Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 152 içerik listeleniyor

  • Mendel Yasaları

    Avusturyalı bir papaz olan Gregor Mendel 'in genetik ilmiyle ilgili olarak bulduğu biyoloji kanunları. Manastırın bahçesinde bezelye leri birbirleriyle çaprazlama|çaprazlayarak (eşleştirerek) kalıtım için ilgi çekici sonuçlar buldu. Bugün bu sonuçlar Mendel kanunları adıyla anılmaktadır. Çalışmalarını yaptığı dönemde kromozom ve genlerin varlığı bilinmemesine rağmen, özelliklerin "faktör" adını verdiği birimlerle nesilden nesile aktarıldığını...

    https://www.biyologlar.com/mendel-yasalari-2
  • Ölümcül Protein: Prion

    Ölümcül Protein: Prion

    1980'lerin başında Amerikalı nörolog Stanley B. Prusiner ve meslektaşları, "prion" olarak kısaltılmış bir ad olan "proteinli bulaşıcı parçacığı"nı ("önceden" olarak telaffuz edilir) tanımladılar.

    https://www.biyologlar.com/olumcul-protein-prion
  • Ölümcül Protein: Prion

    Ölümcül Protein: Prion

    1980'lerin başında Amerikalı nörolog Stanley B. Prusiner ve meslektaşları, "prion" olarak kısaltılmış bir ad olan "proteinli bulaşıcı parçacığı"nı ("önceden" olarak telaffuz edilir) tanımladılar.

    https://www.biyologlar.com/olumcul-protein-prion
  • Ölümcül Protein: Prion

    Ölümcül Protein: Prion

    1980'lerin başında Amerikalı nörolog Stanley B. Prusiner ve meslektaşları, "prion" olarak kısaltılmış bir ad olan "proteinli bulaşıcı parçacığı"nı ("önceden" olarak telaffuz edilir) tanımladılar.

    https://www.biyologlar.com/olumcul-protein-prion
  • 22 . Kromozom

    22 . Kromozom

    İnsanlar normalde her hücrede 23 çifte bölünmüş 46 kromozoma sahiptir. Her ebeveynden miras alınan bir kopya olmak üzere 22 numaralı kromozomun iki kopyası, çiftlerden birini oluşturur. İnsan genomunda toplamda 23, otozom olarak 22 adet bulunan kromozom çiftlerinden biridir. Normal insan genomundaki tüm otozomlar için geçerli olduğu gibi, kromozom 22 de iki kopya halinde bulunur. İkinci en küçük insan kromozomu olan 22. kromozom , yaklaşık 49 milyon baz çiftiyle,...

    https://www.biyologlar.com/22-kromozom
  • Evrim Konusunda ilk Düşünceler

    Dini Düşünceler: Düşünebilen insanin, dogadaki çeşitlenmeyi, canilar arasindaki benzerliklerin ve farkliliklarin derecesini gözledigi an evrim konusunda ilk düşünceler başlamiş demektir. İlk yaygın düşünceler, Asur ve Babil yazıtlarında; daha sonra bunlardan köken alan Ortadoğu kökenli dinlerde görülmüştür. Hemen hepsinde insanın özel olarak yaratıldığı ve evrende özel bir yere sahip olduğu vurgulanmış; türlerin değişmezliğine ve sabitliğine...

    https://www.biyologlar.com/evrim-konusunda-ilk-dusunceler
  • Mutasyonlar

    Mutasyon, DNA içindeki dört tür nükleotid halkasından bir veya daha fazlasında değişmedir. Bir tek halkada bile değişiklik anımsayacağınız gibi DNA mesajında bir harfin değişmesi demektir.DNA’dan kopya alan mesajcı RNA değişikliği içerecektir ve protein yapmakta olan makine tarafından farklı okunacaktır. Ortaya değişmiş bir protein çıkacak ve amino asit zincirinde bir halka farklı olacak, sonuç olarak da proteinin işlevi değişecektir. Mutasyonların en...

    https://www.biyologlar.com/mutasyonlar
  • İnsan, diğer canlılardan ne kadar farklıdır

    Diğer canlılardan farklılığımızı ortaya koyabilmek için düşünürler, bizim "konuşan", düşünen", "gülen", "politik davranan", "üretim araçları yapan" "hayvan" olduğumuz şeklinde formüller öne sürmüşlerdir. İnsanın diğer canlılarla karşılaştırıldığında ilk bakışta göze çarpan yanı, onun karmaşık ve zengin yapıya sahip olduğudur. Biz insanlar yaşayan bir organizma olarak, yaşam döngümüzün her aşamasında, hem doğuştan getirdiğimiz genetik...

    https://www.biyologlar.com/insan-diger-canlilardan-ne-kadar-farklidir
  • Davranışlarımızdaki kalıtım mirasının alt-yapısı

    Bir tür olarak genetik yapımızı kromozom adını verdiğimiz insanı oluşturan en küçük birim olan hücrenin çekirdeğinde yar alan 46 adet düz bir şekilde sıralanmış gen veya kalıtım ünitesi oluşturur. Bu gen topluluğunun sayı ve yapısı hem tür içinde hem de türler arasında farklılıklar gösterir. Türler arasındaki farklılıklardan ayrı olarak tür içindeki farklılıklar da, belli ölçülerde genetik etkenlere bağlıdır; yani örneğin insan türündeki her...

    https://www.biyologlar.com/davranislarimizdaki-kalitim-mirasinin-alt-yapisi
  • Ruhsal rahatsızlıklar ve kalıtım

    Bugün tıbbın alanına giren birçok rahatsızlıkta, belli ölçülerde nesilden nesile geçiş olduğunu biliyoruz. Bu gerçek, ruhsal rahatsızlıklar için de geçerlidir. Ruhsal rahatsızlıklarda kalıtımın rolünün gösterilebilmesi için, ruhsal rahatsızlığı olan ailelerdeki soy ağacı, ikizler, birbirlerinden farklı yerlerde büyütülmüş kardeşler (evlatlıklar) incelenmekte, bu incelemeler kalıtımın rolüne işaret ettiğinde doğrudan doğruya genetik geçişi...

    https://www.biyologlar.com/ruhsal-rahatsizliklar-ve-kalitim
  • Hücre Fizyolojisi

    Hücreler yaşayan organizmaların yapısal ve fonksiyonel birimleridir. Hücreler küçük fakat kompleks yapılardır. Yaşamın bu temel birimi hakkında ayrıntılı bilgiler ilk kez 17. Yüzyılda ışık mikroskobunun geliştirilmesi ile edinildi. Bir müze müdürü olan İngiliz Robert Hooke 1663 yılında mantar ve diğer bitki örneklerini bir jiletle keserek mikroskop altında 30 kat büyüterek inceledi. Bu incelemeler sonucunda bitkilerin "hücre" adını verdiği küçük...

    https://www.biyologlar.com/hucre-fizyolojisi
  • YAZAR İSMİNİN PARANTEZ İÇİNDE GÖSTERİLMESİ

    Bazı tür isimlerinin sonunda yer alan yazar isimlerinin parantez içinde yazıldığı, bazılarının da parantezsiz olarak yazıldığı görülür. Bu durum, cins isminde belli bir değişmenin olduğunu gösteren bir simgedir. Bir türün ismi, ait bulunduğu esas cinsten bir diğer cinse aktarıldığında veya tür isminin orjinal cinsi, başka bir cins ismiyle birleştiğinde yazar adı parantez içine alınır. Örneğin Linne, Aslan’ı Felis leo L., 1758 olarak isimlendirmiş ve...

    https://www.biyologlar.com/yazar-isminin-parantez-icinde-gosterilmesi
  • Malign Glial Tümörler

    Malign Glial Tümörler

    Türkiye Kanserle Savaş Vakfı’nın doktorlara yönelik güncel bilgilerin aktarıldığı Onkolojide Güncel Yaklaşım Toplantıları’nın 2013 yılındaki ilk toplantısı, Neolife Tıp Merkezi birlikteliğiyle 12 Ocak Cumartesi günü Point Hotel Barbaros’ta düzenlendi. Gelenekselleşen toplantının konusu “Malign Glial Tümörler” oldu ve yaklaşık 90 doktorun katılımıyla gerçekleşti. Malign Glial Tümörler başlığındaki toplantıda konu, farklı uzmanlık...

    https://www.biyologlar.com/malign-glial-tumorler
  • EVRİM KURAMI ve TEORİLERİ 1

    Evrim kuramının özü maymun sorunu mudur? Darwin,maymundan geldiğimizi mi söyledi? Maymundan geliyor olmakla kurttan geliyor olmak neyi fark ettirir? Darwin,Evrim kuramını hangi araştırmalar sonucu ortaya koydu? Doğal seçilim nedir? Yaşamın ortaya çıkışında rastlantının rolü var mıdır? Bugün yaşamın nasıl oluştuğu konusunda sağlam bir kurama sahip miyiz? Yaratılış kuramları ile Evrim kuramının farkı nedir?Erzurumlu İbrahim Hakkı,Darvin’den yüz yıl...

    https://www.biyologlar.com/evrim-kurami-ve-teorileri-1
  • Hayvansal Dokular

    Hayvansal dokular, yapısına,görevlerine göre epitel doku,bağ ve destek doku,kas doku,sinir doku olmak üzere dört bölümde incelenir. A.Epitel Doku * Vücudun iç ve dış yüzeyini örter. * Hücreleri sık dizilişli, hücreler arasında çok az ara madde var. * Bütün doku,bağ dokusundan yapılmış taban zarı üzerine oturur. * Kan damarları taşımaz.Beslenme ,bağ dokusu aracılığı ile difüzyon ile olur. * Epitelyum dokunun başlıca görevleri şunlardır. Koruma: Vücudu...

    https://www.biyologlar.com/hayvansal-dokular-4
  • Doğa Tarihi Çalışmaları Kronolojisi

    MÖ 2500-600: Babiller matematik çalışmalarına başlamışlardı. Bir çemberi 360 dereceye bölmüşler, 60 dakika ve 60 saniyeyi belirlemişlerdir. Tarımsal faaliyetlerini düzenlemek için sel baskınlarını hesaplamaya yönelik bir takvim oluşturmuş ve bir yılı 4.5 dakikalık yanılma payı  ile  hesaplamışlardı.  MÖ  2000  e  gelindiğinde  arkeolojik  kayıtlardan  ele  geçen papirüslerde Mısırlıların tedavi yöntemleri geliştirdiklerini görüyoruz....

    https://www.biyologlar.com/doga-tarihi-calismalari-kronolojisi
  • EVRİM VE HAYATIN BAŞLANGICI İLE İLGİLİ GÖRÜŞLER

    1.Hayatın başlangıcı ile ilgili görüşler: İlk canlının oluşumu ve beslenmesi ile ilgili görüşler kendiliğinden oluş,pans permia ototrof ve hetetrof görüşleridir. A.Kendiliğinden oluş(Abiyogenez) hipotezi : Aristo canlının,cansız maddelerden kendiliğinden oluştuğuna inanmaktaydı .Bu görüşe göre döllenmiş yumurtada ,kum tanelerinde,çamurda,havada kısaca her yerde canlılığı ve çeşitliliği sağlayan aktif öz (aktif prensip) bulunmaktaydı. Bu aktif öz...

    https://www.biyologlar.com/evrim-ve-hayatin-baslangici-ile-ilgili-gorusler
  • Elektromanyetik kirlilik nedir

    Elektromanyetik kirlilik nedir

    İnsan yaşamını kolaylaştırmak için geliştirilen teknoloji ürünü cihaz ve sistemlerin yaydığı elektromanyetik sinyaller, insan sağlığını tehdit ediyor.

    https://www.biyologlar.com/elektromanyetik-kirlilik-nedir
  • Evrimi Yanlış Anlamak

    Biyolojik evrim kuramı, günümüzde bütünüyle, 1809-1882 arasında yaşamış olan Charles Darwin’e ait bir kuram olarak kabul ediliyor. Ama bunca yıl sonra, bu kurama inandığını beyan edenler bile, evrim üstüne fikir yürütürken, Darwin’in o zamanlar dahi asla kabul etmeyeceği hatalar yapıyorlar. Bunun bir nedeni şu olabilir: Her bilim dalı gibi biyolojide de kuramlar, öğrencilere, tarihsel bir gelişme çizgisi çerçevesinde aktarılıyorlar. Dolayısıyla, her...

    https://www.biyologlar.com/evrimi-yanlis-anlamak
  • Lamarck’ın (1744-1829) “Evrim Teorisi”

    Lamarck’ın (1744-1829) “Evrim Teorisi”denince akla gelen ile günümüzde Evrim Teorisi denilince anlaşılan arasında çok ciddi farklar vardır. Fakat, türlerin birbirlerinden değişerek oluştuklarını söyleyen detaylı bir biyolojik teoriyi ilk olarak ortaya koyma ayrıcalığı Lamarck’a aittir. O, uzun yıllar Linnaeus’u takip ederek türlerin sabitliği fikrini savundu. Ancak 56 yaşına geldiğinde (1800) evrimci fikirleri savunmaya başladı ve 1809’da, 65 yaşında,...

    https://www.biyologlar.com/lamarckin-1744-1829-evrim-teorisi
  • Darwin ve Moleküler Evrim

    Doğal seçilim aslında bir genetik kuramı. Çünkü doğal seçilim süreci genetik çeşitliliğin varlığını gerektiriyor. Bu çeşitlilik ortamında, Darwin'in deyimiyle "varolma mücadelesi"nde, avantajlı özelliklere sahip bireyler varlıklarını sürdürebiliyor ve bu özelliklerini bir sonraki kuşağa aktarabiliyorlar. Ancak Darwin, genetik süreçlerin nasıl işlediğini özelliklerin bir kuşaktan diğerine nasıl aktarıldığını- bilmiyordu. Ebeveynler ve yavrular...

    https://www.biyologlar.com/darwin-ve-molekuler-evrim
  • DNA, Nükleotit, Kromozom, Gen, Canlılık, Cansızlık - Nedir, Ne Değildir?

    Nükleotitlere bu özel önemi verme ve en önde anlatma sebebimiz, canlılığın sürerliğinin sağlanabilmesi için var olması gereken DNA yapısının temel yapı birimi olmalarıdır. İleride ayrıntısıyla değineceğimiz gibi canlılık en nihayetinde belirli biyokimyasal fonksiyonların DNA tarafından saklandığı ve gelecek nesillere aktarıldığı bir varlık formundan ibarettir. Dolayısıyla DNA'nın oluşabilmesi, canlılığın büyük oranda oluşabilmesini...

    https://www.biyologlar.com/dna-nukleotit-kromozom-gen-canlilik-cansizlik-nedir-ne-degildir
  • Bakterilerin sınıflandırılması

    Bakterilerin sınıflandırılması türler arasında bulunan akrabalık ilişkilerine göre yapılan ökaryot sınıflandırılmasına pek benzemez. Bakteriler için tür kavramı genetik bir gerçeklikten çok kavramsal bir anlayıştan kaynaklanır. Bugün bilinen binlerce türün sınıflandırılması herşeyden önce benzerliklere dayanır. Bu bakteri sistematiği kurmak için kullanılan ölçütler sitofizyozlajik özelliklerin tümüne dayalı bir hiyerarşiden kaynaklanır. Üç...

    https://www.biyologlar.com/bakterilerin-siniflandirilmasi
  • BİLİMSEL ÇALIŞMA VE BİYOLOJİNİN ALT BİLİM DALLARI

    Bilim , tarafsız yapılan gözlem ve deneyler sonucu elde edilen bilgidir. Bilim , gercekleri bulma yolunda yapılan gözlem, dusunme ve arastirma yöntemidir. Bilim ,özünde bir arayıştır; gerçeği bulmaya , olgusal dünyayı açıklamaya yönelik bilişsel bir arayış! Bilimsel gelişme karmaşık bir süreçtir : ne salt bireysel atılımlara ya da kendi iç dinamizmine , ne de salt sosyal ya da ekonomik koşulların etkisine indirgenebilir.Bilimsel gelişmeyi tek boyutlu...

    https://www.biyologlar.com/bilimsel-calisma-ve-biyolojinin-alt-bilim-dallari
  • Bakteriyel Konjugasyon

    Bakteriyel konjugasyon hücre teması yoluyla bakteriler arasında genetik malzeme aktarımıdır. Transformasyon ve transdüksiyon gibi bu da bir yatay gen transferi mekanizmasıdır. Bakteriyel konjügasyona, çoğu zaman hatalı olarak cinsel birleşmenin veya üremenin bir benzeri olarak değinilir. Oysa bu süreç cinsel değildir, çünkü eşey hücrelerinin birleşip bir zigot oluşturmasıyla ilişkisi yoktur. Olay verici bir hücreden alıcı bir hücreye genetik malzeme...

    https://www.biyologlar.com/bakteriyel-konjugasyon
  • İki ayak üzerinde yürümenin gelişmesi

    İki ayak üzerinde yürümenin Australopithecus ile başladığı bilinmektedir. Ancak, hangi nedenle ortaya çıktığı konusunda değişik görüşler bulunmaktadır. Bu konuda, iki ayak üzerinde yürümenin sağladığı avantajları gözden geçirmek yararlı olacaktır. 1) Vücut ısısının düşürülmesi amacıyla, yere paralel olan ve hem güneşten gelen; hem de yerden yansıyan ışınlara maruz kalan gövde dik duruma gelerek, bir tarafdan daha fazla rüzgar alması temin...

    https://www.biyologlar.com/iki-ayak-uzerinde-yurumenin-gelismesi
  • Mutasyonların Nedenleri Nelerdir

    Mutasyonların nedenlerini sadece yukarıda sayılan radyoaktif veya enerji dalgalarının etkilerine yormak doğru olmaz. Doğada, mutasyona sebep olan pek çok olguya rastlanmıştır. Bunların temelinde yine dış etmenlerden ötürü kimyasal yapının değişmesi bulunmaktadır. Bunların her birine girersek, günlerce işin içinden çıkamayız. Ancak kısaca özetlemek gerekirse, mutasyon sebepleri ikiye ayrılır: Spontane Mutasyonlar ve Uyarılmış Mutasyonlar. Bu noktada bilinmesi...

    https://www.biyologlar.com/mutasyonlarin-nedenleri-nelerdir
  • Evrim zaman çizelgesi nedir

    Bu maddedeki evrim zaman çizelgesi, gezegenimiz Dünya'daki yaşamın gelişmesini ve önemli başlıca olayları özetlemektedir (bkz. Organizma). Daha ayrıntılı bir açıklama için Yerküre tarihi ve Jeolojik devir maddelerine bakınız. Bu makalede verilen tarihler bilimsel kanıta dayalı tahminlerdir. Evrim, biyolojide canlı popülasyonların kazandığı yeni özelliklerin nesillerden nesile aktarıldığı bir süreçtir. Evrimin uzun zaman süreçleri içinde yayılarak oluşumu,...

    https://www.biyologlar.com/evrim-zaman-cizelgesi-nedir
  • EVRİM TEORİLERİ

    Katastrofizm (Kıyamet Kuramı): Paleontoloji’yi büyük oranda geliştiren Fransız anatomist Georges Cuvier (1769-1832) tarafından ileri sürülen ve katmanlar arasındaki her bir sınırın, zaman olarak, sel baskınları ve kuraklık gibi felaketlere karşılık geldiğini ve o dönemde yaşayan türlerin çoğunun ortadan kalkmış olduğunu savunan hipotezdir. Ancak katastrofizmde olaylar birbirine evrimsel olarak bağlı değildir (George Cuvier katmanları incelerken, her katmandaki...

    https://www.biyologlar.com/evrim-teorileri-1
  • EVRİM TEORİSİNDE GÜNCEL GELİŞMELER

    Bilimin, türlerin gelişimi ve evrimi hakkında bugün sahip olduğu bilgiler, bilimin çeşitli disiplinlerinden elde edilen verilerin birleştirilerek değerlendirilmesinden elde edilmektedir. Bu bulgular, türler çeşitliğinin nedenini evrime ve üreme, varyasyon, seçilim gibi bir dizi evrim faktörlerine dayandığını göstermektedir. Evrim hakkındaki konuşmalar ve yapılan bilimsel konferanslar bu faktörlerin ön koşulları ve detayları çerçevesinde gerçekleşmektedir. Bu...

    https://www.biyologlar.com/evrim-teorisinde-guncel-gelismeler
  • BAKTERİ GENETİĞİ

    Canlıların tüm özelliklerinin, kalıtsal olarak nesilden nesile aktarıldığı öteden beri bilinen bir gerçektir. Yaşamın temel maddeleri kabul edilen nükleik asitler (DNA=deoxyribonucleic acid, RNA=ribonucleic acid) üzerinde yapılan incelemeler, kromozom haritalarının çizilerek, özellikle mikroorganizmalar arasındaki ilişkilerin ortaya konmasında, tüm canlıların sayısız özellik ve biyolojik fonksiyonlarının açıklanmasında yardımcı olmuştur. Çalışmalar...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-genetigi
  • Genetik (Kalıtsal) Hastalıklar

    Canlılardaki kalıtsal özelliklerin dölden döle nasıl aktarıldığını inceleyen bilim dalına genetik denir.Ayrıca "gen"in yapısını, görevini ve genlerde meydana gelen değişiklikleri de inceler. İlk genetik çalışmalarını Gregor Johann MENDEL yapmıştır. Bu yüzden genetik biliminin kurucusu ve babası sayılır. Yetiştirdiği bezelyelerdeki karakterleri inceleyen Mendel kalıtım ve de tabi ki biyoloji bilimine çok büyük katkıda bulunmuştur. Genetikle ilgili bazı...

    https://www.biyologlar.com/genetik-kalitsal-hastaliklar
  • DUYU ORGANLARI

           A. GÖZ Cisimleri görmeyi sağlayan duyu organıdır. Cisimlerden gelen ışığı algılayarak beyne iletir. Böylece cisimlerin uzaklığı, şekli, rengi, büyüklüğü algılanır. Göz evinde bulunan gözün çevresinde koruyucu organlar bulunur. Kaşlar terin göze ulaşmasını önler, kirpikler tozların göze ulaşmasını önler, göz kapakları gözün dış kısmını temizler, göz yaşı gözün dış kısmını yıkar. Göz yuvarlağı ortadan kesildiğinde,...

    https://www.biyologlar.com/hormon-sistemi-1
  • Genetik ve Evrimin Modern Sentezi

    Birçok insan evrimle ilgili günümüzde geçerli olan düşünceleri anlamıyor. Burada anlatacaklarım günümüzde evrimsel biyologların fikir birliği içinde olduğu düşüncelerin bir özetidir. Dünya üzerindeki yaşamın evrimleştiği düşüncesi Avrupa’da 1700′lerin sonları ve 1800′lerin başlarında yaygın olarak tartışıldı. 1859′da Charles Darwin, doğal seçilim adını verdiği, evrimin nasıl oluştuğunu açıklayan bir mekanizma ortaya koydu. Darwin’in...

    https://www.biyologlar.com/genetik-ve-evrimin-modern-sentezi
  • Biyoteknolojinin sürdürülebilir tarım üzerine olası olumsuz etkileri ve türler arası gen alışverişi

    Biyoteknoloji alanında yapılan çalışmalar sonucu farklı kaynaklardan organizmalar arasında gen alışverişi mümkün hale gelmiştir. Bu gelişme sonucu hızla artan dünya nüfusunun gıda gereksinimini karşılamak amacıyla geliştirildiği ifade edilen genetik yapısı değiştirilmiş organizmaların (GDO), uzun dönemde biyolojik çeşitliliği olumsuz yönde etkilemek gibi tehlikeleri de vardır. Burada en büyük tehdit doğal evrimleşme sürecinin doğal olmayan yollardan...

    https://www.biyologlar.com/biyoteknolojinin-surdurulebilir-tarim-uzerine-olasi-olumsuz-etkileri-ve-turler-arasi-gen-alisverisi
  • DNA Çözümünde Kolaylık

    DNA Çözümünde Kolaylık

    DNA molekülü birbiri etrafında kıvrılmış iki iplikten oluşmuştur. Aynı zamanda bükülmüş bir merdivene benzer. Bu merdivende, trabzanlar şeker ve fosfat moleküllerinden oluşmakta olup nitrojenli bazlardan oluşan basamaklarla birbirlerine bağlanırlar. Bir başka deyişle, iki DNA ipliği herbirinin taşıdığı nitrojenli bazlar arasında oluşan zayıf bağlarla birbirine bağlanmış bir “çift sarmal” yapısı oluşturur. Her bir iplik, birbirine benzer ve nükleotid...

    https://www.biyologlar.com/dna-cozumunde-kolaylik
  • Bakteri Genetiği

    Canlıların tüm özelliklerinin, kalıtsal olarak nesilden nesile aktarıldığı öteden beri bilinen bir gerçektir. Yaşamın temel maddeleri kabul edilen nükleik asitler (DNA=deoxyribonucleic acid, RNA=ribonucleic acid) üzerinde yapılan incelemeler, kromozom haritalarının çizilerek, özellikle mikroorganizmalar arasındaki ilişkilerin ortaya konmasında, tüm canlıların sayısız özellik ve biyolojik fonksiyonlarının açıklanmasında yardımcı olmuştur. Çalışmalar...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-genetigi-1
  • Başlıca Plasmidler ve Özellikleri

    Bakterilerde, karakterleri çok değişik olan doğal plasmidler bulunmaktadır. Taşıdıkları özel genlere dayalı olarak bunları 6 grup altında incelemek mümkündür. 1) F plasmidi (fertilite faktörü, F faktörü, seks faktörü) 2) Rezistenslik plasmidleri (R plasmidleri, R faktörleri) 3) Virulens plasmidleri 4) Bakteriyosin plasmidleri 5) Metabolik plasmidler 6) Büyük plasmidler F plasmid (F Faktörü, Seks Faktörü) F faktörü (fertilite faktörü) en iyi E. coli K 12...

    https://www.biyologlar.com/baslica-plasmidler-ve-ozellikleri
  • Hücre ve Hücre Teorisi

    Aslında Hooke'un gördüdüğü bu odacıklar bitki hücrelerinin etrafını saran cansız hücre çeperlerinden başka birşey değildi. Robert Hooke's Compound Microscope (replica) Hooke mikroskobu ile yapmış olduğu gözlemleri ,hücre ve çeşitli çizimleride içinde barındıran döneminin en çok satan kitaplarından ''Micrographia'' isimli eserinde yayınladı. Title-page and Royal Society imprimatur ''Hücre Teorisi'' alman zoolog Theodor Schwan,Mathias Schleiden ve ünlü alman...

    https://www.biyologlar.com/hucre-ve-hucre-teorisi
  • Mendel Yasaları

    Avusturyalı bir papaz olan Gregor Mendel 'in genetik ilmiyle ilgili olarak bulduğu biyoloji kanunları. Manastırın bahçesinde bezelye leri birbirleriyle çaprazlama|çaprazlayarak (eşleştirerek) kalıtım için ilgi çekici sonuçlar buldu. Bugün bu sonuçlar Mendel kanunları adıyla anılmaktadır. Çalışmalarını yaptığı dönemde kromozom ve genlerin varlığı bilinmemesine rağmen, özelliklerin "faktör" adını verdiği birimlerle nesilden nesile aktarıldığını...

    https://www.biyologlar.com/mendel-yasalari
  • KLONLAMANIN TARİHÇESİ

    İlk defa, Leipzig Üniversitesinden Hans Adolph Eduard Dreisch deniz kirpikleriyle yaptığı deneylerde erken dönemdeki bir deniz kirpisi embriyosunun blastomerlerini birbirbirinden ayırırak “Blastomere Separation” yöntemini buldu. Blastomere Seperation yönteminde döllenmiş yumurtanın besi ortamında 4 – 8 hücreli blastomer aşamasına kadar bölünmesine izin verilmektedir. Daha sonraları, blastomer aşamasına gelen bu 8 hücreli yapıdaki her bir hücre alınarak bir...

    https://www.biyologlar.com/klonlamanin-tarihcesi
  • Doku Mühendisliği

    Doku Mühendisliği

    Doku mühendisliği son yıllarda Estetik Plastik ve rekonstrüktif Cerrahi alanında önemli bir uğraş konusu haline gelmiştir.

    https://www.biyologlar.com/doku-muhendisligi
  • Otozomal dominant hastalıklar

    Aynı loküste yer alan bir gen çiftinin birinde oluşan fonksiyonel değişikliğin hastalığın oluşması için yeterli olduğu hastalıklar otozomal dominant kalıtım örneği gösterirler. Bu hastalıklarda sıklıkla normal gen ürünü yapısal bir proteindir. Aile ağacı dikey bir patern gösterir. Genetik hastalık her kuşakta kendini gösterir ve hastalığın saptandığı kişinin (indeks olgu) etkilenmiş bir ebeveyni bulunur. Otozomal dominant kalıtılan hastalıklarda...

    https://www.biyologlar.com/otozomal-dominant-hastaliklar
  • Gregor mendelin çalışmaları ve bilim dünyasına katkıları

    Gregor mendelin çalışmaları ve bilim dünyasına katkıları

    Mendel genetiği ya da Mendel kanunları, Avusturyalı bir papaz olan Gregor Mendel'in genetikgenetik kanunları. Mendel, manastırın bahçesinde bezelyeleri birbirleriyle çaprazlayarak (eşleştirerek) kalıtım için ilgi çekici sonuçlar buldu. Çalışmalarını yaptığı dönemde kromozom ve genlerin varlığı bilinmemesine rağmen, özelliklerin "faktör" adını verdiği birimlerle nesilden nesile aktarıldığını söyledi. Bahçe bezelyeleriyle yıllarca yapmış olduğu...

    https://www.biyologlar.com/gregor-mendelin-calismalari-ve-bilim-dunyasina-katkilari
  • PANGENEZİS VE GERM-PLAZMA KURAMLARI

    PANGENEZİS VE GERM-PLAZMA KURAMLARI

    PANGENEZİS Çoğu insan, bulunan eşey hücreleri]]ne rağmen, hala vücut parçalarının kalıtıma etki ettiğine inanılmaktaydı. Lamarck da bu görüşü desteklemiş, kazanılmış özelliklerin aktarıldığı yönünde fikirler ileri sürmüştür. Bununla beraber Darwin de ilk zamanlarında bu görüşü desteklemiş ve pangenezis denilen kuramı ileri sürmüştür. Pangenezisde her vücut hücresinin kana küçük bir gemmula ya da pangenezis denilen yapılar verdiği, bunların...

    https://www.biyologlar.com/pangenezis-ve-germ-plazma-kuramlari
  • İklimsel Değişikliklere Karşı ‘Korunmasız’ Ülkeler V20’yi Kurdu

    İklimsel Değişikliklere Karşı ‘Korunmasız’ Ülkeler V20’yi Kurdu

    IMF ve Dünya Bankası’nın Peru’nun başkenti Lima’daki ortak genel kurulu devam ederken, iklimsel değişikliklerden en çok etkilenecek ülkeler yeni bir oluşuma gitti. ‘Vulnerable 20 (Korunmasız 20) Grubu’ adıyla bir araya gelen ve tümü yoksul olan ülkeler, iklimsel değişikliklerin yol açacağı felaketlere karşı ortak mekanizma oluşturmayı amaçlıyor.Dünyanın en büyük ekonomilerinin oluşturduğu G20’ye karşılık V20’yi kuran ülkeler adına açıklamayı...

    https://www.biyologlar.com/iklimsel-degisikliklere-karsi-korunmasiz-ulkeler-v20yi-kurdu
  • POPULASYONLAR

    Biyosfer : Dünyada yaşayan canlıların yaşantılarını sürdürdükleri alanlara biyosfer denir. Biyosfer üzerinde ki canlıların dağılımları her bölgede eşit değildir. Örneğin kutuplarda ki canlı miktarıyla, ekvatoral iklimdeki canlı miktarı eşit değildir. Habitat : Bir organizmanın tabii olarak yaşayıp hayatını geçirdiği, üreyebildiği yere habitat denir. Habitat bir okyanus, bir çöl olabileceği gibi bir canlının üzeri yada içide olabilir. Her organizma...

    https://www.biyologlar.com/populasyonlar
  • Genetik - Kalıtsal Hastalıklar

    Canlılardaki kalıtsal özelliklerin dölden döle nasıl aktarıldığını inceleyen bilim dalına genetik denir.Ayrıca "gen"in yapısını, görevini ve genlerde meydana gelen değişiklikleri de inceler. İlk genetik çalışmalarını Gregor Johann MENDEL yapmıştır. Bu yüzden genetik biliminin kurucusu ve babası sayılır. Yetiştirdiği bezelyelerdeki karakterleri inceleyen Mendel kalıtım ve de tabi ki biyoloji bilimine çok büyük katkıda bulunmuştur. Genetikle ilgili bazı...

    https://www.biyologlar.com/genetik-kalitsal-hastaliklar-1
  • TRANSGENİK BİTKİLER (GDO) 'İN İNSAN SAĞLIĞINA ETKİLERİ

    Transgenik bitkiler ya da diğer bir ifadeyle Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO)'ın insan sağlığı üzerine olası etkilerini allerjik, antibiyotik dayanıklılık, yabancı DNA'nın yenmesi, karnabahar mozaik virüsü ve gıda kalitesi açısından incelemek mümkündür. Transgenik Bitkilerin Olası Allerji Etkileri. Belirli gıdalara karşı allerjisi bulunan bireyler, herhangi bir ürünü satın aldıklarında bunun içeriğini inceleyerek allerjik reaksiyona sebep olan...

    https://www.biyologlar.com/transgenik-bitkiler-gdo-in-insan-sagligina-etkileri
  • TRANSGENİK BİTKİLERDEKİ RİSKLER VE ENDİŞELER

    Dünya’da en yaygın olarak ticari üretime geçmiş olan bazı transgenik bitkilere ( mısır, pamuk soya ve kanola) Bacillus thuringiensis bakterisinden izole edilen Bt endotoksin geni ve Streptomyceses hygroscopicus bakterisinden izole edilen bar geni transfer edilmiştir. Bt geni bitkilere aktarıldığında bazı böceklere toksik olan bir protein üreterek bitkileri böceklere dayanıklı hale getirmektedir. Bar geni ise aktarıldığı bitkiyi bazı herbisitlere (ot öldürücülere)...

    https://www.biyologlar.com/transgenik-bitkilerdeki-riskler-ve-endiseler
3WTURK CMS v8.1