Midye, kalp midyesi, deniz salyangozunun özellikleri
Deniz salyangozu ( Rapana venosa )
Asya sularından Japon Denizi, Sarı Seniz ve Çin Denizinin yerli türüdür. Karadeniz’de ilk kez 1947’de Novorosisk körfezinde rapor edilmiştir.
Sonradan tüm Karadeniz ve Azak Denizine, Ege ve Akdeniz’e yayılmıştır. Doğu Akdeniz’den veya Karadeniz’den larva evresinde iken ticari gemilerin balast suları ile taşındığı tahmin edilen bu tür, Kuzey ve Güney Atlantik sularında, son olarak ise Kuzey denizinde rapor edilmiştir (ICES, 2004).
Deniz salyangozunun en önemli özelliği karnivor beslenme alışkanlığına sahip oluşu ve midye, istiridye gibi su ürünlerini tüketmesidir. Karadeniz’de zoobentik faunanın önemli bir kısmını midyeler oluşturmaktadır. Midyeler ekonomik önemi olan demersal balıkların besin kaynağını oluşturmaktadır. Midye yataklarındaki azalma demersal balıkların beslenme ortamını etkileyecektir.
Türkiye’de tüketimi olmayan bu canlının başlıca pazaryeri Asya ve Avrupa ülkeleri, az miktarda da ABD’dir. Salyangoz canlı, taze et, taze dondurulmuş, pişmiş dondurulmuş, konserve ve turşu gibi formlarda pazarlanabilmektedir. Deniz salyangozu eti Kuzey Amerika’da daha çok salata ve çorbalarda, Japonya’da suşi barlarda çiğ et olarak, Kore’de ise konserve olarak tüketilmektedir (DFA, 2002). Deniz salyangozu ülkemizde tüketilmemesine karşın, önemli bir ihraç kalemini oluşturmaktadır (Şekil 1). Deniz salyangozu üretimi 2001’de 2600 ton iken 2006 yılında 11613 tona çıkmıştır (TÜİK, 2006). Aynı yıllarda ise dondurulmuş et olarak ihracat miktarları ise sırasıyla 519 ve 3763 tondur.
Türkiye İhracatçılar Birliği kayıtlarına göre 2007 yılında toplam 3396 ton dondurulmuş deniz salyangozu etinin yaklaşık % 70’i İtalya ve Kore’ye ihraç edilmektedir. Yıllık ihracat miktarı 500–3700 ton arasında olup, yıllara göre 1.5 – 18 milyon US$ döviz girdisi sağlanmaktadır.
Türkiye’de deniz salyangozunun toplam üretimi 2005’de 12600 ton olup bunun yaklaşık % 90’ı da Doğu Karadeniz’den karşılanmaktadır (TÜİK, 2005). Karadeniz ülkeleri arasında en fazla deniz salyangozu üretimi sırasıyla Bulgaristan, Türkiye, Gürcistan, Ukrayna ve Rusya’dadır.
2006–2008 Av Sirkülerinde av yasağının 1 Mayıs–31 Ağustos tarihleri arasında direç (algarna) ile avcılığı yasaklanmıştır. Fakat bu dönem boyunca dalarak veya sepetle avcılık serbest bırakılmıştır. Deniz salyangozu avcılığı çoğunlukla direçle yapılmakta bu durum hem ağ göz açıklığının belli bir süre sonra kapanmasından dolayı daha küçük bireylerin avlanmasına neden olmakta hem de deniz zemininde yaşayan diğer canlılara zarar vermektedir. Deniz salyangozu avcılığı pasif av aracı olan tuzaklarla yapılarak direcin salyangozla aynı ortamı paylaşan diğer canlılar üzerine olan etkisi azaltılabilir.
Bu çalışmada salyangoz avcılığında direce alternatif olarak 3 farklı tuzak modelinde aylık olarak, derinliğin, bekleme süresinin, yem tiplerinin ve mevsimin birim av gücü (CPUE) üzerine etkisi ve her iki av aracının ekonomikliliği ve ekosisteme olan etkileri karşılaştırıldı.
Ayrıca Karadeniz ve Marmara bölgesindeki salyangoz balıkçılarının sosyo-ekonomik yapısını belirlemek amacıyla anket çalışmaları yapıldı. Salyangozun midye üzerindeki predasyon baskısını belirlemek amacıyla saha ve laboratuar ortamında prey-predatör ilişkisi çalışıldı.
Taksonomisi ve biyolojisi
Rapana venosa Valenciennes 1846 ayrıca junior sinonimi Rapana thomasiana Crosse 1861 olarak ta tanımlanmaktadır. Koll (1993) Rapana genusunun taksonomideki yeri düzenlenmiştir. Oldukça büyük ve ağır bir kabuğu olan predatör deniz salyangozu R. venosa Muricidae familyasının bir üyesidir. Kabuk içi derin ve portakal rengindedir. Dış rengi ise bulunduğu ortama göre soluk gri ile kırmızımsı kahverengi arasında değişkendir.
Class ; Gastropoda
Subclass : Neogastropoda
Superfamily: Muricoidea
Family : Muricidae
Subfamily : Rapaninae
Genus : Rapana
Species : Rapana venosa
Deniz salyangozunun vücudu ayak, baş ve dorsalde iç organlar olmak üzere 3 kısımdan oluşur. Kaslı ve ventral bir sürünme organı olan ayak salgı salgılamaktadır. Ayağın arka kısmı olan metapodyumun en önemli görevi ise operkulumu salgılamaktır. Ventralde yer alan baş kısmında bir hortum ucundan dışarıya uzatılabilen ağız, bir çift tentakül ve tentaküllerin diplerinde bir çift göz bulunur. İç organlar; genital organlar ve hepatopankreasın fazla gelişmesi yüzünden çok büyüktür. Manto iç organların kütlesini sarar ve üzerindeki bezler kabuğu meydana getirir. Manto boşluğunda solunum organı ktenidyum vardır.
Ktenidyumun dorsalinde kalp, dibinde ise solunum suyunu kontrol eden osfradyum bulunur. Manto boşluğu ayrıca hava ile dolarak akciğer görevi görür. Mide U şeklinde olup koyu kahverenkli ve hepatopankreas içine gömülmüş haldedir. Bağırsak dar bir boru şeklinde olup meta-nefridyumdan geçer (Çağlar, 1957; Bozkurt, 1968; Bilecik, 1990).
Dağılımı
20.yy ortasından beri, deniz salyangozu Rapana venosa dünya çapında başarılı ve hızlı bir şekilde çok sayıda bölgeye girmiştir. İşgalci tür olarak kabul edilen deniz salyangozu 1947’de Karadeniz (Drapkin, 1953), 1973’te Adriyatik (Ghisotti, 1974), 1990’da Ege (Koutsoubas ve Vouldsiadou-Koukoura, 1991), 1997’de Fransa’nın Britanya sahili, Quiberon körfezi (Camus, 2001), 1998’de Kuzey Atlantik, Chesapeake Körfezi (ABD) (Harding ve Mann, 1999), 1999’da Güney Atlantik, Bahia Samborombon, Uruguay, Arjantin (Pastorina vd. 2000), 2005’de ise Kuzey Denizi (Nieweg vd., 2005) sularında rapor edilmiştir,
1940’larda Karadeniz’e giren R. venosa 10 yıl içerisinde Kafkas, Kırım sahillerine ve Azak Denizine yayılmıştır. 1959 – 1972 yılları arasında ise Romanya, Bulgaristan ve Türkiye sahillerini de işgal etmiştir.
Büyüme
Karadeniz’de Rapana venosa kumlu ve sert substratumlarda 40 m derinliğe kadar bulunmaktadır. En bol olarak Kerch strait, Azak Denizi, Sevastopal ve Yalta (Ukrayna), Bulgaristan ve Türkiye sahillerinde bulunmaktadır. Ciuhcin (1984) Sevastopal körfezinde ilk bir yılda 20mm’den 40 mm’ye kadar büyüdüğünü tespit etmiştir. Sonraki 2. ve 6. yıllarda ise ortalama değerleri sırasıyla 64.6, 79.4, 87.5 ve 92.1 mm’dir (ICES, 2004). Deniz salyangozu Rapana venosa anavatanı olan Asya sularında 18 cm’ye kadar büyürken, işgal ettiği Akdeniz ve Karadeniz sularında ise 12 cm’nin altına düşmektedir (CIESM, 2000).
Üreme
Deniz salyangozu ayrı eşeyli olup iç organlarının dorsalinde ilk spiral halkada sindirim bezi üzerinde tek bir gonad (ovaryum veya testis) ve gonad kanalı bulunur. Bu kanal anüsün sağından manto boşluğuna açılır. Kapsüller yumurta kanalında şekillenir. Albümin maddesi ile çevrelenen yumurtalar ise kapsül bezi içine girer. Yumurta kanalından ayrıldıktan sonra, deniz suyu ile birleşince hemen sertleşen yumurta kapsülü depolanması için ayağa transfer edilir. Ayak, kapsülü son şekline biçimlendirir. Ayak ile tamamen örtülmüş olan döllenmiş yumurta kapsülleri, dişi salyangoz tarafından sert zeminlere (taş, kaya, yumuşakça kabukları) yapıştırılır (Şekil 9) (Meglitsch, 1972; Webber, 1977).
Dişi bir deniz salyangozu üreme sezonu boyunca ortalama 575 adet kapsül bırakmaktadırlar. Her bir kapsüldeki yumurta sayısı 555 adet, yumurta verimi ise 392,931 adet/birey’dir. Larvalar albüminli besi maddesini kullanarak kapsül içinde 20–25 günlük bir süre geçirdikten sonra kapsülü terk ederler. Kapsül içinde larvalar embriyo, pre-veliger, veliger, intermediate veliger ve terminal veliger olmak üzere 5 evrede gelişirler. Bu gelişim süresince larvaların rengi açık sarıdan koyu kahverengine kadar değişmektedir. Kapsüldeki larvalar ortalama 22 günde 182 μm’den 406 μm’ye kadar büyümektedir (Şekil 9) (Sağlam veDüzgüneş, 2007).
Prey – predatörleri ve beslenme özellikleri
Deniz salyangozu karnivor bir canlı olup, ağız kısmında bulunan radula sayesinde preyini ısırır, parçalar ve toplar (Black vd., 1988; Owen, 1964). Salyangoz su akıntısıyla taşınan kokulara karşı çok hassastır. Kokuya karşı hassaslığı, sifon tabanı ve solungaçlar arasındaki manto boşluğunda bulunan osfradyumla olur. Solungaçlardan manto boşluğuna gelen su, her zaman bu organdan geçer. Salyangoz avın kokusunu aldığı zaman, dakikada 13 cm kadar hızla preye doğru hareket eder. Farklı kokular arasındaki farkı ayırt etme yeteneğine sahiptir. Kokunun prey veya predatörden olup olmadığını anlar. Nassarius reticulatus ve Buccinum undatum gibi salyangozlar kırılmış midyelerin kokusuna hemen tepki verir ve yeme doğru hareket eder. Fakat Neptunea benzer duruma çok az veya hiç tepki vermez(Pearce ve Thorson, 1967). Bivalve türleri (midye, istiridye, tarak), poliket, balanus, yengeç, gammaridae, böcek, yassı kurtlar, detritus, balanus gibi organizmalar (Pearce ve Thorson,
1967; Nielsen, 1975; Himmelman ve Hamel, 1993), deniz salyangozunun preyini oluşturmaktadırlar. Çoğu salyangozlar preylerine bir delik açarak beslenirler, fakat Rapana’lar avının kabuğunu açmak için önce içinde mukus olan toksik bir madde salgılayarak preyini etkisiz hale getirir. Bu durumda midyeler hala canlı ve vücutları deforme olmamıştır. Fakat kabuk valfleri yaklaşık 2–3 mm açılmıştır. Daha sonra ayak ve kabuk kenarlarını kullanarak preyini sarar ve açılmış kabuk valfleri arasından hortumunu uzatarak beslenir. Tüm preylerin
kabuklarında mukus bulunduğu için, R. venosa’nın biyotoksin ürettiği hipotezi ortaya atılmıştır. Bu biyotoksinler coline ester, mureksin, diidromureksina ve senecioilcolina’dır (Cesari ve Mizzan, 1993).
Deniz salyangozu morina, köpek balığı, yengeç ve hermit crab (küçük Rapanalar için), istakoz, denizyıldızı, ahtapot, deniz kaplumbağası (<10 cm Rapanalar için) ve vatoz tarafından tüketilmektedir (Thomas ve Himmelman,1988; Harding ve Mann, 1999).
Avcılığı
Avcılığında esas olarak direçlerden yararlanılmaktadır. Ayrıca dalarak avcılık yöntemi su altında şnorkel, tüp ve kompresör (nargile) sistemlerinin kullanılması şeklinde uygulanmaktadır. Bazı ülkelerde ise benzer türlerin avcılığında tuzaklar kullanılmaktadır.
Deniz salyangozunun avcılığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı (TKB) tarafından her yıl yayınlanan Su Ürünleri avcılığını düzenleyen sirküler ile 1986 yılından itibaren yönlendirilmektedir. Son 20 yılda deniz salyangozu avcılığına yönelik alınan kararlarda birçok değişiklikler yapılmıştır.
2000 yılından itibaren teknede birden fazla direç bulundurulması yasaklanmıştır.
Dalma veya direç ile avcılık yapacak balıkçı tekneleri için tekne ruhsat tezkeresinin verildiği il müdürlüğünden “Deniz salyangozu avlanma izni” alınması 1 Eylül 2001 yılından itibaren zorunlu hale getirilmiştir. Dalma, sepet ve her türlü tuzak yöntemleri ile deniz salyangozu avcılığı 2005 yılından itibaren serbest bırakılmıştır. “Denizlerde ve İçsularda Ticari Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen 2006–2008 Av Dönemine Ait 37/1 Numaralı Sirkülerde 1 Mayıs–31 Ağustos tarihleri arasında direç ile salyangoz avcılığı yasaklanmıştır. Karadeniz’de; İstanbul Boğazı girişindeki Rumeli Karaburun ile Anadolu Karaburun arasında kalan karasularda deniz salyangoz avcılığı yasak olup bu yer dışında kalan karasularda dalma ve her türlü tuzak yöntemleriyle avlanma serbest bırakılmıştır.
Ekolojik etkileri
Rapana venosa istiridye, midye ve diğer yumuşakçaların doğal populasyonlarını etkileyebilen predatör bir deniz salyangozudur. Girdiği bölgelerde ekosistemde önemli değişikliklere sebep olmaktadır. Yüksek verimliliği, hızlı büyüme oranı, düşük tuzluluk, yüksek ve düşük sıcaklıklara, su kirliliğine ve oksijen eksikliğine toleransı nedeniyle ekolojik açıdan uyumluluğu yüksektir. Plankton evresindeki veliger larvaları gemilerin balast suları ile salyangozun uzun mesafelere dağılımını kolaylaştırmaktadır (ICES, 2004).
Predatör etkisinden dolayı R. venosa dünya çapında en hoş karşılanmayan istilacı tür olarak kabul edilmektedir. Rapana epifaunal bivalvlerin aktif bir predatörüdür ve yerli midye ve istiridye populasyonlarının çoğalmalarına ciddi bir şekilde sınırlamaktadır (CIESM, 2000).
Karadeniz’de bu tür üzerine direk predatörünün bulunmaması, yerli bivalve faunanın (Ostrea edulis, Pecten ponticus, Mytilus galloprovincialis, Venus gallina, Gouldia minima, ve Pitar rudis) hızlı bir şekilde azalmasına sebep olmaktadır (Zolotarev, 1996). Ayrıca Karadeniz’de bulunan Gudaut istiridyesinin tamamen neslinin tükenmesinde de rol oynayarak bivalve populasyonlarının sert bir düşüşüne sebep olmuştur (Chukchin, 1984, Harding 2003’te).
Salyangoz tarafından hızlandırılan diğer bir ekolojik değişiklik ise bölgedeki boş salyangoz kabuklarının varlığı, yerli hermit crab populasyonun artışını ortaya çıkarmıştır (Harding ve Mann, 1999). Bu türün Avrupa ve ABD’de sebep olduğu ekolojik etkileri ise;
Kuzey Adriyatik Denizi (Avrupa)
Fiziksel rahatsızlık: Mürekkepbalığı balıkçıları özellikle yumurta bırakmak amacıyla ağlara giren gastropodların varlığı ile rahatsız edilmektedir.
Karadeniz(Avrupa)
Predasyon: Rapana venosa’nın yapmış olduğu predasyon Bulgaristan sularında, Kerch boğazı ve Kafkas’ta midyenin (Mytilus galloprovincialis) azalmasının başlıca sebebi olarak gösterilmektedir (Rubinshtein and Hiznjak, 1988 ICES, 2004’de). ICES (2004)’de Ciuhcin (1984) R. venosa ‘nın Gudaut’taki predasyonu yerli bivalvelerin, Ostrea edulis, Pecten ponticus, ve M. galloprovincialis, soyunun tükenmeye yakın olmasıyla sonuçlanmıştır. ICES (2004)’de Zolotarev (1996), çift kabuklu yumuşakçaları için geniş beslenmeyle ilgili tercihi Venüs gallina, Gouldia minima ve Pitar rudis olan yumuşak-substratum infaunal yumuşakça türleri içermektedir.
Kuzey Denizi (Avrupa)
Predatasyon: Predasyon etkisinden dolayı R. venosa, dünya çapında en hoş karşılanmayan istilacılardan biri olarak düşünülmektedir. Bu nedenle Kuzey Denizinde bu predatör gastropod büyük bir sorundur. Bu türün istila tarihi tüm bir ekosistemi rahatsız edebildiğini göstermektedir. Kuzey Denizde Rapana'nın olası etkileri, belirsizdir, fakat tahmini olarak Rapana, yerli salyangoz Buccinum undatum için sert bir rekabetçi olabilir. Bu tür aynı zamanda su kirliliği ve yoğun av baskısı altındadır.
Midye Mytilus edulis, Pasifik istiridye Crassostrea gigas ve midye Cerastoderma edule gibi yenebilir çift kabuklular için bölgesel sanayiler, risk altındadır.
Chesapeake Körfezi (ABD)
Rekabet: Yerli istiridye, Urosalpinx cinerea, R. venosa’yla direk rekabet içindedir. U. cinerea
populasyonu 1972’deki Agnes kasırgasında olan bir olayla büyük bir kısmı yok oldu. Urosalpinx pelajik larval evreye sahip olmayıp substratuma yapışmış olan yumurta kütlelerinden juvenil olarak çıkmaktadırlar. Salyangozun istilasıyla, şimdi emekleyen yerli ve işgalci pelajik larvalar arasında aynı ve uygun substratum için rekabet vardır. (ICES, 2004).
Predasyon: Rapana predatasyonu lokal bivalve türlerinden istiridye (Crassostrea virginica), midye (Mytilus edulis), ve tarak (Mya arenaria) rapor edilmiştir (ICES, 2004).
Diğer: Harding and Mann (1999) " Chesapeake körfezinde büyük (>100mm) ve boş R. venosa kabuklarının varlığı lokal hermit crab (Clibanarius vittatus)’ın büyümesini ve çoğalmasına neden olduğunu belirtmektedir. Hampton Roads bölgesinde toplanan C. vittatus boş R. venosa kabuklarını sığınak olarak kullanmaktadır. Hermit crab, ithal boyuta ulaştığında önemli miktarda istiridye yumurtası tükettiği kanıtlanmıştır (ICES, 2004).
Imposeks, dişi gastropodlarda erkek seks karakterlerinin oluşmasıdır. Dişilerde bir penis ve sperm kanalı gelişmeye başlar ve ileri aşamalarda sperm kanalının yumurta kanalı üzerine yerleşmesi ile kısırlık oluşur. İmposeks olayı, salyangoz populasyonu gelişimini ciddi bir tehlikeye sokmaktadır. TBT’nin kullanımından oluşan sucul kirlenme, hedef olmayan deniz organizmalarını da etkilediği için dünyadaki tüm ülkeleri ilgilendiren bir sorun haline gelmiştir. 1989’da Avrupa Birliği 25 m’den küçük deniz araçlarında TBT’i yasaklayan bir kararname çıkarmıştır (89/677/CEE). 1 Ocak 2003 tarihinden sonra TBT bazlı antifouling katkılı boyaların gemilerde kullanımını bütün dünyada yasaklanmıştır. Ortamdaki TBT miktarı ~1 ng/L olduğu zaman hormonal etkiler gözlenmektedir. Imposeks 1970’li yıllarda ilk defa Blaber tarafından Nucella lapillus’ta tanımlanmış, sonuçları özellikle TBT ile ilişkilendirilmiştir. Imposeks daha sonra bütün dünyada 63 cinsten 118 gastropod türü üzerinde araştırılmış ve türlerin çoğunda geriye dönüşümsüz olduğu görülmüştür. Duyarlı
cevaplarından dolayı çeşitli deniz salyangozu türleri TBT kirlenmesinin biyo-indikatörü olarak kullanılmaktadır (Kırlı, 2005).
Sonradan tüm Karadeniz ve Azak Denizine, Ege ve Akdeniz’e yayılmıştır. Doğu Akdeniz’den veya Karadeniz’den larva evresinde iken ticari gemilerin balast suları ile taşındığı tahmin edilen bu tür, Kuzey ve Güney Atlantik sularında, son olarak ise Kuzey denizinde rapor edilmiştir (ICES, 2004).
Deniz salyangozunun en önemli özelliği karnivor beslenme alışkanlığına sahip oluşu ve midye, istiridye gibi su ürünlerini tüketmesidir. Karadeniz’de zoobentik faunanın önemli bir kısmını midyeler oluşturmaktadır. Midyeler ekonomik önemi olan demersal balıkların besin kaynağını oluşturmaktadır. Midye yataklarındaki azalma demersal balıkların beslenme ortamını etkileyecektir.
Türkiye’de tüketimi olmayan bu canlının başlıca pazaryeri Asya ve Avrupa ülkeleri, az miktarda da ABD’dir. Salyangoz canlı, taze et, taze dondurulmuş, pişmiş dondurulmuş, konserve ve turşu gibi formlarda pazarlanabilmektedir. Deniz salyangozu eti Kuzey Amerika’da daha çok salata ve çorbalarda, Japonya’da suşi barlarda çiğ et olarak, Kore’de ise konserve olarak tüketilmektedir (DFA, 2002). Deniz salyangozu ülkemizde tüketilmemesine karşın, önemli bir ihraç kalemini oluşturmaktadır (Şekil 1). Deniz salyangozu üretimi 2001’de 2600 ton iken 2006 yılında 11613 tona çıkmıştır (TÜİK, 2006). Aynı yıllarda ise dondurulmuş et olarak ihracat miktarları ise sırasıyla 519 ve 3763 tondur.
Türkiye İhracatçılar Birliği kayıtlarına göre 2007 yılında toplam 3396 ton dondurulmuş deniz salyangozu etinin yaklaşık % 70’i İtalya ve Kore’ye ihraç edilmektedir. Yıllık ihracat miktarı 500–3700 ton arasında olup, yıllara göre 1.5 – 18 milyon US$ döviz girdisi sağlanmaktadır.
Türkiye’de deniz salyangozunun toplam üretimi 2005’de 12600 ton olup bunun yaklaşık % 90’ı da Doğu Karadeniz’den karşılanmaktadır (TÜİK, 2005). Karadeniz ülkeleri arasında en fazla deniz salyangozu üretimi sırasıyla Bulgaristan, Türkiye, Gürcistan, Ukrayna ve Rusya’dadır.
2006–2008 Av Sirkülerinde av yasağının 1 Mayıs–31 Ağustos tarihleri arasında direç (algarna) ile avcılığı yasaklanmıştır. Fakat bu dönem boyunca dalarak veya sepetle avcılık serbest bırakılmıştır. Deniz salyangozu avcılığı çoğunlukla direçle yapılmakta bu durum hem ağ göz açıklığının belli bir süre sonra kapanmasından dolayı daha küçük bireylerin avlanmasına neden olmakta hem de deniz zemininde yaşayan diğer canlılara zarar vermektedir. Deniz salyangozu avcılığı pasif av aracı olan tuzaklarla yapılarak direcin salyangozla aynı ortamı paylaşan diğer canlılar üzerine olan etkisi azaltılabilir.
Bu çalışmada salyangoz avcılığında direce alternatif olarak 3 farklı tuzak modelinde aylık olarak, derinliğin, bekleme süresinin, yem tiplerinin ve mevsimin birim av gücü (CPUE) üzerine etkisi ve her iki av aracının ekonomikliliği ve ekosisteme olan etkileri karşılaştırıldı.
Ayrıca Karadeniz ve Marmara bölgesindeki salyangoz balıkçılarının sosyo-ekonomik yapısını belirlemek amacıyla anket çalışmaları yapıldı. Salyangozun midye üzerindeki predasyon baskısını belirlemek amacıyla saha ve laboratuar ortamında prey-predatör ilişkisi çalışıldı.
Taksonomisi ve biyolojisi
Rapana venosa Valenciennes 1846 ayrıca junior sinonimi Rapana thomasiana Crosse 1861 olarak ta tanımlanmaktadır. Koll (1993) Rapana genusunun taksonomideki yeri düzenlenmiştir. Oldukça büyük ve ağır bir kabuğu olan predatör deniz salyangozu R. venosa Muricidae familyasının bir üyesidir. Kabuk içi derin ve portakal rengindedir. Dış rengi ise bulunduğu ortama göre soluk gri ile kırmızımsı kahverengi arasında değişkendir.
Class ; Gastropoda
Subclass : Neogastropoda
Superfamily: Muricoidea
Family : Muricidae
Subfamily : Rapaninae
Genus : Rapana
Species : Rapana venosa
Deniz salyangozunun vücudu ayak, baş ve dorsalde iç organlar olmak üzere 3 kısımdan oluşur. Kaslı ve ventral bir sürünme organı olan ayak salgı salgılamaktadır. Ayağın arka kısmı olan metapodyumun en önemli görevi ise operkulumu salgılamaktır. Ventralde yer alan baş kısmında bir hortum ucundan dışarıya uzatılabilen ağız, bir çift tentakül ve tentaküllerin diplerinde bir çift göz bulunur. İç organlar; genital organlar ve hepatopankreasın fazla gelişmesi yüzünden çok büyüktür. Manto iç organların kütlesini sarar ve üzerindeki bezler kabuğu meydana getirir. Manto boşluğunda solunum organı ktenidyum vardır.
Ktenidyumun dorsalinde kalp, dibinde ise solunum suyunu kontrol eden osfradyum bulunur. Manto boşluğu ayrıca hava ile dolarak akciğer görevi görür. Mide U şeklinde olup koyu kahverenkli ve hepatopankreas içine gömülmüş haldedir. Bağırsak dar bir boru şeklinde olup meta-nefridyumdan geçer (Çağlar, 1957; Bozkurt, 1968; Bilecik, 1990).
Dağılımı
20.yy ortasından beri, deniz salyangozu Rapana venosa dünya çapında başarılı ve hızlı bir şekilde çok sayıda bölgeye girmiştir. İşgalci tür olarak kabul edilen deniz salyangozu 1947’de Karadeniz (Drapkin, 1953), 1973’te Adriyatik (Ghisotti, 1974), 1990’da Ege (Koutsoubas ve Vouldsiadou-Koukoura, 1991), 1997’de Fransa’nın Britanya sahili, Quiberon körfezi (Camus, 2001), 1998’de Kuzey Atlantik, Chesapeake Körfezi (ABD) (Harding ve Mann, 1999), 1999’da Güney Atlantik, Bahia Samborombon, Uruguay, Arjantin (Pastorina vd. 2000), 2005’de ise Kuzey Denizi (Nieweg vd., 2005) sularında rapor edilmiştir,
1940’larda Karadeniz’e giren R. venosa 10 yıl içerisinde Kafkas, Kırım sahillerine ve Azak Denizine yayılmıştır. 1959 – 1972 yılları arasında ise Romanya, Bulgaristan ve Türkiye sahillerini de işgal etmiştir.
Büyüme
Karadeniz’de Rapana venosa kumlu ve sert substratumlarda 40 m derinliğe kadar bulunmaktadır. En bol olarak Kerch strait, Azak Denizi, Sevastopal ve Yalta (Ukrayna), Bulgaristan ve Türkiye sahillerinde bulunmaktadır. Ciuhcin (1984) Sevastopal körfezinde ilk bir yılda 20mm’den 40 mm’ye kadar büyüdüğünü tespit etmiştir. Sonraki 2. ve 6. yıllarda ise ortalama değerleri sırasıyla 64.6, 79.4, 87.5 ve 92.1 mm’dir (ICES, 2004). Deniz salyangozu Rapana venosa anavatanı olan Asya sularında 18 cm’ye kadar büyürken, işgal ettiği Akdeniz ve Karadeniz sularında ise 12 cm’nin altına düşmektedir (CIESM, 2000).
Üreme
Deniz salyangozu ayrı eşeyli olup iç organlarının dorsalinde ilk spiral halkada sindirim bezi üzerinde tek bir gonad (ovaryum veya testis) ve gonad kanalı bulunur. Bu kanal anüsün sağından manto boşluğuna açılır. Kapsüller yumurta kanalında şekillenir. Albümin maddesi ile çevrelenen yumurtalar ise kapsül bezi içine girer. Yumurta kanalından ayrıldıktan sonra, deniz suyu ile birleşince hemen sertleşen yumurta kapsülü depolanması için ayağa transfer edilir. Ayak, kapsülü son şekline biçimlendirir. Ayak ile tamamen örtülmüş olan döllenmiş yumurta kapsülleri, dişi salyangoz tarafından sert zeminlere (taş, kaya, yumuşakça kabukları) yapıştırılır (Şekil 9) (Meglitsch, 1972; Webber, 1977).
Dişi bir deniz salyangozu üreme sezonu boyunca ortalama 575 adet kapsül bırakmaktadırlar. Her bir kapsüldeki yumurta sayısı 555 adet, yumurta verimi ise 392,931 adet/birey’dir. Larvalar albüminli besi maddesini kullanarak kapsül içinde 20–25 günlük bir süre geçirdikten sonra kapsülü terk ederler. Kapsül içinde larvalar embriyo, pre-veliger, veliger, intermediate veliger ve terminal veliger olmak üzere 5 evrede gelişirler. Bu gelişim süresince larvaların rengi açık sarıdan koyu kahverengine kadar değişmektedir. Kapsüldeki larvalar ortalama 22 günde 182 μm’den 406 μm’ye kadar büyümektedir (Şekil 9) (Sağlam veDüzgüneş, 2007).
Prey – predatörleri ve beslenme özellikleri
Deniz salyangozu karnivor bir canlı olup, ağız kısmında bulunan radula sayesinde preyini ısırır, parçalar ve toplar (Black vd., 1988; Owen, 1964). Salyangoz su akıntısıyla taşınan kokulara karşı çok hassastır. Kokuya karşı hassaslığı, sifon tabanı ve solungaçlar arasındaki manto boşluğunda bulunan osfradyumla olur. Solungaçlardan manto boşluğuna gelen su, her zaman bu organdan geçer. Salyangoz avın kokusunu aldığı zaman, dakikada 13 cm kadar hızla preye doğru hareket eder. Farklı kokular arasındaki farkı ayırt etme yeteneğine sahiptir. Kokunun prey veya predatörden olup olmadığını anlar. Nassarius reticulatus ve Buccinum undatum gibi salyangozlar kırılmış midyelerin kokusuna hemen tepki verir ve yeme doğru hareket eder. Fakat Neptunea benzer duruma çok az veya hiç tepki vermez(Pearce ve Thorson, 1967). Bivalve türleri (midye, istiridye, tarak), poliket, balanus, yengeç, gammaridae, böcek, yassı kurtlar, detritus, balanus gibi organizmalar (Pearce ve Thorson,
1967; Nielsen, 1975; Himmelman ve Hamel, 1993), deniz salyangozunun preyini oluşturmaktadırlar. Çoğu salyangozlar preylerine bir delik açarak beslenirler, fakat Rapana’lar avının kabuğunu açmak için önce içinde mukus olan toksik bir madde salgılayarak preyini etkisiz hale getirir. Bu durumda midyeler hala canlı ve vücutları deforme olmamıştır. Fakat kabuk valfleri yaklaşık 2–3 mm açılmıştır. Daha sonra ayak ve kabuk kenarlarını kullanarak preyini sarar ve açılmış kabuk valfleri arasından hortumunu uzatarak beslenir. Tüm preylerin
kabuklarında mukus bulunduğu için, R. venosa’nın biyotoksin ürettiği hipotezi ortaya atılmıştır. Bu biyotoksinler coline ester, mureksin, diidromureksina ve senecioilcolina’dır (Cesari ve Mizzan, 1993).
Deniz salyangozu morina, köpek balığı, yengeç ve hermit crab (küçük Rapanalar için), istakoz, denizyıldızı, ahtapot, deniz kaplumbağası (<10 cm Rapanalar için) ve vatoz tarafından tüketilmektedir (Thomas ve Himmelman,1988; Harding ve Mann, 1999).
Avcılığı
Avcılığında esas olarak direçlerden yararlanılmaktadır. Ayrıca dalarak avcılık yöntemi su altında şnorkel, tüp ve kompresör (nargile) sistemlerinin kullanılması şeklinde uygulanmaktadır. Bazı ülkelerde ise benzer türlerin avcılığında tuzaklar kullanılmaktadır.
Deniz salyangozunun avcılığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı (TKB) tarafından her yıl yayınlanan Su Ürünleri avcılığını düzenleyen sirküler ile 1986 yılından itibaren yönlendirilmektedir. Son 20 yılda deniz salyangozu avcılığına yönelik alınan kararlarda birçok değişiklikler yapılmıştır.
2000 yılından itibaren teknede birden fazla direç bulundurulması yasaklanmıştır.
Dalma veya direç ile avcılık yapacak balıkçı tekneleri için tekne ruhsat tezkeresinin verildiği il müdürlüğünden “Deniz salyangozu avlanma izni” alınması 1 Eylül 2001 yılından itibaren zorunlu hale getirilmiştir. Dalma, sepet ve her türlü tuzak yöntemleri ile deniz salyangozu avcılığı 2005 yılından itibaren serbest bırakılmıştır. “Denizlerde ve İçsularda Ticari Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen 2006–2008 Av Dönemine Ait 37/1 Numaralı Sirkülerde 1 Mayıs–31 Ağustos tarihleri arasında direç ile salyangoz avcılığı yasaklanmıştır. Karadeniz’de; İstanbul Boğazı girişindeki Rumeli Karaburun ile Anadolu Karaburun arasında kalan karasularda deniz salyangoz avcılığı yasak olup bu yer dışında kalan karasularda dalma ve her türlü tuzak yöntemleriyle avlanma serbest bırakılmıştır.
Ekolojik etkileri
Rapana venosa istiridye, midye ve diğer yumuşakçaların doğal populasyonlarını etkileyebilen predatör bir deniz salyangozudur. Girdiği bölgelerde ekosistemde önemli değişikliklere sebep olmaktadır. Yüksek verimliliği, hızlı büyüme oranı, düşük tuzluluk, yüksek ve düşük sıcaklıklara, su kirliliğine ve oksijen eksikliğine toleransı nedeniyle ekolojik açıdan uyumluluğu yüksektir. Plankton evresindeki veliger larvaları gemilerin balast suları ile salyangozun uzun mesafelere dağılımını kolaylaştırmaktadır (ICES, 2004).
Predatör etkisinden dolayı R. venosa dünya çapında en hoş karşılanmayan istilacı tür olarak kabul edilmektedir. Rapana epifaunal bivalvlerin aktif bir predatörüdür ve yerli midye ve istiridye populasyonlarının çoğalmalarına ciddi bir şekilde sınırlamaktadır (CIESM, 2000).
Karadeniz’de bu tür üzerine direk predatörünün bulunmaması, yerli bivalve faunanın (Ostrea edulis, Pecten ponticus, Mytilus galloprovincialis, Venus gallina, Gouldia minima, ve Pitar rudis) hızlı bir şekilde azalmasına sebep olmaktadır (Zolotarev, 1996). Ayrıca Karadeniz’de bulunan Gudaut istiridyesinin tamamen neslinin tükenmesinde de rol oynayarak bivalve populasyonlarının sert bir düşüşüne sebep olmuştur (Chukchin, 1984, Harding 2003’te).
Salyangoz tarafından hızlandırılan diğer bir ekolojik değişiklik ise bölgedeki boş salyangoz kabuklarının varlığı, yerli hermit crab populasyonun artışını ortaya çıkarmıştır (Harding ve Mann, 1999). Bu türün Avrupa ve ABD’de sebep olduğu ekolojik etkileri ise;
Kuzey Adriyatik Denizi (Avrupa)
Fiziksel rahatsızlık: Mürekkepbalığı balıkçıları özellikle yumurta bırakmak amacıyla ağlara giren gastropodların varlığı ile rahatsız edilmektedir.
Karadeniz(Avrupa)
Predasyon: Rapana venosa’nın yapmış olduğu predasyon Bulgaristan sularında, Kerch boğazı ve Kafkas’ta midyenin (Mytilus galloprovincialis) azalmasının başlıca sebebi olarak gösterilmektedir (Rubinshtein and Hiznjak, 1988 ICES, 2004’de). ICES (2004)’de Ciuhcin (1984) R. venosa ‘nın Gudaut’taki predasyonu yerli bivalvelerin, Ostrea edulis, Pecten ponticus, ve M. galloprovincialis, soyunun tükenmeye yakın olmasıyla sonuçlanmıştır. ICES (2004)’de Zolotarev (1996), çift kabuklu yumuşakçaları için geniş beslenmeyle ilgili tercihi Venüs gallina, Gouldia minima ve Pitar rudis olan yumuşak-substratum infaunal yumuşakça türleri içermektedir.
Kuzey Denizi (Avrupa)
Predatasyon: Predasyon etkisinden dolayı R. venosa, dünya çapında en hoş karşılanmayan istilacılardan biri olarak düşünülmektedir. Bu nedenle Kuzey Denizinde bu predatör gastropod büyük bir sorundur. Bu türün istila tarihi tüm bir ekosistemi rahatsız edebildiğini göstermektedir. Kuzey Denizde Rapana'nın olası etkileri, belirsizdir, fakat tahmini olarak Rapana, yerli salyangoz Buccinum undatum için sert bir rekabetçi olabilir. Bu tür aynı zamanda su kirliliği ve yoğun av baskısı altındadır.
Midye Mytilus edulis, Pasifik istiridye Crassostrea gigas ve midye Cerastoderma edule gibi yenebilir çift kabuklular için bölgesel sanayiler, risk altındadır.
Chesapeake Körfezi (ABD)
Rekabet: Yerli istiridye, Urosalpinx cinerea, R. venosa’yla direk rekabet içindedir. U. cinerea
populasyonu 1972’deki Agnes kasırgasında olan bir olayla büyük bir kısmı yok oldu. Urosalpinx pelajik larval evreye sahip olmayıp substratuma yapışmış olan yumurta kütlelerinden juvenil olarak çıkmaktadırlar. Salyangozun istilasıyla, şimdi emekleyen yerli ve işgalci pelajik larvalar arasında aynı ve uygun substratum için rekabet vardır. (ICES, 2004).
Predasyon: Rapana predatasyonu lokal bivalve türlerinden istiridye (Crassostrea virginica), midye (Mytilus edulis), ve tarak (Mya arenaria) rapor edilmiştir (ICES, 2004).
Diğer: Harding and Mann (1999) " Chesapeake körfezinde büyük (>100mm) ve boş R. venosa kabuklarının varlığı lokal hermit crab (Clibanarius vittatus)’ın büyümesini ve çoğalmasına neden olduğunu belirtmektedir. Hampton Roads bölgesinde toplanan C. vittatus boş R. venosa kabuklarını sığınak olarak kullanmaktadır. Hermit crab, ithal boyuta ulaştığında önemli miktarda istiridye yumurtası tükettiği kanıtlanmıştır (ICES, 2004).
Imposeks, dişi gastropodlarda erkek seks karakterlerinin oluşmasıdır. Dişilerde bir penis ve sperm kanalı gelişmeye başlar ve ileri aşamalarda sperm kanalının yumurta kanalı üzerine yerleşmesi ile kısırlık oluşur. İmposeks olayı, salyangoz populasyonu gelişimini ciddi bir tehlikeye sokmaktadır. TBT’nin kullanımından oluşan sucul kirlenme, hedef olmayan deniz organizmalarını da etkilediği için dünyadaki tüm ülkeleri ilgilendiren bir sorun haline gelmiştir. 1989’da Avrupa Birliği 25 m’den küçük deniz araçlarında TBT’i yasaklayan bir kararname çıkarmıştır (89/677/CEE). 1 Ocak 2003 tarihinden sonra TBT bazlı antifouling katkılı boyaların gemilerde kullanımını bütün dünyada yasaklanmıştır. Ortamdaki TBT miktarı ~1 ng/L olduğu zaman hormonal etkiler gözlenmektedir. Imposeks 1970’li yıllarda ilk defa Blaber tarafından Nucella lapillus’ta tanımlanmış, sonuçları özellikle TBT ile ilişkilendirilmiştir. Imposeks daha sonra bütün dünyada 63 cinsten 118 gastropod türü üzerinde araştırılmış ve türlerin çoğunda geriye dönüşümsüz olduğu görülmüştür. Duyarlı
cevaplarından dolayı çeşitli deniz salyangozu türleri TBT kirlenmesinin biyo-indikatörü olarak kullanılmaktadır (Kırlı, 2005).
Midyelerin Genel Özellikleri ve Sınıflandırılması
BİYOLOJİ ÖDEV YARDIM
-
Mercanlar ve Mercan resifleri hakkında bilgi
-
Kulak Nedir? Kulağın Yapısı ve Görevleri Nelerdir?
-
Göz nedir ? Gözün görevleri nelerdir ? Canlılarda göz ve görme organı
-
Boğaz nedir ? Boğazın kısımları nelerdir ?
-
Omurga, columna vertebralis nedir ? Görevleri nelerdir ?
-
Doğal gübreler nelerdir
-
Kimyasal (yapay) gübreler nelerdir
-
Kortizol Nedir
-
Semantik Nedir ?
-
Karasal Ve Sucul Biyomların Özellikleri Nelerdir ?
-
Kaç çeşit biyom vardır
-
Bitki Ve Hayvanların Yeryüzündeki Dağılımını Etkileyen Faktörler Nelerdir?
-
Bitkisel dokular hakkında bilgi
-
Ekosistemde besin zinciri ve besin ağının önemi nedir ?
-
Genetik Algoritmalar