusuf-vardar
  • Sinir Sistemi

    1- Nöronlar Uyarılma , uyarıyı değerlendirme , uyarıyı taşıma (iletme) ve diğer hücreleri uyarma Yeteneği vardır. Sinir sisteminin esas hücreleridir. Uyarıyı alma : Kimyasal veya fiziksel etkilerle dendrıt , hücre gövdesi ve ranvier boğumlarından olur. Uyarıyı İletme (taşıma) : Elektriksel etkiyle gerçekleşir. Uyarma : Kimyasal olarak gerçekleşir. Morfolojilerine göre üçe ayrılır. 1-Uni polar (tek kutuplu) : Daha çok omurgasızlarda , omurgalılarda...

    https://www.biyologlar.com/sinir-sistemi-4
  • Ünlü Türk Biyologlar

    Turhan Baytop Prof. Turhan Baytop, (d. 20 Haziran 1920, İstanbul - ö. 25 Haziran 2002, İstanbul), eczacı, öğretim üyesi, botanikçi, bilim adamı. 1945 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Eczacı Okulu'nu bitiren Prof. Baytop, 1948 yılında mezun olduğu okulun Farmakognozi Enstitüsü'nde asistan olarak göreve başladı. Hazırladığı bir tez ile 1949 yılında Dr. pharm. ünvanı kazanan Turhan Baytop, 1951 yılında gittiği Paris Eczacılık Fakültesi Farmakognozi...

    https://www.biyologlar.com/unlu-turk-biyologlar
  • Ünlü Türk Biyologlar

    Turhan Baytop Prof. Turhan Baytop, (d. 20 Haziran 1920, İstanbul - ö. 25 Haziran 2002, İstanbul), eczacı, öğretim üyesi, botanikçi, bilim adamı. 1945 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Eczacı Okulu'nu bitiren Prof. Baytop, 1948 yılında mezun olduğu okulun Farmakognozi Enstitüsü'nde asistan olarak göreve başladı. Hazırladığı bir tez ile 1949 yılında Dr. pharm. ünvanı kazanan Turhan Baytop, 1951 yılında gittiği Paris Eczacılık Fakültesi Farmakognozi...

    https://www.biyologlar.com/unlu-turk-biyologlar
  • Anadolu'da tehlike altındaki tüm türler

    Hazar kaplanı, Gökçe balığı ve Anadolu parsı… 50 yıl öncesine kadar Anadolu’da yaşayan bu türler artık yeryüzünde yok. Bugün dünyada var olan yüzlerce tür ise onlarla aynı kaderi paylaşmak üzere. Bu türlerin nesillerini sürdürebilmesi yaşam alanlarının korunmasıyla mümkün. Ama nasıl? 869 TÜR YOK OLDU, 16 BİN 928'İ YOK OLMAK ÜZERE National Geographic Türkiye, Temmuz sayısında küresel ölçekte tehlike altındaki türlere dikkat çekiyor. Dünya...

    https://www.biyologlar.com/anadoluda-tehlike-altindaki-tum-turler
  • Gen Tadavi

    Gen tedavisi, çeşitli pek çok klinik durumun gelecekteki tedavisi için ümit vermeye devam etmektedir. Alışılmamış, biçim verilmiş gen transfer vektörlerinin gelişimi, tedaviye yönelik gen ifadelerinin verimini ve stabilitesini arttıracaktır. Doku ve organ nakli konusunda ise gen tedavisinden nakledilmiş dokunun akut ve kronik reddedilmesini engellemek amacı ile ya reddetmeyi engellemede önemli yeni genler (örneğin: yardımcı uyarıcı blokaj molekülleri yada...

    https://www.biyologlar.com/gen-tadavi
  • Bakterilerin Üremelerine Etkili Faktörler

    01. Genel Bilgiler 02. Fiziksel Faktörler 02.01. Isının Etkisi 02.02. Radyasyonun Etkisi 02.02.01. İyonizan Olmayan Radyasyonlar 02.02.02. Güneş Işınları 02.02.03. İnfrared Işınlar 02.02.04. Ultrasonik Vibrasyonlar 02.02.05. İyonizan Radiyasyonlar 02.02.06. Elektromagnetik İyonizan Radyasyonlar 02.02.07. Partiküler Radyasyonlar 02.03. Yüzey Geriliminin Etkisi 02.04. Osmotik Basıncın Etkisi 02.05. Hidrostatik Basıncın Etkisi 02.06. Rutubetin ve Kurumanın Etkisi 02.07....

    https://www.biyologlar.com/bakterilerin-uremelerine-etkili-faktorler-2
  • Canlıların Temel Bileşenleri Nelerdir

    Tüm diğer maddeler gibi canlılarda temelde kimyasal sistemlerdir. Bu kimyasal sistemler diğerlerin farklı olarak özel bir organizasyona sahiptir. Canlılar kimyasal kompozisyonları farklı da olsa, tüm canlılarda ortak olarak bulunan kimyasal maddeler mevcuttur. İnorganik Besinler 1. Su: Su dünyada bilinen tüm yaşamın sürekliliğinde büyük rol oynayan renksiz, tatsız ve kokusuz bir maddedir. Suyun kimyasal özellikleri dünya üzerindeki canlı yaşamının sürekliliğinde...

    https://www.biyologlar.com/canlilarin-temel-bilesenleri-nelerdir
  • Biyolojideki Son Gelişmeler

    Biyolojik çeşitlilik Dünya üzerinde yaşamın sürdürülmesine olanak tanıyan sağlıklı ve dengeli bir küresel ortamın temelini oluşturur. Bir biyolojik gelişme, biyolojinin tüm çeşitliliğini içerisinde bulundurur. Bu gelişmeler aşağıda ana başlıkları ile anlatılmaktadır. EVCİLLEŞTİRME SÜRECİ, KÖPEĞİ İNSANLAŞTIRDI Köpek, insana şempanzeden daha benziyor. Bilim adamları köpeğin ilk olarak hangi tarihte ve nerede evcilleştiğini tartışa dursun, son...

    https://www.biyologlar.com/biyolojideki-son-gelismeler
  • Biyoçeşitlilik Yönetimi

    Biyoçeşitliliğin Yönetimi kolay bir görev değildir. Özellikle de, ilgili grupların kolay etki altına alınamaması bu süreçte geçerli olmaktadır. Buna örnek olarak uluslararası anlaşmalar ve yönetmelikler gösterilebilir. Çoğu zaman bu anlaşma maddelerinin uygulanması ve tatbik edilmesi için sınırlı miktarda kaynak ayrılmaktadır. Bu kapsamdaki ilgili gruplar içinde idari birimler, Sivil Toplum Örgütleri ve konuyla ilgili yerel halk yer almaktadır. İklim...

    https://www.biyologlar.com/biyocesitlilik-yonetimi
  • Biyoçeşitliliğin Korunması için Yasal Düzenlemeler

    Rusya'nın batısındaki kıyı bölgesinin biyolojik çeşitliliğini korumak için yapılan faaliyetlerin en canlı örneğini; " Yuntolovsky "nin yaratılması oluşturmaktadır.Korunmakta olan bu bölge, St. Petersburg kentinin kuzey-batısında yer almaktadır. Güneyde 'Fin' Körfezi, batıda ve doğuda 'Yuntolovka' ve 'Kamenka' nehirleri, 'Kamenka' Nehri düzlükleri ile sınırlandırılmıştır. 'Saint-Petersburg' sınırları dahilinde yer alan bölge; birkaç yıl boyunca şehir...

    https://www.biyologlar.com/biyocesitliligin-korunmasi-icin-yasal-duzenlemeler
  • Bitki Gövdesi

    Bitki Gövdesi

    Gövde; bitkilerin,özellikle de ağaçların toprak üstünde kalan ve dalların başlangıç yerlerine kadar uzanan ana eksenidir.Bütün üstün yapılı bitkiler kök,gövde,yaprak ve çiçek gibi dört temel bölümden oluşmakla birlikte,gövde; dal,yaprak,çiçek ve meyveleri taşıyan organdır.Gövde embriyonun “harlı tüy” denilen bölgesindeki sürgen doku hücrelerinin büyümesi ve gelişmesiyle oluşur.Embriyodan başlayarak bölünme özelliğini koruyan birincil sürgen...

    https://www.biyologlar.com/bitki-govdesi
  • Kök ve gövdeyi mikroskopta nasıl ayırırız

    1.Gövdede epidermis altında köke oranla çok daha ince bir korteks bölgesi yer alır. 2.Gövdede Korteks genelde parenkimatiktir ayrıca sklerankima ve kollenkima gibi destek doku da içerir. 3.Kökte destek doku merkezi bölgelerde, ya da öze yakın kısımlarda bulunurken, gövdede çevreye yakın ve devamlı bir tabaka halindedir. 4.Gövdenin anatomik yapısında kökten farklı bir diğer özellik de endodermis içermemesidir. 5.Gövdede korteksin altındaki vaskular silindir köke...

    https://www.biyologlar.com/kok-ve-govdeyi-mikroskopta-nasil-ayiririz
  • Deniz Biyolojisi Soruları

    1- Denizlerde doğal sınırlar var mıdır? bu doğal sınırlar nelerdir ve faktörleri nelerdir? Doğal sınır,denizlerde veya okyanuslarda sıcaklık,ışık geçirgenliği,tuzluluk gibi fiziksel etkiler sonucunda meydana gelir.ışığın belli bir derinliğe kadar gelmesi fotosentetik canlıların bu ışığa göre kendi sınırlarını oluşturmasına neden olur aynı durum sıcaklık tuzluluk içinde geçerlidir.doğal sınırlar sonucu sucul ortamlarda tabakalaşmalar olmuştur. 2-...

    https://www.biyologlar.com/deniz-biyolojisi-sorulari
3WTURK CMS v8.1