Otoimmün Hastalıklar: Vücudun Kendisiyle Savaşması
Dışarıdan gelen düşmana karşı savaştığımız yetmiyormuş gibi bir de içerideki düşmanlarla uğraşıyoruz. Neden bahsettiğimi biliyorsunuz:
Otoimmün hastalıklar. Kendi hücrelerimiz bize saldırdığında ortaya çıkan, tam bir çaresi olmayan rahatsızlıklar. İsviçre’de Basel Üniversitesi’ndeki araştırmacılar otoimmün hastalıklar ve enfeksiyonlar arasında bağlantıların izini sürüyor. Enfeksiyonlar esnasında bağışıklık hücrelerimiz (makrofajlar, T hücreleri vb.) zararlı mikroplarla karşı karşıya gelirler. Bazen mikropları öldürürken onlardan özel proteinler alabilirler. Patojen hücrelerden kendi vücut hücrelerimize geçen bu proteinlerin bize zararı dokunur mu?
Otoimmün Hastalıklar Nasıl Oluşuyor?
Basel Üniversitesi’ndeki bilim insanlarının Amerikan meslektaşlarıyla yaptıkları ortak araştırma ünlü bilim dergisi PNAS’te yayınladı. Enfeksiyonlar ile otoimmün hastalıkların ortaya çıkışı arasında bir bağlantı olduğu yeni bulunmuş bir şey değil. Kendi hücrelerimizin bizi neden düşman gibi algıladıklarını henüz bilmiyoruz. Bazı otoimmün hastalıkların enfeksiyonlar tarafından tetiklendiği çok açık. Sadece aradaki bağlantıyı kuramıyoruz. Vücudumuza giren patojenler ne yapıyor da hücrelerimizi bize düşman yapıyor? Araştırmacıların son bulgularına göre bağışıklık sistemi hücreleri dışarıdan aldıkları protein yüzünden bir kafa karışıklığı yaşıyor olabilir. Örneğin B hücreleri vücuttan attığımız mikropları daha sonra tekrar hatırlamak için hafızasına kaydediyor. Bunu da o mikropların proteinlerini alarak yapıyor. Mikroplardan aldığı proteinler ile vücudun kendi proteinlerini birbirine karıştırırsa dost hücrelere saldırabilir. Bu durumda da otoimmün hastalıklar ortaya çıkabilir.
Protein Alımındaki Hatalar
Öncelikle bağışıklık hücreleri patojenlerden nasıl protein alıyor, bu incelendi. Hücreler mikropların yüzeylerinden belirli proteinleri koparıyorlar ve fagositozla onları kendi içlerine alıyorlar. Bazı durumlarda ise bu proteinlerin alımlarında hatalar olabiliyor. Profesör Tobias Derfuss’un ekibi bu hataları ortaya çıkaran devrim niteliğinde bir araştırma yaptı. B hücreleri olarak adlandırılan bağışıklık hücrelerinin nezle virüsünden sadece almak için özelleştiği proteini almıyordu. Alması gereken sadece tek bir protein türü vardı ama B hücreleri o proteinin etrafındaki komşu proteinleri de koparıyordu. Bu protein kokteylinin içinde merkezi sinir sistemindeki hücrelerin zarlarında bulunan bir otoantijen de vardı. Bağışıklık hücreleri düşmanın ceplerini aradığında kendi dostlarına ait eşyalar buluyor. Bunun sonucunda da bağışıklık hücreleri kendi dostlarını düşman gibi algılayıp otoimmün hastalıklar ortaya çıkıyor.
Zararlı Bağışıklık Hücreleri ve Otoimmün Hastalıklar
B hücreleri hem influenza virüs proteinleriyle hem de hücre zarı kaynaklı vücudun kendi proteinleriyle aynı ortamda bekletildi. B hücreleri virüslerle savaşacak bağışıklık hücrelerini (özellikle T hücrelerini) aktive etmekle kalmıyor. Aynı zamanda otoimmüniteye neden olacak başka bir şey daha yapıyorlar. Vücudun kendi hücre zarı proteinlerine saldıracak T hücrelerini aktive ediyorlar. Sonuç olarak virüs kaynaklı bir enfeksiyon B hücrelerinin protein alımındaki bir hata yüzünden T hücrelerinin dostlarına saldırmasına neden oluyor.
Araştırmacılar genetiği değiştirilmiş fare hücrelerini kullanarak yoğun çalışmalar sonucunda bu mekanizmayı keşfetti. Şimdi bir sonraki adım, protein alımında benzer hataların insan B hücrelerinde de olup olmadığını incelemek. Ancak daha hala araştırılması gereken şeyler var. Örneğin, hangi durumlarda viral enfeksiyonlar otoimmün hastalıkların oluşmasına yol açıyor? Bu mekanizmaları keşfettiğimizde otoimmün hastalıklar da tedavi edilebilir.
Hazırlayan: Ali Çağlayan Taybaş
Kaynak
https://www.sciencedaily.com/releases/2017/01/170106092354.htm
http://sinirbilim.org/otoimmun-hastaliklar/
Sağlık Haberleri
-
Uyku apnesi nedir?
-
Narkolepsi Nedir?
-
Çiçek Aşısının Keşfi: Tarihte Bir Dönüm Noktası ve Küresel Sağlık Başarısı
-
Çocukluk Döneminin Meydana Getirdiği Sık Görülen Hastalıklar ve Önleyici Sağlık Tedbirleri
-
Salgınların İzinde: Tarihin Dönüm Noktaları ve İnsanlığın Mücadelesi
-
"Kızamık Aşısının Keşfi: Hastalığın Kontrolünde Bir Dönüm Noktası"
-
Siyah Ve Yeşil Çay İçmenin Sağlığımıza Faydaları
-
Beyin ölümü ne anlama geliyor? Bilim, yaşamın sonunu nasıl tanımlıyor?
-
Virüsler hücreler arası iletişimi bozarak bağışıklık sistemini atlatıyor
-
Bağırsak bakterilerinin kilo almayla ilişkisi var mı?
-
Maymun çiçeği virüsü
-
Akciğer Kanseri
-
Kleefstra sendromu del(9q34)
-
Subtelomerik mikrodelesyon sendromları
-
Langer-Giedion Sendromu - Trikorinofalangeal sendrom