Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

  • [protected email address]

Toplam 634 içerik listeleniyor

  • Biyoteknolojinin sürdürülebilir tarım üzerine olası olumsuz etkileri ve türler arası gen alışverişi

    Biyoteknoloji alanında yapılan çalışmalar sonucu farklı kaynaklardan organizmalar arasında gen alışverişi mümkün hale gelmiştir. Bu gelişme sonucu hızla artan dünya nüfusunun gıda gereksinimini karşılamak amacıyla geliştirildiği ifade edilen genetik yapısı değiştirilmiş organizmaların (GDO), uzun dönemde biyolojik çeşitliliği olumsuz yönde etkilemek gibi tehlikeleri de vardır. Burada en büyük tehdit doğal evrimleşme sürecinin doğal olmayan yollardan...

    https://www.biyologlar.com/biyoteknolojinin-surdurulebilir-tarim-uzerine-olasi-olumsuz-etkileri-ve-turler-arasi-gen-alisverisi
  • Proteom

    DNA’nın kimlik kartı, ana hatlarıyla çıkartıldı. Bu işin kolay yanı. Şimdi sıra genlerin ürettiği proteinlerin gizini çözmeye geldi. Esas zor kısım şimdi başlıyor. İnsanın genetik yapısını deşifre etmeye çalışan bilim adamları konularında ne kadar uzman olursa olsunlar, daha işin başında olduklarını kabul ediyorlar. Son birkaç yıldır bir düzineden fazla genomu çözümleyen uzman ekipler, bulgularının tahminleriyle örtüşmemesi üzerine gelecek...

    https://www.biyologlar.com/proteom
  • Bitki ve Oluşumunu Etkileyen Faktörler

    Bitki ve Oluşumunu Etkileyen Faktörler

    Bitkiler, yeryüzünün en çok çeşitlilik gösteren canlı organizmaları ve yaşamın vazgeçilmez parçalarıdır. Dünyada en fazla bulunan canlı grubu olan bitkiler doğada; ot, çalı ve orman gibi farklı yapılarda ve türlerde bulunurlar.

    https://www.biyologlar.com/bitki-ve-olusumunu-etkileyen-faktorler
  • BAKTERİ DÜNYASI

    Makroskobik Dünya'nın Mikroskobik Canlıları Bakterilerle ilgilenmeye yeni başlayan biri için onların dünyasını keşfetmek, yeni bir gezegen keşfetmeye benzer. Dünya'nın en küçük canlılarından olan bakteriler, gezegendeki doğal ekolojik sistemlerin işleyişinde çok önemli bir yere sahiptir. Besin, mineral ve enerji döngülerinde "kimyacı" gibi işlev gören bakteriler, canlılar arasındaki ilişkilerde etkin bir rol oynar. Bu yüzden, bakteriler canlılıkla ilgili...

    https://www.biyologlar.com/bakteri-dunyasi
  • Ballı Bitkiler ve Sınıflandırılmaları

    Ülkemiz bitki varlığı bakımından dünyanın sayılı ülkeleri arasındadır. Tüm Avrupa kıtasında 12.000 dolayında bitki türü varken sadece ülkemizde 10.000 dolayında bitki türü bulunur. Bunların içinde arıcılık yönünden önem arz eden pek çok tür doğal olarak yayılış göstermektedir. Başarılı bir arıcılık yapabilmek için arıcılık yapılan bölgelerde nektar ve polen verimi bol olan bitkilere ihtiyaç vardır. Çiçeğin olmadığı yerde arıcılık...

    https://www.biyologlar.com/balli-bitkiler-ve-siniflandirilmalari
  • DNA Çözümünde Kolaylık

    DNA Çözümünde Kolaylık

    DNA molekülü birbiri etrafında kıvrılmış iki iplikten oluşmuştur. Aynı zamanda bükülmüş bir merdivene benzer. Bu merdivende, trabzanlar şeker ve fosfat moleküllerinden oluşmakta olup nitrojenli bazlardan oluşan basamaklarla birbirlerine bağlanırlar. Bir başka deyişle, iki DNA ipliği herbirinin taşıdığı nitrojenli bazlar arasında oluşan zayıf bağlarla birbirine bağlanmış bir “çift sarmal” yapısı oluşturur. Her bir iplik, birbirine benzer ve nükleotid...

    https://www.biyologlar.com/dna-cozumunde-kolaylik
  • APUD HÜCRELERDE AMİNLERİN GÖSTERİLME YÖNTEMLERİ

    Dokulardaki biyolojik aminlerin gösterilebilmelerinin temeli, aminlerin aldehit-lerle ve bazı asitlerle birleşerek spesifik floresans yayan ve spektrum yayan bileşik-leri üzerine gözlemlere dayanmaktadır. Bu bileşiklerden bazıları aynı zamanda indirge¬yici ajandır. Çoğu biyolojik amin, bulundukları hücreden hızla yayılırlar, bu yüzden aminleri hücre içinde gösterebilmek için freeze drying ve vapour fiksasvon teknikleri uygulanmalıdır; birçok aminler için (örnek...

    https://www.biyologlar.com/apud-hucrelerde-aminlerin-gosterilme-yontemleri
  • Hastalıklarda Genom'un Önemi

    Hastalıklarda Genom'un Önemi

    Genom araştırmaları sonucunda en fazla etkinin tıp alanında görülmes i beklenmektedir;Projeden elde edilen genetik bilgilerin, hastalıkların teşhisi ya da önlenmesi ve kişilerde mutasyona neden olan kimyasal ve fiziksel ajanlara duyarlılığın belirlenmesi (risk tayini) için kullanılması hedeflenmektedir. Bu amaçla genetik testler, yani DNA' nın doğrudan incelenmesiyle genetik hastalıkların ya da duyarlılığın belirlendiği testler ön plana çıkacaktır: •...

    https://www.biyologlar.com/hastaliklarda-genomun-onemi
  • İskelet, Kas ve Endokrin Sistemi

    Canlılarda aktif hareketi sağlayan yapılar iskelet ve kas sistemleridir. Hareket sağlayıcı kaslar destekleyici iskeletle birleşerek canlının hareket sistemini oluşturur. I.İskelet Sistemi İnsana şekil veren, organlara desteklik sağlayan ve koruyan yapıya iskelet denir. İskelet sisteminin yapı birimleri kemiklerdir. İnsan vücudu 210 kemikten oluşmuştur. Kemikler, kan hücrelerinin üretilmesi, bazı minerallerin depolanması, vücuda dik şekil kazandırılması...

    https://www.biyologlar.com/iskelet-kas-ve-endokrin-sistemi
  • HORMON ÜRETEN BEZLER

    a) Hipofiz Bezi: Beynin tabanında hipotalamusun altında yer alır. İki kısma ayrılır. Hipofiz bezinde üretilen hormonlar ve görevleri 1. Büyüme hormonu, büyüme ve gelişmeyi sağlar. Kemik ve kas dokusunun gelişmesinde etkilidir. Bü­yüme döneminde fazla salgılanması devliğe az algı­lanması cüceliğe sebep olur. 2. Deriye renk verici maddeleri uyaran hormon hipo-fizden salınır. 3. Tiroid bezini uyararak çalışmasını sağlayan hor­monu üretir. 4. Dişilerde...

    https://www.biyologlar.com/hormon-ureten-bezler-1
  • Kültür Suşları (Bakteri P R S)

    Ulusal Tip Kültür Koleksiyonu Bakteri Suşları (P-R-S) RSKK NO MİKROORGANİZMA CİNSİ KAYNAK KOD TARİH 560 Pasteurella  septica NCTC  8391 - 04003 Pediococcus spp. ATCC   8081  - 06055 Pediococcus acidophilus ATCC 25741 2006 96022  Proteus vulgaris A.232  Pasteur Ens.  232 1996 96029  Proteus vulgaris  P. 7....

    https://www.biyologlar.com/kultur-suslari-bakteri-p-r-s
  • Fitoplankton (Alg) Kültürü

    Fitoplankton (Alg) Kültürü

    Fitoplanktonlar, plankton topluluğunun ototrof bileşenleri ve okyanus, deniz ile tatlı su ekosistemlerinin anahtar faktörlerinden biridir. Fitoplanktonların çoğu çıplak göz ile görülemeyecek kadar küçük türler. Ancak çak sayıda bir araya gelmelerinden dolayı yapılarında bulunan klorofil ile suya yeşil renk verebilirler. Biyosferdeki bitki kütlesinin sadece %0,2’sine karşılık gelen fakat tüm deniz canlılarının direk veya dolaylı olarak besin kaynağı olan...

    https://www.biyologlar.com/fitoplankton-alg-kulturu
  • Gen Mühendisligi ile Koyun Klonlama

    Memeli hayvanlar erkek ve disi bireylerden olustugu için, bu hayvanlarin üremesi için disiden gelen yumurta hücresinin erkekten gelen sperma hücresiyle birlesmesi gerekmektedir. Sperma ve yumurta hücreleri, baba ya da annenin biyolojik özelliklerini belirleyen ve her bireyde ikiser kopya (ikiser allel) halinde bulunan genlerin tek kopyalari içerirler. Böylece döllenmis yumurtadaki gen kopyalarindan birisi anadan digeri ise babadan gelir. Gen kopyalari ya da alleller ayni islevi gören...

    https://www.biyologlar.com/gen-muhendisligi-ile-koyun-klonlama
  • Siyanobakteriler hakkında bilgi

    Siyanobakteriler hakkında bilgi

    Siyanobakteriler (Cyanobacteria veya Cyanophyta) aynı zamanda mavi-yeşil algler, mavi-yeşil bakteriler olarak da bilinen enerjilerini fotosentez yolu ile elde eden bir bakteri dalıdır. İsmi bakterinin renginden gelir. (Yunanca: κυανός (kyanós); mavi demektir.) Denizdeki nitrojen çevriminin önemli bir bileşeni ve okyanusun pek çok yerinde özbeslenendir (ing: autotroph / Türkçe’de ototrof) ve ayrıca karada da bulunmaktadır.2,8 milyar yıl öncesine ait fosilleşmiş...

    https://www.biyologlar.com/siyanobakteriler-hakkinda-bilgi
  • MÜREKKEP BALIĞI (SEPİİDA)

    Kingdom: Animalia Phylum: Mollusca Class: Cephalopoda Order: Sepiida Suborder: Sepiina Family: Sepiidae Kafadanbacaklılar (Cephalopoda) sınıfının, Onkollular (Decapodiformes) grubundan denizlerde yaşayan bir yumuşakça. Hepsi ayrı eşeylidir. Solungaç solunumu yaparlar. Ağız bölgesinden çıkan 10 adet kolları vardır. İki kolu diğerlerinden daha uzundur. Dinlenme halinde içe çekilmiş olan bu kollarını avlarını yakalamak veya korunmak amacıyla ileri doğru fırlatırlar....

    https://www.biyologlar.com/murekkep-baligi-sepiida
  • Fonotip Nasıl Ortaya Çıkar

    Fenotip, bir canlının sahip olduğu özelliklerin (karakterlerinin) tamamını ifade eder. Ancak fenotip deyince, bir canlının belirli bir veya birkaç karakterinin görünümü anlaşılır. Bu durumda, çalışma amacına bağlı olarak, karakter gruplarına giren özelliklerin tamamı ya da herhangi birisi, fenotipi açıklamada kullanılır. Taksonomistler, çalıştıkları bireyler ya da birey toplulukları hakkındaki ilk bilgileri, onların fenotiplerine bakarak elde ederler....

    https://www.biyologlar.com/fonotip-nasil-ortaya-cikar
  • Kök hücre nedir?

    Kök hücre nedir?

    Kök hücreler hayatın temel taşları ve insan vücudunu oluşturan ana hücrelerdir. Kök hücreler sınırsız bölünme, her türlü vücut hücresine dönüşme ve yeni görevler üstlenme imkanına sahip hücrelerdir. İnsan vücudundaki cilt, kaslar, kemikler, sinirler ve kan hücreleri gibi tüm organlar bu kök hücrelerinden oluşur. İnsan vücudunda hastalıklar ve yaralanmalar nedeniyle oluşan hasarları onarır ve iyileştirirler. Hangi tip dokuya ihtiyaç varsa ona...

    https://www.biyologlar.com/kok-hucre-nedir
  • TRANSPLANTASYON İMMÜNOLOJİSİ VE TARİHÇESİ

    İmmünoloji İnsan İmmün (Bağışılık) sistemi zararlı olan organizmaları vücuttan uzaklaştırmaktadır. Bu sistem, vücudumuzun yaklaşık iki trilyon hücresini koruyan, antibadi ve sitokinler üreten hareketli askerleridir. Virüs, bakteri ve tümör hücreleri veya transplante edilmiş hücreler gibi yabancı ya da vücuda ait olmayan hücrelerle koordineli bir biçimde hızlıca çok yönlü bir atağa geçmektedir. Her ne kadar çevre immün cevabı stimüle etse de,...

    https://www.biyologlar.com/transplantasyon-immunolojisi-ve-tarihcesi
  • Biyolüminesans Nedir? Nasıl Çalışır?

    Hayvanlar bir yerden diğer yere hareket etmek için görme duyularını kullanırlar. Genelikle ışıksız bir yerde hareket etmek için zorlanmaktadırlar. Baykuş gibi bazı hayvanlar çok büyük gözleriyle ışığın pek çoğunu gözlerinde toplayarak kullanır. Ayrıca onlar çevreleriyle ilgili bilgileri anlamak için diğer duyularını da kullanırlar. Diğer taraftan insanlar,taşınabilir bir yaratım içerisinde çok emek harcayarak buna sahip olmuşlardır ve suni ışık...

    https://www.biyologlar.com/biyoluminesans-nedir-nasil-calisir
  • ORGANIK TARIMDA BİYOLOJİK MÜCADELE

    Kültür alanlarındaki zararlıları baskı altına alarak, onları ekonomik zarar seviyesinin altında tutmak için doğal düsmanlardan yararlanılarak gerçeklestirilen zirai mücadele faliyetine biyolojik mücadele denmektedir. Doğada mevcut olan ve kültür bitkilerinde zarar yapan zararlı, hastalık etmenleri ve yabancı otlara karsı, onların doğal üsmanlarının kullanılması veya daha etkili hale getirilmesi için alınan edbirler bütünüdür. Biyolojik mücadele etmenleri; ...

    https://www.biyologlar.com/organik-tarimda-biyolojik-mucadele
  • Balıkların Evrimi

    Omurgalı hayvanların ve balıkların evrimiyle ilgili ilk önemli sonuçlara ulaşmış olsak ta hala birçok yönüyle bilim adamları tarafından yeterli derecede anlaşılamamıştır. İlk omurgalı hayvanların 550 milyon yıl önce ortaya çıktığı genel olarak kabul edilmiştir. Çok uzaktan atamız olan bu hayvanlar bugün bildiğimiz kadarıyla balıklara göre son derece farklıydı. Çenesiz balıklar anlamına gelen ‘Agnatha’ diye isimlendirildiler. Bugün yaşayan ve hala...

    https://www.biyologlar.com/baliklarin-evrimi
  • Tulipa armena - Lale
  • KLONLAMANIN YARALARI

    1. Nesli Tükenmekte Olan Türlerin Klonlanması Nesli tükenmekte olan türlerin klonlanması herkese çok çekici gelmiştir. Avusturalya’dan bir proje 153 yıldır alkol şişesinde kalan bir örnekten ‘Tasmanya Kaplanı’nı klonlamayı amaçlanmaktır. Bir başka araştırma grubu Sibirya buzullarında bulunan 20 000 sene yaşlı bir dokudan mamut klonlamayı amaçlıyor. Fakat bu örneklerde DNA parçalar halindedir ve tam genomu tekrar bir araya getirmek imkansızdır. Üstelik...

    https://www.biyologlar.com/klonlamanin-yaralari
  • Sera Gazları

    Su buharı (H2O), CO2, CH2, N2O ve ozon (O3) ...Dünya atmosferi çeşitli gazlardan oluşur. Ayrıca küçük miktarlarda bazı asal gazlar bulunmaktadır. Güneşten gelen ışınlar (ısı ışınları/kısa dalgalı ışınlar), atmosferi geçerek yeryüzünü ısıtır. Atmosferdeki gazlar yeryüzündeki ısının bir kısmını tutar ve yeryüzünün ısı kaybına engel olurlar. (CO2 KARBONDİOKSİD, havada en çok ısı tutma özelliği olan gazdır.) Sanayi devriminin başlangıcı...

    https://www.biyologlar.com/sera-gazlari
  • Örümcek ağları nasıl oluşur ? Örümcek ağlarının özellikleri nelerdir ?

    Teknolji ve bilim dünyası üzerinde taklit edilen ve geliştirilen bir çok şey var fakat bunlar arasında kopya edilemeyen nesne ve ürünler de mevcut , bunların başında ise örümcek ağları geliyor. Sağlamlık ve esnek olması ile birlikte örümcek ağları örümceklere özel olarak geliştirilen bir hayat döngüsüdür.Örümcek ağları çelik tellere göre daha dayanıklıdır , daha esnek olmasıyla birlikte örümcek ağları yapay olarak üretildiğinden bu kapasiteye sahip...

    https://www.biyologlar.com/orumcek-aglari-nasil-olusur-orumcek-aglarinin-ozellikleri-nelerdir-
  • Biyolojik Bağımlılık

    Dr. Selim AYDIN Beynimiz ve ruhumuz ile davranışlarımız arasındaki münasebet bugün için henüz tam olarak çözülemeyen ancak bazı ip uçlarını ele geçirdiğimiz, spekülasyonlara açık bir araştırma sahasıdır. Buradaki anahtar soru çok önemlidir. Acaba beynimizdeki organik ve bunun sonucu olarak biyokimyevî bir bozukluk mu davranışlarımızı yönlendirip, ruhî hayatımıza tesir ediyor? Yoksa ruhî hayatımızın bozuklukları mı, bir müddet sonra beynimizin...

    https://www.biyologlar.com/biyolojik-bagimlilik
  • Hormonlar Hakkında Ayrıntılı Bilgi

    Alm. Hormone (n.pl.), Fr. Hormones (m.pl.), İng. Hormones. Vücuttaki iç salgı bezlerinden ve bâzı hücrelerden salgılanarak, kan yoluyla hedef hücrelere varan, hücrelerdeki çeşitli metabolik olayları düzenleyerek vücutta çok önemli işler başaran kimyâsal maddeler. Vücutta hücrelerarası yönetimi sağlayan iki haberleşme sistemi vardır. Birisi sinir sistemidir, diğeri ise hormonal haberleşme sistemidir. Hormonal sistem sinir sistemine göre oldukça yavaştır. Her ne...

    https://www.biyologlar.com/hormonlar-hakkinda-ayrintili-bilgi
  • Biyoluminesans Nasıl Olur

    Evrendeki tüm ışıklar temelde aynı şekilde üretilir. Işığın oluşumunda elektronlar başrolü oynar. Elektron enerjiyi soğurduğu zaman bir üst yörüngeye, foton isimli enerji paketini bırakır ve bir alt yörüngeye geçer. Güneş’te veya akkor haline gelmiş ampul telinde elektronlar termal olarak etkilenirler. Bu yüzden ışık aynı zamanda ısı da verir. “Soğuk ışık” olarak adlandırılan biyoluminesansta ise elektronlar hiç ısı çıkartmayan kimyasal bir...

    https://www.biyologlar.com/biyoluminesans-nasil-olur
  • Hücre Bölünmeleri

    Hücreler ya canlilarin büyüyüp gelismesi, rejenerasyonu ve dokularinin yenilenmesi ya da üreme faaliyetlerinin gerçeklestirilmesi amaciyla bölünür. Bölünmelere detaylariyla geçmeden önce hücrelerin niçin bölündükleri konusundaki görüslere yer verelim. Hücre, büyüklük bakimindan belirli bir sinira ulastigi zaman, kuramsal olarak ikiye bölünmesi gereklidir. Çünkü hücre genel olarak bir küre seklinde düsünülürse, büyümede hacim yüzey orantisi r3 / r2 'dir....

    https://www.biyologlar.com/hucre-bolunmeleri
  • İDRAR VE ÜREME SİSTEMİ

    Embriyolojik ve fonksiyonel ortaklık (özellikle erkek idrar ve üreme organlarında) nedeniyle iki grup sistemi bu konu (İdrar ve üreme sistemi-Systema ürogenitale) içinde inceleyeceğiz. Systema ürogenitale’deki fonksiyonlardan biri idrarın yapılması ile iletilip dışarı atılmasıdır ki bu işi yapan organlara organa urinaria (İdrar organları-üriner organlar) denir. Üriner organlar birçok anatomist tarafından idrar sistemi (Systema renale) başlığı altında ele...

    https://www.biyologlar.com/idrar-ve-ureme-sistemi
  • BÖBREKLER HAKKINDA BİLGİ

    Böbrekler (Tekil L.ren . Gr.nephros), filtrasyon, resorpsiyon ve eksekresyon fonksiyonları ile günde kendilerine gelen 1700 L kandan 2 – 2.5 L idrar oluş­turduklarından “idrar üreten organ anlamında organa üropoetica olarak adlandırılır. Sağlı-sollu bir çift organ olan böbrekler.peritonun arkasında (Retroperitoneal konumda) olarak.omurganın iki yanında karın arka duvarına yaslanmış şekilde bulunurlar.Skeletotopik olarak.sağ böbrek T 12 – L 3. sol böbrek T 11 L2...

    https://www.biyologlar.com/bobrekler-hakkinda-bilgi
  • JEOTERMAL ENERJİNİN KULLANIM ŞARTLARI

    Jeotermal enerjinin kullanılabilmesi bazı koşulların oluşmasına bağlıdır. Temel gereklilik enerjinin ulaşılabilir olmasıdır. Ulaşılabilirlik, gözenekli veya çatlaklı yer içi oluşumlarında ısının taşınımı yada kayacın kendi ısı iletimi gibi doğal süreçlerle sağlanmaktadır. Yer içinde depolanmış ısının miktarı ve fiziksel büyüklüğü yeterliyse ve depo alanı yeryüzüne yakınsa, yüzeye bir ısı sistemi kurularak sıcak su ve buhardan enerji elde...

    https://www.biyologlar.com/jeotermal-enerjinin-kullanim-sartlari
  • SEKONDER METABOLİTLER

    Bitkiler büyüme ve gelişmeleri sırasında işlevi olma­yan, çok sayıda ve çeşitli organik bileşikler üretirler. Bu maddeler sekonder metabolitler, ikincil ürünler veya doğal ürünler olarak bilinir. Bu kitabın çeşitli bö­lümlerinde değinilen fotosentez, solunum, çözünmüş madde aktarımı, taşınım, protein sentezi, sindirim, farklılaşma işlevlerinde veya karbonhidrat, protein ve lipitlerin oluşumda sekonder metabolitlerin, genellik­le, doğrudan rollerinin...

    https://www.biyologlar.com/sekonder-metabolitler
  • AZOTLU BİLEŞİKLER

    Bitkisel sekonder metabolitlerin çoğunun yapısında azot bulunur. Bu grupta bulunan bileşikler arasında, insanlara toksisiteleri ve tıbbi özellikleri nedeniyle hayli ilgi çekici olan alkaloitler ve siyanojenik gliko­zitler ilk akla gelenlerdir. Bu bileşikler, aynı zaman­da, herbivorlara karşı savunma elemanları olarak da bilinir. Azotlu sekonder metabolitlerin pek çoğunun biyosentezi genel amino asitlerden gerçekleşir. Bu bölümde, alkaloitler, siyanojenik glikozitler,...

    https://www.biyologlar.com/azotlu-bilesikler
  • HORMONLAR

    Endokrin sistemi, endokrin bezlerden oluşmuştur.Bu bezler hormon adı verilen maddeler salgılayarak doğrudan kana verir. Belirli bir hormona tepki gösteren organa o hormonun hedef organı denir. Bazı hormonlar için bütün organlar hedef organdır. Ör:büyüme ve tiroksin hormonlarının hedef organları bütün vücut hücreleridir. Bir hormonun hedef organının yüzeyinde veya içinde, bu hormonu tanıyan özel reseptör proteinler bulunur. Kimyasal yapılarına göre hormonlar üç...

    https://www.biyologlar.com/hormonlar
  • KONİFER GÖVDESİ

    Açıktohumlu (Gymnospermae) bitkilerin bir sınıfını oluşturan konifer gövdelerine örnek olarak Pinus (çam) incelenecektir. Genç Pinus gövdesinin enine kesitinde en dışta kutikula ve onun altında bir veya birkaç tabakalı ve oldukça kalın çeperli epidermis yer alır. Epidermis altında, daha alt tabakalarda oluşan mantar kambiyumu epidermise doğru oldukça zarar görerek bozulmuş mantar dokusunu verir. Korteks parankimatik bir dokudur ve taninli pek çok hücre taşır....

    https://www.biyologlar.com/konifer-govdesi
  • Hidroelektrik Enerji Nedir

    M.Ö. 3000-2000 yıllarından itibaren Mezopotamya ve Çin 'de, Mısır ve Anadolu 'da suyun potansiyel ve kinetik enerjisinden faydalanılmıştır. Buhar makinasının icadına kadar bir cismi hareket ettirmek için kuvvet kaynağı olarak sadece su ve rüzgardan yararlanılıyordu. Rüzgarın süreksiz olması nedeniyle daha çok su kullanılmıştır. Suyun Potansiyel ve kinetik enerjisinden faydalanılarak çeşitli tipte hidroelektrik tesisler yapılabilir. Çöllerde ve sıcak...

    https://www.biyologlar.com/hidroelektrik-enerji-nedir
  • HERBARYUM VE HARBARYUM TEKNİKLERİ

    1.1. Herbaryum Yapmanin Amaci Herbaryum yapmanin amaci çalisan kisiye göre degismekle birlikte genel olarak su sekilde siralanabilir; a) Bitkiyi tanimak, b) Bitkinin varligini kanitlamak (bitkinin nerede ve ne zaman yetistigini ögrenmek), c) Daha sonraki bitkilerle ilgili konularda çalismak, d) Bitkiye ulasilmasinin mümkün olmadigi zamanlarda elde hazir materyal bulunmasini saglamak, e) Hastalik ve zararlilara konukçuluk yapan bitkileri toplamak, daha sonra teshiste kullanmak. ...

    https://www.biyologlar.com/herbaryum-ve-harbaryum-teknikleri
  • HERBARYUM VE HARBARYUM TEKNİKLERİ

    1.1. Herbaryum Yapmanin Amaci Herbaryum yapmanin amaci çalisan kisiye göre degismekle birlikte genel olarak su sekilde siralanabilir; a) Bitkiyi tanimak, b) Bitkinin varligini kanitlamak (bitkinin nerede ve ne zaman yetistigini ögrenmek), c) Daha sonraki bitkilerle ilgili konularda çalismak, d) Bitkiye ulasilmasinin mümkün olmadigi zamanlarda elde hazir materyal bulunmasini saglamak, e) Hastalik ve zararlilara konukçuluk yapan bitkileri toplamak, daha sonra teshiste kullanmak. ...

    https://www.biyologlar.com/herbaryum-ve-harbaryum-teknikleri
  • HERBARYUM TEKNİKLERİ

    Herbaryum en kısa ve açık tanımı ile, sıkıştırılarak kurutulmuş bitki ömekleri kolleksiyonudur. Ancak bu ömeklerin, kabul edilmiş belli bir sınıflandırma sistemine göre düzenlenmiş ve bilimsel araştırmalara ışık tutucu olabilmesi için, belirli yöntemler ve tekniklere göre toplanmış olması gerekmektedir. Bu bilgilerin ışığı altında oluşturulmuş bir herbaryum biyoloji, tıp, eczacılık, ziraat ve daha değişik bir çok konularda çalışacaklara bir...

    https://www.biyologlar.com/herbaryum-teknikleri-1
  • HERBARYUM TEKNİKLERİ

    Herbaryum en kısa ve açık tanımı ile, sıkıştırılarak kurutulmuş bitki ömekleri kolleksiyonudur. Ancak bu ömeklerin, kabul edilmiş belli bir sınıflandırma sistemine göre düzenlenmiş ve bilimsel araştırmalara ışık tutucu olabilmesi için, belirli yöntemler ve tekniklere göre toplanmış olması gerekmektedir. Bu bilgilerin ışığı altında oluşturulmuş bir herbaryum biyoloji, tıp, eczacılık, ziraat ve daha değişik bir çok konularda çalışacaklara bir...

    https://www.biyologlar.com/herbaryum-teknikleri-1
  • Hücre Bölünmeleri

    Hücreler ya canlıların büyüyüp gelişmesi, rejenerasyonu ve dokularının yenilenmesi ya da üreme faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi amacıyla bölünür. Bölünmelere detaylarıyla geçmeden önce hücrelerin niçin bölündükleri konusundaki görüşlere yer verelim. Hücre, büyüklük bakımından belirli bir sınıra ulaştığı zaman, kuramsal olarak ikiye bölünmesi gereklidir. Çünkü hücre genel olarak bir küre şeklinde düşünülürse, büyümede hacim yüzey...

    https://www.biyologlar.com/hucre-bolunmeleri-1
  • Klonlama Riskleri Nelerdir

    Yüksek Başarısızlık Oranı Bilinen ve uygulanan teknoloji ile başarı oranı yüzde 0.1 ile yüzde 3 arasında değişmektedir. Başka bir ifadeyle, 100 denemeden 97 ile 99.9’unun başarısızlıkla sonuçlanacağı anlamına gelmektedir. Bunun nedenleri şöyle sıralanabilir: Transfer edilen çekirdekle, ev sahibi yumurta birbiriyle uyumlu olmayabilir, çekirdek eklenmiş ev sahibi yumurta bölünmeye başlamayabilir veya uygun bir şekilde gelişmeyebilir. Embriyonun ev sahipliği...

    https://www.biyologlar.com/klonlama-riskleri-nelerdir
  • STOMALAR ve GÖREVLERİ

    Bitkilerin epidermis dokusunda bulunan, gaz alış verişinde rol oynayan, yaprak ayasından su buharının geçişini hızlandıran, klorofil içeren, genellikle böbrek şeklinde iki hücrenin karşılıklı gelen yüzleri arasında açıklık bırakarak oluşturdukları yapıya stoma denir. Stomalar yeşil bitkilerin toprak üstü organlarında; özellikle yaprak epidermasında, çiçek kısımlarında ve otsu gövdelerde bulunurlar. Genellikle kökte stoma bulunmaz. Bitkilere göre...

    https://www.biyologlar.com/stomalar-ve-gorevleri
  • DOĞRUDAN DNA NAKLl (TRANSFORMASYON)

    Mikrobiyologlar uzun bir süreden beri diğer bir bakterinin DNA'sını içeren bir besin ortamında yetiştirilen bakterilerin zamanla yeni genler kazandıklarını saptamıştı. Bakteriler "E n d o s i t o s i s" dediğimiz bir çeşit yutma yöntemiyle ortamdaki DNA parçalarını alarak kendi kromozomlanna ekleyebilir. Son zamanlarda yapılan çalışmalar, insan hücrelerinin de bu yeteneği taşıdığını göstermiştir. Bir araştırmada. anormal hemoglobin üreten bir kişinin...

    https://www.biyologlar.com/dogrudan-dna-nakll-transformasyon
  • Bağışıklık Yetersizliği ve İmmün Sistem

    Bağışıklık yetersizliği hastalıkları ortak özellikleri infeksiyona duyarlığın artması olan çeşitli hastalıklardan oluşan bir gruptur. Birincil bağışıklık yetersizliği bağışıklık bozukluğunun olduğu yere göre sınıflanır : B hücresi (antikor yapan hücreler), T hücresi virus ve diğer mikroplarla savaşan ve/veya antikor yapan hücrelere yardım eden hücre), fagositoz (Mikropların savunma hücrelerinin içine alınıp parçalanması) işlemine ve komplemana...

    https://www.biyologlar.com/bagisiklik-yetersizligi-ve-immun-sistem
  • Gen Aktarımlı Canlılar - Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar - GDO / GMO

    Son yılların en gözde tartışmalarından biri genetik olarak değişikliğe uğratılmış organizmalar üzerinedir. Kısa adıyla GMO ya da GDO (Genetically Modified Organisms-Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar), genetik müdahale yöntemleriyle genetik yapısına bitki, bakteri, virüs vb. herhangi bir başka canlıdan alınan gen veya genlerin aktarılmasıyla elde edilen yeni organizmalardır. Ekimi en yaygın genetiği değiştirilmiş bitkiler soya, mısır, pamuk ve kanoladır....

    https://www.biyologlar.com/gen-aktarimli-canlilar-genetigi-degistirilmis-organizmalar-gdo-gmo
  • Genetiği değiştirilmiş canlılar

    Genetiği değiştirilmiş canlılar

    Genetik mühendisliğinin çeşitli teknikler kullanarak yaptığı müdahalelerle kalıtımsal değişikliğe uğrattığı organizmalar günümüzde İngilizce'de GMO. (genetically modified organism) Türkçe'de G.D.O. (genetiği değiştirilmiş organizmalar) kısaltılmış adıyla ifade edilmektedir. Bu teknikler rekombinant DNA ya da "rekombinant DNA teknolojisi" olarak bilinirler. Rekombinant DNA teknolojisi sayesinde DNA molekülleri tüpte (In vitro) yani canlı organizmanın ya da...

    https://www.biyologlar.com/genetigi-degistirilmis-canlilar
  • Transgenik Bitkilerin Ekiliş Alanları

    Transgenik Bitkilerin Ekiliş Alanları

    Gelişmiş ülkelerdeki araştırma-geliştirme çalışmaları içinde biyoteknoloji konusunda önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Bunun sonucunda, gen aktarımlı (transgenik) bitkiler son zamanlarda üzerinde en çok konuşulan bitki grubunu oluşturmaktadır. Özellikle ABD'de yapılan araştırmalar sonucunda mısır, pamuk, patates ve soyada transgenik çeşitler elde edilmiş, ekim alanlarının belirli bir bölümünde bu bitkiler ekilir hale gelmiştir. Herbisite dayanıklılık, en...

    https://www.biyologlar.com/transgenik-bitkilerin-ekilis-alanlari
3WTURK CMS v8.1