Kurbağalar, iki yaşamlılar (Amphibia)
Kurbağa, iki yaşamlılar (Amphibia) sınıfındaki türlerin %88′ini ve Anura takımını oluşturan hayvanlardır.
Anura, Yunanca’daki “yokluk” ön eki olan “an-” ile yine Yunanca’da “kuyruk” anlamına gelen “oura” sözcüklerinden türetilmiş bir terimdir ve “kuyruksuz” demektir.
Erişkinlerinin uzun arka bacaklar, tıknaz gövde, araları zarlı parmaklar, çıkık gözler ve kuyruksuzluk gibi özellikleri bulunan kurbağaların büyük çoğunluğu yarı sucul bir yaşam sürer ama tırmanarak ya da zıplayarak karada da rahatça hareket edebilirler. Yumurtalarını tipik olarak su birikintileri, gölcük ya da göllere bırakan kurbağaların iribaş adı verilen ve suda gelişen larvalarında ön ve arka bacaklar yokken, su içinde soluyabilmek için solungaçlar ve yüzebilmek için yüzgeçli kuyruk vardır. Çoğunluğu otçul olan ve solungaçlarından süzülen alglerle beslenen iribaşlardan başkalaşan erişkin kurbağalar, sıklıkla eklem bacaklıları, karından bacaklıları ve halkalı solucanları içeren etçil bir yaşam sürerler.
Özellikle çiftleşme döneminde belirginleşen ve halk arasında “vıraklama” olarak anılan seslenişleriyle dikkat çeken kurbağalar, ekvatordan kutup altı bölgelere kadar olan, geniş bir yayılım alanında bulunurlar. Çoğunluğu tropik yağmur ormanlarında olmak üzere, toplam 33 familyaya dağılmış yaklaşık 5250 türü bulunan bu canlılar, çeşitliliği en fazla olan omurgalılardandır. Ancak, kimi kurbağa türlerinin giderek azalan sayıları da dikkat çekmektedir. Kurbağalar yazın toprağın altında kurur.
Kurbağaların Özellikleri
Bazı kurbağaların kış uykusu sırasında vücutlarında buz kristalleri oluştuğu keşfedilmiştir. Kışın don olaylarının görüldüğü coğrafi bölgelerde yaşayan bu canlılarda kış uykusuna yattıklarında hiçbir hayat belirtisi görülmez. Kalp atışı, nefes alışverişi ve kan dolaşımı tamamen durmuştur. Buz; kurbağanın derisini, karnını ve kas liflerini tamamen kaplamıştır. Aort damarı kesildiğinde dahi kanama olmaz.; kalp ve diğer hayati organlar soluk bir renktedir. Kol ve bacaklar sert, gözler ise pusludur. Buzlar çözüldükten sonra görülen ilk hayat işareti kalbin tekrar atmaya başlamasıdır. Hayvan ilk önce seri halde nefes alıp verir. Ağaç kurbağası gibi diğer canlılardaki en önemli özellik bol miktarda glukoz üretebilmektir. Glukoz, donmuş kurbağanın vücudunda oldukça önemli bir rol oynar. Hücrelerden su çekilmesini önleyip, büzülme olayını engellediği için kurbağanın hücreleri bu donma olayından hiçbir zarar görmez.
Allah yarattığı canlılara çoğu zaman çok ilginç özellikler verir. Alışılmadık hareketler yapan bu canlılardan bir tanesi de Borneo ve Sumatra’nın balta girmemiş ormanlarında yaşayan ilginç bir kurbağa türüdür. Zayıf bacakları ve parmaklarının arasında perde olan bu küçük ağaç kurbağasının en önemli özelliği, perdeli ayaklarını kullanarak süzülerek uçabilmesidir. Ağaçların üstünden uçarken, inişini yavaşlatmak istediğinde ayaklarını 4 adet paraşüt gibi kullanır. Ayak parmakları arasındaki ağları genişleterek, vücut yüzeyini neredeyse iki katına çıkartır. Uçan kurbağalar bir ağacın üzerine inmeden önce 12 metre kadar havada süzülebilmektedirler. Hatta, bacaklarını hareket ettirerek ve perde ayaklarının şeklini değiştirerek yönlerini de ayarlayabilmektedirler.
Kurbağa hakkında bilgiler
Bazı kurbağaların kış uykusu sırasında vücutlarında buz kristalleri oluştuğu keşfedilmiştir. Kışın don olaylarının görüldüğü coğrafi bölgelerde yaşayan bu canlılarda kış uykusuna yattıklarında hiçbir hayat belirtisi görülmez. Kalp atışı, nefes alışverişi ve kan dolaşımı tamamen durmuştur. Buz; kurbağanın derisini, karnını ve kas liflerini tamamen kaplamıştır. Aort damarı kesildiğinde dahi kanama olmaz.; kalp ve diğer hayati organlar soluk bir renktedir. Kol ve bacaklar sert, gözler ise pusludur. Buzlar çözüldükten sonra görülen ilk hayat işareti kalbin tekrar atmaya başlamasıdır. Hayvan ilk önce seri halde nefes alıp verir. Ağaç kurbağası gibi diğer canlılardaki en önemli özellik bol miktarda glukoz üretebilmektir. Glukoz, donmuş kurbağanın vücudunda oldukça önemli bir rol oynar. Hücrelerden su çekilmesini önleyip, büzülme olayını engellediği için kurbağanın hücreleri bu donma olayından hiçbir zarar görmez.
Tüm kurbağalar büyük gözlere ve göz kapaklarına sahiptirler. Birçoğunun da gözlerini yağlayacak ve temizleyecek özel bir zarı vardır. Ayrıca karadayken suyu kolay bulmalarını sağlayacak, mavi ışığa duyarlı göz yapıları da vardır.
KURBAĞALARIN PERDE AYAKLARI
Allah yarattığı canlılara çoğu zaman çok ilginç özellikler verir. Alışılmadık hareketler yapan bu canlılardan bir tanesi de Borneo ve Sumatra’nın balta girmemiş ormanlarında yaşayan ilginç bir kurbağa türüdür. Zayıf bacakları ve parmaklarının arasında perde olan bu küçük ağaç kurbağasının en önemli özelliği, perdeli ayaklarını kullanarak süzülerek uçabilmesidir. Ağaçların üstünden uçarken, inişini yavaşlatmak istediğinde ayaklarını 4 adet paraşüt gibi kullanır. Ayak parmakları arasındaki ağları genişleterek, vücut yüzeyini neredeyse iki katına çıkartır. Uçan kurbağalar bir ağacın üzerine inmeden önce 12 metre kadar havada süzülebilmektedirler. Hatta, bacaklarını hareket ettirerek ve perde ayaklarının şeklini değiştirerek yönlerini de ayarlayabilmektedirler.
KURBAĞALARIN GÖZLERİ
Çok fazla düşmanları olan kurbağalar için görme duyuları çok önemlidir. Resim de görülen bu kurbağa, vücudunun her tarafı suyun altında gizlenmiş olsa bile, dışarıya çıkarabildiği gözleri sayesinde etrafında hareket eden her şeyi rahatlıkla görebilir. Bu da onun suyun içindeyken bile güvende olmasını sağlar.
Bunlar embrioik dönemlerini suda, ergin dönemlerini ise su veya karada geçirirler. Bu yüzden kurbağalara iki yaşamlı hayvanlar denir. Embriyolarına iribaş lavrası denir.Bu dönende kurbağa bir balık gibi su içinde yaşar. Solungaç solunumu yapar.Lavra geliştikçe ayaklar çıkmaya başlar ve kuyruk yavaş yavaş kaybolmaya başlar. Yaklaşık bir ay sonra olgun bir kurbağa meydana gelir. Ergin kurbağada solungaç yerine akciğer gelişir. Kurbağalarda görülen bu gelişme metamorfoz adı verilir. Balık ve kurbağalarda dış döllenme, dış gelişme görülür.Balıkların ve kurbağanın yumurtalarında sürüngen ve kuşlarda görülen kabuk yapısı bulunmaz. Korunmasızdır. Bu yüzden döllenme sırasında döllenmeden sonra ve gelişim süresi içerisinde bir çok kayıplar görülür. Fakat buna alternatif.olarak bu canlılarda diğer omurgalılardan çok daha fazla üreme hücresi üretir. Örneğin bir alabalık 600,000 -1,000,000 arası yumurta bırakır
Kurbağalar 3 grupta incelenir
a-)Bacaksız Kurbağa
Nemli bölgelerde yaşayan solucan benzeri kurbağadır.
b-)Kuyruksuz Kurbağa
En yaygın bulunan kurbağalardır. Kara ve su kurbağaları olmak üzere iki gruba ayrılır. Vücutları nemli ve derişik pigmentler içerir Derilerinden değişik özellikte mukus salgılanır.
c-)Kuyruklu Kurbağa
Bulara semender adı verilir. Özellikle yerleşim yerinden uzak dere,göl bölgelerinde bulunur.Nesli tükenmekte olan bir canlıdır.Yapı itibariyle kertenkeleye benzemektedir. Bunlarda su ve kara semenderi olmak üzere ikiye ayrılır.
Kurbağalar genellikle küçük eklem bacaklarla beslenirler. Otçul türleri de vardır. Kurbağaların kalbi 2 kulakçık bir karıncık olmak üzere 3 gözlüdür. Vücutta kirlenen kan toplar damarlarla sağ kulakçığa gelir. Akciğerde temizlenen kan ise sol kulakçığa gelir Karıncıkta temiz ve kirli kan karışır. Karışık kanı bir kısmı akciğere,aort atar damarıyla da vücuda dağılır. Bu yüzden kurbağanın vücudunda karışık kan dolaşır.Hayvan bunu telafi etmek için deri solunumu yapar.Kurbağalarda deri solunumu akciğer solunumu kadar önemlidir. Kurbağaların vücut ısıları sabit değildir. Bu yüzden soğuk kanlı hayvanlardır.Kış uykusuna yatarlar.
Zooloji
-
Ataks tavuk yetiştiriciliği ve Ataks tavuk özellikleri nelerdir?
-
Omurgalılara Genel Bir Bakış
-
Memelileri diğer canlı türlerinden ayıran bazı özellikler
-
Göz dizilişlerine bakarak örümceklerde familya tespiti
-
Önositoid nedir? Önositoidler nasıl bir yapıya sahiptir ?
-
Adipohemosit nedir?
-
Sferül hücre nedir?
-
Koagülosit nedir?
-
İntegrin nedir? Görevleri nelerdir?
-
Organogenez nedir ? Hangi canlılarda görülür ?
-
Hayvanlarda boşaltım sistemi elemanları nelerdir?
-
Nöral Kristadan Gelişen Yapılar
-
Omurgasızlarda kan hücreleri
-
Deneylerde Neden Fare Kullanılır?
-
İstilacı Türlerin Yayılma Yolları Nelerdir ?