Saman Nezlesi - Polen Alerjisi Üzerine
Malumunuz havalar artık iyice ısındı tabiat yeniden bir canlanma döngüsüne girdi. Meyve çiçekleri tomurcuklanmakta, çayırlar çimenler yeşermektedir. Biz insanların vücutları da bir değişime yani hantal kış metabolizmasından enerjik yaz metabolizmasına geçiş yapmaya hazırlanmaktadır ancak her insan bu geçişi kolaylıkla atlatamamaktadır. Bu kiminlerin de psikolojik olarak hafif huzursuzluklarla kimilerin de ise fizyolojik tepkilerle yani “Alerji” adını verdiğimiz vücudumuzun daha çok şaşkınlıkla verdiği tepkilerdir. Bizler de bu yazımızda en sık karşılaşılan tür olan polen alerjisi diğer adıyla “Saman nezlesi” üzerinde duracağız
Her ilkbahar, yaz ve sonbaharda, bitkiler aynı türdeki diğer bitkileri döllemek için küçük polen taneleri salgılarlar. Alerjik reaksiyonlara neden olan polenlerin çoğu ağaçlardan, yabani otlardan ve çimlerden gelir. Bu bitkiler rüzgarla seyahat eden küçük, hafif ve kuru polen taneleri yapar. Otlar alerjinin en sık nedenidir.
Alerjisi olanlar için polen, mukus oluşturan ve tıkanıklık ve hapşırma gibi semptomlara yol açan antikor immünoglobulin E’yi tetikler.
Hazır antikor immünoglobulin E demişken bakalım bu antikor nedir, ne işe yarıyor?
Antikor immünoglobulin E: Kanda en düşük konsantrasyondadır (%0.005)
⚫ 4 CH ilmeğine sahiptir
⚫ MA 190 kDa
⚫ Vucut yüzeyindeki lenfoid dokularda plazma hücreleri tarafından sentezlenir
⚫ Görevi: paraziter reaksiyonlar ve allerjik reaksiyonlar
⚫ Mast hücreleri ve bazofillere bağlanır (sitofilik-sitotropik)
⚫ Serbest formunun immunolojik aktivitesi düşüktür.
Burada altını çizerek belirttiğimiz maddeye dikkat işte IgE sahip olduğu bu özellik sebebiyle bir çoğumuz için alerji sebebi olmaktadır. Peki IgE neden bu dönemde etkinliğini bu kadar çok artırmaktadır ve nasıl etki etmektedir biraz da bunun üzerine duralım.
Söz konusu antikorun etkinliğinin artışı konusundaki görüşlerden birisi “TOKSİK HİPOTEZİ” dir. Söz konusu hipoteze göre en kısa ifadeyle: Birçok toksik bileşik, tip 2 immun yanıtı etkilediği ve zehire özgü (spesifik) IgE üretimine neden olduğu için IgE aracılı alerjileri ve alerjene sebeb olmaktadır fakat bu teori daha çok gıdaya tüketimine bağlı görülmektedir ancak yinede yer vermek istedim.
Şimdi ise esas konumuzla ilgili olan kısıma gelelim. Ilk olarak neden bazı insanlarda görülüp bazılarında görülmediğine dair İÜ İstanbul Tıp Fakültesi Alerji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Suna Büyüköztürk’ün bir mülakatta verdiği bilgilere bakalım. Ilgili mülakattaki metni aynen veriyorum “Polen alerjisinin genetik olarak yatkınlık olan kişilerde ortaya çıktığını söyleyen Prof. Dr. Öztürk, bu yatkınlığın anneden, babadan yahut her ikisinden birden gelen bazı vücutta alerjenlere duyarlılığı arttırması ile ortaya çıktığını, fakat anneden ve babadan bu genleri taşıdığı halde bu belirtilerin ortaya çıkmadığı kişilerin de olduğunu kaydetti. Bundan dolayı, alerjik faktörlerin ortaya çıkmasının sadece genetik yatkınlıkla değil, onun üzerine diğer bir takım faktörlerin de eklenmesi ile mümkün olabileceğini belirten Prof. Dr. Büyüköztürk, eğer genetik yatkınlığı olan kişi polenlerin olduğu ortamda bulunuyor ise ve bağışıklık sisteminde bu duruma uyacak şekilde şekillenmişse, polen alerjisi belirtilerinin ortaya çıkacağını vurguladı. Prof. Dr. Büyüköztürk, bazı kişilerde polen alerjisinin şiddetinin gittikçe arttığını söyleyerek, bazı kişilerdeyse bunun gitgide yok denecek seviyeye indiğini belirtti.”
Buradan da anlayacağımız üzere genetik faktörler etkili olabilmektedir.
Bir diğer husus ise netincede polenler de bir çeşit hüçredirler ve bir vücud için tıpkı bir karınca kolonisindeki gibi kendinden olmayanlar tehdit unsurdur işte bağışıklılık sistemimizde bu nedenle (ki genetik faktörlerinde gerçekleşme şekli budur.) tepkiler vermektedir.
Gel gelelim belirtilere:
GENEL BELİRTİLER
– Hapşırma
– Burun tıkanıklığı
– Burun akması
– Gözlerde sulanma
– Boğazda ve gözlerde kaşıntı
– Hırıltı
– Öksürük
– Gözlerin etrafında şişlik
– Tat veya koku alma duyusunun azalması
Anlaşılacağı üzerine alerjiler kendilerini daha çok üst olunum yolu rahatsızlığı gibi göstermekteler burada bir tavsiye verelim bu zamanlarda her burun akıntısını nezle zannederek antibiyodiklere sarılmak yerine doktorlarınızdan alerji testi istemekte vayda var.
Bizden bu kadar görüşmek üzere…
Caner Erdoğan
KAYNAKLAR
https://acikders.ankara.edu.tr/pluginfile.php/97527/mod_resource/content/0/Immunoloji_Seroloji-4.Hafta.pdf
http://www.istanbul.edu.tr/tr/haber/polen-alerjisi-kaliteli-yasama-engel-6A005500310053006B0065002D00730077002D0041003100
http://www.alerjidernegi.org.tr/polen-alerjisi/
Türkiye solunum araştrımaları derneği astım bülteni 2017-2
http://dergi.kbb-bbc.org.tr/uploads/pdf/kbb15-1-4.pdf
https://onlinelibrary.wiley.com/doi/abs/10.1034/j.1398-9995.1999.00193.x
Sağlık Haberleri
-
Uyku apnesi nedir?
-
Narkolepsi Nedir?
-
Çiçek Aşısının Keşfi: Tarihte Bir Dönüm Noktası ve Küresel Sağlık Başarısı
-
Çocukluk Döneminin Meydana Getirdiği Sık Görülen Hastalıklar ve Önleyici Sağlık Tedbirleri
-
Salgınların İzinde: Tarihin Dönüm Noktaları ve İnsanlığın Mücadelesi
-
"Kızamık Aşısının Keşfi: Hastalığın Kontrolünde Bir Dönüm Noktası"
-
Siyah Ve Yeşil Çay İçmenin Sağlığımıza Faydaları
-
Beyin ölümü ne anlama geliyor? Bilim, yaşamın sonunu nasıl tanımlıyor?
-
Virüsler hücreler arası iletişimi bozarak bağışıklık sistemini atlatıyor
-
Bağırsak bakterilerinin kilo almayla ilişkisi var mı?
-
Maymun çiçeği virüsü
-
Akciğer Kanseri
-
Kleefstra sendromu del(9q34)
-
Subtelomerik mikrodelesyon sendromları
-
Langer-Giedion Sendromu - Trikorinofalangeal sendrom